16.04.2017 Views

MEDENİYET e.dergi NİSAN

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

DOSYA<br />

ALLAH’IN RASULÜ’NE (SAV)<br />

SAMİMİYET<br />

Salih ŞİRİN<br />

Din nasihat, nasihat ise samimiyettir. Alimlerimiz<br />

tarafından Efendimizin (sav) bu sözü İslam’ın<br />

temeli, merkezi olarak kabul edilmiştir.<br />

Rehberimiz, örneğimiz (sav)’e samimiyet; O’nu<br />

“üsve-i hasene” kabul etmektir. Hayat verecek<br />

şeylere çağırdığı zaman O’na kayıtsız, şartsız itaat<br />

etmektir. Çünkü O’na itaat etmek bizzat Rabbimize<br />

itaat etmektir. Rabbimizin, Peygamberimize (sav)<br />

ve O’nun sünnetine teslimiyet gösterilmesini<br />

emretmesi, sünnetin temelinde ilahî iradenin<br />

olmasından kaynaklanmaktadır. O’nun her türlü<br />

tasavvuru ilahî iradenin kontrolünden geçmekte,<br />

böylece Allah’ın razı olmayacağı bir fiil O’ndan sadır<br />

olmamaktadır. İşte O’na itaat etmek Rabbimizin bizi<br />

sevmesine ve günahlarımızın bağışlanmasına, ilahi<br />

rahmete mazhar olmaya ve nihayetinde cennete<br />

girip sonsuz kurtuluşa ermeye, Allah’ın kendilerine<br />

nimet verdiği peygamberlerle, sıddıklarla, şehitlerle<br />

ve salih kimselerle birlikte olmaya sebeptir. O’na<br />

itaat etmemek, O’na karşı âsi olup sınırı aşmak ise,<br />

amellerin boşa gitmesine, ebediyen cehennem<br />

ateşine girmeye, birbirimizle çekişmeye, gevşemeye,<br />

rüzgarımızın, gücümüzün, devletimizin elden<br />

gitmesine sebeptir.<br />

O’na samimiyet; siyaset, ticaret, eğitim, hukuk, insani<br />

ilişkiler velhasıl hayatın her alanında O’nun sözlerine<br />

yer vermek, O’nun hayat tarzı olan sünnetinin<br />

önüne hiçbir siyasi ya da dini lideri, yazarı, kitabı<br />

geçirmemek, sünnetini Allah’ın insanlık için yazgısı<br />

olan Kitab’ından ayrı düşünmemek, herhangi bir<br />

konuda hüküm verdiğinde kalbimizden en küçük bir<br />

tereddüt geçirmeden uygulamaya geçirmek, O’nun<br />

verdiği hükümde seçme hakkımızın olmadığını,<br />

bunun bir iman meselesi olduğunu bilmek, O’nun<br />

verdiklerini almak, nehyettiklerinden kaçınmak, O’nu<br />

her platformda gündeme getirerek şanını yüceltmek,<br />

gündemde tutmaktır.<br />

O’na samimiyet, sözlerinin heva ve heves kaynaklı<br />

olmadığını, bilakis vahye dayandığını göz önünde<br />

bulundurarak sünnetini dünya görüşü, ideal bir yaşam<br />

biçimi olarak benimsemektir. Çünkü O’nun sünnetini<br />

teşkil eden sözleri ve uygulamaları Yüce Allah’ın<br />

şeriatının bir parçasıdır. İmanın varlığı ve yokluğu bu<br />

şeriata ittibanın varlığına ya da yokluğuna bağlıdır.<br />

O’na samimiyet, O’nun İslam’ı bütün dinlere, beşeri<br />

ideolojilere üstün kılmak için gönderildiğini kabul<br />

edip yeryüzüne Allah’ın dini hakim oluncaya kadar<br />

var gücümüzle çalışıp çabalamaktır.<br />

O’na samimiyet, O’nun kendisine gönderilen ayetleri<br />

duyurmak (tebliğ), açıklanması gerekli olanlarını<br />

insanlara açıklamak (tebyin) ve insanların ihtiyaç<br />

duyduğu Kitabımızda da çözümü sunulmamış<br />

meselelerde de hükümler beyan etmek (teşri)<br />

görevlerinin olduğunu tereddütsüz kabul etmektir.<br />

Çünkü problemlerin O’na götürülmesi çözümlerin en<br />

güzeli, sonuçların en hayırlısıdır.<br />

O’na samimiyet, O’na dost olanları dost bilmek<br />

düşmanlık edenlere düşmanlık beslemektir. Çünkü<br />

Allah’a ve ahiret gününe iman iddiasında bulunan bir<br />

toplum; babaları, oğulları, kardeşleri ya da soy sopları<br />

bile olsalar Allah’ın Rasulü’ne (sav) düşman olan<br />

kimselere asla sevgi beslemezler.<br />

O’na samimiyet, O’nun ahlâkını teşkil eden Kur’an<br />

ahlâkı ile ahlâklanmaktır.<br />

O’na samimiyet, Onun söz ve uygulaması olan<br />

sünnetine sıkı sıkıya bağlı olmanın insanların kendi<br />

tasavvurları neticesinde yapacağı amellerden daha<br />

faziletli olduğunu bilmektir.<br />

O’na samimiyet; O’nun söz ve uygulamalarına karşı<br />

“Kur’an’a dönüş”, “Kur’an İslam’ı”, “rivayet kültürü”<br />

ve de “indirilen din uydurulan din” gibi söylemler<br />

ortaya çıkaran ya da O’nu hayattan uzaklaştırırcasına<br />

yücelten hadsiz ve çapsızların bu tür hezeyanlarına,<br />

bid’atçi yaklaşımlarına karşı uyanık olmak,<br />

Müslümanları onlara karşı uyarmak, onlara maddi<br />

manevi hiçbir destekte bulunmamaktır.<br />

Hâsılı dün olduğu gibi bugün de bid’adlere, sapmaya,<br />

yozlaşmaya ve bozulmaya karşı İslam ümmetini<br />

koruyacak olan yegâne düstur O’na karşı samimi<br />

olup sünnetine sımsıkı sarılmaktır.<br />

9

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!