You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Elif Derviş Öykü
Eksik
Kaybolan yapboz parçasını yolda yürürken bulma olasılığı nedir? Ben buldum. Dün işe
giderken. Köşedeki çiçekçi var ya hani, her sabah elinde satırla gelene geçene pis pis
bakan suratsız kasabın yanı. İşte kayıp parçayı tam o çiçekçinin önünden geçerken
buldum. Yok, öyle kaldırımda gözüme falan çarpmadı. Diyebilirim ki ben gidip kafa
attım küçücük yapboz parçasına. Kırk yılın başı işe yürüyerek gitmek için spor ayakkabı
giymişim takımın altına. Sırt çantamda diz üstü bilgisayar, hışırtılı market poşetine
koyduğum makosenler. Hülya görse dakikasında ayrılır benden. E hijyen? O poşetten
kim bilir ne çıktı! Delikse ayakkabının tozu bilgisayara, oradan eline, elinden ağzına,
sonra bana! Öpmem bak valla seni! Allah aşkına öpme zaten artık ya. Belki bahanem bu
olur ayrılmaya, kaç zamandır kıvranıyorum. Her haftasonu gelip kalacak illa. Mutfağa
laf edecek, kedinin tüylerine sövecek, çamaşırlar makinede kalmış rutubet kokmuş, yok
toz almıyorsun, hasta olacaksın. Bıt bıt bıt bıt. O sırada bilmiyorum ki hayatımdan
çıkmak şöyle dursun, yerdeki o parçaya yapışmamla Hülya da bana iyice yapışacak,
evime yerleşecek, dolaplarımı boşaltacak, mutfağımı tamamen ele geçirecek. Neyse.
Parçayı nasıl bulduğumu anlatayım ben. Ötesi çok sıkıcı bir bekleyişin başlangıcı çünkü.
Dedim ya, çiçekçinin o hep ıslak olan kapı önünde kayıverdim. Arnavut taşlı kaldırım mı
kaldı memlekette? Kalmış, yıllar içinde aşınıp yuvarlanan, her yağmur yağdığında, her
hortumla yıkandığında deli gibi kayan. Hem kalmış, hem de pusuya yatmış, benim spor
ayakkabıyla oradan geçmemi bekliyormuş. Bir adım at, ikinciyi, üçüncüde ayağın
kaysın, dördüncüde tam toparlar gibiyken beşinci de vıjjjjjt. Merhaba Arnavut taşları,
ne zamandır bu kadar yakından görüşmemiştik.