Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Farklı bakış...<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
TÜROB Başkanı Timur<br />
Bayındır’dan uyarılar<br />
Sayfa 05<br />
TURİZM - OTELCİLİK - TATİL - ETKİNLİK - KÜLTÜR - SANAT Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
İlkbal YİĞİTALP ATİK<br />
Yıkama suyunun<br />
kalitesi ve önemi<br />
Sayfa 19<br />
Murat TOKTAŞ<br />
Şura’nın ardından<br />
Sayfa 6<br />
Prof. Dr Muharrem TUNA<br />
TURİZMDE EĞİTİM<br />
İSTİHDAM VE BAŞARI<br />
Sayfa 13<br />
Cem POLATOĞLU<br />
Gastro Turistler<br />
Sayfa 15<br />
BIDROOM<br />
Ömer Koray<br />
ÜNAL<br />
Sayfa 9 Sayfa 10 - 11<br />
RESTAURANTLARIN<br />
YAPTIĞI 8 ORTAK HATA<br />
Orhan GENCELİ<br />
inceleme<br />
TROYA<br />
YILI<br />
START<br />
ALDI<br />
Sayfa 20<br />
KURUMSAL ABONELİK SİSTEMİ<br />
Gazetenizi her sabah 06:00-07:30<br />
arasında otelinize biz teslim edelim.<br />
Detaylı bilgi için: okuriletisim@hurriyet.com.tr<br />
0549 794 55 07 yada 0850 224 0 222
Aliye<br />
ÜÇBAŞ<br />
Bu sektör sahipsiz değil!<br />
Artık alışılageldiği üzere burada genelde ağırlıklı olarak gazetenin<br />
içeriğinden söz ederim. Çünkü 24 sayfamızın her cm/sütunu o<br />
kadar değerli ki, bu değerli sayfaları neyle doldurduğumuz,<br />
hangi konulara ne kadar yer verdiğimiz benim için önemli..<br />
Bu sayıda değinmek istediğim bir haber var ki, bu haber sektörün<br />
ne kadar organize, gündemi, olayları, birbirin ne kadar yakından<br />
takip ettiğini, meydanın o kadar da boş bırakılmayacağını<br />
kanıtlayan bir haber.<br />
Haberin konusu şöyle: Erzincan Üniversitesi’nin Turizm Meslek<br />
Yüksekokulu Müdürlüğü, okula anılacak öğretim görevlisi için<br />
ilan veriyor ama alınacak hocada aranan koşul, “İletişim<br />
Fakültesi’nin reklam tasarımı ve iletişimi veya Halkla ilişkiler ve<br />
Reklamcılık bölümü lisans bölümü mezunu olmak ve bu alanların<br />
herhangi birinden tezli yüksek lisans yapmış olmak!”<br />
Yani Turizm Meslek yüksekokuluna alınacak öğretim görevlisi<br />
için aranan şart, Turizm eğitimi almış olmak değil de, reklamcılık<br />
eğitimi almış olmak.. Bunun sebebi aslında belli aslında..<br />
Bu sektörün birçok derneği ve bu derneklerin hepsinin de<br />
alanında söz sahibi, tecrübeli, sektörü iyi bilen yöneticileri var..<br />
Bunlardan biri de POYD. Sevgili dostumuz Muhammet Cüntay<br />
durur mu.. Hemen olaya tepki gösteriyor.. İlk destek de olması<br />
gerektiği yerden, Turizm Akademisyenleri Derneği’nden geliyor..<br />
Değerli görüşlerine gazetemiz sütunlarında yer vermekten onur<br />
duyduğumuz Başkan Prof. DR. Muharrem Tuna, POYD’a destek<br />
veriyor. Onlar gerekeni yapıyor, bize de vazifemizi yapmak,<br />
yani olaya sayfamızda gereken yeri vermek kalıyor. Biz de öyle<br />
yaptık.. Ne de olsa sektörün sesiyiz.<br />
Tepkilerin sonuç getirip getirmeyeceğini önümüzdeki günlerde<br />
göreceğiz. Ama hem POYD’u hem Turizm Akademisyenleri<br />
Derneği’ni kutlarız… Sektördeki STK’ların boşuna kurulmadığını,<br />
bu sektörün sahipsiz olmadığını gösterdikleri için.<br />
Bunun dışında size yine dopdolu bir gazete sunabilmiş olmanın<br />
mutluluğu içindeyiz. Sektördeki olumlu gelişmelerin, sektörün<br />
can damarı organizasyonların hemen hepsinde yer alabilmiş<br />
olmanın gururunu yaşıyoruz. Nedir onlar?<br />
Tarihimizde 3. kez düzenlenen, Ankara’daki Turizm Şurası. Ankara<br />
temsilciliğimiz 3 gün boyunda tam kadro oradaydı.<br />
Her geçen gün daha da büyüyen, sektörün nabzının tutulduğu<br />
Uzakrota Travel Summit. Biz de tam kadro oradaydık..<br />
2018 Troya yılı nedeniyle İstanbul Akgün Otel’de bir sergi açıldı.<br />
Türkiye Otelciler Birliği TÜROB tarafından desteklenen ve Akgün<br />
<strong>Hotel</strong> ev sahipliğinde gerçekleştirilen serginin açılışı Bir anlamda<br />
Troya Yılı’nın İstanbul’daki ilk etkinliği idi. Bizi 3200 yıl öncesine<br />
götüren bu organizasyon için Sevgili Sevda Yılgaz’ı kutlayalım.<br />
Sadece yurt içinde değil, uluslararası alanda da birçok etkinlik<br />
oldu Kasım ayında. Bunlardan en önemlisi de Londra’daki Turizm<br />
Fuarıydı. Eğer ciddi bir yayın yapıyorsanız, uzak yakın demeden<br />
sektörün önemli organizasyonlarını takip etmek zorundasınız.. Biz<br />
de öyle yaptık ve Londra’daki organizasyonda yerimizi aldık.<br />
Aralık’ta İzmir’de gerçekleştirilecek İzmir Turizm Fuarı ve<br />
Gastronomi Turizmi Kongresi’nde yerimizi alacağız.. Yayıncılık<br />
sorumluluğu bunu gerektirir çünkü.<br />
Gazetemizin son sayılarını incelediğimizde dikkat çeken bir<br />
konu da sektördeki eğitime yönelik çalışmalar. POYD, Laleli<br />
Otelciler Platformu ve KATİD ve TÜROYD’u bu konudaki aktif<br />
çalışmalarından dolayı kutlayalım. Böyle devam ederse,<br />
çok yakın bir gelecekte sektörün eğitimli eleman sorunu<br />
kalmayacak.<br />
Gelecek sayıda daha güzel ve daha olumlu haberlerle birlikte<br />
olmak dileğiyle…<br />
Esentepe Mahallesi Köprülü Sk. 31/A Levent<br />
34394 Şişli / İstanbul<br />
Tel:0212 343 5522 Fax: 0212 343 5521<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
info@hotelgazetesi.com<br />
Kasım 2017 Yıl:1 Sayı: 9<br />
Aylık Süreli Yayın<br />
Turizm Otelcilik Tatil Etkinlik Kültür Sanat<br />
<strong>Gazetesi</strong><br />
‹mtiyaz Sahibi & Genel Yayın Yönetmeni<br />
Mustafa ÜÇBAŞ<br />
mustafa@hotelgazetesi.com<br />
Sorumlu Yazı işleri Müdürü<br />
Aliye ÜÇBAŞ<br />
aliye@hotelgazetesi.com<br />
Yayın Danışmanı<br />
Remzi YILMAZ<br />
editor@hotelgazetesi.com<br />
Danışma Kurulu<br />
Prof. Dr. Muharrem TUNA<br />
Dr. Nebil ‹LSEVEN<br />
‹hsan TÜRKUS<br />
Sevda YILGAZ<br />
Ankara Temsilcisi<br />
Aliihsan ÜÇBAŞ<br />
ankara@hotelgazetesi.com<br />
Grafik Tasarım Uygulama<br />
Nirvana Tanıtım Hizmetleri<br />
Fotograf - Video<br />
Mustafa ÜÇBAŞ - Ahmet Oğuz ÇELiK<br />
Karikatür<br />
Emre Can ÜÇBAŞ<br />
Abone - Reklam<br />
Burcu DENKTEN<br />
hotelgazetesi@nirvanatanitim.com<br />
Dağıtım: PTT<br />
Hürriyet Daily News<br />
Baskı: Dünya Süper Veb A.Ş.<br />
100. Yıl Mahallesi 34204 Bağcılar/‹stanbul<br />
Gazetemizde yayımlanan haber ve görseller<br />
yasal iznimiz alınmadan kullanılması yasaktır.<br />
yayımlanan köşe yazılarının ve yorumların<br />
sorumluluğu yazarına aittir.içeriklerinden,<br />
<strong>Hotel</strong>gazetesi sorumlu tutulamaz.<br />
Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.<br />
Maden Sahası: Çöpler Köyü Mevkii, İliç - ERZİNCAN<br />
Tel: 0446 711 40 60 Faks: 0446 711 40 24<br />
Merkez Ofis: Öveçler Mh. 8. Cadde 1332. Sokak No: 8/8 Çankaya-ANKARA<br />
Tel: 0312 472 80 51 Faks: 0312 473 55 13<br />
www.AlacerGold.com<br />
www.Anagold.com.tr<br />
<strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>’ne<br />
abone olun<br />
Turizm sektöründeki<br />
gelişmelere<br />
uzak kalmayın<br />
Yıllık abonelik:<br />
120 TL (KDV dahil)<br />
Banka Hesap Numaramız:<br />
Hesap Adı: Mustafa Üçbaş<br />
Yapı Kredi Bankası Şb:<br />
Bayrampaşa / Çarşı / 1276<br />
Hesap No: 47403318<br />
İBAN:<br />
TR27 0006 7010 0000<br />
0047 4033 18<br />
Bize yazın!<br />
Kurumunuzda düzenlenen<br />
organizasyon, aktivite ve yaşanan<br />
gelişmeleri bize gönderin,<br />
yayınlayalım. Fotoğraf eklemeyi<br />
unutmayın
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
FARKLI DESTİNASYONLARIN<br />
BULUŞMA NOKTASI<br />
Sektörün başarılı organizasyonları<br />
arasında yer alan Travel Turkey İzmir’in,<br />
2017 senesinde ‘’fuarizmir’’ fuar alanında<br />
her yıl artan yerli ve yabancı katılımlarıyla<br />
büyümeye, katılımcılarına fırsatlar<br />
sunmaya ve dünya turizm sektöründe<br />
bilinirliğini artırmaya devam edeceği<br />
bildirildi. Türkiye ile çok sayıda ülkenin<br />
turizm zenginliklerini, yerli ve yabancı<br />
turizm yatırımcılarına, acentalara, satın<br />
alıcılara ve tatil planı yapmakta olan<br />
son tüketicilere göstermeyi hedefleyen<br />
fuarın, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da farklı<br />
destinasyonlardan çok sayıda katılımcıya<br />
ev sahipliği yapacağı kaydedildi.<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
fuar<br />
İzmir Fuar alanında 7-10 Aralık tarihlerinde<br />
düzenlenecek organizasyon, sektörü yerli ve<br />
yabancı turizm profesyonellerini buluşturacak<br />
Türkiye’nin turizm alanındaki en önemli<br />
buluşmalarından biri olan Travel Turkey<br />
İzmir, 7-10 Aralık tarihlerinde düzenlenecek.<br />
Turizm Fuar ve Kongresi İZFAŞ ile İzmir<br />
Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri<br />
A.Ş ve TÜRSAB Fuarcılık Hizmetleri Tic. AŞ<br />
ortaklığıyla organize edilen fuar bu yıl 11. kez<br />
düzenlenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı<br />
himayesinde düzenlenen Travel Turkey İzmir<br />
Turizm Fuar ve Kongresi, geçtiğimiz yıl 38<br />
ülkeden 1179 katılımcı firma ve 77 ülkeden<br />
38.587 ziyaretçi ile dikkatleri çekmişti.<br />
B2B VE HOSTED BUYER ORGANİZASYONLARI<br />
Fuarda ayrıca Türk Hava Yolları’nın desteğiyle gerçekleştirilen<br />
özel program çerçevesinde, yurtdışından gelecek olan özel<br />
delegasyonlar fuar alanında özel ayrılan B2B görüşme alanında<br />
stant sahibi turizmcilerimiz ile bir araya gelerek iş bağlantıları<br />
yapmakta ve ülkenin turizm gelirlerini artıran sözleşmelere<br />
imza atmakta. Ayrıca fuarda her yıl gerçekleştirilen Alım<br />
Heyeti programı ile dünyanın dört bir yanından gelen satın<br />
alma heyetlerini katılımcı firmalar ile buluşturmaktadır.<br />
GASTRONOMİ KONGRESİ<br />
4<br />
Bunun yanı sıra bu yılki Travel Turkey İzmir ile eşzamanlı olarak<br />
fuarda Uluslararası Gastronomi Turizmi Kongresi de yapılacak.<br />
Dünyanın önde gelen gastronomi ve turizm uzmanları ile<br />
eğitimcilerini bir araya getirmek, gelişen turizmin ihtiyaçlarına<br />
cevap verebilecek yeni yaklaşımlar kazanmak amacıyla<br />
düzenlenen ve Gastronominin bölge turizmine olan katkılarının<br />
konuşulacağı kongre akademik bildirilerle son bulacak.<br />
Umutlar yeniden yeşerdi<br />
Londra’da bu yıl 37.si düzenlenen ve<br />
dünyanın en önemli turizm fuarları<br />
arasında yer alan World Travel Market<br />
(WTM) 2017, her yıl olduğu gibi bu yıl da<br />
büyük ilgi gördü. 5 bin dolayında stantlı<br />
katılımcının yer aldığı fuarı her yıl yaklaşık<br />
50 binin üzerinde turizm profesyoneli<br />
ziyaret ediyor. Türkiye, Turizm sektörü<br />
açısından büyük önem taşıyan,<br />
gelecek yıla yönelik iş beklentilerinin<br />
değerlendirildiği, sektörün gelecek dönem<br />
vizyonlarını belirleyen konferanslara da<br />
ev sahipliği yapan fuarda en büyük stant<br />
alanına sahip ülkeler arasında yerini aldı.<br />
NEREDE TURİZM,<br />
ORADA HOTEL GAZETESİ<br />
9 ay önce yayın hayatına başlayan<br />
<strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>, sizlerin desteğiyle kısa<br />
sürede büyüdü ve sektörün önemli<br />
aktörleri arasına girdi. Dolayısıyla<br />
<strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong> Dünyanın en önemli<br />
turizm organizasyonları arasındaki<br />
Londra Fuarı’nda da yerini aldı.<br />
Türkiye’ye ait bölümdeki tüm<br />
stantlarda bulunan <strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>,<br />
ziyaretçilerin ilgisini çekti.<br />
Fuarı ziyaret eden Turizmcilerimizden,<br />
All Seasons <strong>Hotel</strong>’in sahibi Mustafa<br />
Topaloğlu, fuarla ilgili izlenimlerini<br />
<strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong> için yazdı.<br />
‘TÜRKİYE’YE İLGİ ARTTI’<br />
“Öncelikle ilk dikkat çeken unsur, Londra<br />
Fuarı’nın geçen yıla nazaran daha aktif<br />
ve hareketli olmasıydı. Bu fuar alanına<br />
adımınızı atar atmaz hemen dikkat<br />
çekiyordu. Türkiye stantlarına olan ilgi<br />
de gözlerden kaçmadı. Türkiye standı hiç<br />
boş kalmadı. Tabi bu durum, bir turizmci<br />
olarak bizleri 2018 yılı ve sonrası için<br />
umutlandırdı. Bu sadece benim şahsi<br />
görüşüm değil,<br />
orada istişarede<br />
bulunduğumuz tüm<br />
meslektaşlarımız<br />
için geçerli. Yani<br />
fuardan hepimiz<br />
umutlu döndük.<br />
Turizm Bakanımız Numan Kurtulmuş,<br />
Londra Büyükelçimiz Abdurrahman<br />
Bilgiç ve tanıtım müşavirliğimiz de fuara<br />
gereken ilgi ve desteği verdiler. Sayın<br />
Bakan Kurtulmuş, Türkiye Standındaki<br />
bütün katılımcılarla tek tek görüştü,<br />
basın toplantısı yaptı. Yani Turizm<br />
Sektörü Londra’ya topyekün bir çıkarma<br />
yaptı ve kanımca semeresini de gelecek<br />
dönemlerde hep birlikte göreceğiz.<br />
Turizm sektörünün büyük umut bağladığı<br />
2018 Troya Yılı nedeniyle, fuarda bu<br />
konuyla ilgili oldukça büyük yer ayrılmıştı.<br />
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından<br />
WTM Londra Fuarı’nda Troia ve çevresi<br />
ile ilgili çok sayıda etkin tanıtım çalışması<br />
yapıldı. Fuara Çanakkale ilini tanıtmak için<br />
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan<br />
Başkanı İsmail Kaşdemir ve beraberinde<br />
bir heyet de katıldı. Bu tip çalışmalardan<br />
sonuç alındığını görmek, doğru yolda<br />
olduğumuzu gözler önüne serdi.<br />
Londra Fuarı online kanalların fuarı<br />
demek aslında. Yaptığımız görüşmelerde<br />
Türkiye’ye ilginin ve satışların geçmişe<br />
oranla arttığını gördük ve mutlu olduk.<br />
Fuarda, THY Londra, Brüksel, Edinburg<br />
ve KKTC müdürleri ile görüşme imkanı<br />
buldum. Onlar da geçen yıllara oranla<br />
ilginin ve satışların arttığını teyid ettiler.”
