06.01.2015 Views

Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman

Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman

Dini-Konularda-Kendini-Kandırmanın-40-Yolu-Emre-Dorman

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

din ile bilim arasında çatışma vardır<br />

telektüeller arasında din ile bilimin çatışma içinde olduğu ve<br />

dinin, bilimin ilerlemesinin önündeki engel olduğu yönünde<br />

yaklaşımların ortaya çıktığı görülür. Ancak bir gerçek vardır<br />

ki, bu da söz konusu kanaatin bilimsel verilerin ortaya koyduğu<br />

bir gerçek olarak değil, aksine çeşitli ideolojik gerekçelerle<br />

bilimi dinin karşısında konumlandırma endişesiyle ortaya<br />

atılmış olduğudur.<br />

Yukarıda da ifade edildiği gibi söz konusu edilen bu suni<br />

çatışma iddiasının daha ziyade 18. ve 19. yüzyılda ortaya çıktığı<br />

ve günümüze kadar gelen süreç içinde seküler hayat ve bilim<br />

anlayışının bir sonucu olarak da varlığını sürdürdüğü görülür.<br />

Bir manada bilimi doğaüstüne kapama, yani doğaüstü<br />

herhangi bir şeyin var olmasının söz konusu edilemeyeceği ön<br />

kabulünü bilime dayatma anlamına gelen bu anlayış ile esasen<br />

bilime çok büyük bir darbe vurulmuştur. Çünkü bir bilim<br />

insanı gerek zihinsel, gerekse bilimsel faaliyetlerini ön kabullerden<br />

ve şartlanmalardan uzak ve objektif bir şekilde sürdürmeli<br />

ve karşılaştığı sonuçları, inançları ne olursa olsun açıklamalıdır.<br />

Ama ne yazık ki günümüzde bir kısım bilim insanları,<br />

bilime giydirdikleri doğalcılık gömleğini bilimin objektifliği<br />

sayıyor ve bilimsel faaliyetlerini doğaüstüne kapatıyorlar. Bu<br />

anlayış ise adeta bilimsel bir dogma gibi bilimin gelişmesi ya<br />

da daha anlaşılır kılınabilmesinin önünde engel oluşturuyor.<br />

Çünkü örneğin bir bilim insanı faaliyetleri sonucunda doğaüstü<br />

birtakım unsurlarla karşılaşırsa bunu yok saymak veya<br />

görmezlikten gelmek zorunda kalıyor. Bu ise bilim yapmak ya<br />

da bilimin genel tanımı itibariyle gerçeğe ulaşmak değil ideolojik<br />

kabulleri bilime dayatarak bilimcilik yapmaktır. 157<br />

18. ve 19. yüzyıllarda insanların özellikle mikro ve makro<br />

seviyedeki bilimsel bilgileri oldukça yüzeyseldi. Hatta kimi<br />

çevrelerce gerek evrenin, gerekse insan ve canlıların tarih<br />

157 Detaylı Bilgi İçin Bakınız: Enis Doko, Dâhi ve Dindar: Isaac Newton, İstanbul Yayınevi,<br />

İstanbul 2011, s. 56-75.<br />

163

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!