otogundem dergi ekim 2017

EKİM 2017 YIL 3 SAYI: 33 

İLK 

SÜRÜŞ 

Lider duruş yenilendi 

YENİ MEGANE R.S. GELİYOR ŞİMDİ FIESTA ZAMANI İTALYAN BOĞA ÜSTÜNÜ AÇTI 

BU ‘PUSULA’ 

DOĞRU GÖSTERİYOR 

Jeep, Compass ile kompakt SUV pazarına 

geri döndü. Araç, iddialı tasarım ve zengin 

donanımıyla rekabete iyi hazırlanmış gibi. 

TEST 

6Citroen C3 1.4 benzinli 

Hyundai i20 Active 1.0 T 

Nissan Micra 1.2 CVT 

Renault Koleos 1.6 dCi 

Volvo S90 D5 AWD 

Fiat Egea SW Lounge Plus

7 KOLTUKLU 

YENİ SUV PEUGEOT 5008 

BOYUT ATLA 

YENİ PEUGEOT i-COCKPIT® 

GELİŞMİŞ GRIP CONTROL 

GELİŞTİRİLMİŞ MODÜLER YAPI 

KEŞFET

Kurallar sürekli değişiyor, hedefler değişmiyor... 

Oto Gündem Dergi 33’üncü sayısıyla yeniden sahnede. Yeni 

sayımız tam 145 sayfadan fazla ve 6 farklı test sürüşü Ekim 2017 

sayımızda yer alıyor. 

Türkiye’de ulaşılabilir SUV segmentinin öncüsü olan Nissan 

2007 yılında ilk kez pazara sunduğu Qashqai modelini elden 

geçirdi. Deyim yerindeyse araca yüz nakli yapan marka, 10 yıldır 

bırakmadığı liderlik koltuğunda ‘Lider Duruşu’na devam etmeyi 

planlıyor. Türkiye’de daralan iç pazara rağmen tek artış kaydeden 

segment olan C-SUV modellere bir de lüks bir araç daha eklendi. 

Yaklaşık iki yıl önce Türkiye pazarından çekilen Jeep Compass, tekrar 

geri döndü. Abisi Cherokee’den izler taşıyan model, C-SUV segmentindeki 

eksikliği tekrar tamamladı. 

Ülkemizde otomotiv sektörünün sürekli değişen kuralları 

gerek ÖTV gerekse MTV uygulamaları sektörü sürekli bilinmeze 

sürüklüyor. Ama bunu avantaja çevirmeyi başaran birçok 

marka daralmanın aksine büyüme kaydetmeyi başarıyor. 

Tabi bu bilinmezlikten şikayetçi olan birçok yönetci ise 

bu durumun daha sade ve öngörülebilir olmasını 

istiyor. Tabi bununla birlikte kimse de hedeflerini 

değiştirmiyor... 

Yeni sayımızı keyifle 

okumanız dileğiyle... 

GENEL YAYIN YÖNETMENİ 

Ali YILDIRIM 

aliyildirim@otogundem.com.tr 

HABER MÜDÜRÜ 

GÖKHAN KARA 

gokhankara@otogundem.com.tr 

GÖRSEL YÖNETMEN 

Erhan KAYA 

REKLAM KOORDİNATÖRÜ 

İbrahim DAVSAN 

reklam@otogundem.com.tr 

HABER EDİTÖRÜ 

Dilek SUNMAN 

haber@otogundem.com.tr 

otogundem@gmail.com 

OTOMOBİL DÜNYASININ GÜNDEMİ 

www.otogundem.com.tr 

YAYIN TÜRÜ: AYLIK DİJİTAL DERGİ 

Oto Gündem’in Tüm hakları Ali Yıldırım’a 

aittir. Bu dergide yer alan haber, görsel ve 

makele izin alınmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz. 

Yazı ve fotoğrafların tüm sorumluluğu Oto Gündem’e 

ilanların sorumluluğu ise ilan sahiplerine aittir. Oto Gündem 

TPE tarafından tescillenmiştir. İzinsiz kullanılması suçtur 

KATKIDA BULUNANLAR 

Ahmet KALEM 

Ahmet DURSUN 

HUKUK DANIŞMANI 

Mehmet YILDIRIM 

LS MEDYA DİJİTAL 

Yeni Mahalle Salih Tamcı Caddesi 

Sel Sokak No:9/6 

Küçükçemece/İSTANBUL 

Mobil: 0507 302 01 22 

Sabit: 0212 653 50 55 

Mail: otogundem@gmail.com

otogundem.com.tr 

Haber 

Makyajlı 

Levorg 

yollara 

çıkıyor 

Subaru’nun en dinamik modellerinden 

Levorg, tazelenen görünümü ve artırılan 

donanımıyla yollara çıkmaya hazırlanıyor 

Japon otomotiv üreticisi Subaru, 

Sport Tourer sınıfındaki başarılı 

oyuncusu Levorg’u makyajladı. 

Yenilenmiş tasarımıyla dikkat çeken 

araç, geliştirilen donanım seviyesi, 

artırılmış izolasyonu ve düşürülen 

yakıt tüketimiyle öne çıkıyor. Bu ay 

itibariyle yollara çıkmaya hazırlanan 

aracın fiyatıyla 169 bin 900 liradan 

başlıyor. Subaru WRX’in DNA’sında 

bulunan sportif sürüş zevkini 

Legacy’nin kullanışlılığı ve geniş iç 

mekan konforuyla harmanlayan 

araç, 1.6 litrelik benzinli motorla 

sunulmaya devam ediyor. Turbo 

beslemeli ve direkt enjeksiyonlu 

Boxer ünite, 170 beygir güç ve 250 

nm tork üretiyor. Şimdiden Euro 

6c emisyon normlarını karşılar hale 

getirilin motor, 2 litreye varan oranda 

daha az yakıtla yol alabiliyor. 

Tasarımından altyapısına kadar çok 

kapsamlı değişiklikler yapılan Subaru 

Levorg GT-S Plus’ın fiyatı 169 bin 900 

liradan başlıyor. Makyaj operasyonu 

kapsamında aracın ön tamponu, radyatör 

ızgarası, C şeklinde LED farları 

ve gündüz farları, LED sis lambaları 

ve alüminyum alaşım jantları 

yenilenmiş. Levorg’un iç bölümünde 

de yeni kabin dekorasyonu ve piano 

black kaplamalar kullanılıyor. 

Ekim 2017 Sayı 33


Peugeot’dan 

yeni koleksiyon 

LEGEND 

Peugeot, 200 yılı 

aşkın sürelik köklü 

geçmişiyle yeni ‘Legend’ 

olarak adlandırdığı yeni 

bir koleksiyona ait lifestyle 

ürünlerini, konsept bir elektrikli 

bisiklet de dahil olmak 

üzere bisikletlerini Aslan 

tutkunlarına sunuyor. Söz 

konusu modern ürünlerin 

tasarımında Peugeot’nun 

köklü tarihinin en sembolik 

ve efsanevi ürünlerinden 

esinlenildi. “Legend” deri 

eşyalar, kıyafetler ve aksesuarlar 

online mağazadan ve 

Peugeot Avenue Paris butik 

mağazasından temin edilebiliyor. 

Bisikletler ise 2018 yılının 

başından itibaren Peugeot 

bisikletlerinin satıldığı 

her yerde satışa sunulacak. 

Yaris GRMN internette yok sattı 

Toyota’nın, 2018 yılında üretimine başlayacağı Yaris’in performans odaklı 

versiyonu Yaris GRMN, seri üretime başlamadan on-line olarak satışa 

sunuldu. Markanın Dünya Ralli Şampiyonası’nda yarışan Yaris WRC modelinden 

ilham alarak tasarladığı aracın, yalnızca 400 adet üretilmesi planlanan 

aracın ön satışları 48 saat içinde tamamlandı. Standart modelden 24 milimetre 

daha alçak olan Yaris GRMN, 212 beygir güç ve 250 nm tork üreten 1.8 litrelik benzinli 

motora sahip. Gücünü 6 ileri manuel şanzımanla ön tekerleklere aktaran araç, 

0-100 km/s ivmelenmesini 6.3 saniyede tamamlıyor. 1135 kilogramlık otomobilin 

maksimum hızı ise saatte 230 kilometre ile elektronik olarak sınırlandırılmış. 

Ayda 950 liraya Volkswagen Transporter fırsatı 

LeasePlan, kurumsal şirketlerin elektrikli araçlara geçişini hızlandırmak 

amacıyla oluşturulan küresel girişim EV100’ün 10 kurucu ortağından 

biri oldu. Kurucular arasında yer alan tek otomotiv şirketi olarak da ön 

plana çıkan LeasePlan, bu adımıyla birlikte, şirket filosunu elektrikli otomobillere 

dönüştürecek. Elektrikli araç filosuna geçiş yapmanın iklim değişikliği 

ile mücadelede önemli bir adım olduğunu dile getiren LeasePlan CEO’su Tex 

Gunning, “Sıradaki Adım: Elektrikli araçlar! Elektrikli araç filosuna geçiş yapmak, 

işletmelerin emisyonlarını düşürmesini sağlarken, iklim değişikliğiyle 

mücadelenin de en kolay yollarından biri. LeasePlan olarak bu değişikliği 

yapmak isteyen diğer şirketlerin işini kolaylaştırmaya kararlıyız” dedi. 

Kısa Haber 

Volkswagen Ticari Araç, Transporter sahibi olmak isteyenler için düşük taksitler ve kısa aralıklarla aracın 

yenilenmesi gibi avantajlar sunan yeni Auto Credit uygulamasını devreye aldı. Auto Credit’le Volkswagen 

Transporter modeline aylık 950 liralık taksitlerle kiralar gibi sahip olmak mümkün. 1 yıl uzatılmış garanti 

fırsatının da sunulduğu uygulamada geri alım garantisi de veriliyor. Vade sonunda müşteriler 3 farklı seçenekten 

yararlanabiliyor; isterse vade sonundaki balon ödeme tutarını ödeyebiliyor, isterse balon ödeme tutarını vdf tarafından belirlenen 

vade limitleri içinde tekrar kredilendirebiliyor veya aracı belirlenen alım şartları çerçevesinde vdf ’ye geri verebiliyor. 

LeasePlan’den elektrikli atağı 



Oyak Renault’dan iki transfer daha 

Renault Grubu tarafından son beş yılda 200’e yakın beyaz ve mavi yakalı çalışanı dünyadaki 

çeşitli yönetim merkezleri ve üretim tesislerinde görevlendirilen Oyak Renault, yalnızca üretim 

değil; insan kaynağı kalitesini de dünyaya ispatlıyor. Son olarak iki başarılı yönetici, Çin ve 

Slovenya fabrikasına transfer edildi. Oyak Renault Karoseri Montaj Fabrikası Direktörü olarak görev 

yapan Kaan Özkan, Renault Slovenya REVOZ Fabrikası’nın Genel Müdürü olurken, Oyak Renault 

Kalite Direktörü olarak görev yapan Kadir Biçer ise Renault DRAC’da(Dongfeng Renault Automobile 

Company) Çin’deki Renault araçlarının üretim, satış ve satış sonrası kalite ve müşteri memnuniyeti 

süreçlerinden sorumlu Kalite ve Müşteri Memnuniyeti Direktörü olarak görevlendirildi. 

Yeni Land Cruiser yüzünü gösterdi 

Toyota, 2017 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda 65 yılı aşkın off-road 

mirasının temsilcisi Land Cruiser’ı yeni haliyle tanıttı. Markanın 1951 

yılından bu yana kalite, dayanıklılık ve güvenilirlik konusunda en 

iddialı modelleri arasında yer alan Land Cruiser, 190’dan fazla ülkede satılıyor. 

Yeni araç, modern ve daha dikkat çekici dış tasarımın yanı sıra yüksek kaliteli 

kabiniyle üst düzey konfor vadediyor. Araç 3 farklı motorla pazara sunulacak. 

2.8 litre D-4D turbo dizel motor 177 beygir güç üretirken, 2.7 litrelik 

VVT-i benzinli motor 161, 4.0 litrelik VVT-i benzinli ise 249 beygir güce sahip. 

Artık Scuderia Toro Rosso’ya motor üretecek 

Honda ve McLaren, 2017 sezonunun sonunda FIA Formula 1 Dünya 

Şampiyonası kapsamındaki ortaklıklarını sona erdirme kararı 

aldıklarını açıkladılar. 2015 yılında ekibin Formula 1’e dönüş yapmasıyla 

başlayan ortaklık 2017 sezonunun sonuna kadar devam edecek. Bu kararın 

ardından Honda ve Scuderia Toro Rosso, iki tarafın FIA Formula 1 Dünya 

Şampiyonası’nın 2018 sezonu itibariyle motor temin edilmesi konusunda 

bir anlaşma sağladıklarını açıkladılar. Anlaşmaya göre Honda, 2018 sezonunda 

Toro Rosso ile birlikte oluşturulacak tek bir ekibe motor tedarik edecek. 

