Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Aras Nehri yatağında, verimli topraklara sahip, ılıman iklimiyle ilçe, yüksek dağlar arasında, tarım<br />
yapmaya elverişli coğrafi konuma sahiptir. <strong>Kars</strong>'a 76, Iğdır'a 96, Erzurum'a ise 150 km<br />
uzaklıktadır. <strong>Kağızman</strong> 1972 km²'lik bir alana sahiptir. Yükseklik farklılıkları ilçe içinde fazladır.<br />
Bu yükseklikler 1100–1600 m arasında değişmektedir. Kuzeyinde <strong>Kars</strong> merkez ve Selim,<br />
doğusunda Tuzluca, Digor, batısında Sarıkamış, güneyinde ise Ağrı merkez ile komşudur. Aras<br />
vadisindeki bir birikinti kesiti üzerinde yerleşmiş durumdadır.<br />
İlçe coğrafi bakımdan henüz tektonik oluşumunu tamamlamamıştır. Faylar ve kırıklar üzerinde<br />
yerleşilmiştir. Dolayısıyla zaman zaman yörede depremler tehlikeli olmaktadır. 1104-1962 yılları<br />
arasında 13 deprem olmuştur. Diğer taraftan düşme, kayma ve sürünme şeklinde kütle<br />
hareketleri olmaktadır. Kötek, Çallı civarında kaya düşmesi, Camuşlu-Kozlu, Yenice-Taşburun ve<br />
Akdam köyleri civarlarında heyelan görülmektedir. <strong>Kağızman</strong> ilçesinin 62 köyü bulunmaktadır.<br />
Tarihçe<br />
Yerleşme yerinin yakınlarında Erken Demir Çağı özelliği gösteren mezarlar bulunmaktadır.<br />
Bölgede elde edilen Erken Demir Çağı, İlk Tunç Çağı, Demir Çağı (Orta Demir Çağı), Orta Çağ<br />
keramikleri bu devirlerde yerleşimin olduğunu göstermektedir.[4]<br />
MÖ 9. yüzyıldan MÖ 6. yüzyıla kadar Urartu Krallığı’nın egemenliğinde olan bölge daha<br />
sonra Persler, Arsak Krallığı, Romalılar, Parthlar ve Sasaniler idaresinde bulundu. MS 7. yüzyılda<br />
Arap akınlarına uğrayan bölgede 9. yüzyılda yarı bağımsız Ermeni prenslikleri hâkimiyet kurdu.<br />
10. yüzyılın ortalarından sonra bölge Bizans İmparatorluğunun denetimine geçti. <strong>Kars</strong>’la birlikte<br />
1064 yılında Selçukluların hâkimiyetine giren <strong>Kağızman</strong> sonraki dönemde Saltukluların ve<br />
Kıpçakların idaresine geçti. 1202’den 1239’a değin Anadolu Selçuklular ve Gürcüler arasında<br />
sürekli el değiştiren, Moğol istilası sırasında Cengiz Devleti’ne bağlanan, Moğollardan sonra ise<br />
İlhanlılar, Altın Ordu Devleti, Celayirliler, Karakoyunlular, Timur Devleti, Akkoyunlular ve Safeviler<br />
egemenliğinde bulunan bölge 1534 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından Osmanlı<br />
İmparatorluğu’nun topraklarına katıldı.[5]<br />
<strong>Kağızman</strong>, 1877-78 Osmanlı-Rus Harbi'nde Ruslar tarafından ele geçirilmiş olup, yapılan<br />
antlaşma gereğince Ruslara bırakılmıştır. Rus İmparatorluğu egemenliğinde <strong>Kağızman</strong>, Okrug<br />
(Kaza) olarak <strong>Kars</strong>'a bağlanmış ve bölgeye Hristiyan köylüler yerleştirilmiştir. 1918'e kadar süren<br />
Rus hâkimiyeti Brest Litovsk Barış Antlaşması ile sona ermiştir.[6] Rusların çekilmesinden sonra<br />
Ermeni güçlerince ele geçirilen yerleşim, 15. Kolordu’ya bağlı kuvvetlerce 1 Ekim 1920 yılında<br />
Türkiye topraklarına katıldı.[7]<br />
Tarihi eserler<br />
İlçeye bağlı Çamuşlu köyünde bronz çağı, Kimmerya dönemi kaya resimleri, Çengilli Köyünde<br />
Çengilli Ortodoks Kilisesi, Tunçkaya Köyünde Keçivan Kalesi, Paslı geçidindeki Narin Kale<br />
(Köroğlu Kalesi) ve birçok keşfedilmemiş tarihi eserler vardır.<br />
Ekonomi<br />
Halkın geçim kaynağı hayvancılık ve bahçeciliktir. Önemli bir gelir kaynağı da arıcılıktır. Saf<br />
Kafkas ırkı arılarıyla, sadece <strong>Kağızman</strong>'da yetişen Tüteye çiçeği ile çok çeşitli çiçek ve<br />
kekiklerden elde edilen ve dünyaca tanınan <strong>Kağızman</strong> balları, polen ve arı sütü çok değerlidir.<br />
Kayısı, "pestil" ve "köme"si ile meşhurdur. Ayrıca, kaşar, çeçil, deri peyniri de önemlidir.<br />
Elmanın onlarca çeşidi (Uzun, Söbü, Gelin, Süt, Kış, kişi isimleriyle de bilinen vs.), armut, erik,<br />
ceviz ve diğer yöreye özgü cins ve tatlardaki meyve çeşitliliği de bilinir.