07.06.2013 Views

Öğrenme Psikolojisi

Öğrenme Psikolojisi

Öğrenme Psikolojisi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ III. ÜNİTE – ÖĞRENME KURAMLARI<br />

Mesela; Ayhan, içinde yaşadığı çevrede adı hep<br />

olumsuz sıfatlarla birlikte anılan bir sosyal gruba karşı<br />

olumsuz duygular beslediğini hissetmekte, ancak bir<br />

yandan da hayatında hiçbir üyesiyle bir kez dahi<br />

karşılaşmadığı hâlde niçin bu gruba karşı olumsuz<br />

duygular hissettiğini merak etmektedir (2011 KPSS).<br />

Pavlov Deneyi Kavramları<br />

Nötr uyarıcı: Organizmanın başlangıçta herhangi bir<br />

tepki vermediği yapay uyarıcıdır. Zil sesi Pavlov’un<br />

deneyinde; deney öncesi nötr bir uyarıcıdır.<br />

Doğal uyarıcı (Koşulsuz uyarıcı): Organizmanın<br />

doğuştan getirdiği özellikler nedeniyle bir koşula gerek<br />

kalmaksızın doğal tepki verdiği uyarıcıdır. Yani<br />

öğretilmemiş uyarıcıdır. Sıcaklık, soğukluk, yiyecek,<br />

su, gürültü gibi uyarıcılar koşulsuz uyarıcılardır.<br />

Yapay/Şartlı uyarıcı (Koşullu uyarıcı): Organizmanın<br />

sonradan kazandığı özellikler nedeniyle bir koşula (ete)<br />

bağlı olarak tepki vermeyi öğrendiği uyarıcıdır. Yani<br />

öğretilmiş uyarıcıdır. Deney sonrasında zil artık koşullu<br />

uyarıcı haline gelmiştir.<br />

Doğal tepki (Koşulsuz tepki): Organizmanın doğal<br />

uyarıcıya verdiği tepkidir. Canlının doğuştan sahip<br />

olduğu tepkidir. Yani öğrenme ürünü değildir. Deneyde<br />

ete verilen salya tepkisi, sıcak ortamda terleme, soğuk<br />

ortamda üşüme birer doğal tepkidir.<br />

Şartlı tepki (Koşullu tepki): Organizmanın koşullu<br />

uyarıcıya verdiği tepkidir. Belli bir şarta bağlı olarak<br />

verilen tepkidir. Zilden sonra salya salgılamak şartlı<br />

tepki haline gelmiştir. Çünkü salya zilden sonra gelen et<br />

şartına bağlanmıştır.<br />

Klasik Şartlanma Özellikleri<br />

1. Klasik şartlanma refleksif ve doğuştan getirilen<br />

davranışlara dayalı olarak geliştirilmiştir. Yani daha<br />

önceden var olan refleksif ve doğuştan getirilen ve<br />

koşulsuz uyarıcılar karşısında sergilenen bir tepki<br />

başka bir uyarıcıya (koşullu uyarıcı) yönlendirilir.<br />

2. Klasik şartlanmada denek pasiftir, etkin rol<br />

oynamaz. Tepki, çevreden gelen uyarıcılarla başlar.<br />

3. Klasik şartlanmada aralıklı bir şekilde yapılan<br />

tekrar (etin verilmesi) öğrenme için temeldir.<br />

4. Klasik şartlanmada çok karmaşık ve psikomotor<br />

davranışlar kazandırılamaz. Daha çok duyuşsal<br />

davranışlar (fobi, hobi, tutum, önyargı) kazandırılır.<br />

Klasik Şartlanma İlkeleri<br />

1. Genelleme: İki türlü genelleme vardır.<br />

a) Uyarıcı genellemesi: Koşullu uyarıcıya (zil) karşı<br />

gösterilen tepkinin o koşullu uyarıcıya benzeyen diğer<br />

uyarıcılara da gösterilmesidir. Mesela; Derya’yı<br />

sokakta bir köpek ısırmıştır ve canı yanmıştır; Derya<br />

artık bundan sonra gördüğü bütün köpeklerden korkar.<br />

Bir çocuğun her sakallıya dede demesi. Beyaz önlüklü<br />

bir doktordan korkan bir çocuğun beyaz giyinmiş<br />

herkesten korkması. Duyduğu süren sesinin itfaiye<br />

aracına ait olduğunu öğrenen çocuk bu sese benzer<br />