Kısa Haber 

Kangoo ailesine 

binek versiyon 

Renault Kangoo, yeni 

binek versiyonuyla 

satışa sunuluyor. Renault 

marka kimliğinin izlerini 

taşıyan Kangoo, performans 

ve ekonomiyi bir arada 

sunan motorlarla yollara 

çıkacak. Markanın emektar 

dizel motor ailesi 1.5 litrelik 

dCi üniteye sahip araçta, 

bu ailenin 90 ve 110 beygirlik 

seçenekleri yer alıyor. 

Binek Kangoo’nun ticari taksi 

olarak kullanılabilmesi ise 

aracın en önemli özelliklerinin 

başında yer alıyor. 88 bin 

500 liradan başlayan fiyatlarla 

satışa sunulan Kangoo 

binek, müşterilerine gerekli 

kriterlere uyulması halinde 

ÖTV muafiyetinden yararlanma 

imkanı da tanıyor. 



Lansman-Nissan Qashqai 

“SUV’nin lideri 

güç topladı” 

Nissan Qashqai, yenilenen tasarımı ve 

yeni donanımlarıyla pazardaki iddiasını 

sürdürmeyi hedefliyor. Marka, 11’inci 

yılda da zirveyi bırakmayı düşünmüyor 

GÖKHAN KARA-GÖÇEK 




Otomotiv pazarında kendi 

segmentini ortaya çıkaran 

Nissan Qashqai, yenilenen 

tasarımı ve artan donanımıyla 

pazara sunuldu. Markanın 2007’de 

rakipsiz olarak yollara çıkardığı 

crossover modeli, yeni yüzü 

ve canlı renk seçenekleriyle 

liderliği elinden 

bırakmamak için iyi bir 

kamp dönemi geçirmiş. 

Aracın Göcek’te 

gerçekleştirilen 

lansmanında konuşan 

Nissan Türkiye Genel 

Müdürü Sinan Özkök, 

Renault Nissan Mitsubishi 

işbirliğinin, ilk 8 ayda 6.99 milyon 

adetlik satışa ulaştığını, bugün itibariyle 

dünyanın en çok satan grubu 

haline geldiklerini kaydetti. Bu 

rakamın 3.77 milyonunun Nissan 

Grubu’ndan geldiğini ifade eden 

Özkök, “Grubumuzu Mitsubishi’yi 

satın almasının önemli katkısıyla 

satışlarımız yüzde 8.3 büyüme 

kaydetti. Yılı toplamda 10 milyonla 

kapatacağız. Allianz olarak hedefmiz 

5 yılda satışları 14 milyona 

getirmek. Bu süreçte 12 elektrikli 

araç ve 40 modelde otonom sürüş 

sunmayı planlıyoruz” dedi. 

10 YILDIR PAZAR LİDERİ 

Bu yıl Türkiye pazarının 945 bin 

adet seviyesinden kapanacağını ifade 

eden Özkök, 2018 için de 963 bin adetlik 

tahminlerinin olduğunu kaydetti. Nissan 

Türkiye olarak geçen yılı 20 bin 695 adetle 

kapattıklarını, son 2 yılda yüzde 17.8 

büyüme kaydettiklerini belirten Özkök, 

şöyle devam etti: “2 yılda pazar payımız 

yüzde 2.65’ten 3.30’a yükseldi. Şu anda 

markalar sıralamasında 11’inci sıradayız. 

C SUV segmenti, geçen yılki 64 bin 843 

adetlik satış rakamıyla pazardan yüzde 

6.59 pay aldı. 2007’de bu rakam sadece 

yüzde 0.48’di. Bu yıl pazardaki payı yüzde 

7.5’e çıkacak. Qashqai modelimiz 2016’yı 

18 bin 365 adetlik satış ve yüzde 28.3’lük 

payla lider kapattı. 10 yıldır lider olarak 

devam ediyor. Bugüne kadar 100 bin 

adedin üzerinde Qashqai satıldı.” 




ARTIK DAHA ÇEKİCİ 

Yeni tasarımıyla çok daha dikkat çekici hale gelen araç, daha dinamik ve sportif görünüyor. Aracın 

ön yüzünün merkezinde Nissan amblemini çerçeveleyen yeni ‘V-motion’ ızgarası yer alıyor. Otomobilin 

yeni tamponunda motor hava delikleri yatay bir görünüm alarak küçültülmüş ve tamponda 

gövde renginden daha çok faydalanılan yeni bir görünüm ortaya çıkarılmış. Qashqai’nin 

yenilenen arka tamponu, çizgileri ve farlarıyla daha modern bir yapı kazanırken bumerang 

formlu, 3D aerodinamik efekti verilmiş arka farlar dikkat çeken yenilikler arasında yer alıyor. 

17, 18 ve 19 inçlik jant seçenekleriyle sunulacak araç, yeni tamponların etkisiyle 17 milimetre 

uzamış. Yeni Qashqai’nin iç mekanında ise kalite hissini artıran detaylar öne çıkıyor. Altı 

düzleştirilmiş deri direksiyon ilk bakışta dikkat çekerken yeni vites kolu ve koltuk döşemeleri de 

yenilikler arasında. Araçtaki ses sistemi, yine Bose imzalı. 




YENI DONANIMLAR 

SADECE 4 BİN LİRA 

92 bin liradan başlayan 

fiyatlarla satışa sunulan 

aracın tüm versiyonlarında 

6 hava yastığı, denge 

kontrolü sistemi, akıllı 

yol kontrolü, akıllı motor 

freni, akıllı sürüş kontrolü 

ve yokuş kalkış destek 

sistemi gibi sürücü yardım 

sistemleri standart olarak 

sunuluyor. Aracın en çok 

tercin edilen orta-üst 

paketi Skypack ise, önceki 

modele oranla çok daha 

zengin olarak sunuluyor. 

Yeni versiyonda LED arka 

fsis farları, navigasyon, 7 

inçlik dokunmatik ekran, 

geri göerüş kamerası, akıllı 

otomatik uzun far asistanı, 

akıllı çarpışma önleme 

sistemi ve şerit takip uyarı 

sistemi, önceki modelden 

sadece 4 bin lira daha 

pahalıya sunuluyor. 




MOTORLAR AYNEN DEVAM 

Yeni Qashqai’de benzinli ve dizel motor seçenekleri, 6 ileri manuel veya X-Tronic şanzıman 

seçenekleriyle sunuluyor. Araçta 4 tekerlekten çekiş alternatifi de yerini korumuş. Dizel ünitelerden 

1.5 litrelik dCi, 110 beygir gücünde ve maneul şanzımana sahip. 2 çeker olan bu versiyonun ortalama 

tüketimi 3.8 litre. 1.6 litrelik dizel ise hem manuel hem X-Tronic şanzıman seçenekleriyle sunuluyor. 

Manuel versiyon 4x4, otomatik ise önden çekişli ve 4.7 litrelik ortalama tüketim vadediyor. 1.2 

litrelik turbo beslemeli benzinli ise hem manuel hem X-Tronic şanzımanla tercih edilebiliyor. Her iki 

versiyonun ortalama tüketimi de 5.6 litre olarak açıklanıyor. 



Güncel-Ferrari Portofino 

Gelmeden 4 sipariş aldı 

Ferrari’nin yeni giriş modeli olan Portofino, 2018’in ilk çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulacak. 

İsmini İtalya’daki bir kentten alan araç, 600 beygirlik V8 ile şahlanıyor 




Spor otomobil 

kavramının 

altını en iyi dolduran 

markalardan 

Ferrari, kuruluşunun 

70’inci yılını kutladığı 

yeni modelini dünyaya 

tanıttı. İtalya’nın en güzel 

kentlerinden biri 

olan Portofino adını alan 

yeni araç, aynı zamanda 

markanın yeni giriş seviyesi 

GT modeli oluyor. 

Tamamen yenilenen 

şasisi sebebyile yerini 

aldığı California T 

modelinden çok daha 

hafif olan yeni aracın, 

ileri teknoloji ürünü 

malzeme ve üretim 

tekniklerinin kullanımı 

sayesinde gerek şasi gerekse 

karoserinin torsiyon 

rijitliği arttırılmış. 

TAVAN GİDERKEN DE AÇILIYOR 

Türkiye’de 2018 yılının ilk çeyreğinden itibaren satışa 

sunacaklarını söyleyen FerMas Şirket Müdürü Sinan 

Saip Bel, yeni modelden şimdiden 4 sipariş aldıklarını ve 

bu sayının artmasını beklediklerini söyledi. Ferrari Design 

Center (Ferrari Tasarım Merkezi) imzasını taşıyan 

Ferrari Portofino, akıcı arka tasarımını beraberinde getiren 

‘two-box’ yapısıyla şekillendirilmiş, agresif tasarımlı 

bir spor otomobil olarak ön plana çıkıyor. Ön bölümü 

boydan boya kaplayan geniş hava girişinin üst kısmında 

yeni, yatay formlu LED far grubu kendine yer buluyor. 

Farların dış kenarındaki yenilikçi hava girişi rüzgâr 

sürtünme katsayısını düşürmek üzere önden gelen yol 

rüzgârını aracın yan cephesine doğru iletiyor. Arkada 

ise iyice köşelerde konumlandırılan stop lambaları 

Portofino’nun daha geniş ve güçlü durmasını sağlıyor. 

Kenarlara konumlandırılan stop lambalarıyla birlikte 

arka kısımdaki zarif hatlar da son derece hafif bir yapıya 

sahip olan açılabilir ‘hardtop’ tavanın yuvasını kamufle 

ediyor. Açılabilir ‘hardtop’ tavan düşük hızlarda hareket 

halindeyken de açılıp kapanabiliyor. 




3.8 LİTRELİK TURBO V8 

Ferrari ürün gamında kullanılan ve 2016 ile 2017 

yıllarında ‘Yılın Motoru’ seçilen Ferrari’nin V8 Turbo 

motoru yeni komponentler ve optimize edilen motor 

yazılımı sayesinde California T’nin motorundan 40 

beygir daha fazla güç üretiyor. Araçta görev yapan 3.8 

litrelik turbo beslemeli V8 motor, 600 beygir güç ve 

760 nm tork üretiyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 3.5 

saniyede tamamlayan araç, saatte 320 kilometrenin 

üzerinde hıza ulaşabiliyor. Fabrika verilerine göre ortalama 

tüketim ise 10.5 litre olarak açıklanıyor. Araç, 

metal tavanına rağmen yüzde 46’ya (ön aks) yüzde 

54’lük (arka aks) ağırlık dağılımına sahip. 

KONFOR DA UNUTULMAMIŞ 

Tasarımcıların araç içi konfor konusuna da maksimum 

özen göstermesi dikkat çekiyor. Konforu tesis etmek 

üzere, 10.2 inçlik dokunmatik ekranlı bilgi ve eğlence 

sistemi, üstü kapalı olduğu gibi üstü açık kullanımlarda 

da optimum havalandırma imkânı sunan yeni bir 

havalandırma sistemi, 18 farklı ayar imkanı sunan 

yeni koltuklarla arka koltuk diz mesafesini arttırmaya 

yardımcı oluyor. Üstü açık sürüşlerde yol rüzgârının kabin 

içine ulaşmasını %30 oranında azaltan ve aerodinamik 

optimizasyon sayesinde kabin içi gürültü seviyesini 

de düşüren rüzgâr perdesi de araç içi konforu tesis etme 

noktasında önemli bir sorumluluk yerine getiriyor. 




SÜRÜŞ DİNAMİKLERİNDE İDDİALI 

İlk kez bu Ferrari model tipinde üçüncü nesil elektronik 

arka aks diferansiyeli (E-Diff3) ile F1-Trac 

birbirine entegre edilerek bir arada kullanılmış. Bu 

sayede limitlerde otomobilin kontrolü, mekanik tutuş 

kadar iyileşiyor. Ferrari Portofino aynı zamanda EPS 

(Elektrik Destekli Direksiyon) ile donatılan serinin ilk 

GT modeli olma özelliğine sahip. Bu uygulama sayesinde 

direksiyon oranı yüzde 7 kadar düşürülürken, E- 

Diff3’ün entegrasyonunun da katkısıyla stabiliteden 

ödün vermeden, geri bildirimi yüksek ve hassas bir 

direksiyon sistemi elde edilebildi. Manyetik amortisör 

sistemi (SCM-E) çift yay teknolojisiyle desteklenirken 

bu sayede yuvarlanma direnci düşürülüyor ve yol 

yüzeyindeki bozukluklar çok daha etkin bir şekilde filtre 

edilerek sönümlenebiliyor. Böylece üstün yol tutuş 

özelliklerine sahip son derece dinamik bir otomobil 

aynı zamanda üstün bir yol konforu da sunuyor. 



Lansman-Ford Fiesta 

Şimdi Fiesta 

zamanı 

Ford’un B sınıfındaki başarılı oyuncusu 

Fiesta, yeni nesliyle pazara sunuldu. Küçük 

hacimli motorlarla geliştirilen araçta yeni 

teknolojiye sahip donanımlar yer alıyor 

GÖKHAN KARA-BODRUM 




Otomotiv sektörünün köklü 

markalarından Ford, yaşına 

rağmen güncel kalmayı her 

dönem başarıyor. 1903 yılında kurulan 

ABD’li üretici, teknolojik yenilikleri 

yakından takip etmek bir yana, bizzat 

kendi mühendisleri tarafından da 

geliştiriyor. Bu anlamda sektöre birçok 

yeni teknoloji kazandıran marka, 

modellerinde de bunları uyguluyor. 

