13.07.2015 Views

www.somuncubaba.net-2014-06-0164

www.somuncubaba.net-2014-06-0164

www.somuncubaba.net-2014-06-0164

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

GENÇ KALEMLER / Ayşenur ÇELİKKAYAYürek Yangınımsın,Efendim…!Dünyaya gelen her insan özeldir. İnsanıdiğer insanlardan daha da özel yapanşey, Rabbine olan yakınlığıdır. Kişi Rabbinitanıdıkça, sevdikçe daha da yakınlaşır, yakınlaştıkçaözelleşir, mükemmelleşir ve göktemeleklerin, yeryüzünde tüm insanlığın sevipsaydığı örnek insan olma şerefine mazhar olur.İşte böylesine güzide insanlar Allah’ın muhibbanıolma sıfatıyla sıfatlanırlar. Bu sıfata peygamberlerve peygamberlerden sonra onlarınvarisleri olan evliyaullah mazhar olur.Allah’ın dost kulları denilen evliyaullahAllah’a yakınlaşacak şeylerle yaklaşanlardır. Onlarkınından sıyrılmış yalın kılıç gibi keskindir.Onların her işlerinde yardımcıları Allah’tır. Nasılki Kur’an-ı Kerim’de “yedullâh” ifadesi “Allah’ınkudreti, inayeti” anlamında kullanıldıysa Hz.Peygamber (s.a.v.)’in ve onun vâris-i kâmili olaninsan-ı kâmilin eli de “Allah’ın eli”, yani “kudreti”ve “inayeti” anlamında kullanılmıştır.Kendisini görme şerefine nail olamadığımızama âcizane tanımaya çalıştığımız; güzide, özelve mümtaz insan olma sıfatıyla, gönüllerde gönülyangını oluşturan Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi(k.s.), yakın geçmişimizi aydınlatan bir kandildir.Kendisi, piri Garibullah İhramcızâde İsmail HakkıHazretleri (k.s)’nin kapısına yönelenlerin dertlerineşifa bulacaklarını, elini tutanların “Allah’ın elini”tutmuş gibi olacaklarını belirtir. Onun yolunagirenleri, lütuf ve ihsana uğrayan peygamberlerve o yolda gidenleri Hakk’ın şaşmayan dosdoğruyolunu takip ettiklerini ifade eder.Dîvân-ı Hulûsî-i Dârendevî adlı eserindeşöyle der;Elin tutanlar oldular “yedu’llâh” sırrına mazharAnın tutduğu yol gibi sırâtü’l-müstakîm olmaz.Gül Bahçesinden Yayılan RayihalarDağ başında değil de halk içinde evliyaolma yolunu benimseyen Osman Hulûsi Efendihayatını halka hizmetle geçirmiş, toplumla içiçe fakat Hakk’la beraber olmayı hedefleyen birirşad usulünü benimsemiştirGül neslinin gül bahçesinden yayılan rayihalarındanbir esinti olan Osman Hulûsi Efendi,kendisini tanıyan, gören, görmeyen, herkesingönlünü fethetmiştir. Hasretiyle, görenlerin gönülleriniyakmış, görmeyenlerin ise yüreğindeyürek yangını olarak kalmıştır.Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi, Muhammedîahlak ile ahlaklanmış, Rahman’ın rahmet kanalıylabeslenmiş, gökte meleklerin yerde tüminsanlığın gönlünde ‘Gönüller Sultanı’ olma sıfatıylasıfatlanmış güzide bir insandır.