5 fuar<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
İNGİLİZ TURİZM PAZARI<br />
HAREKETLENİYOR<br />
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), global<br />
turizm sektörünün barometresi olarak<br />
kabul edilen Londra WTM Turizm<br />
Fuarı sonrası İngiliz turizm pazarındaki<br />
mevcut durumu ve beklentileri içeren<br />
bir araştırma raporu hazırladı. TÜROB<br />
raporunda, Gfk Ascent verilerine<br />
göre, sonbahar dönemi itibariyle<br />
İngiltere’de Türkiye’ye 2018 yılı yaz<br />
rezervasyonlarının bir önceki yıla göre<br />
yüzde 79 oranında artış göstererek<br />
145 bin kişi olarak kaydedildiği<br />
belirtildi. 2016’nın aynı döneminde<br />
yaklaşık 82 kişi erken rezervasyon<br />
yaptırmıştı. Ancak İngiliz turistlerin<br />
2018 rezervasyonlarında tüm bölgeler<br />
artış gösterirken, tek düşüş gösteren<br />
destinasyonun yüzde 33 gerileme ile<br />
İstanbul olması dikkat çekti.<br />
BREXİT TÜRKİYE’YE<br />
OLUMLU YANSIR<br />
TÜROB araştırmasında, İngiltere’den<br />
ülkemize gelecek turist sayısı<br />
bakımından duraklamanın sona<br />
ereceği, 2018’den itibaren turist<br />
sayısında artışa geçileceği tahmin<br />
edildiği ifade edildi. Özellikle Brexit<br />
sürecinin ardından Pound/Euro<br />
paritesine bağlı olarak AB ülkelerinde<br />
tatil masraflarının yükselmesinin<br />
beklendiği vurgulanan raporda, “Brexit<br />
sürecinde, pound’un Euro karşısında<br />
değer kaybetmesi tatil tercihlerini AB<br />
dışı ülkelere yönlendirebilir. İngilizler,<br />
AB ülkelerine girişte pasaport<br />
kuyruklarında kalabilir” denildi.<br />
İngiltere’de 2017 için en popüler tatil<br />
destinasyonlarının sırasıyla İtalya,<br />
ABD, Yunanistan ve Küba olduğu ifade<br />
edilen raporda, Türkiye’nin de en fazla<br />
ziyaret edilmesi planlanan ülkeler<br />
arasında yer aldığı vurgulandı.<br />
Türkiye’nin en büyük turizm pazarlarından biri olan İngiltere’de geleceğe<br />
yönelik işaretler olumlu. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), İngiltere’de yaz<br />
dönemine yönelik Türkiye rezervasyonlarının yüzde 79 arttığını açıkladı. Bu<br />
hızlı artış genel olarak düşük fiyat kaynaklı olsa da turizmde geleceğe dönük<br />
umutların artmasını sağladı. TÜROB Başkanı Timur Bayındır, işletmelerin<br />
daha fazla fiyat kırmamaları gerektiğini belirtirken, bir de uyarıda bulundu:<br />
“Bazı İngiliz turistlerin sahte hastalık ve kaza davalarına karşı dikkatli olun.”<br />
Bayındır’dan uyarılar<br />
FİYAT DÜŞÜR’ TALEPLERİNİ<br />
DİNLEMEYİN<br />
İngiliz pazarıyla ilgili bir değerlendirme<br />
yapan TÜROB Başkanı Timur Bayındır,<br />
İngiliz turistlerin önceliğinin güvenlik<br />
olduğunu belirtti. Bayındır, “Ancak<br />
siyasi olayları fırsat görerek Antalya,<br />
Muğla gibi kitle turizme yönelik<br />
destinasyonlardan fiyat kırılması/<br />
indirilmesi talebinde bulunan birtakım<br />
tur operatörlerine maalesef bazı<br />
işletmeler olumlu cevap veriyorlar.<br />
İçinde bulunduğumuz durum ve<br />
risklerin fiyat ile bir bağlantısı<br />
bulunmadığından bu tür taleplere<br />
rağbet edilmemesi gerekir” dedi.<br />
SAHTE HASTALIKLARA<br />
KANMAYIN<br />
Bayındır, işletmelere ‘sahte hastalık ve<br />
kaza’ uyarısında da bulundu. İngilizlerin,<br />
tatilde sahte hastalık ve zehirlenme<br />
davalarının turizm endüstrisini<br />
olumsuz etkileyecek düzeye ulaştığına<br />
dikkat çeken Bayındır, İngiliz pazarına<br />
yönelik faaliyeti bulunan otellerin bu<br />
konuda dikkatli olmaları ve gerekirse<br />
hukuki açıdan yardım almalarının<br />
önem taşıdığını belirtti. Bayındır, şu<br />
bilgileri verdi: “Son yıllarda, İngiliz<br />
tatilciler tatillerinden döndükten<br />
sonra ‘hastalandım, zehirlendim’<br />
gibi iddialarla tur operatörlerine,<br />
dolaylı olarak konaklama yaptıkları<br />
otellere ödedikleri ücretin onlarca<br />
katı miktarda tazminat davaları<br />
açmaları gündeme gelmeye başladı.<br />
İngiltere’de bazı hukuk firmaları<br />
tatile çıkan kişilere, oteli nasıl şikâyet<br />
edecekleri konusunda yol gösteriyor.<br />
Bu firmaların, sadece dava kazanılırsa<br />
avukat ücretinin doğacağını belirterek<br />
İngiliz tatilcileri dava açmaları<br />
konusunda ikna ettikleri, birçok İngiliz<br />
turistin de başlarından bir kaza geçsin<br />
veya geçmesin söz konusu hukuk<br />
firmalarına yetki vererek tur operatörü<br />
ve otelleri dava ettikleri anlaşılıyor.<br />
Turizm tesisleri çok ciddi tutarlarda<br />
tazminat ödemeleri ile karşı karşıya<br />
kalıyor. ‘Hastalık Dolandırıcılıklarını<br />
Durdurun’ başlıklı kampanya ile İngiliz<br />
Tur Operatörleri Birliği öncülüğünde,<br />
İngiliz hükümetine adım atması<br />
yönünde çağrıda bulunulurken,<br />
İngiltere Dışişleri Bakanlığı da bu tür<br />
asılsız iddialarda bulunanların hem<br />
İngiltere’de hem de tatil yaptıkları<br />
destinasyonlarda yasal yaptırımlarla<br />
karşı karşıya gelebileceği yönünde<br />
uyarılar yayımladı.”<br />
Araştırmadan bazı<br />
tespitler<br />
• İngilizler 2016 yılında 70.8 milyon yurt<br />
dışı seyahat gerçekleştirerek, 43.8 milyar<br />
pound harcama yaptı.<br />
• Türkiye’ye yapılan yaklaşık 1.1 milyon<br />
seyahatte toplam 593 milyon pound,<br />
kişibaşı ortalama 562 pound harcama<br />
yapıldı. Türkiye ziyaretlerinin 59 bini<br />
iş, 239 bini akraba ziyareti ve 730 bini<br />
tatil amacıyla gerçekleşti. Tatil amaçlı<br />
ziyaretlerin 464 bini paket turlarla<br />
gerçekleşirken, harcama miktarı 263<br />
milyon pound oldu.<br />
• Türk vatandaşları 2016’da İngiltere’ye<br />
yüzde 2 artışla 196 bin ziyaretçi<br />
gönderdi. Söz konusu ziyaretçiler 203.3<br />
milyon pound harcadı. İngiltere’de Türk<br />
vatandaşlarının ortalama kişi başına<br />
konaklama süresi rekor artışla 14.3/gün,<br />
kişi başına ortalama harcamaları ise<br />
1.037 pound olarak gerçekleşti.<br />
• TÜROB raporunda ülkemize olan<br />
bireysel seyahatlerin artması amacı ile<br />
başta Easyjet ve Ryanair olmak üzere Low<br />
Cost Carrier şirketlerinin Birleşik Krallık-<br />
Türkiye (Antalya, İstanbul, Dalaman,<br />
Bodrum) seferlerine başlaması için DHMİ,<br />
ilgili bakanlıklar ve sektör temsilcileri<br />
tarafından acil eylem planı geliştirilerek<br />
çalışma başlatılması gerektiği kaydedildi.<br />
• Raporda, İngiltere’den ülkemize gelecek<br />
turist sayısının artması için öncelikli<br />
olarak uçak seferlerinin artması gerektiği<br />
belirtildi. 2013 yılında Birleşik Krallık-<br />
Türkiye hattında haftalık toplam koltuk<br />
kapasitesi 64.798’den 2017 yılı Kasım<br />
ayında 56.206’ya geriledi.
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
Şura’nın ardından<br />
sura<br />
6<br />
Turizmde yeni dönem<br />
Kültür ve Turizm Bakanlığınca, 15 yıl aradan<br />
sonra ‘Büyük Hedefler İçin Çalışmanın<br />
Tam Zamanı’ sloganıyla düzenlenen 3.<br />
Turizm Şurası, beklentileri yükseltti<br />
Türkiye’nin uluslararası rekabet<br />
ortamında imaj ve marka değerini<br />
yükseltmek, bu konu ile ilgili<br />
çalışmaları ve görüşleri ele almak<br />
amacıyla, 1998 ve 2002 yıllarında<br />
iki kere toplanan turizm şurası 3.<br />
kez 1-3 Kasım tarihleri arasında<br />
Cumhurbaşkanımızın himayelerinde<br />
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde<br />
toplandı.<br />
Murat TOKTAŞ<br />
Karadeniz Turistik İşletmecileri Derneği<br />
(KATİD)<br />
Yönetim Kurulu Başkanı<br />
North Point <strong>Hotel</strong>leri<br />
Genel Müdürü<br />
Bundan sonra ne olacak?<br />
Şura’da geniş katılım ve bütün paydaşlarla yapılan<br />
müzakereler sonunda belirlenen yol haritası ile Türk<br />
turizminin ihtiyacı duyduğu tespitler yapıldı ve çözüm<br />
önerileri sunuldu.<br />
Konuların çok isabetli bir şekilde belirlenmesi ve devlet<br />
politikası haline gelmesi son derece önemliydi. Bu<br />
şurayı diğerlerinden ayıran en önemli fark ise, bundan<br />
öncekilerde alınan kararlar ..cek, ..cak olurken, bu<br />
şurada sorunlar çözüm önerileri ile sonuçlandırıldı. Bu<br />
çok önemli bir farktı.<br />
Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden ‘Turizm’de<br />
3. Şura, Kasım ayının başında Ankara’da yapıldı.<br />
Bugüne kadar iki kez gerçekleştirilen ve Kültür ve<br />
Turizm Bakanlığınca, 15 yıl aradan sonra ‘Büyük<br />
Hedefler İçin Çalışmanın Tam Zamanı’ sloganıyla<br />
düzenlenen 3. Turizm Şurası üç gün sürdü.<br />
Ülkenin bu alandaki en önemli toplantısı olan ve<br />
Cumhurbaşkanı recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakleriyle<br />
hayata geçirilen Turizm Şurası’nda sektörün sorunları,<br />
Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere sektörün<br />
tüm resmi özel ve akademik paydaşları ile önde gelen<br />
STK yöneticileri tarafından masaya yatırılırken, çözüm<br />
önerileri sunularak tartışıldı.<br />
Oldukça geniş katılımlı ve bir o kadar da kapsamlı<br />
olarak hazırlanan Şura’nın sektörün gelişmesine<br />
katkı sağlaması bekleniyor. Yetkililer şuranın olumlu<br />
etkilerinin önümüzdeki dönemlerde hissedileceğinin<br />
altını çizerken, Türk turizm sektörü için bir milat olacağı<br />
görüşünde birleşiyor.<br />
Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, 3. Turizm Şurası’nın<br />
sonunda düzenlenen basın toplantısında şura<br />
kararlarını açıkladı. Kurtulmuş, komisyonda tartışılan<br />
konuların gözden geçirerek, stratejik eylem planına<br />
dönüştüreceklerini belirtti.<br />
Şura, kamu kurum ve kuruluşları, turizm meslek<br />
örgütleri, sivil toplum kuruluşları, turizm sektörü ve<br />
akademik camianın katılımı ile turizm sektörünün<br />
mevcut durumunun değerlendirilmesi, uygulama<br />
prensiplerinin güncellemesi ve turizm sektörünün<br />
uzun vadeli ve sağlıklı gelişimini sağlamak üzere ulusal<br />
bir turizm politikasının oluşturulabilmesi amaçlarıyla<br />
toplandı ve güzel öneri ve çözümler çıktı. Şuraya<br />
sektörden birçok meslektaşımızın gönüllü olarak<br />
katılması, komisyonları takip etmeleri sektörün böyle<br />
bir çalışmaya ne kadar ihtiyaç duyduğunun da bir<br />
göstergesiydi. Fakat bu işi profesyonelce yapan otel<br />
yöneticileri komisyonlarda yeterince yer alamadı.<br />
Bütün turizm bileşenlerinin fikir ve düşünceleri<br />
de göz önüne alınarak şurada görüşülmesi için 13<br />
komisyon başlığı belirlendi. Bu kadar geniş başlıklar<br />
altında konunun irdelenmesi daha sağlıklı tespitlere<br />
gidilmesini sağladı. Komisyon başkanlarımızın da<br />
sektörün konusunda başarılı isimlerinden oluşması,<br />
komisyonların dinamik çalışmasına sebep oldu.<br />
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Turizm Bakanımızın da<br />
konuya yaklaşımları, kararlılıkları ve sektörle ilgili<br />
tespitleri umut verdi. Ayrıca ilk gün turizm sektörü ile<br />
dolaylı çalışan bakanlıklardan 8 tane bakanın toplantıya<br />
katılmaları ve her birinin sektörden gelen sorulara<br />
cevap vermeleri, sunum yapmaları dikkat çeken bir<br />
konuydu. Komite çalışmaları esnasında bakanlık üst<br />
düzey yetkililerinin sürekli hazır bulunmaları, Sayın<br />
Bakanımız Numan Kurtulmuş’un sürekli komite<br />
çalışmalarını ziyaret etmesi, bakanlığın bu olayı<br />
önemsemesi anlamında heyecan vericiydi. Bu yüzden<br />
konuya dışarıdan ön yargıyla bakıp elimizin tersi ile<br />
itmek yerine, verilen emekleri harcanan vakitleri<br />
ve bakanlığın özverisini görünce bekleyip görmeyi<br />
hak ettiğini düşünüyorum. Buradan çıkacak ufak bir<br />
kazanım bile bizim için çok önemli.<br />
Bundan sonra takip edeceğimiz parametreler alınan<br />
komisyon kararlarının uygulamaya geçip geçmeyeceği<br />
olacak. Eğer söylemden eyleme geçersek sektör birçok<br />
konuda ihtiyaç duyduğu çözüme ve düzenlemelere<br />
kavuşmuş olacak. Böylece son yıllarda büyük sıkıntılar<br />
çeken sektörümüz, nefes alacağı gibi önemseniyor<br />
olmanın morali ile geleceğe daha büyük umutlarla<br />
bakacaktır.<br />
3. Turizm Şurası, yeni turizm politikalarının üretilmesi,<br />
eksikliklerin giderilmesi ve gerekli düzenlemelerin<br />
yapılması gayesiyle düzenlendi ve amacına uygunda<br />
sonuçlandı. Şimdi ilk aşamayı geçtik sıra bunları hayata<br />
geçirmekte, hadi hayırlısı…<br />
<strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>’nin<br />
Danışma Kurulu<br />
üyesi ve yazarı Prof.<br />
Dr. Muharrem TUNA,<br />
Türk turizmine<br />
yön verecek olan<br />
Şura’nın Bilim Kurulu<br />
Başkanı olarak en<br />
önemli görevlerden<br />
birini üstlendi.<br />
Ayrıca Ankara Temsilcimiz<br />
Ali İhsan Üçbaş, Ankara<br />
ekibimizden Celil Tuncel<br />
ve Tevfik Üçbaş’la birlikte<br />
şurayı takip ettiler.<br />
Salon girişine kurulan<br />
stantta, gazetemizin Ekim<br />
sayısı tüm katılımcılara<br />
sunulurken, gazetemizi<br />
inceleyen turizm<br />
sektörüne yön veren<br />
isimler, sektöre böylesine<br />
ciddi bir yayın organını<br />
kazandıran ekibimizi<br />
kutladılar.