LOKOMOTİF İKİNCİ SEGMENT 

Markanın iddialı modellerinden 

Fiesta da, bu uygulamaların en son 

örneği. Avrupa’da 40 yılı aşkın bir 

tarihe sahip olan Fiesta, yeni nesliyle 

B-hatchback pazarındaki başarı çıtasını 

bir basamak daha yukarıya taşımayı 

hedefliyor. Geliştirilen özellikleri 

ve eğlenceli yapısıyla daha geniş bir 

kitleye hitap etmesi beklenen yeni 

Fiesta, teknolojik yenilikleri ve motor 

seçenekleriyle liderliğe oynayacak. 

Aracın Bodrum’da gerçekleştirilen 

Türkiye lansmanında konuşan Ford 

Pazarlama, Satış ve Satış Sonrasından 

sorumlu Genel Müdür Yardımcısı 

Özgür Yücetürk, B segmentinin Türkiye 

pazarında yüzde 23’lük payla lokomotif 

olarak adlandırılabilecek ikinci segment 

olduğunu söyledi. Bu segmentte tercihin 

dizel-manuel ve benzinli-otomatik 

olarak ağırlık kazandığını belirten 

Yücetürk, “Bu sebeple yeni Fiesta’da bu 

motorlara yer verdik. Avrupa’da dizele ilgi 

azalma eğiliminde ve alınması beklenen 

kararlar da bu eğilimi hızlandıracak. Ford 

da bunu görerek 1.0 EcoBoost motoru 

tam otomatik şanzımanla sunarken, 

1.1 litrelik benzinli ve 1.5 litrelik dizel 

motorlarda manueli tercih ediyor” dedi. 




“ALMANYA’DA TÜRKLER ÜRETİYOR” 

Yeni Fiesta’nın Almanya Köln’de üretildiğini 

anlatan Yücetürk, şöyle devam etti: “Fabrikada 

o kadar çok Türk çalışıyor ki, araç için yerli 

üretim diyebiliriz. Yeni Fiesta’yı 64 bin 500 ile 

90 bin 500 lira arasında değişen fiyatlarla satışa 

sunuyoruz. Önceki nesilde 77 bin liradan 

satılan dizel versiyon, yeni jenerasyonda 74 

bin 500 lira. Yani araç için daha fazla donanımı 

daha ucuza sunuyor diyebiliriz. Hedefimiz 

yıllık 6 bin adetlik satışa ulaşmak.” 

15 FARKLI DESTEK TEKNOLOJİSİ 

Yeni Fiesta, önceki nesilden 71 milimetre uzun ve 3 milimetre geniş. Aracın şık tasarımının yanında süspansiyon sistemi 

de geliştirilmiş. Elektronik tork kontrolü sistemiyle birlikte aracın yol tutuş yeteneğinin yüzde 10 arttığı açıklandı. 

Titanium ve ST Line versiyonlarında 8 inçlik renkli SYNC III ekranı sunulurken 9 hoparlör ve 1 subwooferdan 

oluşan 675 wattlık Bang Olufsen ses sistemi etkileyici bir deneyim vadediyor. Araçta, gece görüşü de sağlayan ve 

Ford’da ilk defa sunulacak olan Yaya Algılama Özellikli Çarpışma Önleme Yardımcısı yer alıyor. Araçta ayrıca Dikey 

Park Özellikli Otomatik Park Sistemi, Trafik Levhası Tanıma Sistemi, Otomatik Uzun Far, Adaptif Hız Sabitleyici, 

Ayarlanabilir Hız Sınırlandırıcı, Kör Nokta Uyarı Sistemi, Çapraz Trafik Uyarı Sistemi, Sürücü Dikkat Takip Sistemi, 

Şerit Takip Sistemi, ve Aktif Şehiriçi Güvenlik Sistemleri dahil olmak üzere 15 sürüş destek teknolojisi sunuluyor. 




2 BENZİNLİ BİR DE DİZEL 

Araçta kullanılan benzinli ünitelerden ilki 1.1 litrelik yeni motor. 3 silindirli 

ünite 85 beygir güç üretiyor ve ortalama tüketimi de sadece 4.4 litre. 1.0 litrelik 

EcoBoost ise, 100 beygir gücü ve otomatik şanzımanıyla listede yer alıyor. 

Tek dizel seçenek olan 1.5 litrelik TDCi ünite, 85 beygir gücünde ve ortalama 

tüketimi 3.5 litre olarak belirlenmiş. Lansmanda kullanma şansını yakaladığımız 

Titanium donanımlı 1.0 litrelik EcoBoost versiyon, yeterli çekiş gücü ve konforlu 

otomatik şanzımanıyla beğenimizi kazandı. Modele has yol tutuş karakteri 

devam ederken, araç eski deli dolu karakterinden daha ağır başlı ve konforu da 

düşünen şekle bürünmüş. Oldukça keyifli bir sürüşe sahip araç, çok daha şık 

bir iç mekan ve kalite hissi yüksek kokpitiyle çok daha rekabetçi hale getirilmiş. 

Performans olarak beklentileri karşılayan 100 beygirlik turbo beslemeli benzinli 

ünite, sakin kullanımda 3 silindirin verdiği o sportif hırıltıyı bile izole edebiliyor. 




CROSSOVER NİSANDA GELECEK 

Yeni Fiesta, her biri ayrı karakterde tüketicileri 

hedefleyen farklı versiyonlarla yollara çıkıyor. Trend ve 

Titanium versiyonların daha ağır başlı bir görünüme 

sahipken Ford Performance araçlarından ilham alan 

Fiesta ST-Line ve ileride ürün gamına eklenecek ST 

(Mayıs 2018), agresif bir ifadeye sahip. Modern lüks 

detaylarıyla öne çıkacak olan Fiesta Vignale’nin (Ekim 

2017) dışında aracın bir de crossover versiyonu (Fiesta 

Active, Nisan 2018) olacak. 



Test-Citroen C3 1.4 AT 

Tarzıyla öne çıkıyor 

TEST-FOTOĞRAF: GÖKHAN KARA 

Citroen’ın küçük hatchback modeli C3, geniş iç mekanıyla 

dikkat çekiyor. Araçta kullanılan 115 beygirlik benzinli 

ünite, otomatik şanzımanla birlikte konfora hizmet ediyor 



Fransız otomotiv üreticisi Citroen, yeni nesil 

modelleriyle adeta gençleşti. Sportif ve havalı 

araçlarıyla farklı bir tasarım anlayışı benimseyen 

marka, bunun sonucunda da ortaya birbirinden 

eğlenceli otomobiller çıkarıyor. Markanın B-hatchback 

pazarındaki oyuncusu olan C3 de bunlardan 

biri. Crossover modelleri aratmayan kaslı çizgileri, C4 

Cactus’ü andıran Airbump kaplamalarıyla ve farklı far 

tasarımıyla öne çıkan aracı, 1.6 litrelik benzinli motoru 

ve otomatik şanzımanıyla deneme fırsatı yakaladık. 

SINIFININ EN İRİLERİNDEN 

Çift renk seçeneğiyle sunulan karoseriyle dikkat 

çeken yeni C3, 3.99 metrelik uzunluğu, 1.74 metrelik 

genişliği ve 1.47 metrelik yüksekliğiyle sınıfının 

iri modellerinden biri konumunda. Keskin ve yuvarlak 

hatların birleşimiyle şekillendirilen araç, yüksek 

motor kaputu ve crossover modellerde gördüğümüz 

çamurluk kaplamalarıyla öne çıkıyor. Geniş hava 


girişlerini barındıran ön tampon, marka logosundan 

başlayıp ön bölümü kaplayan krom çizgi ve LED 

gündüz farları, aracı radikal bir görünüm kazandırıyor. 

İri farlı arka bölümde de eğlenceli tasarım devam ediyor. 

Kapıları boydan boya kaplayan Airbump (hava 

keseleri) ise görünüm kadar çizilmelere karşı da etkili. 

300 LİTRELİK BAGAJ 

Aracın iç mekanı da gençleri hedefliyor. Kare ve 

dikdörtgen hatlar, kokpitin genelinde kullanılıyor. 

Sade ve net okunan göstergeler gibi, klima ve ses 

sistemi dahil pek çok fonksiyonun gerçekleştirildiği 

7 inçlik dokunmatik ekrana ulaşım da sorunsuz. 

Üst donanımda sunulan Connected Cam ile, anlık 

fotoğraf çekimi mümkün. Multimedya sistemi, akıllı 

telefonla eşleştirildiğinde, çekilen fotoğraf anında cep 

telefonunu iletiliyor. Sınıfı için oldukça ferah olan iç 

mekanda, arka koltuk sırası da yeterli yaşam alanı 

sunuyor. 300 litrelik bagaj hacmi de iyi seviyede. 




BENZİNLİ ÜNİTE ÇOK SESİZ 

Konuğumuzda kullanılan 1.6 litrelik 

benzinli ünite, 115 beygir güç ve 150 nm 

tork üretiyor. 6 ileri otomatik şanzımanla 

kombine edilen motor, 1130 kilogramlık 

araca yeterli performansı sağlıyor. 0-100 km/s 

ivmelenmesini 11.3 saniyede tamamlayan 

C3, saatte 188 kilometrelik son hız vadediyor. 

Normal kullanımda oldukça sessiz olan motor, 

performans arayanlar için sesini çabucak 

yükseltiyor. Üst devirleri canlı olan motor, 

performans gerektiğinde de beklentileri 

karşılamayı biliyor. Fabrika verilerine göre 

ortalama tüketimi 6.8 litre olan araç, bizim 

kullanımımızda 7.5 litrelik ortalamayı yakaladı. 




DONANIMIYLA İDDİALI 

62 bin 300 liradan başlayan 

fiyatlarla satışa sunulan Citroen 

C3, 1.6 litrelik benzinli-otomatik 

kombinasyonu 

ve Shine donanımıyla tercih 

edildiğinde kesenin ağzını 83 

bin 600 liraya kadar açmak 

gerekiyor. Rakiplerle benzer 

bu fiyata oldukça zengin 

bir donanım listesi eşlik ediyor. 

En üst donanım seçeneği 

olan Shine’da LED gündüz 

farları, ESP, yorgunluk uyarı 

sistemi, hillholder, şerit ihlal 

uyarı sistemi, ön/yan/perde 

hava yastıkları, park sensörü, 

otomatik klima, 7 inçlik dokunmatik 

multimedya sistemi, 

mirror screen, Connected 

Cam, 16 inç alaşım jantlar ve 

Biton (çift renk seçeneği) gibi 

uzun bir liste yer alıyor. 



Yenilik-Megane R.S. 

Yeni Megane R.S. 

iddialı geliyor 

Renault’nun kompakt sporcusu 

Megane RS, yeni nesliyle 

yollara çıkmaya hazırlanıyor. 

Yeni nesil 1.8 litrelik benzinli 

motor ve otomatik vites 

seçeneğiyle gelen araç artık 

sadece 5 kapılı 



Motorsporlarındaki başarı ve deneyimlerini binek modellerine en iyi 

yansıtan markalardan olan Renault, Megane ailesinin zirvesindeki 

modelini yeniledi. 3’üncü nesliyle yollara çıkmaya hazırlanan Megane 

RS, direkt yakıt enjeksiyonlu yeni bir turbo motor ile çok daha güçlü hale 

getirilmiş. Segmentinde ilk kez kullanılan 4CONTROL sistemiyle donatılan 

araç, bu sayede hem daha atak hem de yol ve yarış pisti kullanımı için gelişmiş 

dinamik sürüş dinamikleri vadediyor. Aralık ayından itibaren Avrupa’da satışa 

sunulacak aracın 2018’de Türkiye’ye ithal edilmeye başlanması bekleniyor. 

280 BEYGİRLİK YENİ MOTOR 

Araçta kullanılan yeni nesil benzinli ünite, 1.8 

litre hacminde. Turbo beslemeli benzinli ünite, 

280 beygir güç ve 390 nm tork üretiyor. 6 ileri 

manuel ve yine 6 ileri çift kavramalı otomatik 

şanzıman EDC seçenekleriyle pazara sunulacak 

araç, Sport ve Cup şasi versiyonlarında 

bulunan ve kendi segmentinde bir ilk olan 

4CONTROL sistemi ile donatılmış. 4 tekerlekten 

birden yönlendirme sağlayan sistem, 

direksiyon hareketlerine arka tekerleklerin 

de küçük açılarla cevap vermesini sağlıyor. Bu 

sayede araç, şehiriçinde manevra kolaylığı, pistlerde 

ise maksimum viraj 

kabiliyeti kazanıyor. 

Keskin hassasiyet için tamamen 

yeniden tasarlanmış bağımsız ön 

süspansiyon ile birlikte Cup versiyonunun 

yeni Torsen kilitli 

diferansiyeli, çekiş ve viraj alma 

hızlarını geliştiriyor. Yeni Megane 

RS’in daha geniş tutulmuş 

ve daha büyük iz genişliğine sahip 

18 veya 19 inç jantları, yol tutuş 

performansını destekliyor. 


