12.07.2015 Views

kasım aralık - Örme Sanayicileri Derneği

kasım aralık - Örme Sanayicileri Derneği

kasım aralık - Örme Sanayicileri Derneği

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ÖRME DÜNYASI 57kurduk. Dört dörtlük bir imalathanemeydana getirmiştik. Daha sonra 1995yılında Hüda Tekstil –Hüseyin Dağ isimlişahış firmasını kurdum. Daha sonra HüdaTekstil’i şirketleştirdik limitede dönüştürdük,Dağ <strong>Örme</strong>’yi ise ticaret firması olarak birsüre tuttuktan sonra kaptım. <strong>Örme</strong> imalatınıo günden sonra Hüda Tekstil üzerindengerçekleştirdik. 2000 yılında Üçyüzlü’denBağcılar’a taşınma kararı aldık. Bağcılarageldiğimizde 10 fayn grubu, tüp, ribanave interlok grubumuz vardı. Toplam 16makinemiz vardı. 5 yıl burada kaldıktansonra, 2005 yılında ise Bağcılar’danHaramidere’ye taşınmaya karar verdik.Taşınırken üç makineyi hurda fiyatına sattım.Açık enler ilk çıktığında alanlar karlı çıktıAçık en ilk çıktığında fasonu 1300-1500lira idi. İlk çıktığında alanlar karlı çıktı. Fakato günlerde ben açık ene uzak durdum çünkübenim işim 10 fayn idi, fantezi idi, bu alandakalmayı tercih etmiştim. Fakat burayageldiğimde, çevreden niye açık enlerinyok diyenler oldu. Bir ara niyetlendim.Pilotelli iki açık en almak için Benteks ilesözleşme aşamasına geldim ama sonra birdostumun geç kaldığımı bu saatten sonrabu işe girmemin iyi olmayacağı yönündekitelkinleri sonucu vazgeçtim almaktan.Aradan bir süre geçtikten sonra 2007’deaçık en furyası başlayınca yine açık enalmam yönünde baskılar oldu. Bu baskılarüzerine ben de iki tane Uzak Doğu makinesisiparişi verdim. Makineler geldikten sonrane olduysa oldu, şansımız mı yoktu ne,o günden sonra açık en işi birden kesildi.Makineleri doğru dürüst çalıştıramadık bile.Açık enlerin geldiği günün ertesinde oğlumErkan’ı trafik kazasında kaybedince de, işteniyice uzaklaştım, birkaç ay işe gelemedim.Oğlumun ölümünden sonra, tekrar işiminbaşına geçtim ama o günden sonra dazaten açık enleri çalıştıracak bir iş çıkmadı.Makineler halen ilk günkü gibi duruyor. Parakazanmak nasip olmadı.Sanko, onlarca küçük firmanınişini elinden aldı<strong>Örme</strong> sektörü ülkemiz için çok önemli biryere sahip ama maalesef biz bindiğimiz dalıkestik. 85’li 95’li yıllarda tekstil sektörü enparlak yıllarını yaşadı. Yatırımların büyükbir kısmı bu tarihlerde yapıldı ve tekstilbüyümesi sayesinde bugünkü Kerestecilersitesi yani Merter kuruldu. O dönemlerde,iplik fabrikası ipliğini yapıyordu, parakazanıyordu, örmeci örmeciliğini yapıyordu,güzel para kazanıyordu. Boyahane,boyahanecilik yapıyordu güzel parakazanıyordu. Yine ihracatçı da ihracatıyapıyor güzel para kazanıyordu. Herkeskendi dalında çalışır, işini yapardı. Fakatsonra öyle bir şey oldu ki, iplik fabrikası daörmeye göz dikti, ihracatçısı da, boyahaneciside bu işe el attı. Bakın ben hayatımı bu işeverdim. Bugün 63 yaşındayım ve 40 yıldırbu işi yapıyorum. Fuarda bir iki makineiçin hesap kitap yaparken, ismini vermektemahsur yok, Sanko – örmeciler sayesindeSanko oldu- fuarda 200 tane birden makinesiparişi verdiğini duydum, şok olmuştum.Sanko’yu Sanko yapan biz olduk, ama birbaktık bizim işimize de girmiş. Bu kadarmakineyi bir kerede sipariş ederek, onlarcaküçük firmanın işini elinden aldı. Bizimsırtından para kazandı, sonra bizim işimizielimizden aldı. İplikçisi örme makinesi aldıörmeciliğe girdi, boyahanesi makine aldı buişe girdi, ihracatçısı makine aldı bu işe girdi.Bunlar olunca, biz örmeciler kan kaybetmeyebaşladık.<strong>Örme</strong>ciler arasında dostluk çok zayıfMaalesef biz örmeciler arasında dostlukçok zayıf. İşimiz düştüğünde birbirimiziarıyoruz, birbirimizle çalışıyorsak birbirimizseveriz; iş yoksa dostluk ta olmuyor. Birgün çıkıp birbirimizi aramıyoruz, abi nasılsın,ne yapıyorsun, demiyoruz. Başka bir şeydaha, piyasada birbirimizle yeterincepaslaşamıyoruz. Birbirimizin müşterilerinikapmaya çalışıyoruz, fason fiyatlarınındip yapmasına da biz sebep oluyoruz.Fason fiyatları diyelim 75 kuruş olmasıgerekiyorken biri çıkıp bunu 35 kuruşayapıyor, ne oluyor piyasada fason fiyatı35 kuruşa düşüyor. Kimse kazanamıyorböylece. Yağın, iğnenin, platinin, işçiliğinpahalı olduğu bir dönemde fason fiyatlarınınbu kadar düşük seviyede kalması çok yazık.Bu yıl ilk defa gece işimikapatıp gidiyorumBunca zamandır bu işi yapıyor. Bu yılilk defa gece işimi kapatıp gidiyorum. 40yıldır ilk defa böyle bir durumla karşılaştım.Bundan öncede krizler olmuştu. Ama krizülkemizdeydi. Dışarıda bir şey yoktu. İhracatyapılıyordu, işler çok iyi idi ama bugünöyle değil. Kriz dünyanın her tarafında, bunedenle de talep azalması var, kimse işyapamıyor. Gördüğüm kadarıyla bugünler iyigünlerimiz. Daha kötü günleri de görebiliriz.Türkiye’de tekstil bitmezBana göre, tekstil ülkemizde bitmez, ha neolur, işini iyi yapan, daha profesyonel çalışan,entegre çalışan, malını direkt kumaş olaraksatanlar bu işe devam eder. Etmeyenlerkapanır gider. Krizde büyük örmecilerinbatmasıyla karşılaşıyoruz, bu acı bir durum.Her bir büyük firmanın batması bizleri deolumsuz etkiliyor. Büyük ağacın devrilmesiküçük ağacın devrilmesine benzemiyor. Birbüyük ağaç devrildiğinde etrafındaki birçokfidanı da kırıyor. Büyük şirketlerin bitmesidaha kötü sonuçlar doğuruyor.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!