PDF SAYI 9 - Hayat Online

Ne konutuumuzu bilmek ne anladıımızı görmek açısından“DL”imizin önemiDL VE DNMESELEMZMahmutAKARDosyaSayfa 7’deZihnî faaliyetlerimizikısıtlamak içinsözlüümüzüdaralttılarD. Mehmet DoanÖzel Dosya Sayfa 12-13’teALLAH’A BADETÖZGÜRLETRR!nsan: “Ruh-Beden”AbdurrahmanDZMANDosyaSayfa 9’daSaim AYASÖzel KöeSayfa 8’dePSKOLOJPERSPEKTV-NDEN TRAFKM. Nebi ÇELKÖzel KöeSayfa 11’deHAYATA DÜÜLENNOTLAR...Aydın AvnioullarıÖzel KöeSayfa 16’daOcak ve ubat’tabalamayanlarMart’ta mutlakabalasınlarAsım TOZOLUBilgilendirmeSayfa 5-6’da28 ubat 1997ÜzerinebrahimGÜMÜOLUÖzel KöeSayfa 10’daLütfen birazdaha hassasiyetRüstemALTINKÜPEÖzel DosyaDL VE ÖNEMSayfa 14’teKı aylarındagözlerinizikoruyun!Dr. Mehmet BLGNSalık“Ein Moment”Sayfa 21’deDoç. Dr.N. ÖZTÜRKMustafaKASALAKDosyaSayfa 17’deÖzel KöeSayfa 19’daEura Döner Vertriebs GmbH Hessen Goldbacher Str. 65b · 63741 AschaffenburgTel: 06021-45 65 52 · Fax: 06021-45 65 53 · Web: www.eura-doener.de

UMRE UÇUfi PLANI / FLUGPLAN 2005 / 1426Kafile No. Gidifl T. Dönüfl T. Uçufl yeri Süre Aç›klama1 18.03.2005 01.04.2005 Frankfurt 2 hafta direk2 27.03.2005 10.04.2005 Frankfurt 2 hafta direk3 13.05.2005 27.05.2005 Frankfurt 2 hafta direk4 25.06.2005 09.07.2005 Hamburg 2 hafta Türkiye üzeri5 01.07.2005 15.07.2005 Lyon 2 hafta Türkiye üzeri6 01.07.2005 15.07.2005 Paris 2 hafta Türkiye üzeri7 09.07.2005 23.07.2005 Düsseldorf 2 hafta Türkiye üzeri8 15.07.2005 29.07.2005 Viyana 2 hafta Türkiye üzeri9 15.07.2005 29.07.2005 Strassbourg 2 hafta Türkiye üzeri10 22.07.2005 05.08.2005 Amsterdam 2 hafta Türkiye üzeri11 23.07.2005 06.08.2005 Frankfurt 2 hafta Türkiye üzeri12 01.10.2005 15.11.2005 Düsseldorf 2 hafta Kahire ziyaretli13 01.10.2005 15.11.2005 Frankfurt 2 hafta fiam ziyaretli14 07.10.2005 04.11.2005 Frankfurt 4 hafta Ramazan Umresi15 21.10.2005 04.11.2005 Frankfurt 2 hafta Ramazan Umresi870,- Euro’danbafllayan fiyatlarlaBanka Hesap Numaras›:IGMGSEB AG – KölnKonto Nr.: 162 888 5602BLZ: 370 101 11Hacc ve Umre ‘Millî Görüfl’ ile bir baflkad›r‹slam Toplumu Millî Görüfl Hacc ve Umre OrganizasyonuBoschstr. 61-65, D-50171 Kerpen • Tel +49 (0)2237-656 310/311 • Fax: +49 (0)2237-656 319E-Mail: hacumre@igmg.de • Internet: www.igmg.de

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENEDTÖR`DENHaydi okuma seferberliine!..ÇNDEKLER 3Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Sevgili dostlar!‹ki ayl›k bir aradan sonra yine beraberiz.Bu sene Hacc farizas›n› yerine getirmeküzere Kutsal Topraklarda olmam›z hasebiylefiubat say›m›z› ç›karamad›k. Bu noktadan hareketlesizlerin hoflgörüsüne s›¤›n›yorum.Gazete olarak bazen ayl›k periyodlar›m›z›aksatabiliyoruz. Bu da iflimizin cilvelerindenolsa gerek. Bizler gazetemizin haz›rlanmas›ve bask›s›n›n yap›lmas›n›n yan›nda ajans hizmetleride yürütmekteyiz. Bazen ifllerimizinyo¤unlu¤u sebebiyle gazetemizin bask› periyodugecikmekte ve o ayki gündemi biraz geçolarak sizlerin ilgisine sunmak durumundakalmaktay›z.Neyse bu giriflten sonra gelelim yine Hessen,Almanya, Türkiye ve dünya gündemindekigeliflmelere: Bilindi¤i gibi 2005 y›lbafl›itibariyle Almanya`da baz› yasalarda de¤ifliklikleroldu ve baz› yeni yasalar da ç›kt›. Buyasalarla alakal› aç›klay›c› bilgileri imkanlar›m›zelverdikçe say›lar›m›zda sizlerin bilgisinesunmaya çal›flaca¤›z. Bu say›m›zda sevgiliAs›m Tozo¤lu Bey`in uzunca bir yaz›s›n›bulacaks›n›z. As›m Tozo¤lu özellikle Türkinsan›n› ilgilendiren konulara doyurucu aç›klamalargetiren bir yaz› yazd›. ‹lgiyle okuyaca¤›n›zkan›s›nday›z.Bu ayki kapak konumuz “Dil” meselesiüzerine yo¤unlaflt›. Neden dil diye soracakolursan›z; özellikle bulundu¤umuz Almanya`dainsan›m›z›n en çok s›k›nt› çekti¤i meselelerinbafl›nda kendisini ifade edebilmek içindilini kullanamamas›, yani; hem kendi diliolan Türkçeyi ve hem de bulundu¤u toplumdakonuflulan Almancay› yeteri kadar bilememesindenkaynaklanan s›k›nt›lar› irdelemekistedik.Burada bizim yapmak istedi¤imiz klasikmanada salt olarak milli bir dili savunmak de-¤ildir. Dil; yani insan›n kendisini ifade edebilmesi,kültürünü anlayabilmesi, dinini kavrayabilmesiv.s. gibi konular› gözönüne alarakbu konu üzerinde yo¤unlaflmak istedik.Çünkü insan›m›z›n bu noktadaki eksikli¤ihad safhaya ulaflm›fl durumda. Özellikle buradayaflayan gençlerimiz ne ana lisan› olarakadland›rabilece¤imiz Türkçeyi konuflabiliyorlar;ne de bulundu¤umuz ülkenin ana lisan›olan Almancay›.Böyle olunca da gençlerimiz pek çok yöndenbulunduklar› ortamlarda eksik kal›yorlar.Ne ailesinde ve aile çevresinde kendisini ifadeedebiliyor ve ne de okulunda, mahallesindeveya resmi dairelerde. Bu s›k›nt›y› aflabilmekiçin de gençlerimize hiç bir konuda yard›mc›olmaya çal›flm›yoruz. Çal›flm›yoruzderken; aileleri kastediyorum. Bugüne kadarhep; sözde yavrular›m›z›n gelece¤i için çal›-fl›p yat›r›m yapt›¤›m›z› söyledik durduk. Amayavrular›m›za de¤il hep mala mülke yat›r›pyapt›k. Yavrular›m›z›n maddi ihtiyaçlar› bizimiçin hep ön planda olunca di¤er ihtiyaçlaryani manevi ihtiyaçlar›n bofllu¤unu baflkalar›doldurdu. Bu da tamiri zor yaralar›n oluflmas›naneden oldu.Çevrenize bir bak›n, hangimizin evlad› busöyledi¤imiz s›k›nt›lar› çekmiyor. Evlatlar›-m›z ne istemifl oldu¤u bir konuyu anlatabiliyorve ne de dini ve milli terimlerin anlam›n›kavrayabiliyor.Bu eksikli¤in giderilmesi için çok acil olarakbir seferberlik bafllat›lmas›ndan yanay›z.Çünkü neslimiz iki arada bir derede kal›yorve ne flekilde olursa olsun kendisini ifade edemiyor.Bunun eksikli¤ini giderebilmenin pek çokyolu var. Öncelikle yavrular›m›z›n muhakkakokuma al›flkanl›¤› kazanmas›n› sa¤lamal›y›z.‹ster Türkçe olsun, ister Almanca olsun muhakkakzihni melekelerini gelifltirici kitaplar›okumalar› için seferber olmal›y›z. Çünküokumayan ve ö¤renmeyen bir beyin dar birçerçevenin d›fl›na ç›kamaz. Bunun sonucuolarak da zaman zaman kendini ifade etmektezorlan›r. Çünkü kendisini gelifltirmedi¤iiçin de ifade edemez. Kendisini ifade edemeyengenç, kiflilik bunal›m›na girer. Kiflili¤inioluflturamayan bir genç de ne kendisine ve nede çevresine yararl› olabilir.Bugün gençlerimizin pekço¤u hayatlar›ndabelki 1-2 kitap ancak okumufllard›r. Bu kitaplar›da belki okul y›llar›nda okumufllard›r.Gençlerimizin kitap okumalar›n› tavsiye ediyoruz;bunu yaparken de öyle her önüne gelenkitaplar› okumalar› yönünde bir tavsiyemizyok. Okuyacaklar› kitaplar› özellikle seçmelerigerekmektedir. Bu kitaplar ister Almancaolsun ister Türkçe olsun faydal› bilgileriçeren nitelikte olmal›d›r. Bizim tavsiyemizhem bilgi art›r›c› ve hem de düflünmeyesevkeden tarzda kitaplar›n okunmas›n›n yerindeolaca¤›d›r.Bugün bir Yunus Emre`nin bir Mevlana`n›neserlerini okuyup anlayabilen kiflidenkimseye zarar gelmez. Çünkü onlar›n yolununsevgi yolu oldu¤unu bilir ve ona göreçevresine faydal› olur. Bugün Goethe`yi,Tolstoy`u okuyan kifliden de kimseye zarargelmez. Belki de biz böyle olmas›n› istiyoruzda ondand›r. Bu tür örnekleri ço¤altmam›zmümkün.Bizim burada söylemek istedi¤imiz; e¤erfert konufltu¤u dilin derinliklerini bilmezse nekendisini bilebilir yani kültür olarak ve ne dekültürlerin etkilefliminden faydalanabilir. Has›l›kendisini gelifltiremez.Biz insan›m›z›n ne konufltu¤unu bilmesiniistiyoruz. Bunun yolu da diline hakim olmas›ndangeçiyor. Bu ister Almanca olsun, isterTürkçe olsun, ister baflka bir dil olsun. Tabiiki üç dil bu flekilde gelifltirip bilinirse çok alaolur.Bunun, bulundu¤umuz ülkeye entegrasyondada çok verimli olaca¤› kanaatindeyiz.Sizleri son olarak bu bilgiler do¤rultusundabir okuma seferberli¤ine ça¤›r›yoruz.Türkçe veya Almanca, ayda bir kitap okumaseferberli¤i.Bak›n bunun sonucunda çok güzel geliflmelerinolaca¤›na, ufkunuzda yeni kap›lar›naç›laca¤›na flahit olacaks›n›z.Bu vesile ile Cenab-› Allah çal›flmalar›m›-z› bereketlendirsin, fluurland›rs›n. Çal›flmakbizden, baflar› Allah`tand›r.Allah`a emanet olun.Hessen Hayat Ayl›k Ücretsiz GazeteMart/März 2005 Safer 1426Sahibi ve Genel Yay›n Yönetmeni: Sinan AKTÜRKYay›n Kurulu: Dr. Yusuf Ifl›k, ‹brahim Gümüflo¤lu, Sinan Aktürk,‹hsan Güler, Rüstem Alt›nküpe, Saim Ayas, Mustafa KasalakMerkez: Königsbergerstr. 16 · D-61169 FriedbergTel: 06031-162411 Fax: 06031-738644 · E-mail: info@hessenhayat.deGazetemizde ç›kan yaz›lar›n ve reklamlar›n içeri¤inden sorumlu de¤iliz.

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENASIM TOZOLU2005 yılına girerken vergi kanunlarındada bazı önemlide¤ifliklikler oldu. Bunlardanbiz yabancıları ilgilendirenleriönem sırasına göre ele alaca¤ız.1. Bakım parası miktarı:Federal Maliye Bakanlı¤ının aldı¤ıbir kararla, 1996 yılında ikincisınıftan üçüncü sınıfa indirilerek,Afrika ülkeleriyle aynı düzeye indirilenTürkiye, gelir vergisi kanunukapsamında 2004’te ülkelerin yenidensınıflandırılması sonucu, dörtsınıfa ayrılan ülkeler arasında,üçüncü sınıf ülkeler statüsüne çıkarılmıfltır.Bu sınıflandırma ülkelerinhayat standartları ve buna ba¤lıolarak geçinme endekslerine göreyapılmaktadır.Komflumuz Yunanistan dahaönce 1. sınıf ülke olarak ifllem görürken,ikinci sınıfa indirilmifltir.Böylelikle iki ülke arasındaki büyükfark azaltılmıfl oldu.Bu sınıflandırmaya göre, Almanya,Avustralya, Belçika ve di-¤er bazı ülkeler 1. sınıf yani yıllıkbakım miktarı 7680 Euro oluyor.2. Sınıf ülkeler arasında Yunanistan,Kore, Malta, Portekiz, Kıbrısvb. Ülkeler 5760 Euro yıllık bakımparası kifli baflına vergiden muaftutabiliyor.3. sınıf olarak Türkiye, Macaristan,Arjantin ve di¤er bir çok ülkeyılda kifli baflına 3840 Euro bakımgösterebiliyor.Ve nihayet 4. sınıf olarak Afganistan,Fas, Pakistan, ‹ran, ve birçok ülke yılda sadece 1920 Eurokifli baflına bakım yapabilecektir.Türkiye’de yaflayan anne, baba,dede ve ninelerimize bakım yapmahakkımızın oldu¤una göre, bu kimselerinvarsa gelirlerinin yazılaca¤ıve konsolosluklardan, vergi danıflmabürolarından ve hatta valiliklerdentemin edilebilen Almanca/Türkçebakım belgeleri kaymakamlıklarveya valiliklerce doldurulupmühürlenmelidir.Bu bakım belgelerinin yanında,Ocak ve ubat’ta balamayanlarMart’ta mutlaka balasınlarBLGLENDRME 5Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426yaflı 55 ve daha afla¤ı olanlar içinTürkiye ‹fl ve ‹flçi Bulma Kurumununillerdeki flubesinden birkaç dildehazırlanmıfl ‘iflsizlik belgesi’alınmalıdır.Vergi denklefltirme yoluyla bizdevletten ne bir yardım ne de sadakaalmaktayız. Tam aksine flu veyabu nedenden dolayı fazla kesilenvergilerden gerekli belgeleri ibrazederek, bir miktar parayı geri almaktayız.En çok sorulan sorulardan bakımkonusuna tekrar dönüp, kısacaözetlemek istiyorum. Böylelikle,daha önce herhangi bir nedendendolayı duymayanlar ö¤renmifl olacaklarbilenler de bilgilerini pekifltireceklerdir.a) Federal Almanya’daki yakınakrabalarımıza, yani anne, babalarımızave hatta dede ve nenelerimizebakım yapabiliriz. Önemli olankonu, bu kimselerin emekli veyaiflsiz olmaları ve yeteri kadar gelirleriolmamasıdır. 2005 yılından itibarenkifli baflına en az 7680 Eurobir kiflinin yaflaması için devletçebelirlenen asgari gelir miktarıdır.Birçok gurbetçimizden bilhassa ilknesil insanlarımızın genellikle birininçalıflıp, di¤erinin mesela ev hanımıoldu¤unu görüyoruz. Böyleliklebir kimsenin örne¤in aylık900 euro emeklilık gelirinin olmasıhalinde, bu ailenin yıllık sadece10.800 Euro gelirinin iki kiflilik biraileye yetmeyece¤i ortadadır. Oysa,kanunen iki kifli için belirlenenasgari miktar 15.360 Eurodur.(Emekli veya iflsiz kimselerin örne-¤in Merkez Bankasında paralarıvarsa, bu gelirleri de nazarı itibaraalınmak zorundadır. Ayrıca 16.000Euroyu geçen serveti olan kiflilerebakım düflmemektedir.)Federal Almanya’da yaflıyan buemekli çiftin evlatları, maddi desteksa¤layarak, maliyeden para alabilirler:1) Aynı evde oturan kimseleriçin hiçbir sorun yoktur. Vergidenklefltirme ifllemleri yapılırkengerekli emeklilik belgeler ve anneve babanın imzalayacakları ‘Almanyabakım belgesi’ yeterli olacaktır.2) Aynı evde oturmayan anneve babanın Konto hesabına mutlakapara havalesi yapılmalıdır. Ço¤uokuyucularımızın da bildi¤i gibi,‘Kontoauszug’ göstererek gerekliifllemlerin yapılması bu yıldan itibarengeçerli de¤ildir. O halde derhalanne ve babanın hesap numarasınapara havale ifllemini yapınızki, hakkınız kaybolmasın...b) Bakım yapılan kimseler Türkiye’deyaflıyorlarsa, yılbaflındanitibaren paraların mümkünse tümaylara bölünerek gönderilmesi tavsiyeediliyor. Ne var ki, örne¤in2005 yılı baflında toplu para göndermeifllemi yapılmıflsa, maliyebakımları kabul etmek zorundadır.Bugüne kadar az veya hiç havaleyapmayan okuyucularımızın hemenmümkün oldu¤u kadar çok para havaleetmelerini salık veririm. Gönderilenparaların Türkiye’deki bankadanalındı¤ına dair ‘Empfangsbestätigung’mutlaka saklanmalıdır.Bakım yapılan kimseler içinvali veya kaymakamlıktan alınacakbakım belge örnekleri baflkonsolosluklarımızda,vergi bürolarında veTürkiye’de kırtasiyecilerde mevcuttur.Türkiye’de yaflıyan bakımamuhtaç kifli baflına yapılacak bakımmiktarı 2005 yılından itibaren geçerliolmak kaydıyla 3840 eurodur.Bazı okurlarımız haklı olarak birsoru yönelterek, bu kadar parayıherkes gönderemez demektedirler.Bir de Almanca deyimle ‘Opfergrenze’kanununu öneriyoruz aslında…Yani herkes aya¤ını yorganuınagöre uzatsın ama haklarını dahediye etmesin…c) Türkiye’de çok yafllı veyahasta anne veya babası olanlar, paralarıalamayacak durumda olduklarıiçin çok büyük problemler oldu¤unudile getiren okurlarımızaönerimiz, o kimselerin bir defayamahsus bankaya giderek en yakınve güvendikleri kimseler adına yetkivermeleridir. Ondan sonra vekaletverilen kimseler gerekli ifllemleriyapacaklar ve bakım yapılan yafllıinsanlara eziyet çektirmeden yardımlarulafltırılmıfl olacaktır.d) Hem Almanyahem Türkiye bakımı:Bu konuda sevgili okurlarımızdanbilhassa hassasiyet istiyoruz.Federal Almanya’daki çocuklarınıziyarete gelen anne ve babanın, buradakaldıkları sürece bakım miktarları,Almanya’da yaflayan bakımamuhtaç kifliler kadardır. Yanibu kimseler Türkiye’de iken ayda320 Euro bakım miktarı düflülürken,Almanya’da kaldıkları süreceayda kifli baflına 640 Euro bakımmiktarı hesaplanmaktadır. O halde,bakım yapılan anne ve babanın Almanya’dakaldıkları sürece ‘Almanya’bakım belgesi doldurulupimzalamaları gerekmektedir. Maliyeyekanıt olarak pasaportlarınkopyesi yeterlidir. Böylece vatandafllarımızınmaliyeden alacaklarıparalar daha fazla olacaktır.2. YEDEK ‹fi(AUSH‹LFE) KONUSU.Yedek ‹fl Kanunu, 1 Nisan 2003tarihinden itibaren tekrar eski fleklinebenzer bir flekilde de¤ifltirildi.Bu kanunla, maliyeden herhangibir belge almaya gerek kalmaksızın,Almanya’da oturma ve çal›flmaizni olan herkes ayda 400 Euro vergidenmuaf çalıflabilir ve 100 Euroiflveren emeklilik sigortas› için‘Bundesknapschaftskasse’ye parayatırır. Her çalıflan ikinci bir iflteyedek olarak çalıflabilir. Fakat aynıiflyerinde olursa, ikinci bir vergikartına ihtiyaç vardır. Örne¤in vergikartı 3 ile çalıflan bir kimse,üçüncü bir iflyerinde çalıflmak istersevergi kartı klasse 6 almak zorundadır.Çok sayıda okuyucumuzun sorusu,karı-koca herkes yedek ifl yapabilirmi fleklindedir. Evet, hiçbirsakıncası yoktur. Yeter ki iflverenkanuni ifllemleri yapsın.3. Abfindung (Paralı Çıkıfl):Herhangi bir nedenle, iflini kaybedenkimselere bazı firmalar tarafındanödenen paradır. Çalıflılan yıllarave bazan da firmanın maddi durumunaba¤lıdır. Örne¤in Opel firmasıbugünlerde paralı çıkıfl vermektedir.Çalıflılan süre ve iflçininyaflı ne olursa olsun, 7200 Eurovergiden muaf tutuluyor. 50 yaflınıdoldurmufl ve en az 15 yıl çalıflmıflkimselerde 9000 Euro, 55 yaflınıdoldurmufl ve 20 yıl çalıflmıfl kimselerdeise 11000 Euro vergidenmuaf net veriliyor. Geriye kalan kısımvarsa, kiflinin medeni halineba¤lı ve çocuk sayısına ba¤lı olarakvergi sınıfı do¤rultusunda vergikesiliyor. Paralı çıkıfl olayı tamamenkiflilerin özel durumuna ba¤lıoldu¤undan, bir uzmana danıflmadankarar vermemelerini salık veririz.Çift Ev MüjdesiFederal Almanya vergi yasasındasık sık yapılan de¤iflikliklerdendolayı en çok etkilenen vergi mükelleflerindenbir gurup, hiç flüphesizmesle¤inden dolayı çift evdeyaflayan kiflilerdir.Bu gurubun tipik örne¤ini deAlmanya’ya gelen birinci nesil insanlarteflkil ediyordu. Bu kifliler