7 tanıtım<br />
Gelişen İzmir Kemalpaşa’nın<br />
tek marka oteli<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
Dünyanın en geniş otel zinciri unvanına sahip Wyndham Oteller<br />
Grubu’na bağlı olarak hizmet veren Ramada <strong>Hotel</strong> & Suites<br />
Kemalpaşa, büyümeye devam eden Kemalpaşa Organize Sanayi<br />
Bölgesi’nin ilk ve tek uluslararası markalı tesisi olarak hizmet veriyor.<br />
“MİSYONUMUZU YERİNE<br />
GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”<br />
Ramada <strong>Hotel</strong> & Suites İzmir Kemalpaşa Genel Müdürü<br />
Selin Avşar İnanlı, günden güne gelişen bölgede dört<br />
yıla yakın süredir verdikleri kaliteli ve profesyonel<br />
hizmetle bölge yatırımcılarına ve firma misafirlerine<br />
hizmet verdiklerini belirtti. İnanlı, “Uluslararası marka<br />
kalitesi ile hem misafirlerimizi ağırlıyor hem de<br />
Kemalpaşa’nın önümüzdeki dönemdeki hedeflerine<br />
ve bölgenin kalkınmasına yönelik misyonumuzu<br />
yerine getirmeye çalıyoruz. Bunu gerçekleştirirken<br />
de misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlamaya<br />
ve hizmet vermeye özen gösteriyoruz” dedi.<br />
116 ODASI VAR<br />
Ramada Otel Kemalpaşa’ da 83 standart, 16 deluxe,<br />
4 suit ve 13 dublex süitten oluşan farklı kategorilerde<br />
toplam 116 oda bulunuyor. Farklı büyüklüklerde<br />
tümü gün ışığı alan salonları ile konaklama hizmeti<br />
dışında banquet ve toplantı organizasyonlarına da ev<br />
sahipliği yapan Otel, 2014 yılından bu yana bölgedeki<br />
tüm firmaların ve Kemalpaşa Bölge’sinde ikamet<br />
edenlerin organizasyonlarını gerçekleştiriyor. Tüm<br />
bu hizmetlere ek olarak 1500 m2’lik alana yayılan<br />
Spa Merkezi bulunan otelde, misafirler için ısıtmalı<br />
kapalı havuz, fitness aktivite odası, özel jakuzili VIP<br />
süite, sauna, Türk Hamamı, cilt bakım odası ve Kuzey<br />
Avrupa ve Uzak Doğu masajlarının uzman personeller<br />
tarafından uygulandığı masaj odaları bulunuyor.<br />
DÜNYA MUTFAĞINDAN<br />
LEZZETLER<br />
Özellikle öğle yemeklerinde Dünya Mutfağı’ndan<br />
lezzetler sunan ve açık teras alanını da bulunan otel,<br />
bölge çalışanlarına sakin, kaliteli ve özenli yemek<br />
yiyecekleri bir alan da sunuyor. Ücretsiz havalimanı<br />
ve şehir merkezi transferleri ile de zamanı değerli<br />
olan tüm misafirler için de imkanlar sunuyor.<br />
YEŞİL YILDIZ<br />
SERTİFİKALI<br />
2017 yılında tesis Kültür ve Turizm Bakanlığının yerel<br />
eko etiketi olan ‘Yeşil Yıldız Sertifakası’nın da sahibi oldu.<br />
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sürdürülebilir<br />
turizm kapsamında; uygun nitelikleri taşıyan konaklama<br />
tesislerine; çevrenin korunması, çevre bilincinin<br />
geliştirilmesi, turistik tesislerin çevreye olan olumlu<br />
katkılarının teşvik edilmesi ve özendirilmesi amacıyla<br />
verilen bu belge ile otel başarılarının sürdürebilir<br />
olmasını hedefliyor ve örnek tesis olma yolunda ilerliyor.
forum 8<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017 www.hotelgazetesi.com<br />
Barış<br />
TÜRER<br />
Eski pazarları geri<br />
kazanmalıyız<br />
İstanbul..<br />
Güzel kız İstanbul..<br />
2010’u hatırlıyorum..<br />
Avrupa Kültür Başkentiyiz..<br />
Kruvaziyerler Karaköy Port’una yanaşacak<br />
yer bulamıyor.. Boğaz ise silme tur teknesi,<br />
denizi görebilene aşk olsun.. Sarayların,<br />
Müzelerin, Camilerin girişleri sanırsın 70’lerin<br />
ekmek kuyruğu; kuyruğa giren akşama<br />
ancak başlayabiliyor ziyaretine.. 4 haneli oda<br />
fiyatları da cabasıydı o günlerin.<br />
Fatih Sultan Mehmet’in aşık olduğu<br />
İstanbul’du çünkü burası.. Tüm dünyanın taa<br />
o günlerde gözüne kestirdiği, en özel ve en<br />
güzel kız İstanbul.<br />
İşte bu İstanbul bir süredir inzivaya çekilmişti..<br />
Türkiye’nin son yıllarda ki gelişim ve büyüme<br />
hızı.. İstikrarlı ve iradeli bir yönetim.. Yeni<br />
marka “Güçlü Türkiye” bazılarını rahatsız<br />
etmiş olmalı ki, bir çok dış güç ve terör<br />
örgütünün dahil olup provake ettiği Gezi<br />
Parkı eylemleri sonrasında başladı tüm<br />
çöküş..<br />
Kruvaziyer sayıları, uçuş rakamları<br />
rezervasyonlar ve hatta fiyatlarda düştü..<br />
Geçtiğimiz yıl<br />
700 kişinin<br />
katıldığı zirve,<br />
bu yıl 1.500’e yakın<br />
katılımcı, 70 marka<br />
ve 70 konuşmacı ile<br />
gerçekleştirildi<br />
Uzakrota Travel Summit Turizm<br />
dünyasını İstanbul’da buluşturdu. Her<br />
geçen yıl gücüne güç katan organizasyon,<br />
geçtiğimiz yıla göre ziyaretçi sayısını ciddi<br />
oranda arttırdı ve birbirinden değerli<br />
konuşmacılarıyla, sektörün nabzını tuttu.<br />
Geçtiğimiz yıl 700 kişinin katıldığı zirve,<br />
bu yıl 1.500’e yakın katılımcı, 70 marka ve<br />
birbirinden değerli 70 değerli konuşmacı<br />
ile gerçekleştirildi.<br />
<strong>Hotel</strong> Fairmont Quasar İstanbul’da<br />
düzenlenen zirvede, otelin 5 ayrı salonu<br />
ile fuaye ve ticari fuar alanı adeta<br />
ziyaretçilerle doldu taştı.<br />
İkiye katladı<br />
HER SALONDA AYRI BİR DEĞER<br />
Toplam 5 salondan oluşan etkinlikte;<br />
toplam 70 konuşmacı, 1.500’e yakın<br />
katılımcıya hitaben Turizm gündemi ve<br />
geleceğine yönelik görüş ve düşüncelerini<br />
paylaştı. Air Canada salonunda; Seyahat<br />
Endüstrisinin durumu, 21. yüzyılda<br />
havayollarının gidişatı ve yeni satış<br />
kanalları, pazardaki zorluklara uyum<br />
sağlamak için dijitalleşme, konaklama<br />
sektöründeki dijitalleşme ve kullanıcı<br />
deneyimleri, turizmde dijital PR ile<br />
destinasyon pazarlama gibi konulara yer<br />
verildi.<br />
Neredekal.com teknoloji salonunda,<br />
Blockchain’in turizm şirketleri için ne<br />
ifade ettiği, seyahat pazarının geleceğini<br />
şekillendirecek teknoloji trendleri, içerik<br />
pazarlaması, turizm sektöründe dijital<br />
dönüşüm, mobil teknolojiler, yapay zeka<br />
ve chatbox gibi konular enine boyuna<br />
değerlendirildi. Emirates Airline Lüks<br />
Turizm salonunda ise, markalar ve lüks<br />
tüketiciler, lüks tüketicilerin deneyimleri,<br />
macera turizminde lüks segment,<br />
yurtdışı seyahatlerde lüks arayışı ve yeni<br />
lüks turizm konseptleri konuşuldu.<br />
Sabre T T X salonunda ise, Online<br />
seyahat sektörüne global bakış, online<br />
seyahatin Türkiye’deki gelişimi, Sabre<br />
teknolojisi ve yararları, Türk Hava<br />
Yolları’nın online çalışmalara bakışı<br />
ve geleceğin seyahat teknolojileri<br />
konuşuldu. Henley&Partners global<br />
vatandaşlık salonunda ise; son yılların<br />
en popüler konuları gündeme getirildi.<br />
ABD, Estonya ve Malta’ya yatırım<br />
yapmak isteyen girişimcilere, tavsiyeler<br />
ve püf noktaları sunuldu. Bazı ülkelerde<br />
oturum alma, çalışma izinleri ve genel<br />
prosedürler konusunda aydınlatıcı<br />
detaylı bilgilere yer verildi.<br />
ZİRVENİN SÜRPRİZİ HOTEL GAZETESİ<br />
İstanbul inzivadan geri mi geldi?<br />
2017’ye başlangıcımız pek iyi olamasa<br />
da, uzunca bir süredir dolu dolu bir 2017<br />
geçiriyoruz.. Kimilerimiz halen söylense<br />
dahi istatistiki veriler ve hatta şikayetçi<br />
otellerimizin bildiri raporları bile dolulukların<br />
beklentinin de üzerinde olduğu gösteriyor.<br />
Görüyoruz da.. “Her gün haberlerde<br />
gördüğümüz şu otel şu kadar misafirine oda<br />
bulamadı, şu otel şu kadar rezervasyonlu<br />
misafirini kapıda bıraktı.” yazıyor..<br />
Ancak güzel günlerimizi doluluklar olarak<br />
nitelendireceksek evet, başladı. Bu arada<br />
2010-2014 diliminde 240 Euro olan ortalama<br />
oda fiyatları şuan 80 Euro civarında<br />
seyrediyorsa, daha çokça ekmek yememiz<br />
gerektiği de bir gerçek.<br />
Uzakrota Travel Summit’in basın<br />
sponsoru <strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>, zirvenin VIP<br />
konuklarını standında konuk etti. Başta<br />
Eski Turizm Bakanı Bülent Akarcalı<br />
olmak üzere turizm sektörünün<br />
tecrübeli isimlerinden zirve hakkındaki<br />
görüşlerini alan <strong>Hotel</strong> <strong>Gazetesi</strong>, hemen<br />
akabinde bu görüşleri web sitesinden<br />
kamu oyuyla Uzakrota Travel Summit’e<br />
katkıda bulundu. Gazetemizi inceleyen<br />
Eski Turizm Bakanı Bülent Akarcalı,<br />
yayın kurulunu tebrik ederken, kendi<br />
bakanlığı döneminde bu tip bir desteğin<br />
olmadığından yakındı.<br />
Elbette Orta Doğulu tüm misafirlerimize<br />
müteşekkiriz, lakin Turizmin devamı ve<br />
sürekliliği için ise eski pazarlarımızı geri<br />
kazanmamız şart. Uçan martılara simit atan<br />
Avrupalılar.. Kapalı çarşıda büyük gruplar<br />
halinde resim çekinen uzak doğulular..<br />
Kruvaziyerle gelen Amerikalılar..<br />
İşte bunlar şart!
9<br />
forum<br />
Sayı:<br />
Booking’in yüksek<br />
komisyonlarına<br />
Bidroom çözümü<br />
var!<br />
Bilge<br />
KASIRGA<br />
İPEK<br />
9 Yıl: 1 / Kasım 2017 www.hotelgazetesi.com<br />
SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZMDE<br />
TÜKETİCİLERİN BAKIŞ<br />
AÇISININ ÖNEMİ<br />
Bu yazımızda sizlerle 23-25<br />
Kasım tarihlerinde Kastamonu<br />
Üniversitesi’nde tertip edilen,<br />
1. Uluslararası Sürdürülebilir<br />
Turizm Kongresi’nde Doç.<br />
Dr. Kutay Oktay ile birlikte<br />
sunduğumuz bildirimizin kısa<br />
bir özetini paylaşacağım.<br />
Birkaç hafta önce İstanbul’daki<br />
Uzakrota Travel Summit Zirvesi’ne<br />
davetli olarak katıldım. İTO’nun<br />
yeni kurduğu Bilgiyi Ticarileştirme<br />
Merkezi’nin bir lansmanına<br />
davetliydim. Lansman öncesinde<br />
Uzakrota Travel Summit 2017’nin<br />
beni en çok heyecanladıran paneline<br />
katıldım.<br />
Programda, “Seyahat Arama<br />
ve E-Ticaret Arasındaki Hatlar<br />
Bulanıklaşıyor” başlığı oldukça<br />
gizemli geldi. Başlığın altında yalnızca<br />
“Marcin Wesolowski (Bidroom)”<br />
yazıyordu. Air Canada’nın sponsoru<br />
olduğu devasa salona girdiğimde<br />
önemli bir kalabalık Wesolowski’nin<br />
konuşmasını bekliyordu. İşte o<br />
zaman doğru bir tercih yaptığımı<br />
anladım. Aklım diğer panellerde<br />
kalmadı.<br />
Polonyalı bir girişimci olan<br />
Wesolowski, gençken yaptığı bir<br />
Çin seyahati sonrasında turizm ile<br />
ilgilenmeye başlıyor ve döndükten<br />
sonra Krakow’da bir otel işletmeye<br />
karar veriyor. Bidroom ile tanışması<br />
bu serüven sırasında oluyuyor ve şu<br />
an şirketin operasyon direktörü.<br />
Bidroom, 2015’in sonlarında<br />
hayata geçen bir e-ticaret sitesi. Bir<br />
Hollanda firması fakat merkezleri<br />
Polonya’nın Krakow kentinde.<br />
Ömer<br />
Koray<br />
ÜNAL<br />
Booking ve benzeri sitelerin<br />
domine ettiği ‘hospitality industry’e<br />
(Türkçe’ye “misafirperverlik<br />
endüstrisi” olarak çevirebiliriz -<br />
Ben bu tabiri çok sevdim) yeni bir<br />
fikir ile taze bir heyecan katmak<br />
niyetindeler.<br />
“Şu anki sistemde Prag’da bir otel<br />
web sitelerine ortalama yüzde 25<br />
komisyon ödüyor. Krakow’da bu<br />
oran yüzde 23” diyor Wesolowski.<br />
Tüm kullanıcıların ücretsiz olarak<br />
işlem yaptığı bu klasik sistemde<br />
otellerden oldukça yüksek<br />
komisyon alınıyor. Bu komisyon<br />
halihazırda oldukça gideri olan otel<br />
işletmeleri tarafından müşterilere<br />
daha yüksek otel ücreti olarak<br />
yansıtılıyor. Bu durumda da<br />
“özellikle genç gezginler’”mutlu<br />
olmuyor.<br />
Bidroom ekibi ‘%0 <strong>Hotel</strong> Comission’<br />
hayali ile giriştiği bu işte şu an<br />
dünya üzerinde 75 bin oteli<br />
sistemlerine katmayı başarmış.<br />
Üstelik iki senelik kısa bir sürede!<br />
Bidroom’u kullanmak için<br />
sistemin tüm kullanıcıları yıllık bir<br />
aktivasyon ücreti ödüyor. Sisteme<br />
kayıt olduktan sonra Bidroom’un<br />
dünyasına erişmiş oluyorsunuz.<br />
Bu sayede online rezervasyonla<br />
yaptığınız otel konaklamanızı çok<br />
çok düşük ücretlere indiriyorsunuz.<br />
Çünkü Bidroom’da bir komisyonu<br />
yok!<br />
Hatta Bidroom, kullanıcılarına<br />
seçtikleri otellerde akşam yemeği,<br />
Spa gibi ekstralarda indirim çekleri<br />
veriyor. Bu sistem Wesolowski’nin<br />
tabiri ile tam bir “kazan-kazan<br />
durumu”.<br />
Web sitesinde henüz Türkçe<br />
diline yer verilmemiş, ama merak<br />
edenlerin siteye bir göz atmalarını<br />
tavsiye ederim.<br />
Çevresel sorunlara karşı olan duyarlılığın<br />
artması, her geçen gün hem üreticilerin<br />
hem de tüketicilerin çevre koruma<br />
konusuna karşı daha hassas olmalarına<br />
neden olmaktadır. Üreticiler doğaya<br />
daha az zarar veren ürünleri sunmaya<br />
çalışırlarken, tüketicilerin de bu ürünleri<br />
yükselen oranda tercih etmeye başladıkları<br />
görülmektedir. Birçok sektörü etkisi altına<br />
alan bu eğilim, turizm sektöründe de<br />
sürdürülebilir turizm anlayışı ile karşımıza<br />
çıkmaktadır. Turistik ürünleri satın alan<br />
tüketiciler de, özellikle gelişmiş ülkelerde<br />
çevre dostu ürün ve hizmetleri sunan turizm<br />
işletmelerini tercih etmekte ve tüketimde<br />
bu bilinçle hareket etmektelerdir. Dünya<br />
turizminde önemli bir destinasyon olan<br />
Türkiye’de de son yıllarda sürdürülebilir<br />
turizm felsefesi günden güne<br />
gelişmektedir. Ancak sürdürülebilir turizm<br />
anlayışı ile yönetilen turizm işletmelerinin<br />
sayısındaki artış dikkati çekerken, özellikle<br />
iç pazar tüketicilerinin aynı hassasiyeti<br />
göstermedikleri gözlemlenmektedir.<br />
Küreselleşme ile üretimin artışı ve eş<br />
zamanlı tüketimde aynı hızla büyümesi<br />
dünyadaki kaynaklara karşı duyarlı<br />
kitleleri bu konu hakkında düşündürerek<br />
sürdürülebilirlik kavramını geliştirmiştir.<br />
Sürdürülebilirlik çevresel, ekonomik ve<br />
sosyal konuların hepsini eş zamanlı içeren<br />
bir kavramdır.<br />
Dünyada ilk Birleşmiş Milletler 1972<br />
Uluslararası Stockholm İnsan Çevresi<br />
Konferansı’nda sürdürülebilir kalkınma<br />
kavramı dile getirilmiştir. O zamandan<br />
buyana sürdürülebilirlik ekolojik denge<br />
ve ekonomik büyümenin paralel olmasını<br />
hedefleyen gelecek kuşakların ihtiyaçlarını<br />
karşılamayı tehlikeye sokmadan bugünkü<br />
ihtiyaçları karşılayabilen bir modeldir.<br />
1993 yılında “Rio Zirvesi” olarak<br />
Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma<br />
Konferansı’nda ise Sürdürülebilir Kalkınma<br />
için çeşitli önerilerin olduğu, aksi takdirde<br />
sürdürülebilir kalkınmanın olamayacağı 21<br />
konu başlığı belirlenmiştir.<br />
Bu 21 konu başlığının 2002’de<br />
Johannesburg’ da “Dünya Zirvesi” nde<br />
küresel anlaşmalarla uygulanabilmesi için<br />
süreçleri oluşturulmuştur. Daha sonra<br />
2012 Rio+20 zirvesi gerçekleştirilmiştir.<br />
Sürdürülebilir Turizm Birleşmiş Milletler<br />
düzeyinde zirveler ve çalışmalar ile hem<br />
geliştirilip kalkındırılmış hem de yapılan<br />
çalışmaların sonuçları incelenmektedir.<br />
Türkiye’de Trafik, kalabalıklaşma,<br />
gürültü kirliliği, mimari kirlenme, katı<br />
atıklar, hassas alanlarda yapılaşma,<br />
erozyon, emisyon ve sera gazı oluşumu,<br />
aşırı avlanma vb. doğal çevreye zarar<br />
veren faaliyetler turizm alanlarındaki<br />
çevresel tahribatı arttırmaktadır. Yerel<br />
halkın ekonomi, yönetim ve planlama<br />
süreçlerinde yer almaması sürdürülebilir<br />
turizm politikalarını uygulayacak<br />
bir destinasyonda büyük zorluklar<br />
yaşatmaktadır.<br />
Türk turistlerin sürdürülebilir turizme<br />
bakış açısı incelendiğinde sürdürülebilir<br />
turizmde destinasyonun gelişimi için<br />
