24.11.2014 Views

makale - Türk Eğitim-Sen

makale - Türk Eğitim-Sen

makale - Türk Eğitim-Sen

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

olarak görülerek, hızlı ve istikrarlı bir<br />

ekonomik büyüme ve sosyal gelişmenin<br />

gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.<br />

Mamafih Yüksek Öğretim bir<br />

kültür ve bir yaşam şekli olarak<br />

algılanmalıdır. Ancak üniversiteler<br />

ülkemiz gençlerine kaliteli yüksek<br />

öğrenim sağlamak ve çağdaş bilimsel<br />

araştırmaları yürütmek gibi<br />

iki temel görevi yerine getirmekten<br />

oldukça uzaktır. Bu uzaklık aynı<br />

zamanda bizim bilgi toplumuna<br />

olan uzaklığımızın da bir göstergesidir.<br />

Üniversitelerde kurulacak<br />

birimler ile üniversitenin bulunduğu<br />

toplumun ve çevrenin talepleri<br />

toplanarak, daha faydalı olmanın<br />

yolları sistematik ve pragmatik bir<br />

şekilde aranmalıdır.<br />

Bugün üniversitelerimizin yapısal<br />

anlamda çağdaşlıktan uzak oldukları,<br />

üniversite çalışanının mesleki<br />

saygınlığının tükendiği, eğitim<br />

kalitesinin nitelikli olmaktan uzaklaşarak<br />

yeni bir tarif ile “Yüksek<br />

Lise” haline geldiği bir ortamda<br />

bulunmaktayız. Diğer taraftan YÖK<br />

kurulduğu günden itibaren devletin<br />

diğer organları ile olan sorunları<br />

nedeni ile gündeme, gerçek<br />

problemleri ile gelememektedir.<br />

YÖK iktidar karşısında, siyasiler<br />

nezdinde direnme ve gerçeklerini<br />

iletme gücünden yoksun bir hale<br />

düşmüştür. Mamafih üniversitelerden<br />

gençliğin ne beklediği ile<br />

üniversitelerin gelecekteki vizyonları<br />

çağın tarif ettiği gerçeklerden<br />

uzaklaşmıştır. Mesleğin saygınlığı<br />

ve cazibesi kalmadığı gibi maddi<br />

donanımları da yetersizdir.<br />

Öte taraftan Vakıf Üniversiteleri<br />

anayasal birer yüksek öğretim<br />

kuruluşu olarak ilk kez 1982 Anayasasına<br />

girmiştir. Geçmişte yani<br />

1970’li yıllarda denenen özel akademik<br />

birimler tecrübesi kötü bir<br />

örnek olduğundan dolayı kaldırılarak<br />

vakıf şeklinde yapılanmaya<br />

gidilmesi uygun görülmüştür. Vakıf<br />

olmasındaki temel hedefimiz kar<br />

amacı gütmeden, ülkeye hizmet<br />

edecek yüksek öğretim kurumu<br />

kazandırmaktı. Ülkemizde üniversite<br />

kapısında bekleyen milyonlar<br />

göz önüne alındığında, atılan adımın<br />

yerinde olduğunu söyleyebiliriz.<br />

Fakat Vakıf statüsünün yapılan<br />

işin doğasına yetersiz kaldığı bir<br />

gerçek. Kısa süre içinde “Özel Üniversite”<br />

kavramının ve statüsünün<br />

geliştirilerek gündeme alınması elzemdir.<br />

Aksi takdir de devlet eli ile<br />

Vakıf Üniversiteleri’ne yapılan yardım<br />

ile Devlet Üniversitesi öğrencisine<br />

sağlanan maddi kolaylıkların<br />

tartışma konusu olması önlenemeyecektir.<br />

Problemin yeni bir anlayış<br />

ile çözümlenmesi hayatidir. Öte<br />

taraftan YÖK, vakıf üniversitelerinde<br />

2009-2010 öğretim yılında ilk<br />

defa öğrenci kabul edilecek lisans<br />

programlarına verilecek kontenjanların,<br />

en az yüzde 20’sinin tam<br />

burslu olmasına karar vermiştir.<br />

ş y g yg g ş ş<br />

Eğitimin imin<br />

in Sesi Temmuz - Ekim<br />

2010 0 Sayı 34<br />

49

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!