24.12.2012 Views

taş da yumurtonın, olan yumurtaya olur. Kıbrıs Rum Atasözü

taş da yumurtonın, olan yumurtaya olur. Kıbrıs Rum Atasözü

taş da yumurtonın, olan yumurtaya olur. Kıbrıs Rum Atasözü

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Meczup Ksenya, Lefkoşa'yı çevreleyen yaklaşık beş kilometrelik<br />

surların güney doğu ucun<strong>da</strong>, Konstanz tabyasını<br />

dibinde (l570'de surlara tırmanan ilk Türk askerinin türbesi<br />

üzerine kurulan Bayraktar Camisinin altın<strong>da</strong>) yaşardı.<br />

Ön kapısı, Arnavut kaldırımı clar bir sokağa açılan, &f<strong>da</strong>r<strong>da</strong><br />

iki o<strong>da</strong><strong>da</strong>n oluşan, vagon benzeri bir.kulübeydi evi.<br />

Mutfak, banyo, dolap vb. yerine kullandığı i;kinci o<strong>da</strong>, arka<br />

duvarını surun oluşturduğu küçtik bir bahçeye açılırdı.<br />

Büyük çoğunlukla Türk ailelerin oturduğu bu ınahallecle,<br />

rıişanlısının onu <strong>da</strong> aldırmak sözüyle Avustralya'ya göç<br />

edip kaybolmasın<strong>da</strong>n bu yana, kimsecik]erle konuştuğunu<br />

gören olmamıştı Ksenya'nın. Sevgilisini hala bekler miydi,<br />

bilinmez. Ancak, komşuların<strong>da</strong>n <strong>da</strong>ha bir fesat <strong>olan</strong>ları, her<br />

gün ördüğü ve bir hesaba göre Lefkoşa surlarını birkaç kez<br />

dönecek uzunluktaki <strong>da</strong>ntelleri, çeyizine sakladığını söylerlerdi.<br />

Nasıl geçindiği de bilinmezdi, ama keclilerine pişirdiği<br />

yemeklere bakılırsa aç kalmaması gerektiği söylenebilirdi.<br />

Babası kaçtıktan sonra enli bir koridor biçimindeki ön<br />

o<strong>da</strong><strong>da</strong>, ne yapacağını kestiremeden durdu, Eleni. Çevreye<br />

göz gezdirdi. Koridorun bir ucun<strong>da</strong>ki arka o<strong>da</strong>ya, öbür<br />

ucun<strong>da</strong>, çerçevesinin dörde böldüğü küçük pencereye,<br />

Dromos Panos'a doğru<strong>da</strong>n açılan boyasız sokak kapısına,<br />

yorumlayamaksızın baktı. Camın dibine eski Osmanlı usulü<br />

bir tahta kerevet yerleştirilmiş, başucuna <strong>da</strong> duvara <strong>da</strong>yalı<br />

dört köşe bir masa konmuştu. Masayı örten yeşil muşambanın<br />

üzerinde kurtımuş yemek sularını farketti. O<strong>da</strong>nın diğer<br />

eşyaları, dip duvara <strong>da</strong>yanmış bir iki clöşek ile bağlantıları<br />

gevşemiş, gıcır<strong>da</strong>yan tahta iskemlelerclen ibaretti.<br />

Yıllardır boya görnıemiş duvarlar<strong>da</strong>, isten bir halka yapmış<br />

gaz lambasına takıldı kızın gözleri. Tavana baktı, ampul<br />

göremedi. Ksenya, elektriksiz yaşamakta direniyordu. Çıplak<br />

ayağını papuçlu ayağının üstüne yaslayarak dengesini<br />

sağlamağa çalıştı. Babasın<strong>da</strong>n sonra, tekrar sokağa çıkan<br />

78<br />

teyzesine baktı. Güneşin son ışıklarını ziyan etmek istemez<br />

(ibi, <strong>da</strong>ha <strong>da</strong> arttırdığı bir hızla <strong>da</strong>ntel örmeye devam ediyordu,<br />

kadın.<br />

İskemleye oturmayı neden sonra akıl etti. Gözlerini, pencerenin,<br />

el örgüsü yırtık <strong>da</strong>ntellerine dikti, gölgelerin maviye<br />

dönüşmesini bekledi.<br />

Ksenya ortalık göz gözu görmez hale gelince içeri geldi.<br />

lileni'ye hiçbir şey söylemeden, uzandı, gaz lambastnı yaktı.<br />

Arka o<strong>da</strong>ya geçti. Çıkardığı seslerden yemek hazırladığıııı<br />

umdu, kız. Geri geldiğinde, elinde, gerçekten de bir sini<br />

içinde kıymalı yumurta gibi kokan bir yemek <strong>taş</strong>ıyordu. Ancak,<br />

masaya uğramadı. Sokak kapısın<strong>da</strong>n çıktı, siniyi kaldırımın<br />

üzerine bıraktı.<br />

"Sokrates, Sokrates!" seslenmeye başladı.<br />

Sokrates kısa bir süre sonra çıktı ortaya. Şişman bir sarınandı.<br />

Avenesi az sonra izledi, sininin çevresine doluştular.<br />

Ksenya içeri girdi, bu kez de su servisi yaptı. Kediler yeıııeklerini<br />

bitirinceye ka<strong>da</strong>r başların<strong>da</strong> durdu. Arasıra yaptığı<br />

mü<strong>da</strong>halelerden, Eleni <strong>da</strong>ha zayıf. <strong>olan</strong>ların haklarını korumaya<br />

çalıştığını farketti. Az sonra, kapları geri <strong>taş</strong>ıdı. Siııinin<br />

içine su doldurup bıraktığı duyuldu<br />

Ellerini kuruluyarak içeri geldiğinde, başıyla, köşedb üslüste<br />

yığılı döşek rulolarını işaret etti,<br />

"Şuraya ser!" Duvarın dibini gösterdi.<br />

Eleni çarşafa benzer bir şeyler bakındı. Kararmış bir pil

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!