en önemli paydaşlar olmasına karşın,<br />
turizm destinasyonlarındaki sürdürülebilir<br />
turizme karşı tutumları ve sürdürülebilir<br />
turizme verdikleri önem alan yazında<br />
az araştırılmış bir konudur. Türk<br />
turistinin bakış açısının sürdürülebilir<br />
destinasyonlardaki sonuçları işletmeciler,<br />
akademisyenler ve turizmciler üzerinden<br />
incelenip Türk turistlerinin algılarını<br />
sürdürülebilir turizmin daha nitelikli<br />
yapılabilmesi için önerilerde bulunmak<br />
gerekmektedir.<br />
Gelecekteki nesillere daha yaşanabilir bir<br />
dünya bırakabilmek umuduyla…
inceleme 10<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017 www.hotelgazetesi.com<br />
RESTAURANT<br />
SAHİPLERİNİN YAPTIĞI<br />
8 ORTAK HATA<br />
Orhan Genceli<br />
GNC HOSPITALITY CONSULTING<br />
Genel Müdür<br />
Bu günlerde konuştuğum Restaurant<br />
kafe yatırımcılarından en çok<br />
duyduğum üç cümle;<br />
• Satışlar çok düşük,<br />
• Çok fazla rekabet var<br />
• İndirimler, promosyonlar,<br />
paket servis tanıtımları çok çabalıyor<br />
ama nafile!<br />
Çoğu yatırımcılar için en ölümcül<br />
hatalar bir kere yönlerinin ve<br />
hedefledikleri kitlenin ne olduğu<br />
eksikliği, işletme yöneticileri<br />
ve personellerle olan iletişim<br />
eksiklikleri bu sebeple bir<br />
profesyonelden destek almamak<br />
ya da profesyonellerle kurumsal alt<br />
yapı oluşturmamak yatırımlarına<br />
büyük zararlar veriyor yada<br />
kapatmak zorunda kalıyorlar.<br />
Aşağıdaki hatalar, restoranınızın ya<br />
da kafenizin başarı potansiyelini en<br />
üst düzeye çıkarmanıza engel olur.<br />
Bunlardan herhangi biri<br />
hareketlerinizi ve işletim zihniyet<br />
ile eşleşiyorsa, işletmenizi bir üst<br />
seviyeye çıkarabilmek için çalışma<br />
şeklinizi nasıl değiştirebileceğinizi<br />
düşünmeniz gerektiği kanısındayım.<br />
1. Odak Eksikliği<br />
Çaba sarf etmekten bağımsız olarak, bir başarı elde<br />
etmek için, gerçekleştirmek istediğiniz şeyin net ve<br />
özlü bir tanımına ihtiyacınız vardır. Restaurant işletmek<br />
yalnız başınıza yapacağınız bir iş değildir. İş ortağınızı<br />
ve personelinizi bu sürece dâhil etmek zorundasınız.<br />
Yapmaya çalıştığınız işin ve inşa etmek istediğiniz<br />
mekân konusunda netlik yoksa işinizin bir konsepti,<br />
misyonunu, işin tanımlanması ve vizyonunu yoksa<br />
işletmenizde bir gelecek yok demektir. Odaklanma<br />
olmadan yaptığınız bu yatırımın sonucunda mağduru<br />
olma ihtimaliniz çok yüksek demektir.<br />
“Bir konseptiniz, hedef kitleniz ve misyon ve vizyonuz<br />
varsa başarı arkasından gelecektir”<br />
Açacağınız yada işlettiğiniz işletmede günlük içeride kaç<br />
kişiyi ağırlayacağız, kişi başı ne kadar satış yapacağınız,<br />
yiyecek ve içecek maliyeti, kira ve personel giderleri ile<br />
diğer giderleri önceden planlamadıysanız yada hala<br />
planlamıyorsanız başınız belada demektir.<br />
2. İletişim Eksikliği<br />
Güven ve iletişim eksikliğiniz hem müşterinizin hem<br />
de personelinizin sizinle çalışmasını engelleyen en<br />
önemli unsurdur. Müşterilerinize ve personelinize<br />
vaat ettiğiniz her şeyi yerine getirmek zorundasınız.<br />
Personelinize gerektiğinde bir ebeveyn gibi yaklaşıp<br />
problemleri çözmek gerekir. Unutmayın ki onların<br />
performansı sizin performansınızla aynı orantıdadır.<br />
Yaptığınız tüm hatalar zincir olarak en alta kadar<br />
ulaşacaktır. Açıkça ve kısaca sözlü olarak nasıl motive<br />
edebileceğinizi öğrenmeniz ve yöneticilerinize ve<br />
personelinize yön vermeniz gerekir. Bu beceriyi,<br />
özellikle iş öncesi toplantılar sırasında yapabilirsiniz.<br />
Düşüncelerinizi önceden organize edin ve gerekirse<br />
notları kullanın. Çalışanların fikir ve düşüncelerini<br />
sizinle paylaşmasına müsaade edin. Unutmayın ki<br />
onlarda geçimlerini sağladıkları işletmenin daha iyi<br />
olmasını isterler hem de işletmeniz hakkında ne<br />
düşündüklerini öğrenme fırsatınız olur.<br />
Yapmak istedikleriniz ve İşlerin nasıl belirli bir şekilde<br />
yapılması gerektiğini açıklamak için zaman ve çaba<br />
harcadığınızda, belirli politikaların ve prosedürlerin<br />
niçin yerine getirilmesi gerektiğini anlattığınızda,<br />
personelinizin daha büyük resmi anlayabilmesini<br />
sağlayabilirsiniz.<br />
İşletmenizde şeffaf ve çift yönlü iletişimde olmanız<br />
personeliniz ile olan iletişiminiz iş ile ilgili bilmediğiniz<br />
şeyleri de öğrenerek güvenininiz artmasını sağlarsınız.<br />
3. Personeli Doğru ekipman ve<br />
araç gereçlerle çalışma imkanı<br />
sağlamamak<br />
Personelinizden performansı beklemek ve işi yapmak<br />
için gerekli araç ve gereçleri sağlamak zorundasınız,<br />
düşünsenize döner bıçağı olmayan bir dönercide<br />
çalışanın performansını ya da bir barda “margarita”<br />
yapacak “barman”in ihtiyacı olan araç ve gereçlerin<br />
olmaması paket servisi yapan personelin gidecek<br />
motor ya da aracın alınmaması gibi, satışların ve misafir<br />
memnuniyetinin yüksek olası için işletmenin konsept<br />
ve mönüsüne göre ihtiyacı olan tüm ekipmanların<br />
yatırımının mutlak yapılması gerekmektedir.<br />
Dengeli performans sağlamak için yeterli sarf<br />
malzemesi bulunmalıdır. Ayrıca ekipmanların doğru<br />
ve performansında çalışıyor olması arızalarının<br />
ve bakımlarının zamanında yapılması ve takibinin<br />
sağlanması ivedi işlerin başında gelir. Günümüzün<br />
en önemli yatırımı da teknolojiye yapılacak yatırımdır.<br />
Gerekli yazılımlar ve işletim sistemleri hantal olmayan<br />
ve güncel olanlar tercih edilmelidir.<br />
4. İş yeri ya da yatırımını kontrol<br />
etmemek<br />
İşletmenizde neler olup bittiği hakkında bilgi sahibi<br />
olmanız gerek yöneticileri gerek hizmeti kontrol<br />
etmeniz yada ettirmeniz ivedidir. Unutmayın ki<br />
işinizi siz takip etmezseniz başkaları da etmez.<br />
Operasyonun başında olmanız gerekmese de<br />
büyük resmin ne olduğunu bilmeniz gerekir. Eğer<br />
işletmeyi siz yönetiyorsanız işinizin personelin<br />
başında ve müşterilerinizle iletişimde olmanız<br />
gerekir. Mekândaysanız sonuçları siz oluşturursunuz,<br />
ofisteyseniz ancak tablolar yaparsınız!<br />
5. Önceliklerini belirleyememeleri<br />
Her şeyi her zaman yapmanın pratik yolu yoktur,<br />
bu nedenle gerçekten önemli bir fark yaratan<br />
birkaç şeyi tanımlamak gerekir. Her bir restoranın<br />
kendi kültürüne, genellikle günümüzde mekânların<br />
konseptleri ve bir birine benzerlikleri aralarındaki<br />
farkın hissedilmesi için tanımlamak size kalmış.<br />
Hedeflediğiniz yirmi farklı hizmet başlığınız varsa<br />
tüm enerjinizi hiç yapamayacağınız yâda fark<br />
edilmeyecek şekilde yapmanız yerine sürekli gelen<br />
misafirlerinize en önemli 5 farkı hissettirebilirseniz
11 inceleme<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
Nejat<br />
TÜRER<br />
daha etkili olabilirsiniz. İşleri basit tutun ve temel<br />
hizmetlerinize odaklanın. Herhangi bir karmaşayı<br />
ortadan kaldırıp, operasyonlarınızda en önemli<br />
olanları açıkça belirleyerek personeliniz ve<br />
misafirleriniz için güven yaratırsınız. İşe yarayan<br />
beş farkı bilmek ve paylaşmak işinizi büyütmeye<br />
devam edecektir. Komplike her şey misafirleriniz ve<br />
personelinizin kafasını karıştırabilir. Dolaysıyla işleri ne<br />
kadar basitleştirebilirseniz o kadar verim alabilirsiniz.<br />
Hizmet başlıklarınız, yapacağınız promosyonlar ve<br />
indirimler, üyelikler ve özel şirket indirimleri, açık<br />
anlaşılır ve personel ile müşterilerin hatırlaya bileceği<br />
şekilde olmalıdır. Komplike şeyler bazen misafir<br />
memnuniyetini aksine olumsuz etkileyebilir.<br />
6. Sorunlar ortaya çıkmadan önce<br />
öngörememek ve çözüm üretememek<br />
Üstün bir satış anlayışı “konuklardan önce problemleri<br />
bulmamız gerek” diyor. Peki bunu nasıl yapacağız?<br />
Kontroller; Her vardiya başlangıcında her ürünün<br />
kalitesini, miktarını, tadını, dokusunu ve sıcaklığını<br />
kontrol ederek verimli bir şekilde mükemmel bir<br />
ürün sunmaya hazır olduğunuzdan emin olmalısınız.<br />
Sürprizleri ortadan kaldırırsınız ve üretken bir çalışma<br />
ortamı yaratırsınız.<br />
Sipariş ve Satın alma; Ürünlerin minimum ve<br />
maksimum parlarını ve doğru planlama ile konuk<br />
taleplerini karşılamak için günlük haftalık ve aylık<br />
ihtiyaçların tespit edilmesi, doğru kaliteli ve ihtiyacı<br />
karşılayan ürünü en iyi fiyata satın almak.<br />
Ön hazırlık; Dolulukların tahmin edilmesi ve<br />
rezervasyonlara göre ön hazırlıkların, mutfak, bar ve<br />
servis “mice an place”larının tamamlanmış olması<br />
Misafir İlişkileri; Konuklar iyi iletişim kuran işletmeler,<br />
operasyonlarınız ve işletmeniz hakkında paha biçilmez<br />
bilgi alabilirsiniz. Aktif olarak dinleyip uygun eylemi<br />
gerçekleştirerek, hedeflerinizin ve hedeflerin yollarını<br />
bulabilecek meselelere dikkat edin.<br />
Misafir şikâyetlerinin çözümü; Unutmayın ki<br />
şikâyet eden misafir aslında işletmenizin iyi olmasını<br />
temenni etmektedir. Asıl tehlikeli olan hiçbir şikâyette<br />
bulunmadan işletmenizi terk edip bir daha asla<br />
gelmeyen ve konuşmalarda işletmeniz hakkında<br />
olumsuz yorumlar yapanlardır. Misafiriniz size<br />
şikâyette bulunuyorsa bu iyi bir şeydir ve size iyilik<br />
yapıyor demektir. Yapacağınız şey o misafirinizin<br />
sorununu çözerek mutlu ayrılmasını sağlamak.<br />
Günümüzde en tehlikeli olanların başında ise sosyal<br />
medya yorumları da hafife alınmamalı ve mutlaka<br />
takip edilerek çözüm üretilip şikâyetçiye mutlaka geri<br />
dönülmelidir.<br />
2002 yılından<br />
bu yana açıklanan<br />
“Dünyanın En İyi<br />
Restoranları” listesinde<br />
bu yıl, birinciliği<br />
New York’taki Eleven<br />
Madison Park adlı<br />
mekan kazandı.<br />
Çalışanların yetkilendirilmemesi<br />
Misafir şikâyetleri ve işletme kararlarında personel<br />
ve yöneticilerinize yetki vermezseniz o sorun<br />
çözülmeyecek ve size şikâyet, imaj ve para kaybı<br />
olarak geri dönecektir. Çalışanınız bir misafirin<br />
sorununu derhal çözebildiğinde, daha hızlı ve bazen<br />
daha etkileyici olur. Bir misafiri tatmin edemeyecek<br />
kadar çok kural oluşturmayın. Çalışanlarınızı eğitin,<br />
onlara güvenin ve bir sorun oluştuğunda konuklarınızı<br />
olumlu anlamda şaşkına çevirmelerini sağlayın.<br />
7. Yetersiz oturma kapasitesi ve işletim<br />
sistemi<br />
Mekânınıza gelen misafirlerin özellikle yoğun<br />
dönemlerde yer bulamaması yada kişi sayısına göre<br />
oturacak uygun masa olmamasının işletme imajına<br />
olumsuz etkisi olacağı kesin, ayrıca sipariş sistemi<br />
ve takip sistemi için teknolojinin son yazılım ve<br />
donanımlarından faydalanılmalı ve yatırımlarda bu<br />
bütçeler mutlaka ayrılmalıdır. Aksi hem gelir hem de<br />
güven kaybına neden olmaktadır.<br />
8. Yanlış menü seçimi<br />
Menümüz iş yaptığımız mekan için en önemli<br />
unsurdur. “Pareto yasası” na göre işletmenin % 80 geliri<br />
menüden % 20 de diğer gelirlerden olursa o işletme<br />
verimli bir işletmedir. Bunun içinde hedeflenen kitle<br />
ve açılacak konsepte göre menüdeki ürünler ve diğer<br />
satış kalemleri çok iyi düşünülmeli ve mekanı tercih<br />
edenlerin talep yoğunluğunda seçilmelidir.<br />
Ayrıca Menü mühendisliği vazgeçilmez bir<br />
uygulamadır ve düzenli olarak yapılmalıdır. Size<br />
menülerinizi metodik, periyodik ve akıllıca değiştirme<br />
ve güncelleme şansı verir.<br />
Haydi işbaşına!<br />
Zaman ahkam kesmenin, atıp tutmanın, geçmişi<br />
suçlamanın zamanı değil. Zaman turizm sektörünü hep<br />
birlikte komadan, çıkarma zamanıdır. Cek-cak’lar ile<br />
oyalanmayalım. Başkaları değil bizler tekrardan ayağa<br />
kaldıracağız turizm i başka çare yok.<br />
Gastronomi bakanlıkça turizm ürünü olarak kabul edildi.<br />
Sırf mutfağımız mı?<br />
Kültür, inanç, sağlık, av, spor ve bir sürü ürünümüz var,<br />
deniz kum ve güneşin dışında.<br />
Acentalar, işletmeler, tedarikçiler, bakanlık, belediyeler,<br />
sivil toplum örgütleri silkelenin. Hep birlikte sektörümüzü<br />
canlandıralım. ‘Başkası pişirsin ben kaşık sallayayım<br />
da, kaşığıma ne gelirse kısmetime…’ düşüncesinden<br />
vazgeçelim. Uğraşalım, çabalayıp çalışalım. Uzmanlığımızı,<br />
işbirliğimizi gösterelim. ‘Benim projem, benim önerim<br />
uygulansın’ dönemini bitirip, herkes yola çıksın artık.<br />
Döner ekmek satılan yerdeki basit bir sosumuz bile binbir<br />
reklamı yapılarak satılan bir Fransız sosundan daha lezzetli,<br />
bir mutfağımız var. En basit tencere yemeğimizin sağlıklı<br />
olduğu, yemek suyumuzun bile yabancı mutfaklardaki<br />
ürünlerden üstün olduğu aşikar. Yöresel lezzetlerimiz<br />
yabancılar için keşfedilmemiş birer hazine iken biz bu<br />
değeri sunup, bunlara misafir getiremiyoruz. Elbette<br />
gelmemeleri için bir sürü sebep var. Ama hiç biri<br />
aşılmayacak değil. Biraz çaba bile etkili olacaktır. Bu ülke<br />
insanı sıfırdan kısa sürede turizm sektörünü ekmek yenir<br />
hale getirdi ise devam ettirmek ve canlandırmak yine bu<br />
ülke insanının elinde. Ve bu şu an her sektör çalışanın<br />
sorumluluğunda ve elinde.<br />
Acentalar sektörün her bölümünden pay almaya çalışırken,<br />
birliğiniz bile müze girişlerinden para kazanır iken, sizler<br />
mutfağımızdan niye gelir elde etmiyorsunuz?<br />
Gösterin ustalığınızı, maharetinizi, pazarlayın mutfağımızı.<br />
Katıldığınız fuarlarda stand birkaç metrekare ufak olsun.<br />
Götürün ustalarımızı, ürünlerimizi. Satın. Satın da anlıyalım<br />
gerçekten sektörde yenilen, kazanılan paraların işbilirlikten<br />
kazanıldığını...<br />
Yiyecek-içecek işletmecileri, dayanabildiğiniz kadar zararına<br />
da olsa yardımcı olun acentalara. En iyi yaptığınızı en<br />
ucuza sunun. Taşın altına elinizi sokun ki devamlılık olsun.<br />
İşbirliğinizi arttırın. İşimizin ticari zekası ve finansını maliyet<br />
kadar tanıtım ve pazarlama için harcayın. Harcayın ki bu<br />
işten yenilen ekmeklerin hak edildiği görülsün.<br />
Bakanlık çalışanları gösterin varlığınızı, kullanın yetkinizi<br />
ve İnisiyatifinizi, kullanın ülkeye hayrım dokunsun deyin.<br />
Sabah 9-akşam 17, oturup durmayın odalarınızda. Projeleri<br />
değerlendirin, imkanları zorlayın, kaldırın sektörümüzü<br />
ayağa..<br />
Bakanlık, tüm dünyada kabul görebilecek şekilde Michelin<br />
yıldızı yerine ‘Türk Hilâlini versin şeflere. Tüm gastronomi<br />
dünyasında hilalin geçerli olacağı çalışmalar yapsın, bunu<br />
tanıtacak projeler üretsin mesela...<br />
Belediyeler, STK’lar haydi düşünün, konseyler oluşturun,<br />
üretin ve uygulayın. Bölgemizde ne var ise öne çıkartın.<br />
Bakın Gaziantep nasıl çalışıyor bölge mutfağı için? Sizler<br />
de termal varsa termal, av sahası var ise av sahası, hiç bir<br />
şey yoksa bile yeşilinizi, havanızı kullanın lütfen. Sektör<br />
işletmelerini, kamu kuruluşlarını, STK’ları organize edin,<br />
hareketlendirin. Şaha kaldırın sektörü.<br />
Herkes iş başına.<br />
Yemek suyumuzun en tanınandan daha lezzetli, termal<br />
sularımızın bir çok derde deva olduğu, avlaklarımızın<br />
bereketli olduğu, doktorlarımızın en iyi tedaviyi uyguladığı<br />
din, inanç merkezlerinin tarihsel değerlerinin bol olduğu<br />
deniz-kum ve güneşin kıymetli olduğu ülkemizde turizm bu<br />
halde kalamaz. Çalışır isek daha evvel yapabildiğimiz gibi<br />
gelir elde ederiz bu turizmden.<br />
Haydi iş başına. ...
