Kasım 2008 - Sayı: 143 (6076 KB) - Ä°zmir - TMMOB Ä°nÅaat ...
Kasım 2008 - Sayı: 143 (6076 KB) - Ä°zmir - TMMOB Ä°nÅaat ...
Kasım 2008 - Sayı: 143 (6076 KB) - Ä°zmir - TMMOB Ä°nÅaat ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
genç-İMO<br />
GATS – HİZMET TİCARETİ GENEL ANLAŞMASI<br />
Fırat ÜMMETOĞLU<br />
Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, 4. Sınıf Öğrencisi<br />
Türkiye’nin küreselleşme sürecini tarihsel olarak incelersek<br />
GATS anlaşmasını daha iyi anlayabiliriz.<br />
Türkiye 1970’li yıllardan itibaren küreselleşme sürecine<br />
girmiştir. Öncelikle ülke ekonomisinin dünya çapına<br />
açılması özendirilmiş ve bu sayede küresel sermaye<br />
için zemin hazırlanmıştır.1970 ve 1980 yılları arasında<br />
bu temelin atılmasını sağlayan önemli beş olay şu şekildedir.<br />
1. “Tokyo Raund” Uluslararası Toplantılar Zinciri<br />
2. 1979 IMF Stand-by Anlaşması<br />
3. Dünya Bankası Program Kredisi Anlaşması<br />
4. 24 OCAK 1980 İktisadi Kararları<br />
5. 12 EYLÜL 1980 darbesi<br />
Özellikle 12 Eylül darbesinden sonra Türkiye, ani bir<br />
şekilde serbest piyasaya açılmış ve dünya piyasasıyla<br />
rekabet etmek zorunda kalmıştır. Türkiye işte bu zor<br />
döneminde başını, Dünya Bankasının yeşil omuzlarına<br />
yaslamıştır.1980 -1984 arasında her yıl düzenli olarak<br />
5 SAL (Yapısal Uyarlama Kredisi) kredisi (1,6 milyar dolar)<br />
almıştır. Devamında ise SECAL ( Sektörel Uyarlama<br />
Kredisi ) kredileri gelmiştir. Adından da anlaşılacağı<br />
gibi SAL kredileri ile temelleri atılan ihracata dönük<br />
ekonominin, SECAL ( Sektörel Uyarlama Kredisi) kredileriyle<br />
bütün sektörlere uyarlanması sağlanmıştır.<br />
Tarım SECAL, mali SECAL, enerji SECAL gibi. Bu sayede<br />
sektörlerin rekabete açılması teşvik edilmiş ve özelleştirmeler<br />
başlamıştır. Çünkü özelleştirmeler kadar, sektörleri<br />
rekabete açan başka bir sistem yoktur. Tabi ki<br />
bu sistem her zaman güçlü firmaların işine yaramıştır.<br />
Rekabet ortamında zayıf olanın yenilmesi doğanın kanunudur.<br />
1990 lı yılların başında ise Dünya Bankasının yerini IMF-<br />
Dünya Ticaret Örgütü almıştır ve Türkiye artık güvendiği<br />
dağlara sadece başını değil, gövdesini yaslamaya<br />
başlamıştır. Fakat enteresandır, IMF ve Dünya Ticaret<br />
Örgütünün bu durumdan hiçbir şikâyeti olmamıştır.<br />
İşte bu gelişmeler arasında Dünya Ticaret Örgütünün<br />
yönetimini üstlendiği GATS anlaşması 25.02.1995 yılında<br />
TBMM’den geçmiştir. Üzerinden 13 sene geçmesine<br />
rağmen şu an bile, hala bu anlaşma bilinmemektedir.<br />
GATS anlaşmasının Türkiye’deki ilgili ayağı Hazine Müsteşarlığı/Bankacılık<br />
ve Kambiyo Genel Müdürlüğüdür.<br />
Bu bölümde GATS çalışmalarıyla ilgilenen 4 kişi vardır<br />
ve Bankacılık ve Kambiyo Genel Müdürünün açıklamasına<br />
göre; GATS, Türk iş dünyasının konusudur. Bu yüzden<br />
