You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Hukuk ve Daha Fazlası<br />
www.hplusdergi.com<br />
Mayıs - Haziran 2017<br />
Sayı 01<br />
h+<br />
ÜCRETSİZDİR<br />
İş Yaşamında<br />
Stres ve<br />
Baş Etme<br />
Yolları<br />
Yurt Dışı<br />
LL.M. Rehberi<br />
University of<br />
Wrocław<br />
Kapak Söyleşisi<br />
Av. Mehmet<br />
DURAKOĞLU<br />
Sayfa 58<br />
Mehmet GÜN<br />
Yargı<br />
Performansını<br />
Güçlendirmek<br />
Sayfa 04<br />
Murat Volkan DÜLGER Mert YAŞAR Nazlı CAN<br />
Adli Bilişim ve<br />
Ülkemizde<br />
Uygulaması<br />
Sayfa 20<br />
Devletin Spora<br />
Müdahale Hakkı<br />
Olmalı mı?<br />
Sayfa 26<br />
Uzay<br />
Madenciliğinin<br />
Hukuki Boyutu<br />
Sayfa 30<br />
+ 3 Soru 3 Cevap Avukat M. Gökhan AHİ<br />
+ Spor İstediğin Yerden Başla<br />
+ Ofis Yaşamı Mutluluk İçin İpuçları<br />
+ Üretkenlik Avukatlar İçin Coworking Fırsatları<br />
+ Teknoloji Mobil Tarayıcılar<br />
+ Hukuk Konulu Diziler #HTGAWM
Sayfa 46<br />
SÖYLEŞİ<br />
Ekonomik Krizler ve<br />
Sözleşmenin Uyarlanması<br />
Doç. Dr. Başak BAYSAL İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi<br />
Yaşanan her ekonomik kriz<br />
toplumun neredeyse tüm<br />
katmanlarında büyük değişim<br />
ve dönüşümleri beraberinde<br />
getiriyor. Özellikle reel ekonomide<br />
ortaya çıkan olumsuz yansımalar, hukuk<br />
dünyasındaki önemli bir tartışmayı;<br />
“Sözleşmelerin Uyarlanması” konusunu<br />
tekrar gündeme taşıyor. İstanbul<br />
Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim<br />
Üyesi Doç. Dr. Başak Baysal’a hem<br />
yeni kitabının detaylarını hem de konu<br />
hakkındaki düşüncelerini sorduk.<br />
MART AYINDA “SÖZLEŞMENIN<br />
UYARLANMASI-BK M. 138”<br />
ISIMLI KITABINIZ ON İKI LEVHA<br />
YAYINCILIKTAN YAYINLANDI.<br />
SÖZLEŞMENIN UYARLANMASI ILE<br />
ILGILI BIR ÇALIŞMA YAPMA FIKRI<br />
NASIL DOĞDU?<br />
Bu kitabın temelinde 2007 yılında<br />
savunduğum “Zaman İçerisinde Değişen<br />
Koşulların Hukuki İşleme Etkisi” başlıklı<br />
doktora tezim yer alır. İşlem temelinin<br />
çökmesi kuramı ve sözleşmenin<br />
değişen koşullara uyarlanması lisans<br />
öğrenciliğimden beri ilgimi çeken bir<br />
konuydu. Sözleşmeye bağlılık ilkesindeki<br />
tıkanmaların ifa sürecinde nasıl<br />
çözüldüğü bugün bile en temel çalışma<br />
konularımın ortak noktasıdır. Konu<br />
seçimini tez danışmanım, değerli hocam<br />
Prof. Dr. Rona Serozan’la birlikte yaptık;<br />
asistanı olma şansını yakaladığım için de<br />
tez sürecinin her anını birlikte yürüttük.<br />
Nitekim kitabın bu basısı da ona ithaf<br />
olunmuştur.<br />
2009 yılında bu tez çalışmasını<br />
“Sözleşmenin Uyarlanması” ismi ile yine<br />
On İki Levha Yayıncılık yayınladı. Bu ilk<br />