13 tanıtım<br />
Turizm ve Otel<br />
İşletmeciliği<br />
Programı<br />
öğrencilerine<br />
bir fırsat daha<br />
DEDEMAN HOTEL İSTANBUL’DA<br />
UYGULAMA YAPMA İMKANI<br />
Prof. Dr.<br />
Muharrem<br />
TUNA<br />
TURİZMDE EĞİTİM<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
İSTİHDAM VE BAŞARI İLİŞKİSİ<br />
Turizm<br />
Akademisyenleri<br />
Derneği<br />
Yönetim Kurulu Başkanı<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
muharrem@gazi.edu.tr<br />
İstanbul Kültür Üniversitesi ile Profesyonel Otel<br />
Yöneticileri Derneği POYD arasında yapılan anlaşmanın<br />
maddeleri birer birer yürürlüğü girerken, Turizm ve<br />
Otel İşletmeciliği bölümü öğrencileri bu anlaşmanın<br />
avantajından yararlanıyor. İki kurum arasında<br />
imzalanan protokoldeki hedeflerden biri olan Sertifikalı<br />
Eğitim Programlarının hayata geçirilmesinin ardından<br />
protokoldeki ‘Uygulamalı eğitim’ projesi de hayat<br />
buldu. Buna göre okulun Turizm ve Otel İşletmeciliği<br />
Programı öğrencileri, aldıkları Kat Hizmetleri Yönetimi<br />
dersini sektör içinde uygulama fırsatı da bulacaklar.<br />
7 HAFTA TEORİK,<br />
7 HAFTA UYGULAMALI EĞİTİM<br />
Kültür Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölüm<br />
Başkanı Pelin Tuna konuyla ilgili yaptığı açıklamada<br />
şunları söyledi: “Bu programda öğrencilerimize 7<br />
hafta teorik olarak aldıkları bilgiyi 7 hafta Dedeman<br />
<strong>Hotel</strong> İstanbul’da uygulama fırsatı sunuyoruz. Böylece<br />
okulumuzda teorik olarak aldıkları dersi yerinde, üstelik<br />
marka otellerden birinde uygulama fırsatı buluyorlar.”<br />
POYD, ÖĞRENCİLERİ SEKTÖRE HAZIRLIYOR<br />
POYD ile Kültür Üniversitsesi arasında yapılan protokol<br />
uyarınca daha önce Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı<br />
öğrencilerine yönelik sertifika programları başlatılmıştı.<br />
Üniversitenin İncirli<br />
Yerleşkesi’nde<br />
düzenlenen programın<br />
ikincisinde, Profesyonel<br />
Otel Yöneticileri<br />
Derneği İstanbul<br />
Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Muhammet<br />
Murat Cüntay, Ramada<br />
Old City Genel Müdürü<br />
Serkan Gümrükçü,<br />
Wyndham Airport Satış Müdürü Atalay Arıcıoğlu, GK Regency Suites Genel<br />
Müdürü Soner Barım “Butik Otelcilik ve Ölçeğine Göre Farklılık Gösteren<br />
Otel Yapılarında<br />
Yönetim ve<br />
Organizasyon’<br />
konulu Sertifika<br />
Eğitimi verdiler.<br />
T amamlanan<br />
programın ardından<br />
Üniversite yönetimi<br />
eğitimi veren sektör<br />
temsilcilerine birer<br />
teşekkür plaketi<br />
sundu.<br />
Türkiye’de 1982 yılında yürürlüğe<br />
konulan Turizm Teşvik Yasası ile birlikte,<br />
ülkede turizm yatırımlarında çok hızlı<br />
bir artış yaşanmaya başlamıştı. Bu artış<br />
beraberinde eğitimli personel ihtiyacını<br />
da getirmekteydi ancak o dönemde<br />
bu ihtiyaca yeterince karşılık verecek<br />
eğitim kurumu yoktu. Turizm tesisleri<br />
çaresiz biçimde o tesislerin inşaatlarında<br />
çalışan işçiler de dahil olmak üzere her<br />
buldukları kimseleri işe aldılar. Farklı<br />
alanlardan istihdam edilen çalışanlar<br />
sistem içerisinde bir şekilde eğitildi ve<br />
işgücü piyasasına uyum sağladı. Ancak<br />
turizm yatırımları artmaya devam ediyor<br />
işgücü ihtiyacı da hızla büyüyordu. 1983<br />
yılında 110 bin dolaylarında olan turizm<br />
belgeli yatak sayısı 1990 yılında 500 bine,<br />
2000 yılında 600 bine ve 2010 yılında 900<br />
bine kadar çıkıyordu. Seyahat acentası<br />
ve yiyecek içecek işletmesi sayısı da<br />
benzer şekilde artış gösteriyordu.<br />
Eğitimli personel ihtiyacını karşılamak<br />
üzere Türkiye’de farklı düzeylerde<br />
turizm eğitimi verilmeye başlanmıştı.<br />
Üniversitelerde iki ve dört yıllık eğitimler,<br />
liselerde turizm ve otelcilik eğitimleri,<br />
halk eğitim merkezleri, özel kurslar,<br />
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın eğitimleri<br />
ile hem nitelikli personel ihtiyacı<br />
karşılanmaya çalışılıyor hem de mevcut<br />
personelin niteliklerinin yükseltilmesine<br />
gayret ediliyordu.<br />
Bugüne geldiğimizde, Türkiye Turizmi<br />
1.2 milyonun üzerinde turizm belgeli<br />
yatağıyla devasa bir endüstri haline geldi.<br />
Tüm bileşenleri ile Türkiye’nin ekonomik<br />
anlamda en kötü döneminde dahi cari<br />
açığının %30’unu, toplam istihdamının<br />
%10’unu karşılıyor. Türkiye’ye milyarlarca<br />
dolar döviz girdisi sağlıyor ve yüksek<br />
çarpan etkisi sayesinde onlarca sektörü<br />
destekliyor.<br />
Bu sektörün gelişmesi, daha iyi noktalara<br />
gelebilmesi için eğitim ve istihdama<br />
ayrıcalıklı bir önem verilmesi gerekiyor.<br />
Çünkü sektörün her problemi -emek<br />
yoğun bir yapıya sahip olduğundandoğrudan<br />
insana dayanıyor. Dolayısıyla<br />
sektörün işgücü yapısını daha nitelikli<br />
hale getirdiğimizde, birçok temel<br />
sorunun kendiliğinden çözülmüş<br />
olacağını görebiliriz.<br />
Yazımın başında da belirttiğim gibi turizm<br />
sektöründe işgücü yapısı, sektörün<br />
gelişmeye başladığı dönemlerden beri<br />
“yolgeçen hanına”” benziyor. Birçok<br />
işletme personel bulamadığından<br />
ya da nitelikli personelin maliyetinin<br />
daha fazla olacağından dolayı sokakta<br />
gördüğü herhangi birini işe alıyor,<br />
çoğu zaman eğitim dahi vermeden işin<br />
başına geçiriyor. İşte Türkiye’de asıl<br />
sorgulanması gereken konu budur. Bu<br />
yaklaşım Türkiye’nin kalite algılamasına<br />
darbe vuruyor ve dolaylı yoldan turizm<br />
gelirlerinin azalmasına yol açıyor.<br />
Bahse konu olan sorunun çözümü<br />
için sektörün tüm bileşenlerinde<br />
çalışanların niteliklerinin arttırılması<br />
gerekmektedir. Bunun yolu da sektörde<br />
çalışmanın diploma veya sertifikaya<br />
bağlanmasından geçer. Bu sayede sektör<br />
işgücü piyasasının yolgeçen hanlığından<br />
kurtulması mümkündür.<br />
Halihazırda turizm eğitim kurumlarından<br />
mezun olanların yarıdan fazlası<br />
sektörde çalışmayı düşünmemektedir.<br />
Bu durum, turizm eğitimine yapılan<br />
yatırımın heba olmasına neden<br />
olmaktadır. Belgeli çalışma zorunluluğu<br />
getirilmesi ile turizmde hizmet<br />
kalitesinin arttırılmasının yanında<br />
turizm mezunlarının bu sektörde<br />
çalışma oranlarının da yükseltilmesi<br />
mümkündür. Bu uygulama ile sektördeki<br />
tüm mesleklerin itibarı arttırılabilir,<br />
sertifika veya diploma alanların meslek<br />
sahibi olmasının tanınması sağlanabilir.<br />
Sözün özü; nasıl ki bir doktor, bir avukat,<br />
bir mühendis, bir elektrikçi, bir tornacı<br />
elinde belgesi olmadan işgücü piyasasına<br />
dahil olamıyorsa, turizm sektöründe de<br />
bir an önce belgeli çalışma zorunluluğu<br />
sistemine geçilmelidir. Bu konu 3. Turizm<br />
Şurasında da tüm taraflarla birlikte<br />
etraflıca ele alınmış ve yukarıda değinmiş<br />
olduğum görüşlerde mutabakat<br />
sağlanmıştır. Bu andan itibaren<br />
yapılması gereken, Kültür ve Turizm<br />
Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik<br />
Bakanlığının en kısa zamanda koordineli<br />
bir biçimde işin teknik yönleri üzerinde<br />
çalışarak gerekli yasal düzenlemelerin<br />
çıkarılmasını sağlamasıdır.<br />
Saygılarımla
İSTANBUL’UN KEYFİ BOĞAZ TURU, BOĞAZ TURUNUN KEYFİ<br />
takatukatur<br />
İLE ÇIKAR<br />
Siz de balık sevdalılarındansanız Balık Turu tam size göre. Sizleri<br />
Marmara’da balık turuna davet ediyoruz. Balık Turu fiyatlarımıza<br />
gidiş - dönüş sıcak ikramlar, içecekler dahildir. Alkollü, alkolsüz tüm<br />
içeceklerinizi, uygun fiyatlarla teknemizin barından temin edebilirsiniz.<br />
Dünyanın 7 kıtasından ikisi Avrupa ile<br />
Asya’yı birleştiren İstanbul, her gün<br />
binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor.<br />
Kimi tarihi ve kültürel mekanlarını<br />
görmek, kimi her ilahi dinin kutsal<br />
mabetlerinde tanrıya yakarmak kimi<br />
ise alışveriş ve eğlence merkezlerini<br />
gezmek için İstanbul’a gelirken, bazıları<br />
da bu büyülü kentin dillere destan<br />
gecelerine akmak için uğrar.<br />
Her ne sebeple olursa olsun İstanbul’a<br />
gelen herkesin buluştuğu tek ortak<br />
nokta Boğaz’da tekne turudur.<br />
Nasıl İtalya’nın Venedik kentine gidip<br />
de gondola binmeden o kentin tadına<br />
varılmazsa, İstanbul’a gelip Boğaz’da<br />
tekne turu yapmadan dönmek de bu<br />
kentin ruhuna aykırıdır.<br />
İstanbul’da bu keyfi yaşamak için<br />
çeşitli şirketler yer alıyor. Bu şirketlerin<br />
arasında, biri var ki her yönüyle<br />
hizmetin en kalitesini sunarak farkını<br />
ortaya koyuyor.<br />
Bu amaçla kurulan Takatuka Tur,<br />
konuklarının rahatı ve için her türlü<br />
konfor düşünülerek tasarlanmış çeşitli<br />
boyutlardaki tekne ve motorlarla VIP<br />
hizmet sunarak keyfinizin doruğa<br />
çıkmasını sağlıyor.<br />
Kaptanından, hizmet ekibine tüm<br />
mürettebatı mesleki yeterlilik belgesine<br />
sahip olan şirket, ayrıca tecrübesiyle<br />
de kendinizi güvende hissetmenizi<br />
sağlıyor.<br />
Restaurantında geleneksel Türk<br />
mutfağının seçkin lezzetlerinden<br />
doyumsuz tatlarla hizmet verilirken,<br />
alternatif tercihler için de farklı menü<br />
seçenekleri sunuyor.<br />
Her anı ayrı bir güzellikte olan İstanbul<br />
Boğazı’nı baştan başa turlarken, bir<br />
yandan kentin güzelliğini, tarihi ve<br />
kültürel mekanlarını yakından görüp,<br />
diğer yandan oryantal eşliğinde<br />
eğleniyor, günümüzün en seçkin<br />
eserlerinden örneklerle hem Doğu ve<br />
Batı’yı hem de geçmişi ve geleceği aynı<br />
anda yaşıyorsunuz.<br />
Takatuka Tur, alternatif fiyat<br />
seçenekleriyle, bu doyumsuz İstanbul<br />
masalını yaşamayı sadece yüksek<br />
gelirli grubun tadabileceği bir eğlence<br />
olmaktan çıkarmış.<br />
Sadece yaşayarak anlaşılabilecek bu keyfin tüm ayrıntılarını,<br />
şirketin turist gruplarına verdiği diğer hizmetleri şu adreslerden<br />
inceleyebilirsiniz:<br />
Telefon: 0 (212) 565 03 07<br />
Telefon: 0 (546) 565 03 07<br />
E-posta: info@takatukatur.com<br />
Yavuz Sultan Selim Mah. Cibali Cad.<br />
No: 39/B Fatih / İstanbul
15 gastronomi<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
GASTRO TURİSTLER<br />
Cem POLATOĞLU<br />
90’lı yıllar. Henüz Gastronomi’nin<br />
esamesi okunmazken, İtalyan “Sokak<br />
Lezzetleri Derneği” bizden Sokak<br />
Yemekleri İstanbul Turu istemişti.<br />
Biz de “Deli bunlar” demiştik. Sabah<br />
Poğaça, Kürt böreği ve Gevrek Simit<br />
ile başlayıp, Balık Ekmek, Kokoreç,<br />
Uykuluk, İşkembe, Midye Dolma,<br />
Kadınlar Pazarında Büryan, İçli Köfte,<br />
Sucuk Ekmek, Tavuklu Nohutlu Pilav,<br />
Tükürük Köfteci, Arnavut Ciğercisi,<br />
Lokma, Macun, Şam, Ker…. Tatlısı<br />
derken Perşembe-Pazar yaptığımız<br />
bu turlar İtalyan Turistlerimiz<br />
tarafından çok rağbet görmeye<br />
başladı, 12 ay ve yıllarca devam etti.<br />
Ardından bizler İtalya ile yakın<br />
muhabbetimizden dolayı bu ülkeye<br />
Gastronomi Turları yapmaya<br />
başladık. İlk başlarda Peynirin,<br />
Şarabın, Sirkenin ana vatanı Emiglio<br />
Romano bölgesinde gastronomi<br />
turları yaparken, müşterilerimiz<br />
çeşitlilik ve değişik yerler görmek<br />
istedikleri için turlarımızı Puglia,<br />
Sicilya bölgesine, ardından Fransa,<br />
İspanya ve Portekiz’e kadar uzandı.<br />
Bu turlar, ne haftalık her şey dahil<br />
otelde 250 euro’ya Antalya, ne<br />
de 249 Euro’ya 1 hafta İtalya turu<br />
fiyatına satılıyor, ne de Gastro<br />
Turistler o tür doldur-boşalt<br />
müşterinin harcamasına eşdeğer<br />
harcama yapıyorlar. Bir Gastro<br />
Turist, Antalya’da 1 haftada her şey<br />
dahil 250 euro vermek yerine iyi<br />
bir akşam yemeği ve yanında iyi bir<br />
şaraba 250 euro vermeye hazırdır.<br />
Bugün İtalya, Fransa, İspanya,<br />
Amerika, Peru, Brezilya gibi ülkelerde<br />
Michelin ve benzeri kategori<br />
restoranlarda standart bir tabak<br />
yemeğe 100-150 euro verilmektedir.<br />
Bu tür yerlerde tadı ile korkmadan<br />
yer, iyi bir şişe şarap açtırırsanız, kişi<br />
başı 1.000-1.500 euro hesap normal<br />
bir rakamdır.<br />
TÜRKİYE GASTRONOMi’DE<br />
TÜM BU ÜLKELERİN<br />
ÖNÜNDEDİR<br />
Bunu inanın, bir Türk olarak değil, bu<br />
işin ticaretini yapan 40 yıllık turizmci<br />
olarak söylüyorum. Neden onlar<br />
kadar olamadık, Şiş Kebab ve Döner<br />
ekseninden çıkamadık, eksiğimiz<br />
nedir? diye sorarsanız, 3 kelimede<br />
bunu size anlatırım;<br />
TANITIM,<br />
TANITIM,<br />
TANITIM.<br />
Atılması gereken adımlar<br />
nelerdir?<br />
1. Adım atıldı. Gastronomi Turizmi<br />
Derneği kuruldu. Henüz 1. yılını<br />
bile doldurmadı ancak yüzlerce<br />
kez kendi çabaları ile yurtdışında<br />
Türk Gastronomisini haber yaptılar,<br />
panellere katıldılar, misafirler<br />
ağırladılar. Şimdi yurtiçi ve<br />
yurtdışındaki Türk restoranlarına,<br />
verdikleri reklamlara göre değil<br />
“tarafsız bir kuruluş olan KALDER<br />
nezdinde” yıldız verecekler.<br />
2. Adım Devlet ve Belediyelerden<br />
gelecek. Yurtdışında katıldıkları her<br />
fuarlarda mutlaka kendi şehirlerinin<br />
gastronomisini ön plana<br />
çıkartacaklar.<br />
3. Adım aşçılara.<br />
Yurtdışında Aşçılar<br />
da Restoran kadar<br />
markadır, yıldızlıdır.<br />
Yıldızlı her restoran<br />
kendi kadrosunu da<br />
tanıtmalıdır.<br />
4. Adım Havayollarımız<br />
ve Havalimanlarımız.<br />
Türkiye’ye adım atan<br />
her turistin uğramak<br />
zorunda olduğu<br />
havaalanlarımızda en az<br />
bir tane sadece Türk Yemekleri yapan<br />
restoranımız olmalı. Yeni yapılacak<br />
olan havaalanımızın yeme içme<br />
katında, en görünür yerde, gerekirse<br />
sponsor destekli bir Türk Restoranı<br />
olmalıdır. Senelik 100 milyonu<br />
geçen yolcu taşıma kapasiteli<br />
havayollarımız, aylık dergilerinde<br />
Gastronomi’ye daha çok sayfa<br />
ayırmalı, özellikle uzun uçuşlarda<br />
herkesin damak tadına uyabilecek<br />
marka yapabileceğimiz menü’leri<br />
sunmalıdır. Taksi içi uygulamalar ve<br />
birçok dilde çıkacak olan Gastronomi<br />
dergisi için zaten Gastronomi<br />
Derneği ve Taksiciler odası bir<br />
anlaşmaya varmışlardır.
