12.07.2015 Views

üniversite öğrencilerinin girişimcilik özelliklerinin belirlenmesi

üniversite öğrencilerinin girişimcilik özelliklerinin belirlenmesi

üniversite öğrencilerinin girişimcilik özelliklerinin belirlenmesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

.ii


iÖNSÖZSon yıllarda dünyadaki gelişmelere ayak uydurmada, yenilikçi, yaratıcı,vizyon sahibi, öğrenme coşkusuyla dolu girişimciler büyük önem kazanmaktadır.Çünkü onlar ekonomik, sosyal ve kültürel hayatın yaşanır kılınmasında, evrensel ilkeve etik değere bağlı örgütleriyle belirli bir işlev yüklenmektedirler. Zamanıngerektirdiği bilgilerle donanmış girişimci, sermaye ve doğal kaynaktan önce gelir.Literatürde "Entelektüel Sermaye" olarak ifade edilen beyin gücü, geleceğin enönemli etkinlik ve verimlilik kaynağı olacaktır. Bu doğrultuda üniversitelerentellektüel sermayenin depolandığı ve geliştirildiği birimler olarak çalışmamızınuygulama alanını oluşturmaktadır.Çalışmamızda potansiyel girişimcilik özelliği taşıdığını düşündüğümüzüniversite öğrencilerinin girişimcilik eğilimleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bunoktada konunun teorik kısmıyla ilgili kitap ve makalelere ulaşmak için farklıüniversitelerin kütüphanelerinden ve internet kaynaklarından yararlanılmıştır.Çalışmanın alan araştırması kısmında Süleyman Demirel Üniversitesi’nde öğrenimgören İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi ve IspartaMeslek Yüksek Okulu öğrencilerine ulaşılarak yüz yüze görüşme yöntemi ile anketuygulaması yapılmıştır. Yapılan çalışmanın ileride yapılacak olan araştırmalara vearaştırmacılara ışık tutması ve fikir vermesi ümit edilmektedir.Öğrencisi olduğum 2004 yılından bu yana içten yaklaşımları ile benicesaretlendiren, iyi niyetini ve desteğini üzerimden eksiltmeyen değerli hocam Doç.Dr. İlker H. ÇARIKÇI’ ya teşekkürlerimi sunmayı bir borç bilirim. Danışmanlığınınötesinde her türlü problemime rağmen daima anlayış ve ilgi ile yönlendirici vecesaretlendirici katkılarını saygıyla ifade etmek isterim. Ayrıca, çalışmanın bilgiedinme aşamasında, önlisans, lisans ve yüksek lisans dönemlerinde büyükdesteklerini gördüğüm saygıdeğer hocalarım Prof. Dr. Kezban IŞIK, Prof. Dr. HasanİBİCİOĞLU, Doç. Dr. Murat Ali DULUPÇU, Doç. Dr. Faruk TURHAN ve Doç. Dr.Murat KARAÖZ’e teşekkürü bir borç bilirim.Son olarak sadece bu çalışma ile sınırlandırmak istemediğim desteklerindendolayı arkadaşlarım Ayşe DURGUN, Hüzün SITKI, Dilek MEMİŞOĞLU, ElifERDEM, Levent TAŞLI, Ahmet Sait ÖZKUL ve İsmail ÇELİK’e , ayrı ayrı teşekkürederim. Elbette beni bu günlere kadar getiren, maddi ve manevi desteklerini bendenhiç esirgemeyen değerli AİLEM’e gönülden teşekkür ederim.Emine CANSIZIsparta, 2007


iiiABSTRACTDETERMINING ENTREPRENEURSHIP PROPERTIES OF UNIVERSITYSTUDENT:A STUDY ABOUT THE STUDENTS OF SULEYMAN DEMIRELUNIVERSITYEmine CANSIZSüleyman Demirel University,Business and Administration MPA, 108 Pages, September 2007Uppergraduate Thesis,Supervising Professor: Assoc. Prof. Dr. İlker H. ÇARIKÇIEntreprenurship in 21. century has taken an important position in maintainingsocial welfare and a balanced development those entrepreneurs who are able to takedecisions make innovations and have tendencies to creativity and risk taking inindetermined environmental condions have awned a crucial mision.İndividual’s tendency to take risks, willigness to start their own business,being opportunity and goal oriented, courage ethussias are going to be effective upontheir tendency to entrepreneurship especially the tendency to entrepreneurship ofuniversity students should be determined and it is reguired to guide themsuccessfully end to maintain them in business life.The aim of this study is to examine entrepreneurship features of students atSDU, to determine their entrepreneurship tendencies and to decide effects ofdemographic properties upon entrepreneurs. Besides it is tried to study effects orpersonel properties in addition to family environment and formal education informing entrepreneurship tendency to that end is a study has been carried out andevaluaed.Key words : entrepreneur, risk tendency, opporteinty – oriendted, willigness,creativty, innovation.


vi3.2.10. Hayal Gücü ....................................................................................... 763.3. Girişimcilerin Karşılaşabileceği Sorunlar ............................................... 773.3.1. Çevresel Sorunlar............................................................................... 783.3.2. Örgütsel Sorunlar .............................................................................. 793.3.3. Çalışma Koşulları............................................................................... 803.3.4. İş Tecrübesi ve Eğitim ....................................................................... 813.3.5. Yönetim Tarzı..................................................................................... 823.3.6. İnanç ve Tutumlar ............................................................................. 83DÖRDÜNCÜ BÖLÜMSÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİNGİRİŞİMCİLİK ÖZELLİKLERİNE İLİŞKİN.................................................... 86BİR ALAN ÇALIŞMASI......................................................................................... 864.1. Araştırmanın Amacı ve Hipotezleri .......................................................... 864.1.1. Araştırmanın Amacı .......................................................................... 864.1.2. Araştırmanın Hipotezleri .................................................................. 864.2. Araştırmanın Yöntemi................................................................................ 874.2.1. Araştırmaya Dahil Edilen Öğrencilerin Seçilmesi.......................... 874.2.2. Anket formunun Hazırlanması......................................................... 874.2.3. Verilerin Kodlanması, Düzenlenmesi ve Analizi............................. 884.2.4. Anket İzlenimleri................................................................................ 88SONUÇ...................................................................................................................... 92KAYNAKÇA .......................................................................................................... 100


viiKISALTMALAR DİZİNİBkz.ÇEV.Der.DPTKAGİDERKOBİKOSGEBOECDSDÜSPSSTEFETÜGİADTÜSİADVb.yy.BakınızÇevirenDerleyenDevlet Planlama TeşkilatıKadın Girimcileri Destekleme DerneğiKüçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerKüçük ve Orta Ölçekli Sanayicileri Geliştirme BirliğiEkonomik Kalkınma ve İşbirliği ÖrgütüSüleyman Demirel üniversitesiSosyal Bilimler İçin İstatistik PaketiToptan Eşya Fiyat EndeksiTürkiye Genç İş Adamları DerneğiTürkiye Sanayicileri ve İş Adamları DerneğiVe BenzeriYüzyıl


1GİRİŞİçinde bulunduğumuz dönemde, insanların daha rahat yaşama isteğininartması buna paralel olarak daha fazla gelirin gerekliliği kişileri yüksek kazançgetirmesi beklenen işlere yöneltmiştir.Bununla birlikte herkes sahip olduğu işin yanına ek olarak yeni bir işeyönelmiştir. Başvurulan ikincil iş, çoğunlukla kişilerin aslında hep yapmak istediğiama bazı nedenlerden dolayı gerçekleştiremediği hayallerinin yansıması olarakkarşımıza çıkmaktadır.Günümüzde hemen hemen her dönem yeni bir iş fikri yeni bir buluş yeni birhizmet anlayışı ile karşılaşmamız kaçınılmaz hale gelmiştir. Dolayısıyla insanlarkendilerine ait bir iş fikrini hayata geçirerek bir girişimde bulunmaktadırlar. Bugirişimler zamanla büyüyerek geleceğin mal veya hizmet üreten büyük işletmelerinintemelini oluşturmaktadır.Geride bıraktığımız 20. yüz yılın son dönemlerinde ve içine henüz girdiğimiz21. yüz yılın başlangıcında, kalkınmanın ve gelişmenin sağlanmasında insanmerkezli modeller önemli bir konuma yerleşmiştir. Bu dönemde birçok ülkede yenibir endüstri gelişmiştir. Bu yeni endüstri yapısında girişimci anlayış geliştirilmeye vedesteklenmeye çalışılmıştır. Değişen bu yapı içinde bireylerin rolü, önemli ölçüdeartmış, bireysel çabalar, adeta ekonomik başarının zorunlu bir koşulu olarak kabuledilmiştir. Bu süreç, aynı zamanda bir girişim kültürünü beraberinde getirmiştir.Sermaye kaynaklı görüşlerden, teknolojiye ve oradan da insanı temel alan anlayışlarageçilmesi, kalkınma ve gelişmenin temel faktörleri ile ilgili tartışmaları büyük ölçüdesona erdirmiştir. Neredeyse herkesin ittifakla kabul ettliği insan faktöründe aranan enönemli özellik ise, girişimcilik olarak ifade edilmektedir. Kimine göre eğitimle,kimine göre yaradılıştan kaynaklanan bu özelliğin insanda aranan en önemli meziyetolması, kalkınma ve gelişme ile girişimci insan tipi arasındaki ilişkiyi önemlikılmıştır. Toplumlar, bu girişimci insan tipini ortaya çıkarmak ve geliştirmek içinsistemler kurmakta, teşvikler vermekte ve hatta beyin transferi adı altında bu insantipini ithal etmektedirler.


2Yaşadığımız dünyanın büyüklüğünü bir zamanlar algılamakta zorlanırken,gelişen teknoloji ve artan nüfus ile birlikte dünya artık evrende bir mahalle halinegelmiştir. Ve bugün dünyada yaşanan yoğun bir bilgi alışverişi ve gerçekleştirilmeyeçalışılan rekabet üstünlüğü sağlama stratejisidir. Bu bağlamda rekabet üstü olabilmekgirişimcilik güçlerinin ve potansiyellerinin kullanılabilmesine bağlıdır. Girişimcilikgünümüzdeki büyük ekonomilerin daha da gelişmesine katkıda bulunan dev bir güçkaynağı konumundadır. Bu güç kaynağından en iyi biçimde yararlanılabilmek birülkedeki girişimcilik sistemi, girişimcilik politikası ve girişimcilik stratejisiningüvenilirliğine bağlıdır.Türkiye 72 milyon nüfusu ile gelişen ve büyüyen dünya pazarında yıldızıparlayan, gelişmiş ülke sıfatını hak etmeye en uygun aday ülke durumuna gelmiştir.Türkiye’nin adaylıktan kurtulup asil hale gelebilmesi için, büyüyen pazardan payalabilmesi için üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde üretilen iş fikirlerinigirişim haline dönüştürmesi ve bunlardan yararlanması gerekmektedir.Diğer yandan toplumsal refahın arttırılması, işsizliğin ortadan kaldırılması vedengeli bir ekonomik kalkınma için kişilerin girişimciliğe özendirilmesigerekmektedir. Bunun için özellikle yeni iş fikirleri uygulamaya geçirilerek gençgirişimciler teşvik edilmelidir. Gençlere girişimcilikle ilgili eğitim verilmeli veüniversitelerle işbirliğine gidilerek genç girişimcilere daha başarılı olmanın yol veyöntemleri öğretilmelidir.Girişimcilik ve yöneticilik niteliklerine sahip olan kişiler sadeceişletmelerinin başarısı için değil, birçok yerde, yörenin ekonomik başarısına dadamgalarını vurmaktadırlar. Bu bakımdan ülkemizin ekonomik gelişmesinigerçekleştirmek konusunda, girişimcilik potansiyeline sahip insanlarımızın sahayaçıkarılması çok büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle girişimcilik niteliklerine sahipinsanların dümenin başına oturtulması gün geçtikçe önemini artırmaktadır. Gerçekgirişimcilik niteliklerine sahip insanları sahaya çıkarmanın yolu araştırılarakbulunması gerekmektedir. Ekonomik değerlerin yaratılmasında en büyük paya sahipolan girişimciliği cazip hale getirmek de bu yolun bulunmasında önemli olmaktadır.Ülkemizde özellikle Anadolu'da bu alanda görülen gelişmeler umut vericidir.


3Gençler arasında iş adamlığı bir meslek olarak tercih sıralamasında en üst sıralardayer almaktadır. 1Ancak toplumumuzdaki bu olumlu gelişmenin dejenere olmaması için bazıhususların önemi vurgulanmalıdır. Girişimciliğin, her ne pahasına olursa olsun parakazanmaktan ibaret olmadığının belirtilmesi gerekir. Girişimciliğin en önemli başarıkriteri kardır fakat kar ederken her şey mubah değildir. Para kazanmak için her yolumeşru kabul eden bir anlayışı benimseyenlerin iş adamı olarak kabul edilmesi,ekonomik değerlerin yaratılmasında en önemli üretim faktörü olarak kabul ettiğimizgirişimciliğin dejenere olmasına neden olacaktır. Bu gelişme girişimciliğin yanlışdeğerlendirilmesinin de ötesinde toplumun dejenerasyonu ile sonuçlanacak çokbüyük bir tehlikedir. Girişimciliğin de kuralları olduğu, yazılı olmayan bu kurallarınkaynağını toplumdaki sosyal sermaye gücünün oluşturduğu unutulmamalıdır.Anadolu'da sanayi devrimi öncesinde varolan ahilik kültürünün sanayileşmiş birtoplum için gerekli olan girişimcilik kültürüne dönüştürülmesi gerekmektedir. 2Bugün girişimciliğe gereken önemin verilmesi bağlamında birçok fakülte veyüksek okulda girişimcilik dersleri okutulmaktadır. Ancak verilen bu eğitimdeöğrencilere kurulmuş bir işletmenin nasıl yönetilebileceği hakkında bilgilerverilmekte fakat kendi işini kurmak arzusu içinde bulunan öğrencilere tam bir katkısağlanamamaktadır. Bu durumda öğrencilerin kendi işini kurma ve girişimciliğebaşlama konusunda eğitim almaları onları daha da heveslendirecektir.“Üniversite öğrencilerinin girişimcilik özellikleri Süleyman DemirelÜniversitesi (SDÜ) öğrencileri üzerine bir çalışma” adı verilen bu çalışma ilegençlerin girişimcilik hakkındaki düşünceleri, girişimcilik özelliklerini taşıyıptaşımadıkları tespit edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca gençlerin girişimcilik özelliklerivarsa bile onları girişimci olmaktan vazgeçiren nedenler belirlenmeye çalışılmış vebu nedenleri ortadan kaldırabilecek çözüm önerileri sunulmuştur.Bu bağlamda tez çalışması dört ana bölüm üzerine kurulmuştur. Birincibölüm konunun genel hatlarının ele alınıp sunulduğu bir başlangıç ifadesi1 M. Tamer MÜFTÜOĞLU, Türkiye'de Küçük Ve Orta Ölçekli İşletmeler, Desen Ofset, Ankara,1993, s.29-30.2 Hüsnü KAPU, Orta ve Güneydoğu Anadolu’da Yaşayan Girişimci Yöneticilerin Yaşam veGirişimcilik Değerleri, Yayınlanmış Doktora Tezi, Marmara Univ. Sosyal Bilimler Ens., İstanbul,2001, s.5.


4şeklindedir. Birinci bölümde genel hatları itibariyle konuya teorik bir çatıoluşturması amacıyla girişimcilik olgusundan bahsedilmektedir.Girişimcilik konusuile ilgili olarak literatürde tarihsel süreç içinde yapılan teorik tartışmalara genelhatlarıyla yer verilmektedir.Girişimciliğin önemine dikkat çekilerek girişimci olmanın değişikboyutlardan ele alınması gerektiği ve buna paralel olarak girişimcilik seçimi vegirişimcilik eğilimi ile ilgili belirleyiciler, kültür ve girişimcilik potansiyelietkileşiminin yanı sıra girişimcilik eğilimini etkiyen faktörlerden bahsedilmektedir.Girişimci olabilmek kişilerin içindeki hevesle ve içinde bulundukları şartlarladoğrudan ilişkilidir. İnsanın ailesi, yaşadığı çevre, aldığı eğitim ve kişisel özelliklerigirişimci olmasını belirleyen faktörlerdir.İkinci bölümde Türkiye’de girişimcilik olgusunun ortaya çıkışı vegelişiminden bahsedilmiştir ayrıca Türkiye’de girişimciliğin önündeki engelleredeğinilerek, kişileri girişimci olmaya teşvik edebilecek yöntemler üzerindedurulmuştur.Girişimcilerin önündeki en büyük engelin sermaye yetersizliği olduğuinancına dayanarak bu engelin ortadan kaldırılabileceği aslında çok uygun çözümyollarının varlığı anlatılmıştır. Girişimcilere ihtiyaç duyacakları her konuda yardımcıolacak, girişimciliği destekleyen kuruluşlar mevcuttur. Girişimcilikte ki en büyükriskin sermayeyi kaybetme olasılığı olduğu düşünülürse. Bu riski paylaşabilecek yada riski ortadan kaldırabilecek sermaye temin etme yöntemleri belirtilmiştir.Tezin birinci bölümünde genel olarak girişimcilik kavramı ele alındığından,girişimcilik eğilimi gösteren ve başarılı bir girişimci profili çizen bireylerdenbeklenen özellikler üçüncü bölümde açıklanmaktadır. Başarılı bir girişimcinin sahipolması gereken özellikler ve girişimcilerin karşılaşabileceği çeşitli sorunlartanımlanmıştır.Çağımızın teknoloji ve bilim çağı olduğu kabul edildiğine göre, teknolojininen çok kullanıldığı, bilgiye en çok ihtiyaç duyulan birimler işletmelerdir. Buişletmelerde istihdam edilen iş gücü ise üniversitelerde yetiştirilmekte ve donanımkazandırılmaktadır. Burada yetişen gençler geleceğin iş adamları, iş kurucuları ve yaiş görenleri olmaktadır. Dolayısıyla çalışmamızın son bölümünde SDÜ


5öğrencilerinin girişimcilik potansiyellerini ölçmeye yönelik bir araştırma yapılmıştır.Yapılan alan araştırmasının başlangıcında fakülte ve yüksek okullarda eğitim alankız ve erkek öğrencilere ulaşılarak, girişimcilik özelliklerini ölçebileceğineinandığımız sorular yöneltilmiştir. Doldurulan formlardan alınan cevaplardeğerlendirilerek alan araştırması tamamlanmıştır.Sonuç bölümünde alan araştırmasının verileri ışığında SDÜ öğrencileriningirişimcilik potansiyeli ve girişimcilik eğilimine dair son değerlendirme yapılarakgeleceğe yönelik girişimcilik politikalarının oluşturulmasına dair önerilerdebulunulmuştur.


6BİRİNCİ BÖLÜMGİRİŞİMCİLİK KAVRAMI VE ORTAYA ÇIKIŞIEkonomik büyümenin yapı taşı girişimciliktir. Girişimcilerin zihinsel vebedensel güçlerini etkili biçimde kullanabildiği, kendilerini gösterebildikleri alanlarpiyasalardır.Dünya genelinde tüm girişimcilerin rahat hareket edebildiği piyasa ise serbestpiyasa sistemi ya da diğer bir deyişle tam rekabet piyasa sistemidir. Bu sisteme göremüşteri beklenti ve ihtiyaçları en uygun koşullarda karşılanmalı ve ihtiyaçlarıkarşılayacak girişimcilere herhangi bir zorluk ve kısıtlama getirilmemelidir.Ekonomik sistem içinde girişimciliğin önem kazanması, serbest piyasasistemine göre rekabetin artmasıyla birlikte oluşmuştur.Girişimciler yeni bir iş fikrini uygun koşullarla birleştirerek müşteribeklentilerini karşılamak üzere kullanmaktadırlar.Modern girişimcilik düşüncesinin kurucusu olarak nitelendirilen Schumpeter,girişimciliği yeni bileşimlerin meydana getirilmesi olarak tanımlamış ve bunun daekonomik kalkınmanın temeli olduğunu belirtmiştir. Yeni bileşimlerin meydanagetirilmesi sadece girişimcilerin başarabileceği benzersiz bir başarıdır. Schumpetergirişimsel faaliyetleri başlatan olası bileşimleri; yeni ürün ya da hizmetlerin, yeniüretim yöntemlerinin, yeni pazarların, yeni arz kaynaklarının ve yeni organize olmabiçimlerinin ortaya konması olarak açıklamaktadır. 3Bir ülke ekonomik sistemi içinde girişimciler, buluş yaparlar, yeni iş kurarlarve ekonomik büyümeye yardımcı olurlar. Girişimciler bir ülkede büyüyen üretkenekonominin gereği olarak risk üstlenebilen işletmeciliğin itici güçleri olarak kabuledilmektedir. 4Günümüzde her yıl birçok kişi girişimci olarak yeni işler kurmakta, ekonomikgelişmeye ulusal ve uluslar arası kapsamda büyük katkılar sağlamaktadırlar.3 Joseph A. SCHUMPETER, Capitalism, Socialism and Democracy, Oxford University Press, NewYork, 1978, s. 744 Anders LUNDSTROM and Loıs A. STEVENSON, Entrepreneurshıp Polıcy Theory andPractıce, Isen Internatıonal Studıes Press, Canada, s.27., ty.


71.1. Girişimcilik KavramıGirişimci kavramı Fransızca “ettreprendre” ve İngilizce “entrepreneur”kelimelerinden gelmekte ve “bir şey yapma” anlamına gelmektedir. 5Girişim ise herhangi büyüklükteki bir işletmenin kurulması veya kurulanişletmenin geliştirilmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu tanım konuyla ilgili pek çokkişi tarafından daha da genişletilmiştir.OECD’nin konuyla ilgili çalışmaların da konuya şöyle bir yaklaşımgetirilmiştir. Girişim kavramı ve girişimciliğin uygulanmasına yönelik iki yaklaşımsöz konusudur. Birinci yaklaşım girişimi işletme girişimciliği olarakdeğerlendirmektedir. Bu tarz bir girişimciliğin ilerletilmesi veya geliştirilmesi ise,işletme kurmak veya yönetmek konusunda çoğunlukla deneysel bir temele dayananve öğrenmeleri için genç bireylere yardımcı olacak bir program geliştirme sorunuolarak eğitim ve öğretim sistemi içinde ele alınmaktadır. İkinci yaklaşım ise,girişimciliğe; bireylere, organizasyonlara, topluluklara veya kültürlere güç veren,fırsat tanıyan bir grup özellikler ve beceriler seti olarak bakmaktadır. Bireyler,topluluklar, toplumlar veya kültürler bu özellikler ve beceriler vasıtasıyla hızlı sosyalve ekonomik değişimle yüz yüze geldiklerinde daha esnek, yaratıcı ve uyumsağlayabilecek bir nitelik kazanmaktadırlar. 6Girişimcilik kabiliyet, fikir sermaye ve bilginin birleştirilmesini zorunlukılmaktadır. Bu birleştirme süreci ise riskli, belirsiz ve bazen de gelişigüzel olabilirfakat her zaman dinamiktir. Girişimcilik, faklı insanlar için farklı şeyler ifadeetmiştir. “Girişimcilik” ve “Girişimci” tanımı konusunda tam bir görüş birliğioluşmamaktadırlar. 7Girişimcilik kavramıyla neyin kastedildiğine dair bir yaklaşım daha vardır ki;bu yaklaşımda girişimciliği açıklayan iki okul söz konusudur. Farklı anlayış veuygulamalara dayanan bu iki okul, “Ekonomi Okulu” ve “Eğitim Okulu” olarakadlandırılmıştır.5Tüsiad Basın Bülteni, ‘Türkiye’de Girişimcilik Özet Bulgular’, 17.03.2003http://www.tusiad.org.tr, Erişim Tarihi: 15.03.20076 Simon BRIDGE, Ken O’NEIL and Stone CROMIE, Understanding Enterprise, Enterpreneurshipand Small Business, Macmillan Pres Ltd. London, 1998, s.22-23.7 Donald L. SEXTON, Raymond W. SMILAR, The Art and Science of Entrepreneurship, BolligerPublishing Company, Massachuset, 1986, s.1-2.


8Ekonomi okulu taraftarları, girişimcilerin işletmeler kurduğunu ve buna bağlıolarak yeni meslekler ortaya çıkardıklarını ve böylece bütün olarak ekonomiyekatkıda bulunarak refah yarattıklarını savunmaktadırlar. Eğitim okulu ise,girişimciliğin geniş bir anlam ve uygulamaya sahip olduğunu söylemektedir. Ayrıcabireylerin girişimci bir anlayışla davranmalarının bir çok motive edici gerçeklerebağlı olduğunu belirterek, yüklenmesi gereken bir çok sorumluluk ve çözülmesigereken birçok problemin olduğunu ifade etmektedir. Bu yüzden işletme tipigirişimcilik, içinde bireylerin girişimci bir şekilde davrandığı yapı olarakgörülmektedir. Girişimcilik, hayal gücünün kullanılmasını, yaratıcı olmayı,sorumluluk yüklenmeyi, fikirleri organize etme ve tanımlamayı, karar almayı vegeniş yapılar içinde başkalarıyla ilişkiler kurmayı kapsayacak biçimdekullanılmaktadır. 8Girişimci tanımı için yapılan diğer bir ifade ise girişimcinin pazardaki fırsatve gelişmeleri belirleyen, pazar fırsatlarını ve gelişmelerini iş fikrine dönüştüren, risküstlenerek üretim faktörleri olan emek, sermaye ve doğal kaynakları bir arayagetirerek, bir işletmeyi başarıyla yönetebilen, kendisini ve işletmesini geliştirenyenilikçi kişidir şeklindedir. 9Girişimci, müşterilerin ihtiyaç duyduğu mal veya hizmetleri üreterek yüksekkazanç sağlamayı hedefler. Ekonomik büyümenin yapı taşı girişimcilik veyenilikçiliktir. Girişimci risk alarak yenilik yapan kişidir. Fırsatları gözetleyen veonları bulduğunda her tür riski göze alarak değerlendirmeye çalışandır.Girişimcilik de, girişimcilerin risk alma, fırsatları kovalama, hayata geçirmeve yenilik yapma süreçlerinin tümüne verilen addır. 101.2. Girişimcilikle İlgili Klasik GörüşlerGirişimcilikle ilgili görüşler daha önce de belirtildiği gibi ekonomi okulu veeğitim okulunun ileri sürdüğü yaklaşımlarla şekillenmiştir.Ekonomi okulu, iktisat teorilerinde ifade edilen dört temel girişimcilikyaklaşımından söz etmektedir. Birincisi, gelirin üretim faktörlerine göre dağılımını8 BRIDGE and O’NEIL, s.23.9 Mahmut TEKİN, Girişimcilik ve Küçük İşletme Yöneticiliği, 4. Basım, Ankara, 2004, s.4.10Tüsiad Basın Bülteni, ‘Türkiye’de Girişimcilik Özet Bulgular’, 27.02.2003http://www.tusiad.org.tr, Erişim Tarihi: 15.03.2007


9konu edinmiştir. Bu yaklaşım, geliri üretim faktörlerinin karşılığı veya getirisi olarakgörmektedir. İkinci yaklaşım, piyasa süreçleri üzerinde yoğunlaşarak girişimcilikanlayışını açıklamaktadır. Sabit bir piyasa dengesinin hakim olduğu bir ortamda varolan rekabete bir eleştiri olarak ortaya çıkan dinamik bir yaklaşımdır. Üçüncüsü,ekonomilerdeki büyüme ve düzensiz değişimleri düzenleyen ve Schumpeter’in“yaratıcı yıkıcılık” olarak ifade ettiği yenilikçi vizyona sahip girişimciyiincelemektedir. Son yaklaşım ise, girişimci ile firma arasındaki ilişkilerin elealınmasıdır. Bu yaklaşımda girişimcileri belirli bir durumdaki karar alıcılar olarakinceler ve onların motivasyonları ile çevreyi algılayış biçimleri üzerindeyoğunlaşır. 11 Aşağıda bu yaklaşımları öne süren bilim adamlarının görüşleriincelenmeye çalışılacaktır.İktisadi düşünceler tarihine bakıldığında girişim ve girişimcilik kavramıFransız kökenlidir. En genel anlamıyla ilk olarak Ortaçağ’da kullanıldığıgörülmektedir. Bu ilk anlamıyla kavram, “bir şey yapmak için bir şeyler elde etmeyeçalışan birey” olarak tanımlanmaktadır. 16. yüzyıla kadar girişimci kavramı,savaşlarda vurgun yapan, kendi hayatını ve kaderini riske atmaya meyilli bireyleriçin kullanılmaktaydı. 17. yüzyılın başlangıcında savaşçı kesim önemini yitirdi vekavram, Fransız Krallığı ile sabit fiyatlı sözleşmeler yapan geniş ölçekli girişimleriifade etmek için kullanılmaya başlandı.Girişimcilik anlayışında risk kavramı ilk olarak 17.yüzyılda ortaya çıkmıştır.Girişimcilere yönetimle belirli bir hizmeti icra etmek ya da belirli ürünleri sunmaküzere bir sözleşme ile anlaşma yapan kişiler olarak bakılmıştır. Bu sözleşmelerdekifiyatlar iş bitene kadar sabit olarak kalır, sözleşme yapan girişimci faaliyetlerisonucunda zarar da edebilirdi. Bilindiği gibi kazanç, üretim faaliyeti sonucunda eldeedilen gelirin üretim faktörlerine yapılan dağıtımdan (işgücüne ücret, toprağa kirabedeli, sermayeye faiz ödemesi gibi) sonra arta kalan kısmıdır. Sabit bir rekabetekonomisinde herhangi bir birey, üretim faktörlerini satın alabilir ve daha fazla birsonuç elde etmek için onları üretime hazır hale getirebilir. Piyasaya giriş ve çıkışlarınserbest olduğu ve ölçek ekonomisinin olmadığı bir durumda üreticiler arasındakirekabet, uzun vadede sıfır kazançlı bir ekonomik düzen şeklinde devam eder.11 Marc CASSON, Entrepreneurship, Edward Elgar Publishing Limited, Vermont, 1990, s.2.


10Kısacası böyle bir ekonomik yapıda bir girişimciye ihtiyaç yoktur. Girişimciliğinortaya çıkmasının nedeni, bu statik çevrenin süreklilik arz etmemesidir. Yaniçevredeki değişkenler her zaman basit bir belirleyicilik altında işlememektedir.Çevreyi önceden tahmin etmek güçleşmektedir. Çevre koşullarının önceden tahminedilememesi, beraberinde risk ve belirsizlik unsurlarını getirmiştir. 12Bu dönemlerde yönetimle bu tür kontratlar yapan girişimcilerden birisiFransız John Law'dır. Law, Fransız Hükümetinin bir çok önemli binalarını buyöntemle yapmıştır. Richard Cantillon, Law’ın çalışmalarından yola çıkarakgirişimci kavramını ilk olarak 1734 yılında yazdığı "Essai sur la nature de commenceen generale" eserinde kullanmıştır. Eseri ölümünden 21 yıl sonra 1755'teyayınlanmıştır. Cantillon, girişimcileri getirisi belirsiz, katlanılacak maliyetinbilindiği koşullarda basiretli ve kendi kendine güveni tam bir şekilde hareket edenbireyler olarak görmektedir. Tezini de bu tip bir girişimci üzerine temellendirmiştir. 13Richard Cantillon, girişimcilik kavramının biçimsel teorik kullanımı ile ilgiliçalışmalarında belirsizlik kavramını özellikle kullanmaya çalışmıştır. 18. yüzyılınortalarında girişimcilik kavramı, Bernard F. De Belidor ve Richard Cantillontarafından, hem yüksek fiyatlardan satış yapmanın nimetlerinden faydalanan ve hemde fiyatları aşan maliyetlere yol açan belirsizliklere göğüs geren bir bireyi ifadeetmek için kullanılmıştır. Cantillon'a göre, bir birey ücret karşılığında emeğinikiralamıyor veya çalışmıyorsa, o zaman o bir girişimcidir. Girişimci bireyler ile ücretkarşılığı çalışan bireyleri ayıran önemli farklılık olarak, girişimci bireylerinbelirsizlik ortamında kendi kendine çalışarak yaşaması gösterilmektedir. Cantillon'agöre spekülatif komisyoncu, kendisinin bilmediği ya da onun için belirsiz olangelecekteki piyasa koşulları altında faaliyette bulunmaktadır. 14Cantillon çalışmasında, bütün zenginliğin kaynağı olarak toprak faktörünü elealmaktadır. Ekonomide etkin olan insanları ise üç gruba ayırarak incelemektedir. İlkifinansal olarak bağımsız çalışan toprak sahipleri, ikincisi gelir elde etmek için riskyüklenerek piyasadaki değişkenlerden faydalanan girişimciler ve üçüncüsü iseemeğini kiralayanlardır. Son kategorideki bireyler, anlaşmaya bağlı olarak garanti12 CASSON, 1990, s.2.13 Robert D. HISRICH and Mıchael P. PETERS, Entrepreneurshıp, BPI-IRWIN, Boston, 1989, s.7.14 Ivan BULL and Howard THOMAS, Entrepreneurshıp, Oxford, Kıdlıngton, 1995, s.3.


11altına alınmış sabit gelirleri için aktif kararlar alma durumundan sakınmaktadırlar.Cantillon'un girişimci tipi, değişimi başlatan ya da yenilikçi değildir. Girişimciliğitanımlamak için kazanç-risk teorisini araç olarak kullanmaktadır.Öngördüğügirişimcinin rolü, belirli fiyatlardan alış veriş yapmak ve belirsiz ortam ve fiyatlardansatmaktır. 1518.yüzyılın ikinci yarısındaki fizyokratlardan Qesnay, girişimcilik kavramınıdaha geniş bir açıdan bakarak tanımlamaktadır. Qesnay girişimciyi, kendisi için eniyi kazancı elde edebilmek amacıyla ekonomik olarak en uygun mal ve hizmetleriüretebilmek için ekonomik faktörleri birleştirme kapasitesine sahip olan kişi olaraktanımlamaktadır. Girişimciler, belirsizliğe katlanan, üretimi organize eden veyöneten, yeni metotlar ve ürünler geliştiren ve yeni pazarlar araştıran bireylerdir.Avrupa'nın ilk ekonomi profesörü olan Jean Batiste Say (1767-1832) ise,girişimciyi daha dar bir bakış açısıyla tanımlamıştır. Say'a göre girişimci, üretimfaktörlerini birleştirmek ve koordine etmek suretiyle yeni bir sonuç ortaya çıkaran veproblemlerin üstesinden gelen kişi olarak tanımlamaktadır. 16Girişimcilik kavramı İngiliz ve Amerikan ekonomik düşüncesinde Fransızekonomi literatüründe kullanılandan nispeten farklı bir şekilde gelişmiştir. Kapitalistanlayış içinde kavramı genel bir teori olarak ortaya koyan Adam Smith'in (1776) TheWealth of Nations adlı eseridir. Bilindiği gibi bu eser klasik kapitalist ekonomiteorisinin temelini oluşturmaktadır. Smith bu eserinde kapitalistleri, emek, sermaye,toprak gibi temel üretim kaynaklarına ve sanayi kuruluşlarına sahip olansermayedarlar ve yöneticiler olarak tanımlamaktadır. Bu sermayedarları her hangi birgirişimde bulunmaya sevk eden güdünün ise gelir elde etmek olduğunu ifadeetmektedir. Girişimcilerin kazancının, yüklenmiş oldukları yönlendirmesorumluluğunun karşılığı olarak değil, yapmış oldukları yatırımın karşılığı olarakgörmektedir. Böylece girişimcilerin fonksiyonunu sermaye sahipleriyleeşitlemektedir. 1715 Daniel F. JENNINGS, Multiple Perspectives of Entrepreneurship, ITP, Cincinnati, 1993, s.42.16 Wayne LONG, ‘The Meanıng of Entrepreneurshıp’, Amerıcan Journal of Small Busıness, Vol. 8.,1983, s.221.17 Calvin A. KENT, The Environment for Entrepreneurship, Lexington Booly, Toronto, 1984, s.3.