YEPYENİ BİR RENK: TURUNCU 

Yeni aracın tasarımı, Renault Sport tarafından tekrar gözden geçirilen bir arka 

difüzör, bir F1 tarzı ön bıçak ve bir 3D petek desenli ön ızgara da dahil olmak üzere 

motorsporları dünyasından birçok ipucunu içeriyor. Yeni Megane RS, hem Renault 

Sport Racing hem de Renault Sport Cars’ta ortak olarak kullanılan yeni Renault Sport 

logosunu taşıyan ilk seri üretim otomobil olurken, yeni bir dinamik gövde rengi olan 

Turuncu da seçenekler arasında yer alıyor. 




YARIŞ MODU DA VAR 

Araçta beş farklı sürüş modu yer alıyor. Standart Megane’larda da sunulan Multi- 

Sense sistemi, RS versiyonuna özel Race (Yarış) seçeneğine sahip. Bunun dışında 

Comfort (Konfor), Normal, Sport (Spor) ve Perso (Kişiselleştirilmiş) 

modları da yer alıyor. Ayrıca, R-LINK 2 tabletini kullanarak 

etkinleştirilebilen veya kapatılabilen bir sürücü yardımları 

seti (ADAS) de aracın mevcut özellikleri arasında yer 

alıyor. Renault Sport, yeni Megane RS’in 300 beygir 

gücündeki ‘Trophy’ versiyonunu ise 2018’in sonunda 

tanıtacak. 



Test-Fiat Egea SW Lounge Plus 1.6 MJet DCT 

Aile boyu Egea 

Egea ailesinin aile boyu 

yolculuk yapmayı sevenler 

için geliştirilen Station Wagon 

versiyonu, sportif hatları ve 

geniş bagajıyla öne çıkıyor. 1.6 

litre dizel-otomatik versiyon ise 

tam bizlik 





Türk tüketicisi, her dönem yerli 

üretim modelleri baş tacı 

yapmasını biliyor. Milli sanayinin 

gücüne inanan tüketicileri markalar da, 

birbirinden iddialı modelleriyle ödüllendiriliyor. 

Bu kapsamda, mühendislik 

çalışmalarının büyük kısmının Türkler 

tarafından gerçekleştirildiği Egea ailesi 

de, satış rakamlarıyla bu durumu özetliyor. 

Tofaş’ın üretim becerisini gözler 

önüne seren Egea, farklı isteklere cevap 

verebilen 3 farklı karoser seçeneğine 

sahip. Daha önce sedan ve hatchback 

versiyonlarıyla konuğumuz olan araç, 

şimdi aileleri hedef alan Station Wagon 

(SW) karoseriyle karşımızda. Ailenin 

bizde en şık versiyonu olan SW, dizelotomatik 

kombinasyonuyla uzun yolculuklara 

hazır olduğunun altını çiziyor. 

7 İNÇLİK TABLET EKRANI 

Tofaş’ın Bursa’da ürettiği Egea SW, kompakt 

sınıfın şık temsilcilerinden biri. 

Aracın arkaya doğru alçalan tavan çizgisi, 

karartılmış camlarla birlikte oldukça 

sportif bir his uyandırıyor. Hatchback 

kardeşinden 103 milimetre uzun ve 19 

milimetre yüksek olan Egea SW, yine de 

ayrı sert bakışlara sahip. LED gündüz 

farları, geniş hava girişine sahip tampon 

ve marka logosunu da kapsayan büyük 

panjur araca genişlik hissi sağlıyor. Bu 

his profil ve arka tasarımda da kendini 

belli ediyor. Geniş omuz çizgisi ve yüksek 

arka bölüm aerodinamik tasarımın 

arkada da devam ettiğini gözler önüne 

seriyor. Aracın iç mekanı kardeşlerinden 

farksız. 7 inçlik HD tablet ekran oldukça 

kullanışlı ve geri görüş kamerasına sahip. 

Aracın kokpiti sınıf standartlarının 

üzerinde kalite ve işçiliğiyle öne çıkıyor. 

Hem ön hem arka bölümde sunulan 

yaşam alanı oldukça ferah. Buna rağmen 

550 litreyle oldukça cömert bir bagaj 

hacmi de ortaya çıkıyor. 




120 BEYGİRLİK DİZEL 

Egea SW, bize 1.6 litrelik Multijet 

II seçeneğiyle konuk oldu. 120 

beygir güç ve 320 nm tork üreten 

dizel motor, 6 ileri çift kavramalı 

otomatik şanzıman DCT ile kombine 

ediliyor. Kalkış anından itibaren 

istikrarlı şekilde ivmelenen 

araç, 1350 kilogramlık otomobili 

rahatlıkla taşıyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 

10.4 saniyede tamamlayan 

araç, saatte 200 kilometre 

sürate zorlanmadan ulaşıyor. 

DCT’nin hızlı geçişleri ve yüksek 

tork, aracı ara hızlanmalarda da 

oldukça esnek hale getiriyor. 

MENZİL 1250 KİLOMETRE 

Fabrika verilerine göre aracın 

ortalama tüketimi 3.9 litre. Bu da 

50 litrelik depoyla yaklaşık 1250 

kilometrelik menzil anlamına geliyor. 

Bizim kullanımımızda yol 

bilgisayarına yansıyan ortalama 

tüketim rakamı 5.5 litre oldu. 85 

bin 400 liradan başlayan (1.6 litre 

E-Torq) fiyatlarla satılan aracın bize 

konuk olan Lounge Plus donanımlı 

1.6 litre dizel otomatik versiyonu 107 

bin 900 liralık etiket taşıyor. Bu fiyat, 

aynı donanım ve motor-şanzımana 

sahip sedandan 7 bin, hatchback’ten 

ise 2 bin lira daha pahalı. Sunulan 

taşıma kapasitesi düşünüldüğünde 

fiyat farkı makul. Üstelik bu fiyat, 

rakiplerin de üst donanım seviyelerinin 

bir hayli altında kalıyor. 




OTOMATİK FREN SİSTEMİ DE VAR 

Lounge Plus donanımında 7 inçlik yeni nesil Uconnect sistemi, Apple Car Play ve 

Android Auto bağlantı sistemleri, çarpışma riski tespit ve uyarı sistemi, otomatik acil 

durum freni, adaptif hız sabitleyici ve sınırlayıcı gibi gelişmiş güvenlik donanımları 

da bulunuyor. Araçta ayrıca 6 hava yastığı, otomatik klima, 3.5 inçlik TFT yol bilgisayarı 

ekranı, lastik basınç sensörü, park sensörü ve yokuş kalkış desteğinin de yer 

aldığı uzun bir liste sunuluyor. 



Haber-Ford Mustang 

Mustang artık ‘10’ nala koşacak 

Ford’un ikonik modellerinden Mustang, hem marka hem de araçta ilk 

kez kullanılacak 10 ileri otomatik şanzımanıyla dikkat çekiyor. Güçlenen 

motorlara rağmen komşular rahatsız olmayacak 

Otomotivin öncü markalarından 

Ford, spor otomobil efsanelerinden 

Mustang’i maklajladı. 2017 model 

Mustang, keskinleştirilen bakışları ve yeni tamponuyla 

çok daha agresif bir görünüme kavuştu. 

Araçta yapılan görsel geliştirmeler kadar altyapı 

iyileştirme çalışmaları da gerçekleştirilmiş. 

Avrupa’da, yarım asırlık tarihinin ardından ilk 

defa 2015 yılında pazara sunulan ikonik spor 

otomobil, bugüne kadar 30 bin adede yaklaşan 

satış rakamına ulaştı. Yenilenen tasarımda 

dikkati çeken ilk nokta ön bölüm. Aracın 

ön bölümü alçalırken, daha agresif bir yüze 

kavuşmuş. Otomobilin zaten çekici olan arka 

kısmı, yenilenen tampon ve difüzörle daha da 

iddialı hale getirilmiş. Aracın iç mekanında da 

Ford GT modelinin kontrol paneli ve göstergelerinden 

ilham alınarak geliştirilen 12 inçlik dijital 

göstergeler öne çıkıyor. Mustang’in efsane 

olmasını sağlayan bir başka etken de güçlü motor 

seçenekleri. Mevcut modelde de yer alan 

2.3 litrelik EcoBoost ünite, ürettiği 290 beygirlik 

güçlü yoluna devam ediyor. Bu seçenekte, daha 

fazla yakıt verimliliği ve hızlanma sağlaması 

amacıyla gerçek zamanlı ayarlanabilir vites 

değişim programlaması kullanan yeni10 ileri 

otomatik vites görev yapıyor. 



Haber-Ford Mustang 

EN HIZLISI BU! 

Ford Avrupa Mustang Program Mühendisliği Lideri 

Matthias Tonn, yeni Mustang için şunları söyledi: 

“Tipik olarak, vites değiştirirken zaman kaybedersiniz. 

Mustang’in hızlı yeni 10 ileri otomatik şanzımanı, daha 

hızlı ivmelenme ve kusursuz performans için bir üst vitese 

geçerken, motorun maksimum güç ve tork üretmesini 

sağlıyor. Yeni Mustang’in en hızlı ivme kazanan Mustang 

olacağını öngörüyoruz.” Aracı tam bir muscle car 

haline getiren 5 litrelik V8 ise tam bir canavar. 450 beygir 

güç üretir hale getirilen motor, performansıyla olduğu kadar 

sesiyle de dikkat çekmeyi başarıyor. Bu versiyon, yeni 

geliştirilen ‘Drag Strip’ modu aktif haldeyken 0-100 km/s 

ivmelenmesini 4 saniyenin altında tamamlayabiliyor. 

İYİ KOMŞU MODU 

Araçta opsiyonel olarak sunulmaya başlanacak 

‘MagneRide Damping Sistemi’, değişen yol koşullarına 

inanılmaz bir hızla tepki verirken, ‘Drag Strip Mode’ 

ve uyarlanabilir ‘My Mode’ olmak üzere iki yeni seçilebilir 

sürüş modu, mevcut Normal, Spor, Pist, Kar/Islak 

modlarına ekleniyor. Aktif Valf Performans Egzoz teknolojisi, 

etrafı rahatsız etmemek için egzozun ses düzeyini otomatik 

olarak sınırlayabilen inovatif ‘İyi Komşu Modu’nu 

içeriyor. 



Test-Renault Koleos 

Bu Koleos 

bir başka 


Renault’nun yeni nesil 

Koleos modeli, kaslı 

tasarımı ve geniş iç 

hacmiyle öne çıkıyor. 

Küçük hacimli dizel ünite, 

düşük tüketimiyle öne 

çıkarken konfor seviyesi 

de oldukça başarılı 




Son yolların otomotiv 

dünyasındaki yükselen trendi 

kuşkusuz SUV’lar. Heybetli 

tasarımlarıyla güven hissi veren 

bu iri araçlar, geniş iç mekanları ve 

zengin donanım listeleriyle tüketicilerin 

yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. 

Bu trende uyum sağlayan markalar, 

satış rakamlarını yukarı taşırken 

geç kalanlar, daha iddialı olmak zorunda. 

SUV-crossover pazarında iki 

farklı modelle mücadele eden Renault, 

ürün gamını yeni nesil Koleos 

ile tamamladı. Captur ve Kadjar’ın 

üzerine konumlanan yeni Koleos, 

önceki versiyonla hiçbir bağı kalmayan 

güçlü tasarımıyla pazarın iddialı 

oyuncularından olmaya aday. Bu 

ay konuğumuz olan yeni Koleos, 5 

kişi için geniş bir iç hacim ve makul 

tüketime sahip küçük hacimli dizel 

motoruyla dikkat çekiyor. 

YOLA TEPEDEN BAKIYOR 

4.67 metrelik uzunluğu, 1.84 

metrelik genişliği ve 1.68 metrelik 

yüksekliğiyle D SUV pazarının iri 

oyuncularından olan yeni Koleos, 

iri boyutlarını son derece başarılı 

şekilde sergiliyor. Yüksek motor kaputu, 

markanın yeni imzası haline 

gelen C şeklindeki LED gündüz 

farları ve geniş ızgara, araca prestijli 

bir görünüm kazandırıyor. Arka 

bölümde de devam eden iri hatlar, şık 

far tasarımı ve geniş arka camla sportiflikle 

şıklığın dengesini sağlıyor. 

Opsiyonel olarak sunulan 19 inçlik alaşım jantlar çok şık. 2.7 

metrelik aks aralığına sahip otomobil, 210 milimetrelik yerden 

yüksekliğiyle trafikte yüksekten bakmayı sevenleri mutlu ediyor. 



663 LİTRELİK BAGAJ GENİŞ 

Güçlü tasarım iç mekanda yerini teknolojik şıklığa bırakıyor. 8.7 inçlik 

dev tablet ekranı gibi 7 inçlik TFT LED göstergeler de dikkat çekiyor. Yüksek 

oturma pozisyonu, büyük motor kaputuyla birlikte aracın boyutlarını 

tam olarak belli ediyor. Rahat koltuklar uzun yolculuklarda bile yormazken 

sunulan yaşam alanı oldukça ferah. Bu ferahlık 663 litrelik bagajda da 

hissediliyor. Üstelik elektrikli bagaj kapağı, eller serbest şekilde de açılıp 

kapatılabiliyor. Başarılı yalıtım sayesinde içerideki gürültü oldukça düşürülmüş. 