6 BLGLENDRMEMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426bir yandan Almanya’da çalıflırken,di¤er taraftan Türkiye’deki (veyamesela Yunanistan’daki) eflinin veçocuklarının bulundu¤u evi geçindirmekleyükümlü olduklarından,buradaki masraflarının büyük birkısmı vergiden muaf tutuluyordu.fiüphesiz Almanya’da bir flehirdeoturdu¤u halde, mesle¤inden dolayıbaflka bir flehirde oturan kiflilerde çift ev masraflarını vergiden düflebiliyorlardı.Peki neydi bu masraflar?1) Almanya’daki evinin kiraelektrik ve ısınma masraflar,2) Türkiye’ye gidifl gelifl uçakbiletleri3) Almanya’da kaldı¤ı sürecebelirli bir miktarda yemek masrafları4) Türkiye’ye yapılan telefonmasrafları.... vb. masraflar1996 yılında getirilen bir de¤ifliklikle,bu masrafların sadece ikiyılla sınırlandırılması, o zaman büyükbir flok etkisi yaratmıfltı.Efli ve çocukları Türkiye veyabaflka bir ülkede olanlar için yapılanitirazlar netice vermeyince, bazıkiflilerin davayı Federal AnayasaMahkemesine götürmesi sonucu,yüksek mahkeme, davacıya hakvermifl ve o günden bu yana açıkolan davalara maliyelerin ödemeyapmasını karara ba¤lamıfltır.Zamanında, “bir mahkeme kararıçıkana kadar dosyam bekletilsin”fleklinde maliyeye müracaat edenlerindosyaları flimdi yeniden ifllemgörüyor ve hak ettikleri paralarınıfaizleriyle birlikte alacaklar.fiimdi ne olacak?Efli Türkiye’de olanlar veya bekarolup da belirli bir süre için Almanya’yaçalıflmaya gelen ‘Greencard’sahibi vatandafllarımızın mutlaka‘Çift ev masrafları’nı maliyeyebildirmelerini tavsiye ederiz.Çift evin önemli flartı, Türkiye’dekievin kirasının devam etmesive efli Türkiye’de olanlar için enaz bir defa eflini ziyaret etmesi gereklidir.Federal Almanya’da, meselaFrankfurt’ta efli ve çocukları ileoturan ve ifli icabı uzak flehirlerdeçalıflan kimseler, evlerine gelemediklerisürece, mesela Münih’tekiodasının kirasını, hafta içi telefongörüflmelerini, oradaki yemek masraflarınıve hafta sonları evine gidiflgelifl masraflarını vergiden düflebilirler.2005 Ne getirdi, ne götürdü?Federal Alman vergi yasasındayapılan önemli de¤ifliklikleri, dahaönce ne idi, flimdi ne oldu fleklindesiz de¤erli okurlarımıza sunmak istiyoruz.Bunlar:1) Temel vergi muafiyeti 7.664Euro’dan, 7680 Euro’ya yükseltildi.2) Çift ev masrafları iki yılla sınırlandırılmıfltı,2003’ten geçerliolmak kaydıyla yeniden vergidendüflülebilecek.3) Eigenheimzulage yeni evlerde2556 Euro ve eski evlerde 1267Euro idi. fiimdi eski veya yeni evfarketmeksizin 1250 Euro oldu. Fakatevin alım fiyatı düflükse, örne-¤in 60 bin Euro’ya alınan ev için600 Euro Eigenheimzulage alınır.4) Kinderzulage çocuk baflına767 Euro’dan 800 Euro’ya yükseltildi.5) Abfindung (Çıkıfl parası)alanlarda birinci basamak 8181Euro yerine 7200 Euro vergidenGerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENmuaf, ikincisi 10226 Euro yerine,9000 Euro, üçüncü basamak vergimuafiyeti ise, 12271 Euro’dan11000 Euro’ya düflürüldü.6) Wohnungsbaupraemie kaldırılmadıve yüzde 10 yerine yüzde8,8’e düflürüldü.7) Sparfreibetrag, yani vergidenmuaf olan faiz gelirleri evlilerde3100 Euro’dan 2740 Euro’ya, bekarlardaise 1550 Euro’dan 1370Euro’ya indirildi.8) ‹fl yeri çok yakın olanlarda1044 Euro yerine 920 Euro yol muafiyetitanınacak,9) ‹fl yeri uzak olanlarda ise,‘Entfernungspauschale’ km baflınasadece 30 cent hesaplanacak,10) Vergiden muaf olan ‘Jobtickets’kaldırıldı ve vergiye tabi olacak(Pauschal yol parası verilebilir),11) Haushaltsfreibetrag olarakadlandırılan ve çocuklarıyla yanlızyaflayan kimselere tanınan 2300Euro yıllık 1308 Euro’ya düflürüldü.12) Türkiye bakımları kifli baflına2396 Euro’dan 3840 Euro’yayükseltildi.UNUTMAYIN!2004 yılı Vergi ifllemlerinizde gerekli bilgi ve belgeler- Vergi kartları (varsa eflinizinde vergi kartı)- 1999-2003 y›llar› aras›nda325.- EUR’luk ek ifl için alınanbelge (Orijinal olarak verilmek zorunda.Aksi halde vergi dairesi cezaiifllem yapmaktadır.)- Banka hesap numaranız- Evlenme/boflanma/ayrılma tarihi- Eflinizin ve çocuklarınızın do-¤um tarihi- Alınan hastalık/iflsizlik/annelikparasının alınan kurum tarafındanbelgesi- Efllerden biri emeklilik parasıalıyor ise gelen emeklilik parasınınbildirisi- 18 yaflından büyük çocuklariçin okul/meslek e¤itimi belgesi veçocukların gelirleri- ‹fllem yapılan yıl içerisindedünyaya gelen çocuklar için do-¤um belgesi- Türkiye`de veya dıfl ülkelerdeolan bütün çocuklar için okul belgesigereklidir.- Faiz / Kar payı gibi gelirlerinbelgeleri (Örne¤in Merkez bankası)- Derneklere yapılan ba¤ıfllariçin ba¤ıfl belgesi- Araba/Hayat/Kaza/Sigortalarıiçin belgeler (Bu sigortalar yıllıkbürüte orantılı olarak belirlendi¤iiçin bürütün yüksek oldu¤u durumlardageçersizdir.)- Hastane/gözlük/difl/ilaç masraflarıcenaze-defin masrafları, boflanmamasrafları (bu masraflar dabürüte ve çocuk sayısına orantılıolarak kabul edildi¤i için, az miktarlarvergi iadesinde etkili olmamaktadır)- Sizde veya aile fertlerinin birisindebedensel veya zihinsel özürvar ise, bunun için özürlülük kimli-¤i veya belgesi- ‹fl yolu uzaklı¤ı (tek yön)- ‹fl icab› de¤iflik yerlere gitmekzorunda kalıyorsanız (montaj veyainflaat iflçili¤i gibi) veya flöför olarakçalıflıyorsanız ifl yerinizden yıllıkkaç gün ve günde kaç saat çalıfltı¤ınızadair bir belge (Bescheinigungüber die Einsatzwechseltätigkeit)- ‹fl icabı evinizde bilgisayarkullanmanız gerekiyorsa veya birçalıflma odanız var ise bunların gereklili¤iiçin ifl yerinizden bir belgeve bunların masrafları.- ‹fl yerinizin size ulaflmas› gerekti¤idurumlarda telefon masrafları- Mesle¤inizde ilerlemek içine¤itim alıyorsanız Kurs ücreti, yolmasrafı, Kitap ve gerekli malzemelerinfaturaları- Birinci dereceden akrabalara(Anne/Baba/Büyükanne/Büyükbaba/Kayınvalide/Kayınpeder)yapılanbakım:- Bakıma muhtaç kifliler Türkiye`deyaflıyor iseler:- Türkiye`den her flahıs için valiveya kaymakamlıktan bir bakımbelgesi- Havale makbuzları ve bunlarınbakım yapılan kifliler tarafındanalındı¤ına dair Türkiye`den gelenödendi bildirileri- Türkiye`de ki 50 yaflından büyükanne ve babalar için ifl ve iflçibulma kurumundan alacakları iflsizlikbelgesi- (Bu belgelerin eksikli¤indebakımların vergi dairesi tarafındankabul edilemeyece¤ine dikkat ediniz!)- Dikkat! Bakım Miktarı 2002ve 2003 yılında kisi baflına 2.396.-EUR’dur, 2004 yılında 3.840,-EUR’dur. Fakat bunda havalelerinyılın içerisinde ilk defa yapıldı¤ıay gözönünde bulunduruldu¤uiçin, havalelerin ocak ayından itibarenve en fazla 3 ay aralıklarlayapılmıfl olması gerekmektedir.Örne¤in ilk havale Haziran ayındayapılmıflsa kifli baflına sadece1.198.- EUR kabul edilmektedir.- Bakıma muhtaç kifliler Almanya’dayaflıyor iseler:- Kendilerinin yardım aldıklarınadair bir beyan (Bu formu bizdentemin edebilirsiniz.)- Varsa buradaki gelirlerininbelgeleri (Hastalık-‹flsizlik-Emeklilikparası belgesi vs.)- Havaleler (Aynı evde yaflıyoriseniz havale gereksizdir.)- Gelirler göz önünde bulundurularakbu kiflilere yıllık 7.680.-EUR’ya kadar bakım yapmakmümkündür- Almanya’da yaflayan ve 18yaflını doldurmufl olan çocuklarınızvarsa, bu çocuklara çocuk parasıalınmamıflsa ve bu çocukların gelirleriyoksa veya çok düflükse buzaman içerisinde de geçimini siztemin etmiflseniz, bakım gösterebilirsiniz.- Faiz gelirlerinin belgeleri(Burada ve yurtd›fl›nda elde edilen)Di¤er sorularınızda size her zamanyardımcı olmaya hazırız.Asım Tozo¤luTel: 069/ 73 19 19Telefax: 069/ 73 99 71 63

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENMahmut AKARATB Genel SekreteriDOSYA 7Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426DL VE DN MESELEMZÖnce dil meselemiz:Ta çocuklu¤umuzda ö¤rendi¤imiz;"Hayvanlar koklafla koklafla, insanlarkonufla konufla anlaflırlar." deyimi,hâlâ geçerlili¤ini korudu¤u kanaatindeyim.Zaten dilini konuflturamadı¤ı yerde gittikçeeski asaletini kaybeden insanımız yumruklarınıkonuflturur hale geldi. Eski dönemleribir kenara bırakacak olursak, 20.Yüzyıl’ınbafllarından itibaren günümüze kadarki dünyaçapında siyasi-sosyal geliflmelerde, aynıdili konuflan halkların birbirlerine karflı(ufak-tefek gerilim ve anlaflmazlıkların dıflında)pek düflmanca tavır almadıkları ve savaflmadıklarınıgörürüz. Avrupa’nın de¤iflikülkelerindeki Türk azınlı¤ın varlı¤ını korumasındaen büyük unsurun, ortak dil olanTürkçe oldu¤u bilinmektedir.‹ster aynı dine, ister baflka dinlere mensupinsanlar arasından yakınlık duyduklarımız;bizimle aynı dili konuflan insanlardır.Yine Türkiye’deki azınlıkları ço¤unluktanayıran unsurların baflında dil gelmektedir.Sadece dil mi?.. Yörenin flivesi bile bölgeinsanlarının biraraya gelmesinde adeta tutkalvazifesi görmektedir. Ukrayna’daki son seçimlerdeyaflanan siyasi kutuplaflmaların baflındaUkraynaca ve Rusça konuflan bölgelerinönemli bir yer tuttu¤u unutulmamalıdır.‹ngilizce Konuflan Milletler Toplulu¤u, ortakdil olan Arapça konufltukları için; ArapDünyası, AB içinde Almanca konuflan; Almanya,Avusturya kısmen ‹sviçre ve Kuzey‹talya’daki Tirol bölgesi, yine AB içindeFransızca konuflanlar grubu, ‹spanyolca vePortekizce konuflan ülkelerin, bu lisanlarınanavatanlarıyla olan kültürel ba¤ları, aynıflekilde flive farklılıklarına ra¤men Türkçekonuflan "Türkî Cumhuriyetler" de, di¤erlerininyanısıra bu kategoriye dahil edilebilecekülkeler arasındadırlar.Dil’im, dilim dilim...Co¤rafyamız, milletimiz, dilim dilimparçalanıp bölündü¤ü gibi, ana dili Türkçe’mizde dilim dilim parçalanmaktadır: Birönceki nesille bir sonraki neslin ortak bir lisankonusunda anlaflamadı¤ı Türkiye gerçe-¤iyle karflı karflıyayken; "Türk Dil KurumuTürkçe’ye öztürkçe kelime ihraç edecek"haberi (Zaman Gazetesi, 22.01.05) dikkatimiçekiyor. Habere göre, Türk Dil Kurumu(TDK) Türk cumhuriyetlerine kelime ihracınabafllayacak; böylece Türkçe’nin tüm lehçelerininkorunmasının yanında, Türkçe konuflanülkeler arasında da dil konusunda yenibir birlik sa¤lanacak. ‹nflallah onları dakendimize (flimdiki halimize) benzetmeden,yapılan bunca dil katliamından sonra aklımızbaflımıza gelir ve olması gereken gerçeklefltirilir.Cumhuriyetle bafllayan "Öz Türkçe","Arı Türkçe", "Türkçe’nin Yabancı KelimelerdenArındırılması" gibi dil üzerindeki tartıflmave denemeler, hatta katliamlar devametmektedir. fiahsen de dilimiz üzerindekitehlikeli oynamaları kaygıyla izlemekte, yazarkenve konuflurken Türkçe ile alakalı hassasiyetimimuhafaza etme¤e çalıflıyorum.Biçok kültürel de¤erlerimizi, tarihî mirasımızıdildeki yozlaflmaya paralel olarak kaybettik.Aydınımızın kullandı¤ı Türkçe, siyasi-ideolojikgörüflüne göre de¤iflmektedir:Türkçe’yi yazı ve konuflma dili olarak kullananlarınfikri yapısını, yazısından veya konuflmasındananlamak, daha düne kolaycamümkün iken, son zamanlarda yeni nesil bazıdin çıkıfllı yazarların kullandıkları Türkçe;eski terim ve kelimeler ile en son uydurulanlarınkarıflımı bir lisan ki, kelimelerin cümledekiuyumsuzlukları her yönüyle sırıtıyor.Batı kökenli çokça yabancı kelime kullanmak;aydınımız için ça¤dafllık, entellik, modernlikve bilgiçlik taslama’dan baflka, fluuraltına yerleflmifl kompleksten kaynaklanmaktadır.Bu, üstün Batı karflısındaki ruhhali; aydınımızı dil konusunda da bizdenuzaklafltırıp Batı’ya yaklafltırırken, her ikitarafta da de¤er kaybetmesine, kıymettendüflmesine sebep oluyor.Batı dillerindeki bazı terimlerin bizimkültür hayatımızda karflılı¤ı ve de yeri yoktur.Müslümanı, hıristiyan terminolojisineait olan "fundamantalist" veya "köktendincilik"lesuçlayanlar, önce kendi "köktendilcilik"lerinigözden geçirmelidirler. "Sekülerlefltirme,dinden uzaklafltırma politikası uygulayanlarınen önemli araçlarından biri dildir,ondan dini ve dine ait olanı ayıklamadır.Bizim ülkemizde de yaflanan budur, giderekdil seküler hale gelmekte, dil dinden uzaklafltırılmakta..."(Prof. Hayrettin Karaman,Yeni fiafak, 23.01.05)22.01.05 tarihli Milliyet Gazetesi’ndeTaha Akyol, "Türkçe, Türkiye, Azerbaycan"bafllı¤ıyla devam ettirdi¤i köfle yazısını, "Dilinibizim gibi katleden bir millet var mı?!"cümlesiyle bitiriyordu. Akyol’un makalesinindevamında bugünkü Türkçe’nin bize ızdırapveren durumuyla ilgili tesbitlerini aynenpaylaflıyoruz: "Spiker, 1918’de kurulmuflolan Azerbaycan devletini anlatırken, odönemin fliirlerini, konuflmalarını, yazılarınınaklediyor. Düflündüm... Biz öyle bir Türkçekatliamı yaptık ki, bırakın kuruluflumuzunbelgelerini, Ömer Seyfettin, HalideEdip, Reflat Nuri, hatta yakındaki PeyamiSafa’nın eserlerini bile yeniden basarken"arı" dile çeviriyoruz! Bugün Azeri bir genç,Fuzuli’yi, Ahmet Cevat’ı, Hasan Zerdabi’yi,Resulzade’yi orijinal dilleriyle okur, anlar,zevk alırlar. Biz Fuzuli’yi, Ziya Pafla’yı, AhmetHaflim’i, Halit Ziya’yı, Kemal Tahir’iaynı flekilde okuyabilir miyiz? Asırların tecrübeleriyleanlam derinlikleri ve nüanslarkazanmıfl kavramları ve kelimeleri katlettik;renksiz, ruhsuz "tilcikler" uydurduk. O yüzdendirki, ayrıntıları göremeyen, ak-kara ikilemindençıkamayan, yüzeysel bir düflünmetarzına kapıldık. Artık "hücum, taaruz, tecavüz",hepsi "saldırı"dır. "Sebep olmak, yolaçmak, yüzünden, dolayısıyla, sebebiyetvermek..." Artık hepsi "nedeniyle, neden olmak"tır!Her Azeri’nin çok rahat anladı¤ıMehmet Akif’in "Çanakkale fiehitleri"ninhatta, "‹stiklal Marflı"nın diline biz yabancılaflıyoruz."‹mparatorlu¤un çökmesinden sonra dünyaylayeniden tanıflan Türk insanı, de¤iflikülkelere yerleflmeye devam ederken, iletiflimvasıtalarının geliflmesi, bilgi a¤ının kurulmasıylada (Türkiye’de olsak bile) her türlüdilden ve kültürden dünyayı evimize taflımıfldurumdayız. Bu geliflmeler karflısında dilbirli¤imiz korunamazsa, millet olma özelli-¤imizi hem içeride, hem dıflarıda zamanlakaybedebiliriz. Geçmiflle flimdiki ve gelecekkültür de¤erlerimiz arasındaki köprüyü sadecemuhafaza altına alınarak yaflayan veyaflatılan Türkçe kurabilir.D‹L OLMAZSA D‹N OLMAZZaten insanın kendisini ifade edebilmesiiçin –flayet konuflma özürlü de¤ilse- illâ dabir lisanı konuflabilmesi gerekir. Konuflmak,kelimelerle olur. Kullandı¤ınız dildeki kelimetürü ve zenginli¤iniz, bazen sizin genelbilgi seviyenizi, bazen de hangi (ilmî) sahalardave ne kadar birikim sahibi oldu¤unuzuele verir. Kahvehane ortamından gelen insanlasiyasetten gelen insanı, iktisatçıyla ilahiyatçıyı,konuflurken kullandıkları kelimelerdenayırtetmek mümkün. Türkçe’mizido¤ru ve güzel konuflan, yazanları istisnakabul edersek; Türk insanının "konuflmaözürlü" bir toplum haline geldi¤ini, sokaktaki,iflyerindeki ve hatta televizyonlardaki konuflmalarınseviyesine kulak kabartarak tesbitedebiliriz. Dil zenginli¤inin bafllıca kayna¤ıokumaktır. Memeleketimizdeki kitapokuma oranlarına baktı¤ınızda, veya anadilimizolan Türkçe’ye hakimiyetimizi ölçü olarakaldı¤ınızda, durumun vehameti kendili-¤inden ortaya çıkar.Bazı ilahiyatçıların, hocaların konuflmalarınıbazen cami kürsüsünden, bazen de televizyonlardandinleyenleriniz olmufltur. Engüzel malzemelerden ve en usta bir insanınelinden çıkmıfl, akordu yapılmıfl sazı benimgibi adamın eline verirseniz, tangur-tungurseslerden baflka bir fley icra edemem, çünküsaz çalmasını bilmiyorum. Aynı sazı bir debu iflin erbabına verirseniz; benim, kula¤ınızıtırmalayan ‘tangur-tungur’umdan kaçansiz, saz üstadının tellere dokunmasıyla pürdikkat kesilir, oturdu¤unuz yerden kalkmazsınız.Kabahat sazda de¤il, makam, perdebilmeyen, hangi telin hangi sesi çıkardı¤ındanmalûmatı olmayan bendedir! Yukarıyadönüyorum: Hangi manada anlarsanız geçerlidir;diline hakim olamayanın dinine hakimolması mümkün de¤ildir. E¤er hocanındil problemi varsa, din ile ilgili anlama veanlatmada sıkıntıları vardır. Burada kabahatdinin de¤il, hocanındır. Bu hoca dinleyicisini,cemaatını kaçırır!... Diline hakim olanhocayı ise dinlemek; insana zevk verir.Kur’an tefsircilerinin günümüz insanınınanlayabilece¤i flekilde ayetlere getirdikleriaçıklamalar/yorumlar, zengin bir dil olanArapça’daki kelimelere bazen de¤iflik manalaryüklenmesinden kaynaklanan ihtilaflaravesile olabilmektedir. Bu konularda en tatminedici cevabı, Kuran diline hakim olanlardanalabilmekteyiz. Kuran-ı Kerim’i eniyi anlayarak bizlere aktaranlar da zaten budin merkezli dil kültürünü, ça¤ın geliflim vede¤iflimlerine ıflık tutacak seviyede yorumgetirebilenlerdir.Her din, yaflandı¤ı kavim tarafından zamanladin kültürünün oluflmasına zemin hazırlar.Bu sahada yeni kelimeler, kavramlarüretilerek veya ithal yoluyla dile kazandırılır.Bilhassa müslüman toplumlarda ‹slâmendeksli kültürel hayat flekillenirken; sanat,edebiyat ve düflünce alanında flahsiyetler,mensup oldukları milletin varlık sebeplerininbaflında gelirler.Tarihî beraberli¤imiz olan milletler vekavimlerle, farklı dilleri konuflsak da müflterekkelimelerimiz var. Meselâ, Yunanca’danTürkçe’ye ve Türkçe’den de Yunanca’yageçmifl birçok kelime vardır. Bir de aynı dinemensup olan Araplar ve ‹ranlılarla Türklerindil konusunda ne kadar içiçe girdi¤inizaten hepimiz bilmekteyiz. Hele hele ‹slâmiyet’leilgili birçok dinî terimler, kavramlartüm müslüman ülkelerde orijinal (Arapça)flekliyle kullanılmaktadır. Bunun benzeriniHıristiyanlık’ta da görmek mümkün: Aslındayaflamayan, ölmüfl bir dil olan Latince,"Kilise Dili" olmanın yanısıra, tıp dili olarakda bu sahalarda kullanılmaya devam ederken,farklı mezheplere mensup Hıristiyanlı-¤ın ortak "Din Dili"dir. Baflka bir ifadeyle;Latince’siz bir Hıristiyanlık literatürü düflünülemez!Genelde müslümanlar, özelde ise Türkler,kendilerine güveni kaybedeli ve baflkalarınıkendisinden büyük göreli beri medeniyetlerininana taflıyıcılarını kültürel hayattansilip atmıfllar. Din menfleli ve din ba¤lantılısözcükleri, kavramları mümkün olabildi¤ikadar yazı ve konuflma dilinden ayıklamıflız.‹slâm merkezli medeniyetimizin ana sütunlarınıoluflturan yazar, flair, düflünürleri dindarlıklarındandolayı cezalandırmıfl, görmemezliktengelerek bilmemifl ve gelecek nesillerebildirmemifliz. Bin yıllık MüslümanTürk Medeniyeti’ni kültürel de¤erleriyle beraberö¤renmeyen ve ö¤retilmeyenlerden,bir kültür dili olarak Türkçe’yi anlamalarınıbekleyemezsiniz! Bu seviyede dilini bilmeyenlerdende, arzu edilen düzeyde dinini ö¤renmeleribeklenemez!Musîkimizden Dede Efendileri, HacıArif Beyleri, kültürel mimarimizden MimarSinanları, tasavvufumuzdan Ahmet Yesevi,Yunus Emre, Hacı Bektafl-ı Veli ve Mevlanaları,edebiyatımızdan sizlerin de bildi¤iadı geçen flahsiyetleri çıkardı¤ınızda geriyene kalır?... Cumhuriyet Türkiyesi’nin ‹stiklâlMarflı’nın yazarını yine cumhuriyet neslininanlamaması kadar, bir millet için dahahazin bir tablo olabilir mi?... Ve, bunlar bilinmedendin bilinebilir mi?... Bunlardan sadecehaberdar olmak yetmez! Onları ö¤renmekiçin okumak lazım. Okumak içinse, dilba¤ının korunması flarttır. Bunlardan mahrumTürk müslümanın hali flimdiki gibi olur:Mimaride, sanatta, günlük yaflantıda ve hattaibadette incelik, zerafet ve estetizmdenuzak, ruhsuz ve ezberci bir hayat anlayıflı....Dünyada ‹slâm alehtarlı¤ının da artmasıyladine yönelifl var. Bundan ba¤ımsız olarak,Batı çıkıfllı her türlü ideolojinin iflas etmesindenve liberal kapitalizmin ‘vahfli kapitalizm’edönüflmesinden sonra, Batılı toplumlarkendi içindeki arayıflları devam ettirirken,müslüman toplumlarda yeniden ‹slâmiyet’ikeflfetme temayülleri hızlanmaktadır.Bu flartlarda kuru bir ‹slâmî bilgi yetersizkalmaya mahkûmdur. Az veya çok dindarolmakla ba¤lantılı olmamakla beraber,hangi millete mensup olunursa olunsun, kifli,tarihinin derinliklerinden birikerek gelen dinkültürünü hazmetmedi¤i taktirde, yeni geliflmelerinmeydan okuması karflısında hazırlıksızyakalanacaktır çünkü; öz medeniyetinindiline hakim de¤ildir. Bu durumda, faturanındine çıkarılmasından korkarım.Hıristiyanlık dinini kiliseye hapsedildi¤igibi, ‹slam’ın da camiye hapsedilmesini hedefleyenlerbüyük çapta emellerine kavuflmufllardır.Belli bafllı bedenî hareketler vemanası anlaflılmadan yapılan ezbere ibadetlerledine karflı vecibelerini yerine getirdi¤inizannedenler, Hz. Peygamber’in fluurlu vehayatın içinden müslümanları seviyesini yakalamalarımümkün de¤ildir. Ulvi duygularla"Kuran Kursları"na gönderdi¤imiz çocuklarımızaders verenler farzları, sünnetleri,flartları, vacipleri sıralar ve sureleri ezberletirken;e¤er din kültürümüzün kilometre tafllarınıanlatarak ve ö¤reterek temel atmıyorsa,temelsiz bir ifle bafllıyor demektir ki, buda kısa bir zaman sonra çökme¤e mahkûmdur.Çünkü; dil ö¤renilmeden din ö¤renilemez!

