- Page 1 and 2: josh malerinan n
- Page 3 and 4: engi iyice solm uş, m or lekeler z
- Page 5 and 6: Tavsiyelerinden de faydalanabilir m
- Page 7 and 8: Çocuklar çabucak onlardan istenil
- Page 9 and 10: m ıştı. Anneliğinin kaygıyla g
- Page 11 and 12: M alorie torbayı çocukların kü
- Page 13 and 14: irbirlerine tutunup tutunm adıklar
- Page 15 and 16: f\ Çocuklar doğmadan dokuz ay ön
- Page 17 and 18: u ld u ğ u b ir te ste re y le k e
- Page 19 and 20: Bir insan ne kadar uzağı duyabili
- Page 21 and 22: A m a e lle rin e g e ç ird ik le
- Page 23: M alorie’nin bir parçası buna k
- Page 27 and 28: “Tannm ," dedi Shannon. “Ah, ke
- Page 29 and 30: M alorie elinden geldiğince söyle
- Page 31 and 32: Shannon’a, ‘İnsanların ne gö
- Page 33 and 34: Artık ûst kattaydı. Tir tir titr
- Page 35 and 36: “Ne oldu O ğlan?” “Şunu duy
- Page 37 and 38: Siyah kumaş parçalan yüzünden
- Page 39 and 40: kindi. Ağlamaktan gözleri yanıyo
- Page 41 and 42: Çalının dikenleri bileklerini ve
- Page 43 and 44: Kaskına rağmen M alorie, Tom ’u
- Page 45 and 46: G özyaşları akm aya başladı. C
- Page 47 and 48: kesik. Baz istasyonlannı çalışt
- Page 49 and 50: “O nlar her neyse," dedi T om ,
- Page 51 and 52: Yatak odasının kapısına doğru
- Page 53 and 54: Malorie, ışıgm güçlükle aydı
- Page 55 and 56: “Mesele şu k i,” dedi, “yara
- Page 57 and 58: “Geceleri benimle birlikte yatm a
- Page 59 and 60: ‘'¡blis. " “Şeytan ." “Hile
- Page 61 and 62: “öylece b a h a m a z sın ız ,
- Page 63 and 64: M alorie kayığı k u rtaram ıyor
- Page 65 and 66: "Kurulanmak için battaniyeyi kulla
- Page 67 and 68: duğunu daha eve gelir gelmez ü rk
- Page 69 and 70: Rodney Barreit’tan bahsederek,
- Page 71 and 72: “Ne yapmak istiyorsanız onu yap
- Page 73 and 74: Malorie yaklaşık ûç saattir kü
- Page 75 and 76:
Biraz daha b ü y ü d ü k le rin
- Page 77 and 78:
yükseliyordu. Ses, Felix ve D ö n
- Page 79 and 80:
Tom konuşurken am p ulden y a y ı
- Page 81 and 82:
“Kamera sadece beş saattir çal
- Page 83 and 84:
etmesini sağlıyordu. Ju le sü n
- Page 85 and 86:
“Ormandan mı geld i?” “Nered
- Page 87 and 88:
“E vet,” dedi Felix. “İy iy
- Page 89 and 90:
İslak ayaklann arkasındaki çim l
- Page 91 and 92:
Tom yanıt veımeden önce duraksad
- Page 93 and 94:
Malorie gözlerini kapatm ış ve k
- Page 96 and 97:
miyordu. Koku mutfakta epeyce kuvve
- Page 98 and 99:
Olympia’nın gözlerindeki k o rk
- Page 100 and 101:
“Jules, ben iyayim.” Tomün ses
- Page 102 and 103:
Oradan a y n id ık çü n kü b a
- Page 104 and 105:
Hızla dönerek kayığın u cu n a
- Page 106 and 107:
i on yedi 7 “Bizden k o rk u y o
- Page 108 and 109:
“K askların ü z e rin d e ç a
- Page 110 and 111:
“Ben vanm,” dedi Felix. Malorie
- Page 112 and 113:
Bu sözcüklerden so n ra M a lo ri
- Page 114 and 115:
Yol boyunca da çeşid i sesle r ç
- Page 116 and 117:
Aradan beş ay g e ç m işti ve M
- Page 118 and 119:
Malorie ayağa k a lk ıp m u tfa
- Page 120 and 121:
“Evel.” F e lix de b o ş g ö
- Page 122 and 123:
A vcundaki su yu y ü z ü n e ç a
- Page 124 and 125:
“Tom ve Jules geri dönmeyecekler
- Page 126 and 127:
D ö n ü n b u n la n s ö y le r
- Page 128 and 129:
“Kesinşunu!" dedi M alorie ken d
- Page 130 and 131:
"Yalnız olduklarını nered en b i
- Page 132 and 133:
Tom kutuyu biraz daha havaya kald
- Page 134 and 135:
Sadece bir anlığına. Jules, haz
- Page 136 and 137:
sessiz bir dünyada sesinin b ir ş
- Page 138 and 139:
söylüyordu. İşleri b ittiğ i z
- Page 140 and 141:
Bir vazo. Burada kötü b ir koku v
- Page 142 and 143:
Odayı hoyhı boyuncaarjnüadı. Ko
- Page 144 and 145:
Ju les anne ve bab an ın ö te sin
- Page 146 and 147:
m i dört Malorie’nin om zu ndaki
- Page 148 and 149:
yudan su taşırken tö k ezlem iş
- Page 150 and 151:
işaretlenmiş, kriz hallerinde h a
- Page 152 and 153:
Adamlar uzun d a k ik a la r b o y
- Page 154 and 155:
