12.07.2015 Views

YRD. DOÇ. DR. M. SENCER KARA

YRD. DOÇ. DR. M. SENCER KARA

YRD. DOÇ. DR. M. SENCER KARA

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>YRD</strong>. DOÇ. <strong>DR</strong>. M. <strong>SENCER</strong> <strong>KARA</strong>Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi


TİCARET KANUNUNUN DEĞİŞTİRİLMESİNİN SEBEPLERİ1) 29.06.1956 Tarih ve 6762 Sayılı Kanunun (6762 Sayılı TTK)güncel ihtiyaçları karşılamaması.Kanunun kabul edilmesinin üzerinden elli yılı aşkın bir süreningeçmiş olması sebebiyle ekonominin ihtiyaçlarına yeterincecevap verememesi. Dünyada 1980’den sonra meydana gelenekonomik ve sosyal gelişmeler,, ticaretin sınır aşan şekilde hızlagelişmesi, AB ve NAFTA gibi ekonomi temeline dayalıbirliklerin oluşması sonucunda dünya yeni bir hal almıştır. Buşekilde Türkiye’nin de uluslar arası piyasalarda rol alabilmekiçin bunların kurum ve kurallarına yer vermek gerekmiştir.


TİCARET KANUNUNUN DEĞİŞTİRİLMESİNİN SEBEPLERİ2) Avrupa Birliği ile müzakerelerin başlaması.1960’lı yıllardan beri AET/AT ile üyelik görüşmeleri yürütenTürkiye, 11/12/1999 tarihinde tam üye adayı olarak kabuledilmiş ve müzakerelere başlamıştır. AB’ye uyum sürecindehukuki mevzuatın da değiştirilmesi ve yenilenmesigerekmiştir3) Mevcut Kanunun teknolojik gelişmeler ve internete ayakuyduramaması.Gerçekten 1990’lı yıllarda dünyada iletişim ve teknoloji başdöndürücü bir şekilde gelişmiştir. Bu gelişmeler karşısındahukuk düzeninin de sessiz kalması ve uyum göstermemesimümkün değildir. Dolayısıyla Ticaret Kanununun da bugelişmelere ayak uydurması zorunludur.


6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu• Yeni Türk Ticaret Kanunu Tasarısı çalışmaları 2000 yılındaBilim Komisyonu’nun oluşturulmasıyla başlamıştır.Tasarının ilk şekli 2005 yılının başında kamuoyunasunulmuştur. 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu, 13 Ocak2011 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafındankabul edilmiş, sayın Cumhurbaşkanı’nın onayından sonra14 Şubat 2011’de Resmi Gazete’de ilan edilmiştir.


TİCARET KANUNLARININ SİSTEMATİĞİ• 6762 Sayılı TTK1) Başlangıç Hükümleri (m. 1-10).2)Ticari İşletme (m. 11-135).3)Ticaret Şirketleri (m. 136-556).4)Kıymetli Evrak (m. 557-815).5)Deniz Ticareti (m. 816-1262).6)Sigorta Hukuku (m. 1263-1459).7)Son Hükümler (m. 1460-1475)Toplam madde sayısı: 1475 m.


TİCARET KANUNLARININ SİSTEMATİĞİ• 6102 Sayılı TTK1) Başlangıç Hükümleri (m. 1-10).2)Ticari İşletme (m. 11-123).3)Ticaret Şirketleri (m. 125-644).4)Kıymetli Evrak (m. 645-849).5)Taşıma İşleri (m. 850-930).6)Deniz Ticareti (m. 931-1400).7)Sigorta (m. 1401-1520).8)Son Hükümler (m. 1521-1535).Toplam madde sayısı: 1535 m. + 6 geçici m.


