Adına Benzemeyen Bir Patoloji: Piyojenik Granülom - Yeni Tıp Dergisi

Orijinal makale
Adna Benzemeyen Bir Patoloji:
Piyojenik Granülom
Yeni Tp Dergisi 2009;26: 90-95
Yeni Tıp Dergisi 2009;26: 90-95
Mehmet Ouz YENDÜNYA 1 , Murat GÜREL 1
1 Mustafa Kemal Üniversitesi Tp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dal,
HATAY
ÖZET
Piyojenik granülom, isminde yer alan piyojenik ifadesine
bakarak enfeksiyonla ilikili bir patoloji olarak düünülebilse
de gerçekte, hatrlanan veya hatrlanamayan travmalar
takiben ortaya çkan edinsel bir hemanjiyomdur. Pratikte,
maling melanom ile karabilmesi ve kanamaya yol
açabilmesi nedeni ile önem tar. Bu çalmada 17 yllk
arivimizde yer alan olgular geriye doru deerlendirdik.
Toplam 21 hasta sunduk. Bunlarn 12 tanesinde lezyon
elde, 14 tanesinde ba boyun bölgesinde ve 3 tanesinde
de gövde ve alt ekstremitelerde yerleikti. Tedavide
eksizyonu takiben flep ile onarm (n:3), deri grefti ile
onarm (n:2), primer onarm (n:15), geriye kalan 9
olguda da bipolar koter ile koterizasyon yöntemini seçtik.
Piyojenik granülom, her ne kadar genellikle boyutlar
küçük ve patolojik olarak iyi huylu bir tümör olsa da
yerletii yer itibar ile rezeksiyon sonras oluacak
defektin onarm ciddi rekonstrüktif teknikleri gerekli
klabilir. Büyük boyutlara ulam piyojenik granülom kitleleri
daima sapldr ve rezeksiyon mutlaka sap görülerek
yaplmaldr deilse gereksiz yere fazla salam doku
çkarlm olur ki bu da rekonstrüksiyonu zorlatrabilir.
Tannmamas halinde gereksiz yere biyopsi yaplmas,
kanamalar durdurmak için sütür konulmas gibi ilemler
yaplmakta olduundan bu konuda yazlm bunun gibi
basit makaleleri okuyup fotoraflarna baklmas yararl
olabilir.
Anahtar Kelimeler : Piyojenik granülom, melanom, damar
kökenli tümör
ABSTRACT
A pathological diagnosis that does not resemble its
name: pyogenic granuloma
Pyogenic granuloma as its name implies may be
considered as a purulent infection associated with
granuloma but in fact it has no relationship with any
infection. It is an acquired hemangioma that follows both
known or unknown traumas to the region. The lesion
occasionally resembles melanoma and it is of importance
for differential diagnosis from it and also since it bleeds
easily. In this study, we presented our experience on
pyogenic granuloma by evaluating our archives including
27 patients. Eleven pyogenic granulomas were located
on the hand, 17 cases were located on head and neck,
and in 3 patients it was located on the lower extremity.
To reconstruct the defect following its excision we used
primary closure technique (n:15), bipolar coauterization
(n:9), skin grafting (n:2), and local flap (n:3). Although
it is usually small in size and benign in its pathologic
nature, depending its localization, the defect following its
resection may require serious reconstructive techniqual
attempts. Regarding the correlation between the
preoperative and post-operative pathological diagnoses,
we can say that it is not difficult to diagnose a pyogenic
granuloma by naked eye.
Key Words : Pyogenic granuloma, melanoma, vascular
tumor
GR
Piyojenik granulom mukozalarda ve ciltte yaygn
olarak görülen benign bir lezyondur. Düzgün, parlak
yüzeyli, ve sapldr. Sapl olmad durumlar
çok erken safhadaki küçük lezyonlardr (Resim 1).
