Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
kültür<br />
Emin Maluf, çok kimliklili¤i savunuyor<br />
nin saflar› aras›na dönmeye<br />
zorlan›yorlarsa, o halde dünyan›n<br />
gidiflat› hakk›nda endiflelenmeye<br />
hakl›y›z demektir...<br />
‹çimden iflte katiller böyle<br />
‘imal ediliyor’ diye hayk›rmak<br />
geliyor!” (s. 11-12)<br />
Maluf, kendi kimli¤inin<br />
iki önemli farkl›l›¤›na gururla<br />
iflaret ediyor: “Kimilerinin<br />
vicdan muhasebesi yapt›¤› gibi,<br />
ben de zaman zaman ‘kimlik<br />
muhasebem’ dedi¤im fleyi<br />
yapar›m... Kimli¤imde ne kadar<br />
ö¤e varsa ortaya ç›karmak<br />
için belle¤imi didik didik<br />
eder, bunlar› toplar, s›ralar›m,<br />
hiçbirini reddetmem... Hristiyan<br />
olmak ve anadilimin ‹slam’›n<br />
kutsal dili olan Arapça<br />
olmas› benim kimli¤imi oluflturan<br />
temel çeliflkilerden biridir...<br />
Böylece, kimli¤imin bu iki ö¤esini ayr›<br />
ayr› göz önüne ald›¤›mda kendimi<br />
gerek din, gerese dil bak›m›ndan insanl›¤›n<br />
neredeyse yaras›na yak›n<br />
hissediyorum.” (s. 20-21)<br />
Bununla birlikte, asl›nda, her kimlik<br />
grubunda bile hiç bir kimseninin<br />
birbirinin ayn› olmayaca¤›n› örneklendiriyor:<br />
“Kuflkusuz bir S›rp bir H›rvattan<br />
farkl›d›r, ama her S›rp da bütün<br />
etik S›rplardan farkl›d›r... Lübnanl› bir<br />
Hristiyan Lübnanl› bir Müslümandan<br />
farkl›ysa, ben birbirinin ayn›s› iki Lübnanl›<br />
Hristiyan tan›m›yorum, ne de iki<br />
Müslüman, ayr›ca, dünyada birbirinin<br />
efli iki Frans›z.” (s. 23-24)<br />
AB Çok Dillilik Komiserli¤i taraf›nan<br />
oluflturulan “Çok Dillilik” heyetinin<br />
de baflkanl›¤›n› yapm›fl olan<br />
Maluf göçmen kimli¤i ile yaflaman›n<br />
zorluklar›n›n anlafl›lmas›n› da<br />
istiyor ve göçmen kabul eden ülkeleri<br />
elefltiriyor: “Ça¤›m›z›n en a¤›r<br />
basan özelli¤i tüm insanlar› bir bak›-<br />
ma göçmen ya da az›nl›k haline getirmek<br />
de¤il mi? Hepimiz, köklerimizin<br />
dayand›¤› topraklara hiç benzemeyen<br />
bir evrende yaflamaya zorl<strong>an›yoruz</strong>;<br />
hepimiz baflka diller, baflka a¤›zlar,<br />
baflka iflaretler ö¤renmek zorunday›z...<br />
E¤er geçerli tek bir kimlik söz<br />
konusuysa, mutlaka bir seçim yapmas›<br />
gerekiyorsa, göçmen kendini parçalanm›fl,<br />
bölünmüfl, ya do¤du¤u ülkeye<br />
ya da onu kabul eden ülkeye<br />
ihanete mahkûm edilir halde bulur,<br />
kaç›n›lmaz olarak bir buruklukla, öfkeyle<br />
yaflayaca¤› bir ihanet” (s. 35)<br />
Tabu anlamda göçmenlere de tavsiyeleri<br />
var: “Dilinizin, küçümsendi¤ini,<br />
dininizle alay edildi¤ini, kültrünüzün<br />
afla¤›and›¤›n› hissederseniz, farkl›l›¤›n›-<br />
z›n iflaretlerini abart›l› bir gösteriflle sergileyerek<br />
tepki verirseniz; tersine, size<br />
sayg› duyuldu¤unu hissetti¤inizde, yaflamay›<br />
seçti¤iniz ülkede bir yeriniz oldu¤unu<br />
hissetti¤inizde daha farkl› davran›rs›n›z...<br />
Kararl› olarak ötekine gitmek<br />
için bafl›n›z dik ve kollar›n›z aç›k olmal›d›r..<br />