8 ÖZEL KÖEMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENnsan: “Ruh-Beden”Saim AYASDe¤erli okuyucular›m, bu yaz›mdasizlere biz insanlar› oluflturaniki temel unsurdan ruh vebedenden ve bu ikisi aras›ndaki iliflkilerdensöz etmeye çal›flaca¤›m.Bir hadis-i flerifte: “Ruhlar, toplanm›flmuhtelif nevilere ayr›lm›fl zümrelerdir.Binaenaleyh bunlardan Allahyolunda tan›flanlar, vas›flar›, huylar›müteaddid olanlar birbirleriyle hak içintan›flm›flt›rlar. Aralar›nda tevafuk ve tenasüpbulunmayanlar da ihtilafa düflmüfl,birbirinden nefret edip durmufllard›r”,buyurulur.Ruhun mahiyetini tamamen bilmekCenab-› Hakk`a mahsustur. Fakat ruhunvarl›¤›n›, ahval ve evsaf›n› bilmek (bizebildirildi¤i kadar›yla) befleriyet içindegeçerlidir. Bu cihetledir ki din alimleri,‹slam hakimleri vesaire ruh hakk›ndabirçok beyanatta bulunmufllard›r.Kur`an-› Kerimde ruhun, emri ilahiile yani “OL” demesiyle O`nun irade fiilve yaratmas›yla vücuda gelmifl oldu-¤u beyan buyurulur. Ruhlarda di¤ermahlukat gibi sonradan yarat›lm›fllard›r.Alemlerin tamam›yla s›n›rl›d›r.Alem ise Allah Teala’dan baflka olupcisimlerden, cevherlerden ve arazlardanmüteflekkildir. O halde ruhlar da ya birercismi latiftir veya birer cevher-i mücerrettir.Fakat ruhlar›n bizzat kaim birermevcut oldu¤u delillerle sabit oldu-¤undan onlar birer araz olarak kabuledilemez. ‹slam ulemas›ndan bir çokzatlar›n görüflleri ruhlar›n ya birer latifcism oluflu ya da birer mücerred cevherolufllar› yönündedir.Beden ise elle tutulur gözle görülürmüteaddid organlardan müteflekkil mücerredvarl›¤›m›zd›r.Beden ve ruh birbirinden ayr›lmaziki temel unsurdur. Bu iki unsurunuyum ve düzen içerisinde, kendi aralar›ndauyum ve insicam› kendi içindeuyumlu ve bar›fl›k bireyler topluma kazand›r›r.Bu tür bireylerden oluflan toplumdada mutluluk huzur ve güven olur.Bizler bedenlerimizi, s›ca¤a, so¤u¤a,tehlikelere, hastal›klara karfl› koruruz,elimizde olmayan sebeplerden bedenimizebir hastal›k, maraz eriflse hemenonun çaresini arar, doktorlara koflar›zve bunu yapmal›y›z da.Ya ruhumuzu tehdit eden hastal›klar,bunlar› hiç düflündük mü veya bunlar›tan›yor muyuz, bu tür hastal›klariçin ne tür önlemlerimiz var.Ruhun aynas› olan kalbin s›hhatliolmas› ahlakta normalli¤i, kalbin bozuklu¤uise normalden ileri veya gerisap›ld›¤›n› gösterir.Bu t›pk› bedeni normalli¤in bedens›hhatine, bedendeki anormalligin bedendekihastal›ktan ileri gelmesine benzer.Yani bedeni misal olarak göstererek,ad› ve kötü huylar› at›p faziletli vegüzel huylarla nefsi tedavi etmenin,hastal›klar› at›p s›hhati sa¤lamakta bedenebenzedi¤ini söyleyebiliriz. Mizaçtaüstün olan itidal olup, hava g›da vede¤iflik flartlardan mideye hastal›k geldi¤igibi ruh hali de böyledir. Ruh kendisinisa¤l›kl› tutacak unsurlardan yoksunkal›nca (ibadet, taat, iyi huylar gibi)art›k normalli¤ini ve seciyesini kaybeder,ruhun aynas› olan kalbe art›k kötühuylar girer ve onu günden güne hastaeder. ‹nsan› beden ve ruh olarak yaratanAllah Teala onlar› koruyucu ve güzellefltiriciunsurlar› da bizlere bildirmifltir.Bunlara muhalefet etmek toplumda bedenenve ruhen hasta bireylerin ortayaç›kmas›na ve h›zla ço¤almas›na zeminhaz›rlar.Her çocuk, sa¤lam bir yarat›l›fla sahipoldu¤u halde normal do¤ar. Sonradananne babas› e¤er hr›stiyanlarsa, çocu¤uhr›stiyan, yahudi iseler yahudi,ateflperest iseler mecusi olarak yetifltirirler.Ve çocukta anne babas›n›n diniüzere büyür, ö¤renir ve böylece birçokrezilliklere sahip olur.Yine beden ilk yarat›l›fl›nda tam veolgun olarak yarat›lmaz. Zamanla e¤itimö¤retim ve terbiye ili geliflme gösterir.‹flte bunun gibi insan ruhu da (huylarbak›m›ndan) noksan yarat›lm›flt›r.Ancak eksik olarak yarat›lan insanruhunun zamanla olgun olma yetene¤ivard›r. Bu da ilim ile beslenmek, terbiyeve ahlak ile olgunlaflmakla gerçekleflir.Beden e¤er sa¤lamsa doktorun vazifesibu sa¤lam olan bedenin sa¤l›¤›n›korumak olur. Bunun için de bir çokflart ve tavsiye önerir.E¤er beden hasta ise, o zaman doktorunyapaca¤› ifl, hasta olan bu bedenitedavi etmek olacakt›r.Ruhun aynas› olan kalb tertemiz,pak ve cilalanm›fl ise, kalbi koruma çarelerineve daha fazla cilaland›rmayaçal›flmal›d›r.E¤er kalb, pasl› ise, olgun de¤ilse, ovakit de kalbin parlakl›¤›n› sa¤lay›ponu olgunlu¤a erdirmenin yoluna baflvurulmal›d›r.Kiflinin bedenine hastal›k getiren,bedenin normalli¤ini ve yap›s›n› bozansebebin z›dd› ile tedavi gerekiyorsa örne¤in,hastal›k, günefl çarpmas›ndanileri gelmiflse onu buz ile tedavi etmek,e¤er hastal›k so¤uk alg›nl›¤›ndan ilerigeliyorsa, bunu da hastay› s›cak tutupterletmek ile tedavi etmek gibi, kalbinhastal›¤› olan ahlaks›zl›k ve rezilliklerde bunun tersi z›dlar› ile tedavi edilir.Örne¤in: Cehalet ilimle, cimrilik cömertlikle,kibir alçak gönüllülükle v.s.Bedendeki bir hastal›¤› gidermekiçin, diyet, sab›r ve ilaçlar›n ac›l›¤›nadayanmak gerekti¤i gibi, kalbi tedavietmek içinde, kalbin kötü al›flkanl›klar›-na karfl› direnç için gösterilen sab›r da,dayan›lan ilaçlardan daha önemlidir.Çünkü bedeni hastal›klar, nihayetölümle birlikte sona erer. Öldükten sonrabedeni hastal›klardan kurtulunur.Ancak kalbin hastal›¤› ölmekle de sonaermez. Öldükten sonrada devam eder.Bu sebeple bu hastal›klardan kurtulmayadaha çok önem verilmelidir. Bununiçin daha çok çaba gösterilmelidir.Bireyler olumlu ve olumsuz özellikleriylebirer bütündürler. Bu özelliklerinentoplam›na ya da öne ç›kanlar›na bakarakçevresindekiler o kiflinin iyi-çokiyi veya kötü-çok kötü bir insan oldu-¤una karar verirler. Bu do¤rultuda ço¤uinsan›n üstünde birleflti¤i yarg›lara var›-labilece¤i gibi ayn› kifli hakk›nda de¤iflikinsanlar farkl› fleyler düflünebilirler.Karakter sözcügüyle ifade edilen kavrambazen kiflilik yerine kullan›l›r. Ancakkarakter sözcü¤ünün kapsam› kiflinin,bir toplumun bir çevrenin ya datüm insanl›¤›n üstünde anlaflt›¤› de¤erleregöre nas›l bir durumda, hangi konumdabulundu¤unu da içerir. Karakterlidiyerek bir kiflinin genel olarakolumlu özelliklere, iyi ahlaki de¤erleresahip oldu¤unu anlat›r›z, karaktersiz diyerekde bunun tam tersini. Bir insan›nde¤iflik özellikleri yaln›zca kifliden kifliyefarkl› de¤erlendirilmez, ayn› zamandatoplumlar›n alt kültürlerine göre defarkl› olumlu olumsuz özellikler sözkonusudur ve çevreden çevreye, toplumdantopluma zamandan zamana buözellikler de¤iflir. Bu de¤iflimin temelindede ruhi ve bedeni e¤itim yatar. Vebir düflüncenin, hareketin do¤rulu¤undanemin olmam›z için elimizde bir mihenktafl› olmal›d›r. Bizim için bu mihenktafl› dinin koymufl oldu¤u temelahlaki prensiplerdir. Örne¤in eskidenbulunmufl de¤erli bir fleyin sahibininaranmas› ve iadesi ahlaki iken (ki do¤ruolan budur) flimdi ise toplumun büyükbir kesiminde enayilik olarak telakkiedilmektedir. Bu bile bir toplumunveya bireylerin ahlaki, ruhi olarak nederece dejenere oldu¤unun bir göstergesidir.Yine örne¤in toplumda en yayg›ngörülen olumsuz karakter özelliklerindenbirisi de bencilliktir. Herkes kendiç›karlar›n› kollamak durumundad›r, ancakkifli ç›karlar›n› baflkalar›n›n zarar›-na olacak flekilde gözetiyor, adalet duygusundanyoksun davran›yorsa buradabencillik söz konusudur. Bencil kiflileryak›n çevrelerinde s›k›c› tats›z, duygularuyand›ran kiflilerdir. Ancak bencilli-¤ini ak›lc›l›kla birlefltiren kifliler genellikleparasal konularda veya kariyerdebaflkalar›n›n önüne geçebilirler, bu datoplumsal bir çeliflkidir. Üstelik gücüele geçirdiklerinde çevrelerinde bir y›-¤›n sahte dost, sahte destekçi, dalkavuk,iki yüzlü insanlar, bulurlar, birçok özveriliinsandan daha çok sevilir görünürler.Bu da toplumda bencilli¤i körükleyenbir kaynakt›r. Yani bencillikhuy olarak sadece bencil kiflide s›n›rl›kalmaz çevresine de nufuz ederek toplumsalbir çürüme ve kokuflmaya dönüflür.Bencilli¤e ba¤l› olarak bulunanözelliklerden biri de benmerkezcilik,baflka bir adalet duygusu zay›fl›¤›d›r.Benmerkezci kifliye göre, daima,her durumda kendisi hakl›d›r, kendisiödüllendirilmelidir, kendisi haks›zl›¤au¤ramaktad›r. Böyle kifliler e¤er a¤›zlar›iyi laf yap›yor veya sald›rganlaflabiliyorlarsasözde hakl›l›klar›n› çevrelerine,özellikle en yak›n›ndaki kiflilere efl,dost, akrabalar›na bir flekilde kabul ettirirler.Bencil kiflilerde hak ve adaletduygusu geliflmemifltir, baflkalar›nayapt›klar› haks›zl›klar› neredeyse görmezler,vicdanlar›n› temiz tutman›n yolunubir flekilde bulurlar. Ve bu ruhi kirlilikzamanla olumsuz taraflar›n› bedenüzerinde aksettirir.Bencillikle birlikte giden bir olumsuzözellikte empati eksikli¤idir. Baflkalar›n›anlayamama, anlamak istememe,olaylar›, olgular› baflkalar›n›n gözündengörememe, baflkalar›n›n duygular›n›yasayamama eksikli¤i. Bencillikinsan›n özünde bulunan ancak insani,dini kültürün törpülemeye toplumculaflt›rmayacal›flt›¤›, buna karfl›n kapitalistsistemin körükledi¤i bir olumsuzözelliktir.Burada bir nebze bencilli¤i biraz irdeledik.Dini ve ahlaki bütün prensiplerialsak ve incelesek neticede birey vetoplumu bir negatifli¤e do¤ru sürükledi¤inigörebiliriz. Doland›r›c›l›k, yalanc›l›k,dedikodu, iftira…v.s. dinin yasaklad›¤›ve ahlaki olmayan unsurlard›r.‹nsandaki olumsuz özellikler sevgisizli¤i,nefreti, sosyal irtibats›zl›¤›, iletiflimsizli¤i,haks›zl›¤›, toplumsal adaletsizli¤i,sald›rganl›¤›, savafllar›, cinayetlerikörükler. Olumlu özellikler insanikültürü, gerçek medeniyeti, temel insanide¤erleri do¤urur.‹nsan e¤er hayvandan farkl›, ondanüstün bir yarat›k oldu¤unu, kaderini zamanzaman belirleyebilen, etkileyebilenbir yarat›k oldu¤unu düflünüyorsa,bencilli¤inin, h›rslar›n›n, öfkesinin önünegeçmeye çal›flmal›, yüksek de¤erlereulaflmak için ruhunu akl›n› ve bedeninie¤itmeli, okumal›, düflünmeli, uygarcatart›flmal›, toplumsal etkinliklere kat›lmal›,kendisinin ve toplumun bugünüve gelece¤i hakk›nda karar sahibi olabilecekbir konumda bulunmal›d›r.