Resim 1. Bir kz çocuunda infraorbital bölgede yerlemi
küçük boyutlarda piyojenik granülom
Rengi parlak krmzdan koyu krmz ve kahverengi
siyaha kadar deiebilir. Piyojenik granülom 2 cm
çapl gibi büyük boyutlara ulaabilse de kanamaya
neden olmas nedeni ile çou kere daha küçük
boyutlarda iken doktora gidilir. Aslnda insanlarn
doktora gitmelerindeki gecikmenin çou kere
sebebi, aniden ortaya çkmas ve çok küçük boyutlarda
iken kanyor olmas ve bu nedenle sradan
bir yara olarak alglanarak geçmesinin ümit edilmesidir.
Üzerinde ülserasyon veya kabuklanma
olabilir. Genellikle gingiva, dudaklar, burun mukozas,
gövde, el ve ayak parmaklarnda tek lezyon
olarak görülür. Klinik olarak hzl gelimesi ve
kendiliinden veya küçük travmalar sonucu kanamas
ile kolaylkla tannr. Orta yan üzerindeki
90

Yeni M. Tp O. Dergisi Yenidünya 2009;26: ve M. 90-95 Gürel
insanlarda da görülmekle beraber daha çok
bebeklerde, çocuklarda ve gençlerde görülür 1 .
Piyojenik granülomann nadir görülen 5 klinik görünümü
tarif edilmitir: Satellit piyojenik granülom
: Primer lezyonun tedavisi veya irritasyonu
sonras ba, boyun ve skapula çevresinde görülür.
Granuloma gravidarum : Hamilelerde veya oral
kontraseptif kullanan kadnlarda özellikle az
içinde ortaya çkan biçim. Subkutanöz piyojenik
granulom : Non-spesifik subkutan nodül eklinde
üst ekstremitelerde görülür. ntravenöz
piyojenik granülom : Krmz-kahve renkte intravasküler
polip eklinde boyun ve üst
ekstremitelerde görülür. Yaygn piyojenik
granulom : Vücutta multipl piyojenik granülom
eklinde görülür. Bu lezyonlar bazen doumda
mevcuttur 1 . Mikrovasküler yeni damar oluumlarnn
karakteristik lobüler proliferasyonu, yüzeyel
nötrofil infiltrasyonu ile beraber olan ülserasyon,
stromal ödem ve kan damarlarnn düzensiz
dilatasyonu piyojenik granülomann histopatolojik
bulgulardr 2 .
MATERYAL VE METOT
Bu çalmaya konu edilen olgular özellikle birinci
isim yazarn kiisel ariv kaytlarndan elde edildi
ve geriye dönük deerlendirildi. Ondokuz yl boyunca
piyojenik granülom tans ile fotoraf arivimizde
toplanan olgular incelendi. Olgularn genel
özellikleri Tablo 2’de sunulmutur.
BULGULAR
Sadece fotoraf arivimizde var olan olgular dikkate
alnd. Buna göre olgularn ortak özellikleri
Tablo 2’de sunulmutur. Serimizde hemen her
yata piyojenik granülom ile karlam olsak da
skln 20 ya öncesi olduu dikkatimizi çekmektedir.
En yal hastamz alt dudaktaki lezyonu
sapl olan 72 yanda bir erkek hastadr (Resim 2,3).
Resim 2. Resim 3.
Resim 2. 72 yanda bir erkek hastada alt dudakta piyojenik
granülom,
Resim 3. Ayn hastann tedavi sonras görünümü
En genç hastamz 3 aylk bir kz çocuu oldu.
Vücudumuzu, ba, boyun, iki üst ekstremite, iki
alt ekstremite, gövde olmak üzere 7 bölüme ayrarak
ele aldmzda olgularmz arasnda sadece
boyun bölgesinde piyojenik granüloma rastlamam
olduk. En sk olarak üst ekstremite ve ba
bölgesinde rastladk. Hastalarmz arasnda lezyonun
cinsiyet ayrm gösterdii de söylenemez (11
erkek-10 kadn).
TARTIMA
Piyojenik granülom, her ne kadar özellikle dermatoloji
ve plastik cerrahi kliniklerinde sklkla görülen
bir patoloji olsa da temel salk hizmetlerinde
çalan hekimlerin ve dier bran hekimlerinin de
zaman zaman tedavisi için bavurulduklar bir
sorun olabilir. Bu tedavi özellikle lezyonun yerle-
im yeri dolays ile çeitli karklklara yol açabilir.
