You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Spor
lerimizle kurduğumuz bağlantılar oldu. Bu
kardeşlerimiz, kendi içimizde kurduğumuz
iletişim gruplarında bulduğumuz belgeleri
paylaşırken bize destek oldular. Sonra biraz
da biz onlara destek olalım dedik. Birçoğunun
lisansüstü eğitimlerini spor tarihi üzerine
almalarını temenni ediyoruz. Onlar şimdi
düşünme, bir anlamda da desteklenme
aşamasındalar. Dolayısıyla öğrencisinden
öğretim görevlisine, gönüllüsünden arşiv
sahiplerine ciddi bir sinerji meydana geldi.
Derneğinize üye kayıtları başladı mı?
Birlikte çalışmayı istediğiniz
kimseler var mı?
Henüz kuruluş işlemleri yeni tamamlandı.
Bu yüzden şimdilik sekiz kişilik bir kurucular
heyetimiz var ama yakında kapısını
çalacağımız ve devamlı irtibatta olduğumuz
kişileri zikretmeden geçmeyelim. Değerli bir
Beşiktaş tarihçisi olmasının yanında erken
dönem Türk spor tarihi için çok mühim
bulguların altına imza atan Serhan Oytun
Eroğlu… İzmir şehri spor tarihini yazarken
eşsiz bilgileri gün yüzüne çıkartan Karşıyaka
tarihçisi Bedri Cumhur Doğu… Galatasaray
üzerine çalışan ve örnek derecede güzel bir
“Galatasaray Kuruluş Tarihi” kitabı yazan,
birçok kişinin bileceği bir isim Melih Şabanoğlu…
Rize’den başarılı şehir tarihçisi Fatih
Sultan Kar... Bu isimlerin de kapısını çalıp,
bu bahsettiğimiz sinerjiyi çok daha verimli
kılmaya çalışacağız.
Türkiye’de spor tarihine dair çalışmalar
için “Yapıldı, bitti” algısının değiştiğini
görüyoruz. Bunda sizin çalışmalarınızın
da payı var. Bu konuda neler
söyleyebilirsiniz?
Türkiye’de spor tarihi, üzerinde çok spekülasyon
yapılan ve insanları ayrıştırmaya çok
müsait; özellikle bilgi-belge sahibi olmadan,
renkleri kullanarak düşmanlığın körüklendiği
bir alan. Tabii bizim tarih üzerinden bütün
toplumu bir araya getirmek gibi bir amacımız
yok. Fakat en azından doğruların ortaya
konmasını sağlamak istiyoruz. Ülkemizde ve
dünyada spor, 1980’den sonra bir ekonomik
olgu hâline geldi ama bu tarihten önce sporun
kolektif, sosyal ve politik anlamları var.
Biz biraz da bu döneme eğilmek, bu dönem
özelinde Türkiye’nin ve dünyanın tarihine
paralel giden noktalara temas etmek istiyoruz.
Türkiye’de özel arşivlerde sahiplenilmesi
gereken belgeler, özellikle eski yazıyla
basılmış spor yayınları var ve bunlar yakın
zamanda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Biz bunları bazı insanların elinde ekonomik
bir meta hâline gelmeden evvel tarihe ve
kamuya mal etmek istiyoruz. Bu anlamda
çok önemli bir destekçimiz de var. Dijital
Bilgi Derneği Başkanı, sevgili Zafer Batık…
Bu belgelerin dijital ortamda kamuoyuyla
paylaşılması için o da kendi ekibiyle beraber
bir çalışma sürdürüyor.
Belgelere genellikle referans yolu ile
ulaşıyorsunuz. Bize biraz bu süreçleri
anlatır mısınız?
Çok temel bir prensibimiz var: Bize arşivlerini
açanlardan hiçbir orijinal belgeyi
almıyoruz, kabul etmiyoruz. Yalnızca “Bize
dijitale çevirmemiz ve okumamız için bir
zaman verin lütfen” diyoruz. Arşiv sahiplerine
bu şekilde yaklaşmamız bize önemli
bir referans oluyor, çünkü eskiden bunun
acısı çok çekilmiş. Birçok şey alınmış ve
geri teslim edilmemiş. Bu yolu izlediğimiz
üç sene boyunca spor tarihinde yeri olan
birçok insanın özel arşivlerinin kopyaları
geçti elimize. Bunları eğer onlar izin verirse
internet ortamında yayınlıyoruz. Mesela
yakın zamanda rahmetli Ali Muhiddin Hacı
Bekir’in torunu, saygıdeğer Nazlı İmre
hanımefendiyle bağlantıya geçtik. Sağ
olsun, bize birçok evrakın kopyasını yolladı.
Bunları okumak mutluluğuna eriştik.
Deniz sporlarının başkenti Kadıköy’den bir görünüm.
(Seyhun Binzet Arşivi)
“SporTarDer” Twitter hesabımız gün geçtikçe
büyüyor. Yine Twitter’da “FBTarihiOrg”
hesabı da orijinal belge-bilgi-fotoğraf yayınına
devam ediyor. Kurumsallaşarak, bütün
bu belge-bilgiyi büyük bir dijital kütüphane
şekline getirmeyi amaçlıyoruz. Bu en büyük
ve önemli hedefimiz, çünkü “spor” özelinde
emsali yok. Daha önceki çalışmalarımız sayesinde
yurt dışındaki üniversitelerden bize
ulaşan akademisyenler oldu. Elimizdeki bilgi-belge
ve fotoğraflarla kısa bir süre önce
Macaristan Büyükelçiliği’ne bağlı olarak
çalışan Macar Kültür Merkezi’nin “Türkiye’deki
Macar Spor Adamları” sergisine
ciddi katkılarda bulunduk. Yine geçenlerde
Slavia Prag takımı Türkiye’ye geldiğinde
“Suna ve İnan Kıraç Vakfı” arşivinden çıkan
birbirinden güzel fotoğraflara eklediğimiz
yeni bilgiler, çeşitli mecralarda yayınlandı.
Geldiğiniz noktada “Harf Devrimi”
öncesindeki kaynaklara erişimin de
önemi büyük. Bu konuda neler
söylemek istersiniz?
Eski yazı okuyabilen birçok arkadaşımız var,
özellikle öğrenci kardeşlerimiz. Onlar bize
matbu yazılarda yardım ediyorlar. Ekibimizde
ben de dahil olmak üzere, el yazısı
okuyabilen insanlar da var. Çok sıkıştığımız
noktalarda hocalarımıza başvuruyoruz.
Onlar bizi daha da uzman büyüklerimize
yönlendiriyorlar. Sağ olsunlar, kahrımızı
çekiyorlar. Neticede tarih, bilgi ve belgeyle
yazılır. Biz de bilgisiz ve belgesiz hiçbir şeyi
ortaya koymuyoruz. Bu anlamda uzman bir
ekibimiz var diyebiliriz. Günün sonunda; “İnsanların
ve kurumların spor tarihine bakış
açısı, yaptığımız işlerle iyi yönde değişti ve
gelişti” dersek, abartmış olmayız.
1960 yılında Türkiye Şampiyonu olan
Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı.
(Ayten Salih Arşivi)
Kadıköy Kuşdili’nde bulunan İttihad ve Spor Kulübü’nde
yapılacak Mektepler İdman Bayramı’na davet
edilen devlet idaresindeki şahısların isimleri. (T.C.
Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Arşivi)
Mart & Nisan 2022 kadikoylife.com : 73