6102 SAYILI (YENİ) TİCARET KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ• Ticaret Kanunu temel bir kanun olması sebebiyle,bünyesinde çok sayıda ikincil mevzuat (Tüzük, Yönetmelik,Tebliğ vb.) bulundurmaktadır. Ayrıca bir takım müesseselerinuygulanabilmesi için alt yapı çalışmaları (veri tabanları,lisanslama vb.) gerekmektedir. Bundan dolayı kanun koyucu(TBMM) kanunun yürürlüğe girmesini 01.07.2012 tarihinebırakmıştır.• Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesine ilişkin ayrı bir kanunkabul edilmiştir. 6103 Sayılı ve 14.01.2011 tarihli TürkTicaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama ŞekliHakkında Kanun, geçiş sürecini düzenlemek, usul veesasları belirlemek amacı taşımaktadır.


6102 SAYILI (YENİ) TİCARET KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ• Kanunun yürürlüğe girmesi bakımından temel prensip,01.07.2012 tarihinden önce meydana gelen olaylara, hukukifiillere mevcut Kanunun uygulanması esastır. Yürürlüktarihinden sonra gerçekleşen olay ve fiiller yeni Kanunatabi olacaktır.• Yeni Kanun, yürürlüğe girmesinden sonra da, öncedenkazanılmış olan hakları koruyacaktır.


6102 SAYILI (YENİ) TİCARET KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ• Sermaye şirketlerinin internet sitesi kurma ve Kanun’dabelirtilen hususları yayınlamaya ilişkin 1524. maddehükümleri 01/07/2013 tarihinde yürürlüğe girecektir.• Kanunun Türkiye Muhasebe Standartları ile ilgilihükümleri 1534 üncü maddenin üçüncü fıkrasında anılanşirket ve işletmeler bakımından 1/1/2013 tarihindeyürürlüğe girer.• Kanunun anonim şirketlerin denetlenmesine ilişkin 397 ilâ406 ncı maddeleri 1/1/2013 tarihinde yürürlüğe girer (6102sayılı Kanun, m.1534).


TÜZÜK VE YÖNETMELİKLER• Türk Ticaret Kanunu veya bu Kanun uyarınca hazırlanacaktüzük ve yönetmelikler, Türk Ticaret Kanunu’nun yayımıtarihinden itibaren bir yıl içinde yayımlanır.


TİCARİ DAVA• Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerineveya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesitüm ticarî davalara bakmakla görevlidir (m. 4/I).• Ticari davalarda sulh hukuk mahkemesinin yetkisikaldırılmıştır.


TİCARİ İŞ OLMAYA BAĞLANAN SONUÇLARTeselsül karinesi• MADDE 7- (1) İki veya daha fazla kişi, içlerinden yalnız biriveya hepsi için ticarî niteliği haiz bir iş dolayısıyla, diğer birkimseye karşı birlikte borç altına girerse, kanunda veyasözleşmede aksi öngörülmemişse müteselsilen sorumluolurlar. Ancak, kefil ve kefillere, taahhüt veya ödemeninyapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrütfaizi yürütülemez.• (2) Ticarî borçlara kefalet hâlinde, hem asıl borçlu ile kefil,hem de kefiller arasındaki ilişkilerde de birinci fıkra hükmügeçerli olur.


TİCARİ İŞ OLMAYA BAĞLANAN SONUÇLAR• Kefil ve kefillere, taahhüt veya ödemenin yapılmadığı veyayerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faiziyürütülemez (m.7/I,c.2.).• Ticari borçlara kefalet 7.maddenin ikinci fıkrasındadüzenlenmiş olması sebebiyle, birinci fıkraya eklenen buhükmün, ikinci fıkraya eklenmesi ya da ayrı fıkradadüzenlenmesi daha isabetli olurdu.


TİCARİ İŞ OLMAYA BAĞLANAN SONUÇLAR• Ticari İşlerde Faiz: Ticari işlerde faiz oranının serbestçebelirleneceğine ilişkin prensip, yeni Kanunda da muhafazaedilmiştir. Bileşik (mürekkep) faiz uygulaması kaldırılmakistenmesine karşın Kanunun son halinde yeniden yer almıştır.


