15.07.2013 Views

Sağlık Çalışanlarında Delici Kesici Alet ... - Fırat Üniversitesi

Sağlık Çalışanlarında Delici Kesici Alet ... - Fırat Üniversitesi

Sağlık Çalışanlarında Delici Kesici Alet ... - Fırat Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><br />

<strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

ÖZET<br />

Medet KORKMAZ *<br />

<strong>Sağlık</strong> bakım profesyonelleri her gün hastalarına bakım verirlerken, delici kesici alet<br />

yaralanmaları ya da sıçrama nedeniyle HIV, Hepatit B ve Hepatit C gibi<br />

enfeksiyonlarla sonuçlanma potansiyeli bulunan kanla taşınan patojenlerle<br />

karşılaşmaktadır. Dünya çapında hastalara her yıl 12 milyar enjeksiyon yapıldığı ve<br />

ABD’de yılda yaklaşık 800 bin ile bir milyon arasında delici kesici yaralanma<br />

gerçekleştiği tahmin edilmektedir. ABD Mesleksel Güvenlik ve <strong>Sağlık</strong> İdaresi (OSHA)<br />

verilerine göre her yedi sağlık çalışanından birisi yıl içerisinde kaza sonucu delici<br />

kesici yaralanmaya maruz kalmaktadır. Bu sağlık çalışanlarının binlercesinde ise<br />

Hepatit B, Hepatit C ve AIDS ile birlikte çok sayıda başka ciddi enfeksiyonlar (yaklaşık<br />

20 kadar patojen) gelişmektedir. <strong>Sağlık</strong> çalışanları kesici ve deliciler etraflarındayken<br />

ya da ellerinde olduğu sırada çok dikkatli olmalıdırlar. Aynı zamanda büyük oranda<br />

önlenebilir olan bu ölümcül yaranmalarla günlük bazda en çok karşılaşanlar<br />

hemşirelerdir. <strong>Delici</strong> kesici yaralanmalar, güvenli araçların kullanılması ile %80<br />

oranında önlenebilmekte ve bu oran, çalışan eğitimi ve işyeri kontrolü ile bağlantılı<br />

olarak %90’lara çıkabilmektedir. OSHA’nın Kanla Taşınan Patojenler Standardına<br />

göre, sağlık çalışanlarının herhangi bir maruziyet sonrasında Hastalık Kontrol<br />

Merkezi (CDC) tarafından en son yayınlanan “Maruziyet Sonrası Tanılama, Profilaksi<br />

ve Tedavi Kılavuzlarına” göre değerlendirilmeleri ve tedavi edilmeleri gerekmektedir.<br />

Anahtar Kelimeler: <strong>Delici</strong>-<strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları, Sıçrama, <strong>Sağlık</strong> Bakım<br />

Profesyonelleri, Kanla Taşınan Enfeksiyonlar.<br />

* Yrd. Doç. Dr., Süleyman Demirel <strong>Üniversitesi</strong>, Isparta <strong>Sağlık</strong> Yüksekokulu<br />

Hemşirelik Bölümü, İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı, Isparta.


18 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

Needlestick and Sharp Injuries in Health Care Professionals<br />

ABSTRACT<br />

Every day while caring for patients, health care professionals are at risk to exposure to<br />

bloodborne pathogens potentially resulting in infections such as HIV or hepatitis B and<br />

C, due to needlestick, sharp injuries and splashes. Each year, an estimated 12 billion<br />

injections are administered to patients worldwide and, each year, an estimated 800,000<br />

to one million needlestick injuries occur in the US. The US Department of Labor<br />

Occupational Safety & Health Administration (OSHA) indicates that one in every seven<br />

healthcare workers is accidentally stuck with a needle each year. Almost a thousand of<br />

these healthcare workers will develop serious infections such as hepatitis C virus<br />

(HCV), hepatitis B virus (HBV), HIV or any number of other diseases (nearly 20<br />

pathogens). Healthcare workers need to be extremely aware of needlestick and other<br />

sharps injuries whenever they are around them or handling them. While exposure to<br />

bloodborne pathogens is one of the most deadly hazards that nurses face on a daily<br />

basis, it is also one of the most preventable. Over 80% of needlestick injuries can be<br />

prevented with the use of safe needle devices, which, in conjunction with worker<br />

education and work practice controls, can reduce injuries by over 90%. Under the<br />

OSHA Bloodborne Pathogens Standard, employers must evaluate and treat health care<br />

workers in accordance with the latest “Post-Exposure Assessment, Prophylaxis, And<br />

Treatment Guidelines” published by the Centers for Disease Control (CDC).<br />

Key Words: Needlestick, Sharp Injuries, Splash, Health Care Professionals,<br />

Bloodborne Infections.


GİRİŞ<br />

<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Her gün, sağlık bakım çalışanları iğne batması, delici kesici yaralanmalar<br />

ya da sıçrama nedeniyle kanla geçen ölümcül patojenlerle karşılaşmaktadır.<br />

Her türlü delici kesici yaralanma, sağlık çalışanları için kanla geçen<br />

patojenlerin bulaşması açısından önemli bir risk oluşturmaktadır. Üstelik ne<br />

yazık ki bu tür yaralanmaların mesleğin bir parçası olduğu inancı hâlâ<br />

yaygındır. Bir sağlık çalışanı iseniz mutlaka tanıdığınız bir meslektaşınız<br />

herhangi bir delici kesici yaralanma sonucu enfeksiyon kapmıştır (ANA, 2007;<br />

Wilburn, 2007).<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanlarının meslek riskleri arasında ilk olarak akla gelen <strong>Delici</strong>-<br />

<strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları (DKAY), şırınganın 1845 yılında ilk kez<br />

kullanmasından bu yana tehlike oluşturmaya devam etmektedir (Köşgeroğlu,<br />

Ayrancı ve ark. 2003; Stoker, 2004; Türkyılmaz, Dokuzoğuz ve ark. 2004).<br />

Dünya çapında her yıl hastalara 12 milyar enjeksiyon yapıldığı tahmin<br />

edilmektedir. ABD’de her yıl 800 bin iğne batması kaynaklı yaralanma<br />

gerçekleştiği bildirilmektedir. Binlerce sağlık çalışanı bu tür yaralanmalar<br />

sonucunda Hepatit C, (HCV), Hepatit B (HBV) ya da HIV virüsü ile<br />

karşılaşmaktadır (Stoker, 2004).<br />

RİSKLİ GRUPLAR<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanları arasında hastalar ile direkt temas ve yoğun ilişkide<br />

bulunan hekim ve hemşire grubunun DKAY’dan dolayı laboratuar çalışanları,<br />

teknisyenler, temizlikçiler gibi diğer çalışanlara oranla daha fazla mesleki risk<br />

grubu içinde oldukları belirtilmektedir. Hekim ve hemşire grubunda bu riski<br />

artıran faktörler arasında çalışılan klinik, araç-gereç eksikliği, yetersiz personel<br />

ve çalışma koşulları yanında, özellikle hemşireler ile ilgili olarak durumları<br />

kritik hastalarla eğitimleri gereği daha erken karşılaşmaları ve deneyimsiz<br />

olmaları da oldukça önemlidir. Hemşireler arasında genel olarak %18.1 olan<br />

DKAY oranının, ameliyathane ve acil birimlerde çalışan hemşirelerde %70-75<br />

düzeyinde olduğu bulunmuştur (Köşgeroğlu, Ayrancı ve ark. 2003).<br />

Hemşire sayısının yetersiz oluşu, bu grubun üyelerini yoğun ve uzun<br />

çalışma saatleri ile birlikte delici kesici alet yaralanmalarının da dahil olduğu<br />

birçok meslekli risk ile yüz yüze getirmektedir (Stoker, 2004). Hemşirelik<br />

öğrencileri de DKAY açısından büyük risk altındadır. Aşılanma düzeyleri<br />

19


20 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

yetersiz olan bu grupta DKAY’a bağlı enfeksiyon oranlarını inceleyen<br />

çalışmalar bu riskin oldukça yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Hemşirelik<br />