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
geziyorum 16<br />
Hello<br />
Mister<br />
Yusuf BAYIRLI<br />
Endonezya en kolay nasıl anlatılır? Tabii ki “Hello Mister” diye!<br />
Kulağa çok uygun ve samimi geliyor ve gerçekten de öyle!<br />
Endonezya’nın başkenti Jakarta bir<br />
Mega-Metropol olmasına rağmen<br />
şehrin en işlek noktalarında bile turist<br />
bulmanız çok zor. İnsanlar Jakarta’ya<br />
uğramadan es geçiyorlar. Bunun<br />
sebebi de açık; kültür korunamayınca<br />
ve sunulacak birşey yok ise evet<br />
aynen es geçilirsin Jakarta. Ticaret<br />
için gelmiş olanlar belli, evet onları<br />
havalimanında görüyorsunuz, sonra<br />
şirket araçları onları alıp fabrika ve<br />
5* otellerine götürüyor ve bu şekilde<br />
kayıp oluyorlar, yani izole hayat…<br />
Bali Adası Surabaya ve Sumatra başta<br />
olmak üzere birçok adadan oluşuyor.<br />
İnsanları, Ekvator bölgesi ve tropik<br />
iklimi burayı 12 ay tatil cenneti haline<br />
getiriyor. Bizim yaz dönemimizden<br />
daha çok yağmurlu, bizim kış<br />
döneminden ise daha az yağmurlu ve<br />
biraz daha sıcak geçiyor günleri. Genel<br />
olarak Endonezya ve benzeri iklime<br />
sahip olan destinasyonların sezonu<br />
aralık-nisan gibidir. Bu dönemlerde<br />
daha az yağmur yağar ve sıcaklık biraz<br />
daha artar. Günler Ekvator bölgesinde<br />
çok fark etmez, nerdeyse hep 12/12<br />
saat yaşarsınız. Gün batımı ve şafak<br />
sökmesi bir o kadar hızlı geçer, bir<br />
bakmışsınız hava aydınlanmış bir<br />
bakmışsınız güneş yerini geceye<br />
bırakmış. Bazen daha az, bazen daha<br />
fazla yağmur dönemlerinin olduğu<br />
doğrudur.<br />
Jakarta’da insanlar çok samimi ve<br />
turiste susamış haldeler. Halk kendi<br />
içerisinde dönüyor aslında o kadar<br />
sunacak şeyleri var ama bir çok ülkede<br />
olduğu gibi kültür kaybını pek yakın<br />
zamanda yaşayarak görecekler gibi<br />
görünüyor.<br />
Ülke kendi içerisinde muhteşem<br />
doğası ile Sumatra Adası, ana adanın<br />
Surabaya bölgesi ve tabii ki Bali ve<br />
Nussa Tenggara Bar. Buraları tam<br />
bir turist mıknatısı gibi işliyor, sadece<br />
deniz, kum ve güneş değil, büyüleyici<br />
tapınakları ile sizi ayaklarınızı yerden<br />
kesecek güce sahipler.<br />
Jakarta çok büyük ve kontrolsüz<br />
büyüklüğe sahip olan bir Metropol<br />
ve trafiği ise korkunç derecede<br />
yoğun… Sanki zaman 80’lerde bir<br />
yerde durmuş ve ilerlemiyor. Riskli<br />
sürücüler ve maceraperest Tuktuk<br />
sürücüleri her köşede mevcut eğer siz<br />
gideceğiniz yerden eminseniz Tuktuk’a<br />
binebilirsiniz. Emin değilseniz sakın<br />
binmeyin, çünkü şoförün de bilmiyor<br />
olma ihtimali çok yüksek, paso durur<br />
birilerine sorar o da bilmiyorsa beleşe<br />
bir Jakarta turu yaparım sanmayın,<br />
önce fiyat pazarlığını yapıp sonra<br />
yolculuğa çıkın. Ülke genel olarak<br />
“Müslüman Ülkesi” olarak tanınıyor<br />
ama tam tersine turizmin işlediği ve<br />
gelir kaynağı olarak ciddi rol oynayan<br />
adaları Budizm ve Hinduizm ağırlıklı.<br />
Jakarta’da bir bira’ya bile ulaşmanız<br />
belli başlı büyük martketler harici<br />
zorlaşıyor, imkansız değil ama<br />
herhangi bir marketten alamazsınız<br />
ve çeşitlilik oldukça kısıtlı ve pahalı.<br />
Bali’de ise bu iş direk değişiyor; bırakın<br />
her yerden almayı, elinizde o bira ile<br />
yolda yürüyebilirsiniz ve yudumlasanız<br />
bile sorun yaşamazsınız, ancak bunu<br />
Jakarta’da yapmamanızı tavsiye<br />
ediyoruz, sonu hüsran olabilir. Bir de<br />
yüksek cezalar ile sonuçlanma şansı<br />
oldukça yüksek. Çok karmaşık olan<br />
Jakarta’dan burada bulunmuş olma<br />
mutluluğu ile 2 saate yakın bir uçuş<br />
ile az daha uzaklaşıyoruz dünyanın az<br />
daha diğer tarafına doğru…<br />
Bali bilinen muhtemelen en önemli<br />
ve favori balayı hedeflerinden birisi<br />
durumunda, ancak o sihrini sanki<br />
kayıp mı etmiş diye bir sorgulamadan<br />
ilerleyemiyoruz. Pazardan yapacağınız<br />
alışveriş fiyatlarının başlangıç<br />
seviyeleri bir hayli yüksek. Üzerinde<br />
fiyat varsa direk çeyrek fiyatı ile<br />
kapıyı açın pazarlığa çünkü ya tutarsa<br />
misali çok yüksek fiyatlar çekiyorlar.<br />
Restoranlarda yemek fiyatları oldukça<br />
uygun; örnek olarak 2 kişilik klasik<br />
“Nasi Goreng”i yanında bir içecek ile<br />
birlikte yaklaşık olarak 4-5 Lira’ya yiyip<br />
doyma şansınız var. Bir de çok samimi<br />
ve inanılmaz gülümsemeye hazır olan<br />
sempatisi ile insanlarının iç güzelliği
17 geziyorum<br />
Sayı:<br />
ayrı bir güzel. Çıtayı tabii ki biraz daha yükseltip,<br />
aynı yemeği 30-50 Lira civarında farklı sunum<br />
ile yeme şansına sahipsiniz ama bu yemeğin<br />
sunumunu farklılaştırır ama kalitesini arttırır mı<br />
tekrar düşünün derim. Ama o ufakcık, minnacık<br />
3-5 masalı mekanlarda çalışanlar o kadar sıcak<br />
kanlı ki, emin olun o büyük restorana gidip yemek<br />
yemek istemeyeceksiniz.<br />
Önce dünyaca ünlü Bali tapınaklarını gezmeden,<br />
denize kesinlike girmiyoruz. Bir dip not bırakmadan<br />
geçmeyelim; çok nezih olan bölgelerde bile<br />
masaj salonu önünde el kol tacizine uğrama<br />
şanrınız yüksek ve bu insanlara soğukkanlılık ile<br />
ellememelerini söyleyin, bunu kötü huy edinmişler<br />
ve bunun biz turist olarak önüne geçmezsek<br />
kendileri için yarın kötü sonuçlar doğurabilir.<br />
En tehlikeli turist susan ve sonra gelmemeye<br />
karar verip kaybolandır. Buraya kadar gelinip<br />
görmeden dönülmemesi gereken 2 tapınağımız<br />
var. Basakih Tapınağı yaklaşık 1000 metre<br />
yüksekliğe ve 1000 yıllık tarihe sahip. Çinlilerden<br />
ilk tarihi kalıntısı devir alınıp Hint tapınağı olarak<br />
bugüne dek korunmuş bir başka adı da Mothers<br />
Temple – Tapınakların Annesi diye geçiyor Bali’de.<br />
Ulun Danu Bratan 1633 tarihinde inşa edilmiş ve<br />
aynı şekilde yine bir dağ tepesinin eteğindeki göl<br />
kenarına konumlanmış. Bu tapınaklara günlük<br />
turlar ile ulaşmanız zor, 1-2 gün sadece bunlar için<br />
planlamanız gerekiyor. Adada ulaşım yolları bir<br />
hayli düzgün ama dikkat etmeniz gereken bir konu<br />
var. Yollarda yönlendirme işaretlerini takip eder<br />
istediğim yere ulaşırım diye sakın düşünüp bu<br />
hataya kapılmayın. Bir gps offline haritanız mutlak<br />
yanınızda bulunsun. Tapınağı siz görmeden önce<br />
yol yön işareti göremeyeceğinizi de burada ben<br />
söylemiş olayım. Ben bu işi motorla yaparım<br />
diyorsanız ona da küçük bir tiyomuz var; yollar<br />
çok inişli çıkışlı olduğu için Scooter’inizi bi numara<br />
büyük tutun. Motorların günlük kirası 40 lira<br />
civarında ve oldukça uygun. Trafik tabii tersten<br />
akıyor ancak kısa süre sonra alışıyorsunuz.<br />
Bali Merkez ve Denpasar’da trafik aynı büyükşehir<br />
trafiği gibi… Adanın %5’lik hacmen kısmında<br />
halkının %95’i yaşıyor bu da sanırım yoğunluğun<br />
cevabı oluyor. Sahil tatili için Bali’ye gelme<br />
niyeti var olanlar için tavsiyemiz gelin ve adanın<br />
kuzey kısımında tatilinizi planlayın. Deniz tatili<br />
Bali adasının kuzey kısmında yapılmalı, bu işi<br />
güney kısmında planlarsanız sahil ve kumsal<br />
konusunda hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz bunu<br />
yaşamamanız için bu tavsiyeyi iyi not edelim..<br />
Unutmadan tabii ki “Hello Mister”ın açıklamasını<br />
yapalım. Endonezya’da çoluk, çocuk, büyük, küçük,<br />
yaşlı, teyze, amca, dede, vs hiç fark etmiyor ve ne<br />
zaman bir turist görseler fotoğraf çekme isteği<br />
oluşan yerlileri ister Bali’de olsun ister Jakarta’da<br />
(ama Jakarta’da daha fazla) her göründüğünüzde<br />
samimi sıcak kanlı bir “Hello Mister” diyerek<br />
önünüze atlıyor.<br />
“Hello Mister” ile sağlıcakla kalın ve gezin diyorum.<br />
Sevgilerle,<br />
9 Yıl: 1 / Kasım 2017 www.hotelgazetesi.com<br />
Asım<br />
TOPÇUOĞLU<br />
Dijital kimliğinizi<br />
kimler yönetiyor?<br />
Son dönemlerde teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte,<br />
dünya devleri dijital dünyayı yönetiyor, o da tüm insanlığı,<br />
bu kesinlikle kaçınılmaz bir durum.<br />
Asıl etkileşimler bundan sonra başlıyor tabi ki. İnsanlar<br />
teknolojinin kendilerine sunduğu yeniliklerle ve yeni nesil<br />
cihazlarla adeta bütünleşiyor ve geleneksel alışkanlıklarını<br />
değiştirip bu sonsuz dijital sosyal ağa katılıyorlar. Bunun<br />
neticesinde ise bu ağ üzerinde bağ kurdukları büyük ya<br />
da küçük firmaların ve kurumların dijital dünyalarını<br />
ve kimliklerini farkında olmadan etkiliyorlar… Yani tüm<br />
firmalar ve kurumlar isteseler de istemeseler de bu<br />
dünyanın içine giriyor, farkında olarak ya da olmadan…<br />
En basit anlatımıyla eskiden kulaktan kulağa yayılan<br />
ürünleriniz ve siz, artık bu dijital dünyada konuşulur hale<br />
geliyorsunuz. Tüketicileriniz ve misafirleriniz ellerindeki<br />
teknolojik cihazlarla sizi oraya birkaç tuşla taşıyabiliyor<br />
ve hakkınızda iyi ya da kötü dedikodu edebiliyorlar. Siz<br />
bunlara kulak vermezseniz, dijital kimliğiniz her an göklere<br />
de çıkabiliyor yerlerde de kalabiliyor, bu da yatırımlarınızın<br />
ve beklentilerinizin yönünü her zaman değiştirebilir bir<br />
duruma geliyor.<br />
Bu, tüm sektörler için geçerli ama otelciyseniz ve bunlardan<br />
bihaberseniz o zaman arkanıza yaslanıp biran önce bir<br />
şeyler yapmayı düşünmeniz gerekir, çünkü bu sektör bu<br />
dijital çağın içine çoktan girmiş durumda, sektör hızla bu<br />
yöne kayıyor! Tüm istatistikler ve veriler bunu gösteriyor<br />
ve ülkemizde henüz yeterli olmasa bile tüm dünyada bu<br />
alana yapılan yatırımlar genişliyor.<br />
Sermayenizin gücü, işletmenizin büyüklüğü ve kalitesi<br />
size her zaman yeterli desteği sağlayamayabilir. İşletmeci<br />
veya yönetici olarak bu konuya uzak ve bilgisizseniz<br />
mutlaka profesyonel bağımsız ekip bulundurmak ya da<br />
danışmanlık hizmeti almak zorundasınız. Buna ayıracak<br />
bütçeniz ve fırsatınız yoksa, TurizmBlog.com ve UzakRota.<br />
com gibi blog ve forum sitelerinde bu konularla ilgili sürekli<br />
olarak paylaşımlar yapılmakta, buralardan ufkunuzu<br />
genişletmek için mutlaka fikirler alabilirsiniz.<br />
Çünkü dijital kimliği yönetmek oteli yönetmekten daha<br />
da zordur. Otel içerisinde olup biteni görür konuşulanı<br />
duyar ve anında müdahale edebilirsiniz ama sanal dünya<br />
da bu bambaşkadır, zamanı geriye alamaz ve paylaşılan<br />
düşünceyi yok edemezsiniz, hareketleri ve paylaşımları<br />
her daim kontrol etmek gerekir. Hakkınızda konuşulan<br />
yüzlerce dedikoduyu tek tek bütün platformlarda takip<br />
etmeniz hiç zor değildir aslında. Bunları sizin için biraya<br />
toplayan şirket ve programların sayısı zamanla artış<br />
göstermekte ve sizin işinizi kolaylaştırmaktalar.<br />
Unutulmamalı ki, geleneksel bildiğimiz tüm reklam tanıtım<br />
hareketleri ve davranışları da zamanla bu dijital çağın<br />
değerlerine bağımlı olacaktır. İşletmenize ait bir web sitesi<br />
yoksa, olup da güncellenmiyorsa, içerik ve fotoğraflar bu<br />
dinamik dünya ile paralel yenilenmiyorsa, sosyal medya<br />
sayfalarınızda yeller esiyorsa, tüketici platformlarında<br />
arkanızdan kötü konuşuluyorsa, bunlara artık bir dur<br />
demelisiniz, yoksa kontrolü kaybedersiniz.