Konfor ise gerçekten başarılı seviyede. 


Icon 

donanımında 

8.7 inçlik 

dokunmatik 

tablet ekranı, geri 

görüş kamerası, 

ön/arka park 

sensörü, 

PureVision 

Full LED ön 

farlar, kör nokta 

uyarı sistemi, 

otomatik uzun 

far, şerit takip 

sistemi, 7 inç 

TFT renkli LED 

göstergeler, 

ısıtmalı ve 

havalandırmalı 

ön koltuklar, 

Arkamys 3D ses 

sistemi, 18 inç 

alaşım jantlar, 

eller serbest açılır 

kapanır hafızalı 

bagaj kapağı 

oluşan zengin bir 

liste yer alıyor. 



173 bin 150 liradan başlayan (Touch) fiyatlarla pazara sunulan Koleos'ta, oldukça rekabetçi bir politika 

izleniyor. Aracın bize konuk olan Icon isimli üst versiyonunda bile fiyat 183 bin 50 lirayı geçmiyor. Bu 

fiyata neredeyse bir alt sınıf SUV'ların satıldığı unutulmamalı. 



Yeni Koleos’ta kullanılan 

1.6 litrelik dCi motor, 

130 beygir güç ve 320 

nm tork üretiyor. 1674 

kilogramlık otomobile yeterli 

performansı sağlayan 

dizel ünite, 7 ileri olacak 

şekilde programlanmış X- 

Tronic şanzımanla birlikte 

sunuluyor. Aracı 0’dan 100 

km/s sürate 12.9 saniyede 

ulaştıran araç, saatte 183 

kilometrelik maksimum 

hızıyla da beklentileri 

karşılıyor. Tatlı sert süspansiyon 

sistemi, araca 

yeterli yol tutuş yeteneğini 

kazandırıyor ve virajlarda 

fazlaca yatmasını engelliyor. 

Dinamik sayılabilecek sürüş, 

performanslı kullanıma 

da karşılık verebiliyor. 

Dizel ünite asıl hünerini 

tüketimde gösteriyor. Fabrika 

verilerine göre ortalama 

tüketim 5.4 litre. 60 litre 

depoyla 1100 kilometrenin 

üzerinde menzil sunuluyor. 

Yüksek ağırlığa rağmen elde 

ettiğimiz 6.1 litrelik ortalama 

da oldukça başarılı. 



Lansman-Jeep Compass 

Bu ‘pusula’ 

doğru 

gösteriyor 

Kompakt SUV pazarına 

yeni Compass ile geri 

dönen Jeep, yepyeni 

iddialı tasarım ve zengin 

donanımıyla rekabete 

iyi hazırlanmış gibi 

görünüyor 

GÖKHAN KARA-İSTANBUL 




Dünyanın en büyük SUV tipi araç üreticilerinden 

Jeep, kısa bir süre önce yenilediği 

modeli Compass’ı (pusula) Türkiye 

pazarına sundu. Etkileyici tasarımı ve markaya 

özgü arazi kabiliyetiyle araç pazara, yerini aldığı 

modelden çok daha iddialı bir giriş yapıyor. 3 

farklı motor ve 3 donanım seçeneğiyle satışa sunulan 

yeni Compass, lansmana özel 189 bin liradan 

başlayan fiyatlarla bayilerde yerini aldı. 

BAGAJ 100 LİTRE BÜYÜMÜŞ 

Lüks kompakt SUV pazarının yeni üyesi, standart 

olarak sunulan 4x4 sistemi ve vergi avantajlı motor 

seçenekleriyle dikkat çekiyor. Kompakt SUV’lerin, 

toplam SUV satışlarının yüzde 65’ini karşıladığını 

belirten Jeep Türkiye Direktörü Sinan Saip Bel, 

toplam satışlardaki SUV payının ise yüzde 10’u 

bulduğunu kaydetti. Yeni Compass’ın tamamen 

sıfırdan tasarlandığını söyleyen Bel, “Yeni araç 4.4 

metrelik uzunluğu ve 2.6 metrelik aks mesafesiyle 

sınıfın standartlarını rahatlıkla karşılıyor. Aracın 

bagaj hacmi 100 litrelik artışla 428 litreye ulaştı. Üstelik 

arka koltuklar katlandığında bu rakam 1250 

litreye kadar genişleyebiliyor” dedi. 

2020 HEDEFİ 10 BİN ADET 

Global anlamda SUV pazarının her geçen gün 

önemini arttırdığına dikkat çeken Sinan Saip Bel, 

“Yeni Compass, 2020 yılında yüzde 20 oranında 

büyümeyle 7.5 milyon seviyesine ulaşması beklenen 

ve dünya genelinde oldukça önemli ve büyüyen 

bir segment olan kompakt SUV segmentinde 

yer alıyor. Jeep ürün portföyünde anlamlı bir 

oyuncu olarak dikkat çeken Jeep Compass ile biz 

de Türkiye’de geçmişten bugüne tarihin en yüksek 

satış adetlerine imza atacağımıza inanıyoruz. 

Hedefimiz 2020 yılında toplam satış olarak 10 bin 

adetlere ulaşmak” açıklamasında bulundu. 




70’TEN FAZLA 

GÜVENLİK 

SİSTEMİ 

EuroNCAP’ten 5 yıldız 

almasıyla dikkat çeken 

Compass’ta Önden Çarpma 

Uyarı Sistemi, LaneSense 

ŞeritDeğiştirme İkaz Sistemi, 

Kör Nokta UyarıSistemi ve 

Arka Yol Algılama Sistemi, 

ekranda hareketli çizgilere 

sahip ParkView geri görüş 

kamerası, Otomatik Paralel 

ve Dikey Park Destek Sistemi 

bulunuyor. Compass’ta 

ayrıcaAdaptif Cruise Control, 

elektronik devrilme önleyiciözellikli 

Elektronik Stabilite 

Kontrolü (ESC) ve altı 

standart hava yastığı gibi 70’in 

üzerinde pasif ve aktif güvenlik 

ve emniyet özelliği de 

sunuluyor. Yeni Compass’ın 

“güvenlik kafesi” yapısında 

yüzde 65’in üzerinde yüksek 

dayanımlı çelik kullanılmış 

olması, modelin sağlamlığını 

daha da pekiştiriyor. 

1.4 LİTRELİK BENZİNLİ 

Longitude, Limited ve Trailhawk donanım 

seçenekleriyle sunulan araçta 2 dizel bir de benzinli 

motor görev yapıyor. 120 beygir gücündeki 

1.6 litrelik dizel ünite sadece önden çekiş ve manuel 

şanzıman kombinasyonuna sahip. 1.4 litrelik 

turbo beslemeli benzinli ünite, 4x4 çekiş sistemi 

ve standart sunulan 9 ileri otomatik şanzımanıyla 

öne çıkıyor. 170 beygir güç ve 250 nm tork üreten 

bu motor, Jeep Selec-Terrain sistemine sahip. 

Normal, kar, kum ve çamur sürüş modlarına 

sahip sistem, yol şartlarına göre en uygun çekişi 

sağlıyor. Aracın Trailhawk versiyonu sadece 2 litrelik 

dizel motor ve 4x4 sistemiyle birlikte sunuluyor. 

170 beygirlik dizel ünite, 9 ileri otomatik 

şanzımana sahip. Bu versiyon, standart modele 

göre yerden 2.5 santim daha yüksek (216 milimetre) 

ve 17 inçlik arazi lastikleriyle geliyor. 




JEEP EXPERIENCE CENTER 

Yeni Compass lansmanı, Koç Topluluğu Spor Kulübü 

Bağlarbaşı Korusu içinde yer alan Jeep Experience Center’da (JEC) 

gerçekleştirildi. Marka, burada mevcut Jeep kullanıcıları ve potansiyel 

müşteriler için güzel ve zorlu bir parkur hazırlamış. Etkinliklere 

katılmak isteyenlerin randevu almaları yeterli. 



Test-Hyundai i20 Active 1.0 T 

Daha havalı 

daha güçlü 

Yerli i20 ailesinin 

en havalı temsilcisi 

Active, 1.0 litrelik 

T-GDI motoruyla 

performansı tasarrufla 

buluşturuyor. 

Crossover tasarımlı 

araç, keyifli bir 

kullanıma sahip 




Maksimum hızı saatte 183 kilometre olan araç, 

keyifli bir kullanıma sahip. Net geçişlere sahip 

şanzımanın kısa oranları, ara hızlanmalarda da 

akıcı bir ivmelenme sağlıyor. Tatlı sert süspansiyon 

sistemi, yol tutuş ile konfor dengesini tutturabiliyor. 

Yeterli tutunma özellikleri sergileyen araç, otoyol 

kullanımında oldukça pürüzsüz ilerliyor. Fabrika 

verilerine göre aracın ortalama tüketimi 5.1 litre. Bu 

da 50 litrelik depoyla 1000 kilometreye yakın menzil 

anlamına geliyor. Bizim kullanımımızda ortaya çıkan 

6 litrelik ortalama da oldukça iyi bir değer. 


Dünyanın dev otomotiv üreticileri arasında 

yer alan Hyundai, Türkiye’de ürettiği 

modellerle Avrupa’da parlıyor. Markanın 

B sınıfında mücadele eden modeli ailesi i20 de 

bu iddialı otomobiller arasında. Hatchback karoser 

seçeneğini coupe ve Active versiyonlarıyla 

çeşitlendiren marka, farklı ihtiyaçlara uygun çözümler 

üretmeyi başarmış. Bu ayki konuklarımızdan 

olan i20 Active, kaslı görünümü ve arazi araçlarını 

hatırlatan koruma barlarıyla küçük bir crossover’da 

aranılan tasarımı karşılamayı başarıyor. 

17 İNÇLİK JANTLAR ÇOK ŞIK 

Hatchback kardeşinden 30 milimetre uzun, 26 

milimetre geniş ve 55 milimetre yüksek olan Active 

versiyonu, oldukça havalı görünüyor. Yeni ön 

ve arka tampon ile tamponların altındaki metal 

görünümlü kaplamalar arazi araçlarına gönderme 

yaparken, 17 inçlik sportif jantlar da çok şık. 

Aracın iç tasarımı ise kardeşinden farklı değil. Bej 

renkli kaplamalar kalite hissini artırırken, kokpitteki 

genel havayı destekliyor. Ergonomi ve işçilik 

açısından da başarılı olan kokpitte sınıfının üzerinde 

bir yaşam alanı sağlanmış. 301 litrelik bagaj 

da kullanışlı yapısıyla ön çıkıyor. 

998 CC’LİK BENZİNLİ 

Markanın yeni nesil küçük hacimli benzinli 

motoruna sahip konuğumuz, oldukça canlı bir 

yapıda. 3 silindirli 998 cc’lik ünite, turbo beslemeyle 

destekleniyor. 120 beygir güç ve 171.6 nm tork 

üreten motor, 1075 kilogramlık otomobile etkili 

bir performans sağlıyor. 6 ileri maneul şanzımanla 

sunulan bu motor, aracı 0’dan 100 km/s sürate 10.4 

saniyede ulaştırıyor. 




76 BİN 800 LİRA 

Tek donanımla sunulan aracın 1.0 litrelik T-GDI motorla fiyatı 76 bin 

800 lira. Bu fiyat, hatchback kardeşinden yaklaşık 1000 lira daha pahalı. Elite 

donanımında yokuş kalkış destek sistemi, ön/yan/perde hav yastıkları, klima, 

start/stop sistemi, 7 inç dokunmatik ekranlı navigasyon sistemi, hız sabitleyici, 

LED gündüz farları, 17 inç alaşım jantlar, viraj aydınlatmalı otomatik farlar, 

katlanır aynalar, park sensörü gibi uzun bir liste yer alıyor. 



Yenilik-Audi R8 RWS 

999 şanslı 

zengine özel 

R8 

Audi Sport, R8 

serisini, arkadan 

itişli yeni bir modelle 

zenginleştiriyor. 

Tamamen el yapımı 

olan yeni R8 RWS, 540 

beygirlik gücüyle öne 

çıkıyor 




Alman lüks otomobil üreticisi Audi, 

süperspor otomobili R8’e yeni bir 

versiyon ekledi. Markanın yüksek 

performanslı modellerini tasarlayan Audi 

Sport birimi, Coupe ve Spyder karoserleriyle 

üretilecek R8 V10 RWS modelini sadece 

999 adetlik üretimle sınırlandırmış. 

Yeni seri, yalın karakteri, tamamen mat 

siyah olan tek çerçeveli ızgarası, ön ve 

arkalarındaki havalandırma girişleriyle dikkat 

çekici bir tasarıma sahip. Coupe versiyonda 

iki yan kanattan üstteki parlak siyah 

renkte; alt kısımdaki ise gövdeyle aynı renkte 

tasarlanmış. 