basıda, henüz tasarı aşamasında olan<br />
Borçlar Kanunu’nda yer alan “Aşırı İfa<br />
Güçlüğü” başlıklı hükmü de incelemiş,<br />
eleştirilerimi sunmuştum. Bu ve diğer<br />
yazarlarca yapılan eleştiriler neredeyse<br />
hiç dikkate alınmadan 01.07.2012<br />
tarihinde Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe<br />
www.hplusdergi.com
Sayfa 47<br />
girdi ve kitapta tasarı hükmü olarak<br />
incelenen hüküm birçok eksiklikle<br />
138. maddede yasalaştı. Geçen bu<br />
zamanda kitabın basısı da tükendi.<br />
Sevgili dostum ve yayıncım Erol Öz’ün<br />
de cesaretlendirmesi ile sözleşmenin<br />
uyarlanması isimli bu kitabın kendisinin<br />
de yeni hüküm dikkate alınarak<br />
“uyarlanması” gündeme geldi, bu şekilde<br />
kitap tamamen gözden geçirilerek ve<br />
güncellenerek yayınlandı<br />
AŞIRI IFA GÜÇLÜĞÜ ILE ILGILI 138.<br />
MADDE 6098 SAYILI YENI TÜRK<br />
BORÇLAR KANUNU ILE GETIRILEN EN<br />
ÖNEMLI DEĞIŞIKLIKLERDEN. SIZCE<br />
NEDEN BÖYLE BIR DEĞIŞIKLIĞE<br />
IHTIYAÇ DUYULDU?<br />
Sözleşmenin uyarlanması sorunu Türk<br />
hukukuna has olmadığı gibi, yeni bir sorun<br />
da değildir. Türkiye’de belirli aralıklarla<br />
ortaya çıkan büyük ekonomik krizler<br />
nedeniyle, Türk hukuk uygulamasında bu<br />
konu BK m. 138 yürürlüğe girmeden uzun<br />
süre önce de özel bir önem kazanmıştır.<br />
Ekonomik krizler sonucu birçok sözleşme<br />
ilişkisinde edimler arasındaki denge<br />
bozulmuş; önceden görülemeyen,<br />
hesaba katılamayan değişiklikler sonucu<br />
birçok kişi mağdur olmuştur. Bu durum<br />
özellikle kira sözleşmeleri ve banka kredi<br />
sözleşmeleri bakımından uygulamada<br />
büyük bir sıkıntı doğurmuştur. Yargıtay,<br />
mağduriyetlerin giderilmesinin çözümünü<br />
sözleşmelerin değişen koşullara<br />
uyarlanmasında bulmuştur. Ancak<br />
ne yazık ki, verilen kararlar arasında<br />
tutarlılık ve birlik sağlanamamış; kira<br />
sözleşmesinde mağdur olan taraf<br />
sözleşmenin uyarlanması yoluyla<br />
korunurken, banka kredi sözleşmesi söz<br />
konusu olunca bu konuda çekingen bir<br />
tutum sergilenmiştir. Bunun ana nedeni,<br />
sözleşmenin uyarlanması gibi önemli bir<br />
konuda, hukuki ve teorik temel, şartlar<br />
ve sonuçlar bakımından kavramların<br />
yerine oturmamış olmasıdır. Yargıtay<br />
kararlarında çarpıcı bir şekilde ortaya<br />
çıkan bu belirsizliğin giderilmesi için,<br />
sözleşmenin uyarlanmasının hangi teoriye<br />
dayandığının, bu teorinin gereklerinin<br />
ve sonuçlarının mutlaka açıkça ortaya<br />
konması gerekir. Aksi takdirde, adaletli<br />
bir sonuca ulaşması için hâkime gerekli<br />
dayanak noktaları sunulmamış olur;<br />
benzer olaylarda farklı çözümlerin ortaya<br />
BK M. 138 ILE<br />
OBJEKTIF<br />