TİCARİ İŞ OLMAYA BAĞLANAN SONUÇLAR• Üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin anaparaya eklenerekbirlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı sadece iki haldeistenebilir:a) Cari hesaplardab) Her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olanödünç sözleşmelerinde (m.8/II).• Sözleşenleri tacir olmayanlara bileşik faiz uygulanamaz(m.8/II).• Bu hükümlere aykırı işletilen faiz yok hükmündedir(m.8/IV).


TİCARİ İŞ OLMAYA BAĞLANAN SONUÇLAR• 6762 sayılı Kanun 8/II uyarınca, faizin ana paraya eklenerekbirlikte tekrar faiz yürütülmesini öngörmüş bulunan ve heriki tarafı da tacir olmayan cari hesap sözleşmeleri, 6102sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ayiçinde değiştirilir ve faize faiz yürütülmesine ilişkinhükümler ile bu sonucu doğuran düzenlemelersözleşmeden çıkarılır; aksi hâlde anılan sürenin sonundasöz konusu hükümler yazılmamış sayılır.• Bileşik faize ilişkin düzenleme sözleşmeden çıkarılıncayakadar, çıkarılmamışsa birinci fıkrada belirtilen üç aylıksürede işlemiş bulunan bileşik faiz borçludanistenebilir(6103 sayılı Kanun, m.9).


TİCARİ İŞLETME• 6762 Sayılı TTK’nda temel müessese olarak kabul edilen“ticari işletme” kavramı ayrıca tanımlanmamıştı. Bunakarşılık yeni TTK’nun 11’inci maddesinde “Ticarî işletme,esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelirsağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsızşekilde yürütüldüğü işletmedir”, şeklinde bir tanımgetirilmiştir.


TİCARİ İŞLETME• Mevcut TTK’nda ticarethane, fabrika ve ticari şekildeişletilen diğer müesseselere ilişkin maddeler (md. 12-13)yeni Kanuna alınmamıştır. Özellikle ticari şekilde işletilendiğer müesseselere ilişkin hükmün bulunmaması tarımişletmeleri ile sanat işletmeleri bakımından sorundoğurabilecektir.


• 6762 sayılı TTK m.13’e göre,• “Aşağıdaki işleri görmek üzere açılan bir müesseseninişlerinin hacim ve ehemmiyeti, ticari muhasebeyigerektirdiği ve ona ticari veya sınai bir müessese şekil vemahiyetini verdiği takdirde bu müessese de ticari işletmesayılır:• 1. Bir toprak sahibinin veya çiftçinin,mahsullerini olduğugibi veya zirai sanatı dolayısıyla bir tezgahta şeklinideğiştirerek satması;• 2. Esnaf veya güzel sanatlar erbabından birinin gerekbizzat gerek işçi çalıştırarak veya makine kullanarak eserlervücuda getirmesi ve bu eserleri satması.”


TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ• Yeni TTK’nda ayrıca ticari işletmenin bir bütün olarakdevredilmesine yönelik hukuki düzenleme deyapılmıştır (m. 11/3). İşletmenin bütün olarak devri veyakiralanması gibi hukuki işlemler yazılı şekil şartınabağlanmıştır. Ayrıca ticaret siciline tescil ve ilan dayapılmalıdır.


TACİR (Tüzel Kişi Tacir)Ticaret şirketleriyle, amacına varmak için ticarî birişletme işleten vakıflar, dernekler ve kendi kuruluşkanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göreyönetilmek veya ticarî şekilde işletilmek üzere Devlet, ilözel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileritarafından kurulan kurum ve kuruluşlar da tacirsayılırlar (m.16/I).


TACİR (Tüzel Kişi Tacir)• Yeni kanunda “vakıflar” da tüzelkişi tacirler arasındasayılmıştır. Ancak Yeni TTK’nun 16. maddesinin ikincifıkrasında “gelirinin yarısından fazlasını kamu göreviniteliğindeki işlere harcayan vakıflar”ın tacirsayılmayacakları ifade edilmiştir.


