22.03.2022 Views

KADIKÖY LIFE / Mart & Nisan 2022

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Spor

lerimizle kurduğumuz bağlantılar oldu. Bu

kardeşlerimiz, kendi içimizde kurduğumuz

iletişim gruplarında bulduğumuz belgeleri

paylaşırken bize destek oldular. Sonra biraz

da biz onlara destek olalım dedik. Birçoğunun

lisansüstü eğitimlerini spor tarihi üzerine

almalarını temenni ediyoruz. Onlar şimdi

düşünme, bir anlamda da desteklenme

aşamasındalar. Dolayısıyla öğrencisinden

öğretim görevlisine, gönüllüsünden arşiv

sahiplerine ciddi bir sinerji meydana geldi.

Derneğinize üye kayıtları başladı mı?

Birlikte çalışmayı istediğiniz

kimseler var mı?

Henüz kuruluş işlemleri yeni tamamlandı.

Bu yüzden şimdilik sekiz kişilik bir kurucular

heyetimiz var ama yakında kapısını

çalacağımız ve devamlı irtibatta olduğumuz

kişileri zikretmeden geçmeyelim. Değerli bir

Beşiktaş tarihçisi olmasının yanında erken

dönem Türk spor tarihi için çok mühim

bulguların altına imza atan Serhan Oytun

Eroğlu… İzmir şehri spor tarihini yazarken

eşsiz bilgileri gün yüzüne çıkartan Karşıyaka

tarihçisi Bedri Cumhur Doğu… Galatasaray

üzerine çalışan ve örnek derecede güzel bir

“Galatasaray Kuruluş Tarihi” kitabı yazan,

birçok kişinin bileceği bir isim Melih Şabanoğlu…

Rize’den başarılı şehir tarihçisi Fatih

Sultan Kar... Bu isimlerin de kapısını çalıp,

bu bahsettiğimiz sinerjiyi çok daha verimli

kılmaya çalışacağız.

Türkiye’de spor tarihine dair çalışmalar

için “Yapıldı, bitti” algısının değiştiğini

görüyoruz. Bunda sizin çalışmalarınızın

da payı var. Bu konuda neler

söyleyebilirsiniz?

Türkiye’de spor tarihi, üzerinde çok spekülasyon

yapılan ve insanları ayrıştırmaya çok

müsait; özellikle bilgi-belge sahibi olmadan,

renkleri kullanarak düşmanlığın körüklendiği

bir alan. Tabii bizim tarih üzerinden bütün

toplumu bir araya getirmek gibi bir amacımız

yok. Fakat en azından doğruların ortaya

konmasını sağlamak istiyoruz. Ülkemizde ve

dünyada spor, 1980’den sonra bir ekonomik

olgu hâline geldi ama bu tarihten önce sporun

kolektif, sosyal ve politik anlamları var.

Biz biraz da bu döneme eğilmek, bu dönem

özelinde Türkiye’nin ve dünyanın tarihine

paralel giden noktalara temas etmek istiyoruz.

Türkiye’de özel arşivlerde sahiplenilmesi

gereken belgeler, özellikle eski yazıyla

basılmış spor yayınları var ve bunlar yakın

zamanda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

Biz bunları bazı insanların elinde ekonomik

bir meta hâline gelmeden evvel tarihe ve

kamuya mal etmek istiyoruz. Bu anlamda

çok önemli bir destekçimiz de var. Dijital

Bilgi Derneği Başkanı, sevgili Zafer Batık…

Bu belgelerin dijital ortamda kamuoyuyla

paylaşılması için o da kendi ekibiyle beraber

bir çalışma sürdürüyor.

Belgelere genellikle referans yolu ile

ulaşıyorsunuz. Bize biraz bu süreçleri

anlatır mısınız?

Çok temel bir prensibimiz var: Bize arşivlerini

açanlardan hiçbir orijinal belgeyi

almıyoruz, kabul etmiyoruz. Yalnızca “Bize

dijitale çevirmemiz ve okumamız için bir

zaman verin lütfen” diyoruz. Arşiv sahiplerine

bu şekilde yaklaşmamız bize önemli

bir referans oluyor, çünkü eskiden bunun

acısı çok çekilmiş. Birçok şey alınmış ve

geri teslim edilmemiş. Bu yolu izlediğimiz

üç sene boyunca spor tarihinde yeri olan

birçok insanın özel arşivlerinin kopyaları

geçti elimize. Bunları eğer onlar izin verirse

internet ortamında yayınlıyoruz. Mesela

yakın zamanda rahmetli Ali Muhiddin Hacı

Bekir’in torunu, saygıdeğer Nazlı İmre

hanımefendiyle bağlantıya geçtik. Sağ

olsun, bize birçok evrakın kopyasını yolladı.

Bunları okumak mutluluğuna eriştik.

Deniz sporlarının başkenti Kadıköy’den bir görünüm.

(Seyhun Binzet Arşivi)

“SporTarDer” Twitter hesabımız gün geçtikçe

büyüyor. Yine Twitter’da “FBTarihiOrg”

hesabı da orijinal belge-bilgi-fotoğraf yayınına

devam ediyor. Kurumsallaşarak, bütün

bu belge-bilgiyi büyük bir dijital kütüphane

şekline getirmeyi amaçlıyoruz. Bu en büyük

ve önemli hedefimiz, çünkü “spor” özelinde

emsali yok. Daha önceki çalışmalarımız sayesinde

yurt dışındaki üniversitelerden bize

ulaşan akademisyenler oldu. Elimizdeki bilgi-belge

ve fotoğraflarla kısa bir süre önce

Macaristan Büyükelçiliği’ne bağlı olarak

çalışan Macar Kültür Merkezi’nin “Türkiye’deki

Macar Spor Adamları” sergisine

ciddi katkılarda bulunduk. Yine geçenlerde

Slavia Prag takımı Türkiye’ye geldiğinde

“Suna ve İnan Kıraç Vakfı” arşivinden çıkan

birbirinden güzel fotoğraflara eklediğimiz

yeni bilgiler, çeşitli mecralarda yayınlandı.

Geldiğiniz noktada “Harf Devrimi”

öncesindeki kaynaklara erişimin de

önemi büyük. Bu konuda neler

söylemek istersiniz?

Eski yazı okuyabilen birçok arkadaşımız var,

özellikle öğrenci kardeşlerimiz. Onlar bize

matbu yazılarda yardım ediyorlar. Ekibimizde

ben de dahil olmak üzere, el yazısı

okuyabilen insanlar da var. Çok sıkıştığımız

noktalarda hocalarımıza başvuruyoruz.

Onlar bizi daha da uzman büyüklerimize

yönlendiriyorlar. Sağ olsunlar, kahrımızı

çekiyorlar. Neticede tarih, bilgi ve belgeyle

yazılır. Biz de bilgisiz ve belgesiz hiçbir şeyi

ortaya koymuyoruz. Bu anlamda uzman bir

ekibimiz var diyebiliriz. Günün sonunda; “İnsanların

ve kurumların spor tarihine bakış

açısı, yaptığımız işlerle iyi yönde değişti ve

gelişti” dersek, abartmış olmayız.

1960 yılında Türkiye Şampiyonu olan

Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı.

(Ayten Salih Arşivi)

Kadıköy Kuşdili’nde bulunan İttihad ve Spor Kulübü’nde

yapılacak Mektepler İdman Bayramı’na davet

edilen devlet idaresindeki şahısların isimleri. (T.C.

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Arşivi)

Mart & Nisan 2022 kadikoylife.com : 73

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!