You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Şah İsmail, Özbek Han’ı olan Şeybani’yi<br />
yendikten sonra onun kafatasını şarap kadehi<br />
olarak kullanacak derecede gaddarlaşmış,<br />
zulüm ve gurur dağlarının zirvesine tırmanmış<br />
ve son noktaya kadar ulaşmıştı. Öyle<br />
anlaşılıyor ki Fuzuli, bu hükümdarı, yakından<br />
bilmiyor ve onu çok iyi tanımıyordu.<br />
Saray çevresinin uzağında bulunan ve yaşamının<br />
büyük bir kısmını Hille, Kerbela ve<br />
Necef gibi kutsal ve bir o kadar da acıklı<br />
olayların cereyan ettiği kentlerde geçiren<br />
Fuzuli, öyle anlaşılıyor ki Şah’ın bu halinden<br />
habersizdi. Başlangıçta büyük hayranlıkla<br />
alkışladığı Şah’tan gitgide soğumaya başlamış<br />
ve onun bu hallerinden ötürü pişmanlık<br />
duymaya başlamıştır.<br />
Şah İsmail’in durumuna ve onun zalimane<br />
davranışlarına derin bir sezişle vakıf olduktan<br />
sonra Şah’ın gerçek rakibinin Osmanlı<br />
Hükümdarı olduğunu dile getirmekte<br />
de tereddüt etmemiştir.” Beng ü Bâde” yani<br />
“Esrar ve Şarap” adını taşıyan ünlü eserinde<br />
allegorik bir tarzda, iki keyif verici maddenin<br />
öyküsünü anlatmıştır. Ateşli, atak ve gözü<br />
pek kişiliğinin simgesi olan “Şarab”a düşkün<br />
Şah İsmail ile, sakin, hatta uyuşuk mizaç ve<br />
karakterin simgesi “Esrar”a tutkun II.<br />
Bayezid arasındaki rekabete ayna tutmaya<br />
çalışmıştır.<br />
Ancak hayatta yaşadıkları olaylar, onu<br />
biraz daha ihtiyatlı olmaya ve ihtiyatlı davranmaya<br />
sevk etmiştir. Hiç olmazsa iki sembolün<br />
gerçek ifade ettiği anlam perdelemek<br />
için “Allah bana kendisini anacak ve söyleyecek<br />
dil verdiği halde ben oturmuş “şarapla<br />
esrar” dan söz ediyorum. Yaptığım, yaratana<br />
isyandır” diyerek “ve lakabım “Fuzuli” dir.<br />
Demek ki “Fuzuli bir adamın” edeb dışı hareketine<br />
şaşmamamız lazım.” açıklamasıyla<br />
kendine göre bir mazeret bulmaya çalışmıştır.<br />
Çün Fuzuli dürür benim lakabım<br />
Acep olmaz ger olmasa edebim.<br />
İKİ GAZEL<br />
Yavuz Sultan Selim (SELİMİ) ile Şah İsmail<br />
(Hataî)’den iki gazel alarak hem onların<br />
şiir dünyasını anlamaya ve hem de bu<br />
sanattaki egemenliklerine ayna tutmaya çalışalım<br />
GAZEL<br />
Benim şol dilber-i ra’na Habib-i gül-izarımdır<br />
Enisim, munisim, yarım, azizim, ğam-gusarımdır.<br />
Edirne’m hem Stanbul’um, Galata’m, Bursa’m, Engürüm<br />
Sinop’um, Kayser-i Rum’um, acep şehr-i yarımdır.<br />
Irak’ım, hem Isfahan’ım, Dımışk’ım Bosna bazarım<br />
Benim Çin ile Maçinim, Cezire’m sebz-vârımdır.<br />
Şikeste beste, derviş-i dil- şikestim, Selim Şahım<br />
Habibin vasfını yazmak benim dünyada karım.<br />
GAZEL<br />
Eyâ gönül kuşu derler bahar imiş mene ne<br />
Bisat-i ays, aceb rûzigar imiş mene ne<br />
Diyorlar o idu deli Leyli zülfüne Mecnun<br />
Deminde ol dahi bi-karar imiş mene ne<br />
Ahıtdı yaşımı devran batırdı Kanıma ol<br />
Rakib elindeki dest-i nigar imiş mene ne<br />
Lebün zulaline sözdür tükendi ömr-i aziz<br />
Hayat-i Hızr eğer paydar imiş mene ne<br />
Bu baht-i bed kim menüm var Hataî ol suhu<br />
Gam ehline diyeler ğam-güsar imiş mene ne<br />
o<br />
46 OCAK-ŞUBAT-MART 2012