DERİ VE ALCANTRANIN UYUMU 

R8 LMS GT 4’te olduğu gibi, Coupe versiyonda 

da otomobilin kaputu, tavanı ve 

arkası boyunca uzanan, opsiyonel kırmızı 

bir şerit yer alıyor. İç mekenda sürücü ve yolcuyu, 

deri ve alcantara kaplı spor koltuklar 

karşılıyor. Otomobile opsiyonel olarak yarış 

koltukları eklemek de mümkün. Ön panelde, 

otomobilin sınırlı sayıda üretildiğinin altını 

çizen “1 of 999” (999’da 1) amblemi yer alıyor. 



KONTROLLÜ 

DRIFTLERE UYGUN 

Yeni Audi R8 V10 

RWS’nin aks ağırlık 

dağılımı Coupe versiyonda 

40,6:59,4, Spyder 

versiyonda ise 40,4:59,6 

seviyesinde. Özellikle Şasi 

ve kontrol sistemlerindeki 

uyarlamalar sayesinde, 

standart Audi Drive Select 

dinamik sürüş modu 

sisteminde ‘dinamik’ modunu 

seçip, ESC Stabilizasyon 

Kontrol sistemini 

de ‘Spor’ moduna getirerek, 

kontrollü driftler 

yapmak mümkün. ESC 

sistemi, belirlenmiş sınır 

değerlere yaklaşıldığında 

devreye giriyor. Tork etkilerini 

tümüyle ortadan 

kaldıran elektromekanik 

direksiyon, kusursuz bir 

sürüş hassasiyeti sağlıyor. 

Audi R8 V10 RWS’de 

standart olarak sunulan 

siyah renkli, 19 inçlik, 

dökme alüminyum jantlar, 

5 kollu V tasarımına 

sahip. Önde 245/35, arkada 

ise 295/35 lastikler yer 

alıyor. 

5.2 LİTRELİK FSI MOTOR 


Audi R8 V10 RWS’nin ortasına yerleştirilen V10 motor, 540 beygir güç ve 540 nm tork üretiyor. üretiyor. Aracın coupe 

versiyonu sıfırdan saatte 100 kilometre hıza 3,7 saniyede çıkarırken (Spyder: 3,8 saniye), saatte 320 kilometrelik 

azami hıza ulaştırıyor. Yenilenen özel şasi ayarları ve çekiş sistemi ile arkadan itişli karaktere bürünen R8 V10 RWS, 

performansla birleşecek driftleri de vadediyor. Yeni çekiş sistemi ile 1509 kilogramlık araç, dört tekerlekten çekişli R8 

Coupe’den 50 kilogram daha hafif. Spyder versiyonunda ise, sürücüsüz 1680 kilogramlık ağırlık, R8 Spyder V10’dan 40 

kilogram daha azalmış durumda. 



Yenilik-Opel Grandland X 

Kompakt 

SUV pazarına 

yeni kan 

Opel’in Mokka ile başlattığı 

X ailesi, büyümeye devam 

ediyor. Markanın yeni C 

SUV modeli Grandland X, 

şık tasarımı ve kullanışlı 

yapısıyla öne çıkıyor 

Alman asıllı otomotiv üreticisi Opel, 

X ismini verdiği yeni model ailesinin 

3’üncü üyesini tanıttı. Mokka 

X ile başlayan, Crossland X ile devam eden 

bu yeni aile, şimdi de markanın C SUV 

segmentine giriş yapacağı Grandland X 

ile büyümesini sürdürüyor. Markanın 

PSA Grubu bünyesine katılmasının 

ardından yollara çıkacak ilk yeni model 

olan Grandland X, dinamik tasarımı, 

sunduğu gelişmiş teknolojik özellikleri ve 

geniş bagaj imkanı ile geniş ailelere hitap 

ediyor. 

HİBRİD VERSİYONU DA OLACAK 

Yeni araç, modern, dinamik hatları, 

yükseltilmiş oturma konumu ve geniş 

görüş açısının yanı sıra üstün teknolojik 

yenilikleri ile öne çıkıyor. Opel’in 

yeni SUV’si, markanın Plug-in Hybrid 

seçeneğini de sunacağı ilk modeli olacak. 

C SUV segmentinin iddialı modellerinden 

biri olmayı hedefleyen Grandland X kasım 

ayında Türkiye pazarına sunulacak. 4.48 

metrelik uzunluğuyla sınıf standartlarının 

üzerine çıkan yeni araç, 1.84 metrelik 

genişliği ve 1.64 metrelik yüksekliğiyle 

oldukça heybetli bir görünüme sahip. 

514 LİTRELİK BAGAJ 

2.67 metrelik aks aralığıyla geniş bir iç 

mekan vadeden aracın 514 litrelik bagajı 

da uzun yolculuklar için fazlasıyla alan 

sunuyor. Araçta opsiyonel olarak sunulacak 

Grip Control sistemi, M+S (çamur ve 

kar) tipi lastikleriyle hafif arazi şartlarında 

da yol alabilecek. Adaptif cruise control, 

yayaları da algılayabilen otomatik acil durum 

freni, gelişmiş park asistanı, 360 derece 

kamera sistemi, adaptif LED farlar (AFL) 

ve LED arka aydınlatmalar gibi teknolojik 

donanımlar da araçta yer alacak. 



Yenilik-Opel Grandland X 

GSI 2018’DE YENİDEN YOLLARDA 

Opel’in bir dönem yüksek performanslı modellerini adlandırdığı GSi 

ismi, yeni nesil Insignia’da tekrar hayat buluyor. 2018’de Türkiye’de satışa 

sunulacak olan Insignia GSi, benzinli ve dizel olmak üzere iki farklı motor 

seçeneğiyle yollara çıkacak. 2 litrelik BiTurbo (çift turbo) dizel ünite, 210 

beygir güç ve 480 nm tork üretiyor. 8 ileri otomatik şanzımanla kombine 

edilen dizel ünite gibi benzinli motor da 2 litre hacminde. Turbo beslemeli 

ünite, 260 beygir güç ve 400 nm tork üretiyor. 



Test-Nissan Micra 1.2 CVT 

Şehrin 

sevimli 

yüzü 

TEST-FOTO: GÖKHAN KARA 

Kendine has tasarımıyla küçük sınıfın en sevilen 

temsilcilerinden olan Nissan Micra, geniş iç mekanı ve pratik 

sürüş özellikleriyle şehir hayatı için tam bir biçilmiş kaftan 



Otomobil dünyasının radikal 

tasarımlı temsilcilerinden Nissan 

Micra, şehir kullanımına uygun 

yapısı ve keyifli kullanım özellikleriyle 

insanların hayatını kolaylaştırıyor. Küçük 

boyutlarına rağmen geniş bir iç mekana 

sahip olan otomobil, pratik yapısıyla dar 

sokaklarda bile rahat bir kullanım vadediyor. 

Bu ayki konuklarımızdan olan Micra, 

sınıfının en sevimli üyelerinden biri. Yuvarlak 

hatları ve iri farlarıyla çizgi film karakterlerini 

hatırlatan tasarımı, aracı şimdiden 

en çok bilinen küçük sınıfı otomobillerden 

biri haline getiriyor. Arka tasarımda dikkat 

çeken büyük bagaj üstü spoyler ve geniş 

tampon, şık jantlarla uyum içerisinde. 

3.78 METRE UZUNLUĞUNDA 

Sınıfındaki modellerden farklı bir 

çizgiye sahip olan aracın kendine özel bir 

tarzı var. Sadece 3,78 metrelik uzunluğu 

ve 1,67 metrelik genişliğine rağmen araç, 

hiç de küçük bir otomobil değil. Aracın iç 

mekanı, sınıfının en geniş olanları arasında. 

Sert plastik malzemelerden oluşan kokpit, 

başarılı işçilik sayesinde oldukça sessiz. 

Orta konsoldaki klima kumandaları, 

küçük bir alışma süreci gerektirse de 

kullanım açısından bir sorun yok. İç hacim 

konusunda nem önde hem arkada 

oturanlara yeterli yaşam alanı sunuluyor. 

üstelik 265 litrelik bagaj hacmi de sınıfın 

ortalamalarının üzerinde. 


MOTOR ŞEHİR İÇİNDE YETERLİ 

Micra, gücünü 1.2 litrelik benzinli motordan alıyor. CVT 

şanzıman ile desteklenen ünite, 70 beygir güç ve 110 

nm tork üretiyor. Bir şehir otomobili için yeterli olan bu 

veriler, kullanımda da bu görüşü destekliyor. 0-100 km/s 

ivmelenmesini 14.5 saniyede tamamlayan araç, saatte 161 

kilometrelik son süratiyle beklentileri karşılıyor. Fabrika 

verilerine göre ortalama tüketim 5.4 litre. Bizim elde 

ettiğimiz 6.3 litrelik ortalama da başarılı sayılabilir. Araçta 

kullanılan tatlı sert süspansiyon sistemi, konforla yol tutuş 

dengesini sağlamayı amaçlıyor. Sunulan konfor seviyesi, sınıf 

standartlarının üzerinde. Virajlarda sınırları zorlandığında 

önden kayma eğiliminde olan araç, ESP’nin standart olarak 

sunulması sayesinde sorun yaşatmıyor. 




FİYATIYLA İDDİALI 

60 bin 890 liradan başlayan (manuel şanzımanlı) fiyatlarla satışa 

sunulan Micra’yı, otomatik şanzımanla tercih edenler yaklaşık 6 bin 

lira daha gözden çıkarmalı. Buna rağmen araç, rakiplerinden çok 

daha iddialı bir fiyata sahip. Donanım olarak da geride kalmayan 

araçta 6 hava yastığı, ESP, lastik basınç uyarı sistemi, klima, hız sabitleyici 

ve sınırlayıcı, tavan spoylerinden oluşan uzun bir liste yer alıyor. 



Güncel-Lamborghini Aventador S Roadster 

Lamborghini’nin V12 

motorlu ürün yelpazesi 

S Roadster ile genişledi. 

740 beygir gücündeki 

yeni üstsüz, saatte 

350 kilometre sürate 

ulaşabiliyor 

İtalyan boğasının 

yeni üstsüzü 



Süperspor otomobil dünyasının zirveye oynayan 

markalarından Lamborghini, Aventador 

serisini genişletmeye devam ediyor. Aventador 

modelinin önce SV ardından da S versiyonlarını 

tanıtan marka, S’in üstsüzünü de yollara çıkarmaya 

hazırlanıyor. Markanın yeni modeli, S’in tasarım 

detaylarıyla şekilleniyor. Aventador S Roadster, ortaarka 

motorlu tek V12 süper spor roadster otomobil. 

Sınıfının en iyi performans değerlerini sunan araç, 

çok çeşitli renk ve yeni malzeme kullanımlarını içeren 

trim seçenekleri, karbon fiberin geniş çaplı kullanımı 

ve Lamborghini’nin Ad Personam kişiselleştirme 

programının neredeyse sınırsız potansiyeli gibi özellikleri 

bulunuyor. 

TAVAN SADECE 6 KİLOGRAM 

Otomobilin arka kısmı, coupe’den çok farklı çizgiler 

sergileyerek Roadster’e kendi aerodinamik karakterini 

veriyor. Arka pencereden geriye doğru, gövde 

renginin ve mat siyah karbon fiber motor kaputu 


kanatlarının birleşiminden meydana gelen bir motor 

köprüsü uzanıyor. İçerideki V12 motorun sergilenmesi 

için ayrıca şeffaf bir seçenek de sunuluyor. 

Ağırlığı 6 kilogramdan az olan çıkarılabilir açılır tavan 

panelleri, otomobilin yolcularına maksimum kabin 

alanı sağlamak için dışbükey olarak tasarlanmış. Kolay 

bağlama sistemi, tavan panellerinin hızlı bir şekilde 

çıkarılıp ön bagaja yerleştirilmesine olanak sağlıyor. 

V12 güç ünitesinin sesini duymak isteyenler için, elektrikli 

arka pencere tek bir düğmeyle açılabiliyor. 




İÇİYLE DIŞI UYUMLU 

Aventador S Roadster’ini daha da fazla kişiselleştirmek isteyen müşteriler için Ad 

Personam programıyla “markalama” ve “karbon fiber” gibi çeşitli dış ve iç paketler 

de sunuluyor. Aventador Roadster’in ‘S’ eki, yeni modeldeki tasarım ve teknoloji ilerlemelerini 

ifade ediyor. Roadster, dört çeker sistemi, yeni aktif süspansiyon, yeni 

dört tekerlekten yönlendirme sistemi ve Aventador S Coupé’de getirilen yeni EGO 

sürüş modunu kullanıyor. Ayrıca, süspansiyonun ve elektrikli kontrol sistemlerinin 

her yönden yeniden geliştirilmesiyle de ‘tam kontrol’ konsepti olağanüstü bir 

sürüş, kullanım ve performans sunuyor. 

