24.01.2021 Views

Hanabi sayı 5

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

2012 yıına by

bi i 000 yn

iaayabiiini

nihi bs aans amn s

hs//im/hs/nbs/7711

iy aı

Bir yandan nüfus patlarken diğer yandan

kentler hızla büyüyor ve konut finansmanı için

iki yöntem var: Birincisi gecekondulaşmaya

izin vererek halkın konut ihtiyaçlarının karşılanması

için mülkiyet haklarını gevşetmek. Bu

durum, Brezilya, Meksika, Türkiye ve Mısır gibi

ülkelerde yoğun bir şekilde tecrübe edilmiştir.

Sonuç şudur: Gayrimenkul sahipliği, sermaye

birikiminin önünü açmaz. Ticari gayrimenkul,

ekonomide sorunlara çözüm katkısı sağlayacak

bir yapıya asla kavuşamaz. Şahıslar ortalama

yüz metrekareden az olmayan gecekondularda

yaşarlar ve şehirler sonu gelmez

bir konut yenileme döngüsü ile verimsizlikten

bir türlü kurtulamaz. Gecekondular, önce tek

katlıdır. Sonra ikiye veya üçe çıkar. En sonunda

çok katlı yapılaşma başlar. Her otuz yılda

bir kentin görünümü değişir ama yoksulluğu

çok değişmez.

İkinci model ise Japonların uyguladığıdır.

Mülkiyet hakları asla gevşetilmez. Kentlere

talep arttıkça, kent içi değer kazanır. Talep

hâlâ artmaya devam ederse, sadece fiyatlar

artmaz, bu sefer evlerin boyutu da küçülmeye

başlar. Konut piyasaları, ticaretin tam da

göbeğine yerleşir ve akıl almaz bir sermaye

birikimine yol açar. Bugün bir Japon evinin

ortalama büyüklüğünün sadece 35 metrekare

olmasının nedeni, ticari konut çözümlerinin

başarısıdır aslında. Bir noktadan sonra konut

arzı artık limite dayanır. İmar kanunları çok

sık değişmediği için yeni konut üretilemez. Fiyatlar

daha da yüksek seviyeye çıkar. Fiyatlar

arttıkça, bu sefer kiralama yöntemleri de değişir.

Mesela “sahibinden kiralık” bir ev bulma

şansı kalmaz.

14 hanabi / mayıs 2017

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!