öğrencilerinde yaralanma prevalanslarına bakıldığında geniş bir aralıkta<br />

dağılım gösterdiği görülmektedir. Örneğin, Smith, Leggat ve arkadaşları (2005)<br />

yayınladıkları makalede DKAY insidansının Tayvan’lı öğrencilerde %15,<br />

İtalyan hemşirelik öğrencilerinde %18 olduğunu, bu oranların %22-72<br />

arasında değiştiğini belirtmiştir. Aynı makalede hemşirelik öğrencileri arasında<br />

DKAY prevalansının Fransa’da %24, Amerika’da %30-33, İngiltere’de<br />

%12-33, Singapur’da %35, Avustralya’da % 29 olduğu belirtilmektedir.<br />

TANIM<br />

<strong>Kesici</strong> ve delici alet denince; elle tutulduğu sırada cildin penetran<br />

yaralanmasına neden olabilen tıbbi ya da laboratuar ekipmanları<br />

kastedilmektedir. Bunlar, iğneler, sivri uçlu intravenöz giriş araçları, bistüriler,<br />

lansetler, pipet ya da ampüllere ait kırık cam parçaları ve enjektörleri<br />

içermektedir. Aynı zamanda yaralanmaya neden olabilecek tarzda sert plastik<br />

maddeler de bu gruptadır. Kontaminasyona neden olan sıçrama (Splash) ise<br />

herhangi bir vücut sıvısının bireyin ağzına, kulaklarına, gözlerine ya da cilt<br />

bütünlüğünün bozuk olduğu bir bölgesine sıçrama yoluyla bulaşmasıdır<br />

(School of Nursing, University of Ballarat in Australia, 2004).<br />

DELİCİ-KESİCİ ALET YARALANMASI NEDENLERİ<br />

ABD <strong>Sağlık</strong> Bakım Çalışanları Ulusal Gözetim Sistemi, delici kesici alet<br />

yaralanmalarının çoğunluğunun cilt altı araçtan kaynaklandığını belirtmektedir.<br />

Bunlar aşağıdaki grafikte görülmektedir. Cilt altı iğneleri %32, sütur iğneleri<br />

%19, kanatlı çelik iğneler (kelebek) %12, bistüriler %7, IV kateter iğneleri %6<br />

ve kan alma iğneleri %3 oranında yaralanmaya neden olmaktadır (Grafik 1).


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Grafik 1. Perkütan yaralanmaya neden olan araçlar (Canada’s, National<br />

Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

Grafik 2. Batıcı yaralanmalar ile ilişkili durumlar (Canada’s,<br />

National Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

21


22 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

Hastanelerde yaralanmaya neden olan birçok durum vardır. Hastanın<br />

iğnesinin manipülasyonu (%26), iğnenin atılması (%23), çalışan birisi ile<br />

çarpışma (%10), temizleme (%10), IV giriş (%6) ve iğneyi kapatırken oluşan<br />

yaralanmalar (%6) bunlar arasında sayılabilir (Grafik 2).<br />

Yaralanma Riskini Artıran Araçların Özellikleri<br />

İçi boşluklu iğneler<br />

Hastaya takıldıktan sonra manipülasyon gerektiren iğneler<br />

Kullanıldıktan sonra atılmak üzere biriktirilen şırıngalar<br />

<strong>Kesici</strong>-delici atık kutularına atılmasında zorluk yaşanan; arkasında<br />

plastik kanül bulunan kelebek benzeri iğneler (Canada’s, National<br />

Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

DELİCİ-KESİCİ ALET YARALANMASI SONUCU GEÇİŞ RİSKİ<br />

DKAY, kanla taşınan enfeksiyonlar açısından önemli risk oluşturmaktadır.<br />

Yıllardır özellikle AIDS, Hepatit B ve Hepatit C gibi kanla taşınan<br />

enfeksiyonların gelişimi ve önleme ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Bu<br />

konuda kılavuzlar yayınlanmasına ve eğitim programlarının oluşturulmuş<br />

olmasına rağmen kesici delici alet yaralanmalarıyla enfeksiyon geçişi kesintisiz<br />

olarak devam etmektedir (ANA, 2007; Wilburn, 2007).<br />

Kaza sonucu kontamine bir iğnenin batmasıyla, tehlikeli ve enfekte sıvılar<br />

vücuda girebilir. Çok küçük miktarlardaki sıvı girişi bile ciddi hastalık<br />

geçişlerine neden olabilir. Bu makalede, iğne batması sonucu geçmesi<br />

muhtemel majör virüslerden HIV, HBV ve HCV geçişleri ile ilgili bilgilere yer<br />

verilmiştir.<br />

HIV/AIDS<br />

HIV virüsü ile mesleksel karşılaşma hem hastanede hem de toplum içinde<br />

az sayıda gerçekleşebilmekle birlikte potansiyel bir risk her zaman vardır. HIV<br />

geçişi sağlık bakım sistemi dışında da görülebilir, örneğin emniyet birimlerinde<br />

ya da yardım ajanslarında çalışanlar da HIV virüsü ile mesleksel maruziyet<br />

nedeniyle karşılaşabilirler. HIV virüsüne mesleksel maruziyetin önlenmesinde,<br />

dünya çapında geçerli önleme kılavuzlarında belirtilen standart önlemlerin<br />

alınması, öncelikli koşuldur. Bu önlemler, uygun kesici konteynerlerin temini,<br />

risk altındaki çalışanların kanla geçen virüslerin bulaşmasının önlenmesine


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

dönük tedbirler ile ilgili olarak eğitilmeleri, eldiven, gözlük, iğnesiz araçların<br />

kullanımı gibi iğne batması ve yaralanmalarını azaltıcı önlemlerin alınmasını<br />

içermektedir. Tüm önlemlere rağmen mesleksel maruziyet devam etmektedir.<br />

Global olarak her yıl sağlık çalışanlarının %0.5’inin HIV ile karşılaştığı ve her<br />

yıl mesleksel maruziyete bağlı 1000 yeni HIV enfeksiyonu oluştuğu tahmin<br />

edilmektedir. Afrikalı 526 hemşire ve ebe ile yapılan bir çalışmada, delici<br />

kesici yaralanmalar ile ilgili en önemli riskin, eğitim eksikliği, 40 saati aşan<br />

uzun çalışma süreleri, iğne uçlarının kullanıldıktan sonra kapatılması ve<br />

iğnelerin eldivensiz olarak tutulması olduğu belirlenmiştir (Hamlyn ve<br />

Easterbrook 2007). 1999 yılında ABD’de 49 sağlık çalışanına iğne batması<br />

sonucu HIV virüsü bulaşmıştır (Canada’s, National Occupational<br />

Health&Safety Resource, 2005).<br />

Mesleksel maruziyet sonrası HIV geçiş oranı %0.3, diğer bir deyişle<br />

300’de birdir. HIV geçiş riski hastanın viral yükü fazla olduğunda (terminal<br />

