Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ELEMENT<br />
TANIYALIM<br />
Hidrojen<br />
26<br />
Simgesi:<br />
H<br />
Grubu:<br />
1A<br />
Atom numarası: 1<br />
Bağıl atom kütlesi: 1,00794<br />
Oda sıcaklığında: Gaz<br />
Erime noktası: -258,975°C<br />
Kaynama noktası: -252,732°C<br />
Yoğunluğu:<br />
0,0899 g/L<br />
Keşfi:<br />
1766 - Henry Cavendish<br />
Atom çapı:<br />
0,79 Å<br />
Elektronegatifliği: 2,2<br />
Elektron dizilimi: 1s1<br />
Yükseltgenme basamağı (sayısı): 1<br />
Hidrojen (Yunanca: ὑδρογόνο ( İdrogono = su yapan); Osmanlıca müvellidülmâ = su yapan), element<br />
sembolü H olan, 1 atom sayılı ametaldir. Standart sıcaklık ve basınç altında renksiz, kokusuz, metalik olmayan,<br />
tatsız, oldukça yanıcı ve H 2<br />
olarak bulunan bir biatomik gazdır. 1.00794 g/mol'lük atomik kütlesi<br />
ile tüm elementler arasında en hafif elementtir. Periyodik cetvelde sol üst köşede yer alır.<br />
Hidrojen, evrenin kütlesinin %75'ni oluşturan ve evrende en çok bulunan elementtir. Ana hatta bulunan<br />
yıldızların çoğunluğu plazma halinde olan hidrojenden oluşur. Elementel hidrojen dünyada az bulunur.<br />
Endüstride metan gibi hidrokarbonlardan üretilebildiği gibi, pahalı olsa da suyun elektrolizinden de<br />
üretilebilir.<br />
Hidrojenin Elde Edilmesi<br />
Hidrojen gazını yapay olarak ilk defa T. Von Hohenheim (ayrıca Paracelsus, 1493 - 1521, olarak da bilinir)<br />
tarafından güçlü asitlerle metalleri karıştırılarak elde edilmiştir. Bu kimyasal reaksiyon sonucu elde<br />
edilen bu yanıcı gazın yeni bir element olduğunun farkına varamamıştır. 1671 yılında hidrojen Robert<br />
Boyle tarafından demir çubuk ve seyreltik asit çözeltilerinin reaksiyonu sonucu üretilerek yeniden<br />
keşfedilmiştir. 1766 yılında Henry Cavendish metal asit reaksiyonuyla elde edilen, havada yanan, yandığı<br />
zaman su açığa çıkaran hidrojenin ayrı bir element olduğunun farkına varmıştır. Cavendish'in hidrojenle<br />
tanışması cıva ve asitlerle yaptığı deneyler zamanında olmuştur. Başlangıçta hidrojenin cıvayı oluşturan<br />
birimlerden biri olduğunu, cıvanın asitle reaksiyonundan ortaya çıktığını düşünmüş, buna rağmen hidrojenin<br />
pek çok önemli özelliğini gerçekci şekilde tasvir edebilmiştir. 1783'te Antoine Lavoiser,Laplace<br />
ile Cavendish'in bulduklarını tekrarlarken, yandığı zaman su üreten bu gaza hidrojen adını vermiştir.<br />
Hidrojenin ilk kullanım yerlerinden biri balonlar ve daha sonraları zeplinlerdir. Bu amaçlar için hidrojen<br />
metalik demir ve sülfürik asidin reaksiyona girmesiyle elde edilmiştir. Hidrojen Hindenburg adlı, havada<br />
yanarak yok olan zeplinde kullanılmıştır. Balonlarda daha sonraları oldukça patlayıcı olan hidrojenin<br />
yerine inert helyum kullanılmıştır.<br />
Kullanım Alanları<br />
Ticari gübrelere azot bağlanmasında, katı ve sıvı yağların doyurulma işleminde (hidrojenasyon), metanol,<br />
amonyak ve hidroklorik asit gibi bileşiklerin eldesinde kullanılır. Kaynak yapımında, hidrojen<br />
balonlarını şişirmede ve petrolün işlenmesinde kullanılmasının yanında, şimdilik daha çok roketlerde<br />
olmak üzere yakıt olarak da kullanılır. "Hidrojen Yakıt Gözeleri", hidrojen gazından elektrik enerjisi eldesi<br />
için geliştirilmekte olan bir teknolojidir. Çevre dostu hidrojen, doğal gaz ve benzine alternatif olarak<br />
kabul edilmesinin yanında, kimyasal işlemlerde, metalürjide ve rafinerilerde de kullanılabilecek niteliktedir.<br />
Döteryum ve trityum izotopları da, nükleer fisyon ve füzyon işlemlerinde kullanılmaktadır.