You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
■ Yeşim Ustaoğlu ismi düşüncelerinin peşine takılıp<br />
giden ve bundan fazlaca taviz vermeyen, hatta sakin<br />
ve soğuk havasıyla yanına pek fazla yaklaşılamayan<br />
bir ismi temsil ediyor. Onun filmleri toplumsal<br />
sancıları kişisel bir bakışla temsil eder ve derin bir<br />
yolculuk barındırır içinde. Güneşe Yolculuk insan<br />
hakları ihlalleri ve Kürt sorununa değindiği bir filmdi.<br />
Bulutları Beklerken bir çocuk vasıtasıyla geçmişinin<br />
peşine düşen Eleni / Ayşe’yi anlatıyordu. Buradaki<br />
sorunda insanları birbirinden sorumsuzca koparan<br />
mübadele sorunuydu.<br />
Bu sene İspanya’nın önemli festivali San<br />
Sebastian’dan Altın İstiridye’yle dönen Pandora’nın<br />
Kutusu ise, kesinlikle haklı bir ilgi buluyor. Yine bir<br />
içsel dönüşüm, yine bir yolculuk hali var filmde.<br />
Konu çok kişisel değil ama herkesi bir yerlerinden<br />
yakalayıp, derinden bir hesaplaşmanın tam da<br />
ortasına itiveriyor. Bunu o kadar doğal, o kadar zorlamadan<br />
yapıyor ki, filmi izlerken bir yandan da kendi<br />
iç hesaplaşmanızın içinizi en derinden kemirdiğini<br />
duyuyorsunuz. Film birbirinden kopmuş üç kardeşin,<br />
Karadeniz’de yaşayan annelerinin kaybolma<br />
haberiyle bir araya gelmeleriyle başlıyor. Herkes<br />
işinde gücünde, çatışmalar had safhada… Anne<br />
Alzheimer olduğu için kaybolmuştur. Anne göz<br />
önünde olması amacıyla alınır ve şehre getirilir.<br />
Herkesin hayatı bir anda darmaduman olur. Anne<br />
gittikçe aksilenir, tepki verir ve o unutkanlık hali<br />
içinde bile evini özler… Bu tam da şehirde yaşamanın,<br />
kendi düzenimiz içinde kaybolmanın, herkesi<br />
yok saymanın, kimse anlamak istememenin acı bir<br />
şekilde dile getirilmesi halidir… Evin aykırı ergeni, bu<br />
yapay sisteme dahil olmamak için yoğun bir kaçma<br />
halindedir. Hiç buluşmaz dediğimiz iki insan buluşur<br />
ve yaşlı kadın hiç unutamadığı bir dünyanın içinde<br />
son yolculuğuna uğurlanır. Yeşim Ustaoğlu, kesinlikle<br />
etrafımıza bu kadar fazla duvar ören şehirli insana<br />
en derininden bir çuvaldız batırıyor ‘kendine gel’ şeklinde…<br />
Kimisi yaşlı kadının ruh halini ve son yolculuğunu<br />
ünlü yönetmen İmamura’nın ‘Narayama<br />
Türküsü’ filminin duygusuna benzetebilir. Yaşlı kadın<br />
Tsilla Chelton (en iyi kadın oyuncu) tam anlamıyla<br />
mükemmel. Karakter açılımları ve onların toplumsal<br />
konumlarıyla müsemma halleri gayet gerçekçi ve<br />
yakın… Bu kez Yeşim Ustaoğlu’nu çok daha farklı<br />
bir gözle izleyecek herkes…