Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
din ilerlemeye manidir<br />
din, siyasî bir çıkar elde etme ve hükmetme arzusu neticesinde<br />
ortaya çıkan ve kaynağı insan aklı olan bir uydurmadır. Yine<br />
dinler tarih boyunca birbirlerinden etkilenerek oluşmuşlardır.<br />
155<br />
İnsanlık tarihine bakıldığında dinin insanların medenileşmesi,<br />
gelişip ilerlemesinde oldukça hayati bir yere ve öneme<br />
sahip olduğunu görmek mümkündür. Peygamberlerin gönderilmesiyle<br />
birlikte içinde bulundukları toplumların kısa bir<br />
zaman içinde sapkın inanç ve uygulamaları terk ettikleri, sosyal,<br />
beşeri ve ahlaki anlamda üstün duruma geçtikleri görülür.<br />
İnsanlık tarihi doğru bir şekilde incelendiğinde bu gerçek<br />
açık bir şekilde ortaya çıkacaktır. Örneğin Peygamberimiz Hz.<br />
Muhammed’e Kur’an-ı Kerim ayetlerinin vahyedilmesi ve bu<br />
vahyin tamamlanmasıyla birlikte İslam dini adeta çorak çölün<br />
ortasında yeşeren gösterişli ve verimli bir bahçe gibi tarih sahnesine<br />
çıkmış, özellikle 9. ve 13. yüzyıllar arasında bir anlamda<br />
altın çağını yaşayarak insanlık tarihinde benzerine az rastlanır<br />
şekilde derin ve kalıcı izler bırakmakla kalmayarak, aynı<br />
zamanda modern Batı düşüncesinin temellerinin atılmasında<br />
da gerçek manada etkili bir rol oynamıştır. 156 Dolayısıyla ortada<br />
ilerlemenin önünde engel gibi gözüken bir şey söz konusu<br />
edilecekse bu, gelişmeye mani olan din değil, belki dini zaman<br />
içinde yanlış yorumlayan kişi ve kurumlardır. Günümüz dünyasında<br />
da din, tarih boyunca sahip olduğu misyonunu devam<br />
ettirmekte, her türlü yorumun üzerinde olan korunmuş<br />
vahiy sayesinde manevi bir boşluk ve arayış içinde olan günü-<br />
155 Ahmet İshak Demir, a.g.e., s. 103-110.<br />
156 İslamiyet’in teoloji, bilim, sosyoloji, felsefe ve estetik gibi pek çok alanda nasıl bir<br />
medeniyet inşa ettiği ve bunun tüm dünyayı etkileyen sonuçları başlı başına bir<br />
çalışma konusu olduğundan, çalışmanın sınırları da dikkate alınarak burada fazla<br />
detaya girilmemiştir. Ancak bilinmesi gereken bir gerçek vardır ki bu da günümüz<br />
dünyasının sahip olduğu insani, ahlâki ve estetik değerlerin büyük çoğunluğu hak<br />
dinler tarafından ortaya konulmuş ve benimsenmiş evrensel değerlerdir. Bunun<br />
en önemli göstergesi bu dinlerden uzak milletlerin toplumsal ve ahlaki açıdan<br />
yaşayış şekilleridir.<br />
157