Örnein, göz kapanda yerleen bir piyojenik granülom
için hasta göz hastalklar uzmanna gitmeyi
seçebilir, burun srtnda yerleen bir piyojenik
granülom için hasta kulak burun boaz uzmanna
gitmeyi seçebilir. Hangi hekim tarafndan görülürse
görülsün, piyojenik granülomun tedavisi kolaydr
ve herkes tedavi edebilir (buna temel salk
hizmetlerinde çalan pratisyen hekimler de dahil
edilebilir). Ancak önemli olan piyojenik granülomu
tanmaktr. Biz bu yazda öncelikle bunu amaçladk.
Bunu yaparken literatürü gözden geçirmeyi de
ihmal etmedik ki meslektalarmz bu konuda yazlanlardan
haberdar olsunlar.
Dörtyüz sekiz (408) olgunun sunulduu bir seride
en sk yerleim bölgesi olarak ba ve boyun
bölgesi sunulmu ve çeitli tedavi yöntemleri arasndan,
eksizyonu takiben primer onarm yaplan
vakalarda lezyonun tekrar ortaya çkma ihtimalinin
en az olduu vurgulanmtr. Ayn makalede yazarlar,
mukozalarda ortaya çkan lezyonun bayanlarda
görülme sklnn daha fazla olduunu da
vurgulamlardr 3 . Az içi mukozasnda piyojenik
granülom ortaya çkmas çou kere gebelikle ilikili
olduundan, granüloma gravidorum ismi de verilmektedir.
Ancak saçl deri gibi alanlarda da gebelikte
piyojenik granüloma rastlamak mümkündür 4 .
Az içi iyi huylu tümörleri dikkate alndnda,
epulis, ranula, mukosel ve piyojenik granülom arasnda
ayrc tan yaplmaldr (Tablo 1) 5,6 (Resim 4-5).
Hzma takmann bir komplikasyonu olarak piyojenik
granülom geliiminden söz edilmektedir 7 . Bizim
ülkemizdeki gençler arasnda da son zamanlarda
yaygnlaan bu adete bakarak, kendi pratiimizde
henüz böyle bir hasta ile karlamadk. Ayrca bypass
operasyonu sonrasndaki dönemde, insizyon
hattndan aça çkan tel sütürlerin sebep olduu
travma nedeniyle gelien piyojenik granülomdan
91

M. O. Yenidünya ve M. Gürel
Yeni Tp Dergisi 2009;26: 90-95
bahsedilmektedir 8 . Tedavisi; piyojenik granülomun
eksizyonu sonrasnda tel sütürlerin tekrar sktrlmas
ve üzerinin primer sütür teknii ile kapatlmas
eklinde yaplmtr. Takip eden 15 ayda
lezyonun tekrarlamad yazlmtr 8 .
Resim 8. Parmak ucunda dev bir piyojenik granülom.
Lezyon sapl olup defekt alan bilobe flep ile onarld
Resim 4. Resim 5.
Resim 4. Genç bir erkek hastada alt dudakta orta
büyüklükte saylabilecek bir piyojenik granülom
Resim 5. Tedavi sonras
Piyojenik granülomun tedavisinin ele alnd ve 89
hasta üzerinde yaplan karlatrmal bir çalmada
kriyoterapi ile küretaj deerlendirildikten sonra,
küretajn daha üstün bir tedavi yöntemi olduu
iddia edilmitir 9 .
ntralezyonel steroid enjeksiyonundan bile yararlanlabilecei,
cerrahi sonras nüks eden çok sayda
satellit lezyonun var olduu bir olgu sunumunda
iddia edilmitir 10 . Yine yetersiz kriyoterapi sonras
nüks eden 5 piyojenik granülomu olan hastada
denenen intralezyoner saf etanol enjeksiyonu tedavisi
ile olumlu sonuç alnm ve cerrahi eksizyona
alternatif bir tedavi olabilecei söylenmitir 11 .
Vasküler patolojilerde etanoldan baar ile yararlanm
bir klinik olarak, bu makale ile iddia edilen
yarar anlamakta biz zorluk çektik; çünkü etanolun
enjekte edilebilecei bir potansiyel boluk piyojenik
granülom kitlesinde bulunmamaktadr (Resim
6,7,8).