sesler duyduğunda da (polis aracı, ambulansın siren sesi<br />

gibi) bu seslerin itfaiye aracına ait olduğunu söylemesi.<br />

- 9 -<br />

b) Tepki genellemesi: Aynı uyarıcıya veya durumlara<br />

karşı benzer tepkilerin verilmesidir. Mesela;<br />

Uzmanlık alanı olan sinema konusunda yaptığı<br />

açıklama nedeniyle övgüler alan bir film eleştirmeninin,<br />

bundan sonra her konuda görüş belirtmeye başlaması<br />

(2011 KPSS). Notaları sırasıyla eksiksiz okuyabildiği<br />

için müzik öğretmeninden övgü alan bir ilköğretim<br />

okulu öğrencisinin daha sonra girdiği derste<br />

öğretmenine alfabedeki harfleri sırasıyla<br />

söyleyebileceğini göstermeye çalışması (2010 KPSS).<br />

Eve geç kalan Zafer, kendisine kızan annesine ayağını<br />

incittiğini söyler ve annesi kızmayı bırakarak ona şefkat<br />

gösterir. Bu olaydan sonra, Zafer ders geç kaldığı<br />

günlerde benzer bir yalan söyleyerek öğretmenin azar<br />

işitmesinden kurtulmaya çalışması (2006 KPSS).<br />

2. Ayırt etme: Organizmanın koşullu uyarıcıya<br />

benzeyen uyarıcılar içerisinde koşullu uyarıcıyı<br />

seçerek sadece koşullu uyarıcıya tepkide bulunması<br />

ve diğerlerine aynı tepkiyi vermemesidir. Mesela;<br />

bireyin kendisini ısıran sokak köpeği ile komşusunun<br />

evinde beslediği köpeği ayırt etmesi. Bir çocuğun<br />

itfaiye aracının siren sesini, polis ve ambulans<br />

seslerinden ayırt etmeyi öğrenmesi.<br />

Uyarı: Ayırt etmeyi sağlayan uyarıcıya ayırt edici<br />

uyarıcı denir. Ayırt etme sürecinde davranışları<br />

kontrol eden uyarıcıdır. Mesela; Ahmet ne zaman<br />

fotoğraf çekilecek olsa saçını düzeltmektedir (2010<br />

KPSS). Burada fotoğraf çektirmek ayırt edici<br />

uyarıcıdır. Mesela; Bir çalışan işverenden zam<br />

istemeye karar verir ancak o sırada işverenin<br />

telefonda öfkeyle birini azarladığını işittiği için zam<br />

isteğini ertelemesinin uygun olacağını düşünür. Bu<br />

örnekte, işverenin öfkeyle birini azarlaması<br />

çalışanın zam isteme davranışını kontrol eden bir<br />

uyarıcıdır (2010 KPSS).<br />

3. Davranışta Kontrast (zıtlık): Bir davranışın farklı<br />

ortamlarda sergilenmesine karşın bu ortamlardan<br />

birinde pekiştirilip diğerinde pekiştirilmemesine bağlı<br />

olarak bu davranışın pekiştirilmeyen ortamda gösterme<br />

sıklığının azalıp pekiştirilen ortamda gösterilme<br />

sıklığının artmasıdır. Mesela; evde oldukça saldırgan<br />

olan okulda ise cezalandırıldığı için aynı davranışları<br />

yapamayan bir öğrencinin evde bu davranışları yapma<br />

sıklık ve süresinin artması (2010 KPSS).<br />

4. Bitişiklik: Koşullu/şartlı (zil) ve doğal/koşulsuz<br />

uyarıcıların (et) peş peşe verilmesi durumudur. En<br />

ideal süre yarım saniyedir.<br />

5. Habercilik: Koşullu/şartlı uyarıcı (zil),<br />

doğal/koşulsuz uyarıcının (et) geleceğini haber verici<br />

nitelik taşımasıdır. İki türlüdür.<br />

a) Olumlu Habercilik: Koşullu uyarıcının koşulsuz<br />

uyarıcının geleceğini haber vermesidir.<br />

b) Olumsuz Habercilik: Koşullu uyarıcının koşulsuz<br />

uyarıcının verilmeyeceğini, ortadan kalkacağını yani<br />

geride kaldığını haber vermesidir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!