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENAbdurrahman DZMANKitab-ı ilahinin muhtevasınabaktı¤ımızda, insan hayatının,Allah’a ibadet ve O’nun rızasınıkazanma çabası ile dolu dolu geçmesiistikametinde programlandı¤ınıgörürüz. Günlük namaz ibadeti bafltaolmak üzere, beden ve ruh temzili¤ioruçla yapılır ve bunun mevsimi Ramazanayıdır. Yine bu ayda sadaka-ıfıtr verilerek fakir fukaraya yardım eliuzatılır. Zekat Yılbaflıları gelince, hermükelllef, zekat farzını yerine getirerekmalını temizler. Ramazan ayını takibeden aylarda da Kurban ve Hacibadetini yerine getirmek için müminlerbir kofluflturma içine girerler; onlar,kainatı muhteflem bir düzenle yaratanAllah’ı adeta zikr-i halle anar hale gelirlerve her halleri ile ibadet ederler...Allah Teala böyle müminleriKur’an’da flöyle vasfediyor:“Kuflkusuz, yerlerin ve göklerinyaratılıflında ve gece ile gündüzünbirbirini izlemesinde derin kavrayıflsahipleri için alınacak dersler vardır.Onlar ki ayakta dururken, otururkenve uyumak için uzandıklarında Allah’ıanar, (ve) göklerin ve yerin yaratılıflıüzerinde inceden inceye düflünürler."(Al-i ‹mran / 190-191)Bu yazımızda Rabbimizin, ibadetlerimizdekimuradının ne olabilece¤inedair hikmetleri aramaya, ‹slam’dananladıklarımızı tezekkür ve tefekküretmeye çalıflaca¤ız.Öncelikle belirtmeliyiz ki, bir müslümanınAllah’a gerçek manada ibadet-kullukyapması, onun ancak ve ancakkamil bir iman fluuruna ermesiylemümkündür. Bunun olmazsa olmaztek bir formülü vardır; o da, sorumlulukbilinciyle hareket etmek, Allah’aortak koflma anlamına gelen flirktenkalbi arındırmaktır. ‹nsan bu üstünimani vasfı, ancak, sa¤lam bir tevhidakidesi sayesinde kazanabilir. ‹badetiderin bir sorumluluk anlayıflıyla yapanbir kul, dünyadaki sosyal konumu neolursa olsun kulluk mertebesinin zirvesineçıkar, Allah katında en sevgilibir kul olur. Hucurat Suresinin 13.ayetinde bu husus flöyle anlatılır:“fiüphesiz, Allah katında en üstünolanınız, O’na karflı derin bir sorumlulukbilincine sahip olanınızdır. Allahher fleyi bilen ve her fleyden haberdarolanınızdır."Allah Teala, Kur’an’da, kullarınınderin bir kulluk sorumlulu¤una ermeleriiçin bir çok ayette hatırlatmalarALLAH’A BADET, MÜ’MN, KULAKULUKTAN KURTARIR ve ÖZGÜRLETRR!yapmıfl ve hiç bir fleyin bofl yere yaratılmadı¤ına,her fleyin yerli yerince,dengeli, insicamlı ve gerekli bir flekildeyaratıldı¤ına dair bir çok ayetlerleaçıklamalarda bulunmufltur. Bu ayetlerdenbazıları flunlar:"Yedi gö¤ü birbiriyle tam biruyum içinde yaratan O (Allah ne yüce)dir:Rahman’ın yaratıflında hiçbiraksaklık göremezsin. Gözünü bir kezdaha (ona) çevir: Hiç kusur görüyormusun?Evet gözünü tekrar tekrar (yaratılmıflolan herfleye çevir ve bak, her seferindebakıflın flaflkın ve bezgin birflekilde önüne geri dönecektir."(Mülk / 3-4)"Kuflkusuz, göklerin ve yerin yaratılıflındave gece ile gündüzün birbiriniizlemesinde derin kavrayıfl sahipleriiçin alınacak dersler vardır." (Al-i ‹mran / 190)"Sizi bofl ve anlamsız bir oyuniçin yarattı¤ımızı ve Bize dönmek zorundaolmadı¤ınızı mı sanıyordunuz?"(Mü’minun / 115)"‹nsan baflıbofl bırakılaca¤ını vediledi¤i gibi hareket edebilece¤ini misanır? O, bir zamanlar (sadece) akıtılanbir meni damlası de¤il miydi? Vesonra döllenmifl hücre; bu safhadaAllah (onu) yaratmıfl ve olması gibiflekil vermiflti ve ondan iki cinsi, erke-¤i ve difliyi var etmiflti. Öyleyse Allahölüyü hayata yeniden döndürümezmi?" (Kıyame /36-40)Gerçek flu ki, Allah’ın yarattı¤ı hervarlı¤ın bir gayesi ve anlamı vardır.Yaratılıflın amacı Allah’ı bilip tanımak,O’na yönelmek ve kulluk etmektir.Zariyat Suresinin 56. ayetinde Rabbimizin:"Ve (onlara söyle:) görünmezvarlıkları-cinleri ve insanları yalnızca(Beni tanımaları ve) bana kulluketmeleri için yarattım." buyurdu-¤u gibi.. Kullu¤un en güzel flekli vetezahürü ise ibadettir, günlük namazdır,zikirdir, iyilik yapmak, kötülüktensakınmaktır, hasılı Kur’an’da sınırlarıbelirlenmifl bir hayat tarzını yaflamayaçalıflmaktır..Yüce Allah’a kulluk etmek yaratılıflıngere¤idir. ‹badet, yaratılanın yaratanınasevgi ve saygı ile boyun e¤mesi,Allah ve Resulü tarafından yapılmasıistenen belirli davranıflları yerinegetirmesidir. Hürmet, sevgi, saygıve itaatın en yüksek ifadesi olan ibadetancak Allah’ın hakkı olup, O’ndanbaflkası buna layık de¤ildir. Bu hususlarlaalakalı Rabbimiz flu ayetlerde buyuruyor:“Yalnız sana kulluk eder veyalnız senden yardım dileriz” (Fatiha/ 5) Çünkü dünya ve ahiretle ilgili bütünnimetleri veren yalnız O’dur.DOSYA 9Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Kitab-ı ilahinin muhtevasına baktı¤ımızda, insan hayatının, Allah’aibadet ve O’nun rızasını kazanma çabası ile dolu dolu geçmesiistikametinde programlandı¤ını görürüz.Kur’an-ı Kerim, yerde ve göklerdebulunan bütün varlıkların kendi dilleriyleAllah’ı sevgi ve övgü ile tesbihetti¤ini bildirmekte; canlı, cansız bütünvarlıkların hareket ve davranıfllarınıibadet, zikir ve dua olarak nitelendirmektedir.Ayetlerde flöyle deniliyor:“Göklerde ve yerde varolan her fley veherkes isteyerek, ya da zorunlu olarakAllah’ın önünde e¤ilmektedir;onların gölgeleri de (Dünyanın dönüflüile gölgelerin bir sa¤a bir sola dönmesi,Allah’ın dünyayı döndürmesindekikudretine teslimiyetle, Allah’ıninkara yeltenenler dahi) sabah akflambunu (Allah’a secde) yapmaktadırlar.”(Ra’d,/15)“Öyleyse (hakkı inkar edenler) Allah’ınyarattı¤ı nesneleri görmüyorlarmı? Onların gölgeleri (Allah’ıniradesine) bütünüyle boyun e¤erekbir sa¤a, bir sola dönüp Allah içinsaygıyla nasıl yere kapanmaktadır.Ayrıca göklerde ve yerede olan herfley-bütün canlılar / hayvanlar ve melekler-kendilerini büyüklük duygularınakaptırmadan Allah için saygı ve tazimleyere kapanmaktadırlar." (Nahl,/48-49)“Yedi ve gök ile yer ve onlarıniçinde yer alan her fley O’nun sınırsızkudret ve yüceli¤ini anmaktadır;O’nun sınırsız kudret ve yüceli¤inianmaktadır: O’nun yüceli¤ini, aflkınlı¤ınıövgüyle yankılamayan bir teknesne yoktur: ne var ki siz onlarınyücelemelerini anlayamıyor, kavrayamıyorsunuz!"(‹sra, 17/44)“Göklerde ve yerde var olan bütünyaratıkların, kanatlarını yayarakuçan kuflların, (hepsinin) Allah’ın sınırsızkudret ve yüceli¤ini dile getirdiklerinigörmüyor musun? Gerçekflu ki, Allah’a nasıl yönelip niyaz edeceklerini,O’nun yüceli¤ini nasıl dilegetireceklerini (bunların) hepsi bilmektedirler;Çünkü, göklerin ve yerinegemenli¤i Allah’a aittir ve bütünyollar Allah’a varmaktadır" (Nur,24/41-42)“(Ey ‹nsano¤lu,) göklerde ve yerdevar olan her fleyin, -güneflin, ayın,yıldızların, da¤ların, a¤açların vehayvanların- Allah’ın (kudret ve yüceli¤i)önünde yere kapandı¤ını görmüyormusun?Ve insanlardan bir nicesi (Allah’abilinçli olarak bafl e¤mektedir); amaniceleri de (O’na karflı geldikleri içinöte dünyada) kaçınılmaz biçimde azabıhak edecekler; ve Allah’ın (KıyametGününde) alçalttı¤ı kimseyionurlandırabilecek kimse yoktur;çünkü, Allah diledi¤i her fleyi mutlakayapar." (Hac, 22/18)Ayet-i Kerime’lerde belirtildi¤iüzere, yıldızlar, da¤lar, a¤açlar, hayvanlar,gökte dizi uçan kufllar ve di¤erbütün varlıklar Allah’a ibadet ederlerki, buna kainatın ibadeti denilir. Ancakfluursuz yaratıkların herhangi bir tercihibulunmadı¤ı için onların ibadetlerine"tabii ve fıtri ibadet" adı verilir.Öte yandan insanların ve cinlerin yaratılıflgayesi "Allah’a ibadet etmek"olarak belirlenmifltir. (Zariyat 51/56).‹badetlerin yerine getirilmesinde enönemli ilke ibadetin yalnızca Allahiçin yapılmasıdır. Tevhidin aslı Allah’ahiçbir fleyi ortak koflmadan itaatve ibadet etmektir. Rabbimiz flöyle buyuruyor:"De ki: ‘Ey geçmifl vahyin izleyicileri!Sizinle bizim aramızdaki flu ortakilkeye gelin: Allah’tan baflka kimseyekulluk etmeyece¤iz, O’ndan baflkakimseye kulluk etmeyece¤iz,O’ndan baflka hiçbir fleye ilahlık yakıfltırmayaca¤ızve Allah’ile birlikteRabb edinmeyece¤iz.’ Ve e¤er yüz çevirirlersedeki: fiahit olun ki biz kendimiziO’na teslim etmifliz" (Al-i ‹mran3/64)Tevhidin di¤er bir önemli flartı iseyapılan ibadetlerin karflılı¤ı yalnızcaAllah’tan beklenmelidir.“Hem bunun için sizden (dünyevi)bir karflılık da gözlemiyorum; hak etti¤imkarflılı¤ı (vermek) alemlerinRabbinden baflkasına düflmez." (fiuara26/109)Manevi kirlenmenin önlenmesi veahlaki zaaflarının giderilmesi, uyumlu,tutarlı, dengeli ve huzurlu bir ruhi hayatınyaflanması bakımından ibadetleren etkili vasıtalardır. Kur’an-ı Kerim’deahiret inancı, azap korkusu,iffetli olma, emaneti koruyup sözünüyerine getirme, flahitlikte dürüstlükgibi itikadi ve ahlaki ilkeler yanındanamazın ve mali ibadetlerin kifliyiegoist ve yıkıcı duyguların etkisindenkoruyaca¤ına iflaret edilmifltir. (Mearic70/19-27).‹slam’da flirke götüren bütün yollarkapatılmıfl, örne¤in Allah’tan baflkasıadına yapılan yemin, adak ve kurbanyasaklanmıfltır. Bu yönüyle ibadethem insanın yaratanına ba¤lılı¤ını,O’na boyun e¤iflini hem de insanınilahi irade dıflında her türlü e¤ilim,baskı ve otorite karflısında özgürlü¤ünüsimgeler.Kurban ve hac ibadetini henüz tazeyapan ve ibadet etmenin hazzını yaflayanmüslümanlar olarak Allah’a kulluktakusur etmeyen ve ibadetlerininfluurunda olan müminlerden olmak dilekve duasıyla...

10 ÖZEL KÖEMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSEN28 ubat 1997 Üzerinebrahim GÜMÜOLUDünya tarihi üzerine bir ayrıflımve bir miattır. 28 fiubat’ı birnoktasal bafllangıç olarak alırsakiki noktada özellikle incelemek gerekirdiye düflünüyorum.28 fiubat öncesi ve 28 fiubat sonrasıHafızalarımızı canlandırmak için28 fiubat surecini 1990’dan 1997’e yediyıl gerisine 1997’den 2005’e takribensekiz yıl ilerisine bakmak yetecekdiye düflünüyorum.Hafızalarınızı yoklayın1987–1990’lı yıllarda dünyanın iki devdevleti vardı. Kafalarımızda ve beynimizdebu iki güç yıkılmaz ve yıkılamazfikrini oturtmufltu. Komunist blokutemsilen (S.S.C.B.) Sovyet SosyolistCumhuriyetler Birli¤i (paratez biraçılım, o dönemlerde biz inançlı müslümanlarüçlü sistemden bahseder bunuikiye ayırarak anlatırdık. Hak düzenve Batıl düzen der. Batılı da kendi içindeikiye ayırırdık. Komunizm ve Kapitalizmdiye. Bunların ikisi de kuvvetedayalı düzenler idi, yıkılmaya mahkumoldu¤unu Kur’an ve Hadisler ıflı¤ındaanlatırdık. Cemaatimiz dinler ve tatminolurdu. Hatta cemaatimizden 1990’lıyıllarda bu sohbetlerimize eskiden katılanlardanbir kısmından duymuflumdur.Hocam gercekte anlattıklarınız çıkıyor.Sovyetler çöküyor ve çöktü demifllerdir).Kapitalist blokuda belirtirken(ABD) Amerika Birleflik devletlerikonuflulur ve konu olurdu. 90’lı yıllardaSovyetler Birli¤i da¤›lınca KapitalistABD ve onun uydu devletleri ayaktakaldı. Yani dünya iki kutuplu idareedilmekten kurtuldu tek kutuplu tekyönlü idare edilmeye bafllandı. ABDgüdümlü idare. Hatta Kapitalist blokbir de Askeri güç oluflturmufltu. Geçenlerdetekrar toplantısı yapıldı. Nato’nundüflman simgesi Kırmızı idi.Yani Komunist tehlikeye karflı, dünyainsanlı¤ı adına mücadele edecek güçolarak anlatılırdı. 90’lı yıllarda Sovyetlerinçöküflü ile Nato’nun kurulufl amacıda bitmiflti. 1992 yılında Kapitalistblokun temsilcileri Yaltada bir toplantıyaptı. Bu toplantıda Natonun durumugörüflüldü. Karara ba¤lanacaktı ve ba¤landıda. ‹ngiltere Baflbakanı TeacherNatonun kurulufl gayesini anlattı. Komunizminortadan kalkıflıyla Natonundagörevi bitti dedi. fiimdi biz bu kurulufluda¤ıtacak mıyız yoksa yeni birdüflman mı bulaca¤ız. Çünkü böyle birdüflman bulunmazsa bu kuruluflu ayaktatutmanın önemi ve ehemniyetininolmadı¤ını belirtti. Arkasından ‹ngilterebaflbakanı hemen ilave etti. Natonunbundan sonraki düflmanı müslüman ülkeleroldu¤unu, düflman renginin deyeflile çevrilmesini teklif etti. Aynı toplantıdabunlar karara ba¤landı. Her fleyinbundan sonra dünyada buna göreayarlanması gerekiyordu. Bu gidiflatadünyada dur diye bilecek önemli geliflmelerinoldu¤unun da altını çizmek lazım.Onların bu gidifline set çekecekdur diyecek ülkelerin, baflında Osmanlınınmirasçısı (TC) devleti vardı.ABD’nin 1980’li yıllara kadar fiah RızaPehlevi gibi kuklasıyla idare etti¤i‹ran, Humeyni ile ‹ran ‹slam Cumhuriyetiolmufl, ABD’nin ve emperyalistlerinkorkulu rüyası haline gelmifltir.Tüm olumlu geliflmeleri ile Pakistanvardı. Uzak Do¤uda tüm teknik geliflmeve 200 Milyonluk nüfus yapısıylaEndonazya vardı. Tüm bunların ötesindeTürkiye’de çı¤ gibi büyüyen ve ‹slamAleminin Motoru ve Kalbi mesabesindeM‹LL‹ GÖRÜfi hareketi veRefah Partisi vardı. Parolası ve sologanıbelliydi. ‹flte hem iç hemde dıfl güçlerbu harekete ve sologanına dayanamayarak28 fiubatla noktalanan sürecibafllattılar. M‹LL‹ GÖRÜfi’ün sologanı:1. Savafl de¤il Barıfl2. Çatıflma de¤il Diyalog3. Çifte sıtandart de¤il Adalet4. Üstünlük de¤il Eflitlik5. Sömürü de¤il ‹flbirli¤i6. Baskı ve tahakkum de¤il insanhaklar›, Hürriyet ve demokrasi diyordu.Bu sologanlar hem iç sömürü güçlerinihem de d›fl sömürü güçlerini hareketegeçirdi. ‹çte, 70 yıldan bu tarafaalın teri ile de¤il, devleti soyan hortumcukesim, d›flta da kendi hakkınarazı olmayıp bütün insanlı¤ı sömürmekisteyen çeteler harekete geçtiler. 1994yıllında yapılan yerel seçimlerde M‹L-L‹ GÖRÜfi belediyeleri almıfl ve üstdüzeyde bafları sa¤lamıfltır. M‹LL‹GÖRÜfi’ün 1995 yılında yapılan genelseçimlerde yerel yönetimlerdeki baflarısıda halk tarafında göz önüne alınarakTürkiye’nin birinci Partisi halinegetirildi. ‹ç ve dıfl güçler bunu hazmedemedilerve özellikle iktidara gelmesineengel olmaya çalıfltılar. Hiç iktidaryapmadan M‹LL‹ GÖRÜfi’ü dıfllamakistediler fakat baflarılı olamadılar. Bütüniç ve dıfl düflmanların nasıl düflündükleriniM‹LL‹ GÜRÜfi’ün akıllı liderisayın Prof. Dr. Necmeddin Erbakançok iyi bildi¤i için tüm oyunlarıbozarak Refahyol iktidarını kurdu. Neticedeiç ve dıfl güçler iktidarda M‹LL‹GÖRÜfi hareketini baflarısız kılmakiçin bütün güçleriyle çalıfltılar. Tüm bumenfii propagandalara ramen yetmiflyıldan butarafa kurulmufl bütün Cumhuriyethükümetlerinin en baflarılısıolarak ortaya çıktı. M‹LL‹ GÖRÜfi hareketiiktidarda iken, acizane 1996’daizine gitti¤imde, Türkiye’de sa¤cısısolcusu, esnafı memuru, iflçisi köylüsü,emeklisi dulu, velhasıl herkes M‹LL‹GÖRÜfi iktidarından memnundu. ‹zindöneminde iktidarın hükümet üyesiolan Çaykurdan Sorumlu Devlet Bakanısayın Ahmet Demircan beyle görüfltüm.Bir takım zinde güçlerin hükümetenasıl saldırdı¤ını anlatmıfltı. DöneminRP Samsun Milletvekili MusaUzunkaya ile Çarflamba Terme ve Kavakilçelerinin köylerini gezdik. Halkteflekkür ve takdirlerini sunuyordu hükümete.Milletimiz M‹LL‹ GÖRÜfi’ten hiçbir dönemde deste¤ini eksiltmemifltir.1997’de rahmetli Malik Akbafl (MilliGazete Avrupa Müdürü ve Kanal 7Avrupa sorumlusu)’la son görüflmemdeRefah Partisi hakkında dava açılmıflidi, rahmetlinin yorumu flöyle olmufltu.1. Refah Partisi kapatılabilir2. Yeni kurulacak Partiye korkunçboyutta baskılar yapılabilir. E¤er bubaskılar milletin deste¤ini azaltmaz isebu Parti de kapatılabilir.3. M‹LL‹ GÖRÜfi hareketi zayıflatılabilmesiiçin birkaç parçaya bölünebilirdedi ve aynen olmufltur. Rahmetleanıyorum.De¤erli dostlar! Biz bu dönemi yafladık.Hukuksuz ve mesnetsiz Parti kapatılmalarınaflahit olduk. Bu gün bunuherkes söylüyor. Netice Refah Partisikapatıldı. Fazilet kuruldu. Milletimiztüm baskı ve haksız saldırılara ramen113 Milletvekili verdi. Millet 28 fiubatcılaratüm zinde güçlere ra¤menböyle tokat indirdi. Milletin meclisegöndererek Din Dava ve Memleketinesahip çıksın diye gönderilen 113 Milletvekilindenbüyük bir kısmı FP’ninde kapatılmasına ön ayak olarak davalarınısattılar. FP’nin kapatılması %100 kurt kuzu hikayesidir. Maalesef 28fiubat’ın Cezaevi ma¤duru (daha sonraö¤reniyoruz) cezaevinde özel e¤itimealınan bu günün Baflbakanı, kendinicezaevine sokan güçlerden destek alarakhem davalarına ihanet ettiler hemde kendilerini ite kaka iktidarda buldularve milletimizi de mevcud medyanıngücüyle bir daha kandırdılar. 28 fiubat’ınmilletimizi getirdi¤i nokta bu.Bu tablodan memnunsannız hayırlı olsun.‹flte Türkiyenin geldi¤i nokta.- Kıbrıs elden gitti.- Irak ABD tarafında iflgal edildi.- Türkiye’deki hükümet ABD’ninemireri oldu.Sayın Baflbakan acınacak hale geldi.Memnun de¤ilseniz gere¤ini yapın.Gere¤i nedir? Yeniden Hakk’ın hakimolması, mazlumun ezilmemesi, yafladı-¤ımız co¤rafyada barıflın tesis edilmesi(kısaca M‹LL‹ GÖRÜfi’çü söylem veeylemlerin) yerine getirilmesidir.Dostlar...Dünyadaki haksızlık zulüm ve savafllara,insan hakkları ihlallerine üzülmekeyvah demek yetmiyor. Bu haksızlıklarınortadan kaldırılması için neyaptık ne yapıyoruz? Bunları yaparkende kendimize, nefsimize pay çıkarmamalıyız.Samimiyetsizleri hep beraber görüyoruz.Samimiyetsizlerin mazeretleri,ne dünyada ne de ahirette geçerlidir.Rabbim’den bir daha 28 fiubat süreçleriMilletimize ve memleketimize yaflatmamasınıtemenni ediyorum.Selam ve Dualarımla....Genç Kızlara Selam...De¤erli Okuyucularım.Geçen son yazımda sizlere Cengiz Numano¤lununGenç Arkadaflım adlı fliirini yaz›ppaylaflmıfltım. O fliirin içinde bugün yazaca-¤ım konuyla ilgili bir kıtayı hatırlatarak bafllamakistiyorum.Sahneleri gör ki; baflsız ayaklar;Türlü oyunlarla, nefsini yoklar..Ekrandan atılan, zehirli oklar;Seni hedef seçti, genç arkadaflım...Kıymetli okuyucularım sizlere bu sefer“Gençlik ve E¤lenceyi” paylaflmak istiyorum.Biz gençlerin ideallerini ve zamanını öldürenaraçlardan birisi de, dinimizce uygun olmayanve yasaklanan e¤lencelerdir. Bunlar insanınzamanını çalan disko, sinema, gece kulübü,bar ve buna benzer oyun salonları Gençli-¤imizin altın yıllarını heba etmektedir.Öncelikle flunu bilmek gerekir. E¤lencearzusu sıkıntıdan gelir. Yani ruhi, kalbi, hissibir sıkıntı, problem ve huzursuzluk varsa, insanlarrahatlamak için oyun ve e¤lenceyebaflvururlar.fiunu iyi anlamamız lazım ki, sıkıntı nekadar çoksa e¤lenme arzusu da o kadar fazlaolacaktır.De¤erli gençler neflelenmek ve rahatlamakiçin baflvurdu¤umuz e¤lence türleri ikidir.1. Helal dairesi içinde olan e¤lenceler.2. Dinimizce caiz görülmeyen (haram)olan e¤lenceler.Maalesef haram olan e¤lenceler; içki, kumar,gari meflru müzik türleri, kadınlı-erkeklitoplantılar vb. gibi e¤lenceler, günümüzdekibiz gençlerin iman zayıflı¤ından dolayı birmıknatıs gibi çekmektedir.Bu tür e¤lencelere baflvuran ve sınırı çi¤neyenkardefllerin asla mutlu olduklarını görmedik.Belki anlık bir mutluluk vardır ama, ozaman geçtikten sonra sıkıntı iki kat olmufl veyine çaresizler. Bu durumdan kurtulmak içinpsikologlara bile baflvuranlar var.Bu durumdan korunmanın çaresi ise, güçlübir imana sahib olmakt›r. Halbuki bizlerihiç yoktan vareden Yüce Rabbimiz bizlerinnelere ihtiyacı oldu¤unu bilmiyor muydu?Hafla, elbette billiyordu. Onun için ki bizlerehayat kayna¤ı ve rehberimiz olan Kur’an-ıKerimi gönderdi.Bunu bir misalle anlatacak olursak birelektronik alet aldı¤ımızda onun yanında birrehberi yani kullan›m belgesi olur. Bu belgeyegöre aleti kullanırız. Hem bozulmaması veuzun kullanabilmek için. Allahu Teala bizleregöndermifl oldu¤u rehberimizi ne hikmese birtürlü anlamak için kendi iyili¤imiz için bileokumuyor, ya da sadece Arapçası ile yetiniyoruz.Halbuki bizleri bütün insanları yoktan vareden ve varlı¤ından haberdar eden acaba bizlerene gibi mesajı var, deyip okumamız gerekmezmi? Haram helal dairesini Cenab-ıAllah dünyaya gönderi¤i ve Kur’an-ı KerimdeHalifem diye adlandırdı¤ı insanın iyili¤iiçin çizmedi mi? Tabiki bizlerin iyili¤i içinçizdi.E¤er biz gençler olarak Allahu Teala’yayönelirsek, hayat kayna¤ı olan rehberimizKur’an-ı Kerime uyarsak, flu iyi bilenmeli kihem bu dünyada hemde ahirette kurtuluflaerenlerden oluruz.Yazıma son verirken bütün insanlı¤ınKur’an-ı Kerimin gölgesinde kurtuluflunu temennieder gelecek yazımızda buluflmak üzeresiz kıymetli okurlarımı saygı ile selamlarım.Hatice Gümüolu

