Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
mumî odalar hâline getirilmesi <strong>yol</strong>un<br />
daki cereyan günden güne kuvvetlenmektedir.<br />
Ebedî senatörlerin' bu<br />
odalar için de direneceklerine muhakkak<br />
nazarıyla bakılmakta, fakat<br />
tabancaları gibi işi namus sınırları<br />
içine alıp almayacakları merakla beklenmektedir.<br />
•<br />
MAARİF MÜSTEŞARI KIZDI<br />
Orkun'un ikinci sayısında Atsız'la<br />
yapılan röportajda, Sait Faik hakkın<br />
daki kitabin okullara tavsiyesi yapıl<br />
dığından bahsedilirken, bu tavsiyenin<br />
müsteşar Adil Erkman tarafından<br />
yapıldığı belirtilmişti. Müsteşar<br />
Bey, buna çok üzülmüş ve bir müd<br />
det önce kendisine yeni kitap tavsiyeleri<br />
getiren Talim - Terbiye mümessilini<br />
teslemiş:<br />
— Kitapları siz kabul ediyorsunuz,<br />
imzayı-bana attırıyorsunuz. Sonra böyle<br />
münasebetsiz eserler yüzünden bana<br />
tariz, ediliyor.<br />
Diye söylenmiştir. Müsteşar bu kitap<br />
hâdisesine okadar üzülmüştür ki,<br />
kendisini zivarete gelen herkese bundan<br />
bahsetmekte ve kendinin milliyetçi<br />
olduğunu söylemek suretiyle müdafaasını<br />
yapmaktadır.<br />
Millî Yol'un notu:<br />
Savın müsteşarı bu hareketinden dolayı<br />
tebrik ederiz. Ancak bu milliyetçiliğin<br />
sözde kalmaması için Talim -<br />
Terbiye'den çıkan bütün kitapların<br />
kontrolüne dikkat etmesini, malûm<br />
solak ve kızıl kişilerin hiçbir eserinin<br />
okullara tavsiye edilmemesini sağlamasını<br />
ve en mühimi de Bakanlığı doldurmakta<br />
olan ve kendi aleyhinde de<br />
solak dergilerde neşriyat yapan malûm<br />
ve"• mahutların tasfiyesi için tedbirler<br />
düşünmesi ve harekete geçmesini temenni<br />
ederiz.<br />
•<br />
aîlLLÎ EMNİYET VE KIZILLAR<br />
Ankarada son haftalar içinde ağızdan<br />
ağıza aktarılarak dolaşmakta olan<br />
bir söylentiye göre, Millî Emniyetin<br />
komünizm afetiyle uğraşan personelinin<br />
sayısında büyük bir indirme yapılmıştır.<br />
Rivayetlere göre 27 Mayıs hareketinden<br />
önce 40 kadar olan bu personel<br />
sayısı, Millî Birlik zamanında biraz<br />
azaltılmış, sivil hükümetin kurulmasından<br />
sonra ise 12 ye indirilmiştir.<br />
Millî emniyetimiz bakımından bunun<br />
asılsız olmasını temenni ediyor ve ilgililerin<br />
bunun bir dedikodu olduğu<br />
<strong>yol</strong>undaki tekziplerini dört gözle beklivoruz.<br />
•<br />
AŞIRI «İLERİCİ» IKI ÖĞRETMEN<br />
VAN — S. Mehterbaşıoğlu<br />
Van Atatürk Lisesinde Beden Eğitimi<br />
Öğretmem bulunan Aziz Ocal, Lise<br />
son sınıf kız öğrencilerinden (Y. A.)<br />
ya tecavüz etmiş, hâdise adliyeye intikal<br />
etmiştir. Kızın anlattığına göre.<br />
Nisan ortalarında kıza jimnastik salonunda<br />
soyunup, beden eğitimi için giyinmesini<br />
söyleyen öğretmen, kız soyunurken<br />
içeri girmiş ve tecavüzde bulunmuştur.<br />
O günden- sonra temas de<br />
ÖNDER<br />
Muhittin KORAN<br />
Öyle bir kimse tasavvur ediniz ki, baktığı zaman insanın derinliklerine<br />
inebilsin, bakışlarını hiçbir duvar durdurmasın ve hiçbir parlak zemin,<br />
görüş zaviyesini daraltmasın... Öyle bir kimse düşününüz ki, her<br />
konuşmasında binlerce kalb kendi arzusunu duysun, her hareketi binlerce,<br />
milyonlarca hareketin hülâsası olsun, kimseden birşey, sormasın, herkesin<br />
beklediklerini söylemeden yapsın, hissetsin, duysun, ayni his âleminin içinde<br />
yaşasın. Öyle bir kimse tasavvur ediniz ki, ızdırabı binlerce, milyonlarca<br />
insanın ızdırabının toplamı kadar olsun, başkalarına ızdırap çektirmemek<br />
için gece gündüz çareler arasın, bütün gücünü, kuvvetini, enerjisi bizzat<br />
milletinden, sevdiklerinden alsın... Mazlumların dostu, zalimlerin amansız<br />
dügmanı olsun... İşte önder budur...<br />
Önder öyle bir kimsedir ki, yapması lâzımgeleni yaptığında, söylemesi<br />
lâzımgeleni söylediğinde, bunlar bütün vicdanlarda tasdikini bulur...<br />
Vaktiyle önderler vardı bu diyarlarda, o zamanlar bu millet tarihin<br />