ÖLÇÜTLER<br />
GETIRILMEYIP<br />
OLDUKÇA<br />
GENEL IFADELER<br />
KULLANILARAK<br />
UYGULAMAYA<br />
ÇOK IŞ<br />
BIRAKILMIŞTIR.<br />
YARGI<br />
KARARLARINDA DA<br />
HER ŞEYDEN<br />
ÖNCE,<br />
BK M. 138’in İfa<br />
Sürecindeki Her<br />
Aksaklığa Bir<br />
Çözüm Olarak<br />
DÜŞÜNÜLMEMESI<br />
GEREKIR.<br />
çıkması da şaşırtıcı olmaz. BK m. 138’e<br />
bu nedenle ihtiyaç duyulduğunu, amacın<br />
sözleşmenin uyarlanması konusunda<br />
mümkün olduğunca somut ölçütlere<br />
ulaşmak, böylelikle de sözleşmelerin<br />
uyarlanması konusunda hukuk güvenliğini<br />
tehdit eden keyfi kararların engellenmesi<br />
olduğunu söylemek isterdim. Ancak, BK<br />
m. 138’in yürürlüğe girmesi ne yazık ki<br />
bu ihtiyacı azaltmamış, kitapta detaylı<br />
olarak açıkladığım üzere tam tersine<br />
daha da arttırmıştır. Yine de uygulamada<br />
BK m. 138’in yaratabileceği sorunların<br />
aşılmasına yönelik çözümler bulmaya<br />
çalıştım, ne de olsa artık yürürlükte<br />
olan bir hüküm söz konusu eleştirsek de<br />
bugün önemli olan doğru bir uygulamaya<br />
kavuşmaktır.<br />
AÇIKLAMALARINIZDAN YENI<br />
KANUNLA GETIRILEN HÜKMÜN<br />
BIRÇOK EKSIKLIK IÇERDIĞI<br />
ANLAŞILIYOR. PEKI YARGI<br />
KARARLARI ILE BU EKSIKLIKLERIN<br />
TAMAMLANMASI MÜMKÜN OLACAK MI?<br />
Bunu şu anda öngörmek zor. Sözleşmenin<br />
uyarlanması özünde bir risk paylaşımı<br />
sorunudur. Ortaya çıkan durum<br />
değişikliğinin yarattığı riske kim<br />
katlanacaktır? BK m. 138 ile sözleşmenin<br />
uyarlanmasının yasal bir hükme<br />
bağlanmış olması bu sorunun cevabını<br />
kolaylaştırmamış aksine zorlaştırmıştır;<br />
zira hüküm bizi Yargıtay uygulamasından<br />
bir adım öteye bile taşımamıştır.<br />
Dolayısıyla akla gelen soru bu hükmün<br />
düzenlenmiş olmasının Türk hukukuna ne<br />
gibi bir katkı sağlayacağıdır.<br />
Sözleşmenin uyarlanması, ahde vefa<br />
ilkesinin bir istisnası olarak sözleşme<br />
hukukunu temelinden değiştiren bir<br />
kurumdur. Böylesi bir kurumun Borçlar<br />
Kanunu gibi temel bir kanunda açık<br />
hükme bağlanmasının önemli sonuçları<br />
olacaktır. Sözleşmenin tarafları,<br />
karşılaştıkları her aksilikte kanunun<br />
onlara sözleşmeyi uyarlama imkânı<br />
verdiğini düşünmemelidirler. Sözleşmenin<br />
uyarlanmasının ölçütleri objektif olmalı<br />
ve ahde vefa ilkesini yürürlükten kaldırır<br />
şekilde asla yorumlanmamalıdır. BK<br />
m. 138 ile objektif ölçütler getirilmeyip<br />
oldukça genel ifadeler kullanılarak<br />
uygulamaya çok iş bırakılmıştır. Yargı<br />
kararlarında da her şeyden önce, BK m.<br />
138’in ifa sürecindeki her aksaklığa bir<br />
çözüm olarak düşünülmemesi gerekir.<br />
EKONOMIK KRIZLER ÜLKE<br />
GÜNDEMIMIZIN HER ZAMAN GÜNCEL<br />