Att›¤›n›z her ad›mda kendi insanlar›n›za<br />
ianet ve kendinizi inkar etti-<br />
¤iniz hissine kap›l›rsan›z, ötekine do¤ru<br />
ilerleyifliniz aksar; dilini inceledi¤im benimkine<br />
sayg› göstermezse, onun dilini<br />
konuflmak bir aç›lma jesti olmaktan ç›-<br />
kar, bir ba¤l›l›k ve boyun e¤me eylemine<br />
dönüflür.” (s. 39)<br />
Bat› dünyas›nda kimlik tart›flmalar›<br />
çerçevesinde daha çok Müslümanlar›n<br />
kimliklerinin gündeme<br />
geldi¤inin bilincinde olan Maluf<br />
burada hem Müslümanlara, hem<br />
de, Bat› dünyas›na karfl› elefltirilerini<br />
sürdürüyor: “Ben, pek çoklar› gibi,<br />
Müslüman dünyas›nda gördüklerim<br />
ve iflittiklerim karfl›s›nda ürküntüye<br />
kap›l›yorum... Hiç bir din hoflgörüsüzlükten<br />
soyutlanm›fl de¤ildir ama<br />
bu iki “rakip” dinin bir bilançosu yap›lacak<br />
olsa, ‹slam hiç te<br />
fena görülmez.” (s. 50)<br />
“Bat›’da çok yayg›n<br />
olan ve Müslümanl›¤a<br />
ba¤l› insanlar›n çekti¤i<br />
tüm ac›lar›n kayna¤›n› kolayca<br />
Müslüman dininde<br />
bulan genel düflenceye<br />
kat›lmad›¤›m anlafl›lacakt›r...<br />
Dinlerin halklar üzerindeki<br />
etkisi fazlaca abart›l›rken,<br />
tersine halklar›n<br />
dinler üzerine olan etkisi<br />
dikkate al›nm›yor... Müslüman<br />
dünyas›nda da<br />
toplum sürekli olarak kendine<br />
benzeyen bir din ortaya<br />
ç›karm›flt›r. Üstelik<br />
ne bir ça¤dan bir ça¤a, ne<br />
de bir ülkeden di¤erine<br />
asla ayn› kalmam›fl olan<br />
bir din.” (s.53-54)<br />
‹slam dünyas›ndaki pek çok geliflmeye<br />
de elefltiriler yönelten Emin<br />
Maluf bununla birlikte, ‹slam dünyas›ndaki<br />
çeflitli uç hareketlerin de anlafl›lmas›n›<br />
öneriyor: “Müslüman toplumu<br />
kendini güvende hissetti¤i her defas›nda<br />
aç›k olmay› baflarm›flt›r. Böyle zamanlarda<br />
ortaya ç›kan ‹slam görüntüsünün<br />
bugünün karikatürleriyle hiç bir<br />
benzerli¤i yok... Üçüncü Dünya Müslümanlar›n›n<br />
Bat›’ya fliddetle h›nç duymalar›n›n,<br />
sadece kendilerinin Müslüman,<br />
Bat›’n›n Hristiyan olmas›ndan de¤il, ayn›<br />
zamanda onlar›n yoksul, bask› alt›nda,<br />
küçümsenmiflken, Bat›’n›n zengin ve<br />
güçlü olmas›ndan ileri geldi¤ini düflünüyorum...<br />
Bu arada, ‹slam tarihini<br />
araflt›rsam da (militan ‹slamc› hareketlerin)<br />
aç›kça atas› olabilecek bir fley bulam›yorum.<br />
Bu hareketler Müslümanl›k<br />
tarihinin saf bir ürünü de¤il, bizim ça¤›-<br />
m›z›n, ça¤›m›z›n gerginliklerinin, çarp›kl›klar›n›n,<br />
uygulamalar›n›n, umutsuzluklar›n›n<br />
ürünüdür... Bafllang›c›ndan<br />
bu yana ‹slam tarihi üzerine on koca cilt<br />
okuyabilirsin, Cezayir’de olanlardan hiç<br />
bir fley anlayamazs›n›z. Sömürgecilik ve<br />
sömürgeli¤in sona ermesi hakk›nda<br />
otuz sayfa okuyun, çok daha fazlas›n›<br />
anlars›n›z.” (s. 56-57)<br />
K›sacas›, Roman tad›nda okunabilecek<br />
bir kitap olsa da, kimlik tart›flmalar›<br />
çerçevesinde okunmas› daha<br />
anlaml› olacakt›r. <br />
IGMG PERSPEKTIVE 33