20.09.2016 Views

EYLÜL 2016 Dijital

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Mandabatmaz Kahvecisi / Cemil Filik<br />

Merhaba Cemil Bey, ‘’Mandabatmaz’’ nasıl kuruldu, kısaca anlatabilir<br />

misiniz bize?<br />

Biz memleketten, Erzincan’dan geldik. Tabii başka bir şehre<br />

yerleşmenin zorluklarıyla karşılaştık. Ama Allah’a şükürler olsun ki<br />

tutunabildik burada. Ardından Mandabatmaz’ı açtık. Vallahi neyi<br />

düşünüp bu ismi koyduk şimdi anımsayamıyorum. Ama iyi ki de bu<br />

ismi koymuşuz. İnsanlar benimsedi. Tanınır olduk artık. İlk geldiğimiz<br />

zamanlarda çalışma prensibimizi ve özellikle de ticaretin inceliklerini<br />

gayrimüslim büyüklerimizden öğrendik haliyle. Eskiden, sabahları<br />

Beyoğlu’nda saat yedi dedin mi mağazalar açılırdı. Dükkanların önleri<br />

temizlenirdi. Akşam saat yedide ise kapanırdı her yer. Yani adamın<br />

paraya ihtiyacı olmasa bile iş prensibine çok önem verirdi. Şimdi senin<br />

cebinde paran olsa sabah yedide mağazaya mı geleceksin Allah<br />

aşkına? Kendine çalışır olmuş herkes. Hemen şu yakında ipekçiler<br />

vardır. Giderdim oraya, patronları oradaydı hep. Tanıdığımız, yıllardan<br />

beri çay verdiğimiz insanlar. Sağ olsunlar ilgi alakalarını hiç eksik<br />

etmezlerdi. Bakın ben 63 yasındayım, 50 seneden beri 15 saat<br />

ayakta duruyorum. Çalışmadan kimse bir yere gelemez kardeşim.<br />

Eskiden anneler babalar atölyeye çocuğu verirdi, eti senin kemiği benim derdi eski usul. Çocuğu yetiştir derdi<br />

ustaya. Berbere, sanatkârın yanına verdiği zaman gerekirse bedava çalıştır derlerdi. Eğit, öğret derdi baba. Şimdi<br />

bir iş veren çocuğa bir şey söylese aile olay çıkarıyor. Yok efendim kulağını çekmiş. E çekme de gitsin sokakta<br />

tinerci olsun o zaman...<br />

Eski dönemlere kıyasla gezgin ve esnaflar hakkında görüşünüz nedir peki?<br />

Eskilerin kıyafetleri, giyimleri Beyoğlu’nu güzelleştirirdi. Beyoğlu’nu şimdi görüyorsun, adam bir tane bira almış<br />

eline, bir tane de çekirdek almış yemiş yemiş atmış sokağa. Bunlara rastladıktan sonra diyorlar ki ‘’Beyoğlu<br />

güzelleşmiyor’’. Güzelleşmez tabii. O eski adamları bulursan güzelleşir ama. Bak mesela Tarlabaşı’na... Akşam<br />

yediden sonra tek başına gidemez oldu insan. Eskiden öyle değildi tabii. Bak mesela burada bir Ermeni madam<br />

vardı, çocuk giyimi satardı. Bizimkiler turist geldiğinde nimet gözüyle bakardı. Bir etiket vardır bilir misin? Önü 10<br />

liraysa arkasında 20 lira yazardı bu etiketin. Dedim madam sen niye böyle yapmıyorsun? ‘’Asla!’’ dedi. Mal 10 liraysa<br />

10 liradır. Sana ne 11 der ne de 9 der. Bizimkiler hemen 10 liralık etiketi yabancılar geldiğinde 20 lira diye değiştirirdi.<br />

Sağ olsun o madam bizimkileri de alıştırdı öyle sahtekarlık yapmamaya.<br />

Günümüzde gözle görülür bir yozlaşmadan bahseder olduk. Sizce bu durumun düzelme ihtimali var mı?<br />

Geleceği nasıl görüyorsunuz?<br />

Aslına bakarsan aklımı kurcalayan bir konu var. Kültür seviyemiz de gelişmiş, okuma oranı da yukarlarda gençlerin.<br />

Okuyor ama suyu içiyor ve şişeyi sağa sola atıyor. Bazen görüyorum, adam sigarayı içiyor, küllüğe koyacağına yere atıyor.<br />

Belki bu söylediklerim sorunun kesin çözümü gibi gelmiyordur. Ancak unutulmamalı ki bir yerden başlamak lazım.<br />

Bugünlerde kimle münakaşa etsen çıkarıyor sana bıçağı. Senin üzerinde bıçağın ne işi var? Kalem tut bıçak tutacağına.<br />

Bir anlık öfken hayatını karartır. Vurdun adamı, içeri girdin işte. Hayatın karardı... Değer mi? Gençler geleceklerine<br />

temkinli bakmıyor. Benim görüşüm bu.<br />

30<br />

<strong>EYLÜL</strong> <strong>2016</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!