Organik dinimi geri istiyorum
Organik dinimi geri istiyorum - Derin Düşünce
Organik dinimi geri istiyorum - Derin Düşünce
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Organik</strong> <strong>dinimi</strong> <strong>geri</strong> <strong>istiyorum</strong>!<br />
oynayabilir. Muhammed Abduh (1849-1905), Mısır büyük müftüsü, Mısırlıların büyük çoğunluğunun<br />
ülkenin olgunlaşmamış demokratik kurumlarını anlamayacağından çekindiği için, yasa oluşturulması<br />
aşamasında “danışma”(şura) ve “uzlaşma-konsensüs” (icma)’dan geçmek şeklindeki açık geleneksel<br />
İslami prensiplerle bir bağ kurmanın gerekliliğini dile getirmişti.<br />
Aynı şekilde, Müslüman Kardeşler’in kurucusu Hasan el-Benna (1906-1949), hareketine Kur’an’ın<br />
sosyal mesajını modern kurumlara tercüme etmekle;yani klinikler, hastaneler, ticari birlikler, okullar<br />
ve işçilere sosyal güvenlik, tatil ve iyi çalışma koşulları sunan fabrikalar kurmakla başladı. Bir başka<br />
deyişle, kalabalıkları moderniteye İslami konfigürasyonla getirmeyi hedefledi. Kardeşliğin bu çabası<br />
sonucu ortaya çıkan yüksek popülerliği, Mısır’da bu hizmetleri vermekten aciz seküler hükümeti<br />
tehdit etmeye başlamıştı. 1949′da, Benna öldürüldü, ve böylece İhvan-ı Müslimin’in bazı üyeleri<br />
ayrılıp buna reaksiyon olarak radikalliği filizlemiş oldular.<br />
Tabi ki, dinin politikada nasıl kullanıldığı, hiç kullanılmamasından daha önemlidir. ABD başkanlarından<br />
bazıları, mesela John F. Kennedy ve Barack Obama inancı, ülkeyi birarada tutan paylaşılan bir<br />
deneyim olarak kabul ettiler – bu şekilde bir yaklaşımla dini bir atıfta bulunmadan inancın toplumsal<br />
gücünü kabul etmiş oluyorlardı. Hala, bu konsensüs Birleşik Devletlerin ayırıcı özelliğinin Hristiyan<br />
ülke olması gerektiğine inanan Amerikan Protestan fundementalistleri için tatmin edici değil.<br />
“Tanrı, Vahşeti ve Hoşgörüsüzlüğü Besler.<br />
Hayır, bunu insanlar yapar. Hitchens için, God Is Not Great-Tanrı Büyük Değildir’de, din, doğasında<br />
“vahşetle … hoşgörüsüzlükle, ırkçılıkla, kabilecilikle ve yobazlıkla arkadaştır”; hatta ılımlı olanlar bile<br />
bu suça ortak olduğu için kabahatlidir. Halbuki Tanrı veya din değil, vahşeti besleyen insan doğasında<br />
mevcut olan vahşetin bizzat kendisidir. Tür olarak, bizler diğer hayvanları öldürerek ve onlarla<br />
beslenerek hayatta kaldık; ayrıca kendi türümüzü de öldürüyoruz. Bu vahşet o denli yaygındır ki<br />
metinlerin birçoğuna sirayet etmiştir, ama bu agresif pasajlar sürekli merhameti ön plana çıkaran<br />
diğer metinlerle dengelenmiş ve kontrol altında tutulmuştur ve şu Altın Kurala dayanmıştır:<br />
Başkasına, kendine nasıl davranılmasını istiyorsan öyle davran. Yüzyıllar içindeki tezahür ediş<br />
başarısızlıklarına rağmen, bu ortodoks pozisyon sabit kalmıştır.<br />
Tanrının tüm insan acımasızlığının kaynağı olduğunu iddia ederken, Hitchens ve Dawkins modern<br />
seküler toplumun bazı karanlık yüzlerini görmezden geliyorlar. Halbuki,o da inanılmaz derecede<br />
62