14.02.2020 Views

HOTEL_GAZETESI_20sayı_subat_2019_

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

geziyorum 14<br />

Sayı: 20 Yıl: 3 / Şubat <strong>2019</strong> www.hotelgazetesi.com<br />

Benim için geç kalınmış bir keşifti yolculuğumuz.<br />

Kendi memleketime turist gitmenin dayanılmaz<br />

ağırlığını hissediyordum…<br />

Remzi YILMAZ<br />

Safranbolu<br />

Siz hiç doğup büyüdüğünüz<br />

memleketinize yıllar<br />

sonra turist olarak gittiniz<br />

mi? Soru biraz garip oldu galiba.<br />

Açalım.. Daha önceki yazılarımda<br />

da sözünü ettiğim gibi,<br />

güzel ülkemizin büyük bir bölümünü<br />

gezdim, gördüm, lezzetlerini<br />

tattım. Bunların arasında<br />

Sinop, Adıyaman, Mersin,<br />

Aydın gibi turizm açısından<br />

çok fazla özelliği bulunan, Çanakkale<br />

gibi destan yazdığımız,<br />

Sivas gibi Cumhuriyet’in<br />

temellerinin atıldığı, İzmir gibi<br />

Atatürk’ün ordularına Akdeniz’i<br />

hedef gösterdiği kentlerimiz<br />

de vardı. Her gittiğimiz kentin<br />

Üniversiteler Fair Play Kervanı<br />

programı kapsamında gençlerimize<br />

Fair Play’i anlatmaktı.<br />

Benim çocukluğum doğum<br />

yerim olan Bartın ile ortaokul<br />

ve liseyi yatılı olarak okuduğum<br />

Kastamonu’da geçti. İlkokuldan<br />

sonra sınavla girdiğim Göl<br />

Öğretmen Okulu’na (Önceleri<br />

Köy Enstitüsü, sonra öğretmen<br />

okulu, daha sonra öğretmen<br />

lisesi, anadolu lisesi ve nihayetinde<br />

kapatılarak jandarma birliği<br />

oldu) 6 yıl boyunca, tatillerde<br />

ve dönüşlerde okula gidip<br />

gelirken Safranbolu’dan geçer,<br />

o tarihi evleri dışardan seyre-<br />

rini anladıkça o kartpostallarına<br />

bile bakmak istemediğim<br />

kenti gezmek geldi içimden.<br />

Sömestr tatili için bir hafta<br />

izin alan eşim Gülay ve sömestr<br />

tatilinde olan oğlum Berkay (22<br />

yaşında Üniversite öğrencisi)ile<br />

birlikte hem çocukluğumda dışardan<br />

baktığım evleri görmek,<br />

hem de memleketimi ziyaret<br />

etmek için güzel bir fırsattı.<br />

yaptırdıktan sonra odalarımıza<br />

eşyaları bırakıp, hemen akşam<br />

yemeği için Fair Play Kervanı<br />

olarak daha önce gittiğimiz<br />

İki Kaşık adlı restoranta gidip<br />

oturduk. Amacım daha önce<br />

tattığım ve anlatmaktan yorulduğum,<br />

bölgeye has yemekleri,<br />

Giresunlu olan eşim ve<br />

köfte-pilav-kızarmış patatesten<br />

başka bir şey yemeyen oğlum<br />

Berkay’a tattırmaktı. Tabi bu<br />

bahane ile ben de o bayıldığım<br />

yemekleri ikinci kez yemiş olacaktım.<br />

İçeri girdiğinizde öncelikle<br />

bir restoranta değil, eski<br />

bir eve misafirliğe gitmiş gibi<br />

hissediyorsunuz. Zaten sahibesi<br />

Zuhal Kahraman da sizi nazik<br />

bir ev sahibi gibi karşıladıktan<br />

sonra yemeğinizi yerken gelip<br />

sizinle sohbet ediyor, sipariş<br />

verirken de yemekler hakkında<br />

bilgi veriyor..<br />

Masanıza önce, adları ‘Hicran,<br />

Sarıçiçek, Lübnan Humusu<br />

ve Mor Menekşe’ olan 4 çeşit<br />

meze geliyor. Bu mezeler Zuhal<br />

hanım tarafından geliştirilmiş<br />

ve adlarını da eşi ile birlikte<br />

koydukları lezzetler. Ben adı<br />

hicran olana bayıldım.<br />

Göbü denilen bölgenin küçücük<br />

ve sıcacık özel ekmeğiyle<br />

birlikte siparişleriniz gelene<br />

kadar bu mezelerle karnınız<br />

doyuyor. Hatta ekmek o kadar<br />

güzel ki, mezeye bile gerek kalmadan<br />

yiyebilirsiniz.<br />

FERUHİ Mİ YAYIM MI<br />

İSTERDİNİZ?<br />

Berkay ve ben, bizim Bartın’da<br />

cevizli erişte olarak bildiğimiz<br />

ve Safranbolu’da adına<br />

Yayım dedikleri yemekten<br />

sipariş verdik. Bartın’dakinden<br />

farkı biraz daha sulu oluşuydu.<br />

Gülay ise Feruhi denilen içinde<br />

önemli yerlerini, müzelerini<br />

gezdik, aklımızda kalan tarih<br />

bilgilerimizle pekiştirdik, yöresel<br />

lezzetlerini tattık. Bu seyahatlerimizin<br />

asıl nedeni TMOK<br />

Fair Play Komisyonu olarak,<br />

derdik. Her taşı tarih kokan<br />

Kastamonu’yu ise 6 yıl boyunca<br />

hiç mi hiç sevememiş, bir daha<br />

da sınırları içinden geçmemeye<br />

yemin etmiştim. Ancak yıllar<br />

geçtikçe ve bazı şeylerin değe-<br />

İKİ KAŞIK VE DOYUMSUZ<br />

LEZZETLER<br />

İlk durağımız Safranbolu<br />

oldu. Karabük Üniversitesi’nin<br />

Safranbolu’daki uygulama oteli,<br />

en uygun fiyatı verince orası<br />

için rezervasyon yaptırdık. Tarihi<br />

kente gelince navigasyonun<br />

azizliğine uğrayıp, o daracık<br />

sokaklarda fazladan turlar atarak<br />

otelimizi bulduk. Kaydımızı

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!