15.09.2013 Views

Derleme Kitap - Ermeni Katliami ve Sorunu Uzerine Yazilar ... - Köxüz

Derleme Kitap - Ermeni Katliami ve Sorunu Uzerine Yazilar ... - Köxüz

Derleme Kitap - Ermeni Katliami ve Sorunu Uzerine Yazilar ... - Köxüz

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Aynı kişiye yönelik yine ermeni <strong>Sorunu</strong>yla ilişkili ikinci bir eleştiride de şunları yazmışız:<br />

Sayın Hakan,<br />

Aynı Kişiye İkinci Bir Eleştiri<br />

Sayın Soysal'ın Künye ile ilgili açıklamalarından sonra yeni bir şey eklemek gerektiğini<br />

düşünmüyorum. Kendisini ben de tanımam. Ama bu açıklamalardan sonra en azından<br />

yaklaşımınızın metodolojisini, nasıl ön yargıyla bakmış olduğunuzu gözden geçirmeniz<br />

gerekir gibime geliyor. Tabii, bu açıklamaların da gerçeği yansıtmadığını da düşünebilirsiniz.<br />

Ben de sizin onu hainlikle suçladığınızı söylemedim. Böyle deneceğini söyledim. Ve denmiş<br />

de zaten. Böyle olacağını bilmek için kahin olmaya da gerek yok. Türkiye'de yaşayan ya da<br />

yaşamış herkes bunu bilir.<br />

***<br />

Fakat esas problem, sizin olaylara <strong>ve</strong> tarihe yaklaşımınızdaki çocukça bir kavrayıştı. Sanki<br />

gerçekliğin insan ya da toplumsal grupların çıkarlarından bağımsızcasına ortaya koyulacağını<br />

sanıyorsunuz. Diyorsunuz ki, "e<strong>ve</strong>t biz böyle bir şey yaptık ama onlar da şunu şunu yapmıştı,<br />

bu da yanlıştı." Bu daha doğru bir yöntem.<br />

Ama bir şeyi unutuyorsunuz. Eğer insan çıkarlarına aykırı olsaydı, matematik aksiyomlar bile<br />

tartışma konusu olurdu. Milyonlarca <strong>Ermeni</strong> kesilip sürülünce bu insanların malları ne oldu?<br />

Bu mallara kimler kondu? Bu mallara konanlar daha sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin<br />

kuruluşunda <strong>ve</strong> sonrasında nasıl bir toplumsal konumda bulundular? Bu soruları<br />

sormuyorsunuz. İşin tam da can alıcı noktası burasıdır. Çünkü bu insanlar Türkiye'nin son<br />

döneminin kaderini belirlemişlerdir <strong>ve</strong> devlete, özellikle de şu derin devlet denen şeye hala<br />

egemendirler. Bu egemen tabakaların çıkarları <strong>ve</strong> varlığıdır söz konusu olan. Dolayısıyla sizin<br />

önerdiğiniz türden yaklaşımlar, Türkiye'yi ya da Toplumu sanki hiç tanımayan birisinin<br />

yaklaşımları gibi olmaktadır. Bu yaklaşım, ortadaki büyük katliamı relatifleştirmekten başka<br />

bir şeye yaramaz. Türk burjuvazisi, ilk sermaye birikimini tabiri caiz ise <strong>Ermeni</strong> katliamıyla<br />

yapmıştır bile denebilir.<br />

Türk burjuvazisi <strong>ve</strong> devleti, çıkıp, şu ya da bu nedenle, biz bu <strong>Ermeni</strong>leri yok ettik, diyor mu?<br />

Bundan pişmanlık duyuyoruz diyor mu? Gazeteler ya da Parti başkanları <strong>Ermeni</strong>liği ya da<br />

<strong>Ermeni</strong> olmayı hakaret olarak kullandığında bunlar içeri tıkılıyor mu? Ya da bu tür<br />

davranışları protesto eden yüz binlerin katıldığı mitingler yapılıyor mu? Bütün bu <strong>ve</strong> benzeri<br />

hiç bir örnek yok. Durum böyleyken, "onlar da şunu şunu yapmıştı, o zaman başka çaremiz<br />

yoktu" demek, varolan sistemi korumak, ona destek çıkmak demektir. Temel metodolojik<br />

sorunu gözden kaçırmak, tartışmayı olgular <strong>ve</strong> ayrıntılar alanına çekmektir. MİT<br />

görevlilerinin, Türkiye'nin resmi görevlilerinin çizgisi de tam budur. Yani sizin savunduğunuz<br />

çizgi. Mızrak çuvala sığacak gibi olmadığından, sorunu eşit güçler arasında bir çatışma gibi<br />

gösterip, önemsizleştirmedir.<br />

Siz Türk devlet adamlarının anılarını hiç okumadınız mı? Onlarda Devlet adamlığının raconu<br />

olaraktan hep şöyle satırlar görülür. "Bunlar hakkında yazmayacağım. Bunlar benimle birlikte<br />

24

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!