You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Genellikle insan ancak, yaşı ilerleyip kişiliğini bulduktan<br />
sonra dostluk üzerine bir karar <strong>ve</strong>rebilir; örneğin<br />
gençliklerinde avlanmayı ya da top oynamayı se<strong>ve</strong>nler, bu<br />
eğlencelerden hoşlananları o zaman sevdikleri halde, sonradan<br />
kendilerine yakın duymazlar. Yoksa süt nineler <strong>ve</strong> lalalar,<br />
eski olduklarını ileri sürerek herkesten çok sevilmek<br />
isterlerdi: doğru, onları da savsaklamamalı, ama onlara başka<br />
türlü değer <strong>ve</strong>rmeli (84). Yoksa dostluklar kararlı olamaz.<br />
Ayrı yaradılış özellikleri, ayrı zevkler de dostları ayırır.<br />
İyiler, kötülerle; kötüler, iyilerle dost olamazlarsa, bu<br />
yalnızca aralarındaki yaradılış <strong>ve</strong> zevk ayrılığının<br />
alabildiğine büyük oluşundandır. <strong>Dostluk</strong>ta haklı olarak şu da<br />
öğütlenebilir: çok kez olduğu gibi, aşırı bir düşkünlük<br />
yüzünden, dostların elde edebilecekleri büyük yararlara engel<br />
olmamalı. Söylenceden bir örnek alırsam, Neoptelemos (85), göz<br />
yaşlarıyla onu yolundan çevirmeye çalışan, yanında büyüdüğü<br />
Lykomedes'in sözünü dinleseydi, Trioa'yı alamayacaktı. Çok kez<br />
dostlardan ayrılmayı gerektiren büyük olaylar olabilir.<br />
Dostunun yokluğuna katlanmanın güç olacağını düşünerek, bu<br />
olayları önlemeye çalışan insan, gevşek <strong>ve</strong> zayıf doğuşludur.<br />
Bu yüzden dostluğa hak kazanmaz. Her şeyde dostundan ne<br />
istediğini, onun senden ne istemesine katlanacağını göz önünde<br />
tutmalı.<br />
XX<br />
Kimi zaman bir yıkım da başa gelebilir: dostluğu bozmak<br />
zorunda kalınır (çünkü artık bilgeler arasındaki dostluğu<br />
bırakıp halk arasındaki dostluklara geçtik). Çok kez<br />
insanların ya doğrudan doğruya dostlarına ya da başkalarına<br />
zarar <strong>ve</strong>ren, ama sonunda yine dostlarının onurunu kıran kimi<br />
eksiklikleri birden bire ortaya çıkı<strong>ve</strong>rir. Bunlardan yavaş<br />
yavaş sıyrılmalı; Cato'dan işittiğim deyişle, böyle<br />
dostlukları yırtmaktansa sökmeli, yeter ki katlanılamayacak<br />
bir haksızlık alevlenmemiş olsun. Bu durumda hemen alış<strong>ve</strong>rişi<br />
kesip ayrılmamak ne doğru <strong>ve</strong> onurlu bir iştir, ne de<br />
olanaklıdır. Çok kez olduğu gibi, insanın ahlâkında,<br />
zevklerinde bir değişme ortaya çıkarsa ya da siyaset alanında<br />
aralarında düşünce ayrılığı olursa (çünkü az önce söylediğim<br />
gibi, artık bilgelerin dostluğundan değil, herkesin<br />
dostluğundan söz ediyorum), yalnızca dostluğun bozulmasını<br />
değil, düşmanlığa çevrilmiş görünmesini de önlemeye çalışmalı.<br />
Çünkü hiçbir şey bir zamanlar çok yakın olduğun birisine savaş<br />
açmaktan daha ayıp değildir. Bildiğiniz gibi benim için<br />
Scipio, Q. Pompeis'le (87) olan dostluğundan vazgeçti. Siyasal<br />
düşünceleri ayrı olduğu için meslektaşımız Metellus'dan (88)<br />
uzaklaştı; her iki durumda da büyük bir ağırbaşlılıkla