anlaşmanın halkla ya da kamuyla tartışılmasına<br />
gerek duyulmamıştır.<br />
GATS - 25.02.1995<br />
GATS 29 maddelik bir anlaşmadır. Anlaşma kapsamını<br />
“devlet tarafından görülen hizmetleri kapsamaz” olarak<br />
belirlemiş. O zaman buradan anlaşılan, devlet ve<br />
kamu otoritesinin yürüttüğü hizmetler GATS’ ın kapsamına<br />
girmez.Fakat bu konuda ek bir açıklama daha<br />
vardır.”Eğer kamuca yapılan hizmette ticari amaç güdülüyorsa,<br />
bu hizmette rakipler varsa” devletin yaptığı<br />
bu işler, GATS kapsamına girecektir. Bu sayede GATS<br />
kamu alanını kendi belirleyerek, kamuya rahatça müdahale<br />
edebilecektir. Kamu hizmetlerinin büyük bir<br />
kısmının küreselleşmesi demek, mecburen özelleştirme<br />
demektir. Bu durum, özellikle sağlık ve eğitim gibi<br />
kamu hizmetlerinde önemli tehlikeler yaratmaktadır.<br />
GATS’ a göre her hizmet dört şekilde ticarete konu edilebilir;<br />
1. Sınır Ötesi Ticaret (e-ticaret): Mesela<br />
Türkiye’den bir mühendis Amerika’daki bir barajın<br />
tasarımını bilgisayar başından yapabilecek ve internet<br />
üzerinden bu projesini karşı tarafa satabilecek.<br />
Anlaşma soruyor. E-ticarette devlet olarak bir sınır<br />
koydun mu? Yurtdışındaki şirketler eğitim hizmetlerini<br />
e-ticaret olarak verebilir mi, veremez mi?<br />
Üçüncü bir soruda kendi şirketlerine uyguladığın<br />
kuralları, devlet olarak yurtdışından gelen şirketlere<br />
de uygulayacak mısın? Türkiye’de Koç ve Sabancı<br />
şirketleri e-ticaret yapabilmektedir. Bu uygulamayı<br />
yapabilmek için gelişmiş bir veri tabanı ve teknoloji<br />
gerekmektedir.<br />
2. Yurtdışında Tüketim: Mesela Türk vatandaşı<br />
Amerika’ya gidip eğitim hizmeti almak istiyor. Sen<br />
devlet olarak buna herhangi bir sınır getiriyor musun?<br />
Ya da Türk vatandaşın yurtdışından turizm hizmeti<br />
alıp, İspanya’da tatil yapmak istiyor. Sen devlet<br />
olarak buna bir sınır getiriyor musun?<br />
3. Ticari Varlık Bulundurma: Bu kısım önemlidir.<br />
Yurtdışında herhangi bir kamu alanında(sağlık, eğitim<br />
vb…) çalışan bir şirket, Türkiye’ye gelip şirket<br />
kurabilir mi ya da herhangi bir Türk şirketle ortak<br />
olup şirket açabilir mi? Eğer bir sınır koymak istiyorsa<br />
onu belirtecek. Mesela yurtdışından gelip burada<br />
şirket kurmak istiyorsan asgari olarak elli bin dolar<br />
yabancı sermaye getireceksin gibi. Fakat GATS anlaşması<br />
bu sınırların ticareti kısıtladığı kanısındadır.<br />
İşte bu durum Türk şirketlerini, büyük yabancı şirketlerle<br />
rekabet etmek zorunda bırakacak. Böylece<br />
zayıf olan Türk şirketleri ya yabancı şirketlere satılacak<br />
ya da onlarla ortak olmak zorunda kalacaktır.<br />
4. Gerçek Kişilerin Varlığı: Bu ticaret şekli ise,<br />
Ticari Varlık Bulundurmanın devamıdır. Yabancı ya-<br />
48<br />
Kasım <strong>2008</strong> - <strong>143</strong>