TACİR OLMANIN HÜKÜMLERİİHBAR VE İHTAR ŞEKLİ• Tacirler arasındaki ihbar ve ihtarlarda öngörülen özel şekilşartlarının içerisine “elektronik imza” da konulmuştur.Böylece muhatabını temerrüde düşürmek, sözleşmeyifeshetmek veya sözleşmeden dönmek isteyen tacir, noter,(iadeli) taahhütlü mektup ve telgrafın yanı sıra güvenlielektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik postasistemi ile de bildirimde bulunabilecektir.• Düzenlenen bu ihbar ve ihtar şekilleri, geçerlilik şekliolmaktan çıkarılmış, ispat şekline dönüştürülmüştür.


TACİR OLMANIN HÜKÜMLERİAYIPLI İFA• Mevcut Kanun’da tacirler arasındaki satış ve maldeğişimlerinde ayıplı ifa halinde açılacak davalarda 6aylık zamanaşımı süresi öngörülmüştür (m.25/d). 6102sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu’nunda bu süremaddeden çıkarılmıştır. Kanun’da zamanaşımına ilişkinhükmün bulunmaması ve Yeni Borçlar Kanunu’nun 223.maddesine yollaması sebebiyle Yeni Borçlar Kanunu’nun231. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresiuygulanacaktır. Böylece adi satışlar ile ticari satışlardazamanaşımı sürelerinde fark ortadan kalkmıştır (6102s.Kanun, m.23/c).


TİCARET SİCİLİ• Ticaret sicili, tacir ve ticari işletme ile ilgili kayıtlarıntutulduğu resmi sicildir. Ticaret ve sanayi odalarına bağlıticaret sicil müdürlükleri tarafından tutulan sicil, Sanayive Ticaret Bakanlığının gözetimi altındadır.• Mevcut Kanunda “ticaret sicili memurluğu”denilmesine karşın yeni Kanunda “ticaret sicilimüdürlüğü” ifadesi kullanılmıştır.


TİCARET SİCİLİ• 6102 Sayılı Ticaret Kanununda getirilen en önemliyeniliklerden birisi, ticaret sicillerinin elektronik ortamdatutulmalarına yönelik sistemdir. Kanunun m. 24/2 ve 3hükümlerinde yer alan düzenlemeye göre, Sanayi ve TicaretBakanlığı ile TOBB nezdinde elektronik bir siciloluşturulacaktır.• Böylece ticaret sicili kayıtları elektronik ortamda tutulupdepolanabilecek ve yine elektronik ortamda kullanıcılarasunulacaktır. Bu konuda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı denemeçalışmalarına başlamıştır.


TİCARET SİCİLİ• Ticaret sicili kayıtlarının tutulmasından dolayı ortaya çıkanzarardan mevcut Kanuna göre ilgili ticaret ve sanayi odasısorumlu olmasına karşın, yeni Kanunda sorumluluk Devlet veilgili oda müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Tabi budurumda, zarar gören, zararın tazmini için odaya davaaçabileceği gibi, Hazineye (veya Bakanlığa) de yönelebilir.


TİCARET SİCİLİ• “Görünüşe Güven” başlık Yeni TTK’nun 37. maddesiile “Tescil kaydı ile ilan edilen durum arasında aykırılıkbulunması hâlinde, tescil edilmiş olan gerçek durumubildikleri ispat edilmediği sürece, üçüncü kişilerin ilanedilen duruma güvenleri korunur.” hükmü getirilmiştir.


TİCARET UNVANI VE İŞLETME ADI• Tacirin, ticari işlemlerinde kullanmak zorunda olduğuismine “ticaret unvanı” adı verilmiştir. İşletme adı ise,işletme sahibi ile ilgili olmaksızın doğrudan doğruyaişletmeyi tanıtmak ve benzer işletmelerden ayırt etmekiçin kullanılan adlardır.• Ticaret unvanı, tacirin ticari işlerinde kullanılmalı veişletmenin veya şirketin girişine okunaklı bir şekildeasılmalıdır.