aşamadaki hasta), derin yaralanmalarda ve doğrudan arter ya da ven girişi<br />

yapılan iğneler ile olan yaralanmalarda %5’lik (20 ‘de birlik bir değişim) bir<br />

artış göstermektedir. Haziran 2001’de CDC’ye 57 mesleksel HIV ve 137<br />

şüpheli vaka bildirimi yapılmıştır. HIV prevalansı temel alındığında her yıl 35<br />

yeni mesleksel nedenlerle edinilmiş AIDS vakası bildirilmektedir. <strong>Sağlık</strong><br />

bakım çalışanları, primer olarak kesici delici yaralanmalar ile ya da nadir<br />

olarak enfekte kanın açık kısımlara ya da mukoz membranlara teması yolu ile<br />

enfekte olmaktadır. Enfeksiyonların çoğunluğu, içi boşluklu iğneler ya da kanla<br />

dolu araçlar yolu ile olmaktadır. <strong>Sağlık</strong> çalışanlarının az bir kısmı da sert<br />

kesiciler (sütur iğneleri ve bisturi gibi) ve sıçrama sonucu enfeksiyon<br />

kapmaktadır. En fazla virüs taşıyan vücut sıvıları: kan, semen, vajinal sıvı,<br />

anne sütü ve kanlı diğer vücut sıvılarıdır. Serebrospinal sıvı, sinovyal sıvı ve<br />

amniyotik sıvı da virüs geçişine neden olabilen diğer sıvılardır (ANA, 2007;<br />

Wilburn, 2007).<br />

<strong>Sağlık</strong> Bakım Çalışanından Hastaya HIV Geçişi Riski<br />

Amerika’da şu anda sağlık çalışanı tarafından enfekte edilen sadece bir<br />

hasta bulunmaktadır. Yayınlanan raporlarda 22.000 HIV’li hastanın 63 ünün<br />

HIV virüsünü hekimler, cerrahlar veya diş hekimlerinden aldığı<br />

belirtilmektedir. <strong>Sağlık</strong> çalışanlarının invaziv prosedürler sırasında hastalar için<br />

ne derecede risk oluşturduklarına dair yeterli veri yoktur. Bu nedenle<br />

enfeksiyonlu sağlık çalışanlarının çok acil durumlar haricinde invaziv<br />

prosedürlere katılımlarını göden geçirmeleri gerekmektedir. Enfeksiyonlu<br />

23


24 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

sağlık çalışanlarının ulaşılabilen en yeni bilimsel verilere sahip olan uzman bir<br />

ekipten, yapacakları işler ile ilgili olarak danışmanlık almaları önerilmektedir<br />

(ANA, 2007).<br />

HIV Maruziyeti Sonrası Profilaksi (Post-Exposure Profilaxy)<br />

Maruziyet sonrası virüs geçişini önlemeye yönelik olarak çok sayıda<br />

hayvan deneyi yapılmıştır. Bu deneylerde çoğunlukla primatlara Simian<br />

Immunodeficiency Virus (SIV) oral, intravenöz ya da rektal yolla verildikten<br />

sonra antiviral ajanlar ile enfeksiyon önlenmeye çalışılmıştır. Bu çalışmalarda<br />

HIV virüsünden farklı bir virüs kullanılmakta olduğu, hayvanların ilaç<br />

metabolizmalarının farklı olduğu ve bu yüzden de sonuçların doğrudan<br />

insanlara uygulanamayacağını hesaba katmak gereklidir (Hamlyn ve<br />

Easterbrook, 2007).<br />

Hastalık Kontrol Merkezinin (CDC) yaptığı bir retrospektif çalışmada,<br />

mesleksel olarak HIV bulaşan 33 sağlık çalışanı ile 665 kontrol karşılaştırılmış<br />

ve enfeksiyon sonrası ilk 28 gün içerisinde Zidovudine antiviral ajanını<br />

profilaktik olarak alan bireylerde HIV geçişinin %81 oranında azaldığı<br />

saptanmıştır. Bu çalışmada az sayıda olgunun çok sayıda kontrol vakası ile<br />

karşılaştırıldığını ayrıca retrospektif olarak yapılan çalışmada HIV geçişine<br />

katkı sağlayabilecek ve bilinmeyen diğer faktörlerin kontrolünün çok zor<br />

olduğunu çalışmanın önemli sınırlılıkları olarak görmek gerekir (Hamlyn ve<br />

Easterbrook, 2007).<br />

HIV Geçiş Riski Tanılama ve Acil Yönetim<br />

Perkütan yaralanma, mukoz mebmranlar ya da cilt bütünlüğünün bozuk<br />

olduğu alan ile potansiyel olarak enfekte kan, vücut sıvısı veya dokuya temas<br />

durumu, önemli riskli maruziyet olarak tanımlanmaktadır. Geçiş riski oluşturan<br />

vücut sıvıları ile ilgili bilgi tablo 1’de yer almaktadır. Sağlığı Koruma Ajansı<br />

(Health Protection Agency), bu konu ile ilgili olarak yayınlanan raporları<br />

özetlemiş ve HIV’e mesleksel maruziyet sonrası 6955 bireyden 22’sine HIV<br />

geçişi olduğunu belirlemiştir. Bu sonuca göre geçiş oranı yaklaşık olarak<br />

300’de 1 ya da diğer bir ifade ile %0.3 (binde 3)’tür. Serokonvensiyon yapılmış<br />

2910 mukozal temas şeklindeki HIV maruziyeti sonrası ise geçiş oranının<br />

yaklaşık 3000’de bir olduğu (yaklaşık %0.03) belirlenmiştir (Hamlyn ve<br />

Easterbrook, 2007).


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Tablo 1: Önemli bir maruziyet sonrasında HIV geçiş riski oluşturan vücut<br />

sıvıları (Hamlyn ve Easterbrook, 2007).<br />

Yüksek risk Düşük risk<br />

Kan İdrar<br />

Amniotik sıvı Kusmuk<br />

Beyin omurilik sıvısı Tükrük<br />

Anne sütü Feçes<br />

Perikardiyal sıvı Ter<br />

Peritoneal sıvı Gözyaşı<br />

Plevral sıvı<br />

Sinovyal sıvı<br />

Sabit olmayan insan organ ve dokusu<br />

Yanık ya da cilt lezyonlarından kaynaklanan<br />

eksudatif sıvı<br />

Vajinal sekresyonlar<br />

Semen<br />

Dental işlemler sırasında ortaya çıkan ve kanla<br />

kontaminasyonu olası tükürük<br />

HIV Maruziyeti Sonrası Acil uygulamalar<br />

Herhangi bir potansiyel maruziyet söz konusu olduğunda başlangıç olarak<br />

etkilenen alan sabun ve su ile iyice yıkanmalıdır. İğne batması söz konusu ise<br />

ve kanıyor ise kanama artırılmalıdır. Eğer mukoza teması varsa bu membran<br />

su, salin ya da steril irrige edici solüsyonlarla iyice yıkanmalıdır.<br />

Antiseptiklerin ve diğer deterjanların kullanımından kaçınılmalıdır, çünkü<br />

bunların bölgesel koruyucu konakçılara olan etkileri bilinmemektedir.<br />

Kazazededen tam bir öykü alınmalı, maruziyetin zamanı, tipi ve maruz kalma<br />

koşulları ayrıntılı biçimde kaydedilmelidir. Yaralanmaya neden olan aracın tipi,<br />

iğnenin kalınlığı, yaranın derinliği, eldiven kullanılıp kullanılmadığı ve<br />

eldivenin delinip delinmediği gibi bilgiler alınmalıdır. Eğer kaynağın HIV<br />

enfekte kişi olduğu biliniyor ise, CD4 hücre sayısı ve HIV RNA plazma viral<br />

yükü, şimdiki ve geçmişteki antiretroviral ilaç alımı ve bilinen ya da olası<br />

antiretroviral ilaç direncine ilişkin bilgilerin ayrıntılı biçimde alınması<br />

gereklidir. Eğer kaynak kişinin HIV durumu bilinmiyor ise, öncelikle hastaya<br />