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENbofla ç›karacak ak›ll›, uslu projelerimizinolmas› gerekir. Enaz›ndan zihni haz›rl›¤›m›z›n olmas›gerekir. Dil meselesi üzerindeson kitapta a¤›rl›kl› olarakdurulmufltur. Dil meselesininkültür meselesinin merkezi biryeri var. Üç kitapta da zaten buifade edilmifltir. En genifl flekildeson kitapta yer al›yor...-Türkendülüsiye kitab›n›z›okudu¤umuzda ülkenin Endülüs’eçevrilmek istendi¤i düflüncesiortaya ç›k›yor. GerçektenTürkiye için böyle bir tehlikevar m›? Türkiye Endülüs olabilirmi?-G›rnata’n›n düflüflü tam birfaciad›r, trajedidir. Biliyorsunuz,meflhur “Endülüs A¤›t›”var. “Endülüse öyle bir felaketçöktü ki yok bir efli’’ Bu öyle birzamana denk geliyor ki, Osmanl›’n›nyükselifli, ayn› zamandaFatih’in ‹stanbul’u fethetti¤i s›-ralar. Ya da II. Beyaz›t devri.Endülüs Müslümanlar›n›n sekizas›rl›k topraklar›ndan sökülmehalinin kesinleflti¤i bir zaman.Bir taraftan yükselifl var, di¤ertaraftan da Haçl› seferlerinin do-¤uda ulaflamad›¤› sonuçlara bat›da(Ma¤rip’te) ulaflma sürecivar. fiimdi böyle bir denge kuracakbir geliflme de yok. Yani Osmanl›’n›nyükselifli gibi ‹slamdünyas›nda yükselen bir ülkeyok. Bütün bu manzaraya bakt›-¤›m›z zaman Türkiye’nin çokrahat bir konumda olmad›¤›n›görüyoruz. “Endülüsleflme” sürecivar m› yok mu? Kesin olarakyok diyebilseydik zaten meseleyoktu. Bu bir uyar›. Her kitapasl›nda bir uyar›d›r! AvrupaBirli¤i’nin anayasas› haz›rlan›rken,birli¤in h›ristiyanl›k de¤erlerinedayand›¤›na dair bir ifadeninsokulmas› yönünde kuvvetlibir cereyan›n ortaya ç›kmas›,bize ‘laiklik’ satan çevrelerinfiyakas›n› bozmufltur. Avrupalaikli¤i ortaya atm›fl, belki uygulam›flama demek ki h›ristiyanl›ktanda vazgeçmemifl. Avrupaanayasas›na h›ristiyanl›¤› koymad›larama laikli¤i de koymad›lar.Bu göstergeleri iyi okumaklâz›m.-Yüzy›l›n Soyk›r›m›’nda JustinMcCarty’nin Ölüm ve Sürgünadl› kitab›ndan hareketlemüslüman unsurlar›n, Türklerinsoyk›r›ma u¤rat›ld›¤›n› yaz›yorsunuz.Y›llard›r ErmeniYanl›fl sözlük kültüre zarar-Türk Dil Kurumu’nun 1945’te yay›nlad›¤› Türkçe Sözlü¤ü dil soyk›r›m›-na müflahhas bir örnek olarak gösteriyorsunuz. Dilde yap›lan ‘soyk›r›m’neye hizmet ediyor?-Bizde, 19. yüzy›l sonunda bir hayli sözlük çal›flmas› var. Yabanc› dillerdeTürkçe-‹ngilizce, Türkçe-Frans›zca, Türkçe -Almanca vs. sözlüklervar. Tanzimat yazarlar›, ayd›nlar› lügat meseleleriyle ciddi olarak ilgilenmifller.Redhouse’un Türkçe-‹ngilizce sözlü¤ü 1890’da yay›nlanm›flt›r.Bu lügatte doksan binin üzerinde kelime yer al›yor. Buna deyimlerve terkipler kat›l›rsa yüz otuz bini buluyor, sözvarl›¤›. fiemsettin Sami’ninKamus-› Türkî’si otuz bin kelimenin üzerinde. Baflka sözlüklerde var; Naci’nin Lügati, Salahi’nin Kamus-› Osmani’si vs.. Bunlara bakt›¤›n›zzaman kelime kadrolar› zay›f de¤il. Osmanl›n›n son devresindekibu zengin sözlük faaliyetinden sonra, Cumhuriyet döneminde ilk sözlük1945 y›l›nda yani Cumhuriyetin 22. y›l›nda yay›nlan›yor. Bununkelime kadrosu on befl bin civar›nda. Bu ne anlama geliyor?Sizin çok kalabal›k bir nüfusunuz var. Bir ülke oluflturuyorsunuzve o nüfusun bir k›sm›n› kendi vatandafl›n›z say›yorsunuz,bu ancak alt›da bir oran›nda oluyor! Geri kalan›n› da d›flar›dab›rak›yorsunuz. Vatandafl saym›yorsunuz! En aç›k tabirle bizbunun dilde bir soyk›r›m oldu¤unu düflünüyoruz. Bu kelimeler,bizim yazarlar›m›z›n kulland›¤› kelimeler, resmi yaz›flmalarda,günlük hayatta kulland›¤›m›z kelimeler. 1945 y›l›ndaçok az bir k›sm›n› al›nm›fl. Bu sözlükteki kelimelerin önemlibir k›sm› da uydurma, bir sonraki bask›da bir ço¤u sözlük d›-fl› b›rak›lan kelimeler! Bu sözlük anlay›fl› dilimize ve kültürümüzeonar›lmas› güç zararlar vermifltir.ÖZEL DOSYA 13Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Soyk›r›m›’ndan bahsedenlerneden bu soyk›r›m› görmezdengelmifller?-Amerikal› bir nüfusbilimciolan Justin McCarty, Türkiye’ninson yüzy›llardaki nüfushareketlerini inceliyor. 19.Yüzy›l›n bafl›ndan, 20. Yüzy›l›nilk dönemlerine, yani 1820-1920’ler aras›nda müslümannüfusun dörtte bir civar›ndaazalm›fl oldu¤unu tesbit ediyor.Yani 100 y›l içinde Osmanl›Devleti nüfusu dörtte bir nisbetindeazalm›fl! O zaman, Bat›da,Yunan, S›rp, Bulgar katliam› ileilgili ders kitaplar›na geçmiflbilgiler var. Ermeni soyk›r›m›iddialar› var. Fakat müslümanlar›nkatliama maruz kald›¤›nadair hiçbir bilgi yok?Yazar dikkatini bu noktayayo¤unlaflt›r›yor. Müslüman nüfusniye azald›? 100 y›l içindeBat› Avrupa’da Balkanlarda,K›r›m’da, Kafkaslar’da ve Anadolu’nunçeflitli bölgelerindeciddi flekilde Müslüman soyk›-r›m› oldu¤unu tespit ediyor.Bunun üzerine müslümanlar›nciddî bir soyk›r›ma u¤rad›¤›n›,bunun bat›da tarih kitaplar›n›nhiçbirinde yer almad›¤›n› belirtiyor.Bizim bundan ç›kard›¤›m›zhisse flu: Bu insanlar neden buco¤rafyalardan sürüldüler? Nedensoyk›r›ma tâbi tutuldular?Biliyorsunuz ‘soyk›r›m’ insanbedenlerinin kitle olarak ortadankald›r›lmas›d›r. Neden bubedenler ortadan kald›r›l›yor?Biyolojik olarak insanlar aras›ndafazla fark yok. Bunlar›nortadan kald›r›lmas›n›n sebebiaidiyetleri, onlar› kiflilik sahibiyapan kültürel varl›klar›, manevivarl›klar›d›r.Bu insanlar müslüman olmasayd›,farkl› kültürleri, dilleri,yaflay›fllar› olmasayd› böyle birkatliama maruz kalmayacaklard›.O insanlara soyk›r›m uygulanmas›n›nsebebi olan kültürel,manevi unsurlar›n daha sonraTürkiye’de tahrip edilmesi vak›as›ylakarfl› karfl›ya kal›yoruz.Burada dil çok ciddi bir örnek,çok ciddi bir gösterge. Dil devrimibugüne kadar çeflitli flekillerdeincelenmifltir. Kabuledenler, red edenler olmufltur.Bunlar›n kendilerine göre dayanaklar›vard›r. Ama dil devrimi1940’lardan sonra ciddi bir kültürelsoyk›r›ma dönüfltürülmüfltür.Ve bu Türkiye’de ‘milliyetçi’bir uygulama, dilimizin lehinebir hareket olarak takdimedilmifltir. Asl›nda görünüflte‘milliyetçi’dir, gerçekte tamz›dd›d›r.19. yüzy›lda K›r›mda, Kafkaslarda,Balkanlarda, Do¤uAvrupa’da ileri boyutta katliamlaramaruz kald›k. ‹nsan›m›zkitleler halinde katledildi, sürüldü.Bunu yapan unsurlar›nbu milliyetçi sald›rganl›¤›nakarfl› gereken karfl›l›¤› veremedik.Fakat o milliyetçi etkileriiçsellefltirdik ve kendi kültürümüzekarfl› kulland›k. Balkankavimleri Osmanl›’dan kalankültürel unsurlar› tahrip ederken,bizde de ayn› tahribat vard›,hatta birileri bir zamanlar,“Osmanl›’dan en son Türklerkurtuldu”, diyebilmifltir! Yanibize karfl› gösterilen milliyetçitepkiyi, biz de kendi kültürümüzdekigüya etnik temellerimizeuymayan unsurlar› yokederek göstermeye kalk›flt›k.Oysa bunlar› binlerce y›l içindekazand›k ve bunlardan kuvvetbulduk. Derin kültürel, manevitahribata maruz kald›k, fakatzafiyetimiz k›sa zamanda anlafl›lmad›.Yani birikimi tafl›yannesiller; dili, kültürü tafl›yan nesillerhayat›m›zdan çekildikçe,arkas›ndan birikimsiz yeni nesilleretkili olmaya bafllad›kçaanlafl›ld› ki, ciddi bir tahribatau¤ram›fl›z. fiimdi o tahribat üzerinegörüfllerimiz bu kitapta yeral›yor ..-Geçen y›llarda Milli E¤itimBakanl›¤›n yasaklad›¤› kelimelerdenhareketle istiklâl Marfl›’n›ndahi dolayl› olarak yasakland›¤›n›söylediniz. Bu boyuttabir yabanc›laflman›n sebebine olabilir?-Milli E¤itim Bakan› MetinBostanc›o¤lu döneminde bu yap›lmakistendi. Türkçe’nin biny›ll›k kelimeleri yasakland›. TalimTerbiye Kurulu bir listeyapt›, ders kitaplar›nda flu kelimelerkullan›lmayacak diye yay›nc›lar›ve yazarlar› zorlad›.Netice olarak bu ciddi bir dildaralmas› anlam›na geliyordu.Bunun anlam› asl›nda flu: E¤ersiz bu milletin kulland›¤› kelimeleriyasakl›yorsan›z, ‹stiklâl,vatan, millet vs. gibi kelimeleriyasakl›yorsan›z, ‹stiklal Marfl›’ndageçen neredeyse yar›yayak›n kelimeyi yasakl›yorsunuzdemektir. Bu kelimeler bir nesildeanlafl›lmaz hale geliyordemektir. Ve çocuklar bunlar›anlam›yorsa ‹stiklal Marfl›’n›anlamalar› mümkün de¤ildir.Kelimelerin yasaklanmas› bugüne ait bir uygulama de¤il. Bugeriye do¤ru yürüyor ayn› zamanda.Biz o zaman Yahya Kemal’i,Necip Faz›l’› anlam›yoruz.Mehmet Âkif’i anlam›yoruz.Daha geriye gitti¤imizdeneredeyse Yunus Emre’yi anlam›yoruz.Fuzuli’yi zaten anlamazhale getirildik. Bir dilin,bir kültürün önemli eserleriokunup anlafl›lam›yorsa, dolayl›olarak edebiyat tarihimizemal olmufl büyük yazarlar›m›zda yasaklan›yor demektir.Divan edebiyat› bizimdir-28 fiubat sürecinde klasik edebiyat›m›z›n miad›n› doldurdu¤u yüksek sesle dilegetirildi. ‹ngilizler Shakespeare’i kendi ça¤›n›n diliyle okuyup anlarken,Türkiye’de Fuzulî’nin ve ça¤dafllar›n›n anlafl›lmad›¤› gerekçesiyle derskitaplar›ndan ç›kar›lmas›na nas›l bak›yorsunuz’-Bir zamanlar flöyle bir makullefltirme vard›: Divan Edebiyat› bize yabanc›bir edebiyatt›r. Araplardan, Farslardan ald›k, çok fazla bilmemiz,benimsememiz gerekmez! Tarihin bir kesitinde ortaya ç›kanbu tezi mutlak hakikat gibi kabul ettik. Son y›llarda farkl› düzlemde ikiayr› görüfl ortaya ç›kt›. Osmanl› edebiyat›n›n Arap ve Fars edebiyatlar›-n›n zay›f bir taklidi oldu¤unu ö¤rendik bugüne kadar. Halbuki ‹slamiyettensonra yeni Fars edebiyat›, yeni ‹ran edebiyat› Türkistan, Horasanbölgesinde ortaya ç›kt›. Son dönem ‹ran bilim adamlar›n›n da belirtti¤i gibi buedebiyat daha önceki ‹ran edebiyat› ile fazla bir benzerlik tafl›m›yor. Muhtemelende bu flairlerin bir ço¤unun anadili Türkçe idi. Bir di¤er noktada ‹slamî Arap edebiyat›n›n Peygamberimizden sonra özünü kaybetti¤idir.Devam etmekte olan Arap fliiri cahiliye fliirinin devam›d›r.O yüzden Farsça yazan klasik flairleri tan›r›z. Hemen,Haf›z, Sadi, Hayyam gibi isimler akl›m›za gelir. Mesela bizcede klasik say›lan bir tane büyük bir Arap flairinin ismini söyledesem, akl›n›za gelmez. Asl›nda bizim divan edebiyat›m›z,Farsça, Arapça Türkçe yap›lan bu edebiyat, genellikle Gaznelilerve Selçuklular döneminde neflvü neva buldu. Türk sultanlar›n›nsaraylar›nda geliflti. fiah ‹smail, fiiili¤i ‹ran’da hakim k›ld›¤›ndabizim fars edebiyat› dedi¤imiz edebiyat›n da sonu geldi.Bu edebiyat gelene¤ini Osmanl›lar devam ettirdi. MeselaMolla Cami’den sonra ‹ran’dan önemli bir flair tan›m›yoruz.

14 ÖZEL KÖEMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENRüstem ALTINKÜPEGeçen yazılarımızda sizlereAlmanya’daki etürünlerinin nerelerdeve nasıl üretildi¤i noktasındabilgi verece¤imi yazmıfltım.Bu konuya geçmeden öncebenim burada amacım kimseyikötülemek veya bazı firmalarınyaptıklarını anlatacak de¤ilim.Ben sadece Müslümanların nasılyanlıfllarla bilmeden veyabilerek Helal adı altında yanlıflyönlendirdikleridir.Bazı gerçeklerin bilinmesindefayda oldu¤u kadar, vebalve mesuliyet vardır. Do¤rubildiklerimizi her zaman anlatmaya,ve de yaflamaya mecburuz.Bu yazımızdan kendilerindenemin olanların alınmamasıgerekti¤i kanaatindeyim.Öncelikle Almanya’da helalkesimin kısa bir tarifesiniLütfen biraz daha hassasiyetyapalım.Almanya Anayasa Mahkemesi2002 Yılında vermifl oldu-¤u bir kararla, Almanya’da yaflayanbir grup Müslüman, e¤erbenim dinimin gere¤i floksuzveya kurflunsuz hayvanı kesmekzorunlulu¤unu isbat ederse,bu Müslümanların böyle birhakkı vardır diyerek, Müslümanlarabu hakkı vermifltir.Yani iflin özü 2002 tarihindenitibaren Almanya’daki ‹slamiTeflkilatların da deste¤i ileAlman Anayasa Mahkemesinden,Almanya’da yaflayan Müslümanlarafloksuz Helal Kesimizni, benim inançla ve de kararlılıklasürdürdü¤üm bir Mahkemesonunda bu hak alınmıfltır.Kısaca floksuz helal kesiminönündeki hukuksal engelkaldırılmıfltır. Hiç kimse floksuzhelal kesimi kabul edip dehalen, imkan yoksa flokla dakesebilir fetvasını veremez. Bukonuda ‹slami Cemaatler yanifloksuz kesimi savunanlar helehele onlar floklu kesimi hiç savunamazlar,çünki ben Mahkemeyesözlü duruflmaya gitti-¤imde Müslümanları temsileden çatı kurulufllar ve onlaraba¤lı olan Teflkilatların mahkemeyekarflı tavırları aynen fluflekilde olmufltur.Biz Almanya’da yaflayanbir çok Müslümanları temsilenfloklu kesilmifl etleri kabul edemeyiz,bu dinimizce sakıncalıdırifadeleri kullanılmıfltır. E¤erbugün aksini iddia ederlersekendi kendilerini yanlıfl ifadeetmifl olurlar. Buradan nereyegelmek istiyorum, helalin tarifiniyaparken flunu iyi ayırmaklazım; helal bir tanedir. O da fluanda floksuz ve kurflunsuz kesilenhayvanların etleridir. Tabikiburada floklu kesimi kabuledenlere bir diyece¤imiz yoktur.Almanya’daki bulunan ikiçatı kuruluflun (Zentralrat derMuslıme in Deutschland ve Islamradder Muslime ın Deutschland)oluflturmufl oldu¤uHelal Kesim Komisyonu da aynenbu konuda hem fikirdir.fiimdi gelelim esas konuya,helallık sadece etlerde mi aranmalı,et ürünleri, dönerler, donmuflmamüller, tavuklar bunlarınkesimleri nasıl yapılıyor.Bu ürünler hangi etlerden imalediliyor. Bunları vatandafl alırkenhiç sormuyor, çünki Türkfirması tarafından yapılıyor,Türk yaparsa helal oluyor. Almanya’dabir gerçek varki Türkve Müslümanlara ait sayısı birve ikiyi geçmeyen sucuk imalathanelerivar. Bunlarda zatenMüslümanların sattıkları sucukların%5`ini bile yapamıyorlar,yani Müslüman firmalarmamüllerinin çok az bir miktarınıbunlara yaptırıyorlar.Peki geri kalan kısım kimlertarafından yapılıyor. Bunabu yazımda cevap vermeyece-¤im, bunu siz okuyucularımabırakarak bir de sizlerin arafltırmasınıisteyece¤im.Bu nasıl olacak, mutlaka et,sucuk, donmufl mamül veya tavukaldı¤ınız bir market vardır,oralardan ö¤renebilirsiniz. Tabikisiz alırken onun helallı¤ınımutlaka soruyorsunuzdur. Onlarda bak üzerinde helal yazıyorbunlar helal diyecektir.Dikkatinizi birfleye çekmek istiyorum.Metroda satılan tavukve balıklarda bile helal yazıyor.Yani bazıları için helal okadar ucuz birfleyki, onlar içinsadece kelime anlamından baflkabirfley de¤il. Ama bu konu okadar istismar edildi ki bunaartık Müslümanlar ve de ‹slamiCemaatler bile alet edildi.Ben bazen kendi kendimesoruyorum, sadece Almanya’datüketilen et miktarı yüzbinlerceton, bu sadece Müslüman firmalarıntüketti¤i miktar. Buradadöner, sucuk, donmufl mamül,ve de tavuk dahil.Garip ama gerçek odurkiMüslümanların flu gün olmuflhalen bir tane Avrupa standlarınauygun floksuz helal kesimyapan mezbahanesi yoktur. Bukadar etler nereden geliyor da,mamül olarak nerelerde yapılıpbizlere dönüyor. Bu mamüllerhangi Müslüman firması tarafındanüretiliyor.Garip ama gerçek, bu sorularınyanıtlarını ben size verecektimama flimdi ben size soruyorum.Bu konulardan çokrahatsız olan kardefllerimiz varonun için fazla teferruata girmeyece¤im,‹nflaallah bunlarıyazmak bir yerde çözüm de¤il,ama bir fleyin kötülü¤ündenbahsetmek çözüm olmadı¤ı gibi,çözümün iyi olanı yapmakoldu¤u kanatindeyim.Ben de kimsenin yaptı¤ına,helel veya flüpheli deme yetkisinikendimde bulamıyorum.Onun için bu yetkiyi sizlere bırakıyorum.Bu meslekte bulunmamhasebiyle bize düflen Almanya’dafloksuz kesilmifl hayvanlarınetlerinden de istenirsedöner, donmufl mamül ve sucukyapılabildi¤ini alternatifolarak sunmaktır. fiu anda ilkolarak AKSA Sucuk Salam veSosislerimiz floksuz etlerdenbir Müslüman sucuk firması tarafındanüretilmektedir. Bu vesileile de bu firma yetkililerineherzaman oldu¤u gibi bana buimkanı tanıdıkları için teflekkürübir borç bilirim. ‹mkan yokdiyene inanmıyorum. ‹nsan isterseherfley olur, yeterki samimiolunsun.Selam ve dua ile...Kurban kesimi yapılan ülke ve bölgeler:AfganistanArnavutlukAzarbeycanBangladeflBelgradBeninBosnaBulgaristanBurkina FasoBurma ArakanCezairÇadÇeçenistanDa¤istanDo¤u TürkistanEndonozyaEritreEtyopyaFlistinG.AfrikaGambiyaGhanaHindistan‹ngufletyaIrak‹ranIraklı TürkmenlerKamerunKarada¤KazakistanKenyaKırgızistanKosavaLübnanMakedonyaMaliMısırMo¤olistanMozambikNahcivanNijerOgedanPakistanKeflmirSancakSenegalSomaliSrilankaSudanSuriyeUgandaUkraynaÜrdünTanzanyaTunusTürkiyeTürkmenistanYemenMozambik Türkiye Mali Bengaldefl Bande Açe, EndonezyaKenya Somali Uganda Keflmir Tanzanya‹slam Toplumu Millî Görüfl • KURBAN KOM‹SYONU • Boschstr. 61-65, 50171 Kerpen • Tel: +49 2237 656 293 • Fax: +49 2237 656 222 • www.igmg.de • E-Mail: sosyalhizmetler@igmg. de