KONULARINDANDIR. SÖZLEŞMENIN<br />
UYARLANMASI DA, HEPIMIZIN<br />
MALUMU EN ÇOK EKONOMIK<br />
KRIZLER ORTAYA ÇIKTIĞINDA<br />
BAŞVURULAN BIR ÇARE. SON<br />
DÖNEMDE UYARLAMA DAVALARINDA<br />
EKONOMIK KRIZ ILE ILGILI BIR TUTUM<br />
DEĞIŞIKLIĞI MEVCUT MU?<br />
Kitabın bu basısına Lexpera Hukuk<br />
Bilgi Sistemi’nde yapılan tarama sonucu,<br />
konu ile ilgili Yargıtay’ın en temel<br />
kararları eklendi. Bu kararlardaki gelişim<br />
sözleşmenin uyarlanması konusunda özel<br />
bir önem taşıyan Yargıtay’ın tutumunu<br />
anlamak açısından da önemlidir. Aslında 4<br />
Hukuk ve Daha Fazlası
Sayfa 48<br />
sözleşmenin uyarlanması sadece<br />
ekonomik krizlere özgülenemez ancak<br />
ülkemizdeki uygulama genellikle bu yönde<br />
olmuştur.<br />
Türk hukukunda sözleşmelerin<br />
uyarlanması sıklıkla ekonomik krizler<br />
sonucu edimler arasındaki dengenin<br />
bozulmasında gündeme gelmiştir.<br />
Sözleşmenin uyarlanması hususundaki<br />
önemli yargı kararları yaşanan iki<br />
önemli ekonomik kriz sonucu alınmıştır.<br />
Bunlardan ilki 1994, diğeri ise 2001<br />
ekonomik krizleridir. Bu ekonomik<br />
krizler sonucu, sözleşmede edimler<br />
arasındaki denge bozulmuş ve mağdur<br />
taraf, sözleşmenin değişen koşullara<br />
uyarlanmasını talep etmiştir. Ekonomik<br />
krizlerin sözleşmelerin uyarlanmasına<br />
ilişkin teorilerin doğmasına ve<br />
gelişmesine katkısı tüm ülkelerde<br />
gözlemlenmiştir.<br />
Japon Yeni davaları olarak bilinen<br />
ve Japon Yeninin Türk Lirası karşısında<br />
aşırı değer kazanması nedeniyle açılan<br />
son dönem uyarlama davalarında ise<br />
Yargıtay’ın tutumu ekonomik krizlerin<br />
öngörülebilirliğine vurgu yaparak<br />
uyarlamanın kabul edilmemesi yönünde<br />
olmuştur. 2014 yılında Yargıtay Hukuk<br />
Genel Kurulu oldukça tartışma doğuran<br />
bir karar vermiş ve sözleşmenin<br />
uyarlanmasını ekonomik krizlerde bile<br />
mümkün olmadığı yönünde katı bir<br />
tutum benimsemiştir. Bu karar özellikle<br />
ekonomik krizlerin Türkiye’de öngörülebilir<br />
olduğu gerekçesi bakımından belirli<br />
tartışmalar doğurmuştur<br />
SÖZLEŞMENIN UYARLANMASI<br />
SADECE ÜLKEMIZDE GÜNCEL<br />
BIR KONU DEĞIL. SON OLARAK<br />
KARŞILAŞTIRMALI HUKUK<br />
ALANINDA DA UZMANLAŞMIŞ BIR<br />
HUKUKÇU OLARAK BU KONUDAKI<br />
GÖZLEMLERINIZI DE MERAK<br />
EDIYORUZ.<br />
Kitabın yayınlandığı 2009 yılından<br />
bugüne sözleşmenin uyarlanması ile<br />
ilgili birçok çalışma ve sunum yapma<br />
fırsatı bulduk. Bu nedenle uyarlama<br />
ile ilgili düşüncelerimiz de belirli bir<br />
olgunluğa erişti. Bugün sözleşmenin<br />
uyarlanması ile ilgili karşılaştırmalı bir<br />
değerlendirme yaptığımda, size belki<br />
şaşırtıcı gelecek ama kurumun kanun<br />