HIV antibady testleri yapılmalıdır. İngiltere <strong>Sağlık</strong> Departmanı Kılavuzuna<br />

göre HIV şüpheli tüm hastalarda evrensel önlemlerin hemen alınması ve<br />

25


26 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

ayrıntılı çalışmaların acil uygulamalardan hemen sonra yapılması<br />

gerekmektedir. HIV virüsüne maruz kalan sağlık personelinin HIV antibady<br />

testine hemen bakılmalıdır. Henüz antikor oluşmadan bakılan bu test zaten<br />

önceden HIV pozitif olabilecek sağlık personelinin durumunun belirlenmesi<br />

için gereklidir. Eğer yaralanma sonrası yüksek geçiş riski düşünülüyor ise<br />

profilaksi yapılmalıdır. Profilaktik ajanların ciddi yan etkilerinin olduğu ve çok<br />

yüksek maliyeti dikkate alındığında, karar vermek için gerekli sağlıklı verilerin<br />

önemi bir kez daha ön plana çıkmaktadır. Avrupa kılavuzları mevcut testlerin<br />

uygulanmasını, eğer kaynak hasta bilinmiyor ya da hasta HIV testini<br />

reddediyor ise maruz kalan kişinin isteğine ve riskli duruma ilişkin bilgilere<br />

göre profilaksi kararı verilmesini uygun bulmaktadır (Hamlyn ve Easterbrook,<br />

2007).<br />

Hepatit B<br />

Hepatit B, HBV virüsünün neden olduğu ve günümüzde aşı ile önlenebilir<br />

bir hastalıktır. Bu yüzden de tüm sağlık çalışanları ile birlikte doğumdan hemen<br />

sonra bütün çocuklara Hepatit B aşısı yapılmaktadır. 1991 yılında Hepatit B<br />

aşısının Kanla Taşınan Patojenler Standardına (Bloodborne Pathogens<br />

Standart) göre tüm sağlık çalışanlarına uygulanması ile birlikte yıllık 17.000<br />

olan yeni vaka sayısı yıllık 400’e düşmüştür ve düşmeye de devam etmektedir.<br />

“ANA, bütün sağlık çalışanlarına en iyi korunma yolu olan aşılanmayı çok<br />

kuvvetli bir şekilde ve kesinlikle önerir” (ANA, 2007).<br />

İğne batması sonucu HBV geçiş riski HIV’den tam 100 kat daha fazladır<br />

ve %30’dur. HBV dünya çapında sağlık çalışanlarını en ciddi şekilde tehdit<br />

eden enfeksiyondur. Aşılanmamış bireylerde herhangi bir kesici delici<br />

yaralanma sonrası bulaşma riskinin %6-30 arasında olduğu belirtilmektedir<br />

(Smith ve Leggat, 2005). HBV geçiş riski, aşılama ile %90-%95 oranında<br />

önlenebilir. Hepatit B, virüslerin ortam yüzeylerinde bir haftadan fazla süre<br />

canlı kalabilmesi, hemodiyaliz ünitelerindeki hasta ve sağlık ekibi arasındaki<br />

bulaşma risklerini artıran önemli bir faktördür (Canada’s, National<br />

Occupational Health&Safety Resource, 2005). <strong>Sağlık</strong> çalışanlarının tümünün<br />

hepatit B aşılarının tam olarak yapılması ve aşılama sonrası antikor<br />

gelişimlerinin doğrulanması gereklidir. Potansiyel bir hepatit B taşıyıcısı ile<br />

riskli bir maruziyetten sonra eğer kişinin hepatit aşısı yok ise ya da antikor<br />

gelişimi sağlanamamış ise hızlandırılmış bir takvimle hepatit B aşıları<br />

uygulanmalıdır. Bunun yanı sıra eğer bulaşmanın kaynağı olan hastanın hepatit<br />

taşıyıcısı olduğu kesinleşmiş ve bulaşma yüksek riskli bir şekilde olmuş ise<br />

tercihen ilk 24 saat içerisinde başlayan ve bir hafta süren profilaksi (Hepatit B


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

İmmün Globülinlerinin verilmesi) uygulanması önerilmektedir (Hamlyn ve<br />

Easterbrook, 2007).<br />

Enfekte bireylerin %30’u hiçbir semptom göstermez. Semptomlar, sarılık,<br />

yorgunluk, karın ağrısı, iştah kaybı, mide bulantısı, kusma ve eklem ağrısı<br />

şeklinde olabilir. Karaciğer hastalığından ölüm kronik olarak enfekte bireylerin<br />

%15-20’sinde görülür. Geçiş kan ve vücut sıvıları yoluyla, enfekte eşle<br />

korunmasız cinsel ilişki ile IV uyuşturucu kullanımı ve anneden bebeğe geçiş<br />

şeklinde olur. Şu an ABD’de 1.25 milyon kronik enfeksiyonlu Hepatit B<br />

hastası vardır ve bunların %25-30’u bu enfeksiyonu çocukluklarında<br />

almışlardır. Hastalığın en sık görüldüğü yaşlar 20-49 yaş arasıdır (ANA, 2007).<br />

Kronik hepatit B’nin tedavisinde interferon ve lamivudin kullanılmaktadır.<br />

Bu ilaçlar hastaların %40’ında efektif sonuçlar vermektedir. Bu ilaçlar hamile<br />

kadınlarda kullanılamamaktadır. Alkol kullanımı hastalığı daha da<br />

kötüleştirmektedir (ANA, 2007).<br />

Hepatit C<br />

Son zamanlarda Hepatit C, hemşireler için çok önemli bir problem olmaya<br />

devam etmektedir. Hepatit C, ciddi bir karaciğer hastalığıdır ve ölümcül<br />

olabilmektedir. HCV 1989 yılına kadar tanımlanamamıştı ve bu nedenle bu<br />

tarihten önce Non-A, Non B virüs şeklinde tanımlanmaktaydı. Kan ürünlerinde<br />

