İstanbul - Örme Sanayicileri Derneği
İstanbul - Örme Sanayicileri Derneği
İstanbul - Örme Sanayicileri Derneği
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
ÖRME DÜNYASI I TOPLANTI<br />
rotasını ve yol haritasını belirlemek<br />
üzere bir araya geldiklerini ifade eden<br />
Çağlayan, yapacakları çalışmayla da<br />
Avrupa pazarlarındaki son gelişmeler<br />
ve avro, dolar paritesindeki gelişmeleri<br />
değerlendireceklerini kaydetti.<br />
İhracat odaklı bir üretim stratejisi<br />
prensibinin kendileri için çok önem<br />
arz ettiğini belirten Çağlayan, “ Kamu<br />
ve özel sektörün bir araya gelmesiyle<br />
oluşan bu kurul belli aralıklarla gerek<br />
üretimi gerek yatırımı ilgilendiren<br />
tüm birimlerin oturup yeniden hem<br />
ihracatımızın içinde bulunduğu<br />
sorunların tespiti ve bunların çözüm<br />
önerilerini burada tartışacağız” dedi.<br />
Üretimin yapısının bu çalışmalar içinde<br />
mutlaka gözden geçirilmesi gerektiğinin<br />
altını çizen Bakan Çağlayan, bu konuda<br />
zaman zaman yanlış anlaşılmaların<br />
olduğunu söyledi. Çağlayan sözlerine<br />
şöyle devam etti: “İhracata dönük<br />
üretim stratejisi değerlendirme kurulu<br />
oluşturma hedefimiz ihracatımızı<br />
ve ihracatımızın belirleyicisi olan<br />
üretimimizi bütünsel bir bakış açısıyla<br />
ele almaktır. 2023 yılı hedefimiz<br />
olan 500 milyar dolarlık ihracatın<br />
gerçekleşebilmesi için ekonomimizde<br />
ve ekonomimizin bileşenleri olan dış<br />
ticaretimize bağlı olarak buna olarak<br />
üretimimizde yaşanması gereken<br />
yapısal dönüşümü sağlayan politikaları<br />
hayata geçirmek olacaktır. Kurul<br />
ilk toplantısında çalışma planını ve<br />
takvimini görüşecektir.<br />
Çalışma usul ve esaslarını<br />
belirleyecektir. Kurul sürdürülebilir ve<br />
istikrarlı ihracat artışını sağlayacak<br />
politikaların oluşturulması adeta bir<br />
rampa görevi görecektir adeta bir roket<br />
rampası gibi bir görev görecektir. Nasıl<br />
ki kayak sporunda daha yükseğe ve<br />
uzağa gitmek için sporcular rampadan<br />
atlıyorsa bu kurul da ihracatta daha<br />
uzağa gitme rampası olacaktır.”<br />
Strateji, 4 Bileşenden Oluşacak<br />
Çağlayan, avro/dolar paritesindeki<br />
gelişmelerin ihracata etkisi hakkında<br />
bilgi verirken de dış ticaret rakamlarının<br />
dolarla açıklandığını, paritenin<br />
düşmesi nedeniyle ihracatta da düşüş<br />
gerçekleşmiş gibi bir tablo ortaya<br />
çıktığını anlattı. Bakan Çağlayan,<br />
Haziran ayındaki dış ticaretin, Ocak<br />
ayındaki pariteye göre yapılmış olması<br />
halinde ihracat rakamının 769 milyon<br />
dolar fazla hesaplanacağına işaret etti.<br />
İthalattaki enerji maliyetleri, ithalatın<br />
yüzde 60’ından fazlasının dolar<br />
üzerinden yapılması gibi faktörlerin de<br />
dış ticarette bazı olumsuz gelişmeleri<br />
ortaya koyduğunu ifade eden<br />
Çağlayan, “Şunu ifade etmemiz lazım<br />
ki; bu yapısal durumun değişmesi<br />
için paritenin istediğimiz seviyeye<br />
gelmesini bekleyemeyiz. Şunu çok net<br />
ifade etmemiz lazım biz sektörlerimize<br />
rekabet gücü kazandıracak,<br />
firmalarımıza maliyet, kalite avantajı<br />
sağlayacak stratejiler geliştirmek<br />
mecburiyetindeyiz” dedi.<br />
Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yüzde<br />
80’nini sanayi ürünlerinin oluşturduğunu,<br />
ancak yoğunluğun düşük ve orta düşük<br />
teknojili üretim yapısına dayalı olduğu<br />
anlatan Çağlayan, şöyle konuştu:<br />
“Dünya ticaretindeki payı en yüksek<br />
63<br />
Temmuz - Agustos 2010<br />
grup orta-yüksek teknolojili sektörlerdir.<br />
Bu grup içinde yer alan otomotiv,<br />
makine ve tesisat ile elektrikli makine<br />
ve araçları sektörleri ihracatı hızla<br />
genişlemekle birlikte Türkiye’nin<br />
ihracatının hala dünya ticareti içinde<br />
payı azalan düşük ve orta teknolojili<br />
sektörlerde yoğunlaştığını da hep<br />
beraber görüyoruz. Bu noktada Türkiye<br />
için ihracata dönük üretim stratejisi<br />
kaçınılmaz ve ciddi bir ihtiyaç olarak<br />
karşımıza çıkıyor.<br />
Bu stratejinin 4 ana bileşeni var; Bunun<br />
bir tanesi düşük teknolojili sektörlerde<br />
katma değeri yüksek ürünlere geçişin<br />
sağlanması. Orta-düşük teknolojili<br />
sektörlerde üretimin artırılması ve<br />
daha yüksek katma değerli ürünlere<br />
geçilmesi. Üçüncü bileşen olarak orta<br />
yüksek teknolojili sektörlerde üretim<br />
artışına ulaşılması ve son olarak da<br />
yüksek teknolojili sektörlerde de yeni<br />
yatırımların gerçekleştirilmesidir.”<br />
Girdi Tedarik Stratejisi Oluşturulacak<br />
Söz konusu yapının kurulmasının<br />
kolay olmayacağını, ancak sanayi<br />
envanteri, ülke masaları gibi verilerin<br />
altyapı oluşturacağını anlatan Çağlayan,<br />
bu çerçevede “girdi tedarik stratejisi”