12Alfred Marshall (1842-1924), girişimcileri ya da işletme sahiplerini yeniliğeaçık ve yeni çalışma metotları geliştiren ve risk üstlenen bireyler olaraktanımlamaktadır. 19. yüzyılda yeni gelişen bir olgu olarak profesyonel orta kademeyöneticilerinin ortaya çıkması ile birlikte, Marshall'ın işi yönetenlerle, işi bizzatuygulayanların farklı kişiler olduklarını ifade eden görüşüyle karşılaşılmaktadır.Marshall'a göre, işgücünü yönetmek gereklidir fakat bu bir işletmenin faaliyetlerinintamamı değildir. Çünkü işin bütün olarak riskini yüklenen girişimciler başlangıçta ikigörevi birden üstlendiklerinden daha fazla beceri ve enerji sahibidirler. Marshall'agöre bir girişimcide bulunması gereken özellikler o kadar çok ve çeşitlidir ki, çok azinsanda bu niteliklerin hepsi bulunabilmektedir. Bir bireyde bu özelliklerin bir kısmıbulunurken, bir diğerinde de başka özellikler bulunmaktadır. 18Joseph Schumpeter (1910) "Ekonomik Gelişmenin Teorisi" çalışmasındagirişimcilerin yeniliği benimsemede iş veya işletmeleri yönetenlerden farklıolduklarını ve dolayısıyla ekonomide refah yaratan ve dağıtan önemli aktörlerolduklarını ifade etmektedir. Girişimcilerin yaptıkları yeniliklerle piyasada yenitalepler yarattıklarını, bunun ise mevcut piyasayı tahrip ederek yeni bir yapınınoluşmasına yol açtığını belirtmektedir. Schumpeter bu durumu "yaratıcı yıkıcılık"olarak adlandırmaktadır. Dinamik bir süreci ifade eden bu anlayış yirminci yüzyılınbüyük bir bölümünde egemenliğini sürdürmüştür. 19Ekonomik bir yapıda girişimciliği ve girişimciyi yok saymanın mümkünolmadığını belirten Schumpeter, yeni bir ticari mal ve hizmetin ortaya çıkması için,bir icadın kullanılması olarak tanımladığı "yenilik" kavramını yeni talep yaratmadave dolayısıyla refah yaratmada anahtar bir güç olarak kullanmıştır. Girişimcileri ise,bu anahtar gücü kullanarak yeni işletmeler kuran ve istihdam yaratan girişimciyöneticilerolarak tanımlamıştır. 20Schumpeter, hem girişimcilerin ve hem de yöneticilerin riski üstlendiklerini,bu nedenle girişimciler için temel ayırıcı faktörün yenilik olacağını ileri sürmektedir.Ona göre girişimcilerin en önemli sorunu, yeni fikirler bulmak ve kullanmaktır.18 Elizabeth CHELL, Jean HAWORTH and Sally BREARLEY, The Entrepreneurial Personality,Routledge, New York, 1991, s.16-18.19 LONG, 1983, s.22.20 Bruce A. KIRCHOFF, ‘Entrepreneurship's Controbucion to Economics’, EntrepreneurslıipTheory and Practice, Winter, 1991, Vol. 16, s.100.


13Bulunacak muhtemel alternatifleri ise, yeni ürünler ve hizmetler geliştirmek, yeniüretim metotları geliştirmek, yeni piyasalar bulmak, yeni arz kaynakları keşfetmekve yeni organizasyon biçimleri geliştirmek şeklinde sıralamaktadır. 21Schumpeter'in yenilikçi girişimci bakış açısı, gelişmelerle birlikte tam bircazibe merkezi olmaktadır. İşletmeye yönelik düşsel ve romantik çalışması, daha çokbir sanatkarı veya bireyci davranan aktörleri öne sürmektedir. Daha sonrakiçalışmalarında ise, daha çok bir bilim adamı veya topluluk ruhuna sahip aktörler önplana çıkmaktadır. Schumpeter'e göre yenilik ancak geniş bir organizasyon içindeetkin olarak koordine edilebilir ve programlanabilir. Yenilikçinin kişisel psikolojisiniinceleyerek, onun vizyonunun "yaratıcı yıkıcılık" anlayışını nasıl harekete geçirdiğiüzerinde önemle durmaktadır. Bu çalışmalarıyla diğer girişimcilik teorilerinde eksikolan sosyal ve tarihsel bir boyutu tamamlamaya çalışmaktadır. 22Schumpeter'in keşfetme ile yenilik arasındaki ayrımı ve yaratıcılık ile olanilişkisi, uzun dönemli ekonomik gelişme, işletme çemberlerinin kurulması, piyasayapısı ve işletmelerin büyümesi gibi farklı konuların tartışılmasına yol açmaktadır.Bazı bilim adamları ise Schumpeter'in çalışmalarını Darwin'ci anlayışabenzetmektedirler. Söz konusu bilim adamlarına göre Schumpeter, konulara evrimcibir bakış açısıyla yaklaşmaktadır ve o doğrultuda analizler yapmaktadır. Evrimci birperspektiften bakıldığında, yenilik genetik değişime eşdeğerde bir farklılık kaynağıolarak görülmektedir. İşletmelerde çalışan bireylerden biri tarafından yeni biryönetim uygulaması ya da yeni bir teknolojiyi kullanma becerisinin gelişmesişeklindeki değişme ve gelişmede de bu eşdeğerlilik görülmektedir. Bu anlayışdoğrultusunda, rekabet ortamında yenilikçi işletmeler, daha önce kurulmuşişletmelerle rekabet etmektedirler. Endüstri dalı, bu mücadelenin gerçekleştiği birçevresel ortamı oluşturmaktadır. Uyum ise, rakip firmalara başarılı yeniliklerinakleden sosyal bir mekanizmayı oluşturmaktadır.Kısacası modern girişimci düşüncesinin babası olarak kabul edilenSchumpeter, girişimcileri sadece kurulu bir işletmenin başındakiler, yöneticiler ya dasanayiciler olarak görmemektedir. Ona göre girişimciler, üretim faktörlerinin yeni21 Robert H. BROCKHAUS and Pamela S. HORWITZ, ‘The Psychology of The Entrepreneur’, TheArt and Science of Entrepreneurship, Bollinger Publishing Company, 1986, Massachuset, s.25.22 Ivan BULL and Gary WILLARD, ‘Towards A Theory of Entrepreneurship’, Entrepreneurship,Pergamon, Tarrytown, 1995, s.3.


14bileşimlerini başaran kişilerdir. Girişimcilerin iddiası, ekonomiye katkıdabulunabilecek yeni fikirleri bulup kullanmaktır. Schumpeter, girişimci davranışıharekete geçiren çeşitli alternatif bileşimlerin olduğunu kabul etmektedir. Bualternatifleri ise; yeni ürün ve hizmetler, yeni üretim metotları, yeni pazarlar, yeni arzkaynakları ve yeni organizasyon biçimleri olarak ifade etmektedir.Schumpeter yeni kombinasyonların ise, yeni işletme döngülerinden geçilereküretilebileceğini ifade etmektedir. Yeni bir işletmenin kurulması girişimcifonksiyonun bir parçası olarak kabul edilmektedir. Onun için zorunlu bir güvenidevam ettirmek ve organizasyonu oluşturmak için ‘özel yetenekler’ gerekmektedir.Temelde önemsenen nokta, ‘yeni bileşimleri gerçekleştiren’ genel yaratıcı sosyoekonomikbireydir. Kısacası ideal girişimci tipi, sadece organizasyon kurucu değil,aynı zamanda organizasyon geliştirici ve ilerletici olandır şeklinde belirtilmektedir. 23Girişimcilik üzerine ilk teorik çalışmaları Harvey Leibenstein (1968)yapmıştır. O da J. B. Say gibi farklı piyasalardan elde edilen üretim faktörlerinibaşarılı bir şekilde birleştiren girişimciler üzerinde durmaktadır. Girişimcileriyöneticiler gibi gören bir girişimcilik teorisi geliştirerek, girişimciliği iki süreceayırmaktadır. Birincisi, Schumpeter'in ifade ettiği ürün ve süreçlerde yeniliği ve yenikombinasyonları sağlayan girişimci süreçler; ikincisi ise, geleneksel şekillerde birişletme veya iş kuran yöneticileri anlatan süreçtir. Girişimcileri belirsizliğe katlananbireyler olarak, girişimcilik alanına mı yoksa yönetim alanına mı ait olduğunubelirlemenin güç olduğunu belirtmektedir. Girişimcilerin maliyetleri kontrol altınaalmak veya piyasayı koruyan faaliyetleri gerçekleştirmek gibi iki farklı fonksiyonuyerine getirdiklerini söylemektedir. Leibenstein işletmeleri bir sistem olaraktanımlamaktadır ve girişimciliği ise içinde girişimcilerin çalıştığı tanımlayıcımetodlar olarak kabul etmektedir. İşletmelerin oluşmasında ise, işletmenin gelişimevrelerine bağlı olarak değişmeyen statik bir modeli benimsemektedir. 24Israel Kirzner orijinal girişimcilik teorisini Mises'in insan davranışı anlayışıüzerine kurmaktadır. Mises'e göre bütün insan davranışlarında göze çarpan girişimcibir özellik vardır. Ludvig von Mises (1966) ve onu izleyen Gunning, ekonomik23 KIRSCHOFF, 1991, s.98-100.24 Martin BINKS and Philip VALE, Entrepreneurshıp and Economic Change, McGraw-Hıll BookCompany, London, 1990, s.17.


15girişimcilik anlayışını, piyasa ekonomisinin tanımlamalarında belirlenmiş koşullaraltındaki insan davranışlarının ( değer biçme, karar alma ve belirsizliğe katlanma)beşeri yönünü yansıtan bir fenomen olarak tanımlamaktadır. Kuramsal piyasaekonomisi ise, özel mülkiyet, uzmanlaşma ve değişim aracı olarak paranınkullanılması gibi anlayışlar üzerine temellendirilmektedir. Buna ek olarak işletmegirişimcilik anlayışı ise, bir ideal tipin tanımlanması olarak ifade edilmektedir. İdealtipin yüklenmesi gereken özellikleri olarak da, maceraperestlik, üretim faktörlerininarz ve talebi durumunda açık gözlü olmak, yenilikçi kabiliyete sahip olmak,faktörleri yönetme yeterliliği, belirsizlik ve riski yüklenmeye gönüllülük ve liderlikyeteneği sayılmaktadır. 25Kirzner'e (1975) göre en uyanık bireyler, kazanç sağlayanlardır. Monopolkazanç ümidi, bireyleri yeni bilgiler elde etme yönünde araştırma yapmaya teşvikedecek ve böylece ekonominin uygulayıcı ve yenilikçi kapasitesi desteklenmişolacaktır. 26 Kirzner bu yapı içinde girişimcinin denge sağlayıcı bir güç olarak roloynadığını ifade etmektedir. Kirzner'in bu anlayışı, dengeyi bozucu ekonomik birgüç olarak Schumpeter'ci ideal girişimci anlayışını tamamlayıcı bir özelliktaşımaktadır. Schumpeter'den fazla olarak girişimciliğin süreçleri üzerinde önemledurmaktadır. Ona göre girişimciler, belirli piyasalardaki düşük fiyatlı ürün ve üretimfaktörlerini bulma yeteneğine bağlı olan kazanç fırsatları konusunda büyük biranlama kapasitesi olan bireyler olarak tanımlanmaktadır. Onun için girişimcilikfırsatlar ile başlamakta ve kazanç ile sonuçlanmaktadır.Girişimciliğin bugünkü popülerliği ve buna bağlı olarak ortaya çıkantanımlama sorunu ile ilgili önemli katkılar yapan bilim adamlarından birisi de MarkCasson'dur (1982). Casson girişimcilik tanımlamalarına yönelik iki bakış açısıönermiştir. Bunlardan birincisi, fonksiyonel yaklaşım, ikincisi ise betimlemeciyaklaşımdır. Fonksiyonel yaklaşıma göre girişimci, girişimci faaliyet olaraktanımlanan bir fonksiyonu gerçekleştiren kişidir. Betimlemeci yaklaşım ise,girişimciyi yasal statüsü, başkalarıyla kurduğu anlaşmaya bağlı ilişkileri vetoplumdaki yerine göre tanımlamaktadır. 2725 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.25.26 BULL and THOMAS, 1995, s.10.27 BINKS and VALE,1990 , s.17.


16Betimlemeci bakış açısı fonksiyonel yaklaşıma göre daha somuttur. Casson,sağlıklı bir girişimcilik tanımının yapılabilmesi için bu iki yaklaşımın birleştirilmesigerektiğini ifade etmektedir. Girişimci; kıt kaynakların koordinasyonuyla ilgilisağlıklı ve akılcı kararlar almada uzmanlaşan kişi şeklinde tanımlanmaktadır. 28Casson'un anlayışının genel özelliği, girişimcileri uzmanlaşmış ve üretimfaktörlerini yeniden dağıtarak ekonomik katkı yapan bireyler olarak kabul etmesidir.Diğer bir özelliği ise girişimci davranışlar ve belirsizlik koşulları altında faaliyettebulunan bireyler tarafından kullanılan muhtemel stratejiler konusunda yapılan belirlisaptamaları göstermesidir.Önemli bir alternatif girişimcilik ve girişimci özelliği ise Peter F. Drucker(1985) tarafından geliştirilmiştir. Drucker, güçlü bir yönetim yönelimi ile pragmatikbir yaklaşımı ele almaktadır. Girişimci davranışın ya da anlayışın gelişmesinişirketleri aşan bir ortamda yeni fırsatların bulunmasındaki etkinliğe bağlamaktadır.Girişimcilerin değişimi normlar olarak veya mutluluk olarak gördüklerini ifadeetmektedir. Girişimcilerin her zaman değişim için araştırma yaptıklarını, ona cevapvermeye çalıştıklarını ve değişimi bir fırsat olarak kabul ettiklerini belirtmektedir. 29Drucker, girişimciliğin bir gruba has bir özellik olmadığını, girişimcilerinbelirli girişimci özelliklerle doğmadıklarını; bunların aksine girişimci davranışınrekabet avantajı sağlamak için varolan bir işletme organizasyonu içindeki bireylerarasında gelişmekte olduğunu söylemektedir.Girişimci veya girişimciliğin ekonomide oynadığı önemli rolüne rağmen,işletme ve ekonomi alanında kabul görmesi oldukça yenidir. Bu yüzdengirişimciliğin ne olduğunu tanım olarak ifade eden tek bir tanım hala kabuledilmemiştir. Girişimcilere ve onların nasıl davrandıklarına yönelik farklı bakışaçılarından kaynaklanan geniş bir anlamlar seti oluşmuştur. Girişimciliğe atıftabulunan anlam alanlarından biri olan ekonomik gelişmenin katkısı bu noktadadır. Buyapıda girişim ile girişimcilik kavramı aynı anlamı ifade etmektedirler. Girişimcilikkavramı aynı zamanda bir işletme birimini, işletme kurma sürecini, işletmede28 BINKS and VALE,1990, s. 17.29 BINKS and VALE,1990, s. 17-18.


17gerçekleşen süreçleri ve işletmenin büyümesi ve geliştirilmesini ifade etmek için dekullanılmaktadır. 30Sonuç olarak girişimcilerin üstün bir karar alma yargısına sahip olduklarıifade edilmektedir. Bu vasıflarından dolayı, girişimciler diğer insanlarınçözemedikleri karmaşık ve zor problemlerle uğraşmayı göze alabilmektedirler.Ancak girişimcilerin almış olduğu kararların her zaman diğer insanların kararlarınagöre daha olumlu ve iyi sonuçlar doğurduğunu söylemek doğru olmamaktadır.Çünkü başka bireylerde girişimcilerin sahip olmadıkları farklı özellikler ve bilgilerolabilir. Ancak bu becerilerini ortaya koymamış olabilirler. Aynı şekilde bir bireyinçok değerli fikirlere sahip olduğu halde, bu fikirlerinin başkaları açısından bir anlamifade etmeyeceğini düşünerek onları saklaması ya da potansiyelini açmaması budurumu açıklamada iyi bir örnek teşkil etmektedir. Halbuki işletmeler sahip olduklarıbilgi ile kaynakların daha etkin bir şekilde yeniden dağıtılmasını sağlayan bir kurumolarak böyle bireyler tarafından geliştirilmiştir. Dış piyasalardaki işlem maliyetlerigirişimcilere sahip oldukları bilgiyi kullanmaları için kolaylıklar sağlamaktadır.Ayrıca bu bilgiyi bir kurum içinde kullanma şansını da vermektedir.Böyle birdurumda işletmeler, bilgiyi kullanan bir araç olmanın yanında aynı zamanda bilgiyitoplama işlevini de görmektedirler. Toplanan bilgi ise, uygun ortamın <strong>belirlenmesi</strong>ile ilgili alternatif hipotezlerin test edilmesi için kullanılmaktadır. İşletmeler, marjinalkararların sonuçlarını izleyerek bir geri bildirim akışını sağlamak için öğrenmesürecini kurumsallaştırarak bilgiyi sürekli olarak elde etmeye çalışmaktadır.Bilgilenme sürecinde içsel iletişim, firmanın açık-öğrenen bir sistem olarakfonksiyon icra etmesine yol açmaktadır.İnsanlık varlığını daha çok bilgi toplumu sürecini besleyerek sürdürmektedir.Bilgi, ekonomiden siyasete temel bilimlerden uygulamalı bilimlere her alandaönemini arttırmaktadır. Temel bilimler matematik, fizik, kimya biyoloji, psikoloji vesosyoloji olarak sıralanırken mühendislik, tıp, iktisat, işletme gibi uygulamalıbilimlere girişimcilik bilimi de eklenmektedir. 3130 KAPU, 2001, s.140.31 Ramazan UGUN, Türkiye’de Girişimcilik Kültürünü Yönlendiren Öncü Girişimciler veİbrahim Bodur Modeli, Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, 18 Mart Üniversitesi, Sosyal BilimlerEnstitüsü, Çanakkale, 2006, s.8.


18Girişimcilik alanında yapılan araştırmalar oldukça zordur, alan; yaradılışındavar olan bir karmaşıklığa sahiptir ve disiplinler arasıdır. 3220. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bilime dayalı teknoloji üretimi vebilime dayalı endüstriler yaygınlık kazanmaya başlamıştır. 33Bilişim teknolojilerinin yaygınlaşması ve bilişim teknolojileri kanalıylasürekli üretilebilen, tekrarlanabilen ve paylaşılabilen bilgiye dayalı bilgi ekonomisinegeçiş söz konusu olmaktadır. Bilgi toplumunda bilgi üretimi ön plandadır.Girişimcilik bilginin üretilmesi ve üretilen bilgiyle toplumların kalkınmasına katkısağlamaktadır.1.3. Girişimcilik Seçimi ve Girişimcilik EğilimiGirişimcilik ile ilgili olarak yapılan tanımlardan yola çıkılarak girişimcilikeğilimi iki şekilde oluşturulmaktadır. İlk olarak girişimcilik eğilimi küçük birişletmeyi ya da yeni bir işletmeyi kurma sürecine yönelik davranışlar olaraktanımlanırken, İkinci olarak ise daha çok davranışlarla ilgili bir durum ve insanıngelişmesine yöneliktir şeklinde açıklanmaktadır.Girişimci, değişime karşı olumlu, esnek ve uyum sağlayabilen bir özelliğesahip ve değişimi bir fırsat olarak kabul eden kişi olarak görülmektedir. Girişimcibireyin değişime bu şekilde bakması, güvensizlik, risk ve belirsizlikle karşılaştığındakendi kendine güvenen bir özelliğe sahip olmasından kaynaklanmaktadır. Girişimcibirey faaliyette bulunduğu ortamlarda, yaratıcı fikirleri harekete geçiren, geliştirenbir yeteneğe sahiptir. Sorumluluk yüklenmeye hazır, etkin bir iletişimci, organizatör,planlamacı, etkileyici ve müzakerecidir. Aktif, güvenilir ve hazımsızdır. 34Girişimciler genellikle projeleri başlatan ve geliştiren; bir şeylerin olması içinbeklemeyen, aksine sorunları ve doğabilecek sonuçlarını gören ve kontrol edenkişiler olarak kabul edilmektedirler. 35Girişimcilerin ve girişimcilik anlayışının nasıl ortaya çıktığını bir çok bilimadamı araştırmaya çalışmıştır. Bunlar arasında en önemli olanlarından birisi David32 William B. GARTNER and Barbara J. BIRD, Entrepreneurship Theory and Practice,1922, s.31.33 Hüseyin İNCELER, Teknoloji Yönetimi, Desnet Yayınları, 1998, s.169.34 Ömer AYTAÇ, ‘İktisadi ve Sosyal Gelişme Açısından Girişimcilik’, Akademik AraştırmalarDergisi 26, 2005, s.79-102.35 Tamer KOÇEL, İşletme Yöneticiliği, Beta Yayınevi, İstanbul, 2003, s.87.


19McClelland'dır. McClelland konuyu motive edici güçleri dikkate alarakdeğerlendirmiştir. Girişimcilerin ortaya çıkmasında motive edici en önemli güçlerolarak başarma ihtiyacı, sosyal ilişkiler kurma ihtiyacı ve güç ihtiyacını görmektedir.Ona göre başarı motivasyonu ile hareket eden bireyler, iyimser, sorumlulukgerektiren işlerle uğraşmayı seven ve yenilikçi bir anlayışa sahiptirler. Böylebireylerin en önemli özelliği risk yüklenmeye istekli olmalarıdır. Bunlara özerk olmaisteği ve nüfuz sahibi olma arzusu da eklenmektedir. Burada esas üzerinde durulan,bir çok durumda kullanılan bir özellikler grubunun varlığıdır. Bu özelliklerintanımlanması için başlangıç noktası ise genellikle girişimcilerin davranışlarıolmaktadır. 36Girişimcilerin davranışlarını incelemede psikoloji bilimindenyararlanılmaktadır. Psikoloji bilimi bireylerle ilgilidir. Bu nedenle girişimcilikalanındaki psikoloji kökenli yaklaşımlar, bireye yani girişimciye odaklanmaktadır. 37Girişimcinin kişiliği, inançları, değerleri ve davranışları işletmeningeçmişinde, şu anından ve geleceğin de güçlü bir etki göstermektedir. İşletmenin vebireyin kaderleri ayrılmaz bir biçimde birbirlerine bağlıdır. Hisrich girişimcilikleilgili psikolojik yaklaşımları; girişimcinin çocukluk dönemi ve ailesine, eğitimine,değerlerine, yaşına, iş geçmişine, atıf yapan demografik yaklaşım ve başarıihtiyacına, iç kontrol odaklılığa ve risk alma eğilimine atıf yapan kişilik özelikleriyaklaşımı olarak sınıflandırmaktadır. 38Davranışlar hem çevrenin hem de bireyin bir reaksiyonudur. Bireyin kültürelçevresi çeşitli sosyal ilişki ağları ve organizasyonlardaki üyeliği davranışlarınıetkilemektedir. Psikoloji bireyin kültürel mirasının zihinde nasıl temsil edildiğiniaraştırır. Girişimcilik ise yeni bir girişim yaratmada kişiye etki eden psikolojikportrenin bireyde nasıl eğilime dönüştüğünü göstermektedir.36 Davıd C. McCLELLAND, The Achıvıng Socıety, D. Van Nostrand Company, Prınceton, 1961,s.36.37 Kelly G. SHAVER and Lİnda R. SCOTT, ‘Person, Process, Choice: The Phsychology of NewVenture Creation’, Enrepreneur Theory and Practice, Volume 16, Number 2, 1991, s.45.38 UYGUN, 2006, s.20.


201.3.1. İsteklilikGirişimleri başlatan bireylerin ruh hali, onların girişimci davranışlarsergilemeleri yönünde harekete geçirmektedir.Girişimci bir projenin tamamlanması için bireyin ilgisi, isteği ve enerjisigereklidir.İsteklilik girişimciliğin başlaması için ilk adım olarak varsayılmaktadır. Hattagirişimcilik için en doğru fırsat tercih edilmiş ise isteklilik tamamen pozitif sonuçlardoğurmaktadır. İsteklilik bireyin girişimcilikle ilgili tercihlerine, kişisel özelliklerine,alternatifler arası seçme hakkına ve alternatiflerin birbirine göre çekim gücününfazlalığına bağlıdır. 39Say (1803-1971) girişimci istekliliği için moral ve motivasyon olgularınınönemli olduğunu savunmaktadır. Sermaye temin edilebilir bir olgudur. Fakat sadecebazı özel nitelikleri olan bireyler tarafından temin edilebilir. Girişimcilik içinbaşlangıçtan itibaren zengin olmaya gerek yoktur. Sermaye çözümlenebilir birproblemdir. Birey zekasını, öngörüsünü ve fırsatları değerlendirme kabiliyetinikullanarak sermayeyi oluşturabilir. Fakat tüm bunları yapabilmesi için bireyineyleme karşı istekli olması gerekmektedir. 40Marshall’ın görüşü (1890-1930) geniş ölçüde Say ile aynıdır. Her ikisi debaşarılı bir girişimcilik için tetikleyici unsurunun istek ve motivasyon olduğukonusunda hemfikirdir. Marshall’a göre girişimci sermayeyi ödünç olarak kullanıpdeğerini arttırabilmektedir. Schumpeter için girişimcilikte temel belirleyicilerdoğrudan ve dolaylı olarak girişimcilik isteğini tetikleyen motivasyon unsurlarıdır.Knight (1921-1971), girişimciliğe başlamak için gerekli unsurların taşıdığırisk nedeniyle öncelikle sermaye olduğunu ve sonrada istek ve yetenekler olduğunuileri sürmüştür. Knight’a göre isteklilik garanti verme gücünü arttırır buna karşılıkyetenek tek başına garanti verme gücünü yükseltmemektedir. Buda kaynakların39 C. Mirgam Van PRAAG, ‘Willigness and Opportunity to Start up As An Entrepreneur’, SuccesfulEntrepreneurshıp, MPG Boks Ltd., Netherlands, 2005, s.37-54.40 PRAAG, 2005, s.39.


21israfına açıkça neden olacak ve böylece sermaye ve yetenek göz göre sadece boşaharcanmış olacaktır. 41Sosyolojik bakış açısı ve araştırmalarında ise girişimcilik isteğininanlaşılmasına üç değişik açıdan yaklaşılmaktadır. İlk olarak, girişimcilik rol vefonksiyonunu içeren üretim faaliyetleri ile ilgili toplumsal kavramların gelişimiaracılığı ile gerçekleşmektedir. Sosyo ekonomik sistemi vurgulayan iki büyükyaklaşım büyük üretim işletmelerinin hâkimiyetini kaçınılmaz olarak görmektedir.Bu yaklaşımlardan biri genel bir dengeye doğru olan hareket ve uyuşmazlıklarınçözümünü vurgulayan sınıfsal rekabettir. Bu rekabet ise girişimcilik isteğiniengelleyebilir.İkinci olarak sosyoloji, girişimciliği etkileyen spesifik toplumsal nitelikleredikkat çekmektedir. Bunlar; modernleşme, ekonomik kalkınmada devletin rolü, kayıtdışı ekonomiler ve organizasyon nüfusunun özellikleridir.Son olarak ise sosyolojinin girişimcilik isteği ile ilgili görüşü; bireyleringirişimsel faaliyetlerle meşgul olma kararını almalarına sosyal yaşamın etkileridir.Bu ise bireylerin sosyal konumlarına sosyal ilişki ağlarına ve bu ağlarınyerleşikliğine, etnik kimliklerine ve iş deneyimlerine bağlıdır.” 421.3.2. Fırsatları DeğerlendirmeFırsatlar girişimciliğe başlamak için gereli olan imkanlar olaraktanımlanabilir.Fırsatlarla ilgili önemli olan veriler sermaye ile başlamakta, ardındangirişimcilik yeteneği ve makro ekonomi çevrelerin etkisi ile devam etmektedir.Girişimcilik fırsatı yeterli sermaye sürecinin oluşturulması veya ödünç alınması ilekazanılır. Ödünç verme işlemi ise girişimcilik yeteneğine sahip olup olmamadurumuna bağlıdır. Buda yetenek ve sermaye kaynaklarının ikame edilebilirkavramlar olduğunu göstermektedir. Yâni girişimciliğe başlamak için fırsatlarıdeğerlendirebilme kabiliyeti her iki unsurunda toplam faydasını arttırmaktadır. 4341 PRAAG,2005, s.41.42 Paul D. REYNOLDS, ‘Sociology and Entrepreneurship; Consepts and Contributons’,Entrepreneuship Theory and Practice, Volume 16, Humber 2, 1991, s.47.43 PRAAG, 2005, s.39.


22İsteklilik ve fırsatları değerlendirme yeteneği girişimcilik eğilimininoluşmasında birlikte kullanabilir. İsteklilik motivasyon faktörleri ve yeteneklerikapsarken, fırsatlar ise birçok bilim adamına göre sermayeye sahip olma ya dasermayeyi ödünç alma yeteneğine göre tanımlanabilir. Blanchflower ve Oswaldin’inlikitide (nakit akışı) ve sermaye tanımını ayrı tutması ciddi bir engel olarakgirişimcilik eğiliminin ve girişim isteğinin karşısında bir yaklaşımdır. Çünküsermayeyi temin etmek fırsatları değerlendirmekle ilgili iken sadece istekli veyetenekli bir girişimci sermayeyi iyi kullanabilmektedir. 44İktisat Bilimi sınırsız insan ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kıt kaynaklarınen etkin ve en verimli biçimde kullanımını sağlamaktadır. Girişimci kavramı üretimfaktörleri içinde ilk sırada yer almaktadır.Girişimcinin sermayeyi doğru kullanmasıyeteneğiyle ilgili bir durumdur. Girişimcinin de günümüzde iş fikri üretiminin azlığıdüşünüldüğünde kıt kaynaklar içinde sayılması ve var olan mevcut girişimcilerinrasyonel biçimde değerlendirilmesi gerekmektedir. 45Genel olarak sermaye öncelikli düşünen iktisatçılar girişimciliğe karşıkararsız bir bakış açısı sergilemektedir. Girişimcilerin önceden tahmin edilemeyeneylemleri iktisatçıların rasyonel, mantıklı sistemlerine uymamakta; modellerininsergilendiği tam bir uyumu alt-üst etme eğilimi göstermektedir. Buna rağmengirişimcilikle ilgili ilk tanımlar iktisatçılar tarafından formüle edilmiştir. Belirsizliğivurgulayan Cantillon ve Say girişimciliği tartışmıştır. Yine Schumpeter girişimciyi,aktif, denge bozucu bir güç olarak görürken; diğer bir iktisatçı olan Kirzner pasif,dengeleyici olarak görmektedir. 46Sonuçta bazı fikir ayrılıklarına rağmen yetenekli bireyler fırsatlarıdeğerlendirdikleri takdirde iktisadi açıdan girişimciliğin gelişmesi ve sermaye teminiiçin en önemli adımı atmış olacaklardır. Girişimciler var olan yakın ve uzakgelecekteki ekonomik koşulları göz önüne alarak hareket etmelidirler. Çünkü işletmeiçi sorunların çözülmesi ve amaçların gerçekleştirilmesi, işletme dışı, yani ekonomikyapının özellikleri bilinmeden mümkün olmamaktadır.44 PRAAG, 2005, s.40-41.45 Ömer DİNÇER ve Yahya FİDAN, İşletme Yönetimine Giriş, Beta Yayınları, 2003, s.11.46 UYGUN, 2006, s.18.


231.3.3. Risk Faktörü ve Girişimcilik TercihiGirişimcilik tercihi sonucu elde edilebilecek getiri belirli bir işte çalışmakarşılığı alınan ücret getirisinden daha fazla değişkenlik ve daha az kesinlikgöstermektedir. Klâsik görüşün öncüsü bilim adamları Cantillon (1755), Say (1803)ve Knight (1921) risk alma eğilimi yüksek bireylerin belirli bir ücret karşılığıçalışmaktansa girişimcilik yaparak daha başarılı olacaklarını savunmuşlardır. 47Girişimcilik için başarma ihtiyacının önemi genel olarak tartışma konusudeğildir. Tartışma konusu olan, bireyin başarma ihtiyacı ve risk alma eğilimininhangi derecede olduğunun nasıl kabul edileceğidir. Bu konuda McClellandgirişimciyi, kendi kendine güvenen, açık olarak hesaplanmış riskleri yüklenmektenhoşlanan, kendi çevresini aktif olarak araştıran ve yaptığı bir şeyi daha iyi nasılyapacağını somut ölçümlerle merak eden kişi olarak tanımlamaktadır. 48İşletmelerde belirli bir riski göze alan girişimciler, işletme içi ve işletmelerarası olay ve faaliyetlerle ilgili sebep – sonuç ilişkilerini ele alarak, bir işletmeninamaçlarına en etkin biçimde nasıl ulaşacağını belirlemeye çalışmaktadır. Budoğrultuda işletme amaç ve araçları ve örgüt yapısıyla tüm işletme sistemini analizederek, etkin bir yönetim için geçerli işlemleri, ilkeleri ve teknikleri, bu alandakideğişmeleri ortaya koymaya ve yöneticilik bilgi ve yeteneklerini geliştirmeye çabasarf etmektedir. 49 Girişimciliğin arzu edilen amaca ulaşılabilmesi için işletmedekitüm varlık ve kaynakların doğru biçimde amaca yönlendirilmesi gerekmektedir.Girişimci, ekonomik kaynakların düşük üretkenlik alanlarından yüksekalanlara aktarılma sürecinde baş aktördür; çünkü üretim kaynaklarını yeni bir tarzdabirleştirerek kullanılmayan üretim faktörlerinin kullanılmasını sağlar, daha daönemlisi kullanılmakta olan üretim araçlarının ve girdilerinin değişik şekillerdekullanımı ile üretimi arttırmaktadır. 50Girişimcini davranışları risk alma eğiliminin bir göstergesidir. Çeşitli deney,gözlem ve analiz yoluyla insan ve onun içinde bulunduğu grup çözümlenmeye47 PRAAG, 2005, s.59.48 Barbara J. BIRD, Entrepreneurıal Behavıor, Foresman Company, Illinoıs, 1998, s.44.49 Muammer Doğan, İşletme Ekonomisi ve Yönetimi, İstiklal Matbaası, İzmir, 1982, s.11.50 http://www.tusiad.org.tr Erişim Tarihi: 15.03.2007


24çalışşılmaktadır. Girişimci insandır ve İnsanın anlaşılması işletmenin istenilensonuca ulaşması için önemlidir. 511.4.Girişimcilikte Başarı ve İş Performansı1.4.1.Çalışma Talebiİşin gerektirdikleri ile girişimcinin yetenekleri arasında örtülü bir iletişimvardır. Çalışma iç güdüsü ile hareket eden birey ile hedefteki işin ilk anda birbirinigörüp tanıması muhtemel olacaktır. 52Kihlstrom ve Laffont (1979) riskli bir girişimcilik ve risksiz bir kazanç olanücret tercihinde aynı kişinin farklı kişisel özelliklerinin etkili olacağına dair birmodel oluşturmuşlardır. Bu modelde bireysel tercihleri etkileyecek bir çok faktördenbahsedilmektedir. En önemli olanları girişimcilik yeteneği, iş tecrübesi, risk eğilimive iş için başlangıç sermayesinin durumu olarak belirtilmektedir. Risk almaeğilimine yönelik davranışlar kimin girişimci kimin işçi olarak çalışma tercihindebulunacağını belirleyecektir.1970’lerin sonlarında geliştirilen tüm bu modeller girişimciler ve işçiler ya daişverenler ve işçiler şeklinde iki sınıfın çalışma durumunu tanımlamaktadır. Budurum bireysel özelliklerin eğilimine bağlıdır. Lucas (1978) sermayeden öncegirişimcilik eğilimini; Kanbur (1979), Kihlstrom ve Laffont (1979) girişimcilikeğiliminin risk alma eğilim ile ilgili olduğunu vurgular ve bunun birey içinkanıtlanana kadar bilinmeyen olarak kalacağını savunmaktadırlar. 531.4.2. Süreklilik ve Başarı İhtiyacıBaşarı motivasyonun ilk olarak Murray'ın (1938) kişilik sistemindetanımlandığı ifade edilmektedir. Murray'ın kişiliğin kimlik teorisinde başarımotivasyonu, mümkün olduğu kadar kısa bir sürede fiziki kaynakları, beşerikaynakları ve fikirleri bir araya getirerek ve etkin bir şekilde organize ederek zorolan bir şeyi başarmak şeklinde tanımlanmaktadır. 5451 Erol EREN, Yönetim ve Organizasyon, Beta Basım, İstanbul, 1993, s.27.52 PRAAG, 2005, s.71.53 PRAAG, 2005, s.73-74.54 SHAVER and SCOTT, 1991, s.27.