hükmü ile düzenlenmesinin uygun<br />
www.hplusdergi.com<br />
“TÜRK<br />
HUKUKUNDA<br />
SÖZLEŞMELERIN<br />
UYARLANMASI<br />
SIKLIKLA<br />
Ekonomik Krizler<br />
SONUCU<br />
EDIMLER<br />
ARASINDAKI<br />
DENGENIN<br />
BOZULMASINDA<br />
GÜNDEME<br />
GELMIŞTIR.”<br />
TÜRKIYE GSYH BÜYÜME<br />
ORANLARI 2000 - 2015<br />
Kaynak: TCMB<br />
5,3<br />
2003<br />
-5,7<br />
2001<br />
Ekonomik<br />
Kriz<br />
3,0<br />
2014<br />
2,1<br />
2012<br />
-4,8<br />
2009<br />
Küresel<br />
Ekonomik<br />
Kriz<br />
olmadığını düşünüyorum. Sözleşmeye<br />
bağlılık ilkesinin temel ilke olduğu bir<br />
düzende, sözleşmenin uyarlanması<br />
nesnel ve muğlaklıktan uzak ölçütlere<br />
bağlanmalıdır. BK m. 138 hükmü<br />
yukarıda açıkladığımız üzere böyle<br />
ölçütler sunmamıştır. BK m. 138 ile<br />
objektif ölçütler getirilmeyip oldukça<br />
genel ifadeler kullanılarak uygulamaya<br />
çok iş bırakılmıştır. İncelediğimiz birçok<br />
hükümde de durum farklı değildir. İşlem<br />
temelinin çökmesi teorisi temelinde<br />
düzenlenmiş olan ve en nesnel ölçütleri<br />
sunan § 313 BGB hükmü bile özellikle<br />
işlem temeli kavramının belirsizliği<br />
nedeniyle eleştiriye maruz kalmaktadır.<br />
Sözleşmenin uyarlanması konusundaki<br />
Avrupa sözleşme hukuku uyumlaştırma<br />
çalışmaları da sonuçta birer uzlaşma<br />
ürünüdür ve eleştirilen hükümlerde hep bu<br />
göze çarpar.<br />
Bu nedenle üzerinde düşünmeye<br />
devam ettiğimiz bir soru ile bitirmek<br />
isteriz: Sözleşmenin uyarlanması<br />
gibi bir kurumun son yıllarda artan<br />
eğilimlere uygun olarak yasal bir<br />
düzenlemeye kavuşturulması gerçekten<br />
en uygun çözüm müdür? Kitabın bu yeni<br />
basısında vardığımız sonuç sözleşmenin<br />
uyarlanması kurumunun bir kanun<br />
hükmüne hapsedilmesinin yerinde<br />
olmadığı yönünde olmuştur. Sözleşmenin<br />
uyarlanması kurumu açısından<br />
hâkimin, somut olay adaleti temelinde<br />
nesnel ölçütler sunmak konusunda<br />
kanunkoyucuya nazaran daha iyi bir<br />
konumda olduğu düşüncesindeyiz.<br />
BK m. 138’in varlığı içtihat hukuku<br />
yoluyla nesnel ölçütlerin getirilmesini<br />
engeller nitelikte değildir; hükmün<br />
yürürlüğe girmesi hâkimlerin somut olay<br />
adaleti sağlama noktasındaki önemlerini<br />
azaltmamıştır, bu konuda onlara<br />
daha çok iş düşmektedir, özellikle kriz<br />
zamanlarında sözleşme hukukunun temel<br />
ilkelerini zedelemeden objektif ölçütlerle<br />
sözleşmeyi uyarlamak kolay olmayan<br />
ancak sadece borçlar hukuku açısından<br />
değil ülke ekonomisi bakımından da<br />
önemli bir görevdir.
QR Kodu okutarak<br />
eğitim hakkında detaylı bilgi<br />
alabilir, başvuru işlemlerini<br />
başlatabilirsiniz