Elektronik Sistemler ve Elektromanyetik Uyumluluk
Elektronik Sistemler ve Elektromanyetik Uyumluluk
Elektronik Sistemler ve Elektromanyetik Uyumluluk
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Bir bölgede hücrelerin belirlenmesi abone sayısına <strong>ve</strong> yerleşim özelliklerine (arazi yapısına, bina<br />
sıklığına, yüksekliğine, vb.) bağlıdır <strong>ve</strong> genelde Şekil 1’deki gibi ideal geometrik özellik göstermez.<br />
Şekil 2’de kapsama <strong>ve</strong> gölge bölge oluşması resmedilmiştir. Şekilden görüleceği üzere, GSM<br />
frekanslarında elektromanyetik dalgaların yayılımı ufuk ile sınırlı olduğundan kapsama alanında<br />
yüksek binaların, dar sokakların olması kapsamayı engelleyecek <strong>ve</strong> daha küçük ila<strong>ve</strong> kapsamalarla<br />
(ila<strong>ve</strong> baz istasyonlarıyla) bu delikler kapatılmaya çalışılacaktır. Özellikle, İstanbul, İzmir gibi yoğun<br />
yerleşimin olduğu, Rumlardan kalma dar sokakların (örneğin Kadıköy’de Altıyol, Beyoğlu’nda İstiklal<br />
Caddesi, vb.) bulunduğu bölgelerde kaliteli hizmet <strong>ve</strong>rebilecek kapsamayı sağlamak için normalin<br />
üstünde baz istasyonu gerekebilecektir. Üstelik bir de bu bölgelerde nüfus yoğunluğunun çok yüksek,<br />
abone sayısının da çok fazla olması hemen her sokakta, bina çatılarında, cephelerinde çok sayıda baz<br />
istasyonu görmemize neden olacaktır.<br />
GSM şebekelerinin özellikleri, hücresel yapı, baz istasyonları, vb. konular yanında, denetleme,<br />
standartlar <strong>ve</strong> sınır değerler hakkında güncel yazılar son dönemde değişik kaynaklarda yer almıştır [1-<br />
8], bu nedenle bu yazıda ayrıntıya girilmemiştir. Sadece uzman kuruluşların başında gelen ICNIRP,<br />
belirlediği sınır değerler <strong>ve</strong> bu değerlerin denetlenmesi kısaca ele alınmıştır. Buna karşın, son<br />
dönemde İstanbul’da bir çok bölgede, değişik zamanlarda, örnekleme yoluyla <strong>ve</strong> habersiz yapılan<br />
ölçülerin değerlendirmesine <strong>ve</strong> Türkiye’de bu konularda yapılan bilimsel çalışmalara yer <strong>ve</strong>rilmiştir.<br />
ICNIRP <strong>ve</strong> Sınır Değerleri<br />
Cep telefonları <strong>ve</strong> baz istasyonları dahil iyonlaştırmayan radyasyon konusunda uzman <strong>ve</strong> tarafsız<br />
kuruluşların başında ICNIRP (International Committe on Non-Ionising Radiation Protection)<br />
Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Koruma Komitesi gelir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO),<br />
Birleşmiş Milletler (UN), Avrupa Birliği (AB) <strong>ve</strong> Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) yanında birçok<br />
ülke tarafından tanınan ICNIRP, IRPA (International Radiation Protection Association) Uluslararası<br />
Radyasyondan Koruma Kurulu tarafından 1992 yılında oluşturulmuştur [9].<br />
ICNIRP, konusunda bağımsız, bilimsel çalışmalar yapmak, ulusal <strong>ve</strong> uluslararası sağlık kuruluşları <strong>ve</strong><br />
örgütleri ile ortak çalışmalar yürütmek, bunların sonunda elde edilen <strong>ve</strong>rilere dayanarak<br />
iyonlaştırmayan radyasyon konusunda insan <strong>ve</strong> toplum sağlığı kılavuzları hazırlamakla yükümlüdür.<br />
ICNIRP kılavuzlarında sözü edilen sınır değerler bilimsel bütün <strong>ve</strong>rilerin derlenmesi <strong>ve</strong> gözden<br />
geçirilmesiyle elde edilmektedir <strong>ve</strong>, henüz bilinmeyenlerin bilinenler yanında çok daha fazla olması<br />
nedeniyle, yoruma <strong>ve</strong> tartışmaya açıktır.<br />
Temel sınır değer olarak insan vücudunda bir derecelik sıcaklık artışına neden olan elektromanyetik<br />
güç yutulmasından yola çıkılmaktadır. Bu güne dek gerçeklenen gözlemler <strong>ve</strong> deneyler insan<br />
vücudunun sürekli bir derecelik sıcaklık artışını düzenleyemediği <strong>ve</strong> sorunlar yarattığını<br />
belirtmektedir. Yapılan çalışmalar ortalama insanda bir derece sıcaklık artışı için kilogram doku başına<br />
4W güç yutulması gerektiğini göstermiştir. Temel sınır değer olarak 24-saat yaşanan, insanların<br />
bulunduğu her yerde (50 kat gü<strong>ve</strong>nlik payı ile, yani 4W değeri 50'ye bölünerek) 0.08 W/kg SAR<br />
değerine ulaşılmıştır. Özgül soğurma oranı (SAR, specific absorbtion rate) olarak <strong>ve</strong>rilen temel sınır<br />
değerlerin ölçülmesi hemen hemen olanaksızdır. Ya bilgisayar simülasyonları ile gerçeklenmektedir<br />
ya da insanın elektromanyetik özelliklerine benzeyen robotlar yardımıyla ölçülebilmektedir. Bu<br />
nedenle, kolay ölçülebilen, gözlenebilen parametreler cinsinden <strong>ve</strong>rilen türetilmiş sınır değerlere<br />
geçilir.<br />
Türetilmiş sınır değerler, elektrik (E) <strong>ve</strong> manyetik (H) alanlar ya da güç yoğunluğu (S) cinsinden<br />
<strong>ve</strong>rilir. <strong>Elektromanyetik</strong> kaynaklardan yeterince uzakta (düzlem dalga kabulü altında) bunlar, birbirine<br />
basit katsayılarla bağlı olduklarından birini ölçmek diğerlerini de elde etmek anlamına gelir (H=E/377,<br />
S=E 2 /377). O nedenle sadece elektrik alan şiddetini yada güç yoğunluğunu <strong>ve</strong>rmek yeterlidir.<br />
ICNIRP türetilmiş sınır değerler olarak 900 MHz'de 42 V/m, 1800 MHz'de ise 59 V/m değerlerini<br />
kabul etmiştir [9]. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) <strong>ve</strong> Avrupa Birliği de ICNIRP sınır değerlerini<br />
tanımaktadırlar. Ancak, temkinli yaklaşım gereğine inanan İtalya bu değeri genelde 20 V/m, okul,<br />
hastane, vb. yerlerde 6 V/m, Rusya 6 V/m, İs<strong>ve</strong>ç ise 4 V/m'ye indirmiştir. Türkiye hem Çevre