TİCARET UNVANI VE İŞLETME ADI• Yeni Kanunun m. 39/2 hükmünde, uygulanması zor birdüzenleme getirilmiştir. Buna göre: “Ayrıca, tacirin işletmesiyleilgili olarak kullandığı her türlü kağıt ve belgede, tacirin sicilnumarası, ticaret unvanı, işletmesinin merkezi, tacir sermayeşirketi ise taahhüt edilen ve ödenen sermaye, internet sitesininadresi ve numarası gösterilir. Anonim, limited ve sermayesipaylara bölünmüş komandit şirketlerde, sırasıyla yönetim kurulubaşkan ve üyelerinin; müdürlerin ve yöneticilerin adları ilesoyadları gösterilir. Tüm bu bilgiler şirketin internet sitesinde deyayımlanır”. Görüldüğü üzere, Kanunun yürürlüğe girmesindensonra tacir, ticari işletmeyle –şirketle ilgili kullandıkları tüm işevrakının üzerine söz konusu bilgileri yazmak zorundadır.


TİCARET UNVANI• 6762 sayılı Kanun’a göre, gerçek kişi tacirlerin ticaretunvanı sicil çevresinde, tüzelkişi tacirlerin ticaret unvanıTürkiye çapında korunur. 6102 sayılı Kanun ile bu ayrımkaldırılmıştır. Artık gerçek kişi tacirlerin de ticaretunvanları Türkiye çapında korunacaktır.


HAKSIZ REKABET• Haksız rekabet, iyiniyet kurallarına aykırı şekilde,ekonomik rekabetin kötüye kullanılmasıdır. Haksızrekabetin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst vebozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Piyasadaki rekabetin,genel olarak tesisine yönelik olarak getirilen haksız rekabethükümlerinde temel, dürüst olmayan ticari faaliyetlerdir.• Haksız rekabetin çerçevesi yeni Kanunun 54/2 hükmünde,“Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşterilerarasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlükkuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticarîuygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır” şeklindeçizilmiştir.


HAKSIZ REKABET• Haksız rekabete ilişkin yer alan düzenlemelerde esaslıdeğişiklikler yapılmıştır. Mevcut Kanunda yer alan bazıhaksız rekabet halleri çıkarılmış, bunların yerine oldukçaayrıntılı bir düzenleme getirilmiştir.• Özellikle saldırgan satış yöntemleriyle müşterinin kararverme özgürlüğünü kısıtlayacak şekilde pazarlama yapmak,tedarik fiyatının altında birden çok kez mal ve hizmetsatmak, müşteriyi ek edimlerle sunumun gerçek değerihakkında yanıltmak, tüketicilerin aleyhine olan sözleşmeve pazarlama teknikleri kullanmak, haksız mukayeselireklam yapmak sayılabilir.


HAKSIZ REKABET• Haksız rekabet halinde, tecavüzün önlenmesi için kaçınılmazise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların vemalların imhası da talep edilebilir.• Ekonomik çıkarları zarar gören veya böyle bir tehlikeylekarşılaşabilecek müşteriler de haksız rekabete ilişkin davalarıaçabilirler, ancak araçların ve malların imhasını isteyemezler.


TİCARİ DEFTERLER• Yeni Ticaret Kanunundaki esaslı değişikliklerden birisi de,ticari defterlerle ilgili olarak gerçekleşmiştir. TicaretKanununun değiştirilme sebeplerinden birisi de, dünya ileentegre olan Türk ekonomisinin gelişimine ayakuydurabilmektir. Bundan dolayı Uluslararası FinansalRaporlama Standartlarına uygun şekilde düzenlenenTürkiye Muhasebe Standartlarına uygun muhasebe sistemibelirlenmeli ve gerekli olan defterler tutulmalıdır.• Ticaret Kanunu bir taraftan elektronik ortamda deftertutmanın ve belge saklamanın önünü açarak teknolojikgelişmelere ayak uydururken diğer taraftan uygulamadaortaya çıkan sıkıntıları da bertaraf etmeye çalışmıştır.


