Mesele Fanzin (Mayıs Sayısı)
- No tags were found...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
karşısın da ki insan azmanı ödlek askere adeta bedrin aslanları gibiydi. Tıpkı
yüzlerce yıl önce gördükleri gibi…
Kuşlar hem üzülmüş hem umutla dolmuştular. Umutla dolmuşlardı çünkü
en azından peygamberler şehri için savaşan bir avuç insan vardı onlar savaşmaktan
korkmuyorlardı onları hiçbir şey yıkamazdı. Bunu yaralanan gencin gözünden
okuyabilirdiniz karşısında değil bir tüfek tank dursa yine de yılmazdı o
yıldıramazlardı onu davasından. Ki durmuştu da, durmuştu da ne olmuştu
kavradığı sapanıyla bile saldırmıştı onlara. Bu nasıl aşktı böyle. Aşkların âşıkların
ötesinde bir sevgi.
Kuşlar o an anladılar neler döndüğünü. Evet, belki yoktu destek veren,
biz Müslümanız demelerine rağmen saraylarında aşağılık partiler yapan insanlar
vardı hepsi göz yummuşlardı. Varsın yumsunlardı varsın kimse destek
vermesindi. O genç yeterdi zaten Kudüs’ü de bir Selahaddin fethetmemiş
miydi?
Kuşlar kanat çırptılar semaya doğru. Onlarda istiyordu ebabiller olmayı
ve yağdırmayı sicim gibi taşlarını. Ama ne gelirdi elden…
Onlar Akdeniz’in kıyısı boyunca gelmişlerdi ve öyle gideceklerdi nereden
bilebilirlerdi ki göreceklerini, nereden bilebilirlerdi ki burası Ortadoğu, burada
kurşuna dizilir çocuklar ve kavrulur yürekler. Onlarında yürekleri kavrulmuştu ve
uçtular ateşlerini söndürmek için hunharca kanat çırptılar gökyüzüne ve
kayboldular semada.
Onlar uçup gitti ama kanadı kırık kuşlar bıraktılar arkalarında kimisi
Kudüs’teydi kimisi de Ramallah’ta…