Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
22
İKHALMED
Yüksek lisansın son döneminde de Erasmus programıyla Almanya’da, Münih Teknik Üniversitesinde bir
dönem geçirdim. Ancak bu dönem de zaten derslerimi tamamladığım ve ders almama gerek kalmadığı
için yine sadece laboratuvarda araştırma stajı yapmak şeklinde oldu. Daha sonra doktoraya başvuru
yaparken de bu stajın çok faydası olacağını düşünüyordum ve öyle de oldu. Ayrıca farklı bir ülke, farklı bir
üniversite ve farklı bir alanda araştırma imkanlarının nasıl olduğunu görme şansım oldu ve bu da doktorayı
kesinlikle yurt dışında yapmam gerektiğine emin olmamı sağladı. Şöyle bir gerçek var ki, maalesef Boğaziçi
gibi Türkiye’nin en iyi üniversitelerinde bile araştırma için kaynak bulmak çok zor, bulunan kaynaklar da
çok yetersiz. Yüksek lisans tez dönemimde bunun zorluğunu çok yaşadım ve gerçekten bazen bu zorluklar
araştırmaya devam etmenizi engelleyecek düzeye gelebiliyor. Yurt dışında deneyimlediğim kadarıyla
ise araştırmanız için gerekli her imkana ulaşmak çok daha kolay ve bu yüzden araştırmalar çok daha
hızlı bir şekilde ilerliyor. Bir de doktorayla ilgili şöyle genel bir kanı var; doktoranın sosyal hayatı çok fazla
sınırladığı düşünülüyor. Bana göre bu genelleme yanlış ama belki başka birine sorsanız doğru olduğunu
söyleyecektir. Bu kısım tamamen kişiye bağlı bence, planlı olabildikten sonra sosyal hayatınızı sınırlamanıza
gerek kalmayacağını ve zaten doktora yapabilmeniz için de planlı bir hayat düzenini benimsemiş olmanız
gerektiğini düşünüyorum.
Ben yurt dışı eğitimini, tecrübem bu alanda olduğu için, biraz akademik hayat üzerinden değerlendireceğim.
Akademik hayatın da yine bölümden bölüme farklılıklar gösterdiğini ve benim tecrübelerimin kimya
alanıyla sınırlı olduğunu özellikle yazının bu kısmından sonrası için aklınızda bulundurun lütfen. Yurt dışında
bir doktora programına başvurmanın ilk aşaması danışman bulmaktan geçer. Bunun için de alanınızda
çalışmalarını takip ettiğiniz ve araştırmaları ilginizi çeken profesörlere bir şekilde ulaşmanız gerekir. Ben
de doktoraya başlamayı düşündüğüm tarihten yaklaşık 1 yıl kadar önce çeşitli profesörlere mail yoluyla
başvuru yaptım. Burada da dikkat etmeniz gereken birkaç konu var. Öncelikle mailde ilgi alanlarınızı ve
neden o profesörle çalışmak istediğinizi net bir şekilde ifade etmelisiniz. Ayrıca gerçekten istekli olduğunuzu
ve bu konuda motive olduğunuzu karşı tarafa hissettirmelisiniz. Çünkü doktora (dönem dönem) stresli bir
süreçtir ve karşı tarafın psikolojik olarak buna hazır olduğunuzu görmesi önemlidir. Doktora başvurularında
CV ile birlikte üniversite not dökümlerinizi de göndermeniz beklenir ve ilk bakılan belge aslında budur.
Bunun dışında referans mektubu da maile eklenebilir ama bu daha sonraki aşamalarda da istenebilir
sizden. Bu aşamadan sonrası da hemen hemen diğer tüm iş başvuruları gibi devam eder; bazı profesörler
mailinize dönmez, bazıları olumsuz olarak döner bazıları da sizden ekstra bilgi talep eder veya direkt videolu
görüşme yapmak ister. Ben de birkaç profesörden olumlu yönde geri dönüş aldım ancak bu kısımda da
burs bulabilme konusu devreye giriyor. Bazı profesörler direkt kendi burs bulma imkanımı sordular, bazıları