Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
din ilerlemeye manidir<br />
Batı’nın Osmanlı karşısındaki üstünlüğüne dayandığı kabul<br />
edilmiştir. Zamanla bu yaklaşımın Batılılaşma anlayışını ifade<br />
etmek üzere, muasır medeniyetlere ulaşma anlamında muasırlaşma<br />
ve daha anlaşılır kılınmak üzere zamanla çağdaşlaşma<br />
olarak kullanıldığı görülmektedir. 151<br />
Doğal olarak bu arayışlardan İslâm dini ve toplumun din<br />
anlayışı da ciddi manada nasibini almış ve bazı çevreler tarafından<br />
bütün bozukluk İslam dinine fatura edilmişti. Osmanlı<br />
İmparatorluğu’nun son döneminde doğup yetişen ve aynı zamanda<br />
Cumhuriyet aydınları arasında da yer alan özellikle Ziya<br />
Gökalp (1876-1924), Abdullah Cevdet (1869-1932), Celâl<br />
Nuri İleri (1882-1936), Necmeddin Sadak (1890-1953), Hüseyin<br />
Cahit Yalçın (1875-1957) ve Kılıçzade Hakkı (1872-1959)<br />
gibi isimler İslam dini ile onun öğretilerine yönelik olarak Batı<br />
tarzı bir eleştirel yaklaşımda bulunmuşlardır.<br />
Söz konusu aydınların genelde geleneksel dinlerin tümüne,<br />
özelde ise İslam dinine getirmiş oldukları pek çok eleştirel<br />
yaklaşımdan hareketle, onların 18. ve 19. yüzyıl materyalizm<br />
ve pozitivizm düşüncesinin etkisinde kaldıkları görülmektedir.<br />
Bu noktada, Tanzimat hareketi ile birlikte neşredilmeye<br />
başlayan çeşitli kitap, dergi, gazete ve ansiklopedik çalışmalar<br />
ile özellikle Batılı yazarların çalışmalarından yapılan çeviri lerin<br />
de dönemin aydınları üzerinde oldukça etkili olduğu bilinmek<br />
tedir. Münif Mehmed Paşa’nın (1830-1910) öncülüğünde<br />
gerçekleştirilen Mecmûa-i Fünûn adlı aylık ilim, fen ve kültür<br />
eksenli dergi, Batı dünyasında gerçekleşti ği kabul edilen Aydınlanma<br />
düşüncesinin tanıtılmasını sağlarken onun Muhâverât-ı<br />
Hikemiyye (1859) isimli eseri, Voltaire ve Fontenelle gibi<br />
yazarların felsefi diyaloglarından oluşturulmuştu. Mec mûa-i<br />
Fünûn’un 18. yüzyıl Fransa’sında Aydınlanma düşüncesinin<br />
ne şir vasıtası olarak görülen Grande Encyclopédie’nin üstlen-<br />
151 M. Şükrü Hanioğlu, “Batılılaşma,” DİA, V, s. 148.<br />
155