Ticari Defterlere İlişkin Düzenlemeye Hakim Olan İlkeler• Yeni TTK’da yer alan tüm defterler ticari defter sayılmıştır.• Mevcut Kanunda defterlere ilişkin olarak öngörülen ayrımterkedilmiş ve tüm defterler ticari defter olarak kabul edilmiştir.Bu bağlamda anonim ve limited şirket pay defteri, yönetimkurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defterigibi işletmenin muhasebesiyle ilgili olmayan defterler de ticaridefter olarak kabul edilmiş ve böylece açılış ve kapanıştasdikine tabi tutulmuştur. Bunun sonucunda adı geçendefterlerin de ispat aracı olarak kullanılabilmesinin önüaçılmıştır.


Ticari Defterlere İlişkin Düzenlemeye Hakim Olan İlkeler• Ticari defterlerin tamamı tasdike tabi tutulmuştur.Böylece tasdike tabi olmayan defterlere duyulan güvensizlikortadan kaldırılmak istenmiş ve çift defter tutulmasının önünegeçilmek istenmiştir. Kapanış onayları ilgili dönemin sonaermesinden itibaren 6 ay içinde yapılmalıdır. Elektronikortamda tutulacak defterin onayına ilişkin usul ve esaslarTürkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından çıkarılacaktebliğ ile tespit edilecektir.


DEFTERLERİN SAKLANMASI• Tacirler defterlerini ve defterlerdeki kayıtlara mesnetteşkil eden belgelerini, ticari bir işe ilişkin tüm yazışmave mektupları 10 yıl süreyle saklamak zorundadır.Finansal tablolar dışındaki tüm defter ve belgelerinelektronik ortamda saklanması mümkündür (md. 82/3).


DEFTERLERİN İSPAT KUVVETİ• 6762 Sayılı TTK’da yer alan önemli ilkelerden birisi, ticaridefterlerin sahibinin lehine ve aleyhine kesin delilolabilme özelliğidir. 6102 sayılı TTK, dünyada bu şekildebir uygulamanın olmadığından bahisle, ticari defterlerinkesin delil olma özelliğini kaldırmış ve bu defterlerinhakimin takdirine bağlı delil haline getirmiştir.• 12/1/2011 tarihinde kabul edilen Yeni HukukMuhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesinde ticaridefterlerin kesin delil olma niteliği tekrar düzenlenmiştir.


CARİ HESAP• Cari hesaba ilişkin 6102 Sayılı TTK, yenilikler getirmemiş vedüzenlemenin sistematiğini bozmamıştır. Sadece dilinsadeleştirilmesinin yanında, mevcut Kanunda çok netolmayan beş yıllık zamanaşımı süresinin başlangıcını, “carihesap sözleşmesinin sona ermesinden itibaren” demeksuretiyle net bir şekilde belirlemiştir.


TACİR YARDIMCILARI• 6762 Sayılı TTK’da yer alan ticaret işleri tellallığı,uygulamasının çok fazla olmaması sebebiyle Kanundançıkarılmıştır. Yeni dönemde sözleşmelerin kurulmasınaaracılık edilmesi halinde Borçlar Kanununda (md. 520-525)yer alan Simsarlık (Tellallık) sözleşmesi hükümleriuygulanacaktır.• Borçlar Kanununda yer alan ticari temsilci (mümessil),ticari vekile ilişkin düzenlemeler esas itibariyle muhafazaedilmiştir. Sadece “seyyar tüccar memuruna” ilişkindüzenleme yeni BK’ya alınmamıştır.


ACENTE• Türk hukukunda çok fazla uygulama alanı bulan acenteliksözleşmesi, turizm, sigorta, finans, pazarlama, deniz ticaretigibi alanlarda daha fazla kullanılmaktadır. Acenteliksözleşmesine ilişkin temel düzenleme Ticaret Kanununda yeralmaktadır. Yeni Kanunda da bu gelenek bozulmamıştır. 6102Sayılı Kanunun m. 102 ve 121’inci maddeleri arasında“Acentelik” düzenlenmiştir.