Resim 6,7. Parmakta küçük granülom ve etrafndaki deri
halkasnn rezeksiyonu
Enjeksiyonun yaplabilecei en uygun yer belki
piyojenik granülomu besleyen deri ve deri alt
dokusundaki damar bölgesi olabilir. Literatürde,
elde gelien piyojenik granülomann poliklinik artlarnda
basit ve etkili ekilde gümü nitrat koterizasyonu
ile tedavi edilebileceini gösteren bir
çalma vardr 12 . Buna da üphe ile bakyoruz
çünkü hastalarmz arasnda gümü nitrat tedavisi
alan ve kitlesi daha da büyüdüü için bize gelen
hastalarmz da oldu (Resim 9).
Resim 9. Saçl deride yerlemi bir piyojenik granülom için
kanama sonras sütür konmu. Lezyonu eksizyona ilave
olarak primer sütür teknii ile onardk
Her ne kadar piyojenik granülom patolojik olarak
benign bir tablo ise de kimi zaman komu dokularda
ykma yol açabilir. Örnein 8 yanda bir
çocukta bildirilen az içi yerleimli bir piyojenik
granülom olgusunda, die komu kemiklerde lokal
ykm ve rezorbsiyon olduu bildirilmitir 13 .
Özellikle ellerde ve boyunda gözlenen intravenöz
piyojenik granülom tedavisinde rekürensi önlemek
için mutlaka damar segmentininde çkarlmas
gerektii vurgulanmtr 14 .
Piyojenik granülomlarda nadiren de olsa indirekt
tedavi mümkün olabilmektedir. Literatürde, üst
lateral kesicide piyojenik granüloma benzeyen bir
lezyonu olan vakada, kanal tedavi sonras lezyonun
geriledii ve 3. haftada yok olduu gözlenmitir
15 .
92

Yeni M. Tp O. Dergisi Yenidünya 2009;26: ve M. 90-95 Gürel
Bir çalmada, yank skarnda gelien yaygn dev
boyutta birçok piyojenik granülomu olan vaka
tariflenmitir. Bu gibi yank skarnda gelien piyojenik
granülomlarda en önemli benzerlik hepsinin
scak süt ile olan yanklar olmasdr. Alevle, kaynar
su veya ya ile olan yanklarda piyojenik granülom
gelimesi bildirilmemitir 16 .
Hzl geliim gösteren bir lezyon olan piyojenik
granülomlarda, çok nadirde olsa, ossifikasyon geli-
en vakalarn olduu gözlenmi ve vasküler endotelyal
büyüme faktörü ve kemik morfogenetik
proteinlerin bu oluumda patolojik rol oynayabilecei
hipotez olarak sunulmutur 17 .
Travmaya reaksiyon olarak gelien bir lezyon olan
piyojenik granülomun, neoplastik bir oluum olabilecei,
(21)(q21.2q22.12) delesyonu bulunan bir
vakada söylenmitir. Fakat piyojenik granülomada,
önceden, sitogenetik çalmalar yaplmamtr 18 .
Kronik stafilokokus aureus enfeksiyonunun konjunktival
melanom nedeniyle orbita eksizyonu
yaplan bir hastada, orbita yuvasnda yaygn piyojenik
granüloma sebep olduu gözlenmi ve
debridman sonras verilen intravenöz antibiyoterapi
ile tedavisi salanmtr 19 . Yine bir çalmada
derin enfeksiyon ve fistül traktnda piyojenik granulom
gelitii 5 vaka sunumu ile gösterilmitir 20 .
Kuru göz sendromu tedavisinde, punktuma yerletirilen
tamponlardan özellikle silikon olanlarn
piyojenik granüloma sebep olduu gözlenmitir.
Tedavi sonrasnda rekürrensin önlenmesi için mutlaka
tamponlarn çkarlmas gerektii vurgulanmtr
21 .
Piyojenik granülomun patolojik incelemelerinde,
çok nadir de olsa hematopoezin varlna rastlanmtr.
Bu gözlemle vasküler lezyonlarn hemetopoetik
öncü hücreleri meydana getirme potansiyeli
olduu iddia edilmitir 22 .