Hepatit C virüsü testi 1992 yılında geliştirilmiştir ve öncesinde birçok insan<br />

kan transfüzyonları nedeniyle HCV virüsünü almıştır. 1998 yılına kadar CDC,<br />

iğne batmaları ve delici kesici yaralanmalar sonrasında HCV testini<br />

önermiyordu. Bununla birlikte, bu tarihten sonrada birçok sağlık çalışanı bu<br />

testi yaptırması gerektiğinin farkında değildir. Binlerce hemşire mesleksel<br />

maruziyet sonrası Hepatit C hastası olmuştur ve birçoğu bunun farkında bile<br />

değildir. “Bu gizli bir epidemidir” (ANA, 2007).<br />

Efekte hastadan Hepatit C virüsünün iğne batması sonucu geçiş riskinin<br />

%2-10 arasında değiştiği belirtilmektedir (Guo, Shiao ve ark. 1999, Hamid,<br />

Farooqui ve ark, 1999). Ancak iğne batması sonrasında yapılacak takipler ve<br />

enfeksiyonun tedavisine ilişkin stratejiler henüz yeterli düzeyde<br />

geliştirilememiştir. Hamid, Farooqui ve arkadaşları tarafından yapılan (1999)<br />

ve 1992-1996 yılları arasında dört yıl süren bir araştırmada 424 iğne batması<br />

vakası izlenmiş ve sonuçları yayınlanmıştır. Çalışma sonunda, Hepatit C geçiş<br />

oranının Hepatit B’den düşük ancak HIV geçişinden yüksek olduğunu<br />

belirtilmiştir (Hamid, Farooqui ve ark. 1999).<br />

27


28 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

Hepatit C, karaciğer yetmezliğine ya da kanserine enden olmaktadır.<br />

ABD’deki önemli karaciğer nakil nedenlerinden bir tanesidir ve her bir nakil<br />

yüz binlerce dolarlık maliyet oluşturmaktadır. Hepatit C, en yaygın kanla geçen<br />

kronik hastalıktır. CDC, dört milyondan fazla Amerika’lının HCV ile enfekte<br />

iken bir milyondan az bir kişinin de HIV ile enfekte olduğunu tahmin<br />

etmektedir. HCV ile enfekte bireylerin %80’i asemptomatikdir. Semptomlar,<br />

sarılık, yorgunluk, koyu renk idrar, karın ağrısı, iştah kaybı ve mide bulantısı<br />

şeklinde olabilir. Kronik enfeksiyonlu bireylerin %70’inde kronik karaciğer<br />

hastalığı gelişir (ANA, 2007).<br />

Hepatit C, primer olarak enfekte kana temas, IV uyuşturucu kullanımı,<br />

delici kesici yaralanmalar yoluyla mesleksel maruziyet ya da 1992 yılı<br />

öncesinde kan almış olmak gibi nedenlerle yayılmaktadır. Geçiş aynı zamanda<br />

doğum sırasında enfekte anneden bebeğe geçiş şeklinde de olabilir. HCV<br />

cinsel olarak da geçebilmektedir ancak bu tür geçiş nadirdir. Hepatit C en sık<br />

olarak kesici delici yaralanmalar yoluyla geçmektedir ve geçiş oranı %2,7-10<br />

arasında değişmektedir (ANA, 2007).<br />

Hepatit C virüsüne maruziyet sonrasında uygulanan mevcut bir profilaktik<br />

ajan yoktur. Kazazedeye ait testlerin yapılması gereklidir ancak tavsiye edilen<br />

prosedürler çeşitlilik göstermektedir. Hepatit C virüsüne maruz kalan bireyin<br />

maruziyet sonrası 3. ve 6. aylarda Hepatit C antibadyleri açısından test edilmesi<br />

gereklidir. Avrupa çalışma grubu, karaciğer Alanine Aminotransferaz<br />

düzeylerinin, akut bir enfeksiyonu erken yakalamak açısından aylık olarak<br />

izlenmesini önermektedir. Akut hepatit C enfeksiyonunun pegylated interferon<br />

+/- ribavirin tedavisi ile kronikleşmesinin önlenebileceğine dair kanıtlar vardır<br />

(Hamlyn ve Easterbrook, 2007). Hepatit C aşısı yoktur. HCV için maruziyet<br />

sonrası bilinen bir profilaksi yoktur. İnterferon monoterapi ya da ribavirin ile<br />

kombine terapi güncel olarak uygulanan tedavilerdir. Kombine terapi<br />

günümüzde tercih edilen tedavi modelidir ve enfekte bireylerin %40’ında<br />

başarılı sonuçlar alındığı belirtilmektedir. Bu ilaçların aylık maliyeti binlerce<br />

doları bulmaktadır. Alkol kullanımı hastalığın daha da kötüleşmesine neden<br />

olmaktadır (ANA, 2007).<br />

<strong>Delici</strong> kesici yaralanma sonrası; Blastomikozis, Brusella, Kriptokokkozis,<br />

Difteri, Kutanöz Gonore, Herpes, Malarya, Mikobakteriozis, Mikoplazma<br />

kaviae, Rocky Mountain Benekli Ateşi, Sporotrikoz, Stafilokokus aureus,<br />

Streptokokus piyogenes, Sifiliz, Toxoplasmoz ve Tüberküloz geçişi de söz<br />

konusu olabilir (Canada’s, National Occupational Health&Safety Resource,<br />

2005).


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

KESİCİ DELİCİ YARALANMA SONRASI İZLEM PROSEDÜRÜ<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanları olarak herhangi bir kesici delici alet yaralanmasına maruz<br />

kaldığımızda ne yapmamız gerektiğini biliyor muyuz? OSHA’nın Kanla geçen<br />

Patojenler Standardına göre sağlık çalışanlarının, CDC’nin en son yayınladığı<br />

maruziyet sonrası tanılama, profilaksi ve tedavi kılavuzlarına uyumlu bir tedavi<br />

