Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
BABA OĞUL GİBİYDİK
FATİH ASLAN ARA GÜLER'İ ANLATTI
1999 yılında iş ararken şansım
beni bir adamla tanıştırdı. Meğer
Adı Ara Güler imiş Gümüşsuyu’ndaki
evinde tanıştım. Bana
ilk sorduğu soru; ‘’Beni tanıyor
musun?" oldu. Tanımadığımı
söyledim, çok şaşırmıştı. Sonra
evli olup olmadığımı sordu
evli olduğumu ve üç aylık Ebru
adında bir kızımın olduğunu
söyledim. Çocuğumun olmasına
çok sevinmişti. Ardından evden
birlikte çıktık Galatasaray'daki
ofisine gittik. Ofisinde duvarlara
asılı fotoğraflar vardı. ‘’Bunları
tanıyor musun?’’ dedi. ‘’Evet’’
dedim, sadece birini tanıyordum
oysaki. O da İsmet İnönü idi. Tanımadıklarımda;
Pablo Picasso,
Salvador Dali, Marc Chagall’dı...
Oturdu masasına, ‘’Evladım, ben
Ara Güler.’’ dedi. ‘’Ben foto muhabiriyim
aynı zamanda TIME,
Stern, DerSpiegel, Paris Match
dergilerinin yakın doğu muhabiriyim.’’
Sonra masasında bir şeylere baktı,
telefonuna gelen mesajları okudu notlarını
aldı ve masadan hızlı bir şekilde kalktı. Ofisin
içinde kayboldu. Biraz bekledikten sonra arka
taraflardan bir ses geldi ‘’Gel evladım, gel!’’
Kalktım karanlık koridordan sese doğru yürüdüm,
yüzlerce Kutular içerisinden bir şeyler
çıkarıyordu. ‘’Bunlar nedir?’’ diye sordum.
‘’Çektiğim fotoğraflar’’ dedi. Seçtiği fotoğrafları
bir zarfa koydu. ‘’Hadi gidiyoruz!’’ dedi.
ULAN SEN DE HİÇ BİR BOK
BİLMİYORSUN"
Arabasının anahtarını bana verdi, ‘’Hadi bakalım,
seni işe aldım’’ dedi. Bindik arabaya,
‘’Nereye gidiyoruz?’’ dedim, ‘’Biz şimdi Levent’e,
Şakir Eczacıbaşı’na gidiyoruz, tanır mısın?"
Diye sordu, ‘’Hayır tanımam’’ dedim. ‘’Ulan
sende hiç bir bok bilmiyorsun, bunlar önemli
insanlar ama tanıyacaksın, bunlar mühim ailelerdir
ilaç fabrikaları var ilaç üretirler’’ dedi.
Ara Bey ve Şakir Bey buluştular. Büyük bir
toplantı salonuydu, başka insanlar da geldi.
Herhalde onlar da şirketin yöneticileriydi,
beni tanıştırdı. ‘’Bu benim yeni şoförüm’’ dedi.
Ben bir kenara oturdum, Ara Bey yanında
getirdiği zarfı açtı. ‘’Şakir, bak sana çok güzel
fotoğraflar getirdim gel bakalım’’ dedi. Şakir
Bey, hemen bir tanesini çıkardı baktı, bir tane
daha baktı, bir daha, bir daha... Şöyle hafif Ara
Bey’e döndü, ‘’Ara, bunlar müthiş fotoğraflar’’
dedi. Sonra bıraktılar öyle dağınık bir şekilde.
Şakir Bey ‘’Ara ne içersin?’’ diye sordu. Ara
Bey ‘’bir orta kahve içerim’’ dedi. ‘’Ne kahvesi
be, birer viski içelim Aracığım’’ dedi. Bana da
çay söylediler, öyle bir köşede oturdum. Başladılar
keyifli sohbete. O kadar güzel sohbet
ediyorlardı ki; insan hayran kalıyor...
İşte benim Ara Bey ile ilk tanışmam böyle oldu.
HİÇ BOŞA VAKİT HARCAMAZDI
Bir kere sabah uyandığı zaman hemen işe
başlardı. Hiç boşa vakit harcadığına ben şahit
Baba Oğul Gibiydik
49