You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
STRATEJİK PLAN I 2010-2014<br />
A- TARİHİ GELİŞİM<br />
Ülkemizdeki demiryolu sistemi, 153 yıllık köklü bir<br />
tarihçeye sahiptir. Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk<br />
demiryolu İskenderiye-Kahire arasında inşaa<br />
ettirilerek, 1854 yılında işletmeye alınmıştır. Osmanlı<br />
İmparatorluğu topraklarında inşaa ettirilen ikinci<br />
demiryolu hattı ise bugün Romanya topraklarında<br />
kalan Köstence-Çernodova hattıdır.<br />
Cumhuriyetin ilanından sonra çizilen sınırlar<br />
içerisinde kalan ilk demiryolu hattı ise 1856 tarihinde<br />
yine bir İngiliz şirketine verilen imtiyazla İzmir-Aydın<br />
arasında inşaa edilmiştir. 130 km uzunluğundaki bu<br />
hattın yapımı 1866'da tamamlanabilmiştir.<br />
İmtiyaz verilen başka bir İngiliz şirketi de İzmir-<br />
Turgutlu-Afyon hattı ile Manisa-Bandırma hattının 98<br />
km.lik kısmını 1865 yılında tamamlamış, hattın geri<br />
kalan bölümleri ise sonraki yıllarda inşaa edilmiştir.<br />
1869 yılında yapım imtiyazı Baron Hirsch'e verilmiş<br />
olan 2.000 km.lik şark demiryollarının milli sınırlar<br />
içerisinde kalan 336 km.lik İstanbul-Edirne ve<br />
Kırklareli-Alpullu kesiminin 1888'de bitirilerek<br />
işletmeye açılmasıyla da İstanbul, Avrupa<br />
demiryollarına bağlanmıştır.<br />
Bu hatların seçimi nedensiz değildi. İzmir-Aydın<br />
yöresi diğer yörelere göre nüfus bakımından kalabalık,<br />
ticari potansiyeli yüksek, İngiliz pazarı olmaya elverişli<br />
etnik unsurların yaşadığı, İngiliz sanayisinin<br />
gereksinim duyduğu ham maddeye kolay<br />
ulaşılabilecek bir yöreydi. Ayrıca Ortadoğu'nun kontrol<br />
altına alınarak Hindistan yollarının denetimi alınması<br />
bakımında da stratejik bir öneme sahipti. Osmanlı<br />
Devletinde demiryolu imtiyazi verilen İngiliz, Fransız<br />
ve Almanların ayrı ayrı etki alanları oluştu. Fransa;<br />
Kuzey Yunanistan, Batı ve Güney Anadolu ile<br />
Suriye'de, İngiltere; Romanya, Batı Anadolu, Irak ve<br />
Basra Körfezinde, Almanya; Trakya, İç Anadolu ve<br />
Mezopotamya'da etki alanları oluşturdu. Batılı<br />
sermayedarlar, sanayi devrimi ile çok önemli ve<br />
stratejik bir ulaşım yolu olan demiryolunu tekstil<br />
sanayinin hammaddesi olan tarım ürünlerini ve önemli<br />
madenleri en hızlı biçimde limanlara, oradan da kendi<br />
ülkelerine ulaştırmak için inşaa ettiler. Üstelik, km<br />
başına kâr güvencesi, demiryolunun 20 km<br />
çevresindeki maden ocaklarının işletilmesi vb.<br />
imtiyazlar alarak demiryolu inşaaatlarını<br />
yaygınlaştırdılar. Dolayısıyla Osmanlı Topraklarında<br />
yapılan demiryolu hatları, geçtiği güzergâhlar bu<br />
ülkelerin iktisadi ve siyasi amaçlarına göre<br />
biçimlendirildi.<br />
1876'dan 1909'a kadar tam 33 yıl Osmanlı Padişahı<br />
olan Sultan II. Abdülhamid hatıralarında şunları ifade<br />
ediyor; "Bütün kuvvetimle Anadolu Demiryollarının<br />
inşaasına hız verdim. Bu yolun gayesi Mezopotamya ve<br />
Bağdat'ı, Anadolu'ya bağlamak, İran Körfezine kadar<br />
ulaşmaktır. Alman yardımı sayesinde bu başarılmıştır.<br />
Eskiden tarlalarda çürüyen hububat şimdi iyi sürüm<br />
bulmaktadır, madenlerimiz dünya piyasasına arz<br />
edilmektedir. Anadolu için iyi bir istikbal<br />
hazırlanmıştır. İmparatorluğumuz dahilindeki<br />
demiryollarının inşaatı mevzuunda büyük devletler<br />
arasındaki rekabet çok garip ve şüphe davet edicidir.<br />
Her ne kadar büyük devletler itiraf etmek<br />
istemiyorlarsa da bu demiryollarının ehemmiyeti<br />
yalnızca iktisadi değil, ayni zamanda siyasidir."<br />
Anadolu'da yapımı tasarlanan demiryollarının<br />
devlet eliyle inşaası düşünülmüş ve 1871 tarihinde<br />
çıkarılan bir irade ile Haydarpaşa-İzmit hattının<br />
yapımına başlanılmış ve emaneten üç bölümde yapılan<br />
91 km'lik hat 1873 yılında bitirilmiştir. Ancak bundan<br />
sonra mali imkansızlıklar nedeni ile yapımına devam<br />
edilemeyen Anadolu Demiryolları ile Bağdat ve Cenup<br />
Demiryollarının yapımları Alman sermayesi ile<br />
gerçekleştirilmiştir.Cumhuriyet döneminden inşaa<br />
edilen demiryollarının 4136 km'lik kısmı,<br />
Cumhuriyetin ilanı ile çizilen milli sınırlar içerisinde<br />
kalmıştır. 24.5.1924 tarihinde çıkarılan 506 Sayılı<br />
Kanun ile bu hatlar millileştirilmiş ve ''Anadolu-Bağdat<br />
Demiryolları Müdüriyeti Umumiyesi'' kurulmuştur.<br />
Cumhuriyet öncesi dönemde, yabancı şirketlere<br />
verilen imtiyazla, onların denetiminde ve ülke dışı<br />
ekonomilere, siyasi çıkarlara hizmet eder türde<br />
gerçekleştirilen demiryolları, Cumhuriyet sonrası<br />
dönemde milli çıkarlar doğrultusunda yapılandırılmış,<br />
kendine yeterli "milli ekonomi"nin yaratılması<br />
amaçlanarak, demiryollarının ülke kaynaklarını<br />
harekete geçirmesi hedeflenmiştir.Bu dönemin belirgin<br />
özelliği,<br />
2