18.02.2013 Views

OKU - Ditib

OKU - Ditib

OKU - Ditib

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

eni seçen veya seçmeyen ya da seçme<br />

hakkı bulunmayan herkesin belediye<br />

başkanıyım. Hannover dinli bir şehirdir ve<br />

45.000 müslüman bu şehirde yaşamaktadır.<br />

İki hafta önce camileri ziyaret etmeye<br />

başladım ve kentimdeki tüm camileri<br />

ziyaret etmeyi önüme hedef olarak koydum.<br />

Kentimizdeki tüm inananların,<br />

inançlarını yaşama hakkı da olmalıdır”<br />

dedi.<br />

Uyum konusuna da değinen Weil,<br />

entegrasyonun kendi kimliğinden veya<br />

kendi dininden vazgeçmek demek olmadığını,<br />

kendini bir topluma bir kente ait<br />

hissetmek olduğunu dile getirerek,<br />

entegrasyonun müşterek toplum için<br />

sorumluluk almak olduğunu söyledi.<br />

“Sizlere teklifim şudur” diyen Başkan<br />

Weil, “Hep beraber kentimiz Hannover’de<br />

daha iyi bir ortak yaşam için çalışalım. Bu<br />

toplantıya katılmaktan dolayı kıvanç<br />

duyuyor ve dikkatle beni dinlediğiniz için<br />

teşekkür ediyorum” dedi.<br />

T.C. Hannover Başkonsolosu Aydın<br />

İlhan Durusoy da yaptığı kısa konuşmasında,<br />

bu güzel organizeyi tertip edenlere<br />

teşekkür ederek, vatandaşlarımızın bu<br />

etkinliklerle birlik beraberliklerini daha<br />

da perçinleştirdiklerini dile getirerek,<br />

katılımlarından dolayı Başbakan ve<br />

Belediye Başkanı’nı kutladı.<br />

Daha sonra kürsüye gelen Aşağı<br />

Saksonya Eyalet Başbakanı Chiristian<br />

Wulf konuşmasında, “Peygamber Hz.<br />

Muhammed (s.a.v.)’in doğum haftasını<br />

kutlama nedeniyle düzenlediğiniz etkinliğe<br />

beni davet ettiğiniz için çok sevinçliyim<br />

ve davetinize büyük bir istekle katılıyorum.<br />

Bu gün sizlere, buradan inançlı bir<br />

Hırıstiyan olarak ve Aşağı Saksonya’da<br />

yaşayan herkesin Başbakanı olarak hitap<br />

ediyorum. Din eğitiminin bana göre ne<br />

kadar önemli olduğunu, Aşağı Saksonya<br />

Eyaleti’nin 2003 yılında başlattığı ‘İslam<br />

Din Dersi’ projesi göstermektedir. Anaya -<br />

sal hak olarak tanınan din derslerine<br />

sadece Hıristiyan, Katolik, Protestan,<br />

Ortadoks ve Yahudi çocukların değil, bilakis<br />

Müslüman kız ve erkek öğrencilerin<br />

de katılma imkanının sağlanmasını,<br />

benim tarafımdan yöneltilen eyalet<br />

hükümetinin görevi olarak görüyorum”<br />

dedi.<br />

Konuşmasında Kur’an-ı Kerim’den de<br />

ayet meali okuyan Wulf, “Eğer Allah isteseydi,<br />

hepinizi tek bir cemaat yaratırdı. O,<br />

size verdikleriyle sizi sınamaktadır.”(5/48)<br />

diyerek sözlerini, “Bunun için herkesin<br />

kendi dinini bilmesi ve diğer dinler hakkında<br />

da derin bir araştırma yapması<br />

gerekir. Kültürlerin ve dinlerin uyum içinde<br />

bir arada yaşaması biz insanlara bağlı-<br />

dır. Hayatımız ve geleceğimiz kendi ellerimizdedir.<br />

Kendi dinimizi uygulayarak,<br />

dinlerin bir arada yaşamasını sağlayacak<br />

olan da yine bizleriz. Bu sebeple Hz.<br />

Muhammed (s.a.v.) in doğumuyla müjdelenen<br />

mutlu mesaj, bizim barış umudumuzun<br />

yenilenmesine neden olmaktadır.<br />

Hepimiz barış içerisinde, birlikte yaşamak<br />

için çalışmalıyız” diyerek tamamladı.<br />

Konuşmaların ardından, Kutlu Doğum<br />

Komitesi adına, Başbakan, Belediye Baş -<br />

kanı, Başkonsolos, Din Hizmetleri Müşa -<br />

viri ve Din Hizmetleri Ataşesi’ne, DİTİB<br />

Genel Sekreteri Dr. Ali İhsan Ünlü tarafından,<br />

Peygamber Efendimiz’in 1437. do -<br />

ğum yıldönümü anısına birer plaket takdim<br />

edildi.<br />

Nurullah Genç’in kaleme aldığı<br />

“Yağmur” şiirini, Merve Duran isimli kız<br />

çocuğunun okumasının ardından programın<br />

birinci bölümü, Hannover DİTİB<br />

Tasavvuf Musikisi Grubu’nun ilahileri ve<br />

İsmail Coşar’ın seslendirdiği kaside ile<br />

sona erdi.<br />

Mustafa Polat’ın okuduğu Kur’an-ı<br />

Kerim’in ardından kürsüye gelen, Diyanet<br />

İşleri Başkan Yardımcılarından emekli<br />

Necmettin Nursaçan, “Sizlere şüheda<br />

yurdu aziz vatanımızdan selam getirdim.<br />

Anadolu’nun gülleri sizler bugün tarihimize<br />

yakışanı yaptınız ve bu kocaman<br />

salonu doldurdunuz. Bu gurbet ellerde<br />

tıka basa doldurulan salonu cennet bahçesine<br />

çevirdiniz. Bu muhteşem topluluk,<br />

O’nun Allah elçisi olduğunun açık bir üniformasıdır”<br />

dedi.<br />

Konuşmasında, Asr-ı Saadet’ten ve<br />

Peygamberimiz’in aile hayatından örnekler<br />

veren Nursaçan, ailenin temelinin<br />

saygı, sevgi ve sadakat olduğunu ve<br />

bunu sevgili Peygamberimiz’in, “Ben<br />

Hatice sevgisiyle rızıklandırıldım” buyurması<br />

da, ailenin ve eşlerin birbirine karşı<br />

nasıl davranması gerektiğinin bir işaretidir.<br />

Birlik ve beraberliğe de değinen Nur -<br />

saçan, Sevgili Peygamberimiz ırk farkını,<br />

renk farkını ortadan kaldırmış ve insanların<br />

değeri Allah’a yakınlıkları nisbetindedir<br />

diyerek, birlik ve beraberlik içinde tefrikaya<br />

düşmeden yaşamanın gerekli<br />

olduğunu belirterek, sözlerini bitirdi.<br />

Ronnenberg Anadolu Rüzgarı’nın seslendirdiği<br />

ilahilerin ardından Kutlu Do -<br />

ğum programı, plaket takdimi ve hediye<br />

çekilişiyle sona erdi.<br />

Sayı 16 | Nisan 2008 | 5

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!