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENÇZGNN DL 15Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426

16 ÖZEL KÖEMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426HAYATA DÜÜLEN NOTLAR…Aydın AvnioullarıHayat ÜniversitesiÖrenim GörevlisiAcele Karar VermeyinKöyün birinde bir yafllı adam varmıfl.Çok fakirmifl ama Kral bileonu kıskanırmıfl... Öyle dilleredestan bir beyaz atı varmıfl ki, Kral bu atiçin ihtiyara nerdeyse hazinesinin tamamınıteklif etmifl ama adam satmaya yanaflmamıfl.."Bu at, bir at de¤il benimiçin; bir dost, insan dostunu satar mı" dermiflhep.Bir sabah kalkmıfllar ki, at yok. Köylüihtiyarın baflına toplanmıfl: "Seni ihtiyarbunak, bu atı sana bırakmayacakları, çalacaklarıbelliydi. Krala satsaydın, ömrününsonuna kadar beyler gibi yaflardın.fiimdi ne paran var, ne de atın" demifller...‹htiyar: "Kararvermek için acele etmeyin"demifl. "Sadece at kayıp" deyin,"Çünkü gerçek bu. Ondan ötesi sizin yorumunuzve verdi¤iniz karar. Atımın kaybolması,bir talihsizlik mi, yoksa bir flansmı? Bunu henüz bilmiyoruz. Çünkü buolay henüz bir bafllangıç. Arkasının nasılgelece¤ini kimse bilemez." Köylüler ihtiyarbuna¤a kahkahalarla gülmüfller. Aradan15 gün geçmeden at, bir gece ansızındönmüfl... Me¤er çalınmamıfl, da¤lara gitmiflkendi kendine. Dönerken de, vadideki12 vahfli atı pefline takıp getirmifl. Bunugören köylüler toplanıp ithiyardanözür dilemifller. "Babalık" demifller, "Senhaklı çıktın. Atının kaybolması bir talihsizlikde¤il adeta bir devlet kuflu oldu seniniçin, flimdi bir at sürün var..""Karar vermek için gene acele ediyorsunuz"demifl ihtiyar. "Sadece atın geridöndü¤ünü söyleyin. Bilinen gerçek sadecebu. Ondan ötesinin ne getirece¤inihenüz bilmiyoruz. Bu daha bafllangıç. Birincicümlenin birinci kelimesini okurokumaz kitap hakkında nasıl fikir yürütebilirsiniz?"Köylüler bu defa açıkça ihtiyarladalga geçmemifller ama içlerinden"Bu herif sahiden gerzek" diye geçir-DUA‹fltahımız bugünlerde de eskisi gibi yerindeyse,hayatımızda do¤ru gitmeyenbir fleyler var demektir.‹nsanlar, yanlızca Müslüman oldukları,Iraklı oldukları, Filistinli oldukları, Afganve Sudanlı oldukları için... Petrol yataklarınınüzerinde yaflıyorlar diye, kutsal mabetlerinedokundurtmak, binlerce yıldır vatanbildikleri toprakları satmak ve paylaflmakistemiyorlar diye öldürülürken... Hâlâ insanolmanın, Müslüman olmanın bir de¤erioldu¤una inandıkları için... "Reel-politik"gerektiriyor diye, çocu¤uyla, kadınıyla,yafllısıyla ayırt edilmeden bir halk katledilirken...Kendi dıflımızdaki her fleyden yalıtılmıfldünyamıza, gündelik yaflantımızınbencilce u¤rafllarına ifltahlarımız açıksa hâlâ,hayatımızda "iyi" olmayan bir fley vardemektir.Bir bakalım mı hâlimize.. Bakabilir miyizbaflımızı utançla önümüze e¤meden?‹fllerimizden u¤rafllarımızdan baflımızıkaldırıp, televizyon baflında saatlerce oyerli dizi senin, bu futbol muhabbeti benimkanallar arasında dolaflmaktan vakit bulupda, günde bir defa olsun, o beldelerdeki insanlariçin, kardefllerimiz için gönülden hiçolmazssa bir dua etmek aklımıza geliyormu? Sevgili Peygamberimizin dile¤i, "Birmü’minin aya¤ına bir diken batsa, bununacısını bir di¤er mü’min yüre¤inde hisseder"de¤il miydi?mifller...Bir hafta geçmeden, vahfli atları terbiyeetmeye çalıflan ihtiyarın tek o¤lu attandüflmüfl ve aya¤ını kırmıfl. Evin geçiminitemin eden o¤ul flimdi uzun zaman yataktakalacakmıfl. Köylüler gene gelmifllerihtiyara. "Bir kez daha haklı çıktın" demifller."Bu atlar yüzünden tek o¤lun, baca¤ınıuzun süre kullanamayacak. Oysasana bakacak baflkası da yok. fiimdi eskisindendaha fakir, daha zavallı olacaksın"demifller.‹htiyar "Siz erken karar verme hastalı¤ınatutulmuflsunuz" diye cevap vermifl."O kadar acele etmeyin. O¤lum baca¤ınıkırdı. Gerçek bu. Ötesi sizin verdi¤inizkarar. Ama acaba ne kadar do¤ru. Hayatböyle küçük parçalar halinde gelir ve ondansonra neler olaca¤ı size asla bildirilmez."Birkaç hafta sonra, düflmanlar kat katbüyük bir ordu ile saldırmıfl. Kral son birümitle eli silah tutan bütün gençleri askereça¤ırmıfl. Köye gelen görevliler, ihtiyarınkırık bacaklı o¤lu dıflında bütün gençleriaskere almıfllar. Köyü matem sarmıfl.Çünkü savaflın kazanılmasına imkânyokmufl, giden gençlerin ya ölece¤ini yada esir düflece¤ini herkes biliyormufl.Köylüler, gene ihtiyara gelmifller... "Genehaklı oldu¤un kanıtlandı" demifller."O¤lunun baca¤ı kırık ama hiç de¤ilseyanında. Oysa bizimkiler, belki asla köyedönemeyecekler. O¤lunun baca¤ının kırılması,talihsizlik de¤il, flansmıflme¤er...""Siz erken karar vermeye devamedin" demifl, ihtiyar. "Oysa ne olaca¤ınıkimseler bilemez. Bilinen bir tek gerçekvar. Benim o¤lum yanımda, sizinkiler askerde...Ama bunların hangisinin talih,hangisinin flanssızlık oldu¤unu sadeceAllah biliyor."Lao Tzu, öyküsünü flu nasihatla tamamlamıfl:Acele karar vermeyin. Hayatın küçükbir dilimine bakıp tamamı hakkında kararvermekten kaçının. Karar; aklın durmasıhalidir. Karar verdiniz mi, akıl düflünmeyi,dolayısı ile geliflmeyi durdurur. Bunara¤men akıl, insanı daima karara zorlar.Çünkü geliflme halinde olmak tehlikelidirve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi aslasona ermez. Bir yol biterken yenisibafllar. Bir kapı kapanırken, baflkası açılır.Bir hedefe ulaflırsınız ve daha yüksekbir hedefin hemen oracıkta oldu¤unu görürsünüz.Emri bize emanet edilmifl bir kutlu sözde¤il miydi bu? Duydu¤umuzda,"iflittik veitaat ettik" diyecek de¤il miydik? Ne oldubize? Niçin böyle yalnızca seyirci kalıyoruzolup bitenlere?fiimdi kıfl so¤ukları da gelip dayandıIrak’ın kapılarına. Iraklı kardefllerimiz, bintürlü dert ve sıkıntıyla baflbaflalar. Oralardabütün bu insanlar bu so¤uklarda, aç veaçıkta, öldürülme korkusuyla, her gün acımasızcaafla¤ılanmaya katlanarak nasıl yaflayacak?Nerede barınıp nerede ısınacakbunca yavrucak? ‹nsanlar çocuklarına birkutu sütü, bir dilim ekme¤i bile bulamayacaklarbelki. Bu kadarını düflünmek bilekahretmeye yeter insanı. Sofralarımızı flükürlekurup kaldırırken, Iraklı aç çocuklargelmiyor mu aklımıza, flöyle iyice sivri oklaryüre¤imize saplanmıyor mu?Onların çekti¤i acılar, bizim acılarımızaslında, öyle olmalı. Onların sıkıntılarınıhissedebilmeli, dertlerine elimizden geldi-¤ince bir çare yetifltirmeye çalıflmalıyız.fiimdi de¤ilse ne zaman anlayaca¤ız vegösterece¤iz kardefl oldu¤umuzu? Kıtaların,renklerin ve uzaklıkların bizi ayıramayaca¤ını...Gözlerimizden ve gönüllerimizdenırak olmadıklarını... Onlara bir yudumsu, bir dilim ekmek, bir kucak sevgi vemerhamet olarak ulaflmanın bir yolunu arayıpbularak...Ve hep dua ederek... Hep dua ederek -ki, oralarda mü’minlerin yüre¤indeki acılarınbir parça dinece¤ine ve Rabbimizin onlarabir ferahlık yetifltirece¤ine inanarak...Kardefllerimizin acılarını içimizde duyaraketti¤imiz duaların Allah katındaki de¤erinidüflünerek... fiimdi de¤ilse ne zaman anlayacakve gösterece¤iz kardefl oldu¤umuzu?‹nsanların acılarına ortak olamadıkçamutluluklarımız da eksilecek yavafl yavafl,dahası insanlı¤ımızdan da çok fley kaybedece¤iz.Bombalar yalnızca Irak’a düflüyorde¤il. Her bomba, Hayat’ın kalbine düflüyorve yıkıntıların altında insanlı¤ımız cançekifliyor.Günahsız, masum çocukların, suçsuzinsanların hatırına bu kirli savafl sona ersindiye dualar etsek, a¤layarak yalvarsakRabbimize bir fley de¤iflmez mi sanıyoruz?Hikmetten ve Hakikat’ten bu kadar uzakdüflmüfl olabilir miyiz? Gecenin bir yarısısessizce içimizden geçen sözleri ve yalvarıfllarıbir duyan olmaz mı zannediyoruz?Hâlbuki, Allah(c.c.) her fleyi hakkıylabilen ve iflitendir.Zor zamanlarda yafladı¤ımızı biliyoruz.Ama her zorlu¤un, içinde bir rahmet taflıdı-¤ını da... Yeter ki, hiç olmazsa, ço¤alsındualarımız.Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENDostluk ÖyküleriBir Hiç Uruna‹kinci Dünya savaflı yıllarında, Almanlarakarflı mücadele eden bir Fransız birli¤indeçarpıflan iki arkadafltan biri, a¤ır yaralanmıfltı.Geri çekilen Fransız birli¤i, yaralı askeriçatıflma alanında bırakmıfltı.Yaralı askerin arkadaflı, çatıflma alanınadönüp arkadaflını getirmek istiyordu."Arkadaflın herhalde ölmüfltür" dedi komutan."Onun cesedini getireyim derkenkendi hayatını tehlikeye atmanın gere¤iyok."Fakat, askerin bitmek bilmeyen ricalarıkarflısında, komutan yumufladı.Ne var ki, çatıflma alanından geri dönenaskerin sırtında, yaralı bir beden de¤il, birceset vardı."Görüyorsun" dedi komutan, "bir hiçu¤runa hayatını tehlikeye attın.""Hayır" diye cevap verdi asker. "Onunbenden istedi¤i fleyi yaptım ve ödülümü aldım.Onu kaldırıp kollarımın arasına aldı-¤ımda, henüz ölmemiflti. ‘Biliyordum Tom’dedi, ‘gelece¤ini biliyordum. Beni yalnız bırakmayaca¤ınıbiliyordum.’"EHLNE MÜRACAT ETTKJeoloji Mühendisleri Odası ‹stanbul fiubeBaflkanı Yard. Doç Yıldırım GüngörTSUNAM‹Endonezya açıklarında meydana gelendepremden sonra yaflanan tsunami felaketiylebirlikte tsunami gündeme geldi. Tsunaminedir ve nasıl oluflur?Tsunaminin Japonca anlamı "Liman dalgası"dır.Daha çok okyanuslarda gözlenmesinera¤men az da olsa iç denizlerde de oluflur.Tsunami basit bir anlatımla ço¤unlukladüfley atımlı faylardan veya büyük deniz dibiheyelanlarından sonra oluflur. Düfley hareketsonucunda sular bir anda oluflan bofllu-¤u doldurmaya çalıflır. Denizin aniden çekilmesininde nedeni budur. Daha sonra sular,depremin oldu¤u noktadan itibaren daireselolarak yayılmaya bafllar. ‹lk andaki dalga hızı800 km/saate kadar çıkar. Dalgaların hızları,sahile yaklafltıkça deniz tabanına çarptı-¤ı için azalır. Arkadan gelen dalgalar, hızıyavafllayan dalgalara ulaflır ve üst üste binerek10-15 metre, bazen de daha yüksek dalgalarfleklinde kıyıya vurur. Zarar veren, kıyıyayüksek dalgaların vurması de¤ildir.Dalgalar deniz tabanından topladıkları malzemelerlebirlikte kıyıya çarparlar. Sahileyaklaflık 150 km hızla vuran dalgaların içindekibu malzemeler büyük bir çarpma etkisiyaratır. Sahil kenarındaki bir insanın tsunamidalgasını gördükten sonra dalgalara yakalanmamaolasılı¤ı neredeyse yoktur.Tsunami bir anda mı meydana gelir?Dalgalar hemen kıyılara vurur mu?Tsunami olayı tabii ki bir anda meydanagelir. Ancak dalgaların sahile ulaflması kıyınınuzaklı¤ıyla ilgilidir. Kıyı ne kadar uzaktaysa,dalgaların kıyıya ulaflması da o kadarzaman alır. Örne¤in Endonezya kıyılarınailk dalga yarım saatte ulaflırken, dalgalarınSomali’ye ulaflması 8 saati bulmufltur. Dalgalar,Sumatra’ya 15 dakika, Tayland’a 1.5saat, Sri Lanka’ya 2 saat, Maldivler’e 3.5saat, Somali’ye 7-8 saat arasında ulafltı. Yanikıyı, tsunaminin olufltu¤u yere ne kadaruzaksa, dalgaların oraya ulaflması da o kadaruzun zaman alır ve tabii ki hasar da ona göredaha az olur.Dalgaların Tayland’a 1.5 saat, Sri Lanka’ya2 saat, Maldivler’e 3.5 saat, Somali’ye7-8 saat arasında ulafltı¤ını ifade ettiniz.Bu zaman diliminde dalgaların hareketitespit edilemez miydi?Tsunami gözlem istasyonları, depremdenkısa bir süre sonra tsunamiyi tespit edebiliyorve nerelere zarar verebilece¤ini saptayabiliyorlar.Bölgede tsunami gözlem istasyonuyok. Pasifik’teki gözlem istasyonlarıhareketi tespit ettiler ama uyarı konusutam bir muamma!

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENDOSYA 17Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Doç.Dr. N.ÖZTÜRKlahiyatçı-EitimciDil, insanlar aras›nda konuflarakanlaflmay› sa¤layan bir vas›tad›r.Belli kal›plara göre flekillenmiflinsan seslerinin birleflmesiyleteflekkül eden kelimelerle kurulmufl birsistemdir. Nas›l ve ne zaman teflekkületti¤i bilinmemektedir. Her ferd do¤du¤uçevrede haz›r bir dil bulur ve odil ile dünyay› idrak eder, o dil ile konuflurve anlafl›r.Dil, kiflinin do¤du¤u tabii ve sosyalçevrenin do¤al bir parças› gibidir. Bubak›mdan tabii ve sosyal bir müessesedir.Kökü bilinmeyen zamanlara ulaflangizli bir anlaflmalar sistemidir, denilebilir.Dilin yap› tafllar› olan kelimeler,varl›klar›, kavramlar›, hareket ve düflünceleriifade ederler; bütün varl›k,kavram, hareket ve düflüncelerin sesolarak karfl›l›klar›d›r. Ayn› dili konuflaninsanlar, kelimeler söylendi¤indearalar›nda anlaflm›fl gibi ayn› fleylerianlarlar.Herdilin kendisine özel kural ve kaidelerivard›r. Bu kural ve kaideler çerçevesindegeliflir ve de¤iflir. Kiflilerinveya guruplar›n keyfi ve serbest müdaheleleribünyesini bozar. Dil, kifliler taraf›ndanicad edilmifl olmad›¤› için,icad edilmifl alet ve vas›talar gibi tamirkabul etmez.Bu bak›mdan canl› varl›klara benzer;ancak kendi kurallar›na uyarak onasa¤l›kl› müdaheleler yap›labilir.Yaz›n›n icad›ndan sonra, yaz› vas›-tas›yla intikal ederek, yüzyüze gelemeyen,aralar›nda uzak mesafeler bulunanve farkl› zamanlarda yaflayan nesilleraras›nda da anlaflma vas›tas› olmufltur.Milletlerin as›rlar dolduran tecrübelersonucunda elde ettikleri bilgi, his vekültür muhtevalar› dile emanet edilmifltir.Bir milletin manevi flahsiyetidemek olan kültürün mahfazas› dildir.‹nsan kelimelerle düflünür, bu bak›mdandüflünce ile dil içiçedir. Düflünceninzenginli¤i, dilin zenginli¤iyle paraleldir.Dili anarfli içinde bulunan birmilletin düflüncesinde disiplin olamaz.Dili bozulan milletler, tefekkür kabiliyetlerinide kaybetmeye mahkumdurlar.Tarihi ve tabii özellikleri ve kökleriüzerinde ifllenmis ve geliflmifl bir dil,millet denilen insan topluluklar›n›noluflmas›nda bafll›ca karekteristik unsuruteflkil eder. Herhangi bir insan toplulu¤udili ile millet olur. Milliyet denilen,büyük itici güç kayna¤›n›n, en büyük,en tesirli bir unsuru ve imkan› daDL VE ÖNEMdildir.Sa¤lam bir dil birli¤i, his ve fikirbirli¤ini de ifade etti¤ine göre, millibirlik, bir bak›ma dilde birlik demektir.Bu bak›mdan her millet, kendi diliüzerinde son derece hassas ve dikkatlidir.Dilin her türlü tahriplere karfl› korunmas›,istikrar içinde geliflip zenginleflmesininsa¤lanmas›, milli kültür hizmetlerininen bafl›nda gelir.Üzülerek görmekteyiz ve iflitmekteyizki, kültür emperyalizmi çerçevesindedilimize de sald›r›lar ve müdahalelerolanca h›z›yla devam etmektedir.Yaz›l› ve görsel medyada kullan›-lan dil, adeta mensubu bulundu¤u milletinkök diliyle tezat teflkil etmektedir.Telafisi güç kopukluklar mevcuttur.Eski kelimelerden oluflan cümleleri yeninesiller anlamakta güclük çekmektedirler.Nesiller aras›ndaki ortak kültürba¤› hemen hemen kopar›lm›fl durumdad›r.Kültürün iflas›, yok olmas› vedejenerasyonu, yoz bir neslin oluflmas›nazemin haz›rlam›flt›r. Entellektüellerinsay›s› günbegün azalmaktad›r.‹kiyüz y›l önce yaz›lan bir makaleyi,kitab› veya belgeyi bir Japon, Alman,‹ngiliz veya ‹spanyol rahatl›klaokuyabilmekte ve anlayabilmektedir.Ayn› sekilde biz, yetmifl y›l öncekitapu senedini bile okuyamamaktay›z.B›rak›n tapu senedini dedelerimizinmezar tafl›n› bile okuyamamaktay›z.Bunun vebali, dilimizle, kültürümüzleve kelimelerimizle oynayanlar›nve alfabemizi katledenlerin s›rt›ndad›r.Çünkü bir milletin alfabesiyle oynamak,o milletin namusuyla oynamakkadar tehlikelidir.Dilin bozulmas›, kültürün erimesive benli¤in ortadan kald›r›lmas› çal›flmalar›namedya çanak tutmaktad›r. Televizyonprogramlar›nda, tiyatrolarda,parodilerde bir Kürdün Türkçesiylealay edilmekte, Kürt lehçesiyle Türkçetaklit edilmekte ve böylece dil, reytingarac› olarak kullan›lmaktad›r. Kürt lehçesiyleveya laz lehçesiyle konuflulanTürkçe`ye herkes gülmekte ve e¤lenmektedir.Bu çok kötü bir durumdur. Hemkürt/laz ve benzeri topluluklarla alayedilmekte, onlar tahkir ve tezyif edilmekteve hem de Türkçe göz göre görekahkahalarla katledilmektedir. Bu, ayr›nt›gibi görünen ciddi bir husustur.Di¤er taraftan; küfür, argo, pespayeeda ve seda ile, pazarc› a¤z›yla kullan›-lan cümlelerle dil, bulunmas› gerekenseviyenin çok daha alt›na çekilmektedir.Fark›nda olarak veya olmayarakböylece kültür kokuflmas› gibi arzuedilmeyen bir ortam kendili¤indenmeydana gelmektedir.Böyle bir ortamda yetiflen nesildenkültürlü, bilgili ve tefekkür kabiliyetinesahip kiflilerin yetiflmesi elbette ki beklenemez.Böyle durumlarda neslin kültürdünyas›na yabanc› kültürler egemenolur. Yabanc› kültür içerisinde asimileolmufl bir nesil de, art›k ideal nesil olmaktanç›kar. Kaplumba¤a misalindeoldu¤u gibi, kendi kabu¤unu be¤enmezduruma gelir. Bu da flahsiyet bozuklu-¤unu beraberinde getirir.Kurban Kampanyası sevindirdiKurban kamyanyas›nda 47 bin 177 kurban kesimi ve da¤›t›m› gerçeklefltirildi‹slam Toplumu Millî Görüfltaraf›ndan organize edilenKurban Kampanyas› büyükilgi gördü. Her sene oldu¤u gibisene de büyük bir heyecanlagerçeklefltirilen ve dünyadakima¤dur ve mazlumlar için yap›-lan Kurban kamyanyas›nda 47bin 177 kurban kesimi ve da¤›-t›m› gerçeklefltirildi. Kampanyaçerçevesinde Avrupa’daki müslümanlar39 bin 151 kurbanl›kba¤›fl›nda bulunmufllard›.IGMG Kurban Kampanyas›’ndado¤rudan görev alan vehem kesim ve hem de da¤›t›mgörevlisi olarak hizmet yapanlar›nbir araya geldi¤i toplant›da,gidilen ülkelerdeki kampanyalarde¤erlendirildi.De¤erlendirme toplant›s›naIGMG Genel Baflkan› YavuzÇelik Karahan, Kurban Komisyonu‘nabaflkanl›k eden MuhasebeBaflkan› ‹brahim Yüksel veSosyal Hizmetler Baflkan› SüleymanY›lmaz da kat›ld›lar.Genel Baflkan Yavuz Çelik Karahangerek kampanyaya ba¤›fltabulunarak kat›lan ve gereksebizzat kesim ve da¤›t›m görevlisiolarak dünyan›nma¤dur bölgelerinegiden görevlileriyapt›klar› bu dinî ve insanîhizmetten dolay› tebrik etti.IGMG Kurban Kampanyas›çerçevesinde Kurban kesimi veda¤›t›m› yap›lan ülke ve bölgelerflöyle:Afganistan, Arnavutluk,Azarbeycan, Bangladefl, Belgrad,Benin, Bosna, Bulgaristan,Burkina Faso, Burma Arakan,Cezayir, Çad, Çeçenistan, Da-¤›stan, Do¤u Türkistan, Endonozya,Eritre, Etyopya, Filistin,Güney Afrika, Gambiya, Ghana,Hindistan, ‹ngufletya, Irak,Irakl› Türkmenler, ‹ran, Kamerun,Karada¤, Kazakistan, Kenya,K›rg›zistan, Kosava, Lübnan,Makedonya, Mali, M›s›r,Mo¤olistan, Mozambik, Nahcivan,Nijer, Ogedan, Pakistan,Keflmir, Sancak, Senegal, Somali,Srilanka, Sudan, Suriye, Uganda,Ukrayna, Ürdün, Tanzanya,Tunus, Türkiye, Türkmenistan,Yemen.26 Aral›k 2004 tarihindemeydana gelen Tsunami’den(dev deniz dalgalar›) etkilenenbölgelerin bafl›nda gelen Endonezya’n›nAçe bölgesi KurbanKampanyas› yapt›¤›m›z bölgelerinbafl›nda geliyor.Tsunami’den ikinci dereceetkilenen Sri Lanka için de ayn›program söz konusu oldu. SriLanka’ya yard›m götüren ve buyard›mlar› da¤›tan Yahya Alakayve Müslim Boran, KurbanBayram› sonras›na kadar bölgedekalarak hem yard›mlar› organizeedip da¤›tt›lar vehem de KurbanBayram›’n› müslümanlarlageçirerek kendilerineemanet edilen Kurbanlar› kestiler.Burma yönetiminin hem askerîsald›r›lar›ndan ve hem detoptan vatandafll›ktan ç›karmaiflleminden etkilenen Arakan’l›mülteciler için ise Nihat Köseve Ali F›nd›k, Bangladefl’inCox Bazar bölgesinde BirleflmiflMilletler kontrolünde yerlefltirilenve say›lar› yaklafl›k 50 binibulan bu ma¤dur ve mazlummüslümanlar için Kurban kestiler.Öte yandan, Bangladefl içinkesim görevlisi olarak giden AliK›rl›, ülkede yoksullu¤un çokyayg›n oldu¤unu belirtti. “Biziiçten ve çok s›cak bir flekildemerasimle karfl›l›yorlar” diyenK›rl›, bu kampanya ile uzak daolsa kardefllik ve dayan›flmaduygusunun pekiflti¤ine bizzatflahid oldu¤unu anlatt›.Genel Baflkan Dan›flman› veMYK üyesi Ahmet Alt›ntaflbaflkanl›¤›ndaki bir heyet isekurban kampanyas›’n›n Türkiyebölümünü organize etmekle görevlendirildi.Özellikle Gölcük,‹zmit, Adapazar› ve Düzce gibison depremden etkilenen bölgelerile, Güney ve Güney Do¤uAnadolu, orta Anadolu ve Karadenizbölgelerinde kurban kesimive da¤›t›m› yap›ld›. Çeflitli ilve ilçelerdeki vak›f, dernek veflah›slar›n hizmetleri ile birlikteTürkiye’nin çok önemli bir bölümünde,Kurban kesim ve da-¤›t›m› yap›l›rken, baflta KuzeyHollanda Bölge Baflkan› ‹smailEryi¤it organizesinde olmaküzere, di¤er görevlilerimiz,Kurban Bayram› için baflta çocuklarolmak üzere di¤er ihtiyaçsahiplerine maddî yard›mda dabulundu ve çok say›da aileyebayraml›k verdi.