almaları gerekmektedir.<br />

ANA (2007)’nın kılavuzuna göre, herhangi bir maruziyet görülmeden önce<br />

tüm çalışanların aşağıdaki hizmetlere ulaşabilir durumda olduğundan emin<br />

olunmalıdır:<br />

Hastane çapında acil kesici delici yaralanma risk tanılama ve<br />

değerlendirmesi olmalı,<br />

HIV, Hepatit B ve Hepatit C için güvenilir testler yapılmalı<br />

Maruziyet sonrası iki saat içerisinde maruziyet sonrası tedavi ve<br />

profilaktik ilaçlara ulaşmak mümkün olmalı<br />

Maruziyetten bir yıl sonrasına kadar danışmanlık, eğitim ve izlem<br />

testleri yapılmalı<br />

Eğer bir kesici delici yaralanma gerçekleşmiş ise aşağıdakilerin acilen<br />

uygulanması gereklidir:<br />

Sabun ve su ile yıkama<br />

Hemen yöneticiye haber verilmesi ve kurumda kullanılan<br />

yaralanma rapor sisteminin başlatılması<br />

HIV, Hepatit B, Hepatit C enfeksiyonu ile ilgili testlerin yapılması<br />

gerekli olan kaynak hastanın tanımlanması. Çalıştığınız kurum bu<br />

testleri hastanın iznine bağlı olarak başlatabilir.<br />

Çalışan sağlığı, acil bölümü ya da gidilecek diğer birimlere haber<br />

verilmesi<br />

Acil olarak güvenilir bir şekilde HIV, Hepatit B ve Hepatit C<br />

testlerinin yapılması<br />

Kaynak hasta bilinmiyorsa ya da testler pozitif ise hemen CDC<br />

kılavuzlarına uyumlu PEP (post-exposure profilaxy-maruziyet<br />

sonrası profilaksi) uygulanması<br />

29


30 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

o HIV: maruziyet sonrası profilaksi “iki saat” içinde<br />

başlamalıdır. HIV için uygulanan PEP, dört hafta süren<br />

(zidovudin ZDV ve lamivudin 3TC), 3TC ile stavudin (d4T) ya<br />

da didanosine (ddl) ve d4T şeklinde planlanan ikili ilaç<br />

tedavisi kullanılmalıdır. Çoğu kez maruziyet sonrası geçiş<br />

riskini azaltmak amacıyla genişletilmiş bir biçimde üçlü ilaç<br />

tedavisi uygulanmaktadır. Eğer virüsün kaynağı olan hasta<br />

bilinmiyor ise ya da PEP için kullanılan ilaçlara dirençli bir<br />

hasta söz konusu ise bile direnç olmayabileceği düşünülerek<br />

ilaç verilmelidir.<br />

o Hepatit B: eğer birey aşılı ise tedaviye gerek yok ancak aşılı<br />

değilse HBIG verilir ve hemen HB aşılama serisi<br />

başlatılmalıdır.<br />

o Hepatit C: güncel olarak önerilen bir tedavisi yok ancak,<br />

deneysel PEP çalışmaları ile ilgili olarak uzmanlara<br />

danışılmalıdır.<br />

Maruziyet ile ilgili bilgiler ayrıntılı bir şekilde kaydedilmelidir.<br />

Maruziyet sonrası altı hafta, üç ay, altı ay ve risk durumuna bağlı<br />

olarak bir yıl sonrasında güvenilir maruziyet sonrası testlerinin<br />

yapılması gereklidir.<br />

PEP takip ve izlemi yapılmalıdır.<br />

Testler tamamlanıncaya kadar diğer bireylere bulaşmanın<br />

engellenmesine yönelik tedbirlerin alınması gereklidir (örn: eş ile<br />

güvenli cinsel ilişki).<br />

Gerekli yönlendirmenin ve bilgilerin alınması için enfeksiyon<br />

hastalıkları uzmanına akla gelen soruların sorulması gerekmektedir<br />

(American Nurses Association’s Needlestick Prevention Guide,<br />

2007).<br />

DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARININ ÖNLENMESİ<br />

Diğer tür yaralanmaların aksine delici kesici alet yaralanmalarının çoğu<br />

önlenebilir yaralanmalardır. DKAY vakalarının %80’inin güvenli alet<br />

kullanımı yoluyla önlenebileceği belirtilmektedir. Bununla birlikte hastasına<br />

tıbbi bakım verirken kontamine aletlerle temas eden sağlık çalışanının,


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

sağlığını korumayı amaçlayan birçok güvenli alet varken, bunların<br />

kullanımından kaçınılmaktadır (Stoker, 2004, Köktürk, Kurşun ve ark. 2003).<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanlarının koruyucu önlemleri kullanma oranlarının araştırıldığı<br />

bir çalışmada; sadece %52’sinin eldiven kullandığı, %5’inin maske taktığı,<br />

%3’ünün gömlek giydiği ve %2’sinin gözlük kullandığı tespit edilmiştir<br />

(Akbulut, 2004). ABD’de önlem alınmadan önce %38,1 olan temas oranının<br />

önlemler alındıktan sonra %18,1’e düştüğü bildirilmiştir. Enjektör iğnesi<br />

kapları ile ilgili düzenleme, kesici aletlerin uygun kullanımı, etkili haberleşme<br />

ve sağlık çalışanlarının eğitimi sonucu Kaliforniya’daki bir eğitim hastanesinde<br />

sağlık çalışanları arasında iğne batması vakalarının %60 oranında azaldığı<br />

bildirilmiştir. Jinekolojik operasyonlarda cerrahi iğnelere yönelik CDC<br />

çalışmasında; keskin olmayan dikiş iğneleri ile perkütanöz yaralanmalara<br />

rastlanmadığı, her 1000 eğri iğne kullanımında %1.9 olan travma oranının düz<br />

iğne ile %14.2’ye yükseldiği gözlenmiştir (Akbulut, 2004).<br />

Kapsamlı bir önleme programı aşağıdaki başlıkları içermelidir:<br />

1. Çalışanların eğitimi<br />

2. Rehberlerin kullanımı<br />

3. Güvenli kapama prosedürleri<br />

4. Etkili atık sistemleri<br />

5. Etkin gözetim programları<br />

6. Ekipman tasarımını geliştirme (Canada’s, National Occupational<br />

Health&Safety Resource, 2005)<br />

Çalışanların Eğitimi<br />

<strong>Kesici</strong> delici alet yaralanmalarını önlemek için yapılan etkili bir program<br />

çalışan eğitimini içermelidir. Çalışanların, iğneleri kullanma, toplama,<br />

ayrıştırma ya da atılımının uygun bir şekilde nasıl yapılacağına dair eğitilmeleri<br />

gereklidir. Çalışanlar iğne batması ile ilgili ne tür riskler olduğunu ve<br />

önlemenin ne anlama geldiğini bilmelidir (Canada’s, National Occupational<br />

Health&Safety Resource, 2005). Eğitim programı özellikle yaralanma riski,<br />

potansiyel tehlikeler, iğnelerin kullanımı ve atılımına ilişkin önerilen önlemler,<br />

yaralanma ile ilgili rapor tutma prosedürleri ve HBV aşılamasının önemi gibi<br />

konuları içermelidir.<br />

31


32 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

Kılavuzların Kullanımı<br />

Özellikle CDC ve hemşirelere yönelik olarak ANA’nın yayınlamış olduğu<br />

kılavuzlardan yararlanılabilir. Bu kılavuzlara CDC’nın http://www.cdc.gov/<br />

ncidod/dhqp/gl_occupational.html web sitesinden ulaşılabilir. <strong>Delici</strong> kesici alet<br />

yaralanmalarının önlenmesiyle ile ilgili ve hemşirelere yönelik olarak ANA<br />

(American Nurses Association) bir kılavuz yayınlamıştır. Bu kılavuza ise<br />

aşağıdaki web adresten ulaşılabilir:<br />

http://nursingworld.org/MainMenuCategories/OccupationalandEnvironmental/<br />

occupationalhealth/SafeNeedles/NeedlestickPrevention.aspx.<br />

ANA’nın 2007 temasında “Safe Needles Save Lives”-“güvenli iğneler<br />

yaşamı korur” denilmektedir (Şekil 1). Bu tema ile koruyucu ve güvenilir<br />

ekipmanların yaşamı koruyucu etkisine vurgu yapılmaktadır (ANA, 2007).<br />

Şekil 1. Amerikan Hemşireler Birliği 2007 Teması (ANA, 2007).