egitim<br />
18<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017 www.hotelgazetesi.com<br />
Laleli<br />
Old City<br />
Laleli Otelciler Platformu’nun<br />
Otelciler Platformu<br />
Konaklamada Kalite<br />
Laleli Otelciler Platformu’nun, İstanbul<br />
Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümü<br />
öğrencilerine verdiği akademik destek devam<br />
ediyor. Daha önce düzenlenen panelle<br />
öğrencilere kariyer planlaması anlatılırken,<br />
bu kez de Akademik danışmanlığını Uzman<br />
Tolga AKAGÜN, Kulüp Başkanlığını Berna<br />
Palan’ın yaptığı, İstanbul Üniversitesi, İktisat<br />
Fakültesi, Turizm İşletmeciliği Bölümü,<br />
Turizm İşletmeciliği Kulübü’nün “Turizm<br />
Sektöründe Önde Gelen Otomasyon<br />
Sistemleri” ve “Turizm Sektöründe İngilizce”<br />
konu başlıklı etkinliğinde bir araya gelindi.<br />
İstanbul Üniversitesi’ne ‘Eğitim Desteği’ sürüyor<br />
Platformun organizasyonuyla Üniversite’nin Turizm İşletmeciliği Kulübü üyelerine panel düzenlendi<br />
~<br />
Grand Ant <strong>Hotel</strong> ev sahipliğinde<br />
düzenlenen etkinlikte, <strong>Hotel</strong><br />
Linkage (Erhan KAYA), Kod<br />
Yazılım (Arda ERDAL), YDS<br />
Academy (Metin ÖNDER),<br />
öğrencilere konuyla ilgili<br />
sunumlar yaparken, Laleli<br />
Otelciler Platformu Başkanı<br />
ve Grand Ant <strong>Hotel</strong>’in sahibi<br />
Tarkan Akyüz ve platform<br />
yönetim kurulu üyesi Ercan<br />
Ukay da organizasyonu baştan<br />
sona takip ederek, eğitime<br />
verdikleri önemi gösterdiler.<br />
Turizm sektöründen<br />
‘Akademik Kadro’ Tepkisi<br />
Erzincan Üniversitesi’nin eğitim kadrosu için<br />
verdiği ilanı turizm sektörünü ayağa kaldırdı. POYD<br />
ve Turizm Akademisyenleri Derneği olaya el koydu<br />
Erzincan Üniversitesi’nin Turizm<br />
Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü<br />
tarafından, okula anılacak öğretim<br />
görevlisi için verilen ilan, turizm<br />
sektöründe tepkilere neden oldu.<br />
Üniversitenin internet sitesinde<br />
yayınlanan ilanın özel şartlar<br />
bölümünde “İletişim Fakültesi’nin<br />
reklam tasarımı ve iletişimi veya<br />
Halkla ilişkiler ve<br />
Reklamcılık<br />
bölümü lisans bölümü<br />
mezunu olmak ve bu alanların<br />
herhangi birinden tezli yüksek lisans<br />
yapmış olmak’ yazısı, Profesyonel<br />
Otel Yöneticileri Derneği POYD<br />
İstanbul yönetiminin dikkatini çekti<br />
ve dernek Başkanı Muhammet<br />
Cüntay olaya sosyal medya<br />
hesabı üzerinden tepki gösterdi.<br />
TURİZM AKADEMİSYENLERİ<br />
DERNEĞİ’NDEN DESTEK<br />
Bu tepki yankı buldu ve Turizm<br />
Akademisyenleri Derneği Başkanı<br />
Prof. DR. Muharrem Tuna,<br />
POYD İstanbul Başkanı’na<br />
duyarlılığından dolayı teşekkür<br />
ederek şu bilgileri verdi:<br />
“Turizm Akademisyenleri<br />
Derneği olarak Turizm Eğitim<br />
Kurumlarında çıkan etik dışı<br />
tüm ilanların peşindeyiz. Bu<br />
ilanla ilgili girişimlere de<br />
başladık. Bu tür ilanların<br />
sayısı<br />
derneğimizin<br />
kuruluşundan sonra % 90<br />
oranında azaldı ama maalesef<br />
tamamen bitmedi. Turizm Şurası’nda<br />
benzeri ilanları engelleyecek<br />
bazı kararlar aldık. Uygulamaya<br />
geçtiğimizde kökten çözülmüş olacak”<br />
YÖK’E BAŞVURDULAR<br />
POYD Yönetimi, olaya sadece tepki<br />
göstermekle kalmayıp, üzerine<br />
düşen sorumluluğu da yerine getirdi.<br />
Genel Başkan Ethem Hakan<br />
Duran ve POYD İstanbul Başkanı<br />
Muhammet Cüntay imzasıyla<br />
Yükseköğrenim<br />
Kurumu<br />
Başkanlığına başvuran dernek,<br />
gereğinin yapılması konusunda YÖK<br />
başkanlığından ricada bulundu.<br />
YÖK’e gönderilen yazıda şöyle<br />
denildi: ‘Bu ilana uygun olarak<br />
istihdam edilecek olan öğretim<br />
görevlisinin Turizm Rehberliği<br />
Programına, öğrencilerine ve<br />
mesleğe fayda sağlamayacağını,<br />
meslek yüksek okulundaki kadro<br />
kapasitesi, ders programları ve<br />
ihtiyaç göz önüne alındığında<br />
lisans ve lisans üstü eğitimini<br />
turizm alanında almış bir öğretim<br />
grevlisinin istihdamının turizm<br />
endüstrisi için daha sağlıklı bir<br />
karar olacağını düşünmekteyiz”
19 inceleme<br />
Su; her türlü temizlikte olduğu gibi, tekstil yıkamasında<br />
da en önemli etkendir. Suyun tekstil yıkama sürecinde<br />
5 ana görevi vardır; öncelikle hem tekstili hem lekeyi<br />
yumuşatmak. Ayrıca hem yıkama maddesinin hem de kiri<br />
oluşturan partiküllerin çözülmesini sağlamak. Üçüncü<br />
olarak tekstilde bulunan kir partiküllerinin tekstilden<br />
söküldükten sonra taşınması ve atılmasını sağlamak.<br />
Dördüncüsü bu kir partiküllerinin tekstilden kopması<br />
için makine tarafından yaratılan mekanik etkinin<br />
taşınmasını sağlamak ve son olarak deterjanın aktif<br />
olmasını sağlayan ısının homojen bir şekilde tamburun<br />
içerisinde dağılımını yani transferini sağlamak.<br />
Bütün bu görevleri yerine getiren suyun, bu işleri<br />
başarılı bir şekilde yapabilmesi için belli şartlara yani<br />
ideal yıkama suyu şartlarına sahip olması gerekir. Peki<br />
nedir bu ideal şartlar ve nasıl oluşur; bunu anlamak<br />
için en başa yani doğadaki su döngüsüne dönelim.<br />
Doğada suya ait bir döngü mevcuttur. Yeryüzündeki<br />
sular buharlaşır, buharlaşan su yükselir, soğuk<br />
katmana rastlayan buhar yağış olarak düşer, düşen<br />
bu yağış düşme esnasında havadaki bazı molekül ve<br />
partikülleri alır, aynı şekilde toprakta su geçirmeyen<br />
katmana kadar ilerler ve ilerlerken çeşitli mineraller<br />
bünyesine işler. Ve yine yeraltından çıkarılana kadar<br />
beklediği katmandaki her türlü tuz ve mineraller<br />
eriyerek bünyesine işler. Doğal olarak her bölgede<br />
çıkarılan suyun özelliği birbirinden farklıdır. İçerisinde<br />
bulunan kireç miktarına göre sertliği; demir-bakırmangan<br />
miktarı, tuz miktarı vb farklılıklar gösterir.<br />
Bu tuz ve mineraller tekstile yapışabilir, deterjanı<br />
etkisiz kılabilir, renk verebilir, sertlik yaratabilir ve<br />
benzer olumsuz etkileri ile ileriki dönemlerde tekstilde<br />
delinme, grileşme, sararma gibi orijinal formunda<br />
ve yaşlanmasında farklı sonuçlar doğurabilir.<br />
Otel tekstil<br />
yıkamalarında<br />
kullanılan<br />
yıkama suyunun<br />
kalitesi ve önemi<br />
İkbal YİĞİTALP ATİK<br />
Yiğitalp Temizlik Hiz. Aş.<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />
Daha önceki yazılarımızda yıkamayı etkileyen<br />
faktörlerden birçok kez bahsetmiştik. Yinelemek<br />
gerekirse kaliteli bir yıkamanın oluşmasını<br />
sağlayan unsurlar şunlardı; Su, Mekanik Etki,<br />
Kimyasal, Zaman, Sıcaklık. Bu unsurlardan en<br />
önemlisi, yıkamanın vazgeçilmezi “SU” dur. Bu<br />
metnimizde bu vazgeçilmez hakkında en temel<br />
bilgileri vereceğiz.<br />
O zaman yıkama için ideal olan suyun özelliklerini en<br />
önemli kriterlerine göre basitçe sıralayalım; öncelikle<br />
kullanılan su kokusuz, renksiz ve berrak olmalıdır.<br />
Sertliği 5 dH’tan az olmalıdır. İçerisinde bulunan<br />
demir miktarı 0,2 ppm’den, bakır ve mangan miktarı<br />
0,05 ppm’den az olmalıdır. İçeriğindeki toplam<br />
çözünmüş tuz miktarı (TDS) 200-400 ppm aralığında,<br />
pH derecesi 6-7 arasında olmalıdır. İçeriği nasıl olursa<br />
olsun, çıkarılan her türlü ham su, arıtma işlemleri ile<br />
yıkamaya uygun hale getirilir. Sert sular yumuşatılır,<br />
içerisindeki minerallerden arındırılır ve asitlik derecesi<br />
ayarlanır. Bu işlemleri yapacak tesisleri kuran pek<br />
çok su şartlandırıcısı ve firmaları vardır. Bünyesinde<br />
çamaşırhaneleri olan oteller bu yatırımı yapmalı,<br />
olmayanlar ise tekstillerini verdikleri çamaşırhanelerin<br />
böyle yatırımı olup olmadığını yani aslında yıkama<br />
sularını kontrol etmelidirler. Bu kontroller orta<br />
vadede tekstil ömürleri açısından çok önemlidir.<br />
Otel yetkilileri yıkama firması seçiminde fiyat<br />
karşılaştırması yapmadan önce mutlaka tesis ve o<br />
yıkama tesisinin su şartlama sistemini kontrol etmeleri<br />
gerekir. Özellikle de suyun özellikleri sorgulanmalıdır.<br />
Otel yöneticileri, niye 1-2 kuruş fazla diye yorum<br />
yaparken, bu farklılığın sebebini düşünmeli ve<br />
sorgulama yapmalıdır. Bazı yıkama firmaları<br />
maliyetlerinde küçülme yaratabilmek için aldıkları<br />
suyu direk yıkamada kullanabilmektedirler. Onlar<br />
için bu 1-2 kuruşluk tasarruf maalesef oteller için<br />
onlarca liralık tekstil kaybı yaratmaktadır. 150-200<br />
yıkama ömürlü bir havlu daha yarı ömre ulaşmadan<br />
grileşebilmekte ve kullanım dışı kalabilmektedir. Çarşaf<br />
ve nevresimler üzerlerinde biriktirdikleri kireç ve diğer<br />
minerallerden dolayı sertleşerek, kâğıt gibi kolay bir<br />
şekilde yırtılabilmektedirler. İçerisinde demir oranı fazla<br />
olan sular tekstiller üzerinde sarı lekeler, bakır-mangan<br />
oranı yüksek olanlar siyah lekeler bırakabilmektedir.<br />
Bu ve buna benzer tüm hatalı su kullanımları tekstil<br />
ömrünü bitirmekte, 1-2 kuruş tasarruf yapılacak<br />
derken onlarca liralık tekstil kayıpları yaratmaktadır.<br />
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
İhsan<br />
TÜRKUS<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
Laleli...<br />
Üstüne yüzlerce kitap yazılabilecek, İstanbul’un en<br />
eski semtlerinden biri..<br />
Günün her saatini, hem de inanılmaz çelişkilerle,<br />
dolu dolu yaşayan, adeta canlı bir organizma…<br />
Bütün gün süren bir koşuşturma hakim<br />
sokaklarında...<br />
2 tekerlekli arabalarıyla yer yer kaldırımlardan, yer<br />
yer caddelerden kargolara mal taşıyanlar...<br />
Kulaklara artık aşina olmuş o yapışkan bantların<br />
sesleri...<br />
Seyyar satıcılar..<br />
Tinerciler...<br />
Dilenciler..<br />
Köşeleri tutmuş kadınlar..<br />
Her ırktan, her renkten insan...<br />
Perdecisinden, ayakkabıcısına yüzlerce dükkan...<br />
Ve yüzlerce otel ...<br />
Her sınıftan, her yıldızdan...<br />
Ticaret ve turizm iç içe..<br />
Nasıl olmasın?<br />
Eski İstanbul’un adeta göbeği...<br />
Camilerin, kiliselerin, tarihi dokunun eşiği...<br />
Bundan yaklaşık 7 yıl kadar önce, Laleli otelcileri bir<br />
platform oluşturdular...<br />
Öyle ya; dertleri, sıkıntıları ortak... Çıkarları da...<br />
Bir araya gelip ortak çözümler bulmak, bu<br />
çözümleri hayata geçirmek amaçları oldu...<br />
Gittiler Turob’dan destek istediler, Turob<br />
esirgemedi o desteği Laleli Platform’undan...<br />
Ortaklaşa fuarlara katıldılar...<br />
Geçen yıl, turizmin dibe vurduğunda, gene<br />
ortaklaşa eğitim seminerleri düzenlediler..<br />
Personellerini eğittiler...<br />
Bir araya geldikçe çoğaldılar...<br />
Adam gibi turizm yapmak adına her türlü girişimde<br />
bulundular...<br />
Seslerini de duyurdular...<br />
Adeta bir destinasyon yönetiminin mihenk taşı gibi<br />
çalıştılar...<br />
En son, yakınlarındaki üniversitenin turizm bölümü<br />
öğrencilerine el uzatıp, onların Laleli otelleri ile<br />
pratik yapabilmelerini sağladılar..<br />
Uzatmayayım...<br />
Şu aralar yeni bir girişimi var Laleli Platformu’nun...<br />
GOLALELİ...<br />
Laleli’ye kısa yoldan ulaşılabilecek, otellerine direkt<br />
rezervasyon yapılabilecek bir portal...<br />
İnternetin, sosyal medyanın önemini anlatmaya<br />
gerek var mı?<br />
Dünyanın her yerinden Laleli’ye eli uzanacak<br />
insanların...<br />
Gerek turizm, gerekse ticaret için Laleli’yi<br />
kafasından geçiren herkese kolaylık...<br />
Henüz başlangıç aşamasında...<br />
Yeni doğan bir bebek gibi....<br />
Daha yürüyemiyor bile...<br />
Laleli otelcileri, Laleli’de ticaret yapanlar belki hala<br />
farkında değil, ama bu bebeğin büyüdüğünü,<br />
hızla koşmaya başladığını bir düşünün...<br />
Çok değil 1-2 yıl içinde ayağa kalktığında, Laleli için<br />
ne kadar faydalı olacağını iyi görmeli...<br />
GOLALELİ , Laleli gibi, kendine özgü turizm yöreleri<br />
için de örnek olacak...<br />
Laleli Platformu üyeleriyle büyüdü,<br />
bir yerlere geldi....<br />
GOLALELİ de aynı ilgiyi hak ediyor...