Tom olanlan anlattı. Sad ece b irk
- Page 156 and 157:
“Evet. Bir fik rim v a r.” D ı
- Page 158 and 159:
Evi sonsuza dek k a y b e tm e k te
- Page 160 and 161:
Shannon çim lerin ü zerin d e o n
- Page 162 and 163:
Malorie b e b e k le r le ilg ili r
- Page 164 and 165:
o ses kap ıd an mı gelm işti? To
- Page 166 and 167:
"Eger içerid e k im se varsa..." "
- Page 168 and 169:
Malorie v eran d ad ak i adam ı d
- Page 170 and 171:
“Eşyalarım .’' dedi. “Çık
- Page 172 and 173:
Ertesi sabah M a lo rie uyand ı ve
- Page 174 and 175:
Buna direndim . A m a k a rd eşim
- Page 176 and 177:
şûndûgü k a ç ın ılm a z k a
- Page 178 and 179:
M alorie e lle r in d e n b ir in i
- Page 180 and 181:
Aklına gelen ilk düşünce şaka
- Page 182 and 183:
O nlan iyi eğittin, diye d ü şü
- Page 184 and 185:
“Ve sana dışan çıkm a şan s
- Page 186 and 187:
Gözleri kapalı v aziyette k e n d
- Page 188 and 189:
Malorie’ye göre G ary ’n in g
- Page 190 and 191:
“O rtalam a b ir a d ım ın ın
- Page 192 and 193:
du. D ışarıdaki d ü n y a d a n
- Page 194 and 195:
o gece Felix, “E n d işe le n m
- Page 196 and 197:
olacakü? Köpekler tarafından y e
- Page 198 and 199:
Nehir dört k ola a y n la c a k ,
- Page 200 and 201:
daha kısa b ir z a m a n ö n c e
- Page 202 and 203:
Victor, diye d ü şü n m ü ştü
- Page 204 and 205:
Şişeyi tezgâh b o y u n c a taş
- Page 206 and 207:
kadının duyacağı lûrden bir ko
- Page 208 and 209:
M alorie’n in p a rm a k la n ,
- Page 210 and 211:
Eve g itm ek için k ilo m e tr e s
- Page 212 and 213:
Mutfaktan geçerek yem ek od asına
- Page 214 and 215:
Bir insanın zihninin sın ırın
- Page 216 and 217:
Düzensiz soluklar alarak dinledi.
- Page 218 and 219:
Tom ve Julcs'un. Sibirya kunlanyb b
- Page 220 and 221:
K ö p ek lerin n a sıl etk ilen d
- Page 222 and 223:
Teil b ir d a r b e d e b e b e ğ
- Page 224 and 225:
Felix, T o m ü n s ır t ç a n ta
- Page 226 and 227:
“Oglan," dedi Malorie sessizce,
- Page 228 and 229:
Malorie eve geldiğinden beri ilk d
- Page 230 and 231:
"Bunları m arkette b u ld u k ,”
- Page 232 and 233:
Jules geri ad ım altı. “M alori
- Page 234 and 235:
“Tom," dedi D o n , “bu defa, g
- Page 236 and 237:
k sekiz ^ ' f \ 1 Scoi takip eden G
- Page 238 and 239:
puydugun h e r şey i s ö y le .
- Page 240 and 241:
Her ne kadar d ört y ılın ı dah
- Page 242 and 243:
“Ju le s," dedi Tom m utfağa gir
- Page 244 and 245:
‘Pekâlâ," diye fısıldadı Don
- Page 246 and 247:
Ağaçlardaki k u şlar huzursuzdu.
- Page 248 and 249:
Yahlaşmıştı. D eta y la n sen e
- Page 250 and 251:
Malorie onu bulm uşiu. Başparmağ
- Page 252 and 253:
Bu h ir h a y v a n d e ğ il, diye
- Page 254 and 255:
Malorie sorusunu y in elem ek ü z
- Page 256 and 257:
M alorie olan biten i izliyord u .
- Page 258 and 259:
Malorie birbirlerinin b ed en lerin
- Page 260 and 261:
Tom oradaydı. H em en yan ındayd
- Page 262 and 263:
ici bir rahatlama hissetti. Don'dak
- Page 264 and 265:
Ju les, O iym pia’nın o m z u n
- Page 266 and 267:
“Buradan asla ayrılm ad ın ,”
- Page 268 and 269:
"CAnkû.’ dedi Gary tıp k ı di
- Page 270 and 271:
Bebek onu öldürüyord u. Gary hâ
- Page 272 and 273:
Ve sonra kapıdaki gürültü kesil
- Page 274 and 275:
Sonra tOm o acı ve deliliğin içi
- Page 276 and 277:
Çıkan sesim icn (Myrapia’nuı b
- Page 278 and 279:
O lj'inpia tavan a rasın ın p e n
- Page 280 and 281:
M alorie sırtın ı duvara d ayay
- Page 282 and 283:
M alorie yavaşça başını iki ya
- Page 284 and 285:
"Malorie, seni ara sıra kontrol ed
- Page 286 and 287:
T om ün kayda alınmış sesi durm
- Page 288 and 289:
“E v e t , A n n e c iğ im . Yin
- Page 290 and 291:
yıl. O n la n eğitm iş, yetişti
- Page 292 and 293:
“İk i ç o c u k ,” dedi Cons
- Page 294 and 295:
“O ad am ...” R ick duraksadı.
- Page 296 and 297:
daşımız d ışarıda yiyecek ara
- Page 298 and 299:
seni biraz olsun huzura kavuşturma