Güvenli Kapama Prosedürleri<br />

<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Kapama gerçekten gerekli ise düşünülmeli ve bu durumda iğne ucu asla<br />

korumasız olan elden tarafa çevrilerek kapama işlemi gerçekleştirilmemelidir.<br />

Tek Elle Yerleştirme<br />

Kapama iğne koruyucu ucunun düz bir zemine bırakılması sonrası tek elle<br />

iğneye geçirilmesi şeklinde yapıldığında güvenli olmaktadır.<br />

Kapama Araçları<br />

Bazı güvenli kapama araçları bulunmaktadır. Geliştirilen bazı araçlar iğne<br />

ucunun tek elle ve kolayca kapanmasına olanak vermektedir (Canada’s,<br />

National Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

Atık Yönetimi<br />

Etkin bir atık yönetimi, iğne batmalarını önlemede kritik bir öneme<br />

sahiptir. İğnelerin kapanmadan atılmasına olanak sağlayan ve delinmeye<br />

dirençli kapların kolaylıkla ulaşılabilecek yerlerde bulunması önemlidir. Bu<br />

kapların ağzı yeterli genişlikte olmalı, iğneler çıkarılmadan atılabilmeli, kaplar<br />

tam olarak dolmadan önce yenisi ile değiştirilmelidir (Canada’s, National<br />

Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

Etkin Gözetim-Denetim Programları<br />

İğne batmaları ile ilgili faktörler hakkında hâlâ ciddi bir bilgi eksikliği<br />

vardır. Gözetim programlarının düzenlenmesi, bu alandaki bilgi açıklarının<br />

derinlemesine analiz edilmesine olanak sağlayabilir. Bu amaçla geliştirilen bir<br />

gözetim programı; kesici delici yaralanma oranlarının saptanması, nedenlerinin<br />

incelenmesi, yaralanan personele uygun tedavi olanaklarının sağlanması,<br />

gerekli geliştirme ve önleme alanlarına ilişkin gereksinimlerin belirlenmesi ve<br />

bu problem ile mücadele için pratik stratejilerin geliştirilmesi gibi konuları<br />

içermelidir (Canada’s, National Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

Ekipman Tasarımını Geliştirme ve Sürekli Yenilik<br />

<strong>Kesici</strong> delici yaralanmaları önlemek için sürekli olarak inceleme ve<br />

yenilikler yapmak gerekmektedir. Bu incelemelerin amacı; kesici delici<br />

yaralanmaları önleyici araç tiplerini tasarlamak, delici cisimlerin ortamda nasıl<br />

saklanması gerektiği ve yaralanma nedenlerini daha iyi anlamak ve bu tür<br />

33


34 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

kontamine aletlerin eliminasyonu ile ilgili yöntemler bulmak olmalıdır<br />

(Canada’s, National Occupational Health&Safety Resource, 2005).<br />

<strong>Kesici</strong> <strong>Delici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmalarını Önleme Amaçlı Diğer Öneriler<br />

Hasta ile temastan sonra ellerin yıkanması, eldiven, maske, önlük ve<br />

gözlük kullanılması, ucu sivri aletler ve onların konulduğu kaplara mümkün<br />

olduğu kadar az dokunulması, temas kontrol planlarının oluşturulması ve<br />

geliştirilmesi, teknolojik gelişmelerin hızla uygulanması ve uygulamaların<br />

kontrolü, sağlık birimlerinin periyodik denetimleri, HBV aşısı ve temas sonrası<br />

profilaksi yapılması gibi pratik önlemlerin alınması çok önemlidir (Akbulut,<br />

2004).<br />

Ayrıca ameliyathanelerde, operasyondan sonra kullanılan materyallere<br />

çıplak elle dokunulmaması, ucu sivri aletlerin uygun koruyucu kaplara<br />

yerleştirilmesi, çevre temizliği için tek kullanımlık havluların kullanılması,<br />

yenilecek ya da içilecek maddelerin kan ile kontamine olma ihtimali olan<br />

bölgelerde tüketilmemesi, kan ya da serum bulundurulan buzdolaplarına<br />

yiyecek ya da içecek konulmaması gibi genel uygulamalara dikkat edilmesi<br />

gerektiği belirtilmiştir (Akbulut, 2004).<br />

Sivri uçlu aletlerin kullanımındaki değişiklikler cerrahi olmayan<br />

işlemlerdeki travmaları da önleyebilir. Pek çok perkütan yaralanma, intravenöz<br />

kateter uygulaması sırasında oluşmaktadır. Flebotomi sırasında kullanılan<br />

iğnelerin geliştirilmesiyle yaralanmalar belirgin olarak azalmıştır. İğnesiz<br />

intravenöz uygulamalarda perkütan yaralanma yaklaşık olarak %72-%100<br />

oranında azalmış, ayrıca kateter yeri enfeksiyonları, bakteriemiler ve hastaların<br />

bakım komplikasyonlarının daha az gözlendiği saptanmıştır (Akbulut, 2004).<br />

<strong>Sağlık</strong> Bakım Kurumlarına Yönelik Öneriler<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanlarının meslek sağlığını korumak için düzenli ve sürekli<br />

çalışacak komiteler kurulmalıdır. Bu komiteler sağlık çalışanının ve hastanın<br />

korunması için optimal tıbbi bakımı verecek gerekli bilgi, ekipman ve aletleri<br />

sağlamalıdır. Mesleki olarak edinilen HIV, HBV ve HCV enfeksiyonlarının<br />

daha sistematik sürveyansları yapılarak, kanla temasın epidemiyolojik<br />

tanımlanmaları ortaya çıkarılmalıdır. Ayrıca temas sonrası profilaksinin erken<br />

ve etkin bir şekilde yapılmasına özen gösterilmelidir (Akbulut, 2004).<br />

<strong>Sağlık</strong> çalışanları, standart iğne, bistüri ve bunlar gibi kesici delici aletlerin<br />

yerine güvenli alternatif araçlar kullanabileceklerinin farkında olmalıdırlar.


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Hastane yöneticileri, enfeksiyon kontrol yöneticileri ve tüm sağlık çalışanları<br />

kesici delici yaralanmaları önleyen ürünlerin kullanımı konusunda daha sıkı bir<br />

işbirliği içinde olmalıdırlar (Stoker, 2004).<br />

Bu yaklaşım, yaralanan sağlık çalışanının tedavi edilmeye çalışılmasından<br />

daha ekonomik ve daha efektif bir yaklaşımdır. ABD’de serokonversiyon hariç,<br />

bir iğne batması sonucu sağlık çalışanının kanla geçen hastalıklar ile ilgili<br />

yaptırdıkları testlere harcanan para yaklaşık olarak 3.500 dolardır. Amerika’da<br />

serokonversiyon (koruyucu serum verilmesi) hariç toplam maliyetin 2.4 milyar<br />

dolar olduğu belirtilmektedir (Stoker, 2004).<br />

Kaza sonucu oluşan delici kesici yaralanmaların etkin bir şekilde<br />

önlenebilmesi için sağlık çalışanlarının primer ve sekonder korunma<br />

önlemlerinin yanı sıra koruyucu ürünleri kullanmaları gerekmektedir.<br />

Primer önleme, iğneli ve keskin materyalleri alternatif modelleri ile<br />

değiştirmektir. Bu yöntemi mümkün olduğu sürece daima kullanmak gerekir:<br />

bununla birlikte tüm iğneli ve keskin materyalin alternatifi yoktur (Stoker,<br />

2004).<br />

Sekonder önleme, aktif ya da pasif koruyucu araçların standart iğne ya da<br />

kesicilere eklenmesidir. Pasif koruyucular, sağlık çalışanının aktif<br />

müdahalesini gerektirmeyen ve girişim sırasında otomatik olarak çalışan<br />

sistemlerdir. Bu araçlar kazara oluşan yaralanmaları önlemede etkindir. CDC<br />

verilerine göre, tüm iğne batması yaralanmalarının %25’i, aracın güvenlik<br />

özelliğinin aktif hale getirilmemesinden kaynaklanmaktadır (Stoker, 2004).<br />

Gereksiz iğneli aletleri ve kesicileri, iğnesiz olan alternatifleri ile değiştirin<br />