25Başarı motivasyonu, faaliyetlerde başarı için gerekli olan kişisel kabiliyet vesorumlulukları ve mükemmellik standartlarını seçme ve sürdürmeye yönelik temelbir davranışsal eğilimdir. Motivasyon, başarı yönelimli durumlarda davranışıngücüne, yoğunluğuna ve direncine katkıda bulunma düşüncesi olaraktanımlanmaktadır.Daha sonraki dönemlerde girişimcilerin psikolojik yapılarına yönelik enönemli katkıyı McClelland yapmıştır. Onun çalışmalarının büyük bir kısmı başarmaihtiyacı üzerine dayanmaktadır. McClelland, bireylerde güçlü bir başarma arzusunusağlayan yüksek bir başarma ihtiyacı olduğunu ifade etmektedir. Güçlü bir başarmaarzusuna sahip bireylerin şu üç özelliği taşıdığını belirtmektedir: İlk olarak bireylerkarar almada kişisel sorumluluğu tercih etmekte, ardından yeteneğin bir fonksiyonuolarak risk yüklenmeyi kabul etmekte, ve son olarak da kararların sonuçlarından eldeedilen somut bilgilerin yol açtığı faydaları elde etmeye çalışmaktadırlar. Kısacasıbaşarı ihtiyacının bireyleri girişimci yaptığını belirtmektedir. 55Motivasyonun içerik teorileri, bireylerin bazı temel ihtiyaçlara sahipolduklarını ve zaman zaman bu ihtiyaçların yeterince karşılanmadığını iddiaetmektedir. Böyle bir durumla karşılaşan bireylerde bir tatminsizlik ve buna bağlıolarak mutsuzluk oluşmaktadır. Mutsuzluğun ve tatminsizliğin giderilmesi içinbireyler bu ihtiyaçları tatmin etmeye çalışmaktadırlar. İhtiyacın karşılanması ise,ihtiyacı giderme kapasitesinde olan ulaşılması mümkün amaçlar vasıtasıyla sözkonusu olmaktadır. Öncelikle bu temel ihtiyaçlar tatmin edilir, mutsuzluklar ya dagerilim azaltılır ve birey hala motive edilmemişse, ihtiyaç hala karşılanmamışdemektir. Başarı ya da başarma, yeme veya içme gibi içgüdüsel bir ihtiyaç değilaksine öğrenilen bir ihtiyaçtır. Muhtemelen çocukluk evresinden başlayarak devameden süreç içerisinde öğrenilen bir ihtiyaç olarak tanımlanmaktadır. Bütünbeklentileri ebeveynleri tarafından karşılanan ve sorularını ciddiye alıp gerekli cevabıveren ebeveynlere sahip olan güçlü ve iradeli çocukların yüksek bir başarmaarzusuna sahip oldukları ifade edilmektedir. 56 McClelland öğrenme sürecinin aynızamanda yetişkinlik evresinde de geliştirilebileceğini kabul etmektedir. 5755 McCLELLAND, 1961, s.36.56 BRIDGE and O’NEILL, 1998, s.43.57 McCLELLAND, 1961, s.95.


26Girişimci bireylerin, güçlü bir başarma ihtiyacına sahip olmaları, onlarıaksiyoner olmaya zorlamaktadır. Dikkate değer olduğunu düşündükleri herhangi birproblemi çözmeyi başardıkları zaman, kendilerine olan öz saygıları artmakta ve talepedilen başka görevlerle uğraşma konusunda cesaret kazanmaktadırlar. Kısacasıgirişimci bireyler sürekli olarak sorunları gözetlemekle meşgul olmaktadırlar. 58Girişimcilik için başarma ihtiyacının önemi genel olarak tartışma konusuolmamaktadır. Tartışma konusu olan, bu bireyin yüksek bir başarma ihtiyacına sahipolduğunun nasıl kabul edileceğidir. Bu konuyu ise McClland şöyle ifade etmektedir:Girişimci, kendi kendine güvenen, açık olarak hesaplanmış riskleri yüklenmektenhoşlanan, kendi çevresini aktif olarak araştıran ve yaptığı bir şeyi daha iyi nasılyapacağını somut ölçümlerle merak eden kişidir.Yüksek başarma arzusuna sahip olan bireyler, genellikle paraya kendilerininnihai amacı olarak değil, başarının bir ölçüsü olarak bakmaktadırlar. Her ne kadarnihai bir amaç olarak kabul edilmese bile para, bu bireylerin başarılarını kanıtlamakiçin geri bildirim sağlayan bir araç rolü oynamaktadır. 59Bütün bu olumlu yönlerinin yanında McClelland'ın görüşlerini eleştiren bilimadamları da vardır. Örneğin, Brockhous McClelland'ın empirik araştırmalarının birişletmenin sahibi olmak veya yönetmek ile başarma ihtiyacı arasında doğrudan birbağ kurmadığına işaret etmektedir. 60 Benzer bir eleştiriyi de Hull yapmıştır, Hull,başarma ihtiyacının bir işletme kurmak için bireysel eğilimleri belirlemede zayıf biretken olduğunu belirtmektedir. Üçüncü bir eleştiri ise Wilken'den gelmektedir.Wilken'e göre başarı motifinin kültürel temelleri ve etkileri spekülasyona açıktır.Örneğin İngiliz kültürünün yüksek başarı anlayışı kendi kendine çalışma anlayışınıön plana çıkarmaktadır. 611.4.3. Kendini İspatlamaAkademisyenler ve ekonomistler girişimcilik performansındaki önemlietkilerden birinin insanın kendi birikimi ve tavırları olduğunu savunmaktadırlar.58 BİRD, 1989 , s.79.59 BIRD, 1989, s. 80.60 Robert BROCKHOUS, Pamela HORWITZ, ‘The Psychology of The Entrepreneur’, Advencesin Entrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Vol. 2., JAI Press Inc., 1995, s.25-48.61 BROCKHOUS and HORWITZ, 1995, s.38.


27İnsanın bilgi birikimi ve kendine yaptığı yatırım entelektüel başarıda öncekibilgilerle yeni kazanılanlar arasındaki adaptasyonda önemli bir rol oynamaktadır.Bireyler kendilerini kanıtlamak adına iş ya da hayat tecrübesiyle kazandıklarıbiçimsel olmayan eğitimlerinin yanında biçimsel eğitimle de birikimleriniarttırabilmektedir.Marshall’a (1890) göre bilgi birikimi başarılı bir girişimcilikle doğrudanilgilidir. Bilgi birikiminin kazandırdığı yeni nitelik kaliteli iş oluşturmadaki verimlietkilerinin yanında iş gücü potansiyelinde var olan kabiliyetlerin de verimliliğiniarttırmaktadır. 62Bireylerin girişimcilik kişiliği sergilemeleri hem yüksek heyecanın hem degücün yansıması olarak bazı davranış şekilleri olarak hayata yansımaktadır. Sahipolunan gücün farkına varılarak onun akıllıca kullanılması heyecan vermelidir. Fakatbazı bireyler bu özelliklerini tek başına yaşamak isteyebilir, bu ise girişimci bireyiçin eksikliktir. Bu eksiklik bireyi kötü konumlara getirebilir. Girişimci biçimselolmayan eğitimini ancak eleştiriler ve tecrübelerle tamamlayacaktır. 63Aslında girişimci attığı her adımda başarılı olma güdüsünü içindetaşımaktadır. Etrafında çok sayıda fırsat dolaşmaktadır. Ancak yetersiz başarıgüdüleriyle bunları kullanmamaktadır. Başarı ihtiyacı hangi meslekte olursa olsunbireyleri daha fazla performans göstermeye yöneltmektedir. Birey böyle davranarakkendini ispatlayacak, böylece etrafındakilere bu başarıyı tek başına elde ettiğinikanıtlayacaktır. Bu nedenle başarılı olmaya meyilli, girişimci ruhu taşıyan bireylerher işi tek başlarına yapabileceklerine ve her şeyi doğru yaptıklarınainanabilmektedirler.İnsanların mevcut ekonomik fırsatlardan yararlanması, topluluk oluşturmayeteneklerine bağlıdır. Topluluk oluşturma yeteneği ise, Colleman'ın ‘sosyalsermaye’ olarak ifade ettiği özelliğin var olmasına bağlıdır. 64 Sosyal sermaye,insanların ortak amaçları için gruplar ya da organizasyonlar halinde bir arada62 PRAAG, 2005, s.115.63 Florence LITTAUER, Kişiliğiniz Tanıyın, Çev. Demet DİZMAN, Sistem Yayıncılık, İstanbul,1995, s.93.64 Jenny ONYX and Paul BULLEN, ‘Measuring Social Capital İn Five Communities’, Journal OfApplied Behavioral Science, Vol.1., 2000, s.24-36.


28çalışabilme yeteneğidir. Colleman bu yeteneğin sadece ekonomik yaşamda değil,toplumsal yaşamın diğer tüm alanlarında da çok önemli olduğunu ifade etmektedir.Sosyal sermayenin birikimi, karmaşık ve birçok açıdan gizemli kültürel süreçlerleilişkilendirilmektedir.1.5. Kültür ve Girişimcilik Potansiyeli1.5.1. Girişimcilik PotansiyeliBütün girişimsel faaliyetler, yeni fikirlerin kullanılması sonucu meydanagelmektedir. Bu nedenle, yaratıcı süreç nasıl mümkün olur veya nasıl çalışır gibikonuların açıklığa kavuşması girişimciliğin başarısı için çok önemli olmaktadır. 65Girişimcilik potansiyeli taşıyan bireylerin özellikleri; yeniliklere açık, riskalmaya eğilimli, yaratıcı, yetenekli ve fırsat odaklılık şeklinde açıklanmaktadır. Buözellikleri taşıyan bireyler ‘potansiyel girişimci’ olarak tanımlanmaktadır.Yaratıcılık sadece girişimsel bir iş kurma fiiliyle ilgili değildir, aynı zamandabütün olarak işletmeleri ilgilendirmektedir. Büyüme ve değişim ile ilgilenen bütünorganizasyonlar için rekabetin önemli bir kaynağıdır. Aynı şekilde yaratıcılık, şirketkültürünün bir parçası olarak da kabul edilmektedir. Onun için organizasyonyapılarını ve insan kaynaklarının uygulamalarını da belirlediği ifade edilmektedir.Kısacası yaratıcılık karmaşık bir süreç olarak görülmektedir. 66Yaratıcılık, yeni, kullanışlı ve anlaşılabilir bir sonucu doğuran insani birsüreç olarak tanımlanmaktadır. Yaratıcılık bir düşünce biçimidir ve yenilik budüşüncenin uygulanmasıdır. Yaratıcının bizzat kendisi girişimci değildir ve değişimiuygulamayabilir. Yani yenilikçi ya da girişimci bireyler onu alıp kullanmadığısürece, her hangi bir değişim söz konusu olmamaktadır.Yaratıcılık, devrimci ve yıkıcı özelliğiyle daha çok değişim düşüncesiyleilişkilendirilmektedir. Bu doğrultuda her bir yaratıcı eylemin aynı zamanda yıkıcı bireylem de olduğu ifade edilmektedir. 67 Schumpeter'in girişimciliği, ‘yaratıcı yıkıcılık’65 Alexander KAUFMAN and Franz TÖDLİNG, ‘Innovatıon Patterns of SMEs’,Regıonal InnovationPolicy For Small-Medıum Enterprises’,edıt., Bjorn T. ASHEIM, Arne ISAKSEN and FranzTÖDLİNG, Vol.2., MPG Books Ltd., Massachusets, s.78-115.66 John KAO, Entrepreneurship, Creativity and Oıganization, Prentice Hail, New Jersey, 1989,s.13.67 KAO, 1989, s.14.


29olarak görmesi önemli bir yaratıcılık örneğidir. Bir ürünün ya da bir tepkinin yaratıcıolarak kabul edilmesi, onların yeni, uygun, kullanışlı, doğru ve işlerin görülmesindedeğer atfedilebilir olmalarına bağlıdır. Burada sözü edilen işler bilgi ya da öğütlerdenziyade daha çok deneyim ve çabalardan oluşmaktadır.İcat etme, yaratıcılık süreci sonucu olarak yeni bir kavram ya da fikrin ortayaçıkmasıdır. Hayal gücünü kullanarak yaratıcı ve üretici fikirler geliştirmektir. Buradakeşfetmede olduğu gibi önceden var olan her hangi bir şeyi bulma söz konusudeğildir. İcat etme genellikle teknoloji ile bağ kurularak ifade edilmeyeçalışılmaktadır. İcat etme yenilikten önce gelmektedir. Yenilik ise, icat edilen ya daortaya çıkarılan yeni fikirlerin başarılı bir şekilde kullanılması şeklinde ifadeedilmektedir. 681.5.1.1. İç Kontrol Odaklılık ve Karar Verme YetkisiPsikolojinin bir çok farklı alanlarında (gelişim psikolojisi, sosyal psikoloji,kişilik psikolojisi v.b.) üzerinde önemle durulan kavramlardan birisi de kontrol etmearzusudur. Kontrol etme isteği, ilk olarak Rotter'in (1966) sosyal öğrenme teorisindeifade edilmiştir. 69 Kontrol etme arzusu, güçlü olma başarısını etkileyecek bir katkışeklinde algılanmaktadır. Ancak bu arzu, davranışların başarı amaçları için araçolarak kabul edilip edilmeyeceği sorununu ifade eden belirli bir güçlendirmebiçimiyle ilgili bir beklenti değildir. Kontrol etme arzusu, belirli yapılarda bireylertarafından yaşanan güçlü olma derecesi kadar, farklılık ve belirsizliğin olduğu buyapıda belirli bir durumdaki amaç beklentilerini de etkilemektedir. 70Kontrol etme arzusu, bireyin olayların kontrolünün kendisinde olmasınıistemesine işaret etmektedir. Girişimci bireyler, belirli bir ortamda meydana, gelenolguları kişisel olarak yaptıklarına inanmaktadırlar ve kader ya da şansın rolünüönemsememektedirler. Onlara göre olgular kendiliğinden oluşmamaktadır, olgularınmeydana gelmesi için kendilerinin harekete geçirici güçlerinin gerekli olduğuna68 BIRD, 1989, s.37.69 Adrian FURNHAM and Howard STEELE, ‘Measuring Locus Of Control’, British Journal ofPsychology, 1993, Vol. 84., s.443.70 FURNHAM and STEELE, 1993, s.444.


30inanmaktadırlar. Aynı şekilde günlük yaşamlarında karşılaştıkları olaylar üzerindeönemli bir kontrol gücüne sahip olduklarını da ifade etmektedirler. 71Kişiliğin bu yönünü belirleme konusunda Rotter önemli bir açılımsağlamaktadır. Yaptığı açılım ile, kontrol altında olduğu kabul edilen ‘içseldurumlar’ ve kontrol dışında olan ‘dışsal durumlar’ olarak bir ayrım yapmaktadır.‘İçsel durumlar’, kabiliyet, çok çalışma, kararlı oluş ve başarılan veya meydanagetirilen sonuçların planlayıcısı olma gibi özellikler üzerinde önemle durmaktadır.Bunun genel görünüşü, ‘benim yaptığım şey, benim için meydana gelen şeydir’ifadesiyle özetlenmektedir. Dışsal durumlar ise, bireyin dışında başka güçlerinkontrolünde olan ve bireyin dışındaki güçler tarafından belirlenen durumlardır. Bugüçler, gelişen önemli olaylar ve güçlü insanlar şeklinde olabilmektedir. 72Organizasyonlar içerisinde olaylar kontrol edilmek istendiğinde, genellikleorganizasyonun içindeki bireyler dışarıdakilere göre daha avantajlı konumdaoldukları kabul edilmektedir. Liderliği içeridekiler kullanmaya daha yakındırlar.Ayrıca organizasyonları bir kontrol alanı olarak görenler de vardır. Böyle biranlayışın hakim olduğu organizasyonlarda bireysel davranış, çeşitli kurallar, normlarveya mevcut yöneticiler tarafından sınırlandırılabilmektedir. Bu ise içerdekilerinhoşlanmadığı bir durumdur. Organizasyonlardaki girişimci bireyler, bu sınırlamalarkarşısında sinirlenip organizasyondan ayrılarak kendi işletmelerini kurma yolunabaşvurabilmektedir. Bu sebeple işletme kurucuları muhtemelen, daha çok ‘benim içinmeydana gelen şey, yaptığım şeydir’ iddiasını gerçekleştirmeye çabalamaktadırlar. 73Bir şeyi meydana getirme ya da yapma beklentisi, girişimcilerin tanımlanandavranışsal yeterliliğidir. Araştırmalar girişimcilerin sürekli bir iyimserlik ve kendinegüven tutumuna sahip olduklarını göstermektedir. Girişimsel durum veya olaylarıntemelinde, girişimcilerin yol gösterici özelliği yatmaktadır. Çünkü bu özellik, alınankararlar ve gerçekleştirilen davranışlardan önce gelmektedir. Belirli bir şeyi meydanagetirmeyi başarma beklentisi, yaratıcılık, stratejik gelişme ve başkalarının güveninikazanmak için çok önemli olmaktadır.71 FURNHAM and STEELE, 1993, s.445.72 FURNHAM and STEELE, 1993, s.445.73 FURNHAM and STEELE, 1993, s.445-447.


31Rotter, yüksek bir başarma arzusu olan bireylerin kendi çabalarınınsonuçlarını kontrol etme becerisine sahip olduklarını ve dolayısıyla aralarında olumlubir ilişkinin olduğunu belirtmektedir. 74 Aynı şekilde Borland ise, kontrol odağıolmanın girişimsel niyetlerin en iyi bir belirleyicisi olduğunu ve kişisel özelliklerbileşiminin, bireylerin yüklenmiş olduğu her hangi bir tek özellikten daha önemliolduğunu ifade etmektedir. 75 Brockhaus'un girişimciler ve yöneticilerdeki kontroletme anlayışlarının karşılaştırmasını yaptığı çalışmada, başarının kriteri olarak,kontrol etme arzusu taşıyan bir girişimcinin, bu anlayışla bir işletme kurmaya veçalıştırmaya başladıktan üç yıl sonra da işletmesinin varlığını hala devam ettirmesiolarak kabul etmektedir. Başarılı işletmelerin kurucuları olarak da en yüksek otokontrole sahip bireyler girişimciler olarak gösterilmektedir. 76Kontrol odaklılığın iç ve dış kontrol odağı olmak üzere iki uçlu bir yapıyasahip olduğu bilinmektedir. Dış kontrol odaklı bireyler, kendilerini nispeten pasif birbirey olarak görmekte ve hayatlarındaki olayların kontrol edilemeyen güçlere bağlıolduğu inancını taşımaktadırlar. Dış kontrol odaklı bireyler, istedikleri hedeflereulaşmalarının; şansa, talihe, güçlü bireyler ya da kurumlara bağlı olduğunudüşünmektedirler. Hayatlarını kendi davranış ve çabalarıyla kontrol altına alabilmeolasılıklarının düşük olduğuna inanmaktadırlar.İç kontrol odaklı bireyler ise; kendilerini aktif bir birey olarak görmekte,kaderlerinin hakimi olduklarını düşünmekte ve çevrelerini etkileyebilmekapasitelerine çok güvenmektedirler.İç kontrol odaklı bireyler, hayatlarındaki olayları kendi yetenekleri veçabalarıyla kontrol edebileceklerine inanmaktadırlar. 77Girişimcilerin kişilik özellikleri de dikkate alındığında yüksek başarıihtiyacına sahip bireylerin iç kontrol odaklı olduğu söylenebilmektedir.Kararlılık, insan gücü ile orantılıdır. Bu güç; inanç gücü, bilgi gücü, deneyimgücü yetenek gücü, yaratıcılık gücü ve düşünce gücüdür. 7874 FURNHAM and STEELE, 1993, s.445-448.75 CHELL, 1991, s.40.76 BROCKHAUS and HORWITZ, 1986, s.27-29.77 UYGUN, 2006, s.32.78 C. Hikmet DEĞİRMENCİ, Kişisel Gelişim ve Pozitif Enerji, Neden Kitap Yayıncılık,İstanbul, 2005, s.30.


32Karar verme mekanizmasını elinde tutmak isteyen bir birey kesinliklegirişimci niteliklere sahip demektir.1.5.1.2. YenilikYenilik ile icat etme kavramları genellikle aynı anlama gelecek şekildekullanılmaktadır. Böyle kullanılmakla birlikte aralarında önemli farklılıklar vardır.Buna rağmen yeniliğin ne olduğuna dair, herkes tarafından kabul edilen bir görüş deyoktur. Bazıları için yenilik, yeni kavram ve fikirlerin geliştirilmesi ve uygulanmasıiken, başkaları için ise yeni ya da uygulanmış fikirlerin bizzat kendisi olaraktanımlanmaktadır. Ayrıca icat etmenin yenilikten önce geldiğine dair genel bir kabulvardır. Yeniliğe yeni fikirlerin kaynağı olarak değil, daha çok bu fikirlerden başarılıbir şekilde faydalanılması olarak bakılmaktadır. 79Yenilik genellikle yaratıcı fikirlerin başarılı bir şekilde geliştirilmesi olaraktanımlanmaktadır. 80 Burada yaratıcılık yeniliğin çıkış noktası olarak kabuledilmektedir. Yaratıcılık, yeniliğin ortaya çıkması için gerekli fakat tek başına yeterliolmayan bir koşuldur. Yenilik de değişim gibi hem bir süreç ve hem de bir sonuçolarak belirtilmektedir. Bir süreç olarak yenilik, farkında olma, değerlendirme, uyumsağlama, dağıtma ve ilerleme evrelerini içeren süreklilik ve döngüsellik olaraktanımlanmaktadır. Yenilik süreci, mevcut politikaların, prosedürlerin, ürün çizgisininve hizmetlerin yeniden geliştirilmesi ve düzenlenmesini kapsamaktadır. Bu yüzdenyenilik süreci zorunlu olarak değişim boyutunu da içerdiğinden, yenilik aynızamanda belirli kriterleri karşılayan bir değişim olarak da algılanmakladır. 81Bir sonuç olarak tanımlandığında ise yenilik, dağıtılabilir ya da adapteedilebilir belirli ürün, hizmet veya bilgiler olarak ifade edilmektedir. Daha genişanlamıyla yenilik, yenilik sürecinin sonucunda ortaya çıkan koşullarda, süreçlerde veilişkilerdeki değişim olarak kabul edilmektedir. Söz konusu değişimler kademeli birşekilde gerçekleşebileceği gibi radikal bir şekilde de gerçekleşebilmektedir.Kademeli değişimlerin bazıları radikal değişimlerle de sonuçlanmaktadır. Çok79 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s.40-41.80 Deborah V. BRAZEAL, ‘The Genesis of Entrepreneurship’, Entrepreneurship Theory andPractice, Vol. 23., 1993, s.37.81 BRAZEAL, 1993, s.37.


33radikal ya da devrim niteliğindeki değişimler genellikle devamlı olmayan değişimlerolarak tanımlanmaktadır. 82Girişimcilik bağlamında ise yenilik, bir nihai ürünü yani bireyler tarafındanyeni olduğu kabul edilen bir fikir, uygulama ya da ürünü ifade etmektedir. Druckerise, yeniliği girişimciliğin bir fonksiyonu olarak görmekte ve girişimsel olan veyayönetimsel olan durum şeklinde tanımlamaktadır. 83Forehand, başarılı bir yenilikçide bulunması gereken yetenekleri şöyle ifadeetmektedir: Yenilikçi davranış, karşılaşılan problemlerin çözümü için yeniçözümlerin geliştirilmesini ve önceden varolan pratiğe uygunluğu aşan dahakapsamlı kriterlere göre değerlendirmelerin yapılmasını gerekli görmektedir. Aynışekilde, kendi kendine güvenen, araştırmacı, esnek, orijinal ve bağımsız bireylerindaha çok yenilikçi davranış içinde olduğunu belirtmektedir. 84 Bu özellikler girişimcidavranış ile karşılaştırıldığında aralarında önemli benzerliklerin olduğugörülmektedir.Moris Kanter ise, yenilikçilerin yeni bir anlayışın veya ürünün vizyonunugeliştirmek ve fikirlerin ilerlemesini temel alan bir gücü ortaya çıkarmak zorundaolduklarını belirtmektedir. Yeni fikirleri geliştirmek için de, yeni ilişkiler vesistemler inşa etmek zorundadır. Kanter'e göre vizyon, çok hızlı değişendüşüncelerden kaynaklanmaktadır. Bazı bireyler varolan varsayımlar tarafındansınırlandırılmadığından mevcut yapı ve davranışlara farklı perspektiflerden bakmabecerisine sahip olmakta ve böylece kaynakların daha verimli kullanım metotlarınıve yeni bileşimlerini daha çabuk görmektedir. 85Bu ifadeler, başarılı bir girişimciliği tanımlamak için kullanılan dil ile büyükbenzerlik göstermektedir. Onun için girişimcilik ile yenilik arasında birçokbenzerlikler söz konusu olmaktadır. Her ikisi de artan ve yoğunlaşan bir çabayızorunlu kılmaktadır. Herhangi bir girişim çabasında, atılan adımlar yeni olduğundanönemli ölçüde bir cesareti zorunlu kılmaktadır. Yenilik ise, alışılmışın dışında cesaretgerektiren çözümler için kullanılır ve her ikisinin de yerine getirilmesi belirsiz82 BRAZEAL, 1993, s.38.83 Peter DRUCKER, Gelecek İçin Yönetim, Çev. Fikret ÜÇCAN, İş Bankası Yayınları, No.327.,İstanbul, 1993, s.392.84 BRIDGE, 1998, s.41.85 BRAZEAL, 1993, s.37.


34koşullarda olacağından, teknik, ekonomik, sosyal ve politik boyutların dikkatealınmasını zorunlu kılmaktadır. Her ikisi de başarı konusunda değişen yönetimbecerileri ve şebeke organizasyonları üzerinde önemle durmaktadır. Bütün bunlarınyanında esas olarak girişimcilik, işlerin veya projelerin başlatılması ve yönetilmesiile ilgilidir. Birçok benzersiz ve yeni yaklaşımları içermektedir. Diğer taraftanyenilik ise, esas olarak yeni fikirler, yaklaşımlar, araştırmalar ve orijinallikler ileilgilenmektedir.1.5.1.3. Risk Oluşturmada MotivasyonBelirsizlik taşıyan durumlarda alınacak herhangi bir kararın sonucu tahminedilemiyorsa, sonuçta bir kazanç ya da kaybetme durumu söz konusuysa içindebulunulan durum risk olarak tanımlanmaktadır.Karar alma ortamı belirsizse yüklenilecek risk artacaktır. Bireyin riskigöğüsleyebilecek cesareti yoksa sonucun kaybetme şeklinde gerçekleşeceğidüşünülmektedir.Risk oalmaktan çekinenler korkak insanlar olarak belirtilmekte ve riskalmaktan korkanların sınırları dışına çıkamadıkları ve yaratıcı olamadıklarısavunulmaktadır. 86Girişimsel yeterlilikler, bir girişimin kurulması, büyütülmesi ve devametmesini sağlayan genel ve spesifik bilgiler, güdüler, özellikler, kişilik imajı, sosyalroller ve yetenekler gibi temel özellikler olarak tanımlanmaktadır. Girişimselyeterlilikler organizasyonları kuran ya da dönüştüren veya kaynakları ve fırsatlarıbirleştirerek değer yaratan bireyler tarafından taşınmaktadır. Dolayısıyla spesifikolarak girişimci yeterlilikten beklenilen, yeni bir girişim başlatma ve başarılar ilenedensel bağlara sahip olmaktır. Yeni bir girişimi oluşturma süreci ise girişimcilerinyeterliliklerini artırmak için geri bildirim sağlayacaktır. Yani girişimciler, diğeryapılardan olduğu kadar kendi girişim kurma deneyimlerinden de yeni şeyleröğreneceklerdir. Bu öğrenilenler ise, yeterlilik özelliğini hem genişletecek hem deona motıvasyon kazandıracaktır. 87 Kısacası girişimsel yeterlilik, girişimcilere86 DEĞİRMENCİ, 2005, s.67.87Barbara BIRD, ‘Toward A Theory of Entrepreneurial Competency’, Avences InEntrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Edit., Jerome A. KATZ, Robert H.BROCKHAUS, JAI Press Inc., Vol. 2., London, 1995, s.28-52.


35başlangıç standardı olma, davranışın niteliğini belirleyen pratik bir araç ve yenioluşumların açıklanmasını sağlayacak motivasyon faktörü olarak bir katkısağlamaktadır.Yeterlilik, kabiliyet ve maharetlerin modern terminolojisi olaraktanımlanmaktadır. 88 Davranışsaldır ve gözlemlenebilir niteliktedir. Kısmen soyut birözellik sergilemektedir. Bu yüzden bireysel farklılıklar ile girişimlerin sonuçlarıarasında güçlü bir ilişkinin geliştirilmesini önermektedir. Yeterlilik kısa dönemdedeğişebilir kişilikleri karşılaştırmaktadır. Kişilik değişiminin mümkün olduğu ancaktedavi edici bir yardıma gereksinimi olduğu görülmektedir. Bunun aksine yeterlilikise öğrenilebilir bir olgu olarak belirtilmektedir. 89Günümüzde başarılı girişimcilerin temel yeterliliklerini belirlemeye yönelikdikkate değer bir ilginin olduğu ifade edilmektedir. Bu ilgi en çok Amerika'daBoyatzis'in çalışmalarında görülmektedir. Onun yeterlilik temelli yaklaşımı, gelişmeve öğretim için popüler metotlar olarak ortaya çıkmaktadır. Ancak hala kavram ileilgili dikkate değer bir karışıklığın söz konusu olduğu, bu karışıklığın ise, ‘yeterlilik’kavramının ne anlama geldiği konusunda kendini gösterdiği belirtilmektedir. Sözkonusu karışıklığın giderilmesine yönelik olarak iki geniş yaklaşım gelişmiştir.Bunlardan birisi, Boyatzis'in ifade ettiği yeterliliğin bireylerin ‘kişisel özellikleri’ ileilgili olduğu yaklaşımıdır. Kolay motive edilebilen veye kendiliğinden motive olankişiler girişimcilik için yeterlilik düzeyinde ya da risk alma eğiliminde daha başarılıolacaklardır.1.5.2. Kültür ve Girişimcilik Özellikleri1.5.2.1. Kültür BoyutuGirişimcilik eğilimi kültürel yapı ile doğrudan ilgili ve ilişkili kabuledilmektedir. Girişimcinin çevresinde algıladığı ve yerleşmiş davranışları kültürle bugüne taşınmış ve benimsenmiş durumlardır. Bu davranışların bütün girişimci bireylertarafından sergilendiği de ifade edilmektedir.Girişimcilik kültüründe mükemmellik için gerekli olan koşullar, başarıyayöneltme, verimliliği arttırma çabaları, sürekli hareket halinde olma, girişimci88 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s.51.89 BIRD, 1989, s.53.


36motivasyonu ve becerisine sahip olmak olarak kabul edilmektedir. Onun içingirişimci yöneticiler, sürekli olarak kendilerini ve çalışanlarının yaptıklarınıgeliştirmekle ilgilenmek durumundadırlar. Böyle bir yapıya ise, statükoyu korumaeğilimli bürokratik yöneticiler ters düşmektedir. Özellikle iş ortamlarında karşılaşılanbu zıtlık, yaşamın diğer alanlarında da görülmektedir. Bir işletme yapısındagirişimcilik için gerekli olan özellikler, kaynaklar ve koşullar ne olursa olsunuygulanabilir olmalıdır. Bu durumu Knight şöyle özetlemektedir: İş yerlerindekipolitikaların gelişmesine yol açan sosyal politika ve değişim uygulamaları,potansiyel insan kaynağının en verimli bir şekilde kullanılmasına yol açmaktadır.Girişim olarak kabul edilen politika ve uygulamalar aynı zamanda kurumlar ilebireyler arasında yeni bir güç dengesi kurmaya çalışmaktadır. Bu uygulama ise,organizasyonların ve toplumların genelinde girişimci bir kesimin doğmasına yolaçmaktadır.Burada arzu edilen sonuç, bireyleri girişimci bir şekilde çalışma ve hizmetetme yönünde cesaretlendiren yapılar ve sistemlerin oluşturulmasıdır. Her nerede vene zaman böyle bir durum söz konusu olursa, burada bir girişimcilik kültürü oluşmuşdemektir. Modern toplumlardaki değişimler karmaşık ve çok yönlü olmakla birlikte,taşıdıkları özellikler ortaktır. Güç dengesindeki bir değişme veya rollerdeki paralelbir değişme, bireylerin kendileri için ne yaptıkları ile başkalarının kendileri için neyaptıkları arasında ortaya çıkmaktadır. Denge değişimleri söz konusu olduğundayapılması gerekenin, bir girişim kültürü oluşturmak olduğu ifade edilmektedir. 901.5.2.2. Kişilik Özellikleri YaklaşımıKişilik, insan davranışları üzerinde etkisi olan ve bir bireyin belirli birbiçimde davranma eğilimini yansıtan bir olgu olarak tanımlanmaktadır. Bir bireyinkişiliği, geniş bir özellikler ve karakter yapıları dizisinden oluşan çok boyutlu durumolarak görülmektedir. 91 Kısacası kişilik, bir bireyin ayırt edici niteliği olan, onu tekve biricik hale getiren kazanılmış ve kalıtımla geçen ruhsal özelliklerin tümü olaraktanımlanmaktadır. 9290 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991 , s.64-65.91 Douglas NAFFZIGER, ‘Entreprencurship: A Person Based Theory Approach’, Advences inEntrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Vol. 2., JAI Press Inc., 1995, s.25.92 Erich FROMM, Erdem ve Mutluluk, Çev. Ayda YÖRÜKAN, İş Bankası Yayınları, No: 325.,İstanbul, 1993, s.70.


