26.12.2015 Views

HhHLMkHD

HhHLMkHD

HhHLMkHD

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ülkemizde Gençlik<br />

Gençlik Federasyonu’ndan<br />

PLANLI,<br />

PROGRAMLI ÇALIŞMAYLA<br />

SONUÇ ALACAĞIZ!<br />

Çalışmalarımızdan sonuç almak<br />

istiyoruz. Faşizme karşı gençliği örgütlemek,<br />

okullarımızda Öğrenci<br />

Meclisleri kurmak, gençliğin sorunlarına<br />

çözümler bulmak istiyoruz.<br />

Halkımızın, özgür vatanımızın bağımsız<br />

olmasını istiyoruz. Bunun<br />

için de savaşımızı büyütmek zorundayız.<br />

Harcadığımız bütün emeğin, zamanın,<br />

göze aldığımız fedakarlıkların<br />

karşılığını alabilmeliyiz. Sonuç almak<br />

planlı-programlı bir çalışmanın<br />

ürünüdür.<br />

Kendiliğinden kazanılmış hiçbir<br />

zafer yoktur. Bu yüzden çalışmalarımızda<br />

istediğimiz sonucu alamıyorsak,<br />

bunun mutlaka yanlış düşünme<br />

ve yanlış çalışma tarzıyla ilişkisi vardır.<br />

Plansız-programsız çalışma tarzı<br />

yani kendiliğindencilik de sonuç alamamanın<br />

temel nedenleri arasındadır.<br />

“Çok haklı” gerekçeler ve mazeretler<br />

ile planların uygulanmadığı, temel<br />

ve tali ayrımının doğru biçimde<br />

yapılmadığı, “bizim gerçekliğimize<br />

uymuyor” gibi sözlerle programların<br />

hayata geçirilmediği, hayata geçirmek<br />

için emeğin harcanmadığı, alternatifli<br />

düşünülmeyerek yeni çözümlerin bulunmadığı<br />

durumlar bunlardan bazılarıdır.<br />

Hangi neden öne sürülürse sürülsün,<br />

bu çalışma tarzıyla istediğimiz<br />

sonucu alamayacağımız kesindir.<br />

Planlı-programlı çalışalım diyoruz<br />

ama onu uygulamada sorunlar yaşıyoruz.<br />

Söylediklerimiz ile yaptıklarımız<br />

arasında çelişkiler oluyor.<br />

Bu çelişkiyi çözmeliyiz.<br />

Elbette faşizm koşullarında mücadele<br />

ettiğimizi yadsımıyoruz. Faşizmin<br />

saldırıları, önümüze çıkardığı<br />

engeller, daha önceden hesaplamadığımız<br />

zorluklar çalışmalarımızı<br />

etkileyecektir. Liselerde ve üniversitelerde<br />

faşist idareler hakkımızda<br />

soruşturmalar açabilir, okuldan<br />

uzaklaştırma vb. yasaklar verebilir,<br />

gözaltı ve tutuklama gibi nedenlerle<br />

programımız aksayabilir. Programımızda<br />

olmayan bir iş çıkabilir ve o iş,<br />

bizim dergi dağıtım zamanımıza denk<br />

geliyor olabilir.<br />

Hepsi planlarımızı tam olarak hayata<br />

geçirmemizin önündeki engellerdir.<br />

Ama plan ve programlarımızın<br />

hayata geçmemesinde temel mesele<br />

bunlar olamaz. Olursa bizim irademiz<br />

nerede? Bizim emeğimiz, değiştirme<br />

ve dönüştürme gücümüz, sorun çözücülüğümüz<br />

nerede?<br />

Temel mesele bizim planlarımızı<br />

ve programlarımızı uygulama<br />

irademizdir. Her türlü engele rağmen<br />

onu hayata geçirmek için azami emeği<br />

göstermeliyiz. Teori ile pratik arasındaki<br />

çelişkiyi emeğimiz ile çözeceğiz.<br />

Böyle düşündüğümüzde plan ve<br />

programlar, bizim için yapılması gerekenlerin<br />

sıralandığı gerçeklikten<br />

uzak, soyut bir liste olmaktan çıkar.<br />

Somutlaşır. Çünkü plan-program, karar<br />

almak ve uygulamak demektir. Karar<br />

almak çok somuttur. Karar almanın<br />

ardından gelen pratiktir. Pratik ve<br />

denetim birleştiğinde ise sonuç alınır.<br />

Bu netlikte ve sadelikte düşünmeliyiz.<br />

Plan ve programlarımızı da bu sadelikte<br />

hazırlamalıyız. 5N 1K sorularına<br />

cevap verebilen net programlarımız<br />

olmalı. İdeal planlar ve programlar<br />

hazırlamaya değil, onları hayata<br />

geçirmeye yoğunlaşmalıyız. Aldığımız<br />

kararları nasıl daha sonuç alıcı<br />

ve verimli bir şekilde hayata uygulayabiliriz<br />

diye düşüneceğiz.<br />

Planlarımızı alternatifli hale getireceğiz.<br />

Birisi olmazsa “olmadı” diye<br />

bırakmayacak diğerini deneyeceğiz.<br />

Plan ve program konusunda değinilmesi<br />

gereken bir diğer nokta da<br />

bunların oluşumuna insanlarımızı<br />

katmaktır. Planlarımızı çalışma yaptığımız<br />

arkadaşlarımızla birlikte oluşturmalıyız.<br />

İnsanların önüne şunu şunu yapacaksın<br />

diye işleri koymak doğru değildir.<br />

Bu çalışma tarzı kolektivizmden<br />

uzaktır. Kolektif çalışmazsak, insanları<br />

işin içine katamaz ve gerekli moral ve<br />

motivasyonu da sağlamamış oluruz.<br />

Kolektif çalışma tarzı, sahiplenmeyi<br />

arttırdığı gibi üretimi de arttırır. Zenginlik<br />

sağlar. Komiteler, boşlukta kalan,<br />

örgütlenmemiş iş bırakmaz.<br />

O halde komiteler halinde, kolektif<br />

çalışarak planlarımızı hazırlayacağız.<br />

Bu aynı zamanda alternatifli çalışmanın<br />

da temelidir. Tek kişi üzerinden<br />

yapılan plan ve programlar o<br />

kişi olmadığında aksayacaktır. Ama<br />

komite çalışması ve denetim, aksayan<br />

işlerin, programın alternatifini üretebilir.<br />

Sonuç olarak:<br />

1- Planlı-programlı bir çalışmanın olmadığı<br />

yerde, kendiliğindenci bir çalışma<br />

vardır. Kendiliğindencilik; bir<br />

işi, görevi oluruna bırakmaktır. Bu<br />

tarz çalışma devrimi geliştirecek sonuçlar<br />

alamaz. Kendiliğindenciliğin<br />

panzehiri planlı-programlı çalışmadır.<br />

2- Plan-program özünde karar almak<br />

ve uygulamaktır.<br />

3- Planlı ve programlı çalışmak temel<br />

ve tali ayrımını yapmaktır.<br />

4- Planlarımızın ve programımızın hayata<br />

geçmesindeki temel belirleyici etken,<br />

bizim irademizdir. Karşımıza çıkacak<br />

sorunlar biz iradi olduğumuz<br />

zaman, işimizi yapmamızı engelleyemeyecektir.<br />

Sayı: 501<br />

Yürüyüş<br />

27 Aralık<br />

2015<br />

DİRENECEĞİZ KAZANACAĞIZ!<br />

35

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!