Literatürde porto arab lekesi zemininde piyojenik
granülom geliebilecei gösterilmitir 23 . Porto arab
lekesinde gelien piyojenik granulom, daha sk
olarak porto arab lekesinin çeitli tekniklerle
(kriyoterapi, lazer...) tedavileri srasnda gözlenmitir 24-
25 . Bizim hastalarmzdan birinde ayak tabannda
var olan porto arab lekesi zemininde piyojenik
granüloma rastladk ve tedavisini bipolar koter ile
yaptk (Resim 10,11).
Resim 12. Baparmak ucunda piyojenik granülom
Günümüzde kullanm yaygnlaan kemoterapotik
ajanlarn çeitli mukokutanoz yan etkilerinden biri
olarak görülen piyojenik granuloma, mitoksantron
kullanlarak tedavi edilen metastatik prostat
kanserinde el parmanda gözlenmitir 26 .
Nadir görülen intravenöz piyojenik granülom, subkutan
nodül eklinde daha sk ellerde ve boyunda
gözlenmektedir 26 .
Oral kaviteye nazaran çok daha nadir gözlenmekle
beraber gastrointestinal sistemin dier yerlerinde
de piyojenik granüloma rastlanmaktadr 27 .
Her ne kadar piyojenik granülom, tecrübeli hekimler
tarafndan kolaylkla tannabilse de fizik
muayene srasnda dermoskoptan yaralanabilecei
de iddia edilmitir 28 .
Piyojenik granülomun inspeksiyonunda renginin
pembeden krmzya, krmzdan mora doru
deien renk skalasna sahip olduu gözlenmi ve
bunun da lezyonun ya ile ilikili oluu belirtilmitir
29 . Yani daha koyu renkli lezyonlarn daha uzun
süredir var olduu öngörülebilir (Resim 12,13,14).
Resim 13. Parmak ucunda piyojenik görünüm ve eksizyon
sonras defektin görünümü
Resim 10,11. Ayak tabannda porto arab lekesi zemininde
piyojenik görünüm
Resim 14. Tedavi bitimi görünüm
93

M. O. Yenidünya ve M. Gürel
Yeni Tp Dergisi 2009;26: 90-95
Tablo 1. Piyojenik Granulomda ayrc tan
Tan
Özellikler
Neoplazik
özellikler
Kaynakland hücre
veya doku
Kistik
yap
Mikroskopik
bulgular
Hamilelik
ile ilgisi
Melanom Tayor Melanositlerin olduu çermiyor Mitotik-melanosit üpheli Var
her yer
kümeleri
Epulis Tamyor Dieti-Dev hücreler çermiyor Dev hücre varl Yok Var
Ranula Tamyor Sublingual bez çeriyor Mukosele benziyor Yok Yok
çeriyor
Yok
Yok
Mukosel Tamyor Minör tükrük bezleri-
Dudaklarda
Piyojenik
Granulom
Tamyor
Fibrovasküler doku
olan her yerde olmakla
beraber, en çok dudak
ve parmaklarda
çermiyor
Musin içeren alanlar
çevreleyen
granülasyon dokusu
Vasküler proliferasyon,
ödem, inflamasyon,
incelmi veya delinmi
epidermis
Var
Doumsal
olabilirlii
yok
Tablo 2. Olgularn genel özellikleri
Olgu Tümörün yeri Tümörün
boyutu mm
Seçilen tedavi
Hastann
ya-cinsi
Travma
öyküsü
Lezyonun
süresi
1 Parmak ucu-el 5x5x5 Eksizyon primer sütür 18-E Var 1-2 ay
2 Parmak laterali-el 5x3x3 Eksizyon primer sütür 35-E Var 1-2 ay
3 Parmak mediali-el 3x3x3 Eksizyon primer sütür 40-E Var 1 ay
4 Sa yanak 3x3x3 Bipolar koterizasyon, ikincil 3 aylk-E Yok 2 haftalk
iyileme
5 Presiternal bölge 10x5x5, sapl Eksizyon-primer sütür 45-E Var 2 ay
6 Sol ayak baparmak 20x15x10, sapl Eksizyon-primer sütür 18-E Var 1 ay
pulpas
7 Parmak pulpas-el 20x20x15, sapl Eksizyon-bilobe flep 32-K, lohusa Var 2 ay
