02.04.2013 Views

Halkların bireysel ve kolektif mülkiyetlerine doğrudan saldırı ve 19 ...

Halkların bireysel ve kolektif mülkiyetlerine doğrudan saldırı ve 19 ...

Halkların bireysel ve kolektif mülkiyetlerine doğrudan saldırı ve 19 ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Musée Historique de Crete-Hereklion<br />

Ön Asya’dan Pontos’a gelişmeler<br />

Atrocités Turques au Pont-Euxin, Copie d’une lettre de S.E. l’Archevéque d’Amassia et<br />

Samsoun Germanos” adlı döküman geçmişle ilgili olarak bugünü bilgilendirme açısından<br />

önemlidir.<br />

16 <strong>ve</strong> 29 Aralık <strong>19</strong>18’de, Amassia (Amasya) <strong>ve</strong> Amissos(Samsoun-Samsun) başpiskoposu<br />

Germanos, Fransa’daki, Pont-Euxin (Pontos) Fransa Komitesi’ne, Paris Barış Konferansın’a<br />

bir mektup gönderir. Bu mektup, gerçek adı; Constantin-Jason G. Constantinides <strong>ve</strong> kod adı<br />

Socrate Oeconomos olan kişiye ulaştırılır.<br />

Germanos, mektubuna şöyle başlar; “ Saygı değer Constantinides, mektubunuzu büyük bir<br />

ilgi <strong>ve</strong> doyulmaz bir zevkle okudum. Marseille’da sizin başkanlığınız altında kurulmuş olan<br />

Pont-Euxin’lu yurttaşların örgütledikleri değişik kurumlarla ilgili haberlerinizi<br />

mektubunuzdan öğrendim.<br />

İlkin, sizi tebrik ederim. Siz <strong>ve</strong> etrafınızdaki kişilerin yurtse<strong>ve</strong>r insiyatifi <strong>ve</strong> Pont-Euxin<br />

Hellenesizminin haklarını savunmak için girişimde bulunan tüm kişilere tanrıdan iyi dilekler<br />

sunar <strong>ve</strong> kafkasya kayalarına çivilenmiş olan tutuklu Prométhéeus’un zincirlerinin<br />

çözülmesine çağrılan yeni bir herkül mutluluğuyla çabalarınızın <strong>ve</strong> mücadelenizin<br />

başarılarıyla taçlanması için mutluluk temennilerimi sunarım.<br />

Sevgili vatanıma hizmet sunma nedeniyle, ortak mücadelede, birlikte çalışmak için, bana<br />

sunduğunuz bu imkandan dolayı gü<strong>ve</strong>ninize <strong>ve</strong> böyle bir imkan <strong>ve</strong>rdiğiniz için çok mutlu<br />

olduğumu belirtmek istiyorum. Çok acele yazmak zorundayım. Çünkü hafta içinde sevgili<br />

Amisos’a dönmek üzereyim. Sizin ulusal proğramınızı <strong>ve</strong> ulusal istemlerinizi oradaki dini<br />

yetkililerle tartışacağım.<br />

Mektubu getiren kuryeden öğrendiğim kadarıyla siz iletişim yoksunluğundan, eksikliğinden<br />

dolayı Pont-Euxin’lu yurtse<strong>ve</strong>rlerimizin durumlarını bütünüyle bilmiyorsunuz. Görevim<br />

gereği, olan, biteni mümkün olduğu kadar kısa, özet olarak size sunmayı da bir görev olarak<br />

görüyorum. Çünkü mektubu getirecek vapur biraz sonra hareket ettirilecektir.<br />

Avrupa savaşından bu yana ülke de yaşanılan büyük mutsuzlukların kısa bir özetini,<br />

öykülerini size bildirmeliyim ki, siz de onları ikna edebilesiniz. Pont-Euxin’daki mutsuzluk,<br />

en büyük yıkımlar <strong>ve</strong> felaketler, sadece İttihad-ı Terakki Partisi’nin eseri değildir. Bu<br />

yıkımların aynı zamanda Türk halkı tarafından yapıldığı da ıspatlanmıştır. Bütün bu<br />

yıkımların sorumluluğunu <strong>ve</strong> toplumumuzun imhasını bir tek partiye atfetmek yanıltıcı bir<br />

dünya görüşünü takip etmek olur.<br />

Türkü iyi tanımayan bir yabancı, Helleneslerin daha modern, daha liberal bir başka Türk<br />

egemenliği altında kalabileceğine ikna olabilir, inanabilir. Bir başka Türk yönetimi altında<br />

yaşayabilme ihtimalini düşünmek dahi hatadır. Bu yıkımlar, açlıklar, cinayetler, talanlar,<br />

Türk halkının eserleridirler.<br />

Ayrıca İttihad-ı Terakki Partisi’nin oluşturduğu sahte anayasal rejimin süresi içinde, bu<br />

partinin bütün özgürlükleri ortadan kaldırdığı <strong>ve</strong> yeni rejimin tamamen iflas ettiği var olan<br />

pratikle tümüyle ortaya konmuş bulunmaktadır. Siyasal görüş noktasında, bu parti<br />

mensupları, kendi vahşi iç güdüleri <strong>ve</strong> cani eylemleriyle, kendi kendilerini ölüme mahkum<br />

etmişlerdir.<br />

Özgün iç güdülerine göre hareket eden Türk halkı, kendilerine özgü olan iç güdüleriyle,<br />

Haziran <strong>19</strong>15’de, baltalarla bir milyon ermeniyi katlettiler. Hala da aynı yöntemle<br />

katletmeye devam ediyorlar. Talat, En<strong>ve</strong>r <strong>ve</strong> Cemal hükümetleri kendi gençlerini denizlerde<br />

<strong>ve</strong> ırmaklarda boğdular. Sonra da, genç kızlarımızı, kadınlarımızı <strong>ve</strong> erkeklerimizi toplayıp,<br />

ölüme terk ettiler. Daha sonra dikkatlerini, yönlerini zengin Yunan köylüsünün yaşamlarına<br />

çevirdiler <strong>ve</strong> onların namuslarına göz diktiler.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!