01.08.2013 Views

dünden bugüne dış ticaretimizdeki gelişmeler

dünden bugüne dış ticaretimizdeki gelişmeler

dünden bugüne dış ticaretimizdeki gelişmeler

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

tükenmesi sonucunda kota sistemine geçilerek uzaklaşılmış ve nihayet 1955 yılında şiddetli<br />

enflasyon ve artan <strong>dış</strong> ödeme güçlükleri gibi nedenlerden dolayı tamamen vazgeçilmiştir.<br />

1950-1955 döneminde <strong>dış</strong> ticaret dengesi devamlı olarak açık vermiştir.<br />

1953-54 yıllarından itibaren ekonomik yapıda gerçekleştirilen değişiklikler, ekonomik<br />

konularda devlet müdahalesinin gerekliliğini ortaya koymuştur. 1950’den beri takip edilen<br />

ekonomik politikanın Türkiye’nin zaten kıt olan döviz rezervlerini kısa sürede eritmesi<br />

nedeniyle gerek ülke içinde, gerek uluslararası alanda sıkıntılar yaşanmış ve 1958’de yeni bir<br />

devalüasyon yapılmıştır. 1958 yılındaki devalüasyonu takiben alınan istikrar tedbirleri, liberal<br />

politikanın tamamen ortadan kalktığını göstermiştir.<br />

Öte yandan 1959’da Türkiye, Avrupa Ekonomik Topluluğu’yla ortaklık anlaşması imzalamak<br />

için başvuruda bulunmuştur.<br />

I.V. 1960 ve 70’ler AET ile Yakınlaşma ve Planlı Dönem<br />

Türkiye ile AET arasında ortak üyelik statüsünü kuran Ankara Anlaşması 1963’te imzalanmış<br />

ve 1 Aralık 1964 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu anlaşma, Türkiye ile Avrupa Ekonomik<br />

Topluluğu arasında aşamalı olarak bir Gümrük Birliği’nin kurulmasını öngörüyordu.<br />

Anlaşmanın nihai amacı ise Batı Avrupa ile ekonomik ve siyasal bir birlik kurulmasıydı.<br />

Ankara Anlaşması’nda, Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında oluşturulacak<br />

Gümrük Birliği’nin aşamalı bir şekilde gerçekleştirilmesinin öngörülmesinin nedeni; Türk<br />

ekonomisinin durumunun topluluğa hemen girmeye uygun olmamasıydı.<br />

1964’ten 1971’e kadar süren hazırlık dönemi süresince Avrupa Ekonomik Topluluğu<br />

Türkiye’ye tek taraflı bazı tarife indirimleri uygulamış ve mali yardımlarda bulunmuştur.<br />

Türkiye ile AET arasında bu <strong>gelişmeler</strong> yaşanırken Türk ekonomisi, 1963 yılından itibaren<br />

planlı döneme, bir başka deyişle ithal ikameci politika dönemine girmiştir. 1960 ve 70’lerde<br />

yoğun bir korumacılık ortamında ve karma ekonomi düzeni içinde KİT’ler aracılığıyla<br />

sanayileşme politikaları uygulanmış ve bu politika 1980 yılına kadar da sürdürülmüştür.<br />

Planlı dönemde sanayileşme temel hedef olarak belirlenerek ithal ikamesine dayalı <strong>dış</strong> ticaret<br />

politikası sanayileşme amacını gerçekleştirmede başlıca araç olarak kabul edilmiştir.<br />

Planlı dönemin ilk yarısında iç pazara yönelik üretim teşvik edilirken, 1970 yılında yeni bir<br />

devalüasyon yapılarak, 1 ABD Doları 15 Türk Lirasına yükseltilmiş ve böylece ihracat teşvik<br />

edilmeye çalışılmışsa da, dünya ticaret hacminin de artması nedeniyle, Türkiye’nin ihracatının<br />

dünya ihracatı içindeki payı değişmemiştir.<br />

Bu <strong>gelişmeler</strong> yaşanırken Avrupa Ekonomik Topluluğu’yla oluşturulacak Gümrük Birliği için<br />

geçiş dönemine, Katma Protokol’ün 1 Ocak 1973’te yürürlüğe konulmasıyla girilmiştir.<br />

Geçiş döneminin başlıca amacı, Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında ticareti<br />

yapılan sanayi mallarında Gümrük Birliği’ni gerçekleştirmekti. Bunun üzerine 1971 yılı<br />

itibariyle topluluk tarafından söz konusu malların gümrük resim ve harçları ile eş etkili<br />

vergiler sıfıra indirilmiş, tarım ürünleriyle kömür ve çelik, Gümrük Birliği’nin <strong>dış</strong>ında<br />

tutulmuştur.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!