37Naffziger, kişiliğin ne olduğu ve insan davranışlarını nasıl etkilediği tamolarak anlaşılmadan girişimci kişiliğin anlaşılmayacağını söylemektedir. Kişilik ilegirişimci davranış arasındaki ilişkilerin incelenmesiyle ilgili kişilik araştırmalarındada bazı sorunların olduğunu ifade etmektedir.Naffziger'e göre birinci sorun, bir kavram olarak kişiliğin tanımlanıptanımlanamayacağıdır. Araştırmacılar açısından kişiliği tanımlamanın en azındangirişimciyi tanımlamak kadar zor olduğunu belirtmektedir, ikinci sorun, kişilikteorilerinin kişilik ile davranış arasındaki ilişkileri içerip içermediği konusundadır.Eğer kişilik davranışı etkiliyorsa, bunun hangi yönde ve hangi mekanizmalarvasıtasıyla gerçekleştiğinin bilinmesi gerekmektedir. Üçüncü sorun kişiliğin yapısaldoğası ile kişilik incelemeleri konusundadır. Burada bir bireyin kişilik yapısını genelolarak yansıtan büyük bir kişilik boyutunun olup olmayacağı üzerinde durulmaktadır.Son olarak ise, yönlendirici sorunlar ya da davranış amaçları düşünüldüğünde, birdavranışsal etki olarak kişiliğin rolünün ne olduğu ile ilgilidir. 93Naffziger bu sorunları da dikkate alarak Potkay ve Allen'in (1986), girişimcikişilik araştırmalarında kullanılabilen kişilikle ilişkili bir kavramlar hiyerarşisigeliştirdiklerini ifade etmektedir. Bu hiyerarşide özellikler (traits), bireylerdeiçselleşen ve davranışların yerini tutan karakterleri işaret etmektedir. İnsanlar buözellikleri çeşitli kombinasyonlar biçiminde yüklenir ve her bir özelliklerkombinasyonu ise bir kişilik profili olarak bilinmektedir. Yine bu hiyerarşide belirliözellik ya da karakterleri paylaşan bireyler kategorisi ise, bir tür ya da tip olarakalgılanmaktadır. 94Naffziger, bütün özelliklerin bir davranışsal boyut ya da özellik taşıdığını vesomut olarak görülen davranışların da bireylerin kişiliklerinin bir sonucu olduğunuanlatmaktadır. Böyle olmakla birlikte kişilik ile davranış arasındaki ilişki konusundaya da davranışlarda kişisel özelliklerin rolü konusunda psikologlar arasında birayrılığın olduğunu da belirtmektedir. Bu doğrultuda, bir bireyin nasıl davranacağınıbelirlemede kişisel özelliklerinin önemli olduğunu kabul eden “kişiyi esas alan grup”ile bireyin içinde bulunduğu çevrenin davranışları belirlemede daha çok önemliolduğunu savunan “durumsal grup” şeklinde iki ayrı anlayışın ortaya çıktığını93 NAFFZIGER, 1995, s.27-28.94 NAFFZIGER, 1995, s.28.


38belirtmektedir. Bu iki anlayışı bir noktada buluşturan bir üçüncü anlayış olarak dadavranışların <strong>belirlenmesi</strong>nde çevre ile kişi arasındaki etkileşimin rol aldığını ilerisüren “etkileşimci grup”tur. İşte bütün girişimci davranışların bu tür bir etkileşimsonucu ortaya çıktığını ifade etmektedir.Girişimciliğe yönelik kişilik teorisi, bireylerin kişiliğinin onlarındavranışlarını açıklayabildiğini ileri sürmektedir. En yalın haliyle teori, bireylerigirişimci davranışlar sergilemesi yönünde etkileyen bir özellik ya da özelliklergrubunun olduğunu ifade etmektedir. Genellikle öne sürülen özellikler ise, başarmagüdüsü, risk yüklenme arzusu ve kontrol etme isteği olarak belirtilmektedir. Diğerkişilik teorileri ise, değişik özelliklerin bileşimlerini dikkate almaktadırlar. 95 Örneğinpsikodinamik yaklaşımlar girişimci bireylere, toplumda ‘aykırı’ olan birisi olarakbakarken; sosyal psikoloji yaklaşımı daha çok bireyin içinde faaliyette bulunduğuyapıyı dikkate almaktadır.1.5.2.3. Belirsizlikten KaçınmaBireylerin girişimci olarak davranması konusunda onları harekete geçirenfaktörler ya da özellikler ile ilgili önemli bir literatür oluşmuştur. Mc Kenna,özelliklerin güdüler, mizaç, biçim ve yetenekler ile ilgisi olduğunu iddiaetmektedir. 96 Başka bilim adamları ise, girişimcilerin güçlü bir başarma ve kendikaderlerini kontrol etme arzusunu taşıdıklarını ileri sürmektedir. Bir işin başarılı birşekilde tamamlanmasıyla, bireylerde güçlü bir başarma arzusunun oluşacağı ve kendiyaşamlarını kontrol etme becerilerini de güçlendireceği ifade edilmektedir. Bu ikiözelliğin yanında ayrıca risk yüklenme eğiliminin de girişimcilerin özelliklerindenbiri olduğu ifade edilmektedir. 97 Yüklenilen bu riskin yüksek, ılımlı ya dahesaplanmış olup olmadığı ile ilgili bir tartışma söz konusu olmasına rağmen, yine degirişimcilerin önemli bir özelliği olarak kabul edilmektedir. Bu araştırmacılardanStevenson ve Gumpert yüklenilen riskin derecesini tanımlamamışlar, bunun yerinegirişimcilerin zorunlu kaynakları dikkate almaksızın sürekli olarak iş fırsatlarınıyakalamak için uğraştıklarını ifade etmişlerdir. 98 Uygun miktarların yakın birzamanda elde edilebileceğini düşündüklerinden, kaynaklara yönelik bir risk95 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.29-30.96 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s.43.97 McCLELLAND, 1961, s.259.98 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.36.


39almaktadır. Timmons ise sebat eden, problem çözen ve güvenilir bir mizaca sahipolan bireylerin girişimci eğilimlere sahip olacağını düşünmektedir. Fakat buözellikler listesi hem çok uzundur hem de muhtemelen bir çok girişimci, onun iddiaettiği bütün özellikleri taşımayabilmektedir. 99Bütün bu anlatılanlara rağmen, bireylerin girişimci olmasını sağlayan birnitelik üstünlüğü ya da farklılığı söz konusu olmaktadır. Bu kişisel nitelikler anlamlı,ileri derecede aktif, dinamik ve olumlu olmayı kapsamaktadır. Ayine bu nitelikler,harekete geçiren, değişime bir fırsat olarak bakmaya çalışan, fikirleri belirleme veyatanımlama gücü olan, yenilikçi, hayal gücü kuvvetli, yaratıcı, esnek ve belirsizliğekatlanma becerisi olan, uyum sağlayabilen, güvenilir, ılımlı risk yüklenen, riskiyüklenirken rahat davranan, belirleyici olan, inatçı, yeni fikirleri görme kapasitesiolan, sorumluluk yüklenen ve kendi kendine güvenen, şeklinde sıralanmaktadır. 100Nitelikler, deneyimlerden, özelliklerden, organizasyon yapıları ve toplumdan dakaynaklanmaktadır. Fakat onların öncelikleri, girişim ile olan bağlarından daha azönemlidir. Özelliklerin bir araya toplandığı çok çeşitli değişkenler vardır. Girişimcieğilimler üzerine yapılan araştırmalarda, girişimci bireylerin güçlü bir başarmaihtiyacına, özerkliğe ve bir iç denetime sahip olma eğiliminde oldukları ifadeedilmektedir. Ayrıca bu bireylerin aktif, bağımsız, yaratıcı bir eğilime sahip ve ılımlıbir risk yüklenici oldukları da belirtilmiştir. 1011.5.2.4. Girişimcilik Eğilimi ve Kültürİnsanlar çeşitli nedenlerden dolayı bir girişim de bulunmak istemektedir.Herkeste tam olarak netlik kazanamayan bu nedenlerden biri veya bir kaçı girişimciolmak için yeterli sayılabilmektedir. Yüksek kazanç sağlama isteği, başkalarınıngözetiminde çalışamama, sahip olunan yeteneklerin sonucu olarak kişiler girişimciolmak isteyebilmektedirler.99 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s.43.100 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.47.101 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.48.


40Kişi doğduğunda hemen hemen sezinlenmemiş bir potansiyel halindedir.Herkes de yeni bir olasılık bulunmaktadır. Dolayısıyla girişimciler, girişimciolmayan bireylerden farklı potansiyeller taşımaktadırlar. 102Girişimci kişiliğe sahip kişiler zamanla bu özelliklerini ön plana çıkarıcıdavranışlar sergilemektedir. Girişimcilerin girişim özellikleri, bir konuya yaklaşımtarzları hemen hemen benzer özellik göstermektedir. Bir girişimci daima girişimeğilimlidir. ‘Herhangi bir zamanda yeniden doğmayı seçebilir ve kendi benliğininmeydan okuyuşlarına karşı çıkmayı benimseyebilmektedir. 103Çünkü girişimcilere yüklenen kişilik özellikleri incelendiğinde en çok riskalma eğilimlerinin çokluğu, başarı ihtiyacı ve kontrol odaklı oldukları üzerindedurulmaktadır.1.6. Girişimcilik Kişiliğinin Oluşumunu Etkileyen Faktörler1.6.1. Genel FaktörlerGirişimciliğin ortaya çıkmasına neden olan temel güdülerin neler olabileceğiönemli tartışma konularından birisidir. Ekonomik fayda ve yüksek kazanç sağlamaisteği en önemli girişimcilik nedeni olarak ifade edilmektedir.Girişimcilerin yenilikçi, yaratıcı risk alan, fırsatları görüp değerlendirebilenyönleri incelendiğinde ise sadece ekonomik çıkarlar için girişimde bulunamayacağıda göze çarpmaktadır. Bireyin kişilik özellikleri onu girişimci olmayayönlendirmektedir.Bir işletme, ister mal ister hizmet üretsin, ister fabrika, ister şantiye, istermühendislik bürosu, ister pazarlama şirketi olsun bir amaç doğrultusundakurulmaktadır. Bunları kuran her bir kişi girişimcidir ve hedefi “kâr” dır. 104 Başarıyıgetiren kara götürecek olan farklı yöntemlerdir. Farklı yöntemleri ortaya koyabilmekbireyin kişilik özelliklerden gelen bir yetenek olarak ifade edilmektedir.Girişimcilik eğilimi gösteren bireylerin aileden gelen özelliklere, biçimsel vebiçimsel olmayan eğitim koşullarına ve dış çevre değişkenlerine bağlı olarak102 Leo BUSCAGLIA, Kişilik, Tümüyle İnsan Olabilme Sanatı, Çev. Nejat EBCİOĞLU, İnkılâpYayınevi, İstanbul, 1987, s.32.103 BUSCAGLIA, 1987, s.34.104 Üzeyir GARIH, Yönetim Teknikleri, Hayat Yayınları, İstanbul, 2000, s.93.


41etkilendikleri ve şekillendikleri söylenebilir. Aşağıda girişimci kişiliğin oluşumunuetkileyen faktörler açıklanacaktır.1.6.2. Ailenin Etkisiİstatistiklere göre insanların hayattaki en büyük başarılar, 1 – 35 yaş arasındagerçekleşmektedir. Hayatın ilk yarısında daha çok şeyin başarıldığı, çünkü neyiyapamayacaklarını henüz bilmedikleri belirtilmektedir. İnsanların büyükçoğunluğuna daha çocukluk döneminde neyin yapılamayacağı öğretilmekte veonların büyük hayaller kurması ve hayallerini izlemek için kurulu düzenlerinibozmaları engellenmektedir. Bu ‘öğretilmiş’ çaresizlik derslerini reddeden insanlar,neyin başarılamayacağını bilmeden büyümekte ve en büyük işleri de çoğu kez onlarbaşarmaktadırlar. 105 Çocukların sosyalleşme sürecinin ailede başlaması ve çocuğunyetiştiği aile ortamının sonraki hayatına etkisi nedeniyle, girişimcilik aile ortamıyladoğrudan ilişkilendirilmektedir.Aile ortamında bireylerin sınırlarına ve sorumluluk bilincine yapılankarışmalar, zorlamalar; saygısızlıklar, nedeniyle bireyde sınırlar ve sorumlulukbilinci gelişmemektedir. Sonuçta birey karşılaştığı sorunları çözmek için sorumlulukalamamaktadır. 106Sorumluluk almaktan kaçınan bireylerin girişimci olması olası bir durumolarak kabul edilmektedir. Aileden gelen etkiler olumlu ise girişimci kişilikgelişebilmektedir. Ancak kimi girişimcilerin başarılanda ailelerinin hiç etkiliolmadığı da görülebilir. Bu da değer farklılığından kaynaklanabilir.Değerler, kararları etkilediği kadar, algıları da etkiler; bireyin dünyayıalgılama şeklini belirler. Değer yargıları çok çeşitli olabilir. Bireysel değerlerindışında, ortak değerler varsa bir aile olunabilmekte, ortak değerler yoksa aileoluşturulamamaktadır. 107Ailesinin olumlu etkisi olmadan girişimde bulunabilmiş bireyleri bir aileyedahil değildir şeklinde yargılamak da mümkün olamaz, burada ki fark sadecegirişimcilik değerleri ile ilgili bir fark olarak ifade edilmektedir.105 Mümin SEKMAN, Her şey Seninle Başlar, Alfa Yayınevi, İstanbul, 2005, s.117.106 Doğan CÜCELOĞLU, Başarıya Götüren Aile, Remzi Kitapevi, İstanbul, 2006, s.88.107 Ahmet Şerif İZGÖREN, Avucunuzdaki Kelebek, Elma Yayınevi, Ayvalık, 2004, s.43.


421.6.3. Eğitimin EtkisiPek çok insanda var olan girişimcilik özellikleri zaman zaman yeteneklerinfarklı yönlere çevrilmesi nedeniyle atıl kalmaktadır. Girişimcilikte; önceki ve sonrakiaşamalarda alınacak eğitimle başarılı olunabileceği ifade edilmektedir.Girişimcilik eğitimindeki amaç kişide var olan ama gizli kalmış girişimciniteliklerini ortaya çıkarmaktır. 108 Aynı zamanda girişimcilerin yanlış işleryapmalarını önleyerek, üretim kaynaklarının (sermaye, emek, doğal kaynaklar) boşaharcanmasını engellemektedir. Üniversitelerde verilen girişimcilik eğitimi ilegençlerin içinde girişimci ruhunun olup olmadığı tespit edilerek, girişimciliğeyönlendirilebilirler. Bu özelliğinin farkına varan herkes kendi işini kurmakisteyebilir. Türkiye’de kendi işini kurmak isteyen girişimci adaylarına eğitim vedanışmanlık hizmeti veren, birçok kurum bulunmaktadır. 109 Verilen eğitimin konusuyeni girişimcilerin ve işletmecilerin, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda rekabet edebilirdüzeye gelmelerini temin etmek, istihdamı ve katma değeri arttırabilmek için;planlama, yatırım, modernizasyon, teknolojik Ar-Ge, finansman, yönetim,girişimcilik gibi konulardaki bilgi ve becerilerini geliştirmek amacıyla eğitimihtiyaçlarının karşılanması için destek verilmesidir. 1101.6.4. Çevrenin EtkisiGirişimci kişiliğin ortaya çıkışında çevresel faktörler; genelde pazarındurumu, hükümet politikaları, ekonomik yapı şeklinde olmaktadır. Yine toplumunyapısı ve başarılı girişimcileri kahraman olarak algılanmaları, ihracata yönelenleri,istihdama katkı sağlayanları vatansever olarak görmeleri bireylerde girişimcilikarzusunu desteklemektedir. 111İnsanın kendi çevresine uyum sağlamadaki en önemli organının beyin olduğuifade edilmektedir. İnsanın zihni, kapasitesi, vücudun çok yönlülüğü ile birleşerek108 Esen ŞAHİN, Kadın Girişimciler ve Konya İli’nde Kadın Girişimciler Üzerine Bir Uygulama,Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya, 2006, s.18.109 http://bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl-gos-php?nt=521, Erişim Tarihi: 10.03.2007110 http://www.kobinet.org.tr Erişim Tarihi: 17.04.2007111 Adnan ÇELİK ve Tahir AKGEMCİ, Girişimci Kültürü ve Kobiler, Nobel Yayınları, İstanbul,1998, s.39.


43çevresine çeşitli tepkiler vermektedir. Örneğin kaynakların az olduğu durumlardagirişimci temelde şu üç sosyal yapı ile etkileşim içindedir: 112• Yerel Çevre (Yöneticiler, Ortaklar, İşgörenler, Tüketiciler)• Ulusal Çevre (Devlet, Rakipler, Kurumlar, Finansal Çevre, Toplum,Medya, vb.)• Uluslar arası Çevre (Uluslararası birlikler, uluslar arası işletmeler, dışdevletler, uluslararası hukuk mevzuatı, vb.)Sonuçta, belirli bir fırsata odaklanmış birey çevreden aldığı ve çevrede farkettiği olumlu etkileşimlerle girişimci kişiliğini geliştirebilir.112 Michael E. GERBER, Girişimcilik Tutkusu, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2003, s.72.


44İKİNCİ BÖLÜMTÜRKİYE’DE GİRİŞİMCİLİK FAALİYETLERİNİN GELİŞİMİ2.1.Türkiye’de GirişimcilikGirişimcilik, tam rekabet piyasa sisteminin en önemli unsuru olarakbelirtilmektedir. Bu sistemde devlet piyasanın hatasız işlemesi için kural koymaktanve ortam hazırlamaktan sorumlu tutulmaktadır. Bu amaçla gerekli yasaları çıkarmak,teşvik ve kredi sistemleri ile girişimciliği desteklemek devletin görevi olarak ifadeedilmektedir. Türkiye’de artan nüfus yapısına ve nüfusun büyük çoğunluğunun gençnüfus olduğuna dikkat edilirse Türkiye’nin iyi bir tüketim toplumu olduğu sonucunavarılabilmektedir. Genç ve dinamik bir nüfus; sağlık, eğitim, hizmetler, gıda, ulaşımv.b. alanlarda büyük bir talep oluşturacaktır. Dolayısıyla yeni girişimcilik alanları veyeni girişimcilerin doğması kaçınılmaz olacaktır. 113Bilim ve teknolojinin gelişmesi girişimcilerin başarısına bağlı olarakartacaktır. Kamu kesiminde aşırı istihdamın azaltılarak uygun bir seviyeye çekilmesi,kamu kesiminde çalışan, ancak girişimciliğe eğilimli kişilerin yeni iş alanlarıkurmasına ortam sağlayacaktır.Ülke ekonomisinin gelişmesi, bireysel yeteneklerin değerlendirilmesine,bölgesel potansiyellerin etkin kullanımına bağlı olmakta, bu da ancak girişimcilik ilesağlanabilmektedir. Ekonomik yönden gelişmiş bölgelere bakıldığında bu bölgelerdegirişimcilik faaliyetlerinin çokluğu göze çarpmaktadır.Girişimciliğin gelişmesine bağlı olarak girişimci olma şekilleri de hızınıarttırabilir veya mevcut iş fikirlerini geliştirerek sektördeki verimliliği arttırabilir.Yani, girişimcilik yeni bir iş kurma olarak karşımıza çıkabileceği gibi mevcut bir işidevam ettirme şeklinde de olabilmektedir. Bu bağlamda Türkiye’de girişimcilik dörtfarklı durumda uygulama alanı bulmaktadır. 114 İlki mal ve hizmetleri üretme vepazarlama durumuna göre ‘fırsat girişimciliği’ şeklinde belirtilmektedir. Fırsatgirişimciliği ekonomideki canlılık nedeniyle pazarda meydana gelen genişleme veyaekonomik kriz ile birlikte pazara yeterince mal sunulmaması nedeniyle ortaya çıkan113 TEKİN, 2004, s.9.114 TEKİN, 2004, s.12-16.


45fırsatları değerlendirmeyi öngörmektedir. Girişimcinin fırsatları görebilmesi ve işfikrine dönüştürebilmesi için bilgi birikimi ve yeteneklere sahip olması gerekir. Buyetenekler yaratıcı eğilimlerin meydana çıkarılmasıyla Schumpeter’in de dikkatçektiği gibi yaratıcı girişimcilik şeklinde tanımlanabilmektedir. Yeni bir fikir veyaicat asıl olan nokta olarak belirtilmektedir. 115İkinci olarak girişimciliğin faaliyet bölgesine göre değişik bir boyutkazanacağı belirtilmektedir. Günümüzde küresel işletmecilik olgusu ile birliktegirişimciliğin de sürekli bir değişim içinde yeni bir anlam ve önem kazandığıgörülmektedir. Girişimcilik kavramının boyutları değişmektedir. Sonuçtagirişimcilikte coğrafi sınırların önemi kaybolmaktadır. Tabii ki yeni bir işebaşlandığında girişimciliğin henüz ilk aşamalarında yapılan yerel girişimcilikteişletme sermayesi ve iş hacmi sınırlı olmaktadır. Bölgesel ve uluslararası girişimcilikde ise bölgeler arası dengeli kalkınmanın sağlanması için sürekli bir bilgi transferi veiş akışı oluşturmakta yarar vardır. Girişimciliğin diğer boyutunda ise sermayesahipliği, yaratıcılık ve girişimcilik eğiliminin biraz daha önüne geçmektedir.Bilinenleri en iyi yapan ve hünerlerine aklını da katan, olağan ve olağan dışıkoşullarda iş gücü ve sermaye kaynaklarını verimli bir biçimde kullanacak önlemleridüşünen, analiz eden, planlayan, yürürlüğe koyan, uygulayan ve sonuçlarınıdenetleyebilen kişi yaratıcı girişimci olarak tanımlanmaktadır. 116 Her ne kadar bazıbilim adamları sermayeyi, yaratıcılık ve yenilik oluşturmaya yatkınlıktan daha daönemli tutsalar da yaratıcı bireylerin sermaye temininde de hünerlerinisergileyecekleri ifade edilmektedir.Son olarak da girişimcilerin değişime ve gelişime önderlik ettikleri tamamenyeni yöntem ve politikalarla ekonomiye katkı sağladıkları “yaratıcı yenilik” durumubelirtilmektedir. Girişimciler ekonomik hareketliliğin itici gücü durumundadırlar.Yeni mal ve hizmetlerin pazara sunulmasında, yeni pazarların gelişmesinde, yeniörgütlenme şekillerinin ortaya çıkmasında, iş fikirlerinin girişimciliğe uygulamasındagirişimcilerin öncü görevinde olduğu belirtilmektedir. Girişimciler bu özellikleriyle115 Helge PEUKERT, ‘Schumpeter’s ‘Lost’ Seven Chapter: A Crıtıcal Overwıew’, Industry andInovatıon, Vol. 9., Num. 2., s.79-89116 http://www.ytukvk.org.tr/arsiv/barisyildiz1, Erişim Tarihi: 12.03.2007


46mevcut olanlarla yetinmeyip sürekli yenilik arayışlarıyla değişime önderliketmektedirler.Bir girişimcinin bitip tükenmeyen tutkusu daima başkalarının göremediğifırsatları görerek bunları iş fikrine dönüştürmek şeklinde oluşmaktadır. Günümüzdegirişimcilik, yeni ekonomi ve bilişim teknolojileriyle birlikte sanal girişimcilik olarakda yapılabilmektedir. Bilişim ortamında bilgisayarlar kullanılarak açılan siteleraracılığıyla, pazara mal ve hizmet sunan girişimciler sanal girişimcilikyapmaktadırlar. 117Dünyanın en yüksek girişimcilik eğilimi ve yeteneğine sahip milletleriarasında Türkler ilk sıralarda yer almaktadır.Türkiye’nin genç bir nüfus yapısına sahip olması sıralamadaki yerinikorumasına yardımcı olmaktadır. Genç bir nüfus aynı zamanda her alanda daha fazlatalep demek olduğu için bu durum girişimcileri daha da heveslendirmektedir.Ancak olumlu görünen bu tablo uygun koşullarda üretime çevrilmediğizaman, sadece girişimcilik özelliklerine sahip olmak yeterli olmayacaktır. Şöyle ki;uluslararası girişimcilik endeksinde kullanılan 10 yetişkin içinde şirket kuraninsanlara bakıldığında Türkiye yirmi dokuz ülkenin gerisinde kalmış durumdadır.Türkiye’de her 100 yetişkin içinde şirket kuran sayısı 4,6 olmasına karşın bu sayıABD’de 11,7, Güney Kore’de 15, Meksika’da 18,7’dir. 118 Türkiye’nin yeterli kamukaynaklarına sahip olmaması, girişimcilere verilen kredi miktarını etkilemekte veTürkiye’de ki girişimci potansiyelini tam olarak ortaya çıkarmamaktadır.Türkiye’de var olan bürokratik zorluklar ve engeller yeni düzenlemelerleaşılabilirse girişimcilik daha da yaygınlaşacaktır. 119 Pek çok girişimci adayı sermayeyetersizliği nedeniyle iş fikrini hayata geçirememektedir.2.2. Türkiye’de Girişimciliğin Tarihsel GelişimiTürkiye’de girişimcilik cumhuriyet öncesi dönem, cumhuriyet döneminin ilkyılları, 1950 – 1980’li yıllar ve 1980 sonrası dönem olarak ayrı bölümlerde elealınabilir.117 ŞAHİN, 2006, s.18.118 http://www.tusiad.org.tr Erişim Tarihi: 15.03.2007119 TEKİN, 2004, s.7.


47Cumhuriyet öncesi dönemde Ahilik Teşkilatı’na dayalı Türk girişimciliğigörülmektedir. İlk dönem Orta Asya toplumlarından beslenerek biçimlenen TürkEkonomisi, yükselişini Selçuklu Devleti ile sürdürmüş; geliştirilen üretim biçimleri,sistemleştirilen ekonomik ilişkiler, çağına göre ileri düzeyde örgütlenmiş veuzmanlaşmış ekonomik yapı Osmanlı İmparatorluğu’na kadar ulaşmıştır. 120Selçuklu’da sanayi ve ticaret hayatı ahilik ilkelerine dayalı olan esnafbirlikleri tarafından teşkilatlandırılmaktadır. Ahi kelimesinin kökeni Arapça’dır ve“kardeşim” anlamına gelmektedir. 1200’lerde Moğol işgalinden Anadolu’ya kaçanesnaf ve sanatkârlar, yeni adım attıkları ülkede tutunabilmek için birbirlerinekenetlenmişler ve sahip oldukları dayanışma ve mesleki eğitim gibi değerleriAnadolu’ya taşımışlardır. 121Cumhuriyet öncesi dönemdeki Ahilik Teşkilatına dayalı Türk girişimciliği,sanayi devrimi ve sonrasında hızla artış gösteren kitle üretimi ve sosyo-ekonomikgelişmelere ayak uydurmakta güçlük çekmiştir. Ayrıca Osmanlı dönemindekigirişimcilerin büyük çoğunluğunun özellikle sanayi devriminden sonra batıyla sıkıilişkiler içinde olan yabancı asıllı Türk vatandaşları olduğu belirtilmektedir.Cumhuriyetin ilanından dokuz ay önce İzmir’de toplanan 1. İktisatKongresi’nin temel ilkelerinden biri Türk insanını girişimci yapmak olmuştur.Ayrıca bu dönemde Makedonya’dan, Arap Ülkeleri’nden ve Asya’nın diğeryörelerinden gelen göçmen Türklerin edindikleri üretim kültürünü Türkiye’yetaşıdıkları görülmektedir.1950 – 1980’li yıllarda daha çok girişimciliğin desteklenmesi ve özelmülkiyetin tabana yaygınlaştırılmasında alt yapı oluşturulmuştur. Özellikle 1970’liyılların nitelikli girişimcilerinin özellikleri şu şekildedir. 122- Girişimciler kısmen yüksek öğrenim görmüş kişilerdir.- Geleneksel tüccar zihniyetini aşma çabasındadırlar.120 Metin AYDOĞAN, Antik Çağdan Küreselleşmeye Yönetim Gelenekleri ve Türkler, UmayYayınları, İzmir, 2005, s.725.121 Ahmet TABAKOĞLU, Türk İktisat Tarihi, İktisat Dizisi 1, Dergah Yayınları, 2003, s.108.122 http://www.tusiad.org.tr, Erişim Tarihi: 17.04.2004


48- Üretme hırsları temeldir ve yatırım diğer boyutları olan verimlilikyönetim felsefesi, kalite ve uygun fiyat ilkelerine önem vermişlerdir.1980 ve 1990’lı yıllardan sonra yurdumuzda iyimser gelişmelerkaydedilmiştir. 1980 sonrası uygulanan yoğun piyasa ekonomisi, gelişen girişimcilikortamlarında Türk insanının başarılı olabileceği fikri kabul görmeye başlamıştır.Özellikle gençler arasında girişimcilik ve iş adamlığı bir meslek olarak tercihsırasında en üstte yer aldığı görülmektedir.2.2.1. Türkiye’de Girişimciliğin Önündeki EngellerÜlkelerin gelişmişlik düzeyini yakalayabilmek adına gerçekleştirilmesigereken öncelikli olarak işsizlik sorununun çözülmesi olarak söylenmektedir.İşsizliğin azaldığı bir ekonomi; üretimin arttığı buna bağlı olarak ekonomideki arz vetalep dengesinin gerçekleştirildiği, fiyatların uygun düzeylerde seyrettiği bir yapıoluşturmaktadır.Ancak Türkiye’de yukarda çizilen tablo hakikaten belirli bölgelerdesağlanmaktayken diğer bölgelerde tam tersi bir durum yaşanmaktadır. Yani,Türkiye’nin batı illerindeki gelişmiş sanayi topluluğu, refahın tüm ülkeyeyayılmasında yeterli olamamaktadır. Dolayısıyla özellikle Türkiye’nin doğusundaartan işsizlik oranı nüfusun batıya kaymasına neden olmakta ve Türkiye’nin elindedeğerlendirilmeden kalan doğal kaynaklar olarak Türkiye Bilânçosuna negatif değerolarak kaydedilmektedir.Oysaki girişimciliğin öneminin tüm ülkenin refahı için bütün bireylereanlatılmasıyla dengeli bir kalkınma yaşanabilecektir. Türkiye’de girişimciliğinönündeki engeller aşağıdaki açıklanmaktadır. 1232.2.1.1. Ekonomideki İstikrarsızlıkGirişimcileri kendi iş fikirlerini hayata geçirmekten en çok alıkoyan konununekonomik istikrarsızlık olduğu savunulmaktadır. Girişimcilik zaten başlı başına birrisk iken, bireyler ekonomik açıdan riskli olan bir ortamda daha fazla bir yükümlülükaltına girmek istememektedirler. Dolayısıyla ellerindeki mevcut sermayeyi üretim123 UYGUN, 2006, s.165-170.


49gerçekleştirmeyecek şekilde, ama kendilerine sabit bir gelir getirmesini ümit ederekdeğerlendikleri görülmektedir.2.2.1.2. Bürokratik EngellerTürkiye’de işletmelere yönelik mevzuatlar ve uzun süren bürokratik aşamalarnedeniyle işletmeler için uygun iş ve yatırım yapma ortamı kolay oluşamamaktadır.Girişimcilerin ortaya çıkıp yeni istihdam alanları yaratabilmesi için ülkedekidevlet politikaları, ekonomik koşulları ve müşteri grubu yatırım yapmaya elverişli vedeğer olmalıdır.Bürokratik sorunların aşılmasında ilk adım vergi sisteminin sadeleştirilmesi,işletme açma ve kapatma işlemlerinin kolaylaştırılması gibi işlemler olmalıdır.2.2.1.3. Bilgi EksikliğiKişi bilmediğinin düşmanıdır sözünden yola çıkarak, kadın veya erkekgirişimci adaylarını kendi işlerini yapmaktan alıkoyan ya da işlerini yaparkenbaşarısız olmalarına neden olan en önemli etkinin işin gerektirdiği teknik ve sosyalbilginin eksik olması nedeniyle olduğunu söylemek yanlış olmasa gerektir. Çünküyaptığı işin inceliklerini bilmeyen bir kişi ürettiği mal veya hizmeti pazarlayamaz.Kurulan işletmeden de uzun bir ömür ve yüksek kazanç getirisi beklenemez.Girişimciler kendileri için gerekli bilgiyi eğitim ve danışmanlık hizmeti verenkuruluşlardan sağlayabileceklerdir.2.2.1.4. Özgüven EksikliğiÜretmek için gerekli tüm kaynaklar temin edildiği takdirde, hala bireyüretmekten kaçınıyorsa, girişimcilik için mutlaka olması gereken bir kaynak eksikdemektir. Bu özgüven eksikliğidir. Korku ve sinirliliğin temelinde özgüven eksikliğiyatmaktadır. Özgüven eksikliği hiçbir fikrin olmadığı durumlarda ortayaçıkmaktadır. 124 Bireyleri zorla bir işi kurmaya yönlendirmek, işni kurulmadığıtakdirde toplumun uğrayacağı zarar kadar, topluma zarar vermektedir. Bir iş fikrioluşturulmaya başlandığında rakiplerden ve tecrübesizlikten korkmak, ilk meydana124 Arnold Nick CARTER, Etkin İletişim Kurun, Çev. Zeynep GÜDEN, Arion Yayınevi, İstanbul,2004, s.17.