ACENTE• Müvekkiline izafeten acenteye karşı dava açılmasıhalinde, mahkemeden alınacak kararın acenteye karşıuygulanmasının mümkün olmadığı kanunda açıkçazikredilmiştir (m. 105/3). Böylece uygulamada ortayaçıkan ihtilaflar engellenmek istenmiştir.


ACENTE• Acentenin yetkisiz temsilci olması halini düzenleyen 6762sayılı TTK’nun 122’nci maddesindeki düzenleme, yeniTTK’nun 108’inci maddesinde Borçlar Kanununa uygun halegetirilmiştir. Böylece yetkisiz acentenin yapmış olduğuişleme ses çıkarmayan tacir, icazet vermemiş sayılacaktır.Söz konusu düzenleme ile tacirlere yüklenen ağır birsorumluluk kaldırılmıştır.


ACENTE• Acente kendisine bırakılan bölgede kendi çabası ile yaptığısözleşmeler dolayısıyla ücrete hak kazanır. Kendi çabasıolmadan kendi bölgesinde yapılan sözleşmeler dolayısıyla daücrete hak kazanır (m. 113/2). Acentelik sözleşmesinin sonaermesinden sonra kurulan sözleşmeler bakımından da,acentenin bu sözleşmelerde emeği ve çabası olması halindeücrete alması gerektiği belirtilmiştir (m. 113/3).• Ayrıca acentelik sözleşmesinde acentenin aleyhine olan ve6102 Sayılı Kanunun 120. maddesinde sayılan hususlaraaykırılık teşkil eden şartların geçersiz olacağı ifade edilmiştir.


DENKLEŞTİRME (MÜŞTERİ) TAZMİNATI• Türk hukukunda kanuni bir temeli olmayan, ancakYargıtay’ın 1996 yılında verdiği bir karar ile uygulanmayabaşlayan tazminat, acentenin uzun süreli birsözleşmenin ardından tacire bıraktığı müşteri portföyüiçin ödenir ve temeli MK m. 2’deki dürüstlük kuralıdır.• 6102 Sayılı TTK’nun 122’nci maddesi, acenteninsözleşmenin normal şekilde acentenin kusuruolmaksızın sona ermesinden sonra belli şartlar altındatazminat talep edebileceğini hükme bağlamıştır.


DENKLEŞTİRME (MÜŞTERİ) TAZMİNATI• Buna göre acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra;a) Müvekkil (tacir), acentenin bulduğu yeni müşterilersayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemlimenfaatler elde ediyorsa,b) Acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak,onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmışveya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşmeilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkınıkaybediyorsa vec) Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde,ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, acente müvekkildenuygun bir tazminat isteyebilir.


DENKLEŞTİRME (MÜŞTERİ) TAZMİNATI• Acentenin talep edebileceği tazminat miktarı, acentenin sonbeş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğerödemelerin ortalamasını aşamaz. Sözleşme ilişkisi daha kısabir süre devam etmişse, faaliyetin devamı sırasındaki ortalamaesas alınır.• Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez.Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sonaermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerekir.• Bu hüküm, hakkaniyete aykırı düşmedikçe, tek satıcılık ilebenzeri diğer tekel hakkı veren sürekli sözleşme ilişkilerininsona ermesi halinde de uygulanır.


ACENTENİN REKABET YASAĞI• Kanunun 123’üncü maddesi, “Acentenin, işletmesine ilişkinfaaliyetlerini, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonrası içinsınırlandıran anlaşmanın yazılı şekilde yapılması ve anlaşmahükümlerini içeren ve müvekkil tarafından imzalanmış bulunanbir belgenin acenteye verilmesi gerekir. Anlaşma en çok,ilişkinin bitiminden itibaren iki yıllık süre için yapılabilirve yalnızca acenteye bırakılmış olan bölgeye veya müşteriçevresine ve kurulmasına aracılık ettiği sözleşmelerintaalluk ettiği konulara ilişkin olabilir. Müvekkilin,rekabet sınırlaması dolayısıyla, acenteye uygun birtazminat ödemesi şarttır” şeklindedir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!