(Gereksiz iğneli ve kesici aletlerin alternatif ve kesici delici olmayan ürünler ile<br />

değiştirilmesi kesici yaralanmaların önlenmesinde kullanılan “primer”<br />

yöntemdir). İntravenöz girişimlerde standart iğneler yerine iğnesiz bağlantıları<br />

tercih ediniz. İğnesiz bağlantı araçları, sadece pistonunun çekilmesini ya da kör<br />

iğne ucunun aktive edilmesini gerektiren sistemlerdir. Bağlantılar kolayca<br />

temizlenebilirler ve mikroorganizmalara karşı bariyer görevi görebilirler. Özel<br />

IV giriş kateteri için kör iğne kanülleri kullanılabilir. Birçok prosedürde keskin<br />

dikiş iğneleri yerine yuvarlak uçlu olanlar kullanılabilir. Yuvarlak şekilli<br />

iğnelerle perkütan yaralanma olasılığı daha azdır. Birçok yara dikiş atılmak<br />

yerine çeşitli yapıştırıcılılar ile kapatılabilir. Yara irrigasyonları özel plastik<br />

koruyucular ile yapılabilir. Göbek kordonları, standart Kelly klempi ile tutma<br />

ve kesme yerine yeni teknoloji ürünleri sayesinde aynı anda kesilip<br />

klemplenebilir. Cam malzemeler mümkün olduğunca plastik ürünler ile<br />

35


36 <strong>Fırat</strong> <strong>Sağlık</strong> Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:9 (2008)<br />

değiştirilebilir. Geleneksel cam kapiller tüplerin çok çeşitli ve güvenli<br />

alternatifleri vardır. Kapiller tüplerin kırılması delici yaralanmalara ve<br />

kullanıcının vücuduna önemli miktarda enfekte kan girişine neden<br />

olabilmektedir. Bu tip yaralanmalar HIV, HBV ve HCV gibi kanla taşınan<br />

enfeksiyon patojenlerinin geçişi açısından büyük risk taşımaktadır. Aynı<br />

zamanda laboratuar spesmen kapları ve kan tüplerinin plastik modelleri ile<br />

değiştirilmesi mümkündür (Stoker, 2004).<br />

Sonuç olarak; sağlık çalışanlarının her an karşılaşabilecekleri kesici delici<br />

alet yaralanmaları konusunda son derece bilinçli ve bilgili olmaları<br />

gerekmektedir (Stoker, 2004). <strong>Delici</strong> kesici yaralanmalar ile viral ve bulaşıcı<br />

ajanlara maruziyetin çoğu kez önlenebilir olmasına karşın ciddi bir sorun<br />

olmaya devam ettiği görülmektedir. <strong>Sağlık</strong> çalışanlarının çoğunun standart<br />

önlemlerin yanı sıra maruziyet sonrası uygulanması gerekli işlemler<br />

konusundaki bilgisi yetersizdir. <strong>Sağlık</strong> kurumlarında çalışanların<br />

bilgilendirilmesi ve rutin inceleme ve gerektiğinde maruziyet sonrası tedavi ve<br />

izlemleri ile ilgilenecek birimlerin kurulması ve bu birimlerin gerekli tüm<br />

işlemleri koordine bir şekilde yürütmesinin efektif ve maliyet etkili bir yol<br />

olduğu belirtilmektedir (Hamlyn ve Easterbrook, 2007).<br />

KAYNAKLAR<br />

Akbulut, A. (2004). “<strong>Sağlık</strong> Personelinde İnfeksiyon Riski ve Korunma: Kan Yoluyla<br />

Bulaşan İnfeksiyonlar”, Hastane İnfeksiyonları Dergisi 8:132-139.<br />

ANA, (2007). “American Nurses Association’s Needlestick Prevention Guide”,<br />

http://nursingworld.org (Erişim: 19/10/2007).<br />

Canada’s, National Occupational Health&Safety Resource, (2005). “Needlestick<br />

Injuries”(http://www.ccohs.ca/oshanswers/diseases/needlestick_injuries.html#_1_1,<br />

Erişim: 02/04/2007).<br />

Guo, Y.L., Shiao,J., Chuang, Y.C., Huang, K.Y. (1999). “Needlestick and sharps<br />

injuries among health-care workers in Taiwan”, Epidemiology and Infection, 122,<br />

259-265.<br />

Hamid, S.S., Farooqui, B., Rizvi, O., Sultana, T., Siddiqui, A.A. (1999). “Risk Of<br />

Transmission And Features Of Hepatitis C After Needlestick Injuries”, Infection<br />

Control And Hospital Epidemiology, Vol. 20 No. 1.


<strong>Sağlık</strong> <strong>Çalışanlarında</strong><strong>Delici</strong> <strong>Kesici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmaları<br />

Hamlyn, E., Easterbrook, P., (2007). “In-Depth Review: Occupational exposure to HIV<br />

and the use of post-exposure prophylaxis”, Occupational Medicine, 57:329-336.<br />

Köktürk, M., Kurşun, Ş., Yavuz, M., Dıramalı, A. (2003). “Hastanede Çalışan <strong>Sağlık</strong><br />

Personelinde <strong>Kesici</strong> <strong>Delici</strong> <strong>Alet</strong> Yaralanmalarının İncelenmesi”, 4. Ulusal Cerrahi ve<br />

Ameliyathane Hemşireliği Kongresi, 22-26 Ekim, İZMİR.<br />

Köşgeroğlu, N., Ayrancı, Ü., Bahar, M. (2003). “Ameliyathanede Çalışan<br />

Hemşirelerde <strong>Kesici</strong>/<strong>Delici</strong> <strong>Alet</strong>le Yaralanma ve Tıbbi Yardım Alma Durumları”, 4.<br />

Ulusal Cerrahi ve Ameliyathane Hemşireliği Kongresi, 22-26 Ekim, İZMİR.<br />

School of Nursing, University of Ballarat in Australia, (2004). “Sharps/ Needle Stick/<br />

Splash Injuries Guidelines/Statement”, (http://www.ballarat.edu.au/ard/nursing/<br />

policy.shtml- Erişim: 01-04-2007).<br />

Smith, D.R., Leggat, P.A. (2005). “Issues and Innovations in Nursing Practice:<br />

Needlestick and sharps injuries among nursing students”, Blackwell Publishing Ltd,<br />

Journal of Advanced Nursing, 51(5), 449–455.<br />

Stoker, R. (2004). “Needlestick Injury Prevention”, Founder and Executive Director,<br />

International Sharps Injury Prevention Society (ISIPS), Infusion Therapies, Business<br />

Briefing: long-term health care.<br />

Türkyılmaz, R., Dokuzoğuz, B., Çokça, F., Akdeniz, S. (2004). “<strong>Sağlık</strong> Çalışanlarının<br />

Meslek Riskleri”, Bilimsel Tıp Yayınevi, Hastane İnfeksiyonları Kontrolü El Kitabı,<br />

Hastane İnfeksiyonları Derneği Yayını No 2, ss: 417.<br />

Wilburn, S. (2007). “Needlestick and Sharps Injury prevention”,<br />

(http://nursingworld.org/ojin/topic25/tpc25_4.htm, Erişim: 02/04/2007). Online<br />

Journal of Issues in Nursing. Vol.9 No: 3, pp 1-13.<br />

37

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!