4 FARKLI 

SÜRÜŞ MODU 

Aktif arka kanat, hıza ve seçilen sürüş 

moduna bağlı olarak otomobilin aerodinamik 

dengesini optimize ediyor ve önemli ölçüde 

güçlendirilen genel aerodinamik tasarımı, ön 

bastırma kuvvetini önceki Aventador’a kıyasla 

yüzde 130’un üzerinde geliştiriyor. Aventador S 

Roadster’in dört sürüş modu, çekiş, direksiyon 

ve süspansiyon yönetimi aracılığıyla otomobilin 

hareket şeklinin tüm yönlerini etkileyen STRADA, 

SPORT, CORSA ve yeni EGO modlarından birini 

seçme imkanı sunuyor. EGO modu sayesinde 

sürücü, her moddaki tercih ettiği kriterleri kendi 

sürüş stiline uygun olarak ayarlayabiliyor. 




25 SANİYEDE 300 KİLOMETRE HIZ 

Araçta kullanılan 6.5 litrelik V12 motor, 

coupe modelle aynı. 740 beygir güç ve 

690 nm tork üreten motor, gücünü 7 ileri 

ISR şanzımanla 4 tekerleğe birden aktarıyor. 

Coupe’den sadece 50 kilogram daha ağır (1625 

kilogram) olan S Roadster, 0’dan 100 km/s hıza 

3 saniyede ulaşıyor. Araç 0-200 km/s ivmelenmesini 

9, 0-300 km/s hızlanmasını ise 25 saniyede 

tamamlıyor. ISR şanzıman, 50 milisaniyeye 

varan sürelerde otomotikleştirilmiş vites 

değişimleri sağlıyor ve karbon seramik frenler, 

standart özellik olarak sunuluyor. Maksimum 

hızı saatte 350 kilometre olan araç, 100 km/s 

süratle yol alırken 31 metre içerisinde durabiliyor. 

Ortalama tüketimi 16.9 litre olan araçta 

önde 255/30 ZR20, arkadaysa 355/25 ZR21 

ölçüsündeki Pirelli P Zero’lar kullanılıyor. 



Yenilik-Nissan Leaf 

Yeni LEAF 

iddialı geliyor 

Nissan, öncü elektrikli araç ve ProPILOT teknolojilerini bir 

araya getirdiği yeni LEAF’i satışa sunuldu. Kompakt sınıf 

boyutlarındaki araç 40 dakikada şarj oluyor 

Nissan Türkiye 

Genel Müdürü 

Sinan Özkök 

Japon otomotiv üreticisi Nissan, geniş 

kitlelere hitap eden elektrikli aracı ve 

şirketin IntelligentMobility vizyonunun 

simgesi olan yeni LEAF modelini 

tanıttı. Tamamen elektrikli ve gelişmiş 

teknolojilerle donatılan araç, benzersiz bir 

fren ve sürüş deneyimi sunan e-pedal gibi 

son derece gelişmiş sürüş destek sistemleriyle 

donatılan markanın Avrupa’daki ilk 

otomobili olmasıyla dikkat çekiyor. 

YENİ OTONOM TEKNOLOJİLERİ 

Sadece gelişmiş sürüş destek sistemleriyle 

dikkat çekmekle kalmayan yeni LEAF, 

gerek dış gerekse de iç tasarımda çok daha 

modern ve çekici bir görünüm sunuyor. 

Ocak ayı itibariyle Avrupa’da satışa 

sunulmaya başlanacak olan yeni aracın, 

ilerleyen dönemde de Türkiye pazarına 

giriş yapması bekleniyor. Nissan Başkan 

ve CEO’su Hiroto Saikawa, “Geliştirilmiş 

otonom özelliklerle donatılan yeni LEAF, 

ProPILOT Park ve kullanım kolaylığı 

sağlayan e-Pedal gibi otonom 

sürüş teknolojileriyle bir yandan 

Nissan’ın elektrikli araç liderliğini 

güçlendiriyor, diğer yandan ise 

elektrikli araçların global olarak 

yaygınlaşmasını ve gelişmesini 

destekliyor. Yeni Nissan LEAF 

aynı zamanda gelecek Nissan modellerinde 

de karşımıza çıkacak olan 

üstün niteliklere sahip” dedi. 



Yenilik-Nissan Leaf 

378 KİLOMETRELİK MENZİL 

Tokyo’da düzenlenen lansmanda 

açıklamada bulunan 

Nissan Türkiye 

Genel Müdürü Sinan 

Özkök, şu bilgileri verdi: 

“IntelligentMobility 

vizyonumuzun önemli 

bir göstergesi olan Nissan 

Leaf, markamızın 

teknolojide ne kadar 

ilerlediğini gösteren en yeni 

ürünümüz. Dünyanın en çok 

tercih edilen elektrikli aracı olan Nissan 

Leaf, bir önceki nesle göre yüzde 40 daha fazla menzile 

sahip. ProPILOT gibi gelişmiş sürüş destek sistemleriyle 

ön plana çıkan ve tek şarj ile 378 kilometre mesafe 

kat edebilen Leaf, sunduğu sürüş keyfi ile Nissan 

müşterilerine farklı bir deneyim yaşatacak.” 

150 BEYGİRLİK MOTOR 

Araçta kullanılan yeni elektrikli güç aktarma organı 

110 kW (150 beygir) gücüyle daha canlı ve atak bir sürüş 

vadediyor. 320 nm tork üreten motor, 144 km/s’lik maksimum 

sürate ulaşabiliyor. 4.48 metrelik uzunluğu, 1.79 

metrelik genişliği ve 1.54 metrelik yüksekliğiyle kompakt 

sınıfın iri modellerinden olan yeni LEAF’in ağırlığıysa 

1535 kilogram olarak belirlenmiş. 40 kWh kapasiteli lityum 

iyon bataryaya sahip araç, normal prizden 16 (3 

kW) veya 8 (6 kW) saatte şarj edilebiliyor. Aracın hızlı 

şarj süresiyse sadece 40 dakika (yüzde 80’i). Daha fazla 

performans ve daha uzun bir menzile sahip bir beklentisi 

olanlar için Nissan 2018 yılının sonunda daha güçlü 

ve daha yüksek batarya kapasitesine sahip aracın yüksek 

performans versiyonunu da ürün gamına ekleyecek. 



Yenilik-Mercedes-Benz S-Serisi 

Konfor 

çıtasını iyice 

yükseltti 

Mercedes-Benz ürün gamının zirvesini 

temsil eden S-Serisi, yenilenen 

görünümü ve motor alilesiyle yollara 

çıkmaya hazırlanıyor. Araçta yeni 

teknolojilere de yer verilmiş 




Alman lüks otomotiv üreticisi 

Mercedes-Benz, amiral gemisini 

yeniledi. Markanın üst segment 

sedanı olan S-Serisi, tamamen yenilenen 

motor ailesiyle çok daha verimli hale 

getirilmiş. Sıralı 6 silindirli dizel ve benzinli 

motorların yanı sıra yeni V8 silindirli 

çift turbo beslemeli benzinli motor da 

ürün gamına ekleniyor. Geçtiğimiz yılı 

tüm dünyada lüks sedan pazarının en 

çok satan modeli olarak tamamlayan 

otomobil, daha da geliştirilen Intelligent 

Drive donanımı ile otonom sürüşe 

giden yolda önemli bir adım daha atıyor. 

Sürücüyü mesafe takibi ve direksiyon 

yönlendirmesinde daha da konforlu 

destekleyen Aktif Takip Yardımcısı Distronic 

ve Aktif Direksiyon Yardımcısı, 

viraj veya kavşak öncesinde seyir hızını 

otomatik olarak ayarlıyor. 

YOL BOZUKLUĞUNU TESPİT EDİYOR 

Araçta kullanılan Multibeam LED 

farlar ve Ultra Range uzun farlar geceyi 

gündüze çevirirken, yol bozukluklarını 

önceden tespit eden Road Surface Scan 

ve virajda eğimi dengeleyen Curve 

gibi özellikler yeni Mercedes-Benz S- 

Serisi’ndeki diğer önemli özellikler olarak 

öne çıkıyor. 2013 yılından bugüne kadar 

sedan gövde tipi 300 bin adetlik satış 

performansına imza atarken, S-Serisi’nin 

halen 6 farklı gövde tipi bulunuyor. Yeni 

Mercedes S-Serisi’nin yaşam alanını her 

biri 12,3 inç büyüklüğünde iki adet yüksek 

çözünürlüklü parlak ekran domine 

ediyor. Tek bir cam panel altında bir 

araya gelen ekranlar böylece tek bir geniş 

ekran görünümü sunuyor ve tasarım 

anlamında da orta konsolun yatay formlu 

mimarisini destekliyor. Bilgi ve eğlence 

sistemi ayrıca orta konsoldaki Touchpad 

kumanda paneli veya sesli komut sistemi 

Linguatronic üzerinden de kumanda 

edilebiliyor. Doğrudan direksiyon üzerine 

entegre edilen Distronic ve hız sabitleme 

sistemine ait kumanda düğmeleri 

de yeni S-Serisi’ndeki yeniliklerden biri 

olarak dikkat çekiyor. 




MOTORLAR GÜÇLENDİ 

Mercedes-Benz S 560 4MATIC ve Mercedes-Maybach S 560 4MATIC modellerinde sunulan yeni 

V8 silindirli çift turbo beslemeli motor 469 beygir güç ve 700 nm tork üretiyor. Bu da, yerini aldığı V8 

motora göre ortalama yüzde 10 daha düşük tüketim anlamına geliyor. Yeni S 63 4MATIC+ modelinde 

ise üstün performansı çok daha düşük yakıt tüketimi değerleriyle elde etmek üzere önceki nesildeki 5,5 

litre hacimli V8 motor, yerini silindir kapatma özelliğine sahip AMG imzalı 4,0 litre hacimli V8 silindirli 

çift turbo beslemeli motora bırakıyor. 612 beygir gücündeki yeni motor, 8.9 litrelik ortalama tüketimiyle 

dikkat çekiyor. Marka, tarihinin en güçlü dizel otomobil motorunu S 400 d 4MATIC versiyonunda 

kullanıma sunuyor. Yeni sıralı 6 silindirli turbo beslemeli dizel motor 340 beygir güç ve 700 nm tork 

üretiyor. 3 litrelik ünitenin ortalama tüketimiyse öncüsünden yüzde 7 daha düşük, sadece 5.6 litre. 




853 BİN LİRADAN BAŞLIYOR 

Araçta kullanılan diğer dizel motor ise aynı hacimde 258 beygir güç ve 600 nm tork üreten S 350 d. 4MATIC 

seçeneğinde olan aracın ortalama tüketimi 5.1 litre olarak belirlenmiş. S 600’de V12 motor görev yapmaya 

devam ediyor. 6 litrelik benzinli ünite, 530 beygir güç ve 830 nm tork üretiyor. Güçlü motor aracı 0’dan 100 km/s 

sürate 4.6 saniyede ulaşırken ortalama tüketimi ise 11.6 litre. Markanın showroomlarında yerini alan otomobilin 

başlangıç fiyatı bile 853 bin 300 lira olarak belirlenmiş. 



Test-Volvo S90 D5 AWD 

İsveç usulü 

salon konforu 


Volvo’nun yeni üst sınıf sedanı S90, 

tasarımı ve donanım özellikleriyle rakiplere 

gözdağı veriyor. Markanın tüm hünerlerini 

sergilediği araç, güçlü dizel motor ve konfor 

özelleriyle mest ediyor 




Otomotivin en ‘sağlam’ imajlı markalarından 

olan Volvo, her yeni modeliyle tüketicileri 

şaşırtmayı başarıyor. Markanın özellikle 

son dönemde ortaya koyduğu yeni tasarım 

anlayışı ve teknolojik atımı, gerçekten takdire şayan. 

Markanın yeni üst sınıf sedan modeli S90, bu övgü 

dolu gelişimin en önemli parçası. Gerek tasarımı 

gerekse donanım özellikleriyle çıtayı bir hayli yükselten 

marka, konfor özellikleriyle de yerini aldığı 

S80’in çok daha fazlasını sunmayı başarıyor. Bu ayki 

konuklarımızdan olan S90, etkileyici tasarımıyla 

olduğundan da büyük görünüyor. 4.96 metrelik 

uzunluğu, 1.89 metrelik genişliği ve 1.44 metrelik 

yüksekliğiyle sınıfının en iri otomobillerinden olan 

araç, sportif olduğu kadar teknolojik de görünüyor. 

LED’lerle donatılan aydınlatmalar, farklı tasarıma 

sahip ön ve arka farlar ve ışık oyunlarıyla geleceğin 

otomobillerine gönderme yapılmış. 

19 HOPARLÖRLÜ KONSER SALONU 

Aracın iç mekanıysa tek kelimeyle kalite kokuyor. 

Ahşap ve deri kaplı iç mekanda yaşam alanı çok 

ferah. Yalıtımdan ergonomiye, malzeme kalitesinden 

işçiliğe kadar kusur bulmak çok zor. Aracın 

tavanından tabanına kadar her yerde yumuşak 

malzemeler kullanılmış. Aracın arka koltuklarında 

oturanlar için hayat çok daha güzel. Rahat koltuklar, 

etkileyici diz mesafesiyle makam aracı prestiji 

vadediyor. 500 litrelik bagaj yeterli olsa da rakiplerin 

gerisinde. Etkileyici izolasyon sayesinde aracın 

içinde adeta çıt çıkmıyor. Ta ki test aracımızda yer 

alan BowersWilkins imzalı ses sistemini açana kadar. 