50gelen olumsuzlukla yılgınlık göstermek girişimcinin çoktan zarar riskini kabul ettiğianlamına gelmektedir.2.3. Türkiye’de Girişimciliğin TeşvikiTürkiye’de insanların genel olarak girişimci bir yapıya sahip olduğusöylenmektedir. Özellikle gençlerin girişimciliğe olan ilgisinin arttığı başarılı gençgirişimcilerinin adını sık sık duyurmasıyla gözlemlenebilir. Türkiye’de girişimciruhun dengeli bir şekilde yayılmasını sağlayarak ve girişimciliğin önündeki engellerikaldırarak girişimcilik adına önemli bir adım atılmış olabilir.Türkiye’de girişimciliğin teşviki için çalışma mevzuatında esneklik, uygunfiyatlarda enerji ve hammadde temini, vergi indirimleri gibi konularda devletinduyarlı olması beklenmektedir. Ayrıca kayıt dışı istihdam ve serbest ithalat yoluylahaksız rekabet yaratılmaması gerekmektedir. Yine, Türkiye’de gözlemlenen erkekegemen girişimci profili yıkılmalı, kadın girişimcileri destekleyen kararlaralınmalıdır. Hali hazırda Türkiye’de iş gücüne katılım oranı yüzde 49.5 olup,kadınlarda bu oran yüzde 25.6’dır. Kadın istihdamını arttırmaya yönelik politikalaraöncelik verilmelidir. Türkiye’de kadın işverenlerin oranı sadece yüzde 3.3’dür. 125Kadınlara ve erkeklere yıllar boyunca toplum tarafından belirli rolleryüklenmiştir. Ticari risk taşıyan işlerde erkekler görevlendirilirken kadınlara dahafarklı ve daha az riskli roller uygun görülmüştür. 126Türkiye’nin girişimciliğinin arttırılabilmesi elindeki genç nüfusudeğerlendirebilmesiyle doğru orantılıdır. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin(TOBB) araştırmasına göre 2006 yılında açılan şirket sayısı 2004 yılına göre yüzde20 artmıştır. Bunların çoğunluğu ise daha üniversitedeyken kendi işini kurangençlerden oluşmaktadır. Yapılan işler çoğunlukla bilişim teknolojilerindedir.Yazılım üretip satan, internette kendi sitesini kurup yeni sektörler yaratan,reklam, organizasyon, tanıtım, kafe işletmeciliği yapan gençler, Türkiye’de çokuygun girişimcilik alanlarının olduğunu, fakat akranlarının piyasa koşullarını belirsizgördükleri için kendi fikirlerini hayata geçirmekten kaçındıklarını125 İpek İLKKARACAN, “Kentli Kadınlar ve Çalışma Yaşamı”, 75 Yılda Kadınlar ve Erkekler,Türkiye İş Bankası Yayınları, İstanbul, 1998, s.285.126 Stephen L. MULLER, ‘Gender Gaps in Potentıal for Entrepreneurshıp Across Countrıes andCultures’, Journal Of Developmental Entrepreneurshıp, Vol. 9., No. 3.,2004, s.190-220.


51açıklamaktadırlar. 127 Nihayetinde girişimcilik teşviki girişimciliğe özendirme veekonomik gelişme için girişimciliği destekleme şeklinde yapılabilmektedir.2.3.1. Ekonomik Gelişme İçin GirişimcilikGirişimci, yeni ticari fikir etrafında yeni işler kurarak pazarın büyümesini,çeşitlenmesini ve sağladığı iş olanakları ile istihdamın artmasını sağlayan kişi olaraktanımlanmaktadır. Girişimciler toplumun ve ekonominin gelişmesindeki baş aktörgibidirler. Bu nedenle girişimcilere yönelik çeşitli kaynaklar oluşturularakekonominin canlandırılması ve girişimcilerin teşvik edilmesi gerekmektedir.Ekonomik gelişme için etkili olacak projeler aşağıdaki gibidir: 1281. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi ile ilgili projeler; Fabrikave diğer iş yerleri binaları, yeni teknoloji ve yeni iş sahalarının geliştirilmesi.2. Üretken yatırımların teşvik edilmesi ile ilgili projeler; Turizm, personeleğitimi, araştırma ve geliştirme.3. Alt yapının iyileştirilmesi; Ulaşım, telekomünikasyon, turizm hizmetleri,sağlık ve eğitim, sınai kalkınma ve çevreyle ilgili projeler.4. Yerel kalkınmanın hızlandırılması ile ilgili projeler.Girişimcilik, işletmeciliğin yapısında bir değişimi başlatan ve geliştiren unsurolarak görülmektedir. Böylece üretim ve büyümenin sağlanacağı savunulmaktadır.Değişim ise yenilikle gerçekleştirilecek bir olaydır. Yenilikçilik hem pazar için yenimal ve hizmetlerin geliştirilmesini sağlamakta, hem de kurulacak işletmelere yatırımilgisini tetiklemektedir. 129 Yeni bir mal veya hizmet üretimi gerçekleştiğindeekonomiyi oluşturan diğer işletmelerin ilgisi çekilir. Yapılan girişimcilik örnekalınarak yeni istihdam alanları yaratılabilmektedir.2.3.2. Girişimciliğe ÖzendirmeToplumlarda cinsiyete göre sosyal sorumluluklardaki farklılıklar rastlanılanbir durumdur. Cinsiyet rolleri tanım olarak toplumdan topluma, tarih içinde değişse127 Ayşe Tarcan, “Geleceğin Bill Gates’leri”, Akşam Gazetesi, 18.02.2006 http://aksam.com.tr ErişimTarihi: 14.02.2007128 European Union, Workıng For The Regıons, Europen Communıtıes, Belgıum, 2001, s.9.129 Hasan Kürşat GÜLEŞ ve Hasan BÜLBÜL, Yenilikçilik, Nobel Basım Dağıtım, Ankara, 2004,s.126.


52de, hiç değişmeyen yönü cinsiyet temelindeki, kadının erkeğe göre ikincil sıradaolduğu anlayışının yaygınlığıdır. 130Geleneksel olarak belirlenmiş cinsiyet rollerinin <strong>belirlenmesi</strong>, kadınlarınerkeklere bağımlılıklarının ölçüsünü ifade etmektedir. Bazı kadınlar bu durumdanrahatsızlık duyarken bazıları da bu durumu ‘normal’ ve ‘doğal’ bir durum olarakgörmektedir. Bu nedenle pek çok kadının sosyal konumu erkekler tarafındanbelirlenmektedir. 131Dünyanın pek çok yerinde kadın iş gücü erkek işgücünün neredeyse yarısıkadardır. Özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde; töre, gelenek, görenekgibi yazılı olmayan toplum kuralları nedeniyle kadınlar kendilerinigeliştirememektedir.Girişimci rolü ile toplumda var olma şansı verilen kadın daha fazla bağımsızhareket etme, kendini gerçekleştirebilme ve hedeflerine ulaşabilme imkanınakavuşacaktır. Böylece toplam istihdam içinde kadınlar da kendi işlerine yönelik kısaya da uzun vadeli planlar yaparak; kaynakları optimum kullanabilme, beşeriilişkilerde başarı elde etme, işinde elde ettiği bilgileri farklı kanallara aktarabilmegibi konularda söz sahibi olacaktır.” 132Son yıllarda Türkiye’de kadınlar yaptıkları işlerde gösterdikleri başarıylatoplum olarak belli yargıların aşıldığını hissettirmektedirler. Kadınların girişimciliktebaşarılı olmaları, kendilerine güvenme, bu güvenden hareketle risk alabilmeyeteneklerine bağlıdır. 133Yaratıcı, sağduyulu, yeniliklere açık, çözüm üretme ve uzlaştırıcı yetenekleresahip olan kadınlar kişisel sorumluluk alarak rekabet edebileceklerdir. İnançlarınısavunan, önderlik eden, yetki kullanabilen beşeri ilişkilerinde başarılı olan kadınlar,bir girişimci olarak toplumsal hayatta ve çalışma hayatında söz sahibi olacaklardır.Girişimci teşvikleri ve girişimciler için hazırlanan çalışmalar kadın ve erkekher iki tip girişimci için motive edici unsur olacaktır. Bu bağlamda yapılması gereken130 Şahin, 2006, s.30.131 R. GOFFEE ve R. SCASE, Kadınlar İş Başında, Çev. Ahmet FETHI, Eti Kitapları, İstanbul,1992, s.13.132 N. Çelebi, Turizm Sektöründeki Küçük İşyeri Örgütlerinde Kadın Girişimciler, T.C.Başbakanlık Kadın Statüsü ve Sorunları Gen. Müd. Yayınları, Ankara, 1997, s.6.133 ŞAHİN, 2006, s.32.


53bir diğer çalışma toplumu dengeli bir biçimde kalkınmaya yönlendirecek projelerhazırlamak olacaktır.Dengeli kalkınmaya yönelik ve girişimcilerin desteklenmesi kapsamındahazırlanan çalışmalarda belirli bölgelerdeki değişik alanlarda gelişmenin sağlanmasıamaçlanmıştır. Örneğin 2001-2005 yıllarını kapsayan VIII. Beş Yıllık KalkınmaPlanı’nda ulusal kaynakların maksimum faydayı kapsayacak şekilde geliştirilmesi vebölgelerarası dengesizliklerin en aza indirilmesi hedeflenmiştir. Bölgesel gelişmepolitikalarının uygulanmasında sürdürülebilirlik, bölgeler arası bütünleşme, sosyoekonomikdengelerin sağlanması, yaşam standartlarının yükseltilmesi, fırsat eşitliği,kültürel gelişme ve katılımcılık ilkesi esas alınmıştır. 1342.4. Girişimciliği Destekleyen KuruluşlarGirişimciler bir işçi hayata geçirmek üzere yola çıkmaya karar verdiklerizaman birçok engelin ve zorluğun tam olarak farkında değildirler. Zaman içinde buzorluklarla karşılaştıklarında kendilerine mutlaka bir destek ararlar. Girişimcilikkimsenin göremediği fırsatları fark ederek başlar.Dikkatli gözler her tarafta fırsatları görür. İyi işiten kulaklar yardımsızlıktanölenlerin sesini duyar, açık kalpler ve açık eller de daima yardıma muhtaçlaraverilecek bir şey, yapılacak asil bir iş bulurlar. Bir fırsatı yakalayanlar, hem kendilerihem başkaları için diğer fırsatlara imkan sağlarlar. Bugün girişimciler için bir çokfırsat ortamı oluşturmaktadır. Bu ortamlar onları büyük başarılara götürebilir. 135Girişimci ruhu taşıyan bireylere toplumda uzanacak bir el mutlaka bulunacaktır.Girişimcilik zorlu bir süreç olarak ifade edilmektedir. Zorluk sadece planlama veyönetim açısından değil psikolojik açıdan da girişimcilerin özgüvenlerinikaybetmelerine neden olmaktadır.Bunun bilincinde olan pek çok ülke, gerek devlet gerekse sivil toplumörgütleri aracılığıyla girişimcilerin gelişimine katkıda bulunmaya ve onlara heralanda destek vermeye çalışmaktadır. Girişimci yeteneği taşıyan ve girişimcilik isteği134 Murat Ali DULUPÇU, İlker H. ÇARIKÇI ve Onur SUNGUR, ‘Avrupa Birliği Sürecinde KOBİPolitikası ve Bölgesel Politika İlikisi Üzerine Bir Değerlendirme,’ İstanbul Kültür Üniversitesi 2.KOBİ’ler Verimlilik Kongresi, 2-3 Aralık 2005, İstanbul, s.546.135 Orison Sweet MARDEN, Fırsatı Yakalayın, Çev. Hilmi BİLGİNER, Hayat Yayınları, s.16-17.


54duyan bireylerin sermaye ile ilgili problemlerinde ya da tecrübesizliktenkaynaklanabilecek sorunlarının çözümünde her zaman bir çıkar yol bulunmaktadır. 136Girişimci kişiliğe sahip bireyleri girişimde bulunmaktan caydıran ilk etkengirişimcinin sermayeye sahip olmamasından kaynaklanan sorunlarıdır. Finansalproblemler nedeniyle bugün birçok iş fikri istihdam alanına dönüştürülemedenkaybolmaktadır. Ya da o işi yapmaya hevesli ancak sermayesi olmayan kişilerinelinden çıkarak satın alma yoluyla el değiştirmektedir. Tabiî ki burada ekonomininyaşadığı bir kayıp olmamakla birlikte, kaybolan iş fikrinin gerçek sahibinin hayalleriolarak ifade edilmektedir.Son dönemde girişimciliğe gereken önemin verilmesine dair yapılançalışmalar, izlenen yollar neticesinde, finansal sorunların aslında çözümlenmeyecekproblemlerden olmadığı girişimcilere büyük ölçüde anlatılmış ve çözüm önerileribenimsetilmiştir. Aşağıda bu çözüm önerilerinden dört tanesi kısacaaçıklanmaktadır: 137Risk Sermayesi Yöntemi: Risk; ortaya çıktığı zaman projenin zamanındatamamlanmasını sağlamak amacıyla hemen üzerine eğilinmesi gereken durumdur. 138Girişimciler, sermayeye, pazardaki bir fırsatı görüp bunu değerlendirme isteğizihinlerinde oluştuğu anda ihtiyaç duyarlar. Bu ihtiyaç duyma anında bireyin birinsan olarak hissettiği duygu onun girişimcilik adına bir adım atıp atmayacağınıbelirleyecektir.Eğer ki birey iş fikrini projeye dönüştürmek için bir adım atma kararıvermişse ve ihtiyaç duyduğu finansmanı nereden sağlayabileceğini düşünüyorsadevreye girebilecek ve sorunu çözebilecek yöntemlerden biri risk sermayesi yöntemiolarak belirtilmektedir.Risk Sermayesi; iyi bir iş fikrine sahip bilgili ve yetenekli girişimcilere işkurmaları için gerekli sermayeyi sağlayan bir finansman yöntemi olaraktanımlanmaktadır. 139136 PRAAG, 2005, s.37-48.137 Ertuğrul BAYER ve Kürşat TÜFEKCİ, Genel İşletme,3 Ltd.Yayını, Isparta, 2007, s.161-165.138 Trevor L. YOUNG, Proje Yönetimi, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998, s.58.139 TEKİN, 2004, s. 33


55Risk sermayesi, risk sermayedarı tarafından yeni teknolojiler ve iş fikirleriüreten gelişme potansiyeli yüksek Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelere (KOBİ)edinecekleri pay karşılığında öz kaynak sağlayan bir yatırım aracıdır.Leasing: Uzun vadeli finansman sağlama yöntemlerinden olan ve yatırımcıyabüyük avantajlar sağlayan yöntem finansal kiralama anlamına gelmektedir. 140Herhangi bir yatırım malının, bunu kullanmak isteyen kuruluş tarafından satınalınması yerine, bir finansal kiralama şirketi tarafından satın alınarak yatırımcıyakiralanması şekline verilen isim olarak tanımlanmaktadır.Girişimciler işin henüz başındayken ve faaliyetlerin yürütülmesi içinkesinlikle gerekli olan malların temin edilmesi bakımından girişimciye büyüksermaye avantajı sağlayan bir yöntemdir. Özel şirketler tarafından oluşturulabileceğigibi bankalar tarafından da gerçekleştirilebilecek bir işlem olarak belirtilmektedir.Franchising: Bir işletmenin isim veya işletme hakkını kullanmak anlamınagelen ‘franchising’ ifadesi literatüre İngilizce kullanımıyla girmiştir. 141Franchising bir işi satın alma işlemidir. Girişimcinin bir işe sahip olması içinbu işi mutlaka kendisinin başlatmış olmasına gerek yoktur. Mevcut bir iş satınalınarak, işin kurulması için gereken zaman ve çaba harcama gibi uzun bir süreçtenkurtulunabilir.Sistemin işleyişinde Franchise veren ve Franchise alan şeklinde iki ifadebulunmaktadır. Franchise veren taraf belirli bir hizmet veya ürünün sahibi ikenFranchise alan taraf bu ürün veya hizmeti belirli bir pazara sunmakla ilgilenmektedir.Franchise, belirli bir pazara sunmakla ilgilenmektedir. Franchise, belirli bir pazara omal veya hizmeti sunma hakkının alınmasıdır. Yerel dağıtım için bu belirli iş fırsatınıvermesi karşılığında Franchise veren taraf, Franchise alan taraftan bir ödeme veyaişletme payı almaktadır. 142Factoring: Girişimcilerin hem kısa hem de uzun vadeli olarakkullanabilecekleri bir finansman sağlama yöntemi olarak ifade edilmektedir. İş140 DİNÇER ve FİDAN, 2003, s. 237141 John STANWORTH and Brian SMITH, Franchising, Epsilon Yayınlar, İstanbul, 1995, s.9.142 Tim BURNS, Eğriyi Kırın, Çev. Semih ERTAŞ, Epsilon Yayınları, İstanbul, s.207-208


56hayatına başlamış, mal veya hizmet üretimi ve satışını yapan girişimcilerinçoğunlukla başvurdukları yöntemlerdendir.Kredili satış yapan işletmeler bu satışlardan doğan alacak haklarını factoringişlemi yapan bir kuruluşa satmaktadır. Böylece; senet tahsili, ödemelerin takibi vedefter tutulması gibi rutin işlerden kurtulmaktadır. Factoring şirketi ise sunduğuhizmetler karşılığında belirli bir komisyon almaktadır.Girişimciler uygulamada genellikle alacaklarının toplamda yüzde 80’lik birbölümünü başlangıçta nakit olarak almakta ve büyük bir sermaye avantajısağlamaktadırlar.Türkiye’de de girişimciliği geliştirmek ve bu alandaki çalışmalarıdesteklemek için kurulmuş devlet veya sivil merkezli pek çok kuruluşbulunmaktadır. Bu kuruluşların başlıcaları aşağıda açıklanmıştır.2.4.1. KOSGEBKüçük ve Orta Ölçekli Sanayicileri Geliştirme Birliği (KOSGEB);KOBİ’lerin teknolojik yeniliklere süratle uyumlarını sağlamak, rekabet güçleriniyükseltmek ve ekonomiye katkılarını ve etkinliklerini arttırmak amacıyla 1990yılında, 3624 sayılı yasa ile kurulmuş, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na bağlı bir kamukuruluşudur.KOSGEB, KOBİ’lerin katma değerini arttırmak, rekabet güçleriniyükseltmek, uluslararası pazarda söz sahibi olmasını sağlamak, marka bilincinigeliştirmek, ana – yan sanayi ilişkilerini güçlendirebilmek, hedeflerinigerçekleştirebilmek ve daha etkin hizmet vermek amacıyla ‘Yeniden Yapılanma’sürecini başlatmıştır.KOSGEB, her yaştan girişimciye kadın – erkek ayrımı yapmaksızın birçokkonuda destek vermektedir. Bu destekler; Danışmanlık ve Eğitim, TeknolojiGeliştirme ve Yenilik, Bilişim, Kalite Geliştirme, Pazar Araştırma ve İhracatıGeliştirme, Bölgesel Kalkınma ve Girişimciliği Geliştirme Destekleri’dir.KOSGEB’in özellikle üniversitelerle işbirliği ve fikir alışverişine giderek,gençlerin girişimciliğe özendirilmesi ve desteklenmesi konusundaki en önemlidesteklerinden biri, şüphesiz ki, genç girişimcilerin cesaretini kıran finansal sorunlara


57getirdiği, alternatif finansman modelleridir. Bu bağlamda; yatırım ve işletmesermayesi olarak kullanılmak üzere Toptan Eşya Fiyat Endeksli (TEFE) bir krediprogramı olan KOSGEB–VAKIGBANK KOBİ Destek Programı uygulamayakonulmuştur. Hemen arkasından KOSGEB – Halkbank Ekspres KOBİ Destek KrediProgramı Hayata geçirilmiştir. 1432.4.2. TÜSİADTürkiye Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) bünyesinde, ÖmerSABANCI, başkanlığında kurulan bilgi Toplumu ve Yeni Teknolojiler Komisyonubulunmaktadır. Bu komisyonun altında da ‘Girişimcilik ve Yenilikçilik ÇalışmaGrubu’ kurulmuştur.Bu grup 20 Nisan 2004 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi’nde pek çoküniversiteden gelen öğrencilerin fikirleri ve konuşmacıların katılım ile GirişimcilikKongresi gerçekleştirmiş ve projenin hayata geçirilmesi yolunda gençler iş adamlarıile buluşmuştur.Yine her yıl bu kongre yapılmakta ve yeni fikirler hayata geçirilmektedir.TÜSİAD, gerek yayınladığı raporlar, gerek çeşitli platformlarda dile getirdiğigörüşlerle girişimciliğin önemine dikkat çeken bir kuruluştur. Son dönemde ArzuhanYALÇINDAĞ’ın başkanlığa seçildiği dernek, özellikle kadın girişimcilere verdiğidestekle dikkat çekmektedir. Kadın girişimcilere verilen ekonomik, teknik ve projebazlı destekler artarak devam etmektedir. 1442.4.3. TÜGİADTürkiye Genç İş Adamları Derneği’nin kuruluş amacı; sistematik çalışmalarlaTürkiye’de ki girişimcilik potansiyelinin arttırılması için çalışmalarda bulunmak,girişimciliğin önündeki engellerin tespiti ve giderilmesi için çalışmalar yürütmek,Türkiye’nin girişimcilik profilini belirlemek, liderlik, motivasyon gibi konularıçeşitli platformlarda işlemek, girişimciliğe özendirmek, özgün ve orijinal projeleribelirleyerek fon sağlayıcı kuruluşlara sunmak ve başarılı girişimcileriödüllendirmektir. 145143 http://www.kosgeb.gov.tr, Erişim Tarihi: 14.02.2007144 http://www.tusiad.org.tr, Erişim Tarihi: 14.02.2007145 http://www.tugiad.gov.tr, Erişim Tarihi: 14.02.2007


58İki seçenekten birisini seçmeye zorlamak ya da zorlanmak yaratıcılık değil,üçüncü seçeneği oluşturmak ise yaratıcılık olarak ifade edilmektedir. 146 Girişimcilikzorla yapılabilecek bir meslek değildir, ya da sürekli taklit ederek başarılabilecek birteşebbüs de değildir. TÜGİAD kuruluş amacında da açıkladığı gibi kişilere farkındaolmanın ve farklı olmanın yol ve yöntemlerini öğretme desteği vermektedir.2.4.4. KAGİDERKadın Girişimciler Derneği, geleceğin iş dünyasında kadın girişimcilerinsayısını ve etkinliğini arttırmak amacıyla 2002 yılında kurulmuştur.Misyonu kısaca ‘kadınları ekonomik hayata kazandırmak’ olarak ifadeedilmektedir. Dernek tarafından girişimci kadınlar teşvik edilmekte, projelere desteksağlanmakta, iş sahibi kadınlara her aşamada uzman üyeleri aracılığıyla danışmanlıkhizmetleri verilmektedir. 147KAGİDER potansiyel kadın girişimcilere destek veren bir kuruluştur. İşlerinikurmaları, büyütmeleri ve güçlendirmeleri için kadın girişimci adaylarına gerekliolan eğitim ve danışmanlık hizmetlerini veren dernek, öncelikle ‘aday proje’başvurularını değerlendirmektedir. Bu değerlendirme işlemi komite tarafındanincelenmekte ve proje sahipleri dört günlük bir eğitime tabi tutulmaktadırlar. Kadıngirişimcilere işlerini nasıl kuracakları ve nasıl yönetecekleri öğretilmektedir. 148146 Üstün DÖKMEN, Küçük Şeyler, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2004, s.85.147 ŞAHİN, 2006, s.75.148 Eylem Türk, İş Dünyasındaki Marka Kadınlar, Neden Kitap Yayıncılık, İstanbul 2005, s.154.


59ÜÇÜNCÜ BÖLÜMBAŞARILI GİRİŞİMCİLER3.1. Başarılı Girişimcilerin Temel ÖzellikleriHayal gücü ve girişimci ruh ile yapılamayacak hiçbir iş yoktur. Son yıllardagençlerin en çok tercih ettiği meslek girişimciliktir. Türkiye’de işsizlik oranlarınınartması ve sabit ücretle çalışmanın dahi şartlarının zor olması nedeniyle kendi işinikurmak isteyeceklerin sayısı daha da artacak gibi gözükmektedir.Türkiye’deki genç girişimcilerin yaş ortalaması 18-30 arasındadeğişmektedir. 149 Gençlerin çoğunluğunun fikirleri içinde bulunduğumuz bilim veteknoloji çağı nedeniyle genellikle bilişim teknolojileri alanında gerçekleşmektedir.Girişimcilik eğilimi gösteren bireylerin genel özellikleri incelendiğindehemen hemen benzer kişisel niteliklere sahip oldukları hemen fark edilmektedir. Buniteliklerin temel olarak ön plana çıkanları aşağıdaki açıklanmaktadır.3.1.1. ÖzgüvenGirişimci bireylerin, başarının gerçek karşılığını sağlayan ve istenilen işfırsatlarını arayıp bulan bireyler olarak kabul edildiği bir gerçektir. Girişimciler,fırsatların ortaya çıktığı kendi çevrelerinde faaliyette bulunurlarken aynı zamandameydana gelen değişimlere de ayak uydurmaya gayret etmektedirler. Ayrıcaproblemler ya da fırsatlar için söz konusu olan yaratıcı ve riskli tercihleri yapmanoktasında kendi bağımsız güçlerini kullanmaktadırlar. Özgüveni olmayan bireylerinbu işleri yüklenmesi genellikle mümkün olmamaktadır. Harekete geçiricilik,yaratıcılık ve başarma gibi olguların büyük değişimler olmaksızın gerçekleşmesimümkün değildir. Bu doğrultuda Gibb, girişimci bireylerin, belirsiz durumlarda gizlibir özgüven duygusu taşıdıklarını ifade etmektedir. Bu yüzden kendi kendine güven,girişim veya girişimciler için zorunlu bir öncelik olarak görülmektedir. 150Özgüven ile birlikte, genel olarak güven anlayışı zikredilmektedir. Bazıinsanlar, özellikle bir işletme yapısı içinde girişimci bireyleri, bencil ve sömürücüolarak görmektedirler. Ancak gerçek hayatta girişimlerin başarılı olması, farklı149 http://www.aksam.com.tr, Erişim Tarihi: 14.02.2007150 BIRD, 1995, s.51-52.


60girdilerin etkin bir şekilde koordinasyonuna, itimat ve güven derecesine ve ortaklararasındaki işbirliğine bağlı olmaktadır. Girişimciler üzerine yapılan çalışmalarda,genel nüfusla karşılaştırıldığında girişimcilerin bir çoğunun ahlaklı ve sosyal olaraksorumlu bireyler olduğu belirtilmektedir. 151 Bu durum ise, girişimcilereçalışmalarında yardım eden bireylerde, sömürülmediklerine dair bir güven anlayışıdoğurmaktadır. 152Özellikler veya niteliklerin davranışları etkilediği ya da belirlediği genelolarak ifade edilmekle beraber girişimci davranışı açıklayan bu yaklaşımlara bazıeleştiriler de yöneltilmektedir. Kişilik teorilerinin genel eğilimleri açıkladığı ve çoknadir olarak, özel durumları da açıkladığı belirtilmektedir. 153 Aynı şekilde girişimciözellikleri ölçmek için kullanılan metotların da farklı olduğu ve sonuçlarının isebirbiriyle çelişkili olduğu belirtilmektedir. 154Bazı araştırmalar, girişimcilerin başkalarının sahip olmadığı genel birpsikolojik profile uyduklarını ortaya çıkarmaktadır. Ancak başka gruplar içinde(yöneticiler) de girişimci bir psikolojik profilin sergilendiğini gösteren çalışmalar davardır. Yöneltilen bir diğer eleştiri ise, bir çok girişimcinin tanımlanan bütüngirişimci özelliklere sahip olmadıkları ve bu özelliklerin çoğunun girişimci olaraktanımlanmayan bireyler tarafından da sergilendikleri yönündedir. 155Özgüven; bireylerin kendileriyle ilgili iyi duygular taşımaları sonucunda,kendilerini iyi hissetmeleri, kendilerinden memnun olmaları ve hiçbir olumsuzluğunkendilerine zarar veremeyeceğine inanmaları sonucunda ortaya çıkan hisleri olaraktanımlanmaktadır.Josef Kirschner’e göre, “kendine güvenmek ya da kişisel bilince sahip olmakdenildiğinde insanların çoğu bunu kaderlerinin bir sonucu olarakdeğerlendirmektedirler. Yani bu kişisel bilince ya da özgüvene ya sahiptirler ya da151 Barton J. CUNNINGHAM and Joe LISCHERON, ‘Defining Entrepreneurslıip’, Journal of SmallBusiness Management, Ocak 1991, Vol. 29, s.48.152 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s. 47.153 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s. 36.154 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.36155 CHELL, HAWORTH and BREARLEY, 1991, s.37.


61sahip değildirler. Oysaki bir insanın kendisinin bilincine varması ya da farkınavarması ve kendisini dış dünyaya kabul ettirmesi, öğrenilebilen bir şeydir.” 156Sonuçta girişimcilerin özgüvenlerinin var olup olmadığı ne istediklerini tamolarak bilip bilmemeleriyle başlamakta ve gerçekleştirme konusundaki kesin kararıalmalarıyla devam etmektedir. Bireylerin iş hayatında başarılı olmalarında etkili olanen önemli unsur özgüven olarak belirtilmektedir. Kendi yapabileceklerine inanan vekendine güvenen ne istediğini bilen bir birey rakipleri arasında sivrilebilecek vebaşarılı olacaktır.Girişimcileri başarıya götüren anahtar özgüvendir. Duygu ve düşüncelerinanlaşılmasında kelimeler değil, bireyin kendisi esas olmaktadır. Alt ve üst yaş sınırı,eğitim düzeyi, sağlık ve enerjisi, motivasyonu, ikna kabiliyeti, esnekliği, konuşmakabiliyeti, yaratıcılığı, kararlılığı, bilgi ve kabiliyeti kendine güven duyan birbireyden beklenen nitelikler olarak belirtilmektedir. 1573.1.2. MotivasyonMotivasyon, insanın sahip olduğu kişisel yetenek ve becerilerini belirli biramacı gerçekleştirmek üzere harekete geçirip kullanmasını sağlayan heves, istek,arzu, dürtü gibi enerji veren güç olarak betimlenmektedir. 158Doğru ve yerinde bir hedef belirlemek, en iyi motivasyon kaynaklarındandır.Bu hedeflerin yerine getirilmesi, kendini gerçekleştirme ve gurur gibi yüksekdereceli ihtiyaçların tatmin edilmesini kolaylaştırır. Hedefe ulaşılarak elde edilenbaşarının takdir edilmesi de süreci iyileştirici bir unsurdur. 159 Bir girişimcininbaşarılı olabilmesi için kendine uygun bir konuyu fırsat bilerek bunu iş fikrinedönüştürüp gerçekleştirebilecek bir hedef haline getirmesi gerekmektedir.3.1.3. Risk AlabilmeRizikolu durumlar iki ya da daha çok alternatifin olduğu ortamlarda sözkonusu olmaktadırlar. Teorik olarak riskin üç boyutu vardır: İlk olarak potansiyel156 Josef KIRSCHNER, Hayat Okulu, Çev. Aydın ARITAN, Arıtan Yayınevi, s.87.,ty.157 Asuman YALÇIN, Satış Teknikleri, Bilim Teknik Yayınevi, İstanbul, 1995, s. 12158 Dean A. STEPHERT and Johan WIKLUND,Entrepreneurıal Small Busınesses, MPG Boks Ltd.,Cheltenham, 2005, s.43-47159 John ALLAN, Daha İyi Nasıl Motive Etme, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998,s.59.


62kayıpların büyüklüğü, ikinci olarak potansiyel kayıp ihtimalleri ve son olarak dapotansiyel kayıpların ortaya konulması şeklinde sıralanmaktadır. Daha da ilerigidilerek riskin üç belirleyicisi ya da kaynağı olduğu ifade edilmektedir. Bunlar,doğal güçler, diğer insanlar ve verimsiz kaynak ile bilgi ve zamandan kaynaklanankontrol eksikliği ve bilgi eksikliği ile zaman eksikliğidir. 160Girişimciler beş alanda belirsizlik veya muhtemel kayıplarla karşılaşırlar.Bunlar;- Finansal,- Sosyal ve ailesel,- Duygusal ve fiziksel,- Kariyer ve gelecekteki çalışma becerisi,- Organizasyonel’dir.Bu belirsizlikler, girişimcilerin hızlı kararları ve davranışlarıyla dabüyütülmüş görünmektedir. Böyle olmakla birlikte yine de risk yüklenme, genelliklerasyonel bir tercihtir. Ülkelerin veya dünya ekonomilerinin artan belirsizliği kabuledilen riske yönelimde baskı yaratmaktadır. 161Riskin bütün bu farklı boyutları, girişimcilerin riske yönelik yönelimlerininbir sonucu olarak anlaşılmaktadır. Girişimcilerin risk davranışları, karşılaşmışoldukları riskleri seçme ve yönetme metotlarını kapsamaktadır. Risk davranışının,riske yönelik tutumların ve nihayetinde risk yönetiminin başlıca belirleyicisi,bireylerin tarihsel arka planı, kişiliği ve içinde yaşadıkları sosyal yapıdır.Bireylerin risk yüklenme istekleri, girişimciliklerinin temel bir özelliğiolduğuna yönelik önemli araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalarda risk yüklenenkişi, başarılı olma ihtimalinin düşük olduğu zamanlarda bile bir işletme kurma fikriniısrarla takip eden birisi olarak kabul edilmiştir. Yani girişimciler risk yüklenen kişilerolarak ifade edilmiştir. 162160 BIRD,1995, s. 85.161 BIRD, 1995, s. 86.162 BROCKHAUS and HORWITZ, 1986, s.29.


63McClelland ise, yüksek bir başarma ihtiyacı olan bireylerin risk yüklenmeisteklerini yumuşattıklarını ve orta derecede risklerin insanlarda büyük bir başarmamotivasyonuna yol açtığını ifade etmektedir. Aynı şekilde yüksek bir iç kontrolanlayışına sahip bireylerin de başarma ihtiyacı eğiliminde olduklarını ve sonuçtaılımlı risk yükleniciler olarak sınırlandırıldıklarını söylemektedir. 163İleri derecede aktif başarı sahipleri, yeni alanlara korkmadan giren bireylerdir.Bireylerin bu davranışları ise önemli derecede bir risk taşımaktadır. Bir organizasyonya da meslek için felaket niteliğinde olan bir çok başarısızlık bazen böyle risklerekatlanılması sonucu ortaya çıkmıştır. Girişimci faaliyetin sonuçları nispetenmuhafazakar olan bir faaliyetin sonucuna göre daha az bir belirliliğe sahiptir. Buyüzden girişimci bireylere düşen, söz konusu risklerin etkisini en aza indirebilecekbeceriyi kazanmalarıdır. Ayrıca girişimcilerin herhangi bir başarısızlığın üstesindengelebilmeleri için belirli bir psikolojik yaratılışa sahip olmaları gerekir. Maddi açıdanda gerekli kaynaklara sahip olmak zorundadırlar. 164Girişimci bireylerin riski benimsemiş olmaları, onların her zaman yüksek riskyüklenicileri olduğu anlamına gelmez. Girişimcilik ile ilgili araştırmalar, etkingirişimcilerin ılımlı risk-yüklenenler olduğunu göstermektedir. 165 Bunun aksini iddiaeden araştırmacılar ise, girişimci bireylerin hesaplanmış risk-yüklenenler olduğunubelirtmişlerdir. 166 Koşulların tamamen kendileri tarafından belirlendiğini dolayısıylabaşarı konusunda düşük bir ihtimale sahip seçeneklerin pek izlenmediğini iddiaetmektedirler. Bu doğrultuda Drucker başarılı girişimcileri ‘..yüklendikleri riskleritanımlamaya çabalayan ve mümkün olduğu kadar onları minimize edenler’ olaraktanımlamaktadır. Girişimciler fırsatları araştırırlar ve onlara ciddi bir önematfederler. Fırsatları kendi lehlerine çevirmeye çalışırlar. Yine Drucker başarılıgirişimcilerin, ihtiyatlı olma eğiliminde olduklarını ve risk-odaklı olmaktan ziyade,fayda-odaklı olduklarını belirtmiştir. Onun için ‘erişilmesi gereken yarın’dan çok‘savunulan dün’ daha riskli görünmektedir.Girişimciliğin bir kazanma ya da kaybetme sonucunu göze alma durumuolduğu herkes tarafından kabul edilmektedir. Bir işin sonucunda ‘ya, ya da’ gibi iki163 McCLELLAND, 1961,s.214.164 BROCKHAUS and HORWITZ, 1986, s.30.165 SHAVER and SCOTT, 1991, s. 26.166 BRIDGE and O’NEIL, 1998, s.44.


