Aziz Nesin
Aziz Nesin
Aziz Nesin
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
H. Ziraat Nazırı - Buldum...<br />
H. Kralı - Ne buldun?<br />
H. Ziraat Nazırı - Münasebet buldum efendimiz. Nezaretimin son aldığı haberlere göre,<br />
Torakansi'de yılın ilk salatalık mahsulü idrak edilmiş ve bu münasebetle Torakansi Başbakanı<br />
bir nutuk vermiştir.<br />
H. Ziraat Nazırı - Yılın ilk salatalığının idraki münasebetiyle Torakansi Başbakanı'na bir tebrik...<br />
H. Hrc. Nazırı - Mesajı gönderebiliriz...<br />
H. Kralı - Tamam... Okuyun şimdi mesajı...<br />
H. Hrc. Nazırı - "Ekselans Fosika, Torakansi Başbakanı. Tarihi kader birliği ettiğimiz dost ve<br />
kardeş Torakansi'de yılın ilk salatalık mahsulünün idraki münasebetiyle duyduğumuz en kalbi<br />
ve en samimi hislerimizi bildirmekle şeref duyarken bu vesileyle gerek şahsen zatı devletlerine<br />
ve gerekse şahsınızda en yüksek mümessilini bulan Torakansi milletine olan en iyi dileklerimi<br />
bikez daha tazelemekle şeref duyarım..."<br />
H. Kralı - Mesajı gönderir göndermez taarruz başlasın...<br />
53<br />
H. Harbiye Nazırı - Yoksa onlar bize daha önce saldıracaklar Haşmetmeap!<br />
(Büyük gürültüler duyulur: Gürr... Gürrr! Pat, pat, pat... Gürrr!..)<br />
H. Kralı - Bu ne yahu? Ne oluyor? Bu ne gürültü?<br />
H. Harbiye Nazırı - Geç kaldık işte... Onlar bizden önce taarruza geçtiler... Geliyorlar... Top top<br />
top ateşi...<br />
H. Kralı - Mesaj...<br />
H. Hariciye Nazırı - Taarruza geçmeniz münasebetiyle mütehassis olduğumu bildirirken bu<br />
vesileyle derin şük şük... şükranlarımı... haş haş Haşmetmeap!<br />
Yeşil Renkli Namus Gazı adlı kitaptan<br />
Yeşil Renkli Namus Gazı Operası<br />
K<br />
asan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına<br />
adıyorum.<br />
Uvertür<br />
Dünyanın tarihi ikimilyardörtyüzmilyon yıllık deniliyor.<br />
Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. . Kelebeğin tarihi bir günlük.<br />
Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte biçok ileri ulusların arkeologlarından,<br />
tarihçilerinden, bilginlerinden ve bilimcilerinden bir bilimsel kurul yıllarca inceleme ve<br />
araştırmalarda bu-<br />
55<br />
lundu. Sonuç, çok şaşırtıcıydı. Çünkü Roma, Yunan, Mısır, Sümer, Eti, Çin uygarlıklarından çok<br />
daha eski dönemlerin izlerini taşıyan bu yeraltı kentinde, aynı zamanda günümüz uygarlığının,<br />
tekniğinin ve yaşayışının da belirtileri görülüyordu. Bu açıklanabilir bir durum değildi. Sanki<br />
yirmibin yıllık tarihsel gelişimi kendisinde barındıran bir kent, bir depremle yıkılmış, böylece<br />
değişik çağların uygarlıkları birbiri içine karışıp allak bullak olmuştu. Bir ses alma makinesinin<br />
yanında cilalı taş çağının bir baltası bulunuyor, bir sutyenin yanında bir ilkçağ oku,<br />
televizyonun yanında ilk insanın iskeletinden bir kafatası duruyordu.<br />
O kentte buldukları paraları, anıtları, yazıtları, kalıtları ve hayvan derilerine, papirüslere yazılı<br />
ve taşlara kazılı yazıları, en modern ofset ve tifdruk makinelerinde basılmış kitapları okuyarak,<br />
bilginler bu yitik uygarlığı ortaya çıkardılar. Bu derin araştırmalar ve incelemeler sonunda,<br />
belgelerin ışığında o kentte çok önemli bir olayın geçmiş olduğu anlaşıldı. Tabalahura adında<br />
bir kişinin başından geçmiş olan bu olay şudur:<br />
Entrodüksiyon:<br />
Yitik uygarlığı bağrında saklayan yeraltında gömülü kentte, adına "Namus" denilen yeşil renkli<br />
bir gaz vardı. Çok tatlı yeşil renkte olan bu gaz, bütün öteki gazlardan çok daha uçucuydu.<br />
Şişeler içinde saklanır,<br />
56<br />
ışıksız yerlerde korunur ve ancak artı yirmibir derece ısıda tutulurdu. Yirmibir dereceden aşağı<br />
ısıda Namus gazının rengi açılır ve parlak güneş aydınlığında da bozulurdu. Şişenin tıpası bir<br />
saniye açık kalsa Namus gazı hemen uçar, bundan başka da havayla değinir değinmez alev<br />
alev parlayarak yanardı. Çok duyarlı bir madde olan Namusu korumak, anlattığımız bu<br />
nedenlerden ötürü çok güçtü.