30.04.2021 Views

THOTH - YENİ NESİL DERGİ 1.SAYI

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İSTANBUL KÜLTÜR SANAT VAKFI GENEL MÜDÜRÜ

GÖRGÜN TANER

Röportaj Kültür Sanat / Vakıf

1

Sz İstanbul Kültür Sanat Vakfı

(İKSV) bünyesnde uzun yıllar

boyu yer aldığınız kıymetl

görevlern akabnde 2002

yılından bu yana Genel Müdür

görevn görevn üstlenmenzle üstlenmenzle tanıyoruz.

Karyernzde şu ank

konumunuza gelene kadark kadark

serüvennzden, serüvennzden, kültür ve sanata

olan lgnzn lgnzn nasıl başladığından

bahsedeblr msnz?

Entelektüel brkmnzn

oluşumunda çevrenzn çevrenzn ve

alenzn etklern nasıl

değerlendryorsunuz?

İKSV'de çalışmaya başlamadan önce

sinema, tiyatro, konser faaliyetlerine hem

giderdim hem de bu alanlarda okurdum.

İKSV, bütün bunların bir bileşkesi gibi

geldiği için benim için her zaman ilgi

çekiciydi. İstanbul Kültür Sanat Vakfı için

çalışmaya henüz Boğaziçi’nde Tarih

bölümü öğrencisiyken başladım. Yıllar

içinde de yöneticiliğe giden yol şekillendi

elbette. 1983’ün Mart ya da Nisan ayıydı,

İstanbul Festivali’nin rehber

koordinasyonunu yapan Serdar Atav beni

arayıp “Film Festivali’nde çalışır mısın?”

diye sordu. “Peki.” dedim ve 86’ya kadar

okulla beraber part-time çalıştım.

2

Önce Film Festivali’nde mekân

sorumlusu, ardından İstanbul

Festivali’nde yönetmen yardımcısı

olarak çalıştım, Caz Festivali’nin

direktörlüğünü yürüttüm ve 2002’den bu

yana da İKSV’nin genel müdürlüğünü

üstleniyorum ve uzun yıllardır burada

mutlulukla çalışıyorum. İKSV, kurucusu

Nejat Eczacıbaşı’nın çok sağlam

düşünsel temellere oturttuğu bir kurum.

Bir değil birçok kuşak İKSV’nin

faaliyetleri ve hayatı zenginleştiren

festivalleri ile büyüdü. Hem benim hem

de çevremdeki birçok sanatsever

arkadaşımın hayatında çok önemli bir

yeri ve katma değeri var.

1983 yılından ber İKSV

bünyesnde öneml

pozsyonlarda çalışmış br

olarak geçmşten bugüne

İstanbul’dak kültür-sanat

algısının evrmn ve bzler

bekleyen geleceğ nasıl

değerlendryorsunuz?

Br röportajınızda çnde

bulunduğumuz süreçten dolayı

sadelğe gdleceğn

belrtmşsnz, szce kültürsanat

alanında sadeleşrken

yolumuzu kaybetmemek adına

gelecek nesllere aktarılması

gereken en öneml şey nedr?

Bizleri bekleyen gelecekte

dünyamızın giderek yaşaması daha

da zor bir yere dönüşeceğini

düşünüyorum ne yazık ki. İklim

değişikliği, gelir adaletsizliği,

toplumsal cinsiyet eşitliği ve ifade

özgürlüğü konuları sanat dünyasının

da gündemini belirleyecek. Sadece

sanat dünyasının değil aslında

dünyamızın da gündemini

belirleyecek. Bizim için önemli olan

ise hem bu alandaki farklı sesleri

hem de kültürel çeşitliliği yansıtmak.

Kültürlerin eşit olduğunu yinelemek,

hatırlatmak… Hep bahsettiğimiz

zenginlik, bu çeşitliliği ve çok

sesliliği sağlayabilirsek

gerçekleşecek. Yoksa dünya tek sesli

ve yıkıcı bir yere doğru gidecek.

COVID-19 sanat dünyası dâhil birçok

şeyin yeniden yapılandırılmasını

hızlandırdı. Sanatçılar da sanat

kurumları da bu dönemde kendi

alanlarını yeniden gözden geçirmek

zorunda kaldı. Önümüzdeki dönemde

tüm dünyada tasarrufa önem

verilecek. En azından bir süre çok

büyük prodüksiyonlu konserler,

oyunlar, etkinlikler göremeyeceğiz

muhtemelen. Her alanda olduğu gibi

kültür sanat alanında da sade bir

dönem bizi bekliyor. Sadeleşirken

yaratıcılığın, dayanışmanın ve iş

birliğinin önemini daha da iyi

anlayacağımız bir dönem içine

giriyoruz. Bu nedenle gelecek

nesillere eleştirel ve özgür

düşüncenin önemini tekrar

hatırlatmak istiyorum. Çok renkli

olmak, bir arada durabilmek,

herkesin hassasiyetini göz önünde

bulundurup empati kurabilmek

yolunuzu kaybetmenizi

engelleyecektir.

18

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!