64farklı sonucu tanımlayan ve birbirine bağlayan, ‘bağlaç’ kullanılıyorsa bu durum‘risk’tir. Riski tanımlayan bu ifadede belirsiz iki durum vardır ve bunun biri mutlakagerçekleşebilecektir.Girişimcilerin belirsiz durumlara daha erken karar vererek işe atılmalarıonların risk alma cesaretlerinin çokluğundandır. Büyük işler yapabilmek için paraya,çevreye, fırsatlara ve araçlara ihtiyaç duyulur. Bir işe başlarken önce imkansızlıklargöze çarpar. Önemli olan şimdiki ve geçmişteki imkanlar değil, sonraki vegelecekteki imkanlardır. Çünkü başarı insanı geçmişte değil, gelecektebeklemektedir. Geçmişteki imkansızlığa odaklanarak, geleceği başarısızlığa mahkumetmek mantıksız kabul edilmektedir. 167Bir işe başlarken her türlü risk göze alınarak o işe başlanılır. İş fikrine sahipgenç bir girişimci projesinin zamanında tamamlanabilesi için ortaya çıkabilecek hertür riski hemen fark etmeli ve çözüm bulmalıdır. Bir projede karşılaşılabilecek üç tiprisk olabilir. 168 Bu riskler aşağıda belirtilmiştir.Birincisi; Ticari risklerdir. Projenin uygulanabilirliği ve onu çevreleyenetkenleri ortaya çıkarır.İkincisi; Proje riskleridir. Hedefe ulaşmak için yapılması gereken iştenkaynaklanan teknik sorunlardır.Son olarak ise; Süreç riskleridir. Projeyi kontrol etmek için kullanılanekipmanlar, teknikler ve prosedürlerden kaynaklanan sorunlardır.Riski tamamen olumsuz bir durum gibi görmemek gerekir. Çünkü sonucundaortaya çıkacak olumlu durum, kaynakların doğru kullanılması ve hedeften sapmadanilerleyerek elde edilebilir.3.1.4. LiderlikLider, bireyleri ortak hedeflere yönelten, hedefleri benimseten, bireyler arasıköprüyü oluşturan, dağınık güç ve bilgiyi bir araya toplayıp sinerji yaratan kişi olarak167 Muhammed BOZDAĞ, Düşün ve Başar, Nesil Yayınları, 2003,s.35.168 YOUNG, 1998, s. 59


65tanımlanmaktadır. 169 Liderlik ise; vizyon sahibi olmak, geleceğin ne kadarınınbugünden ortaya çıktığını bilmek olarak betimlenmektedir. 170Küreselleşme, yeni teknolojiler, rekabetin artması gibi nedenlerle işletmeleren çok iyi bir lidere ihtiyaç duymaktadır. İşletme yönetiminin başarısı için iyi birlider en önemli girdi olarak görülmektedir. Girişimciliğe niyet etmiş bir birey istergenç, ister yaşlı ister erkek ister kadın olsun nitelikli bir lider olma özelliğitaşımalıdır.Liderlik kumaşını dokuyan iplikler; sezgi, yaratıcılık, imgelem, hoşgörü,duyarlılık, empati, iç gözlem, merak, iyimserlik, güven, kendini adama, vizyon, riskalma, sentez yeteneği, aciliyet duygusu, dinleme ve iletişim becerileri olaraksıralanmaktadır. 171Liderliğin birinci kuralı, lider ile onu takip edenler arasında bir ilişkiolmasıdır. İzleyenler yoksa yönetilecek kimse yok demektir. 172 Liderlerden en fazlabeklenen yönetilenlerin sahip olmadığı yetenekleri onlara kazandırması, her zamanamaçtan sapmaların önleyerek onları yönlendirmesidir. Lider vizyon sahibiolmalıdır. Vizyon hedef değildir. Vizyon geleceğin nasıl şekilleneceğinigöstermektedir. 173Bir liderin ileriye yönelik kararlar verirken bilmesi gereken durumlarşunlardır: 174• Strateji sahibi olması gerektiğini• Amacı olması gerektiğini• Üstün kalite, müşteri hizmeti ve hız gibi pazar piyasasında yararsağlayacak etmenleri• Teknolojiyi169 Tamer KOÇEL, İşletme Yöneticiliği, 9. Basım, Beta Yayınları, İstanbul, 2003, s.581.170 Peter BURWASH, Liderliğin Anahtarı, Çev. Emine EROĞLU, Timaş Yayınları, İstanbul, 2003,s. 88171 Cengiz ERENGİL, NLP Metre, Akis Kitap, İstanbul, 2005, s.133.172 Franches HESSELBEIN, Marshall GOLDSMITH and Richard BECHARD, Geleceğin Lideri,Çev. Hayrettin TOK, Drucker Vakfı Yayınları, s.175.173 Pat MESİTİ, Hayalleri Olanlar Asla Uyumaz, Çev. E. Canan KARDERİN, Sistem Yayıncılık,s.82.174 David F. FALINO, Etkili Karar Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, Hayat Yayınları, İstanbul,2003, s.16.


66• Kendi gücünü ve rakiplerini gücünüGirişimcilik yapmayı planlayan bir bireyin liderlik ruhuna sahip olmasışarttır. Liderlik kumandanlık değildir. Geleceği yönetirken şartları ve ihtimallerideğiştirebilme yeteneğidir. Değişim lideri değişimi bir fırsat olarak görmesi, değişimiaraması, doğru değişimleri bulması ve bu değişimleri organizasyonun içinde vedışında nasıl verimli kullanacağını da bilmesi gerekmektedir. 175Girişimcilerden beklenen daha az hata yapmalarıdır. Tecrübe eksikliğinedeniyle hata yapma olasılıkları bulunsa da gerek üniversitede almış olduklarıeğitim gerekse dışarıdaki kurumların vermiş olduğu danışmanlık ve destek hizmetleriile bu olasılığı ortadan kaldırabilirler.Kadın girişimcilerin ve erkek girişimcilerin liderlik özelliklerinebaktığımızda, büyük ölçüde farklılıklar olduğu göze çarpmaktadır. Doğası gereğisahiplenme duygusuna ve sorumluluk alma bilincine sahip olan bir kadın girişimci,genellikle geleneksel emir – komuta liderlik tarzını kullanarak değil, kadın olaraksahip olduğu benzersiz deneyimlerden ve çok yönlü düşünebilme yeteneğindenfaydalanarak başarılı olabilmektedir. 176Erkekler ise kadın girişimcilere kıyasla liderliği, astlarıyla yaptıkları bir dizipazarlık olarak görmekte ve çalışanlarını motive etmek için sahip oldukları konumuve kaynakları kullanmada kontrolü ellerinde tutma konusunda daha başarılıolmaktadırlar. 177Kadın veya erkek genç girişimcilerin başarılı olmaları ve bu başarıyısürdürülebilir kılmaları zor kararları vermekten korkmayarak risk almaları ve liderioldukları grubu daima geleceğe hazırlamalarına bağlıdır. Liderlik, gençlik, heyecan,dinamiklik ve bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjinin varlığı ile etkinleştirilebilir.3.1.5. Duygusal ZekâGirişimcilik sürecinde önemli olan bir kavram da ‘Duygusal Zekâ’dır.Duygusal zekâ; bireyin kendi hislerini ve başkalarının hissettiklerini gözleyip175 Peter F. DRUCKER, 21. yy. için Yönetim Tartışmaları, Çev. İrfan BAHÇIVANGİL ve GülenayGARBAN, Espilon Yayıncılık, İstanbul, 1999, s.85.176 Harward Business Review, İş Yayşamında Kadınlar, Çev. Leyla ARSLAN, Acar Basım,İstanbul, 2006, s.187.177 Harward Business Rewiev, 2006, s.188.


67düzenlemek, hisleri düşünce ve eyleme yol gösterecek şekilde kullanmak olaraktanımlanmaktadır. 178Duygusal zekâya sahip girişimciler, fikirlerini açıklama, iş yapma veyaptırma sürecinde daha başarılıdırlar. Duygusal zekâ aile, iş ve sosyal hayattakibaşarılarda temel belirleyici durumuna gelmiştir. Zekâ oldukça zor değişen biryapıdır, oysaki duygusal yapı çeşitli etkenlerle değiştirilebilmektedir.Girişimcilerin günümüz koşullarında iletişim becerilerinin ve imkanlarınınçokluğu daha fazla kişiyle görüşme ve onları anlama fırsatları duygusal zekalarınıngelişmesine katkıda bulunmaktadır.Girişimsel davranışlar genellikle hareketli sosyo-ekonomik çevrelerde,özellikle yeni girişimlerde yaygındır ve bu davranışların uygulandıklarıorganizasyonlar hızlı bir değişimi yaşamaktadırlar. Bu davranışlar, kaynakların kıtolduğu bir ortamda fırsatların <strong>belirlenmesi</strong> ve takip edilmesiyle karakterizeedilmiştir. Fayda odaklı, gelişen piyasaları bilen ve yeni bir girişimi başlatmayaeğilimli olan bireyler girişimci davranışlar sergilemektedir. Onun için bu davranışlar,değişik ortamlarda hatta ekonomiyle ilgisi olmayan alanlarda bile söz konusuolmaktadır.Sosyal psikolojik yaklaşımlar, bireylerin kişisel özellikleri kadar onlarıniçinde faaliyette bulunduğu yapıları da hesaba katmaktadır. Bu yapılarda ise girişimcibireylerin nasıl davranacağını belirleyen rol davranışları önemli bir işlevgörmektedir. Roller bireylerin davranışlarına yön vermektedir. Girişimseldavranışlar, belirli bir pozisyonda çalışan bir bireyin kurmuş olduğu sosyal ilişkilerinifadesi olan rol setlerini içermektedir. Girişimcilerin rol seti ise, aile üyelikleri,girişimci kapitalistler, ortaklar ve dağıtımcılar gibi kategorileri kapsamaktadır. Birgirişimcinin davranışları büyük ölçüde içinde yer aldığı ilişki ağları tarafındanetkilenmektedir. Çeşitli davranışsal stratejiler, bu rollerin yerine getirilmesi içingirişimciler tarafından uygulanmaktadır. Rol kategorilerinin odağı olarakgirişimciler, kategorilerin üyeleri tarafından sağlanan bilgi ve kaynaklara bağlıdırlar.Sosyal faktörler, rollerle ilişkili hem bilinçlenme ve hem de bilgilenme süreçlerinietkilemektedir. Bu durum, özellikle belirli bir rol kategorisinin üyesi olan bireylerin178 Selen DOĞAN, Çalışan İlişkileri Yönetimi, Kare Yayınları, İstanbul, 2003, s.112.


68çatışan beklentileri söz konusu olduğunda gerçekleşmektedir. Bireyler farklılaşan bubeklentileri karşılamak için kendi davranışlarını uygularlar. Böylece roller geniş birsosyal yapıda iyice yerleşmiş olur. 1793.1.6. EmpatiGirişimcilerin taşıması gereken temel özelliklerin biri de empati yeteneğiolarak belirtilmektedir. Herkeste varlığına çok sık rastlanamayan ve kişininkendisinde bu özelliği keşfetmesi ile önem kazanan bir yetenek olarak ifadeedilmektedir.Empati; bir insanın, kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak olaylaraonun bakış açısıyla bakması, o kişinin duygu ve düşüncelerini doğru olarak anlaması,hissetmesi ve bu durumu ona iletme süreci olarak tanımlanmaktadır. 180Kişilerin matematiksel ve sözel yeteneklerinin çok iyi olması başarı içinyeterli olmamaktadır. Dünyaya ve olaylara, karşı tarafın bakış açısıyla bakabilmekgirişimcilikte rekabet üstünlüğü sağlamak için önemli bir avantaj kazandırır.Empati kurabilen girişimciler piyasada müşterilerinin beklentilerinikarşılamak, çalışanların işletmeden ve girişimciden beklentilerin karşılayıp onlarımemnun etmek, rakiplerinin hareket güdülülerini tahmin ederek önlemler almak gibibirçok konuda üstünlük sağlamaktadırlar.3.2. Başarılı Girişimcilerden Beklenen Diğer ÖzelliklerGirişimcilik literatürü incelendiğinde girişimci bireyin birçok kişilik özelliğiile tanımlandığı görülmektedir. Neredeyse bütün olumlu özelikleri taşıması beklenengirişimci ulaşılması güç bir “kişisel özellik” türü olarak kavramsallaştırmak üzeredir.Girişimcilerin taşıması gereken özelikler toplumdaki diğer meslekgruplarında da karşımıza çıkmaktadır.Girişimcilikte başarı için, girişimcinin taşıması gereken temel özeliklere ekolarak, girişimciden beklenen diğer özelikler başlığı altında açıklanmıştır. Böylecetüm bireylerin temel özellikleri taşıyabileceği düşüncesinden yola çıkarak,179 Alan L. CARSRUD and Norris F. KRUEGER, ‘Entrepreneurship and Social Psychology’,Avences in Entrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Edit., Jerome A. Katz, Robert M.Brokhaus, JAI Press Inc., Vol. 2, London, 1995, s.73-74.180 Üstün DÖKMEN, İletişim Çatışmaları ve Empati, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2004, s.135.


69girişimcinin fark yaratması adına aşağıdaki özelikleri de taşıması gerektiğinedeğinilecektir.3.2.1. Yüksek EnerjiGirişimciler çok yüksek miktarda bireysel enerjiye ihtiyaç duymaktadır.Günler ve geceler boyunca çok az bir uyku ile çalışabilirler. Karşılaşılan işyoğunluğu, stresli çalışma ortamı vb. nedenlerle normal insanlardan daha fazlaenerjiye ihtiyaç duyarlar.Girişimcileri diğerlerinden ayıran en önemli özellik beklenen yüksekenerjinin ve zorluklarla mücadele gücünün onlarda var olmasıdır. Girişimcilik birrisk ise ve bununla baş etmenin ilk adımı cesaret ise girişimcilerin korkmadan sahipoldukları enerjiyi hedeflerine yönlendirmeleri gerekmektedir. Belirsizlikten korkmatüm insanlar için doğal bir duygudur. Girişimcilerin belirsizliğe karşı hazırlıklıolmaları, olumsuz durumları, olumlu enerji kullanarak lehlerine çevirmelerigerekmektedir. 181 Olumlu düşünce tarzı insanın hayattan beklenti içinde olmasınısağlar ve canlılık getirir. Hangi işe teşebbüs edilirse edilsin, kişinin önündeki enbüyük engel kendisidir. 182Girişimcilik yolunda bireylerin enerjilerini tüketebilecek veya onlarınkorkularını haklı çıkarabilecek durumlar mutlaka ortaya çıkacaktır. Girişimcilerinyaptıklarını eleştirenler, moral ve motivasyonlarını azaltan olumsuz durumlaroluştuğunda gösterdikleri savunma mekanizması, sonucu etkileyecektir.Richard Carlson’a göre yapılan eleştiriye savunma refleksi ile karşılıkvermek bireye zarar verebilir. Saldırıya uğradığını düşünen birey, karşı eleştiriyapma ihtiyacı duyacaktır. Bu tepkiler ise zihinsel enerjiyi tüketebilir. Bunun karşıtyöntemi ise eleştiriyi kabul etmek ve bunu kazanca çevirmektir. Bunu yaparakbaşkasının gözüyle birey kendini görebilir ve bir şey öğrenme fırsatını yakalayabilir.En önemlisi ise sakin kalarak, enerjisini tasarruflu kullanabilir. 183181 Roger ALLES ve Jhon KRAUSER, Mesaj Sizsiniz, Çev. Alev ÖNDER, Sistem Yayıncılık,İstanbul, 2004, s.189182 Yücel GÖKMEN, Yürekli Başarı, Armoni Yayıncılık, İstanbul, 2005, s. 82183 Richard CARLSON, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin, Hepside Ufak Şeylerdir, Çev. Esat ÖREN,Alkım Yayınevi, İstanbul, 1999, s. 120.


703.2.2. İyimserlikGirişimciler genellikle çok önemli engellerle karışılabildikleri halde, kendiyapabileceklerine dair inançları nadiren sarsılır. Çünkü yüksek düzeyde özgüvensahibidirler ve olaylara olumlu yönlerini görme içgüdüsüyle yaklaşmaktadır.Başarı formülünün bir kısmı “kendine güven” olarak belirtilmektedir.Psikolog Maxwell Maltz’a göre inanılır durum gerçekleşir ve duygusal inancın,düşünce ve çabalarla örülen bir binanın temeli olduğunu belirtilmektedir. 184Girişimciden beklenen; inanç, azim, odaklanmış bilgi ve etkin bir yaklaşımolarak sıralanmaktadır. 185 Böylece kendi iyimser yaklaşımıyla bir girişimci birlikteçalıştığı bireylerinde iyimserliklerini devam ettirmelerine yardımcı olacak ve etkilibir grup çalışması için özgüven seviyesi yükselecektir.3.2.3. BağımsızlıkÖzerklik, bireyin yada grubun başkalarından bağımsız olması, kendi kaderinikendisinin belirlemesine ya da kararları kendisinin almasına işaret etmektedir.Özerkliğin, bireyleri aşan olayların kontrolünü ifade eden ‘kontrol alanı’ ile yakın birilişkisi vardır. Ancak, bu ilişki iki anlayışın bütünüyle aynı anlamı ifade ettiğinigöstermemektedir. Girişimci bireyler, tek başına hareket etme konusunda güçlü birarzuya sahiptirler. Girişimci bireylerle görüşüldüğünde sürekli olarak kendiyaşamlarını kontrol etme ihtiyacına vurgu yaptıkları görülmektedir. Muhtemelen‘Kontrollü olmak istiyorum’ veya ‘Yaşamım boyunca yaptığım şey, sahip olduğumiştir’ gibi ifadeler sürekli olarak kullanılmaktadır. Bir çok grupla, organizasyondaveya toplumda bireylerin normlara, kurallara veya kollektif sosyal organizmalarındüzenlemelerine bağlı olmaları beklenmektedir. Bu tür yapılarda bağlılık ya dauygunluk üyelik için bir değerdir. Bunun yanında bağımsız bireyler, genellikle busınırlamaları hoş karşılamazlar ve bunları yenilikçi öneriler geliştirirken amacaulaşmayı engelleyen faktörler olarak görürler. Girişimci bireyler, ilerlemeninönündeki engelleri azaltmayı istemektedirler. Her ne kadar kurallar veya davranışnormlarının güçlendirici bazı faydalarını görseler de, bağımsız düşünce ve184 John T. SCHOHL, Başarıya Yatırım, Çev. Aslı AÇIKGÖZ, Form Yayınları, s. 29.185 BURNS, s. 22


71davranıştaki değeri daha anlamlı görmektedirler. Onlar sosyal yapılarda, inatçı veyıkıcı olarak görülmektedirler. 186Girişimci bireyler aynı zamanda azimli ve kararlı insanlar olarakbilinmektedirler. Girişimcilerin genellikle projeleri bitirmeye çalışmaları ve onlarınbir şeyde ısrar etme anlayışları başarıları için bir zorunluluk oluşturmaktadır.Genelde bireyler ‘mükemmellik standartları’ ile karşılaştıklarında kendifarklılıklarını göstermeye çalışırlar. Dolayısıyla değişik alternatifleri denemeyeyönelirler. Aynı şekilde bu çabayı, problemlerin üstesinden gelme ve yaptıkları işplanları konusunda da yapmak zorundadırlar. Yaratıcılığın ortaya çıkması içinözgürlüğün gerekli olması kadar kontrollü olması da önemlidir, fakat zor bir projeninbaşarılması için kararlı ve azimli olmak hayati bir önem taşımaktadır. 187Bireysel kararların alınmasında kimseye bağlı kalmadan özgürce hareketedebilme, kurallardan, prosedürlerden, sosyal sınırlamalardan kaçınarak davranmagirişimci için “bağımsızlık” tanımı olarak ifade edilebilir.Girişimciler bütün kararları tek başlarına alamasalar da en önemli kararlaralınırken tek yetkili kişi olmak istemektedirler.Bağımsız olma düşüncesi bireyin aklına bir kere düştümü nereye gitse hangiişi yapsa peşini bırakmaz, kendi işini yapma fikri karşı konulmaz bir saplantıyadönüşür ve insanın içinde bir kere girişimcilik hevesi doğarsa bundan kurtuluşolmamaktadır. Artık birey kendi işini kurmak zorundadır. 188Yine hayata girişimci olarak atıldıktan sonra memnun kalınmadığı taktirdegeri dönmek de zordur. Çünkü girişimci bağımsız çalışmayı sever, her şeye kendikarar vermek ister. 189Bireyleri girişime heveslendiren en büyük etki girişimcilikteki bağımsızçalışabilme imkanıdır. Ancak belirsiz çalışma saatleri, günlerce çalışmak zorundakalmak gibi durumlar göz ardı edilmemelidir.186 BRIDGE and O’NEILL, 1998, s. 45.187 BRIDGE and O’NEILL, 1998, s. 48188 GERBER, 2003, s. 13189 Adnan Nur BAYKAL,“Girişimciye Kurumsallaşma Mektupları”, Babalar, Oğullar ve Kızlar,Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2002, s. 54


723.2.4. Dürüstlük ve GüvenirlilikDürüstlük ve güvenirlilik, inanılabilir olmayı sağlayan, insanlarda güvenuyandıran bir kişisel özellik olarak ifade edilmektedir.Girişimcilerin girişimde bulunurken amaçları yüksek kazanç sağlamaktır.Fakat tabiî ki parayı getirecek her yol mubah değildir. Sadece kendini düşünen,toplumun kazancını arttıracak herhangi bir sosyal fayda sağlamayacak girişimler debulunmak başarısızlık getirecektir.Vicdan sahibi olmayan kimse kendini düşünür. 190 Oysaki vicdanlı bireyler,karşıdaki insanların beklentilerinin ne olduğunu fark ederek buna göre fırsatlarıdeğerlendirirken dikkatli davranırlar.Girişimcilerden beklenen ‘fayda’ faktörü gündeme geldiğinde toplumsalfaydayı öncelikli düşünmeleridir. Böylece güvenilirliklerini arttıracaklardır.Toplumsal faydayı yükseltebilmek için, ekonomideki kıt kaynakların etkinşekilde tümünün üretime katılması gerekmektedir. Fakat asıl amacı karını maksimizeetmek olan girişimciler çoğu zaman toplumsal faydayı göz ardı ederek yüksek karoranı getirecek yatırım alanlarına ve bölgelere yönelmektedir. Bu da bölgeler arasıdengeli kalkınmanın sağlanmasında girişimciden beklenenin tersi bir durumuoluşturur ve güven sarsar. 1913.2.5. İnisiyatif ve Sorumluluk AlmaYukarıda tartışılan bütün özellikler önemli olmakla birlikte, girişimciler içinolmazsa olmaz koşul, onların ilk başlatıcı olma özellikleridir. Bir birey, güçlü birbaşarı ihtiyacına sahip olabilir, azimli ve kararlı olabilir, istediği şeyleri yapmak içiniyi bir şans yakalamış olabilir veya planlanmış bir projenin izlenmesinde kendiçevresini kontrol edebilir. Aynı şekilde bir çok girişimci niteliklere sahip olabilir.Bütün bunlar olduğu halde eğer aktif olarak harekete geçirici değilse veya fırsatlar veimkanlar için çaba sarf etmiyorsa, o zaman kendi girişimci anlayışı sınırlandırılmış190 Samuel SMILES, Görevimiz Başarmak, Hayat Yayınları, İstanbul, 2003, s. 14191 Ayşe DURGUN, Bölgesel Kalkınmada Turizmin Rolü: Isparta Örneği, Yayınlanmış YüksekLisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Isparta, 2006, s. 14


73demektir. Yani girişimciliğin oluşması, bireyin bu süreci başlatması ile mümkünolabilmektedir. 192Girişimciler herhangi bir faaliyetteki başarıdan kendilerinin sorumlututulmasını ve tüm problemlerin çözücüsü olarak bilinmeyi isterler.İnisiyatif kullanmak, daha kısa bir zamanda ve doğru bir şekildesonuçlandırılması amacına yönelik karar verme yetkisine sahip olmak şeklindetanımlanmaktadır. 193 Girişimciliğin kendine özgü yapısı incelendiğinde sorumlulukalma bilinci sürekli öne çıkmaktadır ve bir girişimciyi farklı kılan özelliklerden birisiolarak belirtilmektedir. Sorumluluk bir işi kurma noktasında yakalanan fırsatlarıdeğerlendirmek aynı zamanda belli bir sorumluluğu omuzlama becerisini deberaberinde getirmektedir.3.2.6. Fırsat ve Amaç OdaklılıkGirişimci bireyler, genellikle yeni ürünler, süreçler geliştirmek ya da yenipiyasalar bulmakla ilgilenmektedirler. Böyle bireyler, başkalarından daha çokorijinal fikirlere sahiptirler ve yeni çözümler üretme kabiliyetleri daha çokgelişmiştir. Girişimci bireylerde aynı zamanda uyum sağlayabilme ve geniş biralternatif yaklaşımla olaylara bakma anlayışını benimseme eğilimi de güçlüdür. 194Girişimciler için fırsatlardan çıkarılacak yaratıcı sonuçlar daha çok belirli bir sürecinizlenmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. 195 Bu süreç bir problemin kabulü ya da birfırsatın fark edilmesi ile başlar ve daha sonra durumların ve sorunlardakiyansımaların anlaşılmasıyla yeni bağlar kurulmaya çalışılarak, böylece boyutlarınmuhtemel yeni oluşumları açıklanır. 196Girişimci bireyler cesur ve yaratıcı adımlar atma eğiliminde olmakla birlikteonların bu eğilimini asıl belirleyen faktör, içinde bulundukları koşullardır. Thompsonyaratıcılık için gerekli olan koşulları ve durumları kısaca, özetlemektedir. Ona görebireyler özgür oldukları zaman, işlere yönelik yüksek içsel motivasyon, önemlianlamlı ödüller ve rekabet yaratıcılığı geliştirirler. Girişimci için bir sonucun sadece192 BRIDGE and O’NEILL, 1998, s. 46.193 DEĞİRMENCİ, 2005, s.71194 CUNNINGHAM and LISCHERON, 1991, s. 50.195 CUNNINGHAM and LISCHERON, 1991, s.52.196 KAO, 1989, s.14-15.


74tek başına yaratıcılığa bağlı olmadığını, bunun yanında yaratıcılığı izleyen yeniliksüreçlerine de bağlı olduğunu belirtmektedir.Piyasadaki anlık değişimler, farklı beklentiler beraberinde fırsatları ortayaçıkarır. Başarılı bir girişimci bu fırsatları fark edebilen ve zihninde iş fikri kıvılcımıoluşturarak bunu ateşleyip iş alanına dönüştürebilendir. 197‘Ani değişim olasılığı’, ‘kıvılcım anı’ fikrinin merkezindedir ve belki de bufikir kapsamındaki varsayımların kabul edilmesinde en zor olanı budur. Kıvılcım anıifadesi, ilk olarak 1970’lerde, Amerika’nın Kuzey Doğusu’ndaki daha köklükentlerde yaşayan beyazların banliyölere kaçışını tarif etmek için yaygın biçimdekullanılmaya başlanmıştır. Kentlere gelen siyah Amerikalıların sayısı yüzde 20’yeulaştığında, sosyologlar o kent toplumunda ‘kıvılcımlanma’ yaşandığınıgözlemliyordu: yani, kentlerde yaşamayı sürdüren beyazların çoğu da bu oranavarılır varılmaz, neredeyse hemen banliyölere kaçıyordu. Kıvılcım anı, kritik kütleye,eşiğe, kaynamaya erişildiği an olarak tanımlanmaktadır. New York’ta ki şiddetli suçoranının 1990’ların başından itibaren gerilemesinde, yeni bir teknolojinin piyasayagirişinde, hep bir kıvılcım anı vardır. Yaratıcı bir girişimcilik örneği olan ceptelefonları 1998 yılında kıvılcım anına erişmiş ve herkes cep telefonu satın almayayönelmiştir. 198Fırsatların oluşmasını beklemek mantıksızlıktır. Görebilen gözler için herzaman bir fırsat vardır.Ömürlerini büyük bir fırsatı yakalamak için bekleyerek geçirenler, o fırsatınortaya çıktığı zamanda ondan istifade edecek güce sahip bulunmayabilirler. Fırsatınortaya çıkmasının beklenmesi rekabet ortamının dışına kalmak demektir. Rekabetbunları çiğner ve mücadele sahasının dışına atar. 199 Dolayısıyla girişimcilerin varolan fırsatları görebilesi bir amaçlarının olmasına bağlıdır.197 Malcolm GLADWELL, Kıvılcım Anı, Çev. Uğur KIZILASLAN, Salyangoz Yayınları, İstanbul,2006, s.21-22198 GLADWELL, s.23-24199 Herbert N. CASSON, Hayat Yolunda Zorluklarla Mücadele, Çev. R. Şükrü APUHAN,TimaşYayınları, İstanbul, 2003, s.48.


753.2.7. Israr ve AzimGenç girişimcileri diğerlerinden ayıran en önemi özelliklerden biribaşladıkları işte ısrarcı olmaları ve bitmek tükenmek bilmeyen bir azim sergilemelerişeklinde belirtilmektedir.Düşünce gücü kullanılarak büyüme sınırları zorlamakta yaratıcı yetenekleuzun dönemli problemler çözülebilmektedir. Girişimci sürekli yeni buluşlar vearayışlar içinde iken istediğini elde etmede ısrarcı olmalıdır. Karşılaşılan ilk soruncesaret kırılabilir ancak gösterilen yüksek çaba ile sorunlar çözülebilir. 200Uzun vadeli başarılar yenilgiye karşı koyma kapasitesiyle ve engellerden çokfırsatlara odaklanma gücüyle büyük oranda ilişkilendirilmektedir. 2013.2.8. Belirsizliğe Karşı ToleransBelirsizlik sonucun tam olarak nasıl olduğunun görünmemesi durumu olarakifade edilmektedir. Risk ve belirsizlik aslında birbirinin tamamlayıcısıdır. Her birrisk belirsizlik ifade ederken, her belirsizlikte risk yüklü bir sürecin oluştuğubelirtilir.Girişimciler için belirsiz ortam oluşturan en önemli faktör ekonomikdalgalanmalar sonucu meydana gelen belirsizliklerdir. Bu belirsizliklere karşıtolerans göstermek ise, girişimcinin, şekillendirilmemiş, açıklanamamış bilgi vekoşullarda, psikolojik bir baskı ve sıkıntı hissetmeden hiçbir tehdit yokmuş gibisorunlarla ilgilenebilmesidir.Girişimcilerin karşılaşabileceği belirsizlikler, her geçen gün değişen vegelişen teknolojinin yaratacağı etkiler, iş, kariyer ve güvenlik konusundakibeklentileri şeklinde sıralanabilir.Girişimciler belirsiz koşullarda faaliyette bulunmakla kalmayıp, aynızamanda yeni bilinmeyenlere yönelmeyi belirsiz durumları araştırmayı ve üstesindengelebilmeyi artı bir başarı olarak görmektedirler.200 DEĞİRMENCİ, s.18.201 Charles C. MANZ, Başarısızlığın Gücü, Çev. Aylin NOYAN, Morpa Kültür Yayınları, İstanbul,2003, s. 48


763.2.9. Zamanın Etkin KullanımıGirişimci ihtiyaçları tespit edip, fırsatları görerek uygun kararları alırkenzaman kavramını da etkili değerlendirmelidir.Zamanı iyi kullanmak kavramı çok çalışmayı, eldeki zaman çerçevesinde,yapılabileceklerin en çoğunun yapılmasını ifade etmektedir. Ancak zamanın en etkinbiçimde kullanılabilmesi zamanı sadece çalışarak değerlendirmek olarakalgılanmamalıdır. Özellikle girişimcilerin yüksek enerjiye sahip olmaları, azim vehırsları yoruldukları anı fark etmemelerine neden olabilir. Oysaki etkin zamankullanımında çalışmak kadar dinlenmek, uyumak ve hatta rüya görmek bile önemliolmaktadır.Dinlenme anında girişimci yeniden fikir yaratmak için enerji depolar,düşünür ve hayal kurar, uyumak ise özellikle öğlenin 15 – 20 dakikalık bir kısmınıkullanıp şekerleme uykusu şeklinde değerlendirildiği takdirde ‘güç dinlenmesi’şeklinde değerlendirilecektir. Ayrıca uyku sırasında görülen rüyalar, geleceğeyönelik planların ve olunmak istenen yerin keşfi için gerekli olmaktadır. 202Fırsatların uygun zamanda değerlendirilmesi ve kararların gereken zamandaalınması, sonucun başarılı olmasında büyük rol oynayacaktır.Girişimci zamanı etkin kullanmak adına, işlerini önemli veya önemli değil,acil veya acil olmayan şeklinde bir sıraya koyarsa ve basit işlerde yetkisinikullanarak bir başkasına bu işi yaptırırsa zamanı daha etkin ve verimli kullanacaktır.3.2.10. Hayal GücüYenilik, sağlam ve hayalperest bir elin imzası ifadesi ile betimlenmektedir 203Girişimcilerden beklenen ve onların daha da başarılı olmasını sağlayan enönemli özelliklerinden biri de hayal kurma yetilerinin sonsuzluğu olarakbelirtilmektedir. Başarıyı getiren ilk adım onu istemek ve hayal kurmakla atılacaktır.Son yıllarda araştırmalar hayal kurmanın da bir yetenek olduğunu vekesinlikle beyin tarafından yönetildiğini göstermektedir. Sağlıklı bir beyin insanvücudunu iki yönden etkiler. Beyin sol ve sağ olmak üzere iki kısımdan oluşur.202 BURWASH,2003, s. 85.203 GERBER,2003, s.128.


