Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İNCE MEMED
Daha önce böylesine güzel betimle ile, bu kadar güzel içine alan cümleleriylen
hikâyesini yaşattıran, hissettirebilen bir roman okumadım. birçok sayfasında
duygularımla yaşadım da okudum. Işık gibi parlıyor kitabın cümleleri,parlayarak
oluşturuyor kelimeler cümleleri. Epey zamandır okuyacaktım ama nedense birinin
önermesini bekliyordum Yaşar Kemal gibi kalem efendisinin bu eserini. Daha zamanı
değil, daha çok yaşayacağım daha çok içine girebileceğim zamanı beklerdim ve bu
zamanlarda da okumak nasip oldu işte. Her bir sayfasında her bir paragrafında
romanı, karakterleri ve hikâyeyi yaşadım. Yaşadım ya, öyle bir yazmış ki Yaşar Kemal
yaşatıyor yazdıklarını, kâh güldürüyor kâh sinirlendiriyor veya hüzne boğuyor, hepten
ise sizi köylerde, dağlarda yaşatıyor.Bazı çocuklar erken büyürler, çocuksu
suratlarının altında yaşını başını almış insanların kederlerinden fazlasını barındırırlar.
Onların boyunlarını büken yaptıkları işin ağırlığından çok uğradıkları haksızlıklardır.
Sevdaları da büyük olur böyle çocukların öfkeleri de. Merhametli de olurlar gözü kara
da... Kitabın en başında İnce Memed çakırdikenlerinin içinde ayakları kanaya kanaya
koşarken, ağzından çıkan her sözün bu düzene birer küfür olduğunu hissediyorsunuz.
Ayakları kanıyor, gözleri dolmuş, yorgun, korkuyor ama yine de umutlu o küçücük
yüreği. Umudu var Memed'in çok daha güzel bir dünya mümkün. "Dursun bana dedi
ki... Bizim köyde, dedi, çocukları dövmezler. Çocukları çifte salmazlar. Bizim köyün
tarlalarında, dedi, çakırdikeni bitmez. Ben, oraya gidiyorum işte."(Sayfa19 ).Yaşar
Kemal öyle bir betimleme yapıyor ki, yağmurun ıslaklığını, toprağın kokusunu, taşın
sertliğini, ateşin ısısını hissettiriyor okuyucuya. Yetmiyor, kanın akışını, yenilen
tekmenin acısını, korkuyla atan kalbin atışını hissettiriyor. Alıp götürüyor sizi
Çukurovada beş köyün sahibi olan Abdi Ağa'nın zulüm ettiği köylülerin içine
bırakıyor. Onlarla beraber aç kalıyorsunuz, yorgun düşüyorsunuz, dayak yiyorsunuz.
Onlarla beraber öfkeleniyor, üzülüyor az da olsa seviniyorsunuz. "Bir kedinin,
köpeğin, uçan kuşun, neyin üstüne bu kadar varırsan birincisinde korkar,
ikincisinde... Üçüncüsünde canını dişine takar kaplan kesilir... Parçalar seni.
İnsanların üstüne bu kadar varmamalı."(Sayfa142 ).İnce Memed tam da böyle bir
durum yaşar. Çıkar dağlara, eşkiya olur. Sadece 18 yaşında bir delikanlı, gözlerinde
parıldayan bir şimşek, deli gibi atan bir yüreği vardır. O artık sadece beş köyün değil
ezilen tüm köylüleri1n umudu olur. Kitabı bu kadar erteleme sebeplerimden biriside 4
kitaptan oluşmasıydı oysa şimdi neyse ki hâlâ 3 kitabı daha var okunacak diyorum.