You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
AYIN KONUĞU ÇİĞDEM BATUR
“Güzel olmuş! Benim gibi olmuş aynı! “ dedi.
Dedim ki “Ben konuşuyorum.”
“Nasıl yani ?“dedi.
Dedim ki; “Seni ben konuşuyorum.”
“Ya saçmalama Çiğdem” dedi. Çok sevindi. Böyle keyifli
bir durum olmuştu. Ondan sonra başka dublajlar geldi.
Ama reklam dublajı daha ağır bastı.
BU SAYEDE İKİNCİ BİR SEKTÖR DE ÇIKMIŞ OLDU MU?
Tabi ki. Oyunculuk yapıyorsan zaten bence bu yan dalı
olarak düşünülebilir.
YÖNETMEN ASİSTANLIĞI, OYUNCULUK VE SON OLA-
RAK DUBLAJ/SESLENDİRME DE YAPIYORSUNUZ.
DUBLAJ KISIMI NASIL GELİŞTİ?
Aslında dublaj şöyle oldu. Yanlış hatırlamıyorsam 2006
yılıydı ve Bahçeşehir Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyordum.
Bir yandan da dizide oynuyordum. Dizide
de kendi dublajımızı kendimiz yapıyorduk. Orada
dublaj yönetmenleriyle tanışıyorsun, bir dublaj çevresi
ediniyorsun. Ondan sonra bir dizi dublajı yapılacaktı.
Bunun ile alakalı Audition’lar yapılıyor beni de Audition’a
çağırdılar bir arkadaşım dublaj yönetmeniydi.
Dedi ki: “Çiğdem bir karakter var dublaj için oraya gelir
misin?” dedi. Tamam dedim gittim. Audition’a girdim.
O zaman “Genco” diye bir dizi vardı, Hazal KAYA
seslendirilecekti. O sahneyi Audition’a girdim ve çok
beğendiler. İlk dublaj macerası aslında Hazal kaya ile
orada başladı.
U.E/ Hazal kaya sesinin kötü olmasına bozuldu mu?
Ç.B/ Hayır, çünkü Hazal o zamanlar yaş olarak çok küçüktü
ve ben zaten Hazal ile tanışıyordum. Tesadüf
yani öyle denk geldi. İlk Hazal’ı konuştuktan sonra dizinin
ilk izlenmesi var herkes dublaj yapıldığını biliyor.
Orada birkaç oyuncuya daha yapılıyor. Yaş olarak çok
küçükler. Ben de zaten diziden tanıdıklarım olduğu
için sete gidip geliyordum. İlk izlenme yapılacağı zaman
ekip toplandı. Hazal bilmiyor burada onu konuştuğumu
ben ona söylemedim. İzlendi, bir yandan da
ona bakıyorum beğendi mi? beğenmedi mi? diye. Böyle
ilginç vaziyette bakıyor. Neyse reklam arası oldu.
Dışarı çıktık. ”Dublajın nasıl olmuş?” dedim.
TÜRKİYE’NİN İLK ÖZEL SU ARITMA DERGİSİ PH‘DA
YER ALAN BİR SU ARITMA FİRMASI SİZE BİR TALEP-
DE BULUNSA KRİTERLER NE OLUR? YAPAR MISINIZ?
Yani böyle bir şey önce reklam ajansıyla anlaşıyorlar ve
size bu teklifi reklam ajansı getiriyor. Tabi ki su arıtma
cihazları ile alakalı bir reklam yapılacağı zaman, daha
güven veren bir ses aranır. Çünkü insanların ilk koşulda
aradığı şey güven. O yüzden de böyle bir şey olsa tabi
ki mesleğim bu olduğu için yaparım. Öyle bir alan çok
fazla ayırt etmiyoruz. Önemli olan markanın ve ajansın
o sesin oraya doğru oturacağına karar vermesidir.
MARKAYI ARAŞTIRIR MISINIZ?
Markayı araştırırım tabi her gelen işi yapmıyoruz. Öyle
bir şey yok. Çünkü ben sosyal medyadan bir şeyler
paylaştığım zaman da şunu biliyorum; insanlar bana
güvenip o paylaştığım şeyi kullanırlarsa veya alırlar ise
onun sorumluluğu tamamen bana aittir. Ve ben o vebalı
üzerimde taşımak istemem. O yüzden kendi kullandığım,
kendi güvendiğim, kendim tecrübe ettiğim
bir şeyi insanlara sunarım ya da tavsiye ederim ki ben
en azından sonuçların ne doğuracağını biliyor olurum.
SU İLE ARANIZ NASIL?
(Elinde bardak gülüyor) Su içiyorum ve daha da çok içmek
istiyorum. Mesela telefonumda bir uygulama var
bana sürekli su iç diyor ondan sonra daha da fazla içmem
gerektiğini biliyorum. Bir kere zaten yaz çocuğu
olduğum için yengeç burcuyum, su grubuyum, denizi
çok seviyorum, suyu çok seviyorum keşke hayatımda
daha da çok olsa içsem. Spor yaparken terleyerek su
kaybediyorsun. O suyu yerine koymak için aralarda
ufak ufak içmek gerekiyor.
www.phsuaritmadergisi.com
51