77Beynin sol tarafının insanlarda matematik, dil, mantık, irdelemek ve yazmak gibibecerileri yönettiği, sağ beynin ise hayal gücü, renkler, müzik, ahenk ve hayal kurmagibi yetenekleri yönettiği bilinmektedir. 204Zihin haritaları ve zihinsel okur – yazarlık kavramlarının sahibi, ForbesMagazine tarafından 1994 yılında dünyanın en büyük beş uluslar arasıkonuşmacısından biri seçilen Tony BUZAN, önemli işlere imza atabilmek içinbeynin her iki yarısının da etkili şekilde kullanılması gerektiğini vurgulamaktadır.Tarihin en büyük komutanları, kazandıkları zaferleri beyinlerinin sağ yarısından(hayal gücü) yola çıkarak sol yarısın (mantığını) kullanmalarına borçludurlar. Hayalgücü olmadan başarı ihtimalinin zayıf olduğu belirtilmektedir. 205Dolayısıyla girişimciler yalnızca onlar için bir ayrıcalık olan bu özelliklerinigeliştirip, gerçeğe dönüştürebildikleri takdirde hem bireysel olarak kazançlıçıkacaklar hem de toplumsal fayda sağlama yönünde önemli bir katkısağlayacaklardır.3.3. Girişimcilerin Karşılaşabileceği SorunlarGirişimci; gayretli, cesaretli, enerjik, maceraperest, liderlik özelliklerifazlasıyla ön plana çıkan; güç, statü ve maddi zenginliği seven; özgüven sahibi, iknayeteneği ve sözel kabiliyeti kuvvetli olan; tüm bu yeteneklerini eğitimle destekleyipkendi donanımını arttıran kadın veya erkek birey olarak tanımlanır.Girişimci bir üretim faktörüdür. Emek, sermaye ve doğal kaynaklar üretimiçin ne kadar önemli ve gerekliyse, dördüncü faktör olana girişimci; bu faktörleri biraraya getirip, mal veya hizmet üretmek için, işletmenin maddi ve sosyal amaçlarınaulaşabilmesi adına tüm beceri, bilgi ve kabiliyetlerini kullanarak yönlendirdiği içinçok daha önemli ve gereklidir.Türkiye’de gençler mesleki tercihlerini yaparken çoğunlukla kendi işlerinikurabilecekleri alanlara yönelmektedirler. Ancak; sadece Türkiye’de değil dünyadagirişimciliğin önündeki en önemli engel işsizlik olarak görülmektedir. İşsizlik veyoksulluk sorununa çözüm ise girişimciliğin geliştirilmesidir. Birçok kendi iş fikrine204 Tony BUZAN, Aklını En İyi Şekilde Kullan, Çev. Banu ERGÜDER, Arıon Yayınevi, İstanbul,2001, s.25.205 Akın ALICI, Hayata Yönveren Öyküler, Epsilon Yayıncılık, İstanbul, 2004


78sahip birey, finansal kaynak yetersizliği, ekonomik sorunlar vb. nedenlerden dolayıkendi işini kuramamakta ve başka bir işle uğraşmayı da tercih etmemektedir.Dolayısıyla işsizlik artmakta ve Türkiye’nin genel profili atıl kalan işsiz, fakateğitimli bir genç nüfus olarak çizilmektedir. Türkiye’de genç girişimcileridesteklemek ve işsizlik sorununa büyük ölçüde çözüm bulabilmek için KOBİ’lereverilen destekler arttırılmıştır. Ekonomik krizlere karşı bir tedbir olarak görülenKOBİ’ler, insanlar için yeni iş kolları yaratmakta ve olumlu sonuçlarından hembireyler hem de toplum yararlanmaktadır. Yeni iş fikirlerinin hayata geçirilmesiyleyeni istihdam alanları oluşturulmaktadır.Eğer ki bir işletme yenilikçi bir anlayışla farklı bir iş alanı oluşturmuşsaküresel bir mahalle haline gelen dünya pazarında kendisine bir yer bulabilmişdemektir.Böylece hem ülke ekonomisine büyük katkı sağlamış hem de kendi faaliyetalanını genişletme yolunda adım atmış olacaktır. Bu ve benzeri nedenlerden dolayıdünya üzerinde pek çok devletin krizlere karşı çözüm olarak gördüğü KOBİ’lereverdiği destekler arttırılmaktadır. Bu noktada girişimcilerin önemi ön planaçıkmaktadır. Risk alabilme, yaratıcı zekâ, yüksek enerji ve hayal gücü hem kadınhem erkek girişimcilerin ortak özellikleri olarak belirtilmektedir.Her yaştan girişimci kendi işlerini kurma hevesini hissettikleri andan itibarenbirçok zorlukla mücadele etmek zorunda kalmaktadırlar. Bu zorlukların büyük kısmıise girişimcilerin karşısına çıkmaktır. Girişimciler hem finansal yetersizlik, hem detecrübe eksikliği gibi nedenlerle hem faaliyetlerin başında hem de iş hayatınaatıldıkları zaman sıkıntılar yaşamaktadırlar.Bu sıkıntılar çevresel ve örgütsel, nedenlerden dolayı olabileceği gibi,girişimcinin iş tecrübesinin olmaması, aldığı eğitimin yapmak istediği işleörtüşmemesi gibi nedenlerden dolayı olabilir. Yine girişimcinin kurduğu örgüttekiyönetim sorumluluğunun getirdiği zorluklar, çalışma koşulları, inançlar ve tutumlarlailgili sorunların genç girişimcilerin karşısına nasıl çıktığı açıklanacaktır.3.3.1. Çevresel SorunlarGirişimcinin istese de istemese de yani kendi tercihine bağlı olmaksızınetkileşim içinde olduğu bir çevre vardır. Bu çevrede toplumsal ve kültürel yapı,


79politik ve hukuki yapı, pazar ve rekabet koşulları, finansal çevre, uluslararası çevre,sendikalar ve meslek odaları, yerel yönetimler, gibi daha birçok alandansayabileceğimiz faktörler bulunmaktadır.Bu faktörlerin her birinin girişimciliğe etkisi farklı şekillerde olacaktır.Örneğin Türkiye gibi biraz daha geleneksel değer ve tutumların iş hayatındaki rollerietkilediği bir ülkede erkek girişimci ile kadın girişimci aynı tutulamamakta, yaşı 40ve üzerinde olan girişicinin daha etkin çalışabileceği savunulmakta ve 18 – 35 yaşarası genç girişimcilerle iş yapmaktan kaçınılmaktadır. 2063.3.2. Örgütsel SorunlarÖrgüt; ortak bir amaç, belirlenmiş bir yapı, bu yapının işleyişinde göz önündebulundurulacak kural ve politikalar, haberleşme ve karar alma gibi süreçlerdenmeydana gelen bir bütün olarak tanımlanır. 207Örgütsel faktörlerle ilgili incelemeler yapan bilim adamları, örgüttekideğişimlerin işteki performansı ve yeniliği nasıl etkilediğini araştırmayaçalışmışlardır. Örneğin Tisk ve Bamfort, işlerdeki değişimin zorunlu olarakorganizasyonun sosyal sistemini bozduğunu ve çeşitli güçlüklere sebep olduğunubelirtmektedirler. Kant, Stevenson ve Salhe ise geniş organizasyonların kendi rutinişlerini uygun bir şekilde yönetmek için kurallar ve politikaları kullandıklarınısöylemektedirler. Bu düzenlemelerin de genellikle girişimci ve yenilikçi faaliyetleriengelleyici bir rol oynadıklarını ifade etmektedirler. 208Başka bilim adamları ise, değişen çevre koşullarında hangi örgütsel yapılarındaha faydalı olacağını inceleyerek girişimcilik ile örgütsel faktörler arasındakiilişkileri araştırmaya çalışmışlardır. Burns ve Stalker'in çalışmaları bu ilişkiyigündeme getiren ilk çalışmalardır.Girişimcinin örgüt etkinliğini sağlayabilmesi için bireylere ve bu bireylerdenoluşturduğu gruplara özel itina göstermesi gerekmektedir. Girişimcinin kurduğuörgütün elemanları kendi çıkarlarını örgütün çıkarlarının önünde tutacak olursa vetoplumla çatışırsa girişimci amacına ulaşamayacaktır.206 http://www.aksam.com.tr, Erişim Tarihi: 14.02.2007207 DİNÇER ve FİDAN, s. 17208 Shaker A. ZAHRA and John A. PEARCE, ‘Corporate Entrepreneurshıp ın Smaller Firms’,Entrepreneurshıp, Innovatıon and Change, Vol. 3., No.1., 1994, s.169-185


80Girişimcinin örgüt için alacağı kararlar önemlidir. Karar verme sürecindedikkat edilmesi gereken aşamalar şu şekildedir. 209• Hedef belirleme• Bilgi toplama• Alternatif çözümler belirleme• Seçenekleri değerlendirme• En iyi seçimi yapmaBöylece girişimci ne yapması gerektiğini bilerek hareket edecek olursakarşılaşabileceği sorunlara da çözüm üretebilecektir.3.3.3. Çalışma KoşullarıGirişimcilerin özellikle finansal kaynak temin etmek için çaba harcamakzorunda kalmaları, kendi yeteneklerini iş ve üretim için kullanmalarını engelleyici birfaktör olabilmektedir.Çalışma koşullarının zorluğu, belirli ve sınırlı bir çalışma saatinin olmamasıtüm sorumluluğu taşımak zorunda olan girişimciyi olumsuz etkileyebilmektedir.Girişimci için başarı ya da başarısızlık bir risk olsa da, girişimcinin başarısızlığatahammülü daha azdır.Başarı ise kişiler için bazen gerilim nedeni olabilir. Bir kez başarılı olunduğuzaman herkesin ondan sürekli başarı beklemesi girişimciyi sıkıntıyadüşürebilmektedir. 210Gerilim, günümüzde anlamı tam olarak benimsenmeden kullanılankavramlardandır. Uzun süreli yoğun gerilimler, fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklaraneden olabilir. Sağlık açısından son derece zararlı bu rahatsızlıklar verimliliğinazalmasına ve iş kayıplarına neden olabilir. Kronikleşmiş gerilim ise tüm girişimciyöneticileri tehdit eden bir sağlık problemidir. 211 Girişimciler kaynak yetersizliği209 Jane SMITH, Doğru Karar Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, Damla Yayınevi, İstanbul, 1997,s.33210 Jena E. YATES, Gerilim Altındaki Yönetici, Çev. Fatoş DİLBER, İlgi Yayınları, İstanbul, 1998,s. 63211 Nurullah GENÇ, Zirveye Götüren Yol Yönetim, Timaş Yayınları, İstanbul, 1997, s. 203


81gibi sorunların yanında çalışma koşularının getirdiği sağlık sorunlarıyla da mücadeleetmek zorunda kalacaklardır.Çalışma koşullarının olumsuz etkisini azaltmanın en güzel yolu ise tümçalışanların bir dayanışma içinde olması, sevgi ve güvenin çoğaltılması olarakaçıklanmaktadır. 212Girişimcilikte başarı, girişimcilik ruhunu tam olarak taşımakla elde edilebilir.Başarılı bir girişimci iş bitirme azmi ve heyecanı içinde, çalışkan, bilgili,organizasyon gücü yüksek, iyi bir sermaye yöneticisi, liderlik yeteneği ve yönetimbecerisi yüksek, çevresi ile iyi iletişim kurabilen, tüm bu özeliklerini kullanarak işgörenlerini etkin ve verimli bir şekilde çalıştıran kişi olarak gösterilir.Etkili ve planlı bir zaman yönetimi, sistemli bir çalışma düzeni, akıllıdavranarak sorunlarla mücadele, uzman danışmanlardan faydalanma, kendiçıkarlarının yanında toplumun menfaatlerini gözeterek dengeli bir refah seviyesinekatkıda bulunma, yaratıcı girişimcilik ile yeni istihdam alanları yaratma gibi etmenlergirişimcileri başarıya götürecektir.3.3.4. İş Tecrübesi ve EğitimGirişimciler herhangi bir ayrım yapılmaksızın iş hayatının büyük birbölümünde önemli sorunlarla karşılaşabilirler. Bu sorunlar çözülmezse başarısızlığaneden olmaktadır. Girişimcilikte başarısızlık nedenleri: 213• Girişimcilerin eğitiminin yetersiz olması,• Girişimcilerin tecrübelerinin yetersiz olması,• Girişimcilerin girişimcilik için gerekli kişisel yeteneklere sahipolmamaları,• Girişimcileri destekleyen kuruluşlardan yardım almamaları,• Girişimcinin tam bir hedef belirlememiş olması,• Girişimcinin yeterli sermayeye sahip olmaması,212 Mehmet TANRISEVER, Var Olmanın Yolunda Zenginlik, Feza Film Yayınları, İstanbul, 2005,s. 88213 Tamer MÜFTÜOĞLU ve Tülin DURUKAN, Girişimcilik ve KOBİ’ler, Gazi Kitabevi, Ankara,2004, s.103-109


82• Girişimcinin iş hayatının stresine dayanacak yeterli güç ve enerjiyesahip olmaması,• Girişimcilerin önündeki bürokratik engellerle mücadele edememeleri.Girişimcilerin iş tecrübesi ve eğitim ile ilgili olarak karşılaşabileceklerisorunları açıklayan iki yaklaşım söz konusudur. İlk yaklaşım erkek girişimcilerinçocuk yaşlardan gelen bir usta – çırak ilişkisi ile yetişmiş olabileceklerinden dolayıtecrübelerinin daha fazla olabileceği fikrini savunur. Ayrıca özellikle Türkiye’deokula gönderilme oranı erkeklerde daha yüksek olduğu için eğitim almış erkekgirişimci sayısı da daha fazladır.İkinci yaklaşım ise kadın girişimcilerin iş tecrübesi olarak bir alt yapılarıolmasa da, özellikle küçük işletmelerde, kadınların iş kurmak için gerekli ticari veteknik beceriye fazlasıyla sahip olduğu şeklindedir. Yeterli eğitimi alamayankadınlar, iş tecrübesine sahip olsalar bile, bu kez de eğitim almamış olmanıntecrübesizliğini göğüslemek zorundadırlar. Ancak ön lisans ve lisans eğitimi alanlarkısmen de olsa iş tecrübesine sahipmiş gibi algılanabilirler. 214Kadın ya da erkek girişimci sonuçta belirli bir hedef doğrultusundaellerindeki kaynakları ve ne kadar olduğunu bilmedikleri bir ömrü yatırımaçevirmeyi hedeflemişlerdir.İyi planlanmış yirmi yıllık bir süreç içinde ‘insan’ öğesine ülke çapındayapılacak bir yatırım, kendi kendine dejenere eden yenileyici bir yatırımdır. 215Girişimciler ise bu yatırımın ana öğesidir. Bu bağlamda girişimcilerintecrübesizlikten ve eğitim eksikliğinden dolayı karşılaşabilecekleri sorunlarınçözümü için destekleyici kuruluşlar devreye girebilir.3.3.5. Yönetim TarzıGirişimci riski üstlenmenin verdiği sorumlulukla her işi kendisi yapmakisteyebilir. Oysaki zaten iyi bir iş fikri sahibi olarak ve fırsatları gören kişi olarakgirişimci ‘üstün birey’ olarak adlandırılmaktadır. Bu sıfatla yetinmek istemeyengirişimciler yetki vermekten kaçınıp tüm başarıları tek başına elde etmiş görünümü214 GOFFEE and SCASE, 1992, s. 189215 GARİH, 2004, s. 59


83çizmek isteyebilirler. Bu da tam olarak yönetmeyi bilememenin bir sonucu olarakkarşımıza çıkmaktadır.İster büyük ister küçük bir girişimde şekillerdeki kargaşa, kimin hangiyetkiye sahip olduğunun bilinmemesi, insanların nasıl kullanacaklarını bilmediklerisilahlarla savaş meydanına sürülmelerine benzetilebilir. Bu da yönetimdeyapılabilecek en tehlikeli hatalardandır. Sonuçlarına katlanmak ise girişimcininmücadele etmek zorunda kalacağı bir sorundur. 216Yönetimle ilgili sıkıntıları en aza indirmenin yolu çalışanlara yetki vermeklebulunabilir. Birçok çalışan, eğer bir görev ile ilgili önemli bir kararı vermektenkaçınırlarsa görev için sorumluluktan da kaçınabileceklerini düşünürler böylece işleridaha kolay ve daha az stresli bir hal alır. Çoğu “girişimci yönetici” karar vermektenhoşlandığı için, doğal olarak çalışanlar yerine karar verme işini de kabul etmeeğilimindedirler. Sonuç ise karar verme işini öğrenemeyen ve doğru görevlendirmeyapamayan bir girişimcidir. 217Girişimciler kendi işlerini kurarken hayalleri peşinde koştukları için birçoksorunu rahatlıkla halledebileceklerini düşünmektedirler. Bir sorundan diğerinekoşmak ve onları çözmeye çalışmak girişimci için sıkıntı vericidir ve bu sıkıntıyıyönettiği kişilere de yansıtmaması mümkün değildir. Ortaya çıkan durum ise krizolarak adlandırılır. Girişimci bu krizi yönetemezse verim düşecek ve bu dagirişimcinin iyi bir yönetici olamayacağı sonucunu çıkaracaktır. Sonuçta girişimciüzerindeki etkisi ise kendi motivasyonunu azaltıcı şekilde görülecektir. 2183.3.6. İnanç ve Tutumlarİnançlar, belirli şeylerin hakiki ya da gerçek oldukları hakkındaki kanılar yada kabuller bir şeyleri yapabilme gücünü harekete geçiren ya da durduran bir etkiolarak açıklanmaktadır.Tutum ise belirli bir konu çerçevesindeki değer ve inanç sistemindengelişerek oluşur. Tutumları değiştirmek inançları değiştirmeye göre daha zordur. 219216 Recep Şükrü APUHAN, Doğru Yönetim Kesin Sonuç, Timaş yayınları, İstanbul, 2004, s. 59217 Robert B. NELSON, Çalışanlara Yetki Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, Hayat Yayınları,İstanbul, 2002, s.55.218 Jane SMITH, Daha İyi Nasıl Yönetim, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998, s. 13219 Cengiz ERENGİL, NLP ile Zirveye Yolculuk, Ares Kitap, İstanbul, 2006, s. 27


84Gasse girişimlerin değer oryantasyonları üzerine çeşitli araştırmalar yapmışbir bilim adamıdır. Çalışmalarında küçük işletme yöneticilerinin ya da girişimcilerinbüyük işletme yöneticilerinden farklı fonksiyonlara sahip olduklarını ifadeetmektedir. Aynı şekilde bu grupların genelde işletme ve yönetim süreçlerininyapısıyla ilgili de farklı tutum ve inançlar setine sahip olduklarını belirtmektedir.Süregelen bir işletme ideolojisinde Gasse iki ayrı kutbu tanımlamaktadır. Bunlarrasyonel yönetimsel kutup ve sezgisel girişimsel kutuplardır. Gasse, rasyonelyönetimsel işletme ideolojisinin sezgisel girişimsel ideolojiden daha çok karmaşık vebütünleşmiş düşünce biçimiyle birleşme eğiliminde olduğuna inanmaktadır. Sezgiselgirişimsel ideolojide basit bilişsel yapılar daha çok yaygındır. Bu durum, belirliendüstriyel ortamlarda bazı girişimci tiplerin daha etkin oldukları şeklinde ifadeedilmektedir. 220Girişimcilik değer atfedilen bir yaşam biçimidir. Girişimcilerin faaliyetleri yada yaşam sitili değerleri, iş ve eğlence biçimi, liderlik tercihleri, bağlılık, düzen veestetiği kapsamaktadır. İleri teknoloji girişimcileri ile ilgili araştırmada, bugirişimcilerin dini ve ekonomik değerden daha çok estetik ve teorik değerlere önemverdikleri görülmüştür. Aynı şekilde bu girişimcilerin bağımsızlık, bağlılık, başarı veamaç yönelimli gibi değerleri de önemsedikleri ifade edilmektedir. Bazı girişimcilerorganizasyondaki pozisyonlarını kişisel olarak önemsedikleri faaliyete yönelikdeğerleri geliştirmek için kullanmaktadırlar. Bazıları mesleki değerleri, bazıları isesosyal değerleri geliştirmeye çalışır. 221Toplumdaki genel inanç girişimciliğin erkek işi olduğu şeklindedir. Oysakikadınlar bu konuda erkeklere göre daha gerçekçidirler ve iş yaşamında eşitliktenyanadırlar. Erkekler ise ailelerinin hep güven içinde olmasına inandıklarındankadınların evde daha güvende olacağını savunurlar.Sonuçta toplumun bu konudaki tutumu, kadınların ev işlerinden sorumluolması, erkeklerinde evi geçindirebilmek için kendi işini kurması şeklindedir.Bu inançla yetişmiş bireyler ise kendi işlerini kurarken bir taraftan da buzorlukları düşünmek zorundadırlar. Finansal kaynak yetersizliğine ya da diğer220 Yvon GASSE, ‘The Development of New Entrepreneurs: A Belief-Based Approach’, The ArtAnd Scıence Of Entrepreneurshıp, Bollınger Publıshıng Company, Massachuset,1986, s. 49-50.221 BIRD, 1995, s.95.


85eksikliklerden dolayı yaşanan problemlere çözüm bulanabilinirken. Toplumun bakışaçısını değiştirmek oldukça zor olacak bir durumdur. 222Girişimciler bu engeli kendi yapabileceklerine olan inançlarıyla yine kendikendileri aşabilirler. Girişimcinin içindeki cesareti, kendine olan güveni, hayallerineolan inancı, olumsuz tutumları güçte olsa değiştirilebilir. 223222 GASSE, 1986, s.53.223 J. CONDRILL ve B. BOUGH, 101 İletişimin Yolu, Çev. Aslı ŞAHİN, Beyaz Yayınları, İstanbul,2000, s.77


86DÖRDÜNCÜ BÖLÜMSÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİNGİRİŞİMCİLİK ÖZELLİKLERİNE İLİŞKİNBİR ALAN ÇALIŞMASIÇalışmanın bu bölümünde, Isparta Süleyman Demirel üniversitesinde farklıfakülte ve yüksek okulda eğitim alan öğrencilerin, girişimcilik özellikleri tesbitedilmeye çalışılmıştır.4.1. Araştırmanın Amacı ve Hipotezleri4.1.1. Araştırmanın AmacıGünümüzde bireylerin girişimci olabilmelerinin temel şartı risk alabilmek,isteklilik, amaç ve fırsat odaklılık, yeniliklere açık olmak ve yaratıcı olmak şeklindesıralanmaktadır. Girişimcilik süreç isteyen bir olgu olup girişimcinin iş fırsatlarınıgörüp faaliyete geçebilmesi için gerekli ortamın oluşturulmasının yanında kişiliközellikleri de önemli bir etkendir.bu araştırmanın temel amacı üniversite öğrencilerinin girişimciliközelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>dir. Bununla birlikte çalışmanın temel amacını destekleyen“girişimcilik için gerekli kişisel niteliklerin <strong>belirlenmesi</strong>”, “girişimcilerin başarısınıetkileyen faktörlerin <strong>belirlenmesi</strong>” ve “potansiyel girişimcilerin yaratıcılık, risk almaeğilimi ve kontrol odaklılığı ile ilgili özelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>”dir.4.1.2. Araştırmanın Hipotezleriİstatistiksel anlamda hipotez bir tesadüfi değişkenin dağılımı ile ilgili yapılanvarsayımdır. 224 Hipotez araştırmacının araştırma problemindeki değişkenlerarasındaki ilişkilerinden beklentilerini ifade etmektedir. Null (sıfır) hipotezleri genelolarak fark olmadığı tezi üzerine kurulur. Null hipotezi Ho olarak sembolize edilir. 225Bu çalışmada alternatif hipotezler test edilmiştir. İstatistiksel analizler sonucunda224 Kemal KURTULUŞ, İşletmelerde Araştırma Yöntem Bilimi, İstanbul Üniv. İşletme Fak., YayınNo:210,İstanbul, 1989, s.69.225 Şeref KALAYCI, SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri, Asil Yayın Dağıtım,İstanbul, 2005, s. 65.


87kabul yada red edilen hipotezler alternatif hipotezlerdir. Yukarıda belirtilen amaçlarçerçevesinde uygulamayla ilgili geliştirilen hipotezler aşağıdaki gibidir.H1: Araştırmaya katılan kız ve erkek öğrencilerin cinsiyetleri açısındangirişimcilik özelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>nde ortalamalar arasında fark vardır.H2: Araştırmaya katılan kız ve erkek öğrencilerin cinsiyetleri açısındangirişimcilik eğiliminin <strong>belirlenmesi</strong>nde ortalamalar arasında fark vardır.H3: Araştırmaya katılan kız ve erkek öğrencilerin cinsiyetleri açısındanyaratıcılık özelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>nde ortalamalar arasında fark vardır.H4: Araştırmaya katılan öğrencilerin eğitim durumu ile girişimciliközelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>nde ortalamalar arasında fark vardır.H5: Araştırmaya katılan öğrencilerin eğitim durumu ile kontrolodaklılıklarının <strong>belirlenmesi</strong>nde ortalamalar arasında fark vardır.4.2. Araştırmanın Yöntemiİktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi veIsparta Meslek Yüksek Okulu öğrencilerinin belirli bir kısmına anket uygulamasıyapılmıştır.4.2.1. Araştırmaya Dahil Edilen Öğrencilerin SeçilmesiAraştırmaya dahil edilen öğrenciler Isparta ilinde Süleyman Demirelüniversitesinde 2006-2007 eğitim- öğretim yılında kayıtlı olan kız ve erkeköğrencileri kapsamaktadır. Bu bağlamda; ana kütleyi temsil etme yeteneği olduğudüşünülen Süleyman Demirel üniversitesi bünyesinde İktisadi ve İdari BilimlerFakültesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi ve Isparta Meslek Yüksek Okuluöğrencileri ile görüşülmüş ve Orantısız Kota Örneklem Yöntemine göre 450öğrenciye anket uygulaması yapılmıştır. Ancak bu anketlerden sadece 400tanesinden sağlıklı veri alınabilmiştir.4.2.2. Anket formunun HazırlanmasıHazırlanan anket formundaki soruların <strong>belirlenmesi</strong>nde ilgili literatür ve bukonuda daha önce gerçekleştirilen çalışmalar dikkate alınmıştır. (örneğin; NurayGirginer ve Nurullah Uçkun: İşletmecilik eğitimi alan lisans öğrencilerinin


88girişimciliğe bakış açıları: Eskişehir Osman gazi üniversitesi İİBF işletme bölümüöğrencilerine yönelik bir uygulama 226 ; Stephen L. Mueller and Anisya S. Thomas,Culture And Entrepreneurial Potential: A Nine Country Study of Locus of ControlAnd Innovativeness 227 ). Anketi oluşturulan sorular tespit edildikten sonraaraştırmamızdaki amaçlar ve hipotezler ile karşılaştırılmıştır ve uygunluğu tespitedilmiştir. Anket toplam 3 sayfa ve 43 sorudan oluşmaktadır (bkz. Ek 1). Sorularınbüyük bir bölümü 5’li likert ölçeğine göre oluşturulmuştur.4.2.3. Verilerin Kodlanması, Düzenlenmesi ve AnaliziGeri dönen anket formlarındaki cevaplar kotlanarak “SPSS (StatisticalPackage For Social Sciences- Sosal Bilimler İçin İstatistik Paketi) for Windows 10.0sürümü” ile analiz edilmiştir. SPSS; istatistiksel olarak işlenecek veriler için bir verigiriş ve analiz programıdır.4.2.4. Anket İzlenimleriBu bölümde araştırma sonucunda elde edilen verilerin istatistiksel analizleriyapılarak, tablolar yardımıyla açıklanmaya çalışılmıştır. Ortaya çıkan sonuçlarınistatistiksel bakımdan anlamlı olup olmadıkları ve varsayımların doğrulanıpdoğrulanmaması da değerlendirilecektir.Değerlendirmeler sırasında ilk dört tablo bağımsız iki örnek (t testi)uygulamasına göre değerlendirilmiştir.Aşağıdaki tabloda kız ve erkek öğrencilerin cinsiyete göre girişimciliközelliklerinin arasında fark olup olmadığı 16- 28 sorular doğrultusunda ölçülmüştür.Bu açıdan bakıldığında ortalama değerleri birbirine yakın olmasına rağmen Sig (2tailed) sonucu 0.05 ten küçük çıkması nedeniyle 17,18, 20, 23,24, 25, 26, 27.sorularda H1 hipotezimiz kabul edilmiştir.226Nuray GİRGİNER ve Nurullah UÇKUN, İşletmecilik eğitimi alan lisans öğrencileriningirişimciliğe bakış açıları: Eskişehir Osman gazi üniversitesi İİBF işletme bölümü öğrencilerineyönelik bir uygulama, 3. Ulusal Bilgi Ekonomi Ve Yönetim Kongresi, 25-26 Kasım 2004, Eskişehir,ss.783-795, 2004.227 Stephen L. MUELLER and Anisya S. THOMAS, Culture And Entrepreneurial Potential: A NineCountry Study Of Locus Of Control And Innovatıveness, Journal Of Business Venturing 16, pp.51-75, Elsevier Science Inc. Newyork, 2000.


89Tablo 1: Kız ve erkek öğrencilerin cinsiyete göre girişimcilik özelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>.CINSIYET N Mean Std. Deviation Std. ErrorMeanONALTI bayan 198 3,3283 ,9059 6,438E-02bay 202 3,4158 ,8378 5,894E-02ONYEDI bayan 198 4,5657 ,6708 4,767E-02bay 202 4,3762 ,8147 5,732E-02ONSEKIZ bayan 198 4,4040 ,5861 4,165E-02bay 202 4,2228 ,7017 4,937E-02ONDOKUZ bayan 198 3,9747 ,7636 5,427E-02bay 202 3,9257 ,7593 5,342E-02YIRMI bayan 198 2,3384 1,0719 7,617E-02bay 202 2,7079 1,3453 9,465E-02YIRMIBIR bayan 198 3,1970 ,9161 6,510E-02bay 202 3,3317 1,0094 7,102E-02YIRMIIKI bayan 198 4,1818 ,8710 6,190E-02bay 202 4,1337 ,7577 5,331E-02YIRMIUC bayan 198 2,2727 1,0007 7,112E-02bay 202 2,4604 1,1551 8,127E-02YIRMIDORT bayan 198 3,7424 1,4032 9,972E-02bay 202 3,4109 1,2753 8,973E-02YIRMIBES bayan 198 4,1566 ,8554 6,079E-02bay 202 3,8515 ,9504 6,687E-02YIRMIALT bayan 198 4,3687 ,7543 5,361E-02bay 202 4,0396 ,9967 7,013E-02YIRMIYEDİ bayan 198 2,4747 ,9272 6,590E-02bay 202 2,8020 1,0126 7,124E-02YIRMISEKİZ bayan 198 3,4697 ,8706 6,187E-02bay 202 3,5891 ,9948 6,999E-02Tablo 1’den çıkan sonuçlara göre, kız öğrenciler ortalama değerlerebakıldığında erkeklere göre sezgisel, düzenli ve kurallara uygun çalışmaeğilimindedirler. Ancak maddi kazanç sağlayacak işleri uygulamak açısındanbakıldığında erkek öğrenciler maddi kar amaçlı girişimcilik özelliklerisergilemektedirler. Faklı sorularda da bu sonuç doğrulanmıştır. Örneğin başarılı birgirişimcilik için iyi bir iş fikri ve fırsatların değerlendirilmesi kız öğrenciler içinsermayeye sahip olmaktan daha önemlidir. Bunun yanı sıra bütün öğrencilergirişimciliğin bir risk olduğu görüşünde birleşmektedir.Aşağıdaki tabloda kız ve erkek öğrencilerin cinsiyete göre girişimcilikeğilimlerinin arasında fark olup olmadığı 29 ile 37 arasındaki sorular doğrultusundaölçülmüştür. Sig (2 tailed) değerleri 0.05 ‘ten küçük olan 32, 33, 34, 35 ve 36.sorularda H2 hipotezimiz doğrulanmıştır. Sonuçlar doğrultusunda rahat yaşamastandardı için “risk üstlenilmelidir” anlayışı bayanlarda daha baskındır. Kontrolodaklılık özelliğine bakıldığında erkek öğrencilerin iç kontrol odaklılığının dahayüksek olduğu gözlenmekte ve kız öğrencilerin başka insanların fikirlerinin etkisindedaha çok kaldıkları ortaya çıkmıştır.


90Tablo 2: Kız ve erkek öğrencilerin cinsiyetleri açısından girişimcilik eğiliminin<strong>belirlenmesi</strong>CINSIYET N Mean Std. Deviation Std. ErrorMeanYIRMIDOK bayan 198 3,9040 ,6951 4,940E-02bay 202 3,8960 ,8776 6,175E-02OTUZ bayan 198 3,8081 ,8746 6,216E-02bay 202 3,8713 ,8772 6,172E-02OTUZBIR bayan 198 4,2374 ,8894 6,321E-02bay 202 4,1634 ,7905 5,562E-02OTUZIKI bayan 198 3,9848 ,8399 5,969E-02bay 202 3,8020 ,9725 6,842E-02OTUZUC bayan 198 2,2980 ,9649 6,857E-02bay 202 2,5446 1,0027 7,055E-02OTUZDORT bayan 198 1,5253 ,6885 4,893E-02bay 202 1,7475 ,8981 6,319E-02OTUZBES bayan 198 2,0051 ,9479 6,736E-02bay 202 2,3218 1,2854 9,044E-02OTUZALTI bayan 198 2,4394 1,0095 7,174E-02bay 202 2,7277 1,1548 8,125E-02OTUZYEDI bayan 198 3,9646 1,0095 7,174E-02bay 202 3,8218 ,9293 6,539E-02Tablo3: Kız ve erkek öğrencilerin cinsiyetleri açısından yaratıcılık özelliklerinin<strong>belirlenmesi</strong>CINSIYET N Mean Std. Deviation Std. ErrorMeanOTUZSEK bayan 198 3,6970 1,1079 7,874E-02bay 202 3,7673 1,0320 7,261E-02OTUZDOK bayan 198 3,6162 ,5996 4,261E-02bay 202 3,8663 ,6518 4,586E-02KIRK bayan 198 2,0758 ,9920 7,050E-02bay 202 2,4455 1,2850 9,041E-02KIRKBIR bayan 198 3,5556 ,9093 6,462E-02bay 202 3,6139 1,0741 7,557E-02KIRKIKI bayan 198 3,4747 ,8166 5,803E-02bay 202 3,3663 ,8131 5,721E-02KIRKUC bayan 198 3,9747 ,9475 6,734E-02bay 202 3,9109 ,9421 6,629E-02Yukarıdaki tablodan anlaşılacağı üzere H3 hipotezimiz 39 ve 40. sorulardadoğrulanmıştır. Tablo 3’de cevap dağılımına bakıldığında erkek öğrencilerinyaratıcılık özelliklerinin daha baskın olduğu ortaya çıkmıştır. Erkek öğrencilerinaraştırma geliştirmeye yönelik eğilimleri ve yaratıcı zekayı yetenekten daha üstüntutmaları hipotezi doğrulamaktadır.Tablo 4 ile ilgili olarak ortaya attığımız H4 hipotezi 23, 26, 27 ve 28.sorularda doğrulanmıştır. Yani öğrencilerin eğitim durumu ile girişimcilik özellikleriarasında fark bulunmaktadır. Ortaya çıkan bulgulara göre yüksek okul öğrencileridaha fazla girişimcilik eğilimi içerisindedir. Bununla birlikte fakülte öğrencilerininbelirli bir işte sabit bir ücretle çalışma eğilimi daha yüksektir.


