You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
dayanağı da tabii olarak, zekâ, hafıza ve<br />
imâl-i fikr akışına destek, duyumlardan gelecektir.<br />
Beş duyuya ek olarak Haber var… Başka<br />
bir ifadeyle dinin ilmi kaynağı olan VAHİY,<br />
bütün bilgilerin yolunu (önünü) aydınlatacaktır.<br />
Hepsinin öz nüktesi, İlm-i Kelâm’ın başlangıç<br />
cümlesidir:<br />
-Hakikatü’l-eşyâ’i sâbitetün: Eşya-varlıkmadde<br />
bir gerçektir. Yani içinde yaşadığımız<br />
âlem ve biz gerçekten varız.(1) Biz var isek,<br />
bir vâreden de vardır. O yüce güç ve irade<br />
ise, insanı Rasulleri ve sonuncusu<br />
aracılığiyle kâmil bir dine/nizama layık görmüştür.<br />
İslâm’ın dünyaya bakışı (görüşü) böyle<br />
başlar ve biter: Son nokta; yaratıcı (külli)<br />
kudret ve onun hâkimiyeti. Hâkimin koyduğu<br />
kurallar; insanı en üstün varlık diye sunar<br />
ve her nesneyi ona göre ayarlar…(2)<br />
Ve insanın yeryüzünde var oldukça hakkına<br />
tecavüzü ve kendisinin hakka tecavüzünü<br />
önleyici kanun ve bu kanunu uygulayacak<br />
otoriteyi belirler…<br />
Bu durumda İslâm’ın Dünya görüşüne,<br />
âdet gereği, bir isim vermek gerekirse<br />
“ŞAHSİYETÇİ DÜNYA GÖRÜŞÜ” deriz.<br />
Yani kişiyi (ferdi) eğitip, şahsiyet yapar. Bu<br />
şahsiyet (kişilikli fert) kurallara harfiyen<br />
uyar: Yani müttekidir.(3)<br />
Böylesi fertlerden şahsiyetçi toplum oluşur:<br />
İki hakka sahip çıkar:<br />
Allah’ın (sanki nizamın hakkı) ve<br />
HUKUKULLAH Kul’un Hakkı: HUKUK-U<br />
İBÂD…<br />
Fert, kendi hakkını koruduğu gibi (aynı<br />
hassasiyetle) nizamın ve fertlerin haklarını<br />
da korur. Yani bu şuur ve iradeyle yaşar. Bu<br />
kişilikteki toplumun doğuracağı otorite adil<br />
devleti kurar ve murad-ı ilâhideki; Her nefsin<br />
lâyık olduğuna ulaşmasından ibaret olan<br />
adalet tahakkuk ve tecelli etmiş; yani<br />
Risalet ödevini yapmış ve hedefine varmış<br />
olur.(4)<br />
İnsan:<br />
İslâm’ın tanıttığı eşref-i mahlûk, iki üstünlüğe<br />
erdirilerek şahsiyet olur. Ve bu üstün<br />
şahsiyetle de; zulmün esamesini bırakmayan<br />
adalet iklimini kurar.<br />
Birincisi; İsmet üstünlüğüdür: Doğuştan<br />
(yaratılışta) tertemiz, günahsız ve iyiliğe<br />
namzed olarak yaratılmıştır: “…Biz insanı en<br />
güzel kıvamda yarattık (Tıyn sûresi: 4)<br />
“…Biz Âdemoğlunu tekrim ettik / şereflendirdik…”(İsra:<br />
70)<br />
İkincisi; İzzet üstünlüğüdür: “İzzet, Allah’ın,<br />
Resulünün ve mü’minlerindir…”<br />
(Münafıkun:8)<br />
***<br />
Bir genelleme yaparak, “İslâm Nedir!” diye<br />
sorarsak; ilim dünyamızın müşterek cevabını<br />
koyarız ortaya:<br />
İslâm:<br />
İmanda-Tevhid (Tek hâkim kudret,<br />
Adil-i Mutlak’a bağlanmak)<br />
Amelde-İhlâs (Her işte nefsi çıkar değil,<br />
sistemin ve toplumun yararına uygun eylem)<br />
Fertte-Liyâkat (Bir seviye, beceri ve nimeti<br />
hak etme ehliyeti…)<br />
Toplumda Emniyet (Her hususta güvenli<br />
toplum)’a ulaşınca;<br />
Devlette Adalettir Adaleti hâkim kılacak<br />
yönetim gelir.(5)<br />
Bir başka şema: Tevhid-Risalet-İtaat-<br />
Adalet…<br />
Burada özellikli olan İTAAT’tır: Adil başa’dır<br />
bu itaat… Zalime değil!<br />
Bir üçüncü tanzim: Ahlaklı (İsmet ve izzet<br />
sonucu) olmanın temelleri:<br />
8 OCAK-ŞUBAT-MART 2012