en eşsiz muharebelerinde zaferden zafere koşmuş, şanlı kahramanlık destanları<br />
yaratmıştı... Hey gidi kahramanlar diyarı hey—<br />
Dünün tarihleri değiştiren kahramanları, bugün milyonlarcası aç ve<br />
işsiz, ne yapacağım şaşırmış, kime inanacağını bilmez, vicdanları isyan<br />
halinde <strong>yol</strong>lara dökülmüş sanki.. Öbür yanda kendi aptallıkları üzerinde<br />
taht kurmuş sultanlar, Millî irade ve maşerî vicdana zincir vurmuş köhne<br />
kafalar, dünü unutmuş bugünün padişah artıkları, millette kâh şunu,<br />
kâh bunu eksik buluyorlar. Bilsinler ki eksiklik yalnız kendilerinde.<br />
vam etmiş, nihayet Mayısın ilk haftasında<br />
kızın ağabeyisi tarafından vaziyetten<br />
şüphelenilerek kıza yapılan baskıda<br />
durum ortaya çıkmıştır.<br />
Suçlu Beden Eğitimi Öğretmeni polisteki<br />
ifadesinde tecavüzde bulunduğunu<br />
itiraf etmiş, kızın ifadesini teyid<br />
eylemiştir.<br />
Beden Eğitimi öğretmeni Aziz Oca]<br />
hâdiseden bir gün sonra Valilikçe vazifesinden<br />
alınmış ve durum Maarif<br />
Vekâletine bildirilmiştir. Mahkeme devam<br />
etmekle beraber öğretmen serbest<br />
bırakılmış ve derhal Van'ı terkederek<br />
halkın devam eden infialinden<br />
yakasını kurtarmıştır.<br />
Aziz Ocal'ın mekteplerin açılmasına<br />
yakın günlerde arkadaşlarına: «Nasıl<br />
olsa mektepler açılıyor, bekârlıktan<br />
kurtulacağız.» demiş olduğu da meydana<br />
çıkmıştır.<br />
Lisede cereyan eden yüz kızartıcı<br />
hâdiseden sonra 10/Mayıs/1962 günü<br />
şehrimiz Atatürk İlkokulunda beşinci<br />
sınıf talebesi bir kız öğrenciyle hissi<br />
münasebet kurduğu ve zaman zaman<br />
kızı okşayıp. öperek sevdiği velisi tarafından<br />
haber alınan öğretmen Fikret<br />
Oztürk ayni gün Öğretmenler lokali<br />
önünde çocuğun velisi Kemal Çağlar<br />
ve akrabaları tarafından doğulmuş<br />
ve ağırca yaralanmıştır. Etraftan yetişenler<br />
tarafından kurtarılan öğretmen<br />
hâdiseyi inkâr etmektedir. Hâdise<br />
mahkemeye aksetmiş bulunmaktadır.<br />
•<br />
19 MAYISTA 19 MAYIS STADYOMU<br />
19 Mayıs bayramlarında her yıl alkışlan<br />
inliyen 19 Mayıs stadyomunun<br />
bu seneki sessizliği Ankaralıların dikkatinden<br />
kaçmamıştır. Bilhassa büyük<br />
rnevkili zevatın sahaya gelişleri sırasında<br />
ancak kapalı tribünde çok az<br />
bir grubun alkış tutması ve açık tribünden<br />
bir çift elin bile sakırdamaması<br />
çok manalı bulunmuştur. 19 Ma<br />
yıs stadyomu, 19 Mayıs 1944 de o zaman<br />
cumhurbaşkanı bulunan inönü'nün<br />
Türkçüler aleyhindeki sözleri karşısındaki<br />
sessizliğinden sonra, bu yıl<br />
da ikinci defa olarak sükûta gömülmüştür.<br />
•<br />
MADALYONUN HER IKI YUZU<br />
Bölükbaşı şiddetli bir beyanat vererek<br />
Cemal Gürsel'i sık sık çeşitli siyasî<br />
konularda söz söylemek suretiyle<br />
tarafsızlığını ihlâl etmekle suçlandırmıştır.<br />
Bölükbaşı tarafsız ve sorumsuz<br />
olan Cumhurbaşkanının bu <strong>yol</strong>da hareket<br />
etmesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu<br />
beyan etmektedir.<br />
CKMP çevrelerinde Bölükbaşının bu<br />
çıkışı iki ayrı şekilde tefsir edilmekledir.<br />
Bazı kimseler bunun tamamen<br />
haklı olduğunu ve Bölükbaşının bu<br />
beyanatı vermekle hakikat severliğini<br />
ve celâdetini gösterdiğini söylüyorlar.<br />
Başka bazı kimseler de Gürsel'in eskiden<br />
beri bövle konuşmak itiyadında<br />
olduğunu ve şimdiye kadar Bölükbaşırnn<br />
buna itiraz etmediğini, ancak son<br />
zamanlarda Gürsel ile inönü'nün arası<br />
açılınca ve Gürsel inönü 'ye de dokunan<br />
bazı şeyler söyleyince Bölükbaşının<br />
bu beyanatı verdiğini söylemektedirler.<br />
¥<br />
BARIŞ DÜNYASINDA<br />
NELER DÖNÜYOR?<br />
Ahmet Hamdi Başar adındaki bir<br />
şahıs Barış Dünyası adında aylık<br />
bir dergi çıkarıyor. Ahmet Hamdi<br />
Başarın bir hayli uzun olan fikir ve<br />
siyaset hayatının kıvrımları, dönemeçleri<br />
ve girdi . çıktısı ile okurlarımızı<br />
uzun boylu sıkmayalım. Yalnız<br />
şu kadarını söyleyelim ki. bu<br />
MİLLİ YOL @