91Tablo 4: Araştırmaya katılan öğrencilerin eğitim durumu ile girişimcilik özelliklerinin<strong>belirlenmesi</strong>EGITIM N Mean Std. Deviation Std. ErrorMeanONALTI fakulte 200 3,4450 ,8429 5,960E-02yokul 200 3,3000 ,8967 6,340E-02ONYEDI fakulte 200 4,4800 ,7296 5,159E-02yokul 200 4,4600 ,7755 5,484E-02ONSEKIZ fakulte 200 4,2800 ,6273 4,436E-02yokul 200 4,3450 ,6770 4,787E-02ONDOKUZ fakulte 200 3,9400 ,7342 5,192E-02yokul 200 3,9600 ,7884 5,575E-02YIRMI fakulte 200 2,5600 1,1589 8,195E-02yokul 200 2,4900 1,2994 9,188E-02YIRMIBIR fakulte 200 3,2800 ,9251 6,542E-02yokul 200 3,2500 1,0063 7,115E-02YIRMIIKI fakulte 200 4,1200 ,7929 5,607E-02yokul 200 4,1950 ,8369 5,918E-02YIRMIUC fakulte 200 2,2100 1,0685 7,555E-02yokul 200 2,5250 1,0794 7,633E-02YIRMIDOR fakulte 200 3,5050 1,3782 9,745E-02yokul 200 3,6450 1,3182 9,321E-02YIRMIBES fakulte 200 3,9450 ,9781 6,916E-02yokul 200 4,0600 ,8485 6,000E-02YIRMIALT fakulte 200 4,0900 ,9144 6,466E-02yokul 200 4,3150 ,8715 6,163E-02YIRMIYED fakulte 200 2,8100 ,9636 6,814E-02yokul 200 2,4700 ,9767 6,906E-02YIRMISEK fakulte 200 3,7000 ,9297 6,574E-02yokul 200 3,3600 ,9135 6,460E-02Tablo 5: Öğrencilerin eğitim durumu ile kontrol odaklılıklarının <strong>belirlenmesi</strong>EGITIM N Mean Std. Deviation Std. ErrorMeanYIRMDOKUZ fakulte 200 3,9500 ,7281 5,149E-02yokul 200 3,8500 ,8492 6,005E-02OTUZ fakulte 200 3,8450 ,8630 6,102E-02yokul 200 3,8350 ,8898 6,292E-02OTUZBIR fakulte 200 4,2000 ,8267 5,846E-02yokul 200 4,2000 ,8565 6,057E-02OTUZIKI fakulte 200 3,9650 ,9994 7,067E-02yokul 200 3,8200 ,8130 5,748E-02OTUZUC fakulte 200 2,5000 1,0174 7,194E-02yokul 200 2,3450 ,9595 6,784E-02OTUZDORT fakulte 200 1,7600 ,7158 5,061E-02yokul 200 1,5150 ,8753 6,190E-02OTUZBES fakulte 200 2,0800 ,9993 7,066E-02yokul 200 2,2500 1,2631 8,932E-02OTUZALTI fakulte 200 2,6150 1,1104 7,852E-02yokul 200 2,5550 1,0783 7,625E-02OTUZYEDI fakulte 200 3,7950 1,0996 7,775E-02yokul 200 3,9900 ,8144 5,759E-02Tablo 5’in verilerine göre hipotezimiz 34 ve 37. sorularda kabul edilmiştir.Buna göre fakülte ve yüksekokul öğrencileri arasında kontrol odaklılık bakımındanfark vardır. Sonuca göre yüksek okul öğrencileri kendi işlerini kendileri yapmakkonusunda iç kontrol odaklıdırlar ve başka kişilerin fikirlerinden etkilenmezler.


92SONUÇBir ülkenin kalkınması ve gelişmesi ekonomik değer yaratacak, büyümeyehız kazandıracak, değişken koşullara uyum sağlayabilme yeteneğine sahipgirişimciler yaratmasına bağlıdır. Bilgi toplumunda ülkeler insanlarını ve özelliklegençleri girişimciliğe yönlendirmek için çaba harcamaktadırlar. Bu nedenle iyiyetişmiş girişimcilik nitelikleri kazandırılmış dinamik, zeki, hırslı, istekli, fırsat veamaç odaklı ve risk almaya eğilimli bireyler yetiştiren ülkeler geleceğe daha iyimserbakabilmektedirler.Günümüzde hemen hemen her dönemde yeni bir iş fikri ve yeni bir buluşyada yeni bir hizmet anlayışı karşımıza çıkmaktadır. İnsanlar sabit ücretli işlerdenziyade esnek çalışma saatleri olan ve bağımsız çalışma imkanı sunan girişimciliğitercih etmektedirler. Bir ülkede girişimci niteliklere sahip kişi sayısı fazla iseekonomik anlamda kalkınma daha kısa sürede gerçekleşecektir. Fakat bu amacaulaşılabilmesi için girişimciliğin önündeki engellerin kaldırılması ve girimciliğeçeşitli destekler sağlanması gerekmektedir. Girişimci etrafındaki fırsatları gören bufırsatları iş fikrine dönüştüren yenilikçi, yaratıcı, belirsiz durumlarda doğru kararlarverebilen ve liderlik yeteneği gelişmiş bireyler olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenlegenç nüfusun yaratıcı özelliklerinin değerlendirilmesi ve riske eğilimlilikcesaretinden faydalanılması gerekmektedir.Yaşadığımız dünyanın büyüklüğünü bir zamanlar algılamakta zorlanırken,gelişen teknoloji ve artan nüfus ile birlikte dünya artık evrende bir mahalle halinegelmiştir. Ve bugün dünyada yaşanan yoğun bir bilgi alışverişi ve gerçekleştirilmeyeçalışılan rekabet üstünlüğü sağlama stratejisidir. Bu bağlamda rekabet üstü olabilmekgirişimcilik güçlerinin ve potansiyellerinin kullanılabilmesine bağlıdır. Girişimcilikgünümüzdeki büyük ekonomilerin daha da gelişmesine katkıda bulunan dev bir güçkaynağı konumundadır. Bu güç kaynağından en iyi biçimde yararlanılabilmek birülkedeki girişimcilik sistemi, girişimcilik politikası ve girişimcilik stratejisiningüvenilirliğine bağlıdır.Türkiye 72 milyon nüfusu ile gelişen ve büyüyen dünya pazarında yıldızıparlayan, gelişmiş ülke sıfatını hak etmeye en uygun aday ülke durumuna gelmiştir.Türkiye’nin adaylıktan kurtulup asil hale gelebilmesi için, büyüyen pazardan pay


93alabilmesi için üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde üretilen iş fikirlerinigirişim haline dönüştürmesi ve bunlardan yararlanması gerekmektedir.Gelişen dünyaya ayak uydurmak üretim ve üretilenlerin pazarlanmasıylamümkün olacaktır. Bu nedenle üretimi yönlendirecek girişimciler, girişimcilikfikrinin doğuşuyla birlikte uzun süreli bir riski göze almış demektir. Girişimcideğişime karşın esnek ve uyum sağlayabilen bir özellik sergilediği için karşısınaçıkan riskleri fırsat olarak görmektedir. Bireylerin girişimci olma isteği yetenek veyaratıcı özellikleri ile ilgiliyken fırsatlara bakış açıları ise işin başlangıcında gerekliolan sermaye durumu ile ilgilidir. Girişimcilik tercihinde bulunan birey sonucukaybetme yada kazanma şeklinde gerçekleşecek bir durumu göze almış demektir.Girişimcilikte başarı bireyin çalışma talebi ve işin sürekliliği ile doğruorantılıdır. İşin sürekliliği ise girişimcinin motivasyonu ile ilgilidir. Yaratıcıözellikler gösteren ve yeniliklere açık girişimci özellikleri bir çok faktöre bağlıolarak değişebilmektedir. Girişimcilik eğilimi kültürel yapı ile doğrudan orantılıdır.Sürekli üretmeye, fırsat kovalamaya ve bağımsız çalışmaya açık toplumlardagirişimcilik eğilimi, girişimcilik kültürünü oluşturmaktadır. Yine bireylerin kişiliközelliklerinden gelen davranış biçimleri girişimcilik eğilimlerini etkilemektedir. Dışçevreden ve başkalarının fikirlerinden çok fazla etkilenen bireyler dış kontrol odaklıözellik gösterdiklerinden dolayı daha az girişimcilik eğilimi gösterirler. İç kontrolodaklı bireyler ise daha çok dış çevreyi etkileme konusunda, yönlendirme veyönetme tercihinde bulundukları için girişimcilik eğilimleri yüksektir. Girişimcikişiliğin oluşumu sadece bireyin kendisinden kaynaklanan nedenlerle değil dışkaynakların etkisiyle de gelişip değişim gösterebilir.Girişimciliğin ortaya çıkmasına neden olan temel güdülerin neler olabileceğiönemli tartışma konularından birisidir. Ekonomik fayda ve yüksek kazanç sağlamaisteği en önemli girişimcilik nedeni olarak ifade edilmektedir. Girişimcilerinyenilikçi, yaratıcı risk alan, fırsatları görüp değerlendirebilen yönleri incelendiğindeise sadece ekonomik çıkarlar için girişimde bulunamayacağı da göze çarpmaktadır.Bireyin kişilik özellikleri onu girişimci olmaya yönlendirmektedir.


94Girişimcilik eğilimi gösteren bireylerin aileden gelen özelliklere, biçimsel vebiçimsel olmayan eğitim koşullarına ve dış çevre değişkenlerine bağlı olaraketkilendikleri ve şekillendikleri söylenebilir.Başarılı bir girişimcilik için bireyin yüksek özgüvene, motivasyona, duygusalzekaya ve empati yeteneğine ihtiyacı vardır. Ayrıca girişimciye fark yarattıracaközellikler ise bağımsızlık, ısrar ve azim, inisiyatif ve sorumluluk alma, dürüstlük vegüvenilirlik, hayal gücü ve amaç odaklılık şeklinde sıralanabilir.Bu amaçla üniversite öğrencilerinin girişimcilik özellikleri, girişimcilikeğilimleri, yaratıcılık ve kontrol odaklılık özellikleri kapsamlı bir anket çalışması ilearaştırılmıştır. Alan araştırmamıza konu olan öğrenciler, Süleyman DemirelÜniversitesinde 2006-2007 eğitim-öğretim yılında kayıtlı olan İktisadi ve İdariBilimler Fakültesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi ve Isparta Meslek Yüksek Okuluöğrencileridir.Çalışmanın teorik kısmında, çalıştırmamıza bir çatı oluşturması nedeniylegirişimcilik kavramının ortaya çıkışından bu yana bu konula ilgili çalışma yapmışbilim adamlarının görüşlerinden bahsedilmiştir. Bu doğrultuda girişimcilik ile ilgilitanımlar yapılmış ve girişimcilik eğilimde etkili olan faktörlerden bahsedilmiştir.Yine genç girişimci adaylarına geleceğe yönelik bir ışık tutması amacıylaTürkiye’deki girişimcilik faaliyetlerinden ve girişimciliği destekleyen kuruluşlara yerverilmiştir. Özellikle girişimcilerin sermaye yetersizliğine çözüm olacak yöntemlerüzerinde durulmuştur.Çalışmanın pratik kısmında ise öğrencilere 43 sorudan oluşan anketlerulaştırılmış ve toplanan sonuçlar değerlendirilmiştir. Çalışmamızda ölçülmek istenennokta, öğrencilerin girişimcilere bakış açıları, girişimcilik özelliklerinin <strong>belirlenmesi</strong>girişimcilik için gerekli olan yaratıcılık, yenilikçilik, karar alma ve kontrol odaklılıkgibi özelliklerini taşıyıp taşımadıklarının tespitidir.Elde edilen sonuçlar doğrultusunda SDÜ öğrencilerinin potansiyel birergirişimci olabilecekleri ancak yönlendirme eksikliği nedeniyle bu potansiyellerinidışa vuramadıkları ortaya çıkmıştır. Ankete katılan kız ve erkek öğrencileringirişimcilik özelliklerin ölçen sorulara verdikleri yanıtlar, kız öğrencilerin sezgiselanlamda, erkek öğrencilerin ise maddi kazanç odaklı olarak girişimciliğe


95eğilimlerinin var olduğunu göstermektedir. Yine anket sorularındaki yaratıcılığı veyeniliği ölçen sorulara verilen cevaplar erkek öğrencilerin kız öğrencilere göreyenilik ve yaratıcılık özelliklerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.Bunlara ek olarak, öğrencilerin eğitim durumuna göre girişimcilik özellikleriyüksek okul öğrencilerinde daha yüksek çıkmıştır. Buna paralel olarak tek başınaçalışma ve dış koşullardan etkilenmeme durumu yine yüksek okul öğrencilerininbaskın olduğu durum olarak karşımıza çıkmıştır.Öğrencilere yöneltilen demografik özellik sorularından alınan cevaplardoğrultusunda kendini cesur, hırslı ve hayalci olarak tanımlayan öğrencilerin dahafazla girişimcilik özelliği gösterdiği saptanmış ve yine aynı öğrencilerin kendileriniçoğunlukla dürüst ve güler yüzlü olarak tanımladıkları belirlenmiştir.Sonuç olarak SDÜ öğrencilerinde girişimcilik adına bir potansiyelin varlığıkanıtlanmış ancak bunun ortaya çıkarılması noktasında sıkıntılar olduğugözlemlenmiştir. Bu doğrultuda üniversitelerde girişimcilikle ilgili verilen eğitiminarttırılması öğrencilerin doğru yönlendirmelerle iş hayatına kazandırılmalarıgerekmektedir.


96EK-1 ANKET FORMLARIANKET FORMUSÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİNGİRİŞİMCİLİK ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN ANKETFORMUSayın katılımcı; bu anket çalışması, SDÜ öğrencilerinin girişimciliközelliklerinin incelenmesi, girişimciliğe eğilimlerinin <strong>belirlenmesi</strong>, demografiközelliklerinin girişimciliğe etkisi ve karşılaşabilecekleri sorunlara çözümüretebilme yetilerinin ölçümü amacıyla yapılmaktadır.Bu araştırmada yapacağınız yardım ve göstereceğinize inandığımız yakınilgiye teşekkür ederiz.Doç.Dr.H.İlker ÇARIKCIEmine CANSIZAnketin Uygulandığı Tarih: ……………………………………..Anketin Uygulandığı Yer:………………………………………..1. Doğum yeri:İl:………………….. İlçe:……………..Köy:……………………2. Doğum Yılı:………………………….3. CinsiyetiBayan:Bay:4. Eğitim DurumuFakülte: Yüksek Okul: Enstitü:5.Yabancı Dil Seviyesiİyi Düzeyde Orta Düzeyde Düşük Düzeyde6.Anne ve baba kendi işinin sahibi mi?Anne Baba Anne ve Baba Hiçbiri7.Anne ve Baba Kamu Görevlisi mi?Anne Baba Anne ve Baba Hiçbiri8.Anne ve Baba emekli mi?Anne Baba Anne ve Baba Hiçbiri9.Bu yaşınıza kadar hiçbir işte çalıştınız mı?Evet Hayır10.Cevabınız Evet ise:Çalışma kariyeriniz nasıl gelişti?Büyük ölçüde küçük ölçekli işlerde (çalışan sayısı 10 kişiden az olan)Büyük ölçüde orta ölçekli işlerde (çalışan sayısı 10-50 kişi olan)Büyük ölçüde büyük ölçekli işlerde (çalışan sayısı 50 kişiden fazla olan)11.Ailenizin kaçıncı çocuğusunuz?En büyük Ortanca En Küçük Tek12.Sizi en iyi tanımlayan kelimeZeki Çalışkan Dürüst Lider Cesur Güler yüzlü13.Şimdiye kadar girişimcilikle ilgili bir ders okudunuz mu?Evet Hayır14.Kimseyle paylaşmadığınız kendinize ait bir iş fikriniz var mı?


97Evet Hayır Olmasını İsterdim15.Genel ruh haliniz nasıldır?Gergin Huzurlu Hırslı Mutlu Kaderci Hayalperest(Girişimcilik Özelliklerini ölçen sorular)16 Boş vakitlerimi sosyal faaliyetlere ve eğlenceye ayırmayı tercih ederimTamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum17.Düzeni ve kuralları değiştirmeden çalışarak her işin üstesinden gelebilirim.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum18.Sezgilerime güvenerek her işi başarabilirim.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum19.İnsan cesaretiyle ve inancıyla her engeli aşabilir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum20.Maddi kazanç sağlamayacak hiçbir faaliyete dahil olmak istemem.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum21.Her zaman esnek çalışma saatlerini tercih ederim.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum22.Kendi işimin sahibi olmak en büyük idealimdir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum23.Garantili ve sürekli bir iş yerine kariyer imkanı sunan bir iş tercihimdir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum24.Girişimcilik bir risktir .Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum25.Başarılı bir girişimcilik için iyi bir iş fikri ve fırsatların değerlendirilmesiparadan daha önemlidir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum26.Girişimcilik eğitimi üniversitelerde verilmelidir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum27.Girişimcilik şansım olsa da şu anki idealimden vazgeçmezdim


98Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum28.Kamu sektöründe çalışmak bana göre değil.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum(kontrol odaklılığı ve girişimcilik eğilimini ölçen sorular)29.Çok çalışarak her işin üstesinden gelebilirim.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum30.Bir işe başlarken iyi bir plan hazırlamak tüm sorunları çözer.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum31.Kendi isteklerim beni yönlendirir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum32.Rahat yaşama standardı için risk üstlenilmelidir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum33.Girişimcilikte başarı için şans en önemli faktördür.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum34.Ne yapacağımı başkalarının karar vermesine bırakırım.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum35.Başarılı insanların hareketlerimi etkilemelerine izin veririm.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum36.Kendi hareketlerimi kendim kontrol ederim.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum37.Başarı için doğru zamanda doğru işi yapmak gerekir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum(yenilik ve yaratıcılığı ölçen sorular)38.Belirli bir ücretle çalışmaktansa kendi fikirlerimi hayata geçirecek işlereyönelmeyi tercih ederim


99Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum39.Araştırma-Geliştirme departmanında çalışmaktan zevk alırdım.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum40.Girişimcilik için yaratıcılık yetenekli olmaktan daha önemlidir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum41.Girişimcilikte başarı için tecrübe gerekir.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum42.Başkaları her zaman fikirlerime ihtiyaç duyar.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum43.Farklı fikirler yeni oluşumlar için yapıcı etkiler oluşturur.Tamamen katılıyorum Katılıyorum Oldukça katılıyorum KatılmıyorumHiç katılmıyorum


100KAYNAKÇAKİTAPLARAKDEMİR, A., Düşünceden Uygulamaya Temel İşletmecilik Bilgileri, TürkmenKitabevi, Yayın No: 238, Eğitim Dizisi: 81, 2003.ALICI, A., Hayata Yönveren Öyküler, Epsilon Yayıncılık, İstanbul, 2004.ALLAN, J., Daha İyi Nasıl Motive Etme, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları,İstanbul, 1998.ALLES, R. ve J. KRAUSER, Mesaj Sizsiniz, Çev. Alev ÖNDER, SistemYayıncılık, İstanbul, 2004.APUHAN, R. Ş., Doğru Yönetim Kesin Sonuç, Timaş yayınları, İstanbul, 2004.AYDOĞAN, M., Antik Çağdan Küreselleşmeye Yönetim Gelenekleri veTürkler, Umay Yayınları, İzmir, 2005.BAYER, E. ve K. TÜFEKCİ, Genel İşletme,3M Ltd.Yayını, Isparta, 2007.BAYKAL, A. N., Babalar, Oğullar ve Kızlar, Girişimciye KurumsallaşmaMektupları, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2002.BINKS, M. and P. VALE, Entrepreneurship and Economic Change, McGraw-Hıll Book Company, London, 1990.BIRD, B. J., Entrepreneurial Behavior, Foresman Company, Illinois, 1998.BIRD, B., ‘Toward A Theory of Entrepreneurial Competency’, Avences InEntrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Edit., Jerome A. KATZ,Robert H. BROCKHAUS, JAI Press Inc., Vol. 2., London, ss.28-52, 1995.BOZDAĞ, M., Düşün ve Başar, Nesil Yayınları, 2003.BRIDGE, S., K. O’NEIL and S. CROMIE, Understanding Enterprise,Enterpreneurship and Small Business, Macmillan Pres Ltd. London, 1998.BROCKHAUS, R. H. and P. S. HORWITZ, ‘The Psychology of The Entrepreneur’,The Art and Science of Entrepreneurship, Bollinger Publishing Company,Massachuset, 1986.


101BULL, I. and G. WILLARD, ‘Towards A Theory of Entrepreneurship’,Entrepreneurship, Pergamon, Tarrytown, 1995.BULL, I. and H. THOMAS, Entrepreneurshıp, Oxford, Kidlington, 1995.BURNS, T., Eğriyi Kırın, Çev. Semih ERTAŞ, Epsilon Yayınları, İstanbul, ty.BURWASH, P., Liderliğin Anahtarı, Çev. Emine EROĞLU, Timaş Yayınları,İstanbul, 2003.BUSCAGLIA, L., Kişilik, Tümüyle İnsan Olabilme Sanatı, Çev. NejatEBCİOĞLU, İnkılâp Yayınevi, İstanbul, 1987.BUZAN, T., Aklını En İyi Şekilde Kullan, Çev. Banu ERGÜDER, ArıonYayınevi, İstanbul, 2001.CARLSON, R., Ufak Şeyleri Dert Etmeyin, Hepside Ufak Şeylerdir, Çev. EsatÖREN, Alkım Yayınevi, İstanbul, 1999.CARTER, A. N., Etkin İletişim Kurun, Çev. Zeynep GÜDEN, Arion Yayınevi,İstanbul, 2004.CASSON, H. N., Hayat Yolunda Zorluklarla Mücadele, Çev. R. Şükrü APUHAN,Timaş Yayınları, İstanbul, 2003.CASSON, M., Entrepreneurship, Edward Elgar Publishing Limited, Vermont,1990.CHELL, E., J. HAWORTH and S. BREARLEY, The Entrepreneurial Personality,Routledge, New York, 1991.CONDRILL, J. and B. BOUGH, 101 İletişimin Yolu, Çev. Aslı ŞAHİN, BeyazYayınları, İstanbul, 2000.CÜCELOĞLU, D., Başarıya Götüren Aile, Remzi Kitapevi, İstanbul, 2006.ÇELEBİ, N., Turizm Sektöründeki Küçük İşyeri Örgütlerinde KadınGirişimciler, T.C. Başbakanlık Kadın Statüsü ve Sorunları Gen. Müd.Yayınları, Ankara, 1997.ÇELİK, A. ve T. AKGEMCİ, Girişimci Kültürü ve Kobiler, Nobel Yayınları,İstanbul, 1998.


102DEĞİRMENCİ, C. H. Kişisel Gelişim ve Pozitif Enerji, Neden Kitap Yayıncılık,İstanbul, 2005.DİNÇER, Ö. ve Y. FİDAN, İşletme Yönetimine Giriş, Beta Yayınları, 2003.DOĞAN, M., İşletme Ekonomisi ve Yönetimi, İstiklal Matbaası, İzmir, 1982.DOĞAN, S., Çalışan İlişkileri Yönetimi, Kare Yayınları, İstanbul, 2003.DÖKMEN, Ü., İletişim Çatışmaları ve Empati, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2004.DÖKMEN, Ü., Küçük Şeyler, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2004.DRUCKER, P. F., 21. yy. için Yönetim Tartışmaları, Çev. İrfan BAHÇIVANGİLve Gülenay GARBAN, Espilon Yayıncılık, İstanbul, 1999.DRUCKER, P., Gelecek İçin Yönetim, Çev. Fikret ÜÇCAN, İş Bankası Yayınları,No.327., İstanbul, 1993.EREN, E., Yönetim ve Organizasyon, Beta Basım, İstanbul, 1993.ERENGİL, C., NLP ile Zirveye Yolculuk, Ares Kitap, İstanbul, 2006.ERENGİL, C., NLP Metre, Akis Kitap, İstanbul, 2005.EUROPEAN UNİON, Working For The Regions, Europen Communities,Belgium, 2001.FALINO, D. F., Etkili Karar Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, Hayat Yayınları,İstanbul, 2003.FROMM, E., Erdem ve Mutluluk, Çev. Ayda YÖRÜKAN, İş Bankası Yayınları,No: 325., İstanbul, 1993.GARIH, Ü., Yönetim Teknikleri, Hayat Yayınları, İstanbul, 2000.GARTNER, W. B. and B. J. BIRD, Entrepreneurship Theory and Practice,1922.GASSE, Y., ‘The Development of New Entrepreneurs: A Belief-Based Approach’,The Art And Scıence Of Entrepreneurshıp, Bollınger PublıshıngCompany, Massachuset, 1986.GENÇ, N., Zirveye Götüren Yol Yönetim, Timaş Yayınları, İstanbul, 1997.GERBER, M. E., Girişimcilik Tutkusu, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2003.


103GLADWELL, M., Kıvılcım Anı, Çev. Uğur KIZILASLAN, Salyangoz Yayınları,İstanbul, 2006.GOFFEE, R. ve R. SCASE, Kadınlar İş Başında, Çev. Ahmet FETHİ, Eti Kitapları,İstanbul, 1992.GÖKMEN, Y., Yürekli Başarı, Armoni Yayıncılık, İstanbul, 2005.GÜLEŞ, H. K. ve H. BÜLBÜL, Yenilikçilik, Nobel Basım Dağıtım, Ankara, 2004.HARWARD BUSİNESS REVİEW, İş Yayşamında Kadınlar, Çev. LeylaARSLAN, Acar Basım, İstanbul, 2006.HESSELBEIN, F., M. GOLDSMITH and R. BECHARD, Geleceğin Lideri, Çev.Hayrettin TOK, Drucker Vakfı Yayınları, s.175.HISRICH, R. D. and M. P. PETERS, Entrepreneurshıp, BPI-IRWIN, Boston,1989.İLKKARACAN, İ., “Kentli Kadınlar ve Çalışma Yaşamı”, 75 Yılda Kadınlar veErkekler, Türkiye İş Bankası Yayınları, İstanbul, 1998.İNCELER, H., Teknoloji Yönetimi, Desnet Yayınları, 1998.İZGÖREN, A. Ş., Avucunuzdaki Kelebek, Elma Yayınevi, Ayvalık, 2004.JENNINGS, D. F., Multiple Perspectives of Entrepreneurship, ITP, Cincinnati,1993.KALAYCI, Ş., SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri, Asil YayınDağıtım, İstanbul, 2005.KAO, J., Entrepreneurship, Creativity and Oıganization, Prentice Hail, NewJersey, 1989.KENT, C. A., The Environment for Entrepreneurship, Lexington Booly,Toronto, 1984.KIRSCHNER, J., Hayat Okulu, Çev. Aydın ARITAN, Arıtan Yayınevi, s.87.,ty.KOÇEL, T., İşletme Yöneticiliği, 9. Basım, Beta Yayınları, İstanbul, 2003.KOÇEL, T., İşletme Yöneticiliği, Beta Yayınevi, İstanbul, 2003.


104KURTULUŞ, K. İşletmelerde Araştırma Yöntem Bilimi, İstanbul Üniv. İşletmeFak., Yayın No:210, İstanbul, 1989.LITTAUER, F., Kişiliğinizi Tanıyın, Çev. Demet DİZMAN, Sistem Yayıncılık,İstanbul, 1995.LUNDSTROM A., and L. A. STEVENSON, Entrepreneurshıp Policy Theory andPractice, Isen International Studıes Press, Canada, ty.MANZ, C. C., Başarısızlığın Gücü, Çev. Aylin NOYAN, Morpa Kültür Yayınları,İstanbul, 2003.MARDEN, O. S., Fırsatı Yakalayın, Çev. Hilmi BİLGİNER, Hayat Yayınları, ty.McCLELLAND, D. C., The Achıvıng Socıety, D. Van Nostrand Company,Prınceton, 1961.MESİTİ, P., Hayalleri Olanlar Asla Uyumaz, Çev. E. Canan KARDERİN, SistemYayıncılık, ty.MÜFTÜOĞLU, M. T., Türkiye'de Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, DesenOfset, Ankara, 1993.MÜFTÜOĞLU, T. ve T. DURUKAN, Girişimcilik ve KOBİ’ler, Gazi Kitabevi,Ankara, 2004.NELSON, R. B., Çalışanlara Yetki Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, HayatYayınları, İstanbul, 2002.PRAAG, C. M. V., ‘Willigness and Opportunity to Start up As An Entrepreneur’,Succesful Entrepreneurshıp, MPG Boks Ltd., Netherlands, ss.37-54, 2005.SCHOHL, J. T., Başarıya Yatırım, Çev. Aslı AÇIKGÖZ, Form Yayınları, ty.SCHUMPETER, J. A., Capitalism, Socialism and Democracy, Oxford UniversityPress, New York, 1978.SEKMAN, M., Her şey Seninle Başlar, Alfa Yayınevi, İstanbul, 2005.SEXTON, D. L. and R. W. SMILAR, The Art and Science of Entrepreneurship,Bolliger Publishing Company, Massachuset, 1986.SMILES, S., Görevimiz Başarmak, Hayat Yayınları, İstanbul, 2003.


105SMITH, J., Daha İyi Nasıl Yönetim, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları, İstanbul,1998.SMITH, J., Doğru Karar Verme, Çev. E. Sabri YARMALI, Damla Yayınevi,İstanbul, 1997.STANWORTH, J. and B. SMITH, Franchising, Epsilon Yayınlar, İstanbul, 1995.STEPHERT, D. A. and J. WIKLUND, Entrepreneurial Small Businesses, MPGBoks Ltd., Cheltenham, 2005.TABAKOĞLU, A., Türk İktisat Tarihi, İktisat Dizisi 1, Dergah Yayınları, 2003.TANRISEVER, M., Var Olmanın Yolunda Zenginlik, Feza Film Yayınları,İstanbul, 2005.TEKİN, M., Girişimcilik ve Küçük İşletme Yöneticiliği, 4. Basım, Ankara, 2004.TÜRK, E., İş Dünyasındaki Marka Kadınlar, Neden Kitap Yayıncılık, İstanbul,2005.YALÇIN, A., Satış Teknikleri, Bilim Teknik Yayınevi, İstanbul, 1995.YATES, J. E., Gerilim Altındaki Yönetici, Çev. Fatoş DİLBER, İlgi Yayınları,İstanbul, 1998.YOUNG, T. L., Proje Yönetimi, Çev. Ali ÇİMEN, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998.MAKALELERAYTAÇ, Ö., ‘İktisadi ve Sosyal Gelişme Açısından Girişimcilik’, AkademikAraştırmalar Dergisi 26, pp.79-102, 2005.BRAZEAL, D. V., ‘The Genesis of Entrepreneurship’, Entrepreneurship Theoryand Practice, Vol. 23., 1993.BROCKHOUS, R. and P. HORWITZ, ‘The Psychology of The Entrepreneur’,Advences in Entrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Vol. 2.,JAI Press Inc., pp.25-48, 1995.


106CARSRUD, A. L. and N. F. KRUEGER, ‘Entrepreneurship and Social Psychology’,Avences in Entrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Edit.,Jerome A. Katz, Robert M. Brokhaus, JAI Press Inc., Vol. 2, London, 1995.CUNNINGHAM, B. J. and J. LISCHERON, ‘Defining Entrepreneurslıip’, Journalof Small Business Management, Vol. 29, Ocak, 1991.FURNHAM, A. and H. STEELE, ‘Measuring Locus Of Control’, British Journal ofPsychology, Vol. 84, 1993.KAUFMAN, A. and F. TÖDLİNG, ‘Innovatıon Patterns of SMEs’, RegıonalInnovation Polıcy For Small-Medium Enterprises’,edit., Bjorn T.ASHEIM, Arne ISAKSEN and Franz TÖDLİNG, Vol.2., MPG Books Ltd.,Massachusets, pp.78-115, 2005.KIRCHOFF, B. A., ‘Entrepreneurship's Controbucion to Economics’,Entrepreneurslıip Theory and Practice, Winter, Vol. 16, 1991.LONG, Wayne ‘The Meanıng of Entrepreneurshıp’, Amerıcan Journal of SmallBusıness, Vol. 8., 1983, p.221.MULLER, S. L., ‘Gender Gaps in Potentıal for Entrepreneurshıp Across Countrıesand Cultures’, Journal Of Developmental Entrepreneurshıp, Vol. 9., No.3, pp.190-220, 2004.MUELLER, S. L. and A. S. THOMAS, “Culture And Entrepreneurial Potential: ANine Country Study Of Locus Of Control And Innovatıveness”, Journal OfBusiness Venturing, Vol.16., pp.51-75, Elsevier Science Inc. Newyork,2000.NAFFZIGER, D., ‘Entreprencurship: A Person Based Theory Approach’, Advencesin Entrepreneurship, Firm Emergence and Growth, Vol. 2., JAI PressInc., 1995.ONYX, J. and P. BULLEN, ‘Measuring Social Capital in Five Communities’,Journal Of Applied Behavioral Science, Vol.1, s.24-36, 2000.PEUKERT, H., ‘Schumpeter’s ‘Lost’ Seven Chapter: A Critical Overwıew’,Industry and Inovation, Vol. 9., Num. 2., s.79-89, ty.


107REYNOLDS, P. D., ‘Sociology and Entrepreneurship; Consepts and Contributons’,Entrepreneuship Theory and Practice, Vol. 16, Number 2, 1991.SHAVER, K. G. and L. R. SCOTT, ‘Person, Process, Choice: The Phsychology ofNew Venture Creation’, Enrepreneur Theory and Practice, Vol. 16,Number 2, 1991.ZAHRA, S. A. and J. A. PEARCE, ‘Corporate Entrepreneurshıp in Smaller Firms’,Entrepreneurship, Innovation and Change, Vol. 3., No.1, ss.169-185,1994SEMPOZYUMLARDULUPÇU, M. A., İ. H. ÇARIKÇI ve O. SUNGUR, ‘Avrupa Birliği SürecindeKOBİ Politikası ve Bölgesel Politika İlişkisi Üzerine Bir Değerlendirme,’İstanbul Kültür Üniversitesi 2. KOBİ’ler Verimlilik Kongresi, 2-3 Aralık2005, İstanbul, s.546, 2005.GİRGİNER, N. ve N. UÇKUN, “İşletmecilik eğitimi alan lisans öğrencileriningirişimciliğe bakış açıları: Eskişehir Osman gazi üniversitesi İİBF işletmebölümü öğrencilerine yönelik bir uygulama”, 3. Ulusal Bilgi Ekonomi VeYönetim Kongresi, 25-26 Kasım 2004, Eskişehir, ss.783-795, 2004.TEZLERDURGUN, A., Bölgesel Kalkınmada Turizmin Rolü: Isparta Örneği,Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi, SosyalBilimler Enstitüsü, Isparta, 2006.KAPU, H., Orta ve Güneydoğu Anadolu’da Yaşayan Girişimci YöneticilerinYaşam ve Girişimcilik Değerleri, Yayınlanmış Doktora Tezi, MarmaraUniv. Sosyal Bilimler Ens., İstanbul, 2001.ŞAHİN, E., Kadın Girişimciler ve Konya İli’nde Kadın Girişimciler Üzerine BirUygulama, Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, SosyalBilimler Enstitüsü, Konya, 2006.


108UYGUN, R., Türkiye’de Girişimcilik Kültürünü Yönlendiren Öncü Girişimcilerve İbrahim Bodur Modeli, Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, 18 MartÜniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Çanakkale, 2006.İNTERNET ADRESLERİTARCAN, A., “Geleceğin Bill Gates’leri”, Akşam Gazetesi, 18.02.2006,http://aksam.com.tr Erişim Tarihi: 14.02.2007.TÜSİAD, ‘Türkiye’de Girişimcilik Özet Bulgular’, Tüsiad Basın Bülteni,17.03.2003, http://www.tusiad.org.tr, Erişim Tarihi: 15.03.2007http://bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl-gos-php?nt=521http://www.aksam.com.trhttp://www.kobinet.org.trhttp://www.kosgeb.gov.trhttp://www.tugiad.gov.trhttp://www.tusiad.org.trhttp://www.ytukvk.org.tr/arsiv/barisyildiz1


109ÖZGEÇMİŞKişisel Bilgiler:Adı ve SoyadıDoğum Yeri: Emine CANSIZ: Antalya/SerikDoğum Yılı : 23.04.1981Medeni Hali: BekarEğitim Durumu:LiseÖnlisansLisans: 1995-1999 Serik Yabancı Dil Ağırlıklı Lisesi: 1999-2001 Süleyman Demirel Üniversitesi IspartaMeslek Yüksek Okulu: 2001-2004 Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F.İşletme BölümüYabancı Dil Düzeyi:İngilizce : ÜDS Puanı: 60

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!