“Gül neslinin gülbahçesinden yayılanrayihalarından bir esintiolan Osman HulûsiEfendi (k.s.), kendisinitanıyan, gören, görmeyen,herkesin gönlünüfethetmiştir. Hasretiyle,görenlerin gönülleriniyakmış, görmeyenlerin iseyüreğinde yürek yangınıolarak kalmıştır.”Allahu Teâlâ’nın rahmet nazarıyla beslenenHulûsi Efendi, Rabbinin sıfat-ı ilahiyesine mazharolur ve gören gözleri kusur görmez, tutanelleri haram tutmaz, işiten kulakları yanlışı işitmez.Ayakları ise küfrün bataklığında yürümediğigibi, bu bataklıkta yürüyenlere de hoşgörünazarıyla bakmayı şiar edinmiş bir insan-ı kâmilolarak yüreklerimizde taht kurmuştur. Evliyaullaholma hasebiyle yediden yetmişe her gönlehitap edebilen bu mümtaz şahsiyet, kimi zamaneşyanın sırrına vâkıf olup ağaçların, kuşların,taşların zikrini müşahede edebilmiş, kimizaman beş yaşındaki anadan doğma evliya ileaynı dili konuşabilmiş, kimi zaman kendisi yediyaşında iken evliyaullahı yar yoluna sokabilmiştir.Bu özelliği ile de Allah dostlarının aralarındayaş farkının gözetilmediğini kavradığımızgibi onların Allahu Teâlâ ile gönülden bir bağlarınında olduğunu anlayabiliriz.İlâhî Aşkın Rengine BoyananlarGül bahçesinin güllerinden derilen Es-SeyyidOsman Hulûsi Efendi yaşam düsturunu sün<strong>net</strong>-iseniyyeye uyarak, Rabbinin kelamına ram olmaktanalmış ve bizlere de bu örnek yaşamıylarehber olmuştur. Rabbinin rengiyle boyanmış veO’nun mümtaz kullarının arasında dürr-i yektaolmuştur. Allah’ın aşkı ile dolu olanlar, o ateş ileyananlar ilâhî aşkın rengine boyanırlar. Bu boyaAllah’ın verdiği manevî bir boyadır. O, Dîvân-ıHulûsî-i Dârendevî adlı eserinde şöyle der;Yönelip Ka’betu’llah’a/Sücûd et Hazretullah’aSer-â-ser sıbgatu’llaha/Boyan artık boyan artıkDünyaya gelen her insan nasıl ki anne karnındatek bir damardan besleniyorsa, Allah’ın velikulları da dünyaya geldikleri ilk andan itibarenRabbinin nazarıyla beslenir ve insan-ı kâmil olgunluğunaulaşırlar. Onların üniversiteler bitirmesine,farklı alanlarda diplomalar almasına ihtiyaçyoktur. Yeri ve zamanına göre onlar, bazen doktor,bazen avukat, bazen mimar, bazen mühendis, bazende öğretmen diplomasını maneviyat kanalıylaRahmet-i Rahman’dan almaya mazhar olmuştur.Rabbimizin lütfuyla, mazhar oldukları bu meziyetlericanlıların hizmetinde kullanmış olanevliyaullah, yeri geldiğinde penceresine konankuşun diliyle konuşup derdine derman olmuş,yeri geldiğinde aşılması zor sıkıntıları bir nazarıylaçözmüş, yeri geldiğinde ise kayaların birpeynir dilimi gibi kesilmesine vesile olmuşlardır.İşte maneviyat erenleri çölleşmiş yüreklerimiziferahlatmış, bu deryaya dalmış insanların gönüllerinimaneviyat pınarlarıyla yıkamışlardır. Asırlargeçse de ardından isimleri ve etkileri her geçengüne inat daha da ölümsüzlük kazanmıştır.Cenab-ı Mevlâ’nın selamının, rahmetinin, ihsanınınve ikramının üzerine olduğuna inandığımızo yüce şahsiyetlerden biri olan Es-SeyyidOsman Hulûsi Efendi, gönüllerimizin gönül yangınıolmuş ender şahsiyetlerdendir. Kendisi içindebulunduğumuz bu sonsuz deryanın kaptanlığınıidame ettirmiş ve bizlere yol göstermiştir.Bizler de bu geminin yolcuları olarak büyüklerinhimmetiyle onu tanımaya gönül verdik.Ne mutlu onu tanıyanlara, tanıtanlara ve yolundaolanlara…64 HAZİRAN <strong>2014</strong> <strong>somuncubaba</strong> 65

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!