Prime 205 / Şubat

ODAK KONU
2023 bizim için önemli yatırımlara imza
attığımız bir yıldı. Hem vasıflı çelik
üretimimiz hem de ihracatımızı artırmak
adına iki önemli yatırım yaptık. Bunlardan
ilki, Kocaeli’nde yaptığımız krom kaplı mil
tesisi yatırımımız. Diğeri de Osmaneli,
Bilecik’teki çelikhane yatırımımız. Söz konusu
bahsettiğim gibi 2023 bizim için zor bir yıldı
ve ihracatımız da bu durumdan etkilendi.
Fakat ülke genelinde oluşan gerilemeden
daha düşük bir oranda etkilendik. Her
geçen gün bu oranı ihracat lehine artırmayı
hedefliyoruz. Daha önce de belirttiğim gibi
bu konudaki en büyük sıkıntımız kotalar ve
antidampingler. Bu sorunları aşabilmek için
yurt dışında yatırım yapmaya devam ediyoruz.
2024 yılında bu durumun pozitife dönmesini
umarak İngiltere, Almanya ve Meksika’da
yeni yatırımlarımızı sürdürüyoruz.
Hem ekonomik şartlar hem de
jeopolitik gelişmeler ticareti nasıl
etkiliyor?
yatırımlarımız, ihracatımızı ve üretimimizi
pozitif etkilemesinin yanı sıra ülkemizde
cari açığın azaltılmasına katkı sağlayacak.
Enerji maliyetlerini düşürebilmek adına yeni
bir GES yatırımını da gündemimize aldık.
Gelişmişliği sürdürülebilir hale getirmek için
sanayinin payını artırmamız gerekiyor. Biz de
yenilenebilir enerji kullanımını artırabilmek
adına 2024 yılında kullanacağımız enerjinin
tamamını temiz enerji ile üretmeyi
hedefliyoruz. Bu anlamda 3 ayrı tesise, 35
megawatt’lık, toplamda 22 milyon dolar
değerinde güneş enerjisi santrali yatırımı
yapacağız.
Ticari önlemlerin yanı sıra artan
maliyetler de düşünüldüğünde
ihracat imkanları konusunda neler
söyleyebilirsiniz?
Çelik sektörünün ihracatı geçtiğimiz yıl 11
aylık dönemde miktar bazında yüzde 28,8,
değer bazında ise yüzde 31,2 geriledi. Bu
dönemde bizim ihracatımız ise bir önceki
döneme göre yüzde 25 geriledi. Daha önce de
Bu dönemde ticaretin en önemli
başlıklarından biri Kızıldeniz. Yaklaşık iki
aydır süren saldırılar ve bu saldırıların
devam edeceğine yönelik beklentiler, tedarik
zincirinde de yeni bir sayfa açılmasına neden
oldu. Pek çok sektörde ülkemizin coğrafi
konumu nedeniyle taşıdığı avantajın bu
sürece de yansıdığını görüyoruz. Ticaret hızını
artırmak adına ülkemizin tercih edilirliği
de bu dönemde ön plana çıktı. Bunun
dışında pek çok farklı coğrafyada jeopolitik
gerilimlerin de aynı tansiyonda olmasa da
devam ettiğini görüyoruz. Çin-Tayvan, son
dönemde İran ve ABD arasında bölgede
yaşanan saldırılar nedeniyle artan gerilim,
bir yandan devam eden Rusya-Ukrayna
savaşı dünya gündeminden silinmemiş
durumda. Şüphe yok ki direkt etkileri olmasa
da tüm bu jeopolitik gelişmeler ticarete de
dolaylı olarak yansıyor. Ümidimiz tansiyon
yükselmeden süreçlerin atlatılması.
Dünyada ABD’nin başı çektiği bir alanda
parasal sıkılaşma adımlarının da sonuna
geldiğimizi görüyoruz. En büyük ihracat
pazarlarımız olan ve dünya ekonomisini
Prime Şubat 2024 92