18 KOMED-MZAHMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSEN

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENÖZEL KÖE 19Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426“Ein Moment”Mustafa KASALAKSevgili okurlar; Sebebi kendimcemalum nedenlerden dolay› birsüre veya bitamamen yazmamay›arzulamama ra¤men eh yine beraberiz.fiükürler olsun, hepinize kucak dolususelam ve dua..Malumunuz kurban bayram›n› salimengeçirdik. Ahiri o mübarek Hac farizas›n›yerine getiren tüm Hac› kardeflleriminHaclar›n›n mebrur olmas›n›Allah’tan niyaz ederken gitmeyenlerede nasibini dilerim. Çevremizde gidenkardefllerimize mümkün oldukça ulafl›po güzel yerlerin kokusunu teneffüsetmeye gayret ettik. Bil vesile ile ziyaretlerinegidemedi¤imiz kardefllerimizede hoflgeldiniz der, mazeret beyanederek özür diliyoruz.Tabi hac›lar› dinlerken hem heyecanlan›yoruzhem de normal flartlardaolmamas› laz›m gelen hal ve davran›fllaraister istemez gülüyoruz. Bunlarsert olaylar, sözler, hareketler oldu¤ugibi, k›smen komik olaylar da oluyor.Bu yaz›mda konu Hacla ilgili oluncabir iki an›m› daha anlataca¤›m.Bize güvenen ve itimat eden tabibizimde ayn› sevgi ve sayg› ile kendinehürmet etti¤imiz, Allah selametversin bir Osman amcam›z var. Hackafilemiz aras›nda Osman amca oldukçasakin, a¤›r ve çok tatl› bir adam.Medine havaalan›na indik, pasaportkontrolü bitenler di¤er hac›lar›n da ifllemleribitmesi için salonda bekliyoruz.Osman amca yan›ma usul usulyaklaflarak:“Mustafa efendi, burada tuvaletnerede?” diye sordu."Gel amca, götüreyim," dedim.(Arkadafllardan izin ald›m)Osman amcay› tuvalete b›rak›rkensalonu bulmas› için iyice tarif ettim,çekiniyor gariban lisan yok ya!“Tamam Mustafa efendi. Sa¤ol,bulurum,” dedi ve ben ayr›ld›m.Akl›ma geldi iflte, flu Osman amcayabir flaka yapay›m bakal›m diye, anikararla geri döndüm. Osman amcan›ngirdi¤i kabinin önüne geldim. Birazgür sesle ve sesimi incelterek arapça:“Ya haci, dehale ya !” diyerek kap›yavurdum.‹çerden t›k yok. 2-3 saniye sonratekrar:“Ya haci, dehale dehale” diye dahasert ve gürültülü kap›ya yüklendim.Tekrar k›sa bir sessizlikten sonraOsman amcadan nihayet titrek ve c›l›zbir sesle cevap geldi:“Ein Moment….”Bu cevab› al›nca ben gülerek oradansüratlice ayr›ld›m. Beni meraklane durur diye bekleyen arkadafllar›m›niçine döndüm. Halimden anlafl›lm›flolacak ki, bizim Selman Haskaya muzibcesordu: “Abi yine bir durum muvar?” diye. Olay› aynen naklettim. Lisanbilmemenin ne kadar zor oldu¤unusöyledim. Neyseki k›sa bir aradan sonrasalonun bafl›nda Osman amca belirdi.Arkadafllara: “Aman belli etmeyinha!” diye ikaz ettim.Ama dururlar m›, biz senin yapt›¤›-n› söyleyece¤iz diye beni tehdit ettiler.Anlatt›¤›ma piflman oldum. ‹çimdenonlara f›rsat vermeden meseleyihalletmem laz›m geldi¤ine karar verdim.“Gel, Osman amca,” diye aram›zadavet ettim. Ama Osman amcan›n halindebir gariplik var. Gelifli güzel yan›m›zailiflti. F›rsat bu f›rsat diyereksöze bafllad›m:“Osman amca, seni görünce akl›-ma geldi. Bak bir olay› nakledeyim….Almanya’da bir Hac› arkadafl›m anlatt›….Arkadafl›mda bizim gibi Haccageldi¤inde bir gün han›m› ile Medine’dehurma pazar›nda dolafl›rken,söylemesi ay›p SIKIfiMIfi. Zar, zor birtuvalet bulup girmifl. Girmifl ama dahabir dakika geçmeden, bir arap gelmifl.Kap›ya hem vuruyor, hem çabuk ol diyor.Arkadafl arapça bilmiyor ki, cevapversin. Ama arap yine kap›ya vurup s›-k›flt›r›nca, üstüne üstlük yukar›dan birde su at›nca, berbat ›slanm›fl. Arkadafl›mdüflünmüfl, Türkçe konuflsa anlamayacak,eh Arapça da bilmiyor. Kalakala bir Almanca kal›yor.O da Almanca olarak "Ein Moment,Arap o¤lu Arap!!" diye ba¤›rm›fl.Bofluna söylenmemifl ya "Bir dilbilen bir insan, iki dil bilen iki insan"diye."Sözün buras›nda Osman amca gözünübana dikti. Kendi güzel uslubuile:“Mustafa efendi. Bir fley diyece-¤im ama inanmayacaks›n…”“Ne demek, Osman amca. Sanasonsuz itimad›m var. Hele buyur” diye›srar ettim.“Mustafa efendi. Demin anlatt›¤›narkadafl›n›n bafl›na gelen olay›n inanayn›s› flimdi benim bafl›ma da geldi.Lakin B‹RAZ farkla.”“Nedir o fark, Osman amca?” diyegayet ciddi sordum.Osman amca biraz rahatlad› ve:“Beni s›k›flt›ran Arap flükür su at›pbeni ›slatmad›,” dedi.Hepimiz gülüfltük. Ben de ifli tamiretmenin huzuru ile arkadafllara dönerek“Gördünüz mü, nas›l hallettim ifli"diye bafl›mla iflaret ettim. Arkadafllarhazmedemedi. Biri:“Osman amca, seni tuvalette s›k›flt›ranMustafa abi!” diye jurnalledi.Osman amca ona güzel bir dersverdi:“Asla Mustafa efendi öyle birfleyyapmaz. fiaka da olsa, arkadafl›n›za iftiraatmay›n," diye ikaz etti.Arkadaslar anlad› ki, ne deselerOsman amcan›n bana sonsuz itimad›var. Art›k üstelemediler.Bende ifli s›y›rman›n huzuru ile nehaber beyler diyerek ifli hallettik.Selam ve dua ile…..

20 KOMED-FIKRAMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Kayserili fıkraları➥ Kayserilileri kızd›rmak için, efleketinden pastırma yaptıklarını her fırsattasöyleyen biri yine bir Kayseriliye bunusormufl:-Sizde eflek etinden pastırma yaparlarmıfldo¤ru mu?Kayserili adamı rahatlatmıfl:-Kayseri'ye gidecek misin?-Yok, gitmeyece¤im!-O halde merak etme!➥ Adamın biri Kayseri meydanındaayakkabı boyatıyormufl ayakkabısını boyayançocukla dalga geçmek istemifl-Kayserililer eflfle¤i boyayıp satarlarmıflolemi ? demifl.Çocukta ole demifl yarı hiddetli adamdaha dalgalı bi flekilde nasıl yapıyorsunuzdeyince boyacı çocuk elindeki fırçayı dahahızlı ayakkabıya sürterek-‹flte böyle efendim demifl (bu olay yaflanmıfltır)➥ Taksinin yokuflta frenleri patlam›fl,müthifl bir h›zla afla¤› iniyor. Kayseri'limüflteri ba¤›rm›fl.."Durdur flu arabay›.."fiöfor panik içinde hayk›rm›fl.."Durduram›yorum!..""O zaman taksimetreyi durdur hiç degilse"demifl Kayserili.➥ Yıllarca Kayserililer ile ermenilerbirlikte yaflamıfllardır. Birbirleriyle sıkımünasebetlerinin fazla oldu¤u yıllarda,bir kayserili, ermeni arkadaflından borçpara ister. Ermeni arkadaflı ne zaman ödeyece¤inisorar. Kayserili:-"fiu Erciyes Da¤ı'nın karı eriyinceborcumu öderim."Ermeni, bir yıl bekler. Kayserilidenses yoktur. Gider yanına ve alaca¤ını ister.Kayserili, Erciyes'i gösterir ve dahaüzerinde kar oldu¤unu söyler. Bir süresonra ermeni, kayserilinin oyununa geldi-¤ini anlar. Bunu içine sindiremez. Artıkkarar vermifltir ve o da bir baflka kayseriliyikandıracaktır. Gider bir arkadaflına veborç ister. Kayserili ne zaman ödeyece¤inisorar ve o da aynı cevabı verir:-" Erciyes'in karı eriyince""Pekiyi" der kayserili. Aradan bir yılgeçer ve kayserili hemflerim alaca¤ını istemekiçin ermeniye gider. Ermeni vatandaflımızbu durumu bekledi¤i için çok rahatbir tavırla Erciyes'i gösterir ve hâlâkarın erimedi¤ini söyler. Kayserilinin decevabı hazırdır:-"O gördü¤ün kar, bu yılın karı. Geçenyılın karı çoktaaaan eridi"Ermeni ne yapaca¤ını flaflırır ve çaresizborcunu öder.➥ ‹ki tane çiftçi, biri Adanalı, di¤eriKayserili, sohbet ederken, tabi haliylezenginlikleriyle övünecekler... Adanalıbafllamıfl:-Bizim orda sabah günefl do¤madanbiniyoruz arabaya, akflam oluyo biz halaçiftli¤in öteki ucuna yetiflemiyoz, demifl...Kayserili de demifl ki:-Yav bizim de vardı öyle bir arabamızama geçenlerde satıp yeni modelini aldık....➥ Amerikal› bir antikac›n›n yolu Türkiye'yedüflmüfl hayvan pazar›n›n birindegeziyormufl. Birden, önünde ihtiyarca biradam›n durdu¤u, zay›f m› zay›f, hasta bireflek görmüfl; ancak dikkatini çeken, buzavall› efle¤in üzerinde gördü¤ü, oldukçaeski ve son derece de¤erli semermifl. Antikakültürü olmayan bu zavall› ihtiyardansemeri son derece ucuza sat›n alabilece¤inidüflünerek pazarl›¤a bafllam›fl. Sıkı birpazarl›ktan sonra, efle¤i normal fiyat›n›n4-5 kat›na sat›n almak üzere anlaflm›fl.Milyonlarca dolar de¤erinde semeri, 4-5eflek paras›na ald›¤› için sevinmeye tambafllam›flken, ihtiyar oradaki bir çocu¤aseslenmifl:-"O¤lum, kalk da ah›rdan yeni bir semergetir beyefendi için, bu eski semerlegöndermeyelim onu!"Amerikal› tutuflmufl haliyle:-"Benim için sorun de¤il, zahmet etmeyin..."filan derken baya¤› bir dil dökmüfl.En son bizim ihtiyar dayanamam›fl:-"Bofluna u¤raflma beyim, biz o semerleçok eflekler satt›k!"LisanTemel ve Dursun kahvenin önündeoturuyorlarm›fl. Bir turist gelmifl ve Temel’e‹ngilizce yolu sormufl. Temelde sesyok. Turist bu defa Almanca sormufl.Temelde yine ses yok. Turist bu defaFrans›zca konuflmufl. Yine ses yok.‹spanyolca, yine ses yok. Turist k›zm›fl,ba¤›r›p ça¤›rd›ktan sonra çekipgitmifl.Bunun üzerine Dursun Temele,- Bir lisan ö¤renmemizin zaman› geldigaliba...demifl. Temel ise Dursun’a dönerek,- Boflver, ne gerek var? Adam dünyakadar lisan biliyor ama birderdinianlatabildi mi?..Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENArkadalarımıGeri GetirBir Frans›z bir ‹ngilizve bir de Temelbir gemi kazas›ndansonra ›ss›z bir adayaç›karlar.‹ngiliz kumsalda birlamba bulur. Frans›zbunun Aladdin in sihirlilambas› olabilece¤inisöyler velambay› ovuflturur.Gerçektende lambadanbir cin ç›kar vekonuflmaya bafllar:- Dileyin benden nedilerseniz...‹ngiliz: Ben aileminyan›na ‹ngiltereyegitmek istiyorum...der.Cin hemen iste¤iniyerine getirir.S›ra Frans›za gelir.O da ailesinin yan›-na Fransaya gitmekister.Onun istegi de yerinegelir.S›ra Temeldedir.Temel biraz düflünür.Cin çabuk olmas›n›söyler. Temeletraf›na bakarve cine dile¤ini söyler:- Arkadaslar›m dagitti ben bu ›ss›zadada yaln›z kald›monun için arkadafllar›m›hemen geri getirmeniistiyorum"der...Modern HapishaneModern bir hapishaneyi gezen gazeteci盤l›klar›n geldi¤i bir odan›n önündedurdu:- Bu 盤l›k da ne?..Hapishane yetkilisi:- Buras› elektirikli sandalye odas›.Bir zenciyi idam ediyoruz...- Peki niye 盤l›k at›yor?- Elektrikler kesildi de mumla idareediyoruz...Nerelere KadarNasreddin Hoca, k›rda sesinin yetti-¤ince ba¤›rarak ezan okuyor ve olancah›z›yla kofluyormufl.Bu durumu gören birkaç kifli, Hocayabirfley oldu¤unu düflünerek yan›nayaklafl›p sormufllar:- Ne oldu sana, Hoca efendi? Bu neifltir?Hoca, koflmas›n› sürdürerek:- Sesimin nerelere kadar gitti¤inimerak ettim de... demifl. Onun için arkas›ndankofluyorum...Herkes Anlasın DiyeNasreddin Hoca efle¤ini pazara götürüpsat›l›¤a ç›kartmis. Eflek pek huysuzlanm›fl.Kuyru¤unu elleyeni tepmifl, diflinebakan› ›s›rm›fl... Tellal:- Hoca, demifl, bu huysuz efle¤i kimsealmaz. Geri götür...Hoca altta kalmam›fl:- Zaten satmak için de¤il, bu eflektenneler çekti¤imi herkes anlas›n diye getirmifltimpazara!..Pilot TemelPilot Temel telsize var gücüyle ba¤›-r›yordu:- "Ula, sa¤ motor bozuldu. Düfleyrum,düfleyrum. Meydey düfleyrum. Kuledüfleyrum."Kule hemen cevaplad›:- "Mesaj anlafl›ld›. Yerinizi bildirin,yerinizi bildirin."Temel gayet ciddi:-"Pilot kabini, öndeki sol koltuk, pilotkabini, öndeki sol koltuk."Akam SerinliiRus kozmonotu Yuri Gagarin in ayaayak basmas›ndan sonra yap›lan tart›flmayakat›lan Temel, olaylara küçümserbir havada yaklaflmakta ve bu arkadafllar›n›nda garibine gitmektedir. Bir araTemel konuflmaya bafllar:- "O da pisey midur, piz yakundagünefle gidece¤uz..."Sohbete kat›lanlar›n gözleri faltafl›gibi aç›l›r ve içlerinden biri:- "Oraya gidemezsiniz iflte!" der,"Çünkü oras› çok s›cakt›r."Temel, hiç laf›n alt›nda kal›r m›?- "Piz de gündüz gitmeyece¤uz ya,akflam serunlu¤unda gidece¤uz..."Bu Dolar SahteMarketin birine bir turist gelmifl, birfleyler alm›fl, kasada ödeme yaparken,kasiyere cebinden 100$ ç›kart›p vermifl.Kasiyer paran›n sahte olmas›ndanflüphelenerek paran›n oras›na buras›nabakmaya bafllam›fl ama bir türlü eminolamam›fl. Bakm›fl böyle olmayacak paray›s›rada bekleyen Temele uzatm›fl."Bir de siz bakar m›s›n›z? Ben anlayamad›m..."demifl. Temel paran›n biralt›na bir üstüne bakm›fl sonra tezgah›nüzerine atm›fl ve "Bu para sahte" demifl.Herkes flafl›rm›fl ve nas›l anlad›n bukadar çabuk demifller.Temel de, Çok kolay, bunun üstündeAtatürk resmi yok. demifl...Atlar KarııyorTemel ile Dursun iki tane at alm›fllar.Fakat devaml› kar›flt›r›yorlarm›fl.Hangisi kimin at› belli de¤il. O yüzdenTemelin akl›na parlak bir fikir gelmifl veat›n bir tanesinin kuyru¤unu kesmifl.Dursun da ona inat o da di¤er at›n kuyru¤unukesmifl. Temel bu sefer at›n birtanesine boya ile iflaret koymufl. Dursunona inat di¤er at›n ayn› yerine ayn› boyaile iflaret koymufl.Temel bakm›fl böyle olmuyor, Dursuna:- Dursun bak bu böyle olmayacak.En iyisu beyaz at benimki, siyah at daseninki olsun...VesikalıkTemel bir gün Dursuna gidip,- Dursun, senin makinen var bana 12tane vesikal›k gerekiyor çeker misin?demifl. Dursun da,- Çekerim ama benim makine boydançeker vesikal›k nas›l olacak. demiflve bafllam›fllar düflünmeye. SonundaDursunun akl›na birfley gelmifl ve,- Temel, sen sahile git kumu kaz içinegir omuzlar›ndan afla¤›s› görünmesinböylece vesikal›k olur.... tamam demiflTemel, Dursun makineyi almak içineve giderken o da sahile gitmifl, 12 taneçukur kazm›fl. Dursun gelmifl,- Salak niye 12 tane çukur kazd›n?Ben 12 tane makine getirmifltim...

Gerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENDr. Mehmet BLGNKı aylarında gözlerinizi koruyun!So¤uk hava flartları gözleri de olumsuzetkiliyor...So¤uk hava, rüzgar ve kar… Gözsa¤lı¤ınız için koruyucu önlemler alarakgözlerinizi kıfl mevsiminin etkilerindenkorumak elinizde.Kıflın cilde, saçlara önem veriliyor.Cildin kurumaması ve so¤uktan etkilenmemesiiçin kozmetik ürünler kullanılıyor.Saçların dökülmemesi ve kırılmamasıiçin bakım yaptırılıyor. Ancak enhassas organ olan gözlere ise gerekliözen gösterilmiyor. Oysa so¤uk ve karlıhavalar gözleri de olumsuz etkiliyor.Zarar görmesinden en çok korkulan organolmasına karflın, gözle ilgili olarakneredeyse hiçbir koruyucu önlem alınmıyor.Kıfl aylarında konjonktivit, kuru gözgibi rahatsızlıklardan kar körlü¤üne kadarbirçok tehlikenin kiflileri bekledi¤inedikkat çekiliyor.V‹RÜSLER TEHL‹KEL‹Kıfl aylarında virüslere ba¤lı hastalıklarınarttı¤ı bir gerçek. Virüslerdenetkilenen organlardan biri de göz. Özellikleüst solunum yolu enfeksiyonlarınınartıfl gösterdi¤i dönemlerde viral konjonktivitingörülme sıklı¤ı artıyor. Konjonktivit,genel anlamıyla göz iltihabıdemektir. Etkenlerine göre bakteriyel,virütik, alerjik gibi de¤iflik tipleri vardır.Adenovirüse ba¤lı konjonktivit, çok kolaybulaflabilen bir hastalık oldu¤u içinbirdenbire ve salgın halinde ortaya çıkabilir.Okullar, kalabalık ifl yerleri bu açıdanrisk altındadır. Hastalıktan korunmakiçin gözlerimizi sürekli oynayıp kaflımamak,havlu, yastık kılıfı, mendil gibikiflisel eflyalarımızı ayırmak ve baflkalarınıneflyalarını kullanmamak, özellikleçocuklarımızı bu konuda e¤itmekgereklidir. Ancak belirtileri tanıyarak,geç kalmadan hekime baflvurmak gerekiyor.Gözlerde sulanma, kızarıklık, çapaklanma,sulu ve beyaz bir akıntı, ıflıktanrahatsız olma bafllıca belirtilerdir.Semptomların alerjik konjonktivitle karıfltırılabildi¤inedikkat çekilerek flöyledevam ediliyor: "Bu karıflıklık sebebiylehastalar yanlıfl ilaç kullanabiliyor. Bu daiyileflme sürecinin uzamasına nedenolur. Tedavide hastalı¤ın durumuna göredamla ve pomatlardan faydalanılmaktadır.GÖZ KURULU⁄UNUÖNEMSEY‹NKıfl mevsimi boyunca yeterli havalandırılmayanofisler, sürekli yanan kaloriferler,çalıflan klimalar, bilgisayarlargözün en büyük düflmanı. Özellikle bilgisayarlarıyo¤un olarak kullanan bankacılar,gazeteciler, grafikerler, borsacılar,ö¤retmenler, ö¤renciler göz kurulu-¤u riski ile karflı karflıya kalıyorlar. Kurugöz rahatsızlı¤ı, teknolojinin geliflmesiyleparalel artıfl gösteren, geliflmifl toplumlardasık görülen yaygın bir rahatsızlıktürüdür. "Kapalı ortam ve kaloriferlerhavayı bozan etkenlerdir. Konsantrasyongerektiren ifllerde çalıflanlarise bilgisayar baflında yeterli sayıda gözkırpma ifllemini gerçeklefltiremezler. Buiki etmen gözlerde göz kurulu¤una sebepverir."Gözlerde batma ve kızarıklık fleklindekendini gösteren göz kurulu¤una karflıalınabilecek çok basit önlemler var.Ofisin havalandırılması, ortam havasınınnemlendirilmesi ve eczanelerden rahatlıklatemin edilebilen suni göz yaflınıgözün ihtiyacına ve doktorunuzun önerisinegöre kullanmak göz kurulu¤unu gidermedeetkili bir yol.KIfiIN DA GÜNEfi GÖZLÜ⁄ÜKULLANIN!Yazın birçok kifli güneflin zararlı etkilerindenkorunmak için günefl gözlü¤ükullanıyor. Kıfl geldi¤inde de günefl gözlükleriçekmecelere kaldırılıyor. Oysabu son derece yanlıfl. Yaz, kıfl demedenSigara dumanı da salıı bozuyorSigara içen kifliler, kendileri kadar çevrelerindeki insanlara da zarar veriyor.SALIK SAYFASI 21Mart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426günefl gözlü¤ü kullanmaalıflkanlı¤ınıyitirmemek gerek.Kıflın göz ve gözçevresinin so¤uk vekuru havalarda korunmasıgerekti¤ikonusunda uyar›larakflöyle deniyor:"Göz kapa¤ı vegöz çevresindekicilt ince ve kırıflmayaen yatkın bölgeoldu¤u için rüzgar,günefl ve karlı so-¤uk havalarda koruyucu,UV filtreliuygun bir gözlüklehem göz sa¤lı¤ımızı hem de göz çevremizikorumufl oluruz. Ayrıca özelliklerüzgarlı havalarda gözümüzü kaçabilecekbir yabancı cisme karflı da koruruz.Bu nedenle koruyucu tedbir almak adınagünefl gözlü¤ü kıflın da kullanılmalıdır.Ancak kaliteli günefl gözlükleri tercihedilmelidir. Yeflil, mavi gibi soft renklerseçilmeli, filtresinin kaliteli olmasınadikkat edilmelidir."KAYAKÇILAR D‹KKAT!Kıflın en çok tercih edilen spor dalıkayak. Çok keyifli bir spor dalı olmasınara¤men özellikle göz açısından bazıtehlikeler içeriyor. Kıflın karlı havalardakayak sporu yapanları saydam tabakanınkuruması ya da enfeksiyonu gibi etkilerbekliyor."Kuru hava, fliddetli ya¤ıfl ve rüzgarkuru göz rahatsızlı¤ını tetikler ve korneasa¤lı¤ını olumsuz etkiler. Uzun süre güneflgözlü¤ü kullanmadan kayak yapanlarve da¤cıları bekleyen bir baflka tehlikede günefle ba¤lı sarı nokta hastalı¤ıdır.Sürekli çıplak gözle kara bakmak,kardan yansıyan UV ıflınları nedeniyle,gözün makula(sarı nokta) bölgesindebozulmaya yol açarak görme kayıplarınadek varan hasarlara yol açar. Bununiçin de tek önlem koruyucu bir gözlükkullanarak kayak sporu yapmaktır."Kıflın giysinize dikkat edinSo¤uk havalarda giysi seçiminin, vücudunromatizmal hastalıklara karflı korunmasındabüyük önem taflıdı¤ı belirtildi.Kıfl aylarında vücudu rüzgar ve nemdenkoruyacak giysiler seçilmeli, kullanılacakeldiven ve çoraplar kuru olmalı.Kan dolaflımını engellemeyen giysi veayakkabı tercih edilmeli.So¤uk havalarda genel olarak grip,nezle gibi enfeksiyon hastalıkları ile romatizmalhastalıkların daha fazla görüldü¤ünübildirildi. Kıfl aylarında, özelliklebazı eklem ve kas hastalıklarında belirginartıfl gözlendi¤i belirtilen "Tek baflınaso¤uklar bu hastalıkların sebebi de-¤ildir. Ancak so¤uklarla birlikte beslenmeve korunmadaki eksikliklerin birleflmesi,bu hastalıkları daha belirgin halegetirir" dedi.DENGEL‹ BESLENME VEEGZERS‹Z‹N ÖNEM‹Dengeli beslenme ve bazı vitaminlerinyeterli alınmasının tüm hastalıklardaoldu¤u gibi romatizmal hastalıklar içinde yararlı oldu¤u "Bu kapsamda, giysiseçimi de vücudun korunmasında büyükönem taflır. Vücudu rüzgar ve nemdenkoruyacak giysiler seçilmeli, kullanılacakeldiven ve çoraplar kuru olmalıdır.Kan dolaflımını engellemeyen giysi veayakkabı seçilmelidir."Uygun ortamlarda ve korunarak yapılanspor ile egzersizin vücut direnciniarttırma ve hastalıklardan korunmadaönemli oldu¤udur.Pasif içici olarak tabir edilen, baflkalarının sigaradumanına maruz kalan kifliler de tehdit altında.Sigara içmeyenlerde ortaya çıkan tüm akci¤erkanserlerinin yüzde 20 ile 30’u, çevresel sigara dumanındankaynaklanıyor.Sigaranın tüm dünyada insan sa¤lı¤ını tehdit edenen önemli etkenlerden biri oldu¤u hatırlatıld›. Geliflmekteolan ülkelerde sigara kullanımının gittikçe yaygınlafltı¤ınıifade eden uzmanlar, sigaranın 2030 yılındayılda yaklaflık 10 milyon kiflinin ölümüne yol açmasınınbeklendi¤ini kaydettiler. Kronik obstrüktif akci¤erhastalı¤ına (KOAH) ba¤lı ölümlerin yüzde 75 ile 90’ı,koroner kalp hastalı¤ına ba¤lı ölümlerin yüzde 25 ile30’u, tüm kanserlere ba¤lı ölümlerin de yüzde 30’nunsigara ile iliykisi oldu¤unun saptandı¤ı söylendi. Eriflkinlerdegözlenen her 10 ölümden birinin sigaraya ba¤lıbir hastalıktan kaynaklandı¤ını ifade eden uzmanlar,sigaranın baflta solunum sistemi olmak üzere tüm organve sistemler üzerine zararlı etkisinin yanı sıra birçokkanser türü ile yakından iliflkisinin oldu¤unun belirlendi¤inisöylediler.Sigara kullanımının keyfi bir olay oldu¤unu, ancaksigara içen kiflilerin kendileri kadar çevrelerindeki insanlarada zarar verdiklerine dikkat çeken uzmanlar,pasif içici olarak tabir edilen, baflkalarının sigara dumanınamaruz kalan kiflilerin de tehdit altında oldu¤unusöylediler. Bu konuda çeflitli arafltırmalar yapıldı¤ınıkaydeden uzmanlar, sigara içmeyenlerde ortaya çıkantüm akci¤er kanserlerinin yüzde 20 ile 30’unun çevreselsigara dumanından kaynaklandı¤ına dikkat çekti.Ev ortamında sigara içilmesinin efl ve çocuklar üzerindede son derece olumsuz etkileri oldu¤unu vurgulayanuzmanlar, "Sigara içen insanlar bilinçli ya da bilinçsizcesevdiklerine de zarar veriyorlar. Örne¤in yapılanbir arafltırmaya göre efli sigara içip kendisi içmeyenkadınlarda kanser riski yüzde 25-55 arasındadır".‹ÇMED‹⁄‹ HALDE R‹SKSigara içen kiflinin sigaranın zararlarından ne kadaretkileniyorsa, sigaranın dumanına maruz kalan kiflininde o ölçüde etkilendi¤ini vurgulayan uzmanlar, flunlarıkaydettilir: "Efli sigara içen kadın da aynı derecede sigaradanetkilenmifl oluyor. Kadının çalıfltı¤ı ortamda dasigara içiliyorsa durum daha da düflündürücü. Sigaradumanına maruz kalan ya da sigara kullanan kadınlardaerkeklerden farklı olarak yumurtalık ve rahim kanseride ortaya çıkabilir. Ayrıca kendi içmedi¤i halde bulundu¤uortamda sigaraiçilen hanımlar kalp rahatsızlıkları,cilt problemleri ve erken yafllanma problemleriyle dekarflılaflabilirler."Pasif içicili¤i önlemek için insanların toplu olarakbulundu¤u yerlerde sigara kullanımına a¤ır yaptırımlarlayasaklamak, var olan cezaları ise uygulamak gerekti-¤ini belirten uzmanlar, sigarasız bir hayat için en önemlifaktörün ise e¤itim oldu¤unu vurguladılar.

22 BLMMart-März 2005 / Muharrem/Safer 1426Açık kaynaktanWindows’a ithal virüsForbot solucanı açık kaynak kodlu MySQL veritabanınıkullanarak, Windows tabanlı bilgisayarlarıhedef alıyor.‹ngiliz güvenlik flirketi Sophos, ilk olarak 2004 yılınınortalarında görülen Forbot familyası solucanlarınınsonuncusu W32/Forbot-DY, internette DOS saldırılarıbafllattı¤ını söyledi.Forbot-DY solucanının bulafltı¤ı bilgisayarlardanhacker’ların servis reddi (Denial of Service DOS) saldırılarıbafllattıklarını ifade edildi. Forbot-DY’ninMicrosoft’un MS03-039 kodlu RPC-DCOM veMS04-011 kodlu LSASS güvenlik açıklarını kullanarakzayıf parolaları bulunan a¤ paylaflımları üzerindenyayıldı¤ı belirtildi. Sistem yöneticilerini bilgisayarlardaanti-virüs programlarını güncellemeleri ve güvenlikyamalarını tamamlamaları konusunda uyar›ldı.Microsoft’un SQL sunucusuna alternatif olarak internettekullanılan MySQL veritabanının dünya çapında5 milyon bilgisayar üzerinde kullanıyor.Microsoft, AB için isim deitirecekWall Street Journal, Microsoft’un rekabet düzenlemelerikonusundaki baskılar sonucuAB genelinde iflletim sistemi Windows’unadını de¤ifltirece¤ini yazdı.Rekabet düzenlemeleriyle ilgili olarak Avrupa Birli¤itarafından yakından izlenen dünyanın en büyükyazılım flirketi Microsoft, üreticisi oldu¤u iflletim sistemiWindows’un yeni sürümünün adını de¤ifltirmeyikararlafltırdı. ABD’nin saygın finans gazetesi TheWall Street Journal’ın haberine göre, Avrupalı tüketicileresunulacak Windows XP’nin adı ‘Windows XPReduced Media Edition’ fleklinde düzenlenecek.MED‹A PLAYER ÇIKARILIYORAB Komisyonu geçen yıl Mart ayında aldı¤ı kararlarekabeti olumsuz etkiledi¤i gerekçesiyle Media Player’ınWindows’tan çıkarılarak piyasaya sürülmesiniistemiflti. Gazetenin haberinde düzenlemeler çerçevesindeyeni çıkarılacak Windows sürümüne tüketici ilgisininzayıf kalabilece¤ini ifade edildi.MS, YAZILIM KODLARINI PAYLAfiACAKMicrosoft, geçen Aralık ayında rekabet düzenlemeleriniihlal etti¤i gerekçesiyle açılan davayı kaybederken,fiubat ayı baflından itibaren Media Player olmadaniflletim sistemini piyasaya sürece¤ini kaydetmiflti.fiirket ayrıca, Media Player’in rakibi niteli¤indekidi¤er programları üreten flirketlerle de programınyazılım kodlarının bir bölümünü de paylaflacak.Wall Street Journal’a konuflan Microsoft’un Brüksel’dekisözcüsü Dirk Delmartino da, iflletim sistemiiçin alternatif isimler üzerinde çalıfltıklarını kaydetti.Yeni ismin AB yetkililerine gönderildi¤ini söyleyenDelmartino, oradan gelecek öneriler çerçevesindeismin yeniden de¤ifltirilebilece¤ini vurguladı.MSN’de virüs alarmıGoogle, televizyonprogramlarındakiimaj ve bilgileri toplayanve arayan yeni bir aramamotoru çıkarıyor.Mountain View merkezliflirket, internet dıflında yenialanlara sıçraması stratejisiçerçevesinde, video aramamotoru gelifltirdi. Video aramamotoru televizyon kanallarındanyapılan yayınlarınmetinlerini tarıyor ve kullanıcınınaradı¤ı bilgiyi TV yayınmetinlerinden çıkarıyor.Son bir aydır TV yayınlarınıkaydeden video arama motoru,flimdilik ABD’li televizyonkanallarını kapsıyor.Google, televizyonun gelecekteçok daha etkin bir rol üstlenerek,hem internetin hem de eve¤lence kavramının merkezineoturaca¤ını öngörüyor. Bu mantıklatelevizyon yayınlarını arayan birGerçekler “Hayat”ın çinde GizlidirHESSENMSN Messenger üzerinden yayılan W32.Serflog.A adlı solucanı, bulafltı-¤ı bilgisayarlarda güvenlik güncellemelerini devre dıflı bırakıyor. Symantec,solucanın ‘daha büyük saldırıların öncülü’ olabilece¤i uyarısını yaptı.MSN Messenger üzerindenyayılan W32.Serflog.Aadlı solucanı, bulafltı¤ı bilgisayarlardagüvenlik güncellemelerinidevre dıflı bırakıyor.Symantec, solucanın ‘dahabüyük saldırıların öncülü’olabilece¤i uyarısını yaptı.Solucanın ilk etapta bilgisayaradirekt olarak bir zararvermedi¤ini, ancak güvenlik uygulamalarını devredıflı bıraktı¤ını veya kullanıcının güvenli kurumlarınınweb sitelerine eriflimini engelli¤ini vurguladı.Kimi kullanıcılar da iflletim sistemlerinin kitlendi-¤ini belirtiyor.‘ARKAKAPI HAZIRLIYOR’“Solucan, bilgisayarın güvenlik programlarınınçalıs¸masını ve güvenlik firmalarına eriflimi engelliyor,bu nedenle de gelecekte di¤er tehditler içinaçık kapı hazırlıyor diyebiliriz. Bu solucanın yarattı¤ıboflluklar üzerinden yeni saldırılar beklenebilir”denildi.Anında mesaj solucanlarının yaygınlayaca¤ınıdüflünen uzmanlar flunları söylediler: “Son çıkansolucan anında mesaj ile yayılan ne ilk solucandıne de sonuncu olacak. Kurumların kapsamlı önlemleralması kaçınılmaz çünkü IM korunmadı¤ındaen zararlı ‘arkakapı’lardan birisi oluyor.”‘DAHA GEN‹fi SALDIRILARSolucanın çok yaygın bir tehdit olmamakla birlikte,dünyadan gelen raporlarda hızla yayıldı¤ınıbelirtildi. “Solucanı yazan hacker her kimse sadecekendini kanıtlamak için göndermiyor olabilir, kullanıcılarıngüvenlik programlarını devre dıflı bıraktırarak,yakın gelecekte planlanan saldırılar içinaltyapı hazırlıyor olabilir” ifadesini kullan›ldı. Solucan,sadece MSN’i açık olan kullanıcılara bulaflıyor.Solucan için Symantec 5 üzerinde 2 risk derecesiverdi.SOLUCAN NASIL TEM‹ZLEN‹R?MSN Messenger kullanıcıları gelen flüphelidosyaları veya kifli ekleme ça¤rılarını kabul etmemeli.Virüs bulaflan bilgisayarlarda ise, ilk aflamadabilgisayarın güvenli kipte yeniden açılması gerekiyor.Ardından MSN Messenger programınınsistemden kaldırılması gerekiyor. Daha sonra C:\Kök dizinindeki Windows klasörü içinde‘system32’ dosyasını açılarak, gizli ve sistem dosyalarınıaktif hale getirilmeli. En son olarak da virüsünyerleflti¤i ‘system32’ klasörünün içinde bulunan,‘formatsys.exe’, ‘msmbw.exe’, ‘serbw.exe’,‘serb.exe’, ‘serwexe.exe’ dosyaları silinmeli.Uzmanlar solucanla birlikte bilgisayara giren,C dizininde toplanan ve Messenger logosu ile belirentüm solucanların da tek tek silinmesi gerekti¤inivurguluyor. Silinmesi gerekenler arasında ‘fatelvis, jennifer lopez’ gibi solucanlar var. Bu ifllemlerinardından bafllat menüsünde, çalıfltır bölümünegirilerek “regedit” yazılması gerekiyor. Çıkan pencereninsol tarafındaki bilgisayarım ambleminintıklanarak, bul seçene¤in çalıfltırılması, ‘formatsys.exe’,‘msmbw.exe’, ‘serbw.exe’,‘serb.exe’, ‘serwexe.exe’ dosyalarının tek tek aratılaraksilinmesi gerekiyor. Bu ifllemlerden sonrabilgisayar tekrar açılabilir.Uzmanlar, güvenlik güncellemelerinin sürekliolarak yenilenmesinin önemini vurguluyor.Google’dan TV arama motorumotor, internette bulunamayacakfakat canlı yayınlardadile getirilen önemli bilgileritarayacak. Kullanıcı sıcak geliflmeolarak ekrana yansıyankareler üzerinde arama yapabilecek.Google video arama motorutelevizyon yayınlarınıyeniden görüntü olarak göstermiyor.Video arama motoru,TV programının 5 cansızgörüntüsünü kullanarak, arananbilgiyi yazı olarak veriyor.Video arama motoru ayrıcaprogramın televizyondayayın ve tekrar yayın zamanlarınıveriyor.Google’ın ezeli rakibi Yahoo’nunda benzer televizyonveri arama motoru üzerinde çalıfltı-¤ı biliniyor.