8 Alt dudak 10x10x15, sapl Eksizyon-primer sütür 72-E Var 2 ay
9 Alt dudak 10x10x15, sapl Eksizyon-primer sütür 13-K Var 1 ay
10 Alt dudak 10x10x15, sapl Eksizyon-primer sütür 15-E Var 1 ay
11 Sol infraorbital bölgede 5x5x5 Bipolar koterizasyon, ikincil
6-K Yok 1 ay
iyileme
12 Sa yanak 10x5x5 Eksizyon-primer sütür 31-K, lohusa Yok 1 hafta
13 Ayak taban 10x10x10 Bipolar koterizasyon, ikincil 20-E Yok 3 hafta
iyileme
14 Baparmak distali, el 10x10x10 Eksizyon-V-Y ilerletme flebi 10-E Var 1 ay
15 Az içi 20x20x10 Eksizyon ikincil iyileme 35-K Yok 2 ay
16 Az içi 10x10x10 Eksizyon, ikincil iyileme 28-K, lohusa Yok 1 ay
17 Parmak mediali, 5x3x3 Eksizyon, primer sütür 41-K Yok 10 yldan
uzun
18 Saçl deri, kulak arkas 20x10x15, sapl Eksizyon primer sütür 12-E Var 2 ay
19 Sa baldr bölgesi 30x30x20, sapl Eksizyon, primer sütür 3-K Yok 2 ay
20 Aln 3x3x3 Bipolar koterizasyon 9 ay-K Yok 3 hafta
21 Parmak pulpas, el 5x5x5 Eksizyon, primer sütür 17-K Var 3 hafta
Biz kendi hastalarmzn lezyonlar arasnda uzun
süreli lezyonlar arasndan, örnein birkaç aydan
beri var olan lezyonlarda tekrarlayan travmatizasyonlar
etmeleri takiben yüzeyde beyazms bir
tabakann bir membran gibi olutuunu gözlemledik.
Ancak daha önce editöre mektup olarak
sunduumuz bir olgumuzda da olduu gibi yllardan
beri var olan bir parmakta piyojenik granülom
olgusunda, hiç travmatize edilmemi olmas
nedeni ile hep ayn boyutta ve tertemiz bir yüzey
ile krmzms kaldna ahit olduk. Bazen
travmatize edilmi piyojenik granülom olgularndaki
kanamay durdurmak için sütür konulduunu
da gözlemledik. Bunun yararl bir ilem olduunu
düünmek pek mümkün deildir.
Piyojenik granülom edinsel bir hemanjiyom olsa
da ortaya çkmas için her zaman uzun yllar
geçmesi gerekmez. Dünyaya geldikten sonra en
erken geliimsel hemanjiyom yani piyojenik granülom
olgusunun, literatürde 8 haftalk bir
bebekte dilde ortaya çkan bir piyojenik granülom
olduu dikkatimizi çekti 30 .
Gebelikte, meydana gelen hormonal deiiklerin
bir sonucu olarak piyojenik granülomun sk görüldüü
öteden beri dile getirilmektedir ve bu tür
lezyonlara özelikle oral kavitede rastland da
iddia edilmitir 31 . Ayrca piyojenik granülomun
adelösan dönemindeki kzlarda daha sk olarak
ortaya çktna baklarak bunun muhtemel açklamasnn
dii cinsiyet hormonlarndaki dalgalanmalar
olabilecei dile getirilmektedir 10 .
Piyojenik granülom özellikle amelanotik melanom
vakalar ile ayrc tanda akla getirilmelidir. Bir
çocuk hastanesinde geriye dönük olarak 17 yatan
daha küçükler arasnda melanom tanlar ortaya
çkarlm ve 4’ü olan çocuu 9’u kz çocuu
olmak üzere 13 vaka belirlendikten sonra bunlar
arasnda 3 olgunun piyojenik granülom ön tans
ile malign melanom tans alan hastalar olduklar
vurgulanmtr 32 . Yani piyojenik granülom diye
94

Yeni M. Tp O. Dergisi Yenidünya 2009;26: ve M. 90-95 Gürel
çkarlan bu lezyonlarn nihai tanlar malign melanom
olarak gelmitir ki 13 olguda 3 yanl ön tan
gerçekten de ciddiye alnmas gereken bir rakamdr
ve melanom ile kartrlabilirlii önemli klar.
