17.04.2014 Views

Eskişehir Rehberi - Eskişehir Valiliği

Eskişehir Rehberi - Eskişehir Valiliği

Eskişehir Rehberi - Eskişehir Valiliği

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

36 Eskişehir <strong>Rehberi</strong> / Tarih Sayfalarında Eskişehir<br />

ülkesinin göçebe Kimmer boyları tarafından istila edildiğini ve Midas’ın bu<br />

felaket karşısında boğa kanı içerek yaşamına son verdiğini anlatıyor. Frig-<br />

Kimmer mücadelesi ile ilgili hiçbir yazılı belge olmaması ve Gordion’daki<br />

büyük yangının Kimmerlere mal edilmemesi nedeniyle babası Gordios gibi<br />

efsanevi kral Midas’ın da akıbeti tarihin sırlarla dolu sayfalarında gizli.<br />

Frig Krallığı’nın politik gücünün nasıl ve ne zaman sona erdiği de pek açık<br />

değil. Bilinen, Gordion’un MÖ 4. yüzyılın ikinci yarısı ortalarına kadar Friglere<br />

hizmet vermeye devam ettiği. Arkeolojik buluntular, MÖ 7. yüzyılın sonlarında<br />

kentte istikrarın ve zenginliğin devam ettiği yönünde. Öyleyse Herodotos’un<br />

bildirdiği gibi Frig Krallığı, Lidya kralı Alyattes’in (MÖ 610-560) MÖ 590<br />

yılındaki Kızılırmak seferine değin hâlâ bağımsızlığını koruyordu. Ancak ne<br />

doğu ne de batı kaynaklarında Midas’ın halefleri hakkında açık bir kayıt yok.<br />

MÖ 585 yılında Medler ile Lidyalılar arasında yapılan Kızılırmak barışından<br />

sonra Frig topraklarının Kızılırmak’ın doğusunda kalan toprakları Medlerin<br />

denetimi altına girmişti. Batıda kalan büyük kesim ise Lidya egemenliği<br />

altındaydı. MÖ 547/46 yılında Lidya Krallığı’nın yıkılmasıyla birlikte Frigya<br />

toprakları, iki yüz yılı aşkın bir süre Pers İmparatorluğu’nun bir parçası olmuş;<br />

Kapadokya, Paflagonya ve Hellespontos ile birlikte Büyük Frigya Satraplığına<br />

bağlanmıştı. Askerî ve idari planda kalan Pers egemenliği boyunca yerli halk,<br />

büyük ölçüde geleneksel yaşam biçimi ve kültürlerini sürdürmeye devam<br />

etmiş; eski Frig dili ve yazısı en azından MÖ 4. yüzyıla, hatta 3. yüzyıla kadar<br />

kullanılmıştı. Pers egemenliğini takip eden Hellenistik Çağ’da Anadolu’da<br />

Yunan kültürü, Yunan tarzı yaşam biçimi yayıldı; yerli diller, gelenekler yerini<br />

bu akıma bıraktı. Bununla birlikte köklü Frig kültürünün etkileri bölgede Roma<br />

döneminin sonlarına, hatta Hristiyanlığın ortaya çıkışına kadar devam etti. Bir<br />

zamanların ihtişamlı başkenti Gordion ise önemini yitirmiş, giderek sonun<br />

başlangıcındaki köy niteliğine bürünerek sessiz bir şekilde unutulmuştu.<br />

Frig yazılı belgelerinin suskunluğu karşısında Frig toplumunu ve bu toplumun<br />

yarattığı uygarlığı anlamamıza Homeros, Herodotos, Strabon, Plinius gibi<br />

Eskiçağ yazarlarının vermiş olduğu bilgiler ve arkeolojik kazılarla gün ışığına<br />

çıkan buluntular yardımcı oluyor. Homeros’a göre, Frigler “Savaşa girmek için<br />

yanıp tutuşan” bir ulustur. Strabon, onların “Barışsever”, Arrianos “Çok mutlu<br />

insanlar”, Livius “Cesaretten yoksun, korkak” olduğunu belirtir. Athenaeus<br />

ise antik çağ dünyasında ün salan Frigler’in müzik ve dansta gösterdikleri<br />

üstün beceriden büyük bir övgüyle söz eder. Frigli ustaların elinden çıkan ve<br />

kazılarda bulunan metal, ahşap ve pişmiş toprak pek çok eser, sanata yatkın<br />

bu ulusun yaratıcılığını günümüze taşır. Frig sanatının en erken gelişmeye<br />

başlayan dallarının başında mimari gelir. Kaya mimarlığı, Frig mimarlığının<br />

özüdür. Frigler tamamen kendi yaratıcı güçlerinin ürünü olan akroterli, beşik<br />

çatılı kaya anıtları ile aslında geleneksel Frig ahşap mimarisini ana kayaya<br />

işleyip ölümsüzleştirmişlerdir. Taşı kolaylıkla biçimlendirip üstün mimarlık

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!