Sistem aracı yürüyen bir konser salonuna 

çeviriyor. 19 hoparlörlü ve 12 kanallı amfiye sahip 

sistem, tam 1400 watt gücünde. Sistem, bugüne kadar 

kullandıklarımızın en güçlüsü. 





Araçta kullanılan çift turbo destekli D5 motor, 

2.0 litre hacminde. 4 silindirli ünite, 4 tekerlekten 

çekiş sistemiyle kombine ediliyor. 235 beygir güç 

ve 480 nm tork üreten motor, 8 ileri Geartronic 

şanzımanla sunuluyor. 1.8 tonluk S90’a spor 

otomobilleri aratmayan performans sağlayan 

ünite, ara hızlanmalarda da etkileyici. 0-100 km/s 

ivmelenmesini 7 saniyede tamamlayan araç, saatte 

240 kilometre sürate ulaşabiliyor. 4 tekerlekten 

çekiş sayesinde oldukça dengeli olan otomobil, yol 

tutuş yeteneğiyle de beklentileri karşılıyor. Fabrika 

verilerine göre aracın ortalama tüketimi 5.1 litre. 

60 litrelik depoyla menzil yaklaşık 1200 kilometre. 

Performans ve sürüş keyfi düşünüldüğünde sağ 

ayağına hakim olabilenler 7 litreyi aşmayan 

ortalamalar yakalayabilir. Sakin sürüşlerde ise 6 

litrenin altına inmek hiç de zor değil. 




FİYAT ALMANLAR’DAN MAKUL 

Türkiye’de tamamı 2 litre hacimli 

4 farklı motor seçeneğiyle satılan 

aracın başlangıç fiyatı, 373 bin 

405 lira olarak (D4, Momentum) 

belirlenmiş. Bize konuk olan 

Inscription Plus donanımlı D5 

AWD versiyonunu tercih edenler, 

kesenin ağzını 466 bin 455 liraya 

kadar açmalı. Fiyat yüksek 

gibi görünse de, S90’ın Alman 

rakiplerinden daha makul bir 

fiyatla sunulduğunu belirtelim. 

Üstelik birinci sınıf bir kalite ve 

donanım listesi de buna dahil. 



Yenilik-Alfa Romeo Stelvio 

Alfa Stelvio 

kasımda 

geliyor 

İtalyan lüks otomobil 

üreticisi Alfa Romeo, en yeni 

modeli Stelvio’yu pazara 

sunmaya hazırlanıyor. 

Markanın ilk SUV’u olan 

araç, performans ve sürüş 

keyfiyle öne çıkıyor 




Alfa Romeo’nun ilk SUV modeli olan Stelvio, ülkemiz 

yollarında kasım ayından itibaren boy 

göstermeye hazırlanıyor. Etkili sürüş deneyimi, 

yüksek performansı ve dinamik tasarımıyla rakiplerinden 

ayrışanAlfa Romeo Stelvio, 2 benzinli motor seçeneğiyle 

pazardaki yerini alacak. Daha ilk bakışta bir Alfa Romeo 

olduğunu hissettiren tasarım oldukça agresif ve şık. 

Aracın zarif ve kaliteli iç mekanı ise orta sınıf bir premium 

SUV’un tüm gereksinimlerini karşılıyor. Kaliteli 

malzemelerle ve birinci sınıf bir işçilikle şekillendirilen iç 

mekenda deri, ahşap ve kumaş olmak üzere farklı malzemeler 

şık bir kombinasyon ortaya çıkmış. 

14 HOPARLÖRLÜ SES SİSTEMİ 

Yüksek oturma pozisyonu da yola hakim bir sürüş 

sunarken, yeni AlfaDNA’sının da katkısıyla Stelvio bir 

Alfa Romeo spor otomobilinden beklenen sürüş keyfini 

sunuyor. Çift bölgeli iklimlendirme sistemi ve Harman 

Kardon imzalı 14 hoparlörle donatılan Alfa Connect bilgi 

ve eğlence sistemi gibi donanımlar araç içi yaşam konforunu 

daha da arttırıyor. Orta konsolun en üst noktasında, 

sürücünün görüş alanında, Magneti Marelli ile birlikte 

geliştirilen, 8,8 inç büyüklüğündeentegre 3D navigasyonlu 

yüksek çözünürlüklü ekranın boyutu Alfa Connect 

konumlanıyor. 




İKİ FARKLI BENZİNLİ MOTOR 

Stelvio, etkileyici tasarımının hakkı veren motor seçenekleriyle pazara sunulacak. Araçta sunulan 2 litrelik turbo beslemeli 

benzinli ünite, 280 beygir güç üretiyor. Tamamen yeni bu motor, 200 bar ile çalışan yüksek basınçlı direkt enjeksiyon sistemi 

gibi teknolojilerin de katkısıyla, bütün devir bandı boyunca canlı bir karakter ve gaz emirlerine çabuk cevap veren bir 

yapı sergiliyor. 400 nmlik tork da sınıfının en iyi değerlerinden. Sportif SUV, bu motorla 0-100 km/s ivmelenmesini sadece 

5.7 saniyede tamamlıyor. Saatte 230 kilometrelik maksimum süratiyle de iddialı olan araç, 8 ileri otomatik şanzıman ve Q4 

dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte sunuluyor. Sarsıntısız geçişleriyle öne çıkan şanzıman, direksiyon kolonuna entegre 

vites değiştirme kulakçıklarıyla manuel vites değiştirme imkanı da sunuyor. Araçta görev yapan 2.9 litrelik turbo beslemeli 

benzinli motorsa isteğe bağlı olarak sipariş edilecek. 510 beygirlik bu versiyon, sınıfının en hızlı modeli olmaya aday. 



Haber-Audi AI Trafik Kontrolu 

Audi, otonom sürüşte bir aşama daha 

kaydetti. Marka, SAE standartlarında 

3’üncü seviye otonom sürüşe olanak 

sağlayan ilk sistemi devreye alıyor 

Sıkışık trafikte 

de otonom sürüş 




Alman lüks otomobil üreticisi Audi, otonom 

sürüşte yeni bir adım daha atıyor. Marka, Audi 

AI sıkışık trafik pilotu ile otomatik sürüşü yepyeni 

bir seviyeye taşıyor. Markanın geliştirdiği sıkışık trafik 

pilotu, yoğun trafikte 60 kilometre kadar otomatik sürüş 

gerçekleştiriyor. Pilot, dünyada SAE standartlarına göre 

3’üncü seviyede otonom sürüşe olanak tanıyan ilk sistem. 

ANİDEN ÖNE GEÇENLERİ ALGILIYOR 

Audi AI sıkışık trafik pilotu, yeni A8’in yoğun trafikte 

60 kilometreden düşük hızlarda ilerlemesi durumunda, 

ana yollarda ve iki yönlü trafiğin fiziksel bariyerlerle 

ayrıldığı çok şeritli otoyollarda sürüş kontrolünü ele 

alıyor. Sistem, kendi şeridinde durma pozisyonundayken 

ilerleme, hızlanma, direksiyon kontrolü ve frenleme gibi 

fonksiyonları yerine getiriyor. Ayrıca aniden öne geçen 

araçları algılıyor. 

SÜREKLİ TAKİBE GEREK YOK 

Sürücü, orta konsol üzerindeki AI düğmesine basarak 

sıkışık trafik pilotunu devreye aldığında, ayağını gazdan, 

ellerini de direksiyondan çekebiliyor. Yine de sürücünün, 

tetikte kalması ve sistemin komutuyla otomobilin kontrolünü 

devralmaya hazır olması gerekiyor. 2’nci seviyede 

otonom sürüşün aksine, otomobili sürekli takip etmek 

zorunda olmayan sürücüler, araçtaki bilgi ve eğlence sisteminin 

desteklediği başka bir etkinliğe odaklanabiliyorlar. 

Audi sanal kokpit, yeni A8’in hareketlerini ve çevresindekileri 

biçimlendirilmiş bir şekilde görüntülüyor. 




UYUYANDAN DİREKSİYONU DEVRALIYOR 

Sıkışık trafik pilotu devredeyken, bir kamera sürücünün gerekirse direksiyon kontrolünü devralmaya hazır 

olup olmadığı kontrol ediyor. Kamera, başın ve gözlerin konumunu ve hareketini analiz ederek anonim veriler 

oluşturuyor. Örneğin, sürücünün gözleri uzun bir süre kapalı kalırsa, sistem sürücüye otomobilin kontrolünü 

devralma komutu veriyor. Devralma komutu, görsel ve işitsel uyarılarla başlayarak, acil durum frenine kadar üç 

aşamadan oluşuyor. Hız 60 kilometreyi aşarsa veya trafik açılmaya başlarsa, sıkışık trafik pilotu, sürücüye sürüşü 

devralması gerektiğini bildiriyor. Sürücünün bu komutu ve ardından gelen uyarıları dikkate almaması halinde otomobil, 

bulunduğu şeritte tamamen durana kadar fren yapıyor. Marka, yeni A8’de sıkışık trafik pilotunun seri üretimini, 

ilgili ülkelerdeki yasal koşullara göre kademeli olarak gerçekleştirmeyi planlıyor 



Test-Porsche 911 GT3 ve Cayenne Turbo 

Porsche’den iki 

yenilik birden 

Tamamen yenilenen Cayenne ile dikkatleri üzerine 

çeken Porsche, şimdi de aracın Turbo versiyonunu 

tanıttı. Marka ayrıca, Touring Paketi’ne sahip 911 

GT3’ü sahneye çıkardı 



Hassaslık hedefiyle geliştirilen temel 

tasarıma ek olarak, aktif arka 

aks yönlendirme sistemi sayesinde 

şasinin yol tutuşu da üst seviyeye 

çıkarılmış. Bu sistem, otomobilin 

hızına bağlı olarak arka tekerlekleri 

ön tekerleklerle aynı veya ters 

yönde döndürerek, çevikliği ve dengeyi 

artırıyor. 


Alman lüks spor otomobil üreticisi Porsche, 

Frankfurt Otomobil Fuarı’nda iki 

iddialı modelinin birden lansmanını 

gerçekleştirdi. Marka, Porsche Touring Paketi’ne 

sahip 911 GT3’ü ilk kez tüketicilerin karşısına 

çıkarırken 911 ruhunu taşıyan SUV modeli 

Cayenne Turbo da yeni nesliyle boy gösterdi. 

500 BEYGİRLİK GT3 

Fuarda ilk kez sergilenen Touring Paketine 

sahip 911 GT3, sadece manuel 6 ileri vitesli 

olarak sunuluyor. Sabit arka kanat yerine 911 

Carrera’daki gibi, hareketli bir arka spoiler 

mevcut. 911 GT3’ün sade dış görünüşünün 

altında kusursuz bir motor sporları teknolojisi 

yatıyor. Doğrudan motor sporlarından alınan 

4 litrelik motor 500 beygir güç ve 460 nm tork 

üretiyor. İdeal vites aralıkları sayesinde Touring 

Paketine sahip 911 GT3 sıfırdan saatte 100 kilometre 

hıza 3.9 saniye gibi kısa bir sürede çıkıyor 

ve saatte 316 kilometrelik son sürate ulaşabiliyor. 

ARKA AKS YÖNLENDİRMELİ ŞASİ 

Touring Paketine sahip GT3’ün gövde 

tasarımı, otomobilin arka kısmı hariç, olduğu 

gibi korunmuş. Yani otomobilin özel olarak 

tasarlanmış ön kısmındaki geniş hava girişleri 

ve bagaj kapağının önünde yer alan 911 GT3’e 

özgü hava çıkışları Touring Paketi’nde de bulunan 

tasarım özellikleri arasında. Arka aks 

yönlendirmeli rijit şasi sayesinde virajda çevik, 

düz yolda dengeli 911 GT3’ün şasisi, markanın 

motor sporlarındaki deneyiminin bir kanıtı 

niteliğinde. 




550 BEYGİRLİK DEV SPORCU 

Porsche’nin diğer yeniliği ise büyük bir risk alarak pazara sunduğu SUV modeli Cayenne’in yeni Turbo 

versiyonu. Tamamen yenilenmiş 3’üncü nesil Cayenne kendi segmentinde sportif performans standardını 

bir kez daha yükseltiyor. Otomobilin çift turbolu 4 litrelik V8 motoru 550 beygir güç üretiyor. Geliştirilen 

sürüş dinamiklerinin temelinde ise, tavan spoiler’ını da kapsayan aktif aerodinamik paketi, kontrollü üç 

odalı havalı süspansiyon, ön ve arkada farklı ebatta lastikler ve yeni yüksek performanslı frenler gibi yenilikçi 

teknolojiler yer alıyor. Arka akstan yönlendirme ve 48 voltluk elektronik devrilme önleme sistemi 

gibi ilave opsiyonlar da sunan bu SUV, gerçek bir spor otomobilin sürüş deneyimini sunuyor. Sıfırdan 

100 km/s hıza 4.1 saniyede (Sport Chrono Paketi ile 3.9 saniyede) çıkan Cayenne Turbo’nun azami hızı 

ise saatte 286 kilometre.

otogundem dergi ekim 2017

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

Delete template?

Save as template?