Dier yandan uras da vurgulanmaldr ki piyojenik
granulomda malign dönüüm potansiyeli
yoktur. Ancak rekürensi mümkündür 33 .
Sonuç olarak denilebilir ki, piyojenik granülom
özellikle çocuklarn krmz görünümlü küçük ve
kanamal lezyonlarnda akla gelmelidir. Melanomla
karabilecei unutulmamal ve ne kadar ön tandan
emin olunursa olunsun ve lezyon ne kadar küçük
olursa olsun histopatolojik deerlendirmeye örnek
gönderilmelidir. Tedavisinde lezyonun sap bölgesi
ile yakn iliki içinde olan deri ve deri alt dokusu
çkarlmaldr. Ortaya çkacak defektin onarlmasnda
bazen flep transferinin bile gerekli olabilecei
unutulmamaldr. Ancak çou kere primer sütür
teknii ile defektin kapatlabilecei unutulmamal
ve özellikle büyük lezyonlarda rezeksiyon ilemine
kitleyi saa sola tartarak eer varsa sapn fark
ederek balanmaldr. Böylece gereksiz salam
doku çkartlmam olaca için defektin onarm da
zorluk göstermeyecektir.
REFERANSLAR
1. Patricia T. Ting, MSC and Benjamin B. Smooth, soft, red papule on
the lower lip. Can Fam Physician 2006;52: 35-36.
2. Dominguez CJ, Puebla MM, Rangel GL, Roldan MR. Giant gravidarum
granuloma of the scalp. Gac Med Mex 2006;142: 411-3.
3. de Giorgi V, Setsini S, Nardini P, Carli P. A 42-year-old man with a
rapidly growing lesion of the soft palate. CMAJ 2005;173: 367.
4. Henry F, Quatresooz P, Valverde-Lopez JC, Pierard GE, Blood
vessel changes during pregnancy: a review. Am J Clin Dermatol 2006;7: 65-9.
5. Zabollos P, Llambrich A, Cuellar F, Puig S, Malvehy J, Dermoscopic
findings in pyogenic granuloma. Br J Dermatol 2006;154: 1108-11.
6. Jurkiewicz ZB, Rare case of pyogenic granuloma of the tongue in 8
week old child. Otolaryngol Pol 2005;59: 755-8.
7. Giblin AV, Clover Aj, Athanassopoulos A, Budny PG. Pyogenic
granuloma-the quest for optimum treatment: audit of treatment of 408
cases. J Plast Reconstr Aestht Surg 2007;60: 1030-35.
8. Metts J. Common complications of body piercing. West J Med 2002;176:
85-6.
9. Jafarian F, Powell J, Kokta V, Champagne M, Hatami A, McCuaig C,
et al. Malignant melanoma in childhood and adolescence: report of 13
cases. J Acad Dermatol 2005;53: 816-22.
10. Jaferzadeh H, Sanatkhoni M, Mohtasham N. Oral pyogenic granuloma:
a review. J Oral Sci 2006;48: 167-75.
11. Truss L, Dobin SM, Donner LR. Deletion (21)(q21.2q22.12) as a
sole clonal cytogenetic abnormality in a lobuler capillary hemangioma of the
nasal cavity. Cancer Genet Cytogenet 2006;170: 69-70.
12. Kim ES, Kim KJ, Chang SE, Lee MW, Choi JH, Moon KC, et al.
Metaplastic ossification in a cutaneous pygenic granuloma: a case report. J
Dermatol 2004;31: 326-9.
13. Jaferzadeh H, Sanatkhoni M. Regression of a lesion resembling
pyogenic granuloma after endodontic treatment. Aust Endod J 2007;33: 32-5.
14. Bozkurt M, Külahç Y, Zor F, Akar I. Multiple giant disseminated
pyogenic granuloma in a burn lesion. J Burn Care Res 2006;27: 247-9.