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
kültür&sanat 20<br />
İstanbul Akgün Otel, Türk Turizmine katkı sağlayacak önemli bir organizasyona ev sahipliği yapıyor<br />
TROYA YILI START ALDI<br />
Akgün Otel’de açılan Troya Sergisi, bir efsanenin taş karo çiniler ve seramik objeler<br />
üzerine yorumlanarak resimlenmiş haliyle, izleyicileri 3200 yıl öncesine götürüyor<br />
Remzi YILMAZ<br />
2018 yılının Troya yılı ilan edilmesi<br />
Turizm sektöründe heyecan yarattı.<br />
2017 yılı bitmeden aktiviteler,<br />
organizasyonlar düzenlenmeye başladı.<br />
Bunlardan biri de İstanbul Akgün Otel’de<br />
açılan Troya Sergisi. Türkiye Otelciler<br />
Birliği TÜROB tarafından desteklenen<br />
ve Akgün <strong>Hotel</strong> ev sahipliğinde<br />
gerçekleştirilen “Troya 2018” sergisi,<br />
adına yakışır bir organizasyonla<br />
sanatseverlerle buluştu. Böylece Troya<br />
Yılı’nın ilk etkinliği İstanbul Akgün Otel’in<br />
ev sahipliğinde düzenlenmiş oldu.<br />
ÜLKEMİZİN EN KIYMETLİ<br />
DEĞERLERİNDEN BİRİ<br />
İstanbul Akgün <strong>Hotel</strong> Marka Direktörü<br />
Sevda Yılgaz’ın konuşmasıyla başlayan<br />
açılış, serginin destekçilerinden<br />
TÜROB’un başkanı Timur Bayındır’ın<br />
konuşmasıyla devam etti. Yılgaz,<br />
Anadolu tarihi ve Türk turizmi<br />
açısından büyük öneme sahip ‘Troya<br />
Yılı’ etkinliğine evsahipliği yapmaktan<br />
mutlu olduklarını belirtirken, hem<br />
serginin hem de Troya Antik Kenti’nin<br />
EFSANE AŞKA TANIKLIK<br />
ETTİLER<br />
Açılışta, sergideki resimlerde yer alan<br />
mitolojik efsane, çağına uygun kostümlü<br />
sunucular tarafından teatral sunumla<br />
canlandırılırken, bu sayede izleyici<br />
serginin teması içine çekildi. Sanatçı<br />
İsmail Faris Öncel, Nuran Ortaç ve<br />
Nizamettin Öncel’in mitolojik efsanenin<br />
teatral sunumunun ardından sergiyi<br />
gezen sanatseverler, 3200 yıl öncesi<br />
antik çağlardan kopup gelen bir Anadolu<br />
efsanesi, Argos’lu Sparta Kraliçesi<br />
Helena’nın Troya prensi Paris ile<br />
destansı aşkına yeniden tanıklık ettiler.<br />
Armağan Aydeğer ile Assos Eden Group<br />
<strong>Hotel</strong> sahibi Hilmi Selimoğlu ile projenin<br />
tanıtımına katkıda bulunan basın<br />
mensuplarına Sanatçı İsmail Faris Öncelin<br />
eserlerinden oluşan hediyeler verildi.<br />
3200 YIL ÖNCESİNE<br />
YOLCULUK<br />
arasında yaklaşık 270 yıllık süreçte<br />
yapılmış antik vazolar, amforalar,<br />
duvar resimleri, gravürler, heykel<br />
kompozisyonları, daha sonraki çağlarda<br />
batılı ressamlarca yapılan karakalem,<br />
yağlı boya tablolardan faydalanılmış.<br />
Gaflet Tanrıçası Ate’nin Hisarlıktepe’ye<br />
düşüşü ve İlios’un İlion şehrini kuruşu,<br />
bilahare on yıllık savaşı, savaş sonrası<br />
kahramanların uzun yıllar süren evlerine<br />
dönmeleri sırasında başlarından<br />
önemine değinen Bayındır, İnsanlık<br />
tarihi ve dünya kültürü için oldukça<br />
yüksek bir öneme sahip olan Troya’nın,<br />
ülkemizin en kıymetli değerlerinden biri<br />
olduğunu söyledi. Bayındır, “Kültürel<br />
zenginliğimizin korunmasını temel<br />
prensiplerinden biri olarak gören<br />
Birliğimiz, bu ayki buluşmasını kültürsanat<br />
alanında önemli bir sergi ile<br />
gerçekleştirdi. Troia Sergisi, Troya-<br />
Kutsal İlion savaşı efsanesini çini ve<br />
seramik üstü resimlerle anlatan sanatçı<br />
İsmail Faris Öncel’in değerli eserleri<br />
ve katkılarıyla ortaya konuldu” dedi.<br />
2018 TROYA YILI YÖNETİMİ<br />
SERGİYİ GEZDİ<br />
İstanbul Akgün <strong>Hotel</strong>’deki sergiyi ‘2018<br />
Troya Yılı Projesi’ yönetimi de gezdi.<br />
Heyette, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı,<br />
Çanakkale Otelciler Derneği-ÇATOD<br />
Başkanı ve Troia 2018 Proje Sorumlusu<br />
Armağan Aydeğer, Kültür ve Turizm<br />
Müdürü Kemal Dokuz, Assos Eden<br />
Group <strong>Hotel</strong> sahibi Hilmi Selimoğlu,<br />
TÜROB Müdürü İsmail Taşdemir, Skal<br />
İstanbul Yönetim Kurulu Üyeleri Ayşe<br />
Önen ile Elif Balcı Fisünoğlu, Feronya<br />
<strong>Hotel</strong> Genel Müdürü Ülfet Silahtaroğlu<br />
yer aldı. Projeye destek veren Çanakkale<br />
Valisi Orhan Tavlı, ÇATOD Başkanı<br />
Her karesinden örnekler alınması<br />
gereken Kutsal İlion’un acıklı hikayesi,<br />
çini ve seramik sanatçısı İsmail Faris<br />
Öncel tarafından, savaşın 3200’üncü<br />
yılına yetişecek şekilde, dört yılı aşan<br />
bir araştırma, seçme, değerlendirme<br />
ve çalışma sonucu taş karo çiniler ve<br />
seramik objeler üzerine yorumlanarak<br />
resimlenmiş. Tablolar ve objeler<br />
oluşturulurken, MÖ 670-400 yılları<br />
geçenleri anlatan çini tablolar ve<br />
açıklayıcı bilgi levhaları,sergide<br />
kronolojik sıraya göre teşhir edilmekte.<br />
Akgün Otel’deki Troya Sergisi 10 Aralık<br />
2017 tarihine kadar devam edecek.
Sayı: 9 Yıl: 1 / Kasım 2017<br />
www.hotelgazetesi.com<br />
Dinozor Turizmcinin Anıları<br />
raflarda yerini aldı<br />
Halen Kilit Hospitality Grup<br />
bünyesindeki Crystal Otelleri<br />
Kurumsal İletişim ve Eğitim<br />
Direktörü olarak görev yapan<br />
Adil Gürkan, kitabının önsözünde<br />
“1986 yılında Bolu’nun Mengen<br />
İlçesinden Kaş’a gelişimle<br />
başlayan bu heyecan ve<br />
sevgi dolu 31<br />
yılda çok şey<br />
yaşadım. Bu<br />
çok şeyin içinde<br />
ihanet, kırgınlık,<br />
kavga ve üzüntü<br />
de var elbette.<br />
Ama çok yer<br />
kaplamıyor. Geriye<br />
dönüp bakınca<br />
hep sevgi, saygı,<br />
güzellik ve mutluluk<br />
görüyorum.” sözleriyle,<br />
kitapta paylaştığı<br />
anılarına dair ipuçları veriyor.<br />
Bu kitap ile bir mesaj vermediğinin<br />
altını çizen yazar, Türk Turizminin<br />
bugünkü durumu hakkında da<br />
Turizm sektörünü<br />
anlatan yayınlara bir<br />
yenisi daha eklendi. 31<br />
yıldır turizm sektörüne<br />
hizmet veren<br />
deneyimli turizmci<br />
Adil Gürkan, mesleki<br />
yaşamı boyunca<br />
karşılaştığı sorunları,<br />
biriktirdiği anıları,<br />
yaptığı eleştirileri ve<br />
değerlendirmeleri bir<br />
kitapta topladı.<br />
Yazar Adil Gürkan kitabını TUROFED Baskanı Osman Ayık’a ‘Kadim<br />
dostum ve kardeşime “ diyerek imzaladı ve Ata’mizin huzurunda teslim etti.<br />
şu ifadeleri kullanıyor: “Türkiye<br />
turizmi geçmişe göre zor bir<br />
dönem yaşıyor. Yönetim,<br />
kadrolar, sistem ve seviye<br />
anlamında çok kan kaybettik. İşler<br />
gittikçe daha da zorlaşıyor. Ama<br />
bu zor günler bir anda<br />
patlamadı. Birkaç<br />
günün işi de değil.<br />
Uzun yıllar boyunca<br />
hepimiz altımızdan<br />
kayan toprağı pek<br />
dikkate almayan<br />
gözlerle seyrettik.<br />
Bu gün işte o<br />
seyretmelerin<br />
bedelini<br />
ödüyoruz.”<br />
Yazıları arasında<br />
sos tariflerinden inovasyon<br />
önerilerine kadar geniş bir<br />
yelpazeden konular olduğunu<br />
belirten yazar, kitabın içeriğini<br />
bir ‘Kirli Çıkın’ olarak tabir ediyor.<br />
1991 yılından Holiday Inn Marina Oteli’nde birlikte çalışma hayatına<br />
başlayan yönetici ve personel kadrosu, geleneksel buluşmalarına<br />
26 yıldır sürdürdükleri geleneksel buluşmalarına devam ediyor.<br />
26 yıl önce turizm çalışmaya başladıkları Holiday Inn<br />
Marina’dan sektördeki diğer otellere geçen ancak bağlarını<br />
koparmayan o dönemin Holiday Inn Marina Oteli çalışanları,<br />
birbirlerini tekrar görmek amacıyla zaman zaman değişik<br />
mekanlarda bir araya gelerek hasret gideriyorlar. Artık<br />
geleneksel hale gelen yemekli buluşmalara katılım her geçen<br />
yıl artarak devam ediyor. Kendilerine Holiday Inn Goldies<br />
adını veren profesyonel iş arkadaşları grubu, yöneticileri de<br />
dahil olmak üzere o dönemin tüm kadrosunu kapsamakta.<br />
A+<br />
Kader Şahin<br />
Park By Clover<br />
<strong>Hotel</strong>’e<br />
Genel Müdür<br />
oldu<br />
Eylül ayında hizmete açılan Park By Clover <strong>Hotel</strong>’in<br />
Genel Müdürlük görevine Kader Şahin getirildi.<br />
Otelcilik hayatına 2009 yılında Antalya’da River Garden<br />
<strong>Hotel</strong>’de resepsiyon ve rezervasyon sorumlusu olarak<br />
başlayıp, Sultanahmet Amiral Palace <strong>Hotel</strong>’de önbüro,<br />
rezervasyon ve sonrasında online satış ekibinde yer alan<br />
Şahin, Gradiva <strong>Hotel</strong>’de Satış & Pazarlama Sorumlusu<br />
olarak devam ederken geleceğin satış ağının internet<br />
olduğuna inanarak sonrasında kariyerine online satış<br />
pazarlamada devam etti. Dosso Dossi Otelleri açılış<br />
ekibinde online satış görevini üstlenen Kader Şahin,<br />
sonrasında misafir ilişkileri müdürü ve sosyal medya<br />
yöneticisi olarak terfisini aldı ve iş hayatında kendi<br />
yolunu belirledi.<br />
Kariyerine Sura Hagia Sophia <strong>Hotel</strong>s’de misafir ilişkileri<br />
müdürü olarak devam ederken, artık bir yönetici olarak<br />
iş hayatında yer almak gerektiğine karar veren Şahin, bu<br />
nedenle bu otelle yollarını ayırdı. Eylül 2017’de ilk defa<br />
kapılarını misafirlerine açan Park By Clover <strong>Hotel</strong>’de<br />
Genel Müdür olarak yeni görevini üstlenen Şahin’e yeni<br />
görevinde başarılar dileriz.<br />
Kuşadası Şubesi<br />
resmen kuruldu<br />
Otel Temizlik Eğitim ve Dekorasyonu Derneği<br />
(OTED), büyümeye devam ediyor. Derneğin yeni<br />
bir şubesi daha açıldı. Kuşadası’nda açılan şubenin<br />
Kurucu Üyeleri şu isimlerden oluştu:<br />
Başkan: Hatice Malay (Clc World Resort & <strong>Hotel</strong>s<br />
Kuşadası Golf & Spa - Kat Hizmetleri Müdürü)<br />
2. Başkan: Sevgi Teke (Ömer Holiday Resort <strong>Hotel</strong><br />
Kat Hizmetleri Müdürü)<br />
Genel Sekreter: Mehtap Torun<br />
(Sea Light <strong>Hotel</strong> & Amara <strong>Hotel</strong><br />
Kat Hizmetleri Müdürü)<br />
Üye: Esin Alkaya (Palm Wings <strong>Hotel</strong><br />
Kat Hizmetleri Müdürü)<br />
Holiday Inn Goldies Hasret giderdi<br />
Holiday Inn Goldies, son buluşmasını Kasım<br />
ayında Swissotel The Bosphorus’ta gerçekleştirdi.<br />
Çalışma hayatına Holiday Inn zincirinde başlayan ve<br />
yurtdışında birçok önemli otel zincirinde başarıyla<br />
devam ettiren Uğur Talayhan, Swissotel The Bosphorus<br />
İstanbul’da, Regional Vice President Turkey &<br />
General Manager olarak iş hayatına devam etmekte.<br />
Kendisinin ve otelinin ev sahipliğinde gerçekleşen kış<br />
sezonu yemeğinde hem hasret gideren hem de turizm<br />
sektöründeki sorunları ve zorlukları tartışan, dertleşen<br />
grup, güzel akşamın ardından ardından ‘Bahar’da<br />
tekrar bir araya gelmek üzere sözleşerek vedalaştılar.<br />
ik<br />
22<br />
Uzakrota Seyahat Zirvesi ve<br />
Bidroom’un Türkiye<br />
Pazarına Genişlemesi<br />
17 Kasım’da, Bidroom Operasyon<br />
Direktörü Marcin Wesołowski,<br />
İstanbul’daki Uzakrota Seyahat<br />
Zirvesinde Bidroom’u temsil etti.<br />
Zirve, Türkiye’deki en büyük seyahat<br />
etkinliklerden birisidir. Zirvede, 1.500’den<br />
fazla seyahat sektörü profesyoneli, 5 farklı<br />
salonda 70 konuşmacının seyahat sektöründe<br />
güncel konular hakkında yaptıkları<br />
konuşmaları dinleme fırsatı buldular.<br />
Konferansta tartışılan konular arasında,<br />
sektörün farklı dallarının mevcut durumu,<br />
sektörde gözlemlenen eğilimler, halkla<br />
ilişkiler ve pazarlama, küreselleşme, teknoloji<br />
ve tabii ki online platformlar yer almıştır.<br />
Sayın Wesolowski, Fairmont Quasar<br />
İstanbul Oteli’nin Air Canada salonunda,<br />
Bidroom online otel rezervasyon platformu<br />
sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunun<br />
başlığı “Seyahat arama ve e-ticaret arasındaki<br />
çizgiler net değil “ idi. Bu konuşma, OTA<br />
piyasasındaki mevcut durumun oteller<br />
perspektifinden bakılmasına giriş ve<br />
rezervasyon portallarındaki yeni yaklaşımlar<br />
ve görüşleri içeriyordu. Bidroom’un<br />
devrimci fikri “komisyonsuz portal”, Türk<br />
seyahat sektörü temsilcilerine sunuldu.<br />
Sunum çok iyi şekilde karşılandı ve birçok<br />
sektör katılımcısının platformumuz hakkında<br />
konuşmasına ortam hazırladı. Bidroom’um<br />
bu popülerliği, birçok sektör temsilcisinin,<br />
Bidroom’un Türkiye pazarında büyümesi<br />
ve gelişmesini istemesiyle sonuçlandı.<br />
Onlardan bir tanesi de Adnan Mordeniz<br />
idi. Yıllarca Küçük Oteller Danışmanı<br />
olarak küçük ve butik otel sahiplerine ve<br />
yatırımcılara danışmanlık hizmeti verdi.<br />
15 yıl boyunca konaklama sektöründe<br />
yöneticilik yaptı. Bizim fikirlerimize<br />
güvendi ve markamızın Türkiye pazarına<br />
taşınmasında bize yardım etmeye karar verdi.<br />
Adnan Mordeniz, Bidroom şirketine Türkiye<br />
Pazar Yöneticisi göreviyle katıldı. Bizim otelci<br />
iş ortaklarımız için Türkiye’deki temel iletişim<br />
noktası olacaktır. Ayrıca, üyelerimiz için önemli<br />
bir destinasyon olduğunu düşündüğümüz<br />
Türkiye yerel pazarında, Bidroom markamızı<br />
güçlendirmemize de yardımcı olacaktır.<br />
Bu işbirliğinden oldukça memnunuz<br />
ve Türk konaklama sektörüne adil bir<br />
sistem getirmeyi heyecanla bekliyoruz!<br />
BIDROOM<br />
Bidroom, hem misafirler hem de oteller<br />
için pazarı daha adil hale getiren heyecan<br />
verici bir otel rezervasyon topluluğudur.<br />
Otellere ve misafirlere yönelik aşırı masraflar<br />
olmaksızın, kolay bir rezervasyon ve fiyat<br />
şeffaflığı sağlayan bir online seyahat<br />
acentesinin tüm avantajlarını sunuyor. Bu,<br />
oteller için %0 komisyon , misafirler için ise<br />
mümkün olan en düşük fiyatlar demektir.<br />
Avrupa’nın en hızlı büyüyen<br />
seyahat Startup’ı!