15. Hemady N. Growing plantar lesion following trauma. Am Fam
Physician 2006;74: 1173-4.
16. Ghodsi SZ, Raziei M, Taheri A, Karami M, Mansoori P, Farnaghi F.
Comparison of cryotherapy and curettage for the treatment of pyogenic
granuloma: a randomized trial. Br J Dermatol 2006;154: 671-5.
17. Parisi E, Glick PH, Glick M. Recurent intraoral pyogenic granuloma
with satellitosis treated with corticosteroids. Oral Dis 2006;1281: 70-2.
18. Halliday H, Gordon S, Bhola M. Case report: an unusually large
epulis on the maxillary gingiva of a 24 year old woman. Gen Dent 2007;55:
232-5.
19. Patil K, Mahima VG, Lahari K. Extragingival pyogenic granuloma.
Indian J Dent Res 2006;17: 199-202.
20. Shenoy SS, Dinkar AD. Pyogenic granuloma associated with bone
loss in an eight year old child: a case report, J Indian Soc Pedod Prev Dent
2006;24: 201-3.
21. Quitkin HM, Rosenwasser MP, Strauch RJ. The efficacy of silver
nitrat cauterization for pyogenic granuloma of the hand. J Hand Surg [Am]
2003;28: 435-8.
22. Vega Harring SM, Niyaz M, Okado S, Kudo M. Extramedullary
hematopoiesis in a pyogenic granulom: a case report and review. J Cutan
Pathol 2004;31: 555-7.
23. Kim TH, Choi EH, Ahn SK, Lee SH. Vascular tumors arising in portwine
stains: two cases of pyogenic granuloma and a case report acquired
tufted angioma. J Dermatol 1999;26: 813-6.
24. Northtington ME, Huang CC. Pyogenic granuloma caused by
exposed sternotomy wires. Dermatol Surg 2004;30: 1572-3.
25. Ichimiya M, Yoshikawa Y, Hamamoto Y, Muto M. Successful
treatment of pyogenic granuloma with injection of absolute ethanol. J
Dermatol 2004;31: 342-4.
26. Freiman A, Bouganim N, O’Brien EA. Case report: mitozantroneinduced
onycholysis associated with subungual abscesses, paronychia, and
pyogenic granuloma. J Drugs Dermatol 2005;4: 490-2.
27. Sheehan DJ, Lesher JL Jr. Pyogenic granuloma arising within a
port-wine stain. Cutis 2004;73: 175-80.
28. Aghaei S. Pyogenic granulom arising in port-wine stain after
cryotherapy. Dermatol Online J 2003;9: 16.
29. Kocer U, Aksoy HM, Tiftikciolu YO, Karaaslan O. Intravenous
pyogenic granuloma of the hand. Dermatol Surg 2003;29: 974-6.
30. Hatton MP, Durand ML, Rubin PA. Chronic Staphylococcus aureus
infection leading to pyogenic granuloma and preventing socket reepithelialization
after orbital exenteration. Ophthal Plast Reconstr Surg
2005;21: 236-8.
31. Sparsa A, Bonnetblanc JM, Roux C, Pinet C, Loustaud-Ratti V,
Boulinguez S, et al. Pyogenic granuloma revealing fistula and deep
infection: five cases. Ann Dermatol Venereol 2006;133: 763-6.
32. Kusakabe A, Kato H, Hayashi K, Igami T, Hasegawa H, Tsuzuki T,
et al. Pyogenic granuloma of the stomach successfully treated by
endoscopic resection after transarterial embolization of the feeding artery. J
Gastroenterol 2005;40: 530-5.
33. Pastor-Pascual F, Avino-Martinez J, Espana-Gregori E, Alcocer-
Yuste P. Pyogenic granuloma following Smart Plug insertion. Arch Soc Esp
Oftalmol 2007;82: 653-6.
Yazma adresi :
Dr. Mehmet Ouz YENDÜNYA
Mustafa Kemal Üniversitesi Tp Fakültesi, Hatay
e-mail: moyenidunya@hotmail.com
Yaznn geldii tarih : 